Hayatı boyunka böyle bir) tecrübesi olmadığını fark edince bir kez daha şaşırdı. ollarmda) yatan muhteşem kadına baktı yeniden.
Onunla tekrar 7:75 hayret ediyordu.
Daha daNhayret verili olan şey, onu hiç bırakmak istemediğini fark R. —- kadar yanında olmasını istemekteydi.
S y
əN ?
OY
i Y /
“axır dM-
SABAHIN ilk ışıklarıyla Rose gözlerini açmıştı. Yatakta Xerxes”in yanındaydı işte. ə
Öğleden sonra, evin 75 geçmişlerdi. Geceyi de burada geçir- mişlerdi. Sadece duş alma k ve mütfakta bir şeyler atıştırmak için kısa süreyle yataktan — yanında yatan adamı seyretti.
N
Çok huzurlu görünüyordu. Bihde, olduğundan daha genç görünüyor- du uyurken. Defalaq lerdi. Her yönüyle birbirine kenet- lenmiş gibiydile
“Benim iyi bikisi ol tasi düşünme,” demişti defalarca.
Ona inanmak i iyofdu. Xerxes, her defasında sözünü tutmuş- tu. Hatta kendisini na a ynduunda bile yaklaşmak istememişti. Hep x anlık duymasını istemediğini defalarca tekrarlamıştı.
Fişmah deği Idi Olamazdı da..
Aşık "ladan a zevk alabileceğini kendisine defalarca anlatmış- tı. Hal uki bedeniyle ruhunu ayırmaya çalışmanın ne büyük aptallık olduğunu şimdi/ anlıyordu. Erkeklerde olan o duvarlar kendisinde yoktu.
“Pişman mısın?” diye soran sesle irkildi. Bu adam aklım okuyor olmalıydı.
"Gülümseyerek döndü. “Değilim,” dedi. Kalbi yerinden çil k gibi olmuştu. “Hatta daha önce bunu yapmış olmam gerektiğini dü
şünüyordum.” 2
Xerxes homurdandı. <
“İyi ki yapmamışsın.”
Doğrulup Rose'u öptü. Yumuşak dudaklarından göçen u ..
Rose”un kalbi daha da hızlı atmaya başlamıştı. ə Xerxes değişikliği fark etmişti. Geri çekildi. “Ne ol Vaxborg”u mu düşünüyorsun?”
“Hayır.”
“Onu seviyor musun halen?”
“Hayır,” diye düşünmeden cevapladı. “sə sevmedim / Rose?
onu. tk)
“Bunu duyduğuma sevindim.”
Bakışları gene kenetlenmişti. Di ıdan ge NV denizin sesiyle Xerxes'i arzuluyordu. Vaxborg'un “. eri yoktu bundan böy- le.
Xerxes”e âşık olamazdı. Özellikle de — uyarılardan sonra. O kadar aptal değildi; beceriksiz ve şafidaxdeğildil
Yatakta oturdu. /
“Rose?” E
“İyiyim,” diye cevapladı. Zorla da olsa gülümsemeye çalıştı.
“Gayet iyiyim. Dün gece de . İkte çok eğlendik.” Gözyaşlarına engel olmaya çalışıyord “He
“Senin için ilkti as eh erini başının altına koydu. “Benim açımdan önemli”
“Üzülmene ze Yak, zaklara bakmaya çalışıyordu. “Senden
nişan yüzüğü 7 şi
“Bak yal dedi es gülerek. “Benim hamuruma koca ve baba olmaya ð verili yim koymayı unutmuş olmalılar.”
.. alın”
“Bara bak. sən un bir pislik olduğunu düşünüyorsan, ben bin bete iyi . Buniy unutma.”
Rose, dönüp yüzüne baktı.
“Ben işe yayamazın tekiyim,” diye yineledi. “Hele ki senin gibi
Gelin Hırsızı 85
daki mutluluğu hak ediyorsun. Benim bir şövalye olmadığımı ikin de biliyoruz.”
Rose ellerini çekti. N )
“Bana açıklama yapman gerekmiyor.” Sesi titremişti. “Ben gdyet iyiyim. Birkaç güne kadar beni iade edersin. Ben de 27
aş
ÇK :
bir kadına hiç uygun değilim.” Uzamp ellerini tuttu. -.
iz
dönerim. Sonsuza kadar seveceğim bir adam bulurum oradaN, Uzun bir sessizlik oldu aralarında.
“Ya bu hiç olmazsa?” diye sordu Xerxes.
Bu canını yakıyordu şimdi. “Ben de yalmz kahrım,” dife fısılda-
dı. “Ölene kadar.” . NN 7
“Bu asla olmayacak,” derken büyük Karşı koymalarına rağmen kadını çekip göğsüne yasladı. Bir süreç şekilde gökyüzünün aydın- lanmasını seyrettiler. “Çok mutlu olacaksın. Görü sün. Mutlu olmalı- sın.”
Göğsüne yasladığı başını kaldırıp yüzüne baktı. Xerxes eğilip öp- tü. “Bu dünyadaki en büyük mutluluğu hak/ediyorsun.” Parmakları okşamaya başlamıştı bir yandan., |
Duyguları ayaklanmıştı. Neden cant?yanıyordu şimdi? Tutkunun etkisi olmalıydı bütün bunla $
Bu adamın öpüşlerine-karşı koyamıyordu, koymak da istemiyor- du zaten. Kendisini okş 2577 etmişti bile...
VY
Rose, gözlerini açtı ında güneş yükselmişti. Xerxes”in kolların- da uyanmak hoşuna gidiyordu.
Artık .. inkâr edecek hali yoktu.
Xerxes hervxtürlü halini görmüştü. Kendisini olduğu gibi kabul etmişti. Belki kendisini de kabul ettiğindendi bunlar.
ükemmel olmadığının farkındaydı. Kendisini de mü- nuv baskısı altına almıyordu böylece. Her ikisinin de
i ve her şeye karşın... Arkadaş olabilirlerdi.
Kalbinin istediği bu değildi. m.
Xerxes kendisine karşı ne hissederse hissetsin gene ide Laetitia'yla değiştirecekti kendisini. Bu kaçınılmazdı. N
Kimdi bu Laetitia? Kuzeni mi? Arkadaşının kızımı? vè ni fni?
Bilmeye can atıyordu. N
Bildiği tek şey vardı: Xerxes Novros sözünde dururdu, Bütün uyarılarına karşın ona sadece bekaretini değil kalbini de-kaplırmıştı.
Ona âşık olmuştu. Kırık kalbi bu aşkın sonunda elinde kalacak tek şeydi...
çi
Xerxes, telefonun titreşiminin çıkarttığı esl uy ndı. Gözlerini açmakta zorlanıyordu. Dönüp Rose'a baktı, Onü uyandırmak istemi- yordu. Yanında uyuduğunu görünc sevindi, yuyan güzel, diye
düşündü. N n . ?
Yataktan yavaşça çıktı. Yatak odasınm kapısını ses çıkarmamaya özen göstererek kapattıktan sonra ə
“Novros.”
“Bu defa bulduk onu patron, diyen koruması vardı telefonun di-
ğer ucunda. .
“Montez emin.” N
On dakika sonra, Xerxeş, tıraş düş duşunu almış ve giyinmişti.
Yatak odasına döndüğünde gergindi. Rose”u omuzlarından sarsıp
uyandırdı. i
Bu kadının, &nceki güne kadar bakire olduğuna halen inanmakta güçlük çekiyo di Bek etini sunmak için de kendini seçmiş olma- sından garip birngu r duyuyordu. Dünyadaki onca erkeğin içinden kendisini seçmişti. Titredi. Yanına tekrar yatmak için can atıyordu.
Kendine engel öldü. Laetitia konusuna eğilmesi gerekiyordu.
Yoksa elden Ər gene. Laetitia”yı bulursa hepsi için bir kurtu- luş olurdu.
On “ə dokundu.
“Haydi, kal,” dedi. “Gitmemiz lazım.”
ï?” derken geriniyordu Rose.
“Nereye?” Doğrulmaya çalışınca örtü kaymış, dolgun göğüsleri
Gelin 7 87 ortaya çıkmıştı. Xerxes, daha kısa bir süre önce bu göğüğleri yaladı-
s
ğını düşünmekten kendini alamadı. Bakışlarını yukarıya kal rdi” I
“Meksika”ya.” ao gi .
“Meksika?” Bu da nereden çıkmıştı şimdi? “Nede ?. Işin mi var orada?” Bunları açıklayarak zaman kaybetmenin sırası değildi. “Gi- yin. Yardımcım bikinilerini topluyor. Diğerleri de bavulda zaten.”
“Diğerleri yok ki. Sadece bikiniler vardı.” 7
“Gelir gelmez aldırdım.”
“Neden bana söylemedin?” Sesindeki en a ai tu.
Yanına yatmamak için aceleyle . Rya N
“Bavul halen yatağın altında. On dakikaya kadar yola çıkmamız
lazım.” N
Laetitia”yı bulma umudu gene süya”mı düşecekti? Özel jet San Lucas”a iner inmez Rose”u tepedeki lüks bir villaya bırakıp adamla- rıyla beraber kuzeydeki bir patika yola düşmüştü.
Ufak bir kulübeye varmışlardı sonunda. Kapıya vurdu.
İçeriden bir kadının inleme” sesi gelince çok heyecanlandı.
Laetitia diye seslenerek kapıyı kırıp içeri girdi.
İçerideki küçük yatakt ,Kumral/bir kadın yatıyordu. Laetitia'ya benziyordu. Ağzı bantlıydı. Bunca uğraştan sonra onu bulmuştul
Kadının sesini duydu. Almaşıca konuşuyordu. Almanca? Sonuçta kadının Berlin'de yaşayarı bir iş kadını olduğu ortaya çıkmıştı. Yüz gerdirme aney som sınd dinlenmek için gelmişti buraya.
Kadına yüklü bir miktar para ödeyerek yanlış anlaşılma olduğuna ikna edebildi Xerxes. u Montez'in ödemesinden düşmesi gereke- cekti. Bu kadar hatah bilgi olmasına inanamıyordu.
Ya de dedektifi daha fazla suçlayamıyordu. Kendisi de bu- lamamıştı: Ama o öknekteydi. Ve bunu düşünürken canı yanıyordu.
Cabo Sar, Lucas”daki villaya döndüğünde ağzını bıçak açmıyor- su Kağı ittirip villaya girdiğinde ayakları ahşap zeminde demir dövermiş gibi es çıkarıyordu. Sanki ruhunun acısını yere çakmak ister gibi yürümekteydi.
Duyduğü sesle ruhundaki acı yok olmuştu.
“Nihayet eve gelebildin.”
randada pembe elbisesi içindeki Rose'u görünce gülümsedi. Bu dün yadaki iyi şeylerin hepsi onun içine yerleşmişti sanki. Sorü sormadajı
kollarını uzatmıştı. N ` Rose'un elbisesinin düğmelerini açmaya başladı) /
Rose karşı koymuyordu. Üzerindekileri gekip simasını seyretti.
Kendi giysilerini de çıkarttı. Sıcak suyun alt girdiler. Böylece tozdan kurtulacaktı. Canını yakanlardan da... N
Rose”un saçlarını kendi eleriylb yıkadı. Sesini çıkarmıyor, Xerxes ne yaparsa kabulleniyordu. Onum bu 7. hali Xerxes”in yaralarına çok iyi gelmekteydi. N
Rose”un sırtını cam duvara yaslayıp öpmeye başlayınca da bu değişmedi. Öpüşlerine cevap alınsa rzuları daha da kamçılanmıştı.
Bacaklarını kaldırıp beline doladı. Sonra bedenleri birleşti. Üzerle- rinden akan sıcak suyun altında birlikte patladılar.
Kucağına alıp yatağa gö ürdü. Heyüz birbirlerine doymamışlardı.
Gözlerinden akan mutluluk yaşlarına bakıp kadım öpmeye doyama- dığını düşündü. Bu kadın eyi ns böyle? Kendisine şefkatle da yanan murhlardan özlerini ayırınca, okyanustaki balıkçı motoru- nu gördü. Dışarıdan gelen müzik odayı doldurmaktaydı.
Rose, margaritasıhdan büyükçe bir yudum alıp masaya yaslandı.
Oda, müm ışığıtıda mühteşem görünüyordu.
edi buraya geldik? Lars, polise mi haber verdi? Bizi takip mi ediyor? /
Xerxes gidi
“Vaxborg asla polise haber vermez. Kendini ele vermekten başka
93
bir şeye yaramaz bu. Las Vegas”ta boşanma anla ai edi
yor. x
“O halde ne oldu?” Dudaklarını ısırıyordu. DES senin için.”
Ne kadar büyük başarısızlıklar yaşadığını Rose”a anl tabilmek istedi. Ancak kelimeler boğazında düğümlendi. Rose”u Yandi acımasını da istemiyordu ayrıca. Gülümsemeye çalıştı. N
Rose tabağına baktı. Gözleri buğuluydu.
“Zengin ve güçlü olduğunu biliyorum ancak sen tam olarak ne iş yapıyorsun?”
Xerxes tabağına biraz daha balık aldıktan vəs r durumdaki şirketleri satın alıyorum,” dedi. “Kör ” 1 satıp etmeyen- leri kapatıyorum.”
Rose şaşırmıştı. “Yaa...”
“Hoşuna gitmedi mi?”
Başını iki yana salladı.
“Neden?” diye sordu Xerxes —. ın e.
Rose sessiz kaldı.
“Anlat bana,” diye ısrar eii e
“Seni eleştirmeye hakkım yok benim,” dedi Rose. “Sen özel jeti olan bir milyonersin. Bense bankada elli doları olan, San Francis- co'da işletme okuyarnbir garsonum...” Devam etmekte kararsız kal-
mıştı. 2
“Devam et,” diye Sedir Xerxes.
“İşin kârlı görü üyor hakka bir şey bu, ama...”
“Evet?”
“Ama o şirk ketler ”. insanlar var. İşlerini kaybediyorlar.”
“Eee.”
iz NƏYA ge temposu yükselmişti. “Ben eski kafalı- yım galiba. NB üyükba bamm şekerleme fabrikası vardı. Yıllar önceydi.
Bir süre — Si gitmemeye başladı. O sırada babam dev- ralmıştı ikaz U luslararası bir şirket, fabrikayı satm almak istedi.
Biz zengimolabilirdik, ancak, onlar fabrikayı kapatıp başka bir yere 755: Çalışanları düşünerek ,— onlar hem komşumuz hem de babamın arkadaşlarıydı — kabul etmedi.”
“Saçmalık.”
Xerxes gülümsedi. “Duygular işin menfaatini durdurmaınal.”
“Çalışanlarını koruyordul” yatırım yapmanın ne demek olduğu hakkında fikrin yok senin.”
“Haklısın,” — bu istemiyorum da. Duygulara yer yok bunda. İş iştir.” 4
“Duygulara hiç yer yök aT için, öyle değil mi?” Ellerini masa- ya dayayıp ayağa kalktı. “Söyin için üzgünüm. Gerçekten.”
Başkası olsa bunların üz€rinde durmazdı. Ama Rose farklıydı.
Onun kendisine kına dayanamazdı. Uzanıp kolunu tuttu.
“Üzgünüm,” dedi. “Senirfie kavga etmek niyetinde değildim.”
“Ben de,” dedi gözleri buğulanmıştı. “Ancak değer üretmenin ne kadar büyük ve an olduğunu görebilseydin...”
“Hayır!” diye sözünü kesti. “Görebilseydim de yapmazdım. Para ve zainamkaybı oltırdu.” Xerxes de ayağa kalkmıştı şimdi.
“Bütün gün evde kapalı kaldın. Dışarı çıkalım mı?”
“Dışarı 1 7 Rose şaşırmıştı.
5
“Dışarıdan müzik sesi geliyor. Dans ederiz, olur mu?” 3
“Birlikte ortada görüneceğiz? Polise gitmemden korkmüyor mu sun?”
“Bunu yapmayacağına bana söz verirsen sorun ol ad”
“Söz veriyorum,” dedi Rose. “Laetitia”ya ve sana yard) etmek istiyorum.”
Dudaklarını ısırırken düşünüyordu. “Lars boşanma işlemlerini ne zaman bitirir dersin?”
Xerxes'in cevaplamak için düşünmesi ge kmemişti? “Her an
için haber gelebilir.” na /
Rose'un yüzü asılmıştı. Sonra kendisi toparlad). “Ama bu gece a
bizim,” dedi. “Bu kadar kısa sürede düny EU n sayılır,” derken kaşmir ceketini omuzlarına aldı. >
“Umarıın bu kadar seyahat sorulmadı senin için ?”
“Yunanistan, Maldivler derken şimdi de eksika, harika oldu.
Kuzey Kaliforniya'dan hiç çıkmamış birisi için bulunmaz bir fırsat.”