• Sonuç bulunamadı

“O halde ben —

Belgede F Harlequin Tarama Yelken (sayfa 27-32)

Rose'un gözleri büyümüştü. “Buna cesaret edemezsin!?”

Sert bir hareketle gelinliğinin omuzlarını kenara çekmesiyle yır- tılmıştı. Beyaz q Kola ayrılmış arkadaki minik düğmeler

Kolla

görünmekteydi 7 rından sarkan parçaları da hızla çekince Rose 5 düşecek”gibi oldu.

Özel tas arım geNn Iği paramparça olmuş bir uçağın içinde yığın- lar haline gelmek üzereydi. Dâhili haberleşme düğmesine basıp hos- lerek bir Ros istedi.

Os Y Ir donup kaldı.

, .

Rose öylece duruyordu. Gelinliği bir paçavra gibi ayak A di bindeydi. İçine giydikleri, düğün gecesi içindi. Küçük ak bir sut yen, dantelli külot ve dantelli uzun çorapları ll | akılmiş

Gözlerini kadının bu yarı çıplak halinden alamıyordu. Dur) te- ninden ve mükemmel kıvrımlarından da... O alamaya. Dur , dolgun göğüsleri ve kalçalarıyla çok alımlıydı. Kendini w edeyse kadına sahip olacaktı.

Aşağılama veya değil, bu gelinliği çıkartmakla büyük aptallık etmişti. Güzelliği kendisi için çok tehlikeliydi. .

Düğün gecesi için kırık beyaz iç çın giyeceğini tahmin et- meliydi. Bakire rolü oynamak için uyguh bir ti z sadece öyle görünmek için bütün bunları yapıyor olmalıydı. —

Yoksa baronun onu yatağa attığıhdan ja di. Rose”un alımına, sarışm ve yumuşak tenine, tazeliğine karşı koyacak bir erkek tanımı- yordu. San Francisco'daki o restoranda karşılaştıkları ilk andan itiba- ren seviştiklerinden emindi. İl

Vaxborg suçluydu. Ama 77 Laetitia”yı ya gerçekten bilmi- yorduysa?

“Ne fark eder,” diye kendini uyardı. Evliliğini bilsin ya da bil- mesin, sonuçta Rose, o yilan kılıklı/ adamın parasına, unvanına ve cazibesine kapılmamış ydi Herkesin bir fiyatı vardı. Xerxes bunu uzun zaman önce öğrenmişti. Duyguların da bir bedeli olduğunu anlamıştı sonunda. 7 ii

Rose'un yanakları , nefes alış verişi sıklaşmıştı. O ince kollarıyla kendisin örtmey 75: Sonra durdu. Kolları iki yanma düştü. Ellerihi yurüruk yapmıştı. Yavaşça başını kaldırdı, öfkeden gözleri çakmak « Çakmak olmuştu.

“Ne yadı diye “ hayretler içinde düşünüyordu. Her şey Xerxes”in kontr lü ndeyken bir başka kadın korkudan titrerdi, Rose" a kofküdan — yoktu.

“Lafş”a bik gelinlik borçlusun,” dedi sakin bir sesle. “Bir de el- m e bir gelin.”

Rose, vakur bir tavırla eğilip, gelinliğin parçalarını aldı ve üzeri- ni örttü.

Xerxes, onu neden böyle arzuladığını 2500: Bü siradan kız, bir garson, nasıl oluyor da kendisi üzerinde böyle id etki yarata- biliyordu?

Çenesi kasılmıştı. Kadına yaklaştı. Rose, nefes alıp "izin dik dik baktı. Xerxes, kadının elinden gelinliğin parçalarım alıp/atmak yerine örtünmesine yardım etti. Parmaklarını çıplak kollatında dolaş- tırdı. Teni pürüzsüz ve sıcaktı.

Gördüklerine inanamadığını gösterir bir ifadeyle adama bakmak- taydı. Dudakları aralanmıştı. Dolgun, pembe dudakları, adamın arzu- sunu kamçılıyordu...

O anda, Xerxes yapması gerekeni fark ettiNOnuy masum olup olmadığını ancak böyle öğrenebilirdi. )

Onu öpecekti. b

Düşündüğü gibi gerçek bir definğ avcı ıyâa sadece öpmesine de- Bil daha da ileri gitmesine izin verirdi Böylece taraf değiştirmiş de

olurdu. /

Yoksa... È

Xerxes bunu deneyecekti.. .

Onu öpmekten başka bir şey düşünemiyor olmasının bununla bir ilgisi olmadığına inanıyordu. Bu sadece bilimsel bir deney olacaktı.

Arzu duyuyor olması bu deneyin kama değeri olabilirdi sadece.

Parçalanmış elbiseyi on zlarına doğru çekince, Rose da devam eden şaşkınlığı içinds, bakışları önünde birleştirdi.

“Senden korkacağımı umut etmekten vazgeçsen iyi olur, çünkü bu asla olmayaca i ; >

25FF5. dı. Xerxes dudaklarıyla dudaklarını ka- patmıştı. Artık adamin kollarındaydı.

Dudakları sert v sıçâktı. Rose'un duygularmı alt üst etmekteydi.

Rosex karşx koyməktaydı. Ellerini göğsüne dayamış kendinden uzaklaştırmaya çahşıyordu. Xerxes kadına daha da abandı. Öpüşü derinleri kəmə için dolaşmaktaydı. Dudaklarını açmak için sert- leşn ekley. iliyle Rose'un dudaklarını açtığında, Rose zevkten inlem ya, başlamıştı. Duygularını anlamakta güçlük çekiyordu.

Xerxes Sü daha da kendine doğru çekmişti.

MƏ a

Adamın tahakkümü karşında hareketsiz kalmıştı. Daha önce kime

seyle öpüşmemişti. Gerçek anlamda... Beyni çalışmıyordu ark Çıplak sırtında gezinen eller, aklını daha da başmda hyorçb İdırla-

rı bacaklarını zorluyordu. 5 »

Güçlü kollarıyla kavradığından yere düşmekteh kot muyordu.

Beyni devre dışı kalmış, dudakları karşılık vermeye b hş Ne yaptığının hiç farkında değildi.

Daha önce tatmadığı zevk, kendisini tutsak almış, kontrolünü eli-

ne geçirmiş gibiydi. N ?

Titremeye başlamıştı. Kollarını adamın. boynuna dölamış sanki kendine yaklaştırmaya çalışıyordu. > Nə ..

Bir anda yaptığının farkına vardı. 7: ç es alıp adamı ittir- di. Dehşet içinde yüzüne bakıyordu. ə esilmişti.

Elini kaldırdığı gibi yüzüne bir tokat attı. Yediği tokadın etkisiyle Xerxes'in yanağı kızarmıştı. A

“Beni öpmeye nasıl cesaret edersin?” diye bağırdı.

“Ben evli bir kadınıml”

Xerxes”in umurunda değildi Bii değilsin,” dedi sakin bir ses tonuyla. Bir kaşını kaldırmıştı. “Bünu tekrarlamaktan yoruldum.

Benim için konu kapanmıştır. Bu öpüşme bana sorumun cevabını

verdi.” /

Hiçbir anlam vetememişti.

Xerxes omuzlarinıxsilksledi. “Vaxborg”un evli olduğunu bilıni- yordun, yoksa beni bağlan ıkartmaya çalışırdın. Beni kazanmaya çalışırdın. O > iksiz öpüşmeyle bir şey bilmediğini ispatlamış oldun.”

“Beceriksiz?” Yüzü bu durumda?

Bu il öpüşinesiydi. Daha ilk gençlik yıllarında ilk görüşte aşık olacağ şod meye karar vermişti. Yirmilerine geldiğinde bu- snd ii garip olduğunu fark etmişti. Yirmi dokuz yaşın- zarmıştı. Kendisini beceriksiz mi bulmuştu

da bâkir& olmak” yeterince kötüydü. Üstüne bir de hiç öpüşmediğini itiraf edemiyordu.

Bütün bunları Xerxes Novros”a anlatması “ələ

“Senin herhangi bir suçun ortağı olmadığını görüyorüyn,” derke sıradan bir konu konuşuyormuş gibi davranıyordu, “Saflığı dışırıda

suçun yok.” Nİ /

“Saflık.”

Rose donakalmıştı. Belki de haklıydı. Bir de N 3 ley sızlı- yordu. Sorun neydi? Bir an için bile olsa ona nasıl “.. bilmiş- ti?

Bedeni, beyninin kontrolünü nasıl ele . rebilirdi?

“Sakın bana bir daha dokunma.”

“Dokunmam.”

Zorlukla yutkunarak, bakışlarım taş bom S a benzer bir duygu yaşamadığını düşündü. Bu ƏŞ məə olmak ho- şuna gitmemişti.

“Seni uyarıyorum,” sesi kısıktı, gal .. daha öpmeye çalı- şırsan, seni öldürürüm.”

“Beni tehdit mi ediyorsun?” Buna inanmamıştı.

“Evet.” dediğinde kendine 7 Özel fetinde tutsak olduğu acı- masız milyoneri öldürmekle tehdi etmekten daha saçma ne olabilir- di? Öpüşünün etkisiyle kendisine gelememişti daha. Beceriksiz dese de o öpüşme halen, garip duygular İ”İ

Xerxes”in dudakları kıyrıldı. “Anlaşıldı.”

“Anlaşıldı?”

“Seni bir daha öpeyecdğim)

Bunun nasıl Dir anae en anlamaya çalışıyordu. Elbisenin parçalarına sarınara titremeğine engel olmaya çalışıyordu.

“Şimdi ortalik ld luguna göre,” derken dâhili haberleşme düğmesine bastı. H P içeri girdiğini görünce, “Bayan Linden yorgun. Yatak 5 kendisine.”

Rose ö ə “Senin yatak odan! Tahmin etmeliydim.”

“Ben Ön cağım,” diye sözünü kesti. “Korkmana gerek yok. Gidip di gi) irkaç saate kadar inmiş oluruz.”

Uçuş 7 kısmında uçağın arkasındaki minik yatak oda- sındaki koltuğa Oturup camdan karanlığı seyretti. Elbisesinin üzerine battaniyeyi ölmüş, koltukta öylece büzülmüştü.

N

Gözlerini kapatıp Yunanistan'a indiklerinde bu Xerxes denen adamın kodese gideceğini düşünmek, içini biraz olsin rahatla- tıyordu.

Koltukta iyice büzülüp kendisini kaçıran) u adam iğin cezalar üretmeye çalışırken uyuyup kalmıştı. N

Kendisini sarsan eli omzunda gördü. ò ə

Gözlerini açınca nerede olduğunu hatırlayamadi. Koltuğa oturdu.

Xerxes yatağın hemen ucundaydı. Uçağın indiği i fark etti. Dışarısı halen karanlıktı, denizin üzerindeki bif piste inmişlerdi. Polis arabası yoktu yakınlarında. Polis de... 7

Hayal kırıklığına uğramıştı. a

Gözlerini kısarak nm ii aktı. “Ben uçakta kalıyo-

rum.” s

Xerxes elini uzattı: “Evde çok daha/rahat edersin.”

Korunmak ister gibi lerim bedenine yakınlaştırdı. “Ben bura- da kalacağım, teşekkür ederin.”

“Sevgilinle telefonda konuşmak istemez misin?”

Belgede F Harlequin Tarama Yelken (sayfa 27-32)