• Sonuç bulunamadı

Kalite kavramı öteden beri dünyanın gündeminde kalmış bir konudur. Gerek ülke içinde ve gerekse ülkelerarası ticarette kalite ve kalite kontrolü giderek önem kazanmış ve bu uygulamalar belli kurallara bağlanmıştır. Burada tüketici istekleri gelişen teknoloji ve analiz yöntemlerindeki duyarlılığın artması sonucu kalite kontrolü artık vazgeçilmez bir dayanak olmuştur. Her ülke kendi kontrol sistemini kurarken uluslararası ticarette uygulanacak kalite kontrollerinin de belli kurallarla belirlenmesine gerek duyulmuştur (Pala, 1992: 53).

Kalite güvence teknikleri, üretim biriminin tasarımının ve işletilmesi bütünün bir parçasıdır. Modern yönetim tekniklerinde bir yatırım olarak, kalitesiz ürünlerin sayısının azaltılması ve bundan dolayı üretim hattı sonundaki red sayısının azaltılmasında önemli bir rol oynayabilirler. Bu durum üretici ve ürünü için daha iyi kalite imajına ve maliyetin azalmasına yol açmaktadır (DPT, 2006b).

Gelişmiş ülkelerde gıda kontrol sistemleri incelendiğinde, genelde hepsinde geçerli olan konular şöyle özetlenmektedir: (Aydın, 1973: 184)

1) Gelişmiş ülkelerde gıda kontrolü bağımsız bir kanunla yapılmaktadır. 2) Bu konudaki temel yetkiler genellikle, Tarım ve Sağlık olarak iki bakanlıkta toplanmış olup, diğerleri sadece danışmanlık görevi üstlenebilirler.

3) Bu ülkelerdeki kalite kontrol, teknolojik araştırma kurumları ile desteklenerek ve sektörün çeşitli sorunlarını kapsayan idari üniteler içinde yürütülmektedir.

4) Gıda standardizasyonu, merkezi hükümet tarafından yürütülen bir kamu görevi olarak değerlendirilmektedir.

Bu konuda ilk Gıda Kanunu 1860 yılında İtalya’da, 1871 yılında Almanya’da, 1885 yılında Avusturya’da, 1905 de ise Almanya’da çıkarılmıştır. İleriki yıllarda güncel gereksinimler doğrultusunda söz konusu ülkeler yeni gıda kanunları düzenlemişlerdir. (Pala, 1992: 54)

Avrupa sisteminde kalite stratejilerinin pazarla birlikte uygulanmasının temel olgusu bilgilendirmek ve teşvik etmektir, kalite için herhangi bir kamu baskısı mevcut değildir. Öne çıkan bir başka özellik ise insan faktörüdür. Rekabet, sosyal politikalar açısından yurttaşın, tüketicilerin ve çalışanların faydasını da gözetmektedir (European Commission, 1996).

Geçmişte; 90’lı yılların başına kadar olan dönemde diğer ülkelerdeki gıda kontrol sistemlerindeki gelişmeleri inceleyecek olursak; (Tekeli, 1975: 134; Öztan, 1990: 25)

1.16.1.Amerika Birleşik Devletleri’nde Gıda Kontrol Sistemleri

Amerika Birleşik Devletleri’nde 110 teknik ve meslek birliğinin oluşturduğu bir federasyon olan ‘ American Standart Assosiation’ konuyla ilgili hazırlanan standartları onaylama görevini üstlenmiştir. Ölçme ve fiziksel kontrol alanında ulusal

standartların saptanması ve geliştirilmesini de Ticaret Bakanlığı üstlenmekle birlikte, gıda standartlarıyla bu bakanlığın ilgisi yoktur. Bu görevi sağlık, eğitim ve refah bakanlığının ‘Gıda ve Ecza İdaresi’ (Food and Drug Administration - FDA) sürdürmektedir.

A.B.D.’de gıda kalite standartları Tarım Bakanlığı’nın ‘ Tüketici ve Pazarlama Servisi‘ tarafından saptanmakta, uygulanmakta ve kontrol edilmektedir. Bu servisin; meyve-sebze, hububat, pamuk, tütün, sütçülük, hayvancılık, tavukçuluk olmak üzere 7 ayrı dairesinde gıda ve tarım ürünlerinin standardizasyon kalite kontrol, denetim yetkisi bulunmaktadır. Bu kalite standartlarının bir bölümü mecburi, bir bölümü ihtiyaridir. Buna göre firmaları teknik ekspert talebi ile Tarım Bakanlığı’na başvurabilirler. Bu durumda bakanlık firma tesislerini teknolojik yönden standartlara uygun bulursa, belli bir ücret karşılığı teknik eleman sağlar, üretim bu eleman gözetiminde gerçekleştirilmektedir. Buna göre de firma malının üzerine ‘Tarım Bakanlığı’nın devamlı kontrolünde hazırlanmıştır.’ ibaresini yazabilme hakkı elde eder. Bu husus uygulamada firmanın itibarı bakımından çok önem taşımaktadır ve bir sertifikasyon uygulamasıdır (Pala, 1992: 60).

1.16.2. İngiltere’de Gıda Kontrol Sistemleri

İngiltere’de gıda kontrolü konusundaki ilk çalışmalar 15. Yüzyıl öncesinde başlatılmış ve belirli yasal düzenlemelere gidilmiştir. Ancak 1860’da genel yasa parlamentodan geçerek ‘Gıda ve Ecza Satış Kanunu’ çıkarılmıştır. Bu kanun ziraat, balıkçılık, ormancılık ve Gıda Bakanlığı ile bu bakanlığa bağlı Gıda Standartları dairesi tarafından hazırlanmış, bununla beraber Tarım Bakanlığı’nda Müsteşar Yrd.’lığına bağlı Gıda Standartları Teknik ve Çiftlik Güvenliği Dairesi kurulmuştur. Bugün ise İngiltere’de gıda mevzuatına ilişkin tüm yetkiler Tarım ve Sağlık Bakanlıkları’nda toplanmış olup, ‘Gıda ve Ecza Yasası’ adıyla genel bir yasa uygulanmaktadır. Bu yasaya göre gıda zehirlenmeleri ihbarı mecburi bir hastalık olup, satıcı hakkında genel bilgi verilmesini zorunlu koşmaktadır.

İngiliz Gıda Kanunu’nun, en önemli özelliği, üretim ve satış anında güvenirlik ve hile unsurlarını açık olarak ayırmakta ve belirlemektedir.

1.16.3. Fransa’da Gıda Kontrol Sistemleri

Fransa’da diğer ülkelerden biraz farklı olmak üzere özgün bir kanunu yoktur ancak, bütün yetkiler Tarım Bakanlığı’na verilmiştir. Bu bünyede ‘Hileleri Önleme ve Kalite Kontrol Servisi’ kurulmuştur.

1.16.4. Almanya’da Gıda Kontrol Sistemleri

1974 yılında çıkarılan ve 1975’de yürürlüğe giren Alman Gıda ve Tüketim Maddeleri Yasası’na göre, kontrol eyaletlerinin sorumluluğuna verilerek, özel hükümler çıkarabilmesi serbestliği getirilmiştir.

Gıda kontrolü büyük yerleşim merkezlerinde özel daireler ve bölge müfettişlikleri, kırsal bölgelerde ise eyalet polisi tarafından sürdürülmekte ve iyi eğitilmiş gıda deneticileri (gıda polisi) periyodik olarak tesis, depo, satış yerleri ve seyyar satıcıları kontrol etmektedir. Gümrüklerde de benzeri yetki ve görevlerle gümrükçüler çalışmaktadır.

Almanya’da uygulanan gıda mevzuat ve standartlarından esinlenerek Avrupa Topluluğu Gıda Mevzuatı hazırlanmıştır. Alman gıda kanunda gıda maddelerinin tanım, işleme ve satış kuralları, özellikleri sağlığa zararlı olma, bozuk, hileli, taklit sayılma durumları, belirtilmiş olup gıda kontrollerinin bu konuda ihtisas sahibi kişilerce zorunlu olarak yapılması şart koşulmuştur. Kontrol edilen gıda maddelerinin mevzuata uymaması halinde uygulanacak cezalar, para, hapis, satıştan alıkoyma, mallara el koyma şeklinde belirlenmiştir (Pala, 1992: 59 ).

1.16.5. Singapur’da Gıda Kontrol Sistemleri

Bu ülkenin gıda kontrol sistemlerinde bazı farklılıklar bulunmaktadır (Anonim, 1989a: 110). Kontrol sistemi Çevre Bakanlığı’nın yetki ve sorumluluğundadır. Bütün lisanslı gıda işletmecileri ve onların topluma karşı bazı sorumlulukları vardır. Sattıkları gıdalar temiz ve sağlıklı olmalıdır.

Puan ihtar sisteminde, ihtar puanları mahkemece suçlu bulunan halk sağlığını tehlikeye atanlara verilmektedir. 12 ay içinde veya üzerinde ihtar puanı alan lisans sahibinin lisansı, ya 2 ile 4 hafta elinden alınmakta, veya geçmiş suçlarına göre lisansı iptal edilmektedir.

Ceza puanları 2 kategoride verilir :

A) Çok ciddi suçlar : ( 6 puan )

- Kirli, kontamine, uygunsuz gıdalar satmak.

- Gıdaları yerde veya kirli mekanlarda hazırlamak v.b. B) Büyük suçlar : ( 4 puan)

- Gıdaların hatalı muhafazası

- Çıplak elle pişmiş gıdalara dokunmak v.b. C) Küçük suçlar : ( 2 puan )

- Malın fiyat etiketinin olmaması veya etiket fiyatından satılmaması

- Satışın gıda merkezinde bir dükkanda yapılması

Singapur’da, Çevre Bakanlığına bağlı ‘Gıda Kontrol Bölümü’; süpermarket v.b. perakende gıda satış mağazalarını da, gıda yasalarına uygun depolama ve satış yapıp yapmadığı konularında kontrol eder (Anonim, 1989b: 19).

Diğer ülkelerden Kanada, Danimarka, İrlanda, İtalya, Hollanda, Yeni Zellanda, İsveç, İsviçre, Tunus, Yunanistan, ve Macaristan’da da gıda mevzuatı ve kontrolü esas olarak tarım bakanlıklarınca hazırlanmış ve yapılmaktadır (Pala, 1992).

Şüphesiz bir çok ülkenin gıda güvenliği tedariği için farklı standartlara sahip olması, dünya çapında gıda güvenliği riskleri oluşturmuştur ve karışıklığa yol açmıştır (Anonim, 2005)

1.17. GÜNÜMÜZDE ÜLKELER BAZINDA UYGULANAN İYİ TARIM