• Sonuç bulunamadı

KONUYA İLİŞKİN KURAMSAL ÇERÇEVE

1.2. HALK SAĞLIĞI

1.2.3. Günümüzde Halk Sağlığı

geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle mücadele etmek, halkın yaşam kalitesini yükseltmek ve halk sağlığını tehdit eden konularda gerekli tüm önlemleri almak” ve vizyonu; “Herkesin sağlığının korunup geliştirildiği sağlıklı ve mutlu bir Türkiye” (Türkiye Halk Sağlığı Kurumu [THSK], 2016) olan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Türkiye’de halk sağlığı hizmetlerinin geliştirilmesinde önemli bir rol üstlenmiştir.

Sonuç olarak, Türkiye’de;

- 1930 yılında kabul edilen Umumi Hıfzıssıhha Kanunu,

- 1930 yılında kabul edilen Belediye Kanunu (Çevre sağlığı ile ilgili konularda belediyelere görevler vermektedir),

- 1953 yılında kabul edilen Türk Tabipler Birliği Kanunu,

- 1961 yılında kabul edilen 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Kanunu,

- 1964 yılında kabul edilen Sosyal Sigortalar Kanunu, - 1936 yılında kabul edilen İş Kanunu,

- Sağlık Bakanlığı teşkilatını yeniden yapılandıran 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname,

- 2003 yılından beridir Türkiye’de sürdürülen sağlıkta dönüşüm politikaları Türkiye’de halk sağlığı disiplinini şekillendiren temel gelişmelerdir (Fişek, 1983;

Sağlık Bakanlığı, 2012).

Dünyada ve Türkiye’de halk sağlık alanında meydana gelen gelişmeler günümüz halk sağlığı anlayışının oluşmasında etkili olmuştur. Peki, 21. yüzyılda kendisine geniş bir uygulama alanı bulmuş halk sağlığı disiplininin günümüz anlayışı nasıl bir şekil almıştır?

Amacı, temel felsefesi, temel görevleri, kapsamı, uygulama düzeyi ve önemi nedir? Bilgi dayanağı, birlikte çalıştığı bilimler hangileridir? Sağlık alanında çalışan sosyal hizmet uzmanları, halk sağlığı alanında sosyal hizmetin bir alt uzmanlık dalı olan halk sağlığı sosyal hizmetini uygulayacaklarsa halk sağlığı alanına ilişkin tüm bu bilgileri kendi mesleki bilgilerine entegre etmelidirler. Bu yüzden, halk sağlığı sosyal hizmetine geçmeden önce bu soruların yanıtları üzerinde durulmaya çalışılacaktır.

ve ark., 2015). Günümüz halk sağlığı, temiz su sağlama, sanitasyonu sürdürme ve bulaşıcı hastalıkların önlenmesi rollerinden çok daha kapsamlı görevleri yerine getirmektedir. Örneğin, kronik hastalıklar, kanser, obezite, ruh sağlığı, yaşlanma, alkol ve uyuşturucu kullanımı, güvenli iş ve güvenli motorlu araç sürme vb. durumlar yeni müdahale alanlarındandır (Seltzer, 2011). Günümüz halk sağlığı uygulamalarında toplum hekimliği görüşü vardır.

Tablo 2. Hekimlikte Geleneksel ve Toplumsal Görüşlerin Farklılıkları

Konular Toplum Hekimliği Görüşü Geleneksel Görüş

Hizmet edilen kişiyi değerlendirme

Kişi, çevresi ile bir bütündür ve çevresinde soyutlanamaz

Kişi hastane ya da muayenehaneye gelen ve hastalığını tedavi ettirmek isteyen bir insandır

Hizmet sunumu Sağlık hizmetlerini toplumdaki tüm bireylere götürmek

Hastane ya da muayenehanelere başvuranlara hizmet etmek

Hizmet edilen kişi Kişiye hem sağlığında hem de hasta iken hizmet etmek

Kişiye hasta iken hizmet etmek

Hizmetin kapsamı Koruma, tedavi ve uyum Tedavi ve uyum Hastalıklardan

koruma Önceliklidir Özel durumlarda ve

sınırlı Hastalıkların nedeni Biyopsikososyal Biyolojik Kaynak ayrımında

öncelik En çok görülen ve öldüren hastalıklarla

mücadelede kullanmak Değişkendir

Örgütlenme Ekip çalışması (hekim, meslek elemanı

vb.) Ekip çalışması sadece

hastane içinde olur Toplumsal kavram ve

planlama Gözlem yapma ve uygulama planları

oluşturma Yoktur

Kaynak: (Fişek, 1983).

Günümüz halk sağlığının farklı yönleri, halk sağlığı uygulamalarına yansımaktadır. Halka yönelik yapılacak halk sağlığı müdahalelerinde, müdahale edilecek toplumun özellikleri farklı disiplinlerce ele alındığından çağdaş bir halk sağlığı uygulamasında farklı disiplinlerle iş birliği kaçınılmaz hale gelmiştir. Günümüz halk sağlığı ile ilgili diğer önemli bir husus ise; halk sağlığı hizmetlerinin sunulma biçimidir. Halk sağlığı, halkın sağlığı ile ilgili değişen istek ve gereksinimleri göz ardı etmeden, bu tür istek ve gereksinimlere karşılık gelecek planlama ve yaklaşımlarla hareket eder (Öztek ve ark., 2015).

Günümüz halk sağlığı uygulamalarındaki hizmet sunumunda kişileri çevresi ile bir bütün olarak değerlendirmek ve kişilere yaşam boyu sağlık hizmeti sunmak esastır. Burada asıl amaç kişileri hastalıklardan korumaktır. Bunu sağlayacak ana araç ise erken tanı, erken

teşhis ve eğitimdir. Yani çağdaş halk sağlığı yaklaşımıdır. Bu yaklaşımda mikro düzeyden makro düzeye toplumun her kesimine bir bütün olarak hizmet sunulmaktadır (Fişek, 1983). Günümüz çağdaş halk sağlığının tedavi edici ve klinik disiplinlerden (tıp, hemşirelik, diş hekimliği, fizik tedavi vb.) önemli farkları vardır. Geleneksel tıp her şeyden önce kişileri kendi kinliklerine mecbur görür. Tüm bu ayrımlara rağmen günümüz halk sağlığı insan sağlığının gelişimi için klinik disiplinlerle birlikte çalışır ve hatta halk sağlığı zaman zaman klinik mesleklerin bir türü olarak görülür (Goldsteen ve ark., 2015).

1.2.3.1. Halk Sağlığının Amaçları

Toplumlara yönelik stratejilerinin yanı sıra bireye dönük bireysel davranış ve sağlıklı yaşam tarzı üzerinde çalışan halk sağlığı toplumu hastalıklara karşı güvende tutmayı amaçlayan bir disiplindir (Scriven, 2007). Klinik hekimlikte bireye odaklanma esas iken halk sağlığında bu durum topluma odaklanma şeklindedir. Temel vurgu şudur; sağlıklı toplumlarda sağlıklı bireyler yaşar (Öztürk, 2011). Halk sağlığı, hastalıkların önlenmesini ve sağlık hizmetleri sunumunu hem ulusal hem de evrensel düzeyde başarmayı amaçlar (Seltzer, 2011).

Türkiye’de, halk sağlığı alanında çalışan Öztürk (2011), halk sağlığını temel amaçlarını şu şekilde özetlemiştir:

- Sağlık düzeyini yükseltmek ve korumak, - Hastalanan kişiyi sağlığına kavuşturmak,

- Yaralanan kişinin yaralarını sarmak ve acısını dindirmek, - Birey, aile ve toplumun iyilik halini ve esenliğini sağlamak, - Toplumun değer yargılarını olumlu hale getirmek,

- Birey, aile ve toplum sorunlarını çözmek amacı ile halk sağlığı bilgi düzeyini arttırmak,

- Toplumun her kesimi için ayrım yapmadan sağlık düzeyini arttırmak, - Sağlık kaynaklarını ihtiyaç tespitlerine göre dağıtmak,

- Birinci basamak entegre hizmetlerini daha işlevsel kılmak,

- Sağlık politikalarına katkı sunmak ve yanlış politikaların düzeltilmesi için çaba göstermek.

Sonuç olarak halk sağlığı, birey, aile, grup ve toplum düzeyinde insanlar arasında hiçbir ayrım yapmadan herkes için sağlığı ve hastalıklardan korunmayı temel amaç edinir. Bu amacı halk sağlığına kazandıran en önemli unsurlardan bir tanesi halk sağlığının sahip olduğu temel görüşüdür.

1.2.3.2. Halk Sağlığının Temel Görüşü

“Toplumsal iyilik” kavramı çağdaş halk sağlığı anlayışında temel ilkedir. Bu ilkenin çağdaş halk sağlığını anlamada önemli bir rolü vardır. Bu ilke ve beraberinde getirdiği anlayış 1978 yılında yayınlanan Alma-Ata Bildirgesi ile iyice pekiştirilmiştir. Bu anlayışın başlıca maddeleri şunlardır (Öztek ve ark., 2015; Öztürk, 2011).

Toplumsal eşitlik: Doğuştan kazanılmış olan sağlık hakkı, her nerede olursa olsun herkese hak, sosyal adalet ve eşitlik ilkeleri benimsenerek ulaştırılmalıdır.

Çevreyle bütünlük: “Çevresi içinde birey” anlayışından yola çıkarak, kişi çevresinden soyutlanmadan, kişinin sağlığı ve hastalığı üzerinde etkili olabilecek tüm çevre koşulları göz önünde bulundurulmalıdır.

Yaşamın bütünlüğü: Yaşam doğumdan ölüme kadar bir bütün olarak ele alınmalıdır.

Sağlık hizmeti sadece kişilerin hastalıklarında değil kişiler sağlıklı olduklarında da sunulmalıdır.

Toplumsal etmenler: Hastalıkların nedenleri yalnızca biyolojik ve fiziksel etmenlere indirgenmemelidir. Nedenleri, kişilerin ait oldukları toplumsal ve kültürel etmenleri dahil ederek açıklamak gerekmektedir.

Hizmetin boyutu: Diğer sektörler, sağlık hizmetlerinin sunumundan, sağlık sektörü kadar sorumludurlar. Sağlık hizmetleri geniş bir alanı kapsadığından diğer sektörlerle iş birliği esastır.

Korumaya öncelik: Tedavilerin artan maliyeti göz önüne alınarak; daha etkin ve daha az maliyetli olan koruyucu hekimlik ve sağlık hizmetleri öncelikli olmalıdır.

Risk gruplarına öncelik: Kaynakların sınırlı olduğu ve herkese hizmet götürmenin zorlu olduğu durumlarda dezavantajlı konumda olan gruplara (bebekler, yetersiz beslenen çocuklar, çok doğum yapan kadınlar, ağır işlerde çalışanlar, engelliler, yoksullar vb.) öncelik verilmelidir.

Önemli hastalıklara öncelik: Halk sağlığı anlayışında, bir toplumda hangi hastalık en çok görülüyor ve ölümlere neden oluyorsa; kaynakların o hastalıkla mücadeleye aktarılması gerekmektedir.

Entegre hizmet: Koruyucu, iyileştirici ve sağlığı geliştirici hizmetler birbirlerinden kesin sınırlarla ayrılmadığı için bir arada verilmelidir.

Ekip hizmeti: Halka yönelik sağlık uygulamalarında sadece hekimlik bilgi ve becerileri yeterli olamayacağından farklı disiplinlerden üyeler ekibe dahil edilmelidir.

Sağlık-kalkınma ilişkisi: Kalkınmış bir toplumda sağlık düzeyi daha yüksek olur. Benzer şekilde sağlıklı bir toplum kalkınmaya olumlu etki eder.

Öz sorumluluk: Sağlığın korunmasında herkes kendi sağlığı ile ilgili sorumluluğu almalı, eğitim almalı ve bilinçlenmelidir.

Halkın katılımı: Sağlık hizmetlerinde halk ile mutabakat sağlanmış olmalıdır. Bu yüzden topluma dönük çalışmalar planlanırken toplum temsilcilerinin önerilerine ve desteklerine başvurulmalıdır.

Evrensellik: Çeşitli nedenlerle ulusların sağlık ihtiyaçlarında farklılıklar olsa da, sağlık evrensel bir ilgi alanı olduğundan tüm ülkeler işbirliği içinde olmalıdır.

Koşullara uygunluk: Sağlık hizmetleri uygulamaya koyulurken uygulama yapılacak bölgenin koşulları ile uyumu göz ardı edilmemelidir.

Yukarıda sayılan maddelerden anlaşılacağı üzere halk sağlığının temel felsefesinde sosyal adalet, değişen koşullara uygunluk, iş birliği, öz sorumluluk, insana saygı ve bilime bağlılık gibi faktörler ön plana çıkmaktadır.

1.2.3.3. Halk Sağlığının Bilgi Temeli ve Kapsamı

Halk sağlığı, hayatlarımızın etrafını tümüyle sarmış durumdadır. Halk sağlığı soluduğumuz havada, içtiğimiz suda ve yaşadığımız evdedir. Halk sağlığı, sağlık bakım sistemlerimizi, sağlığımızı ve çevremizi koruyan sağlık kuruluşlarını tümüyle kapsamaktadır (Andresen ve Bouldin, 2010). Halk sağlığı kapsam bakımından, toplumların sağlığa ulaşmalarını sağlamak amacıyla; koruyucu önleyici hizmetlerin yanında klinik ve diğer bireysel sağlık hizmetlerini içeren geniş bir yelpazeye sahiptir (Seltzer, 2011).

Halk sağlığı, görevleri itibariyle, savunuculuk, liderlik ve eşgüdüm, toplumun sağlık düzeyinin saptanması, yerel kaynakların kullanılması, halk sağlığı politikalarının geliştirmesi, halk sağlığı uygulama eylemleri, performans değerlendirme ve toplumun harekete geçirilmesi halk sağlığının temel kapsam ve görevleri içerisinde yer almaktadır (Öztürk, 201). Ayrıca, yeni teknolojiler, küresel, yerel ve ulusal müdahaleler halk sağlığı uygulama kapsamındadır (Riegelman, 2010).

Müdahale kapsamında halk sağlığı geniş kitlelere ulaşmaktadır. Her toplumun halk sağlığı sorunlarını, “biricik” olarak değerlendiren halk sağlığı (Öztek ve ark., 2015), zengin-fakir, genç–yaşlı, siyah-beyaz, sağlıklı-sağlıksız, eğitimli-eğitimsiz gibi gruplar arasında hiçbir ayrım yapmaksızın herkes için sağlığın geliştirilmesini hedefler (Goldsteen ve ark., 2015).

Halk sağlığını tehdit eden değişkenlerin çeşitliliği ve halk sağlığının çok geniş bir alanda hizmet verme durumu, halk sağlığı uzmanlarına farklı alanlarla ilgili bilgi ve beceri sahibi olma sorumluluğu yüklemektedir. Bu bağlamda, sağlık, fen ve sosyal bilimler halk sağlığının temel bilimlerini ve bilgi temelini oluşturmaktadır. Bu bilgilerin üzerine “halk sağlığının tedavi yöntemi” olan epidemiyoloji ve biyoistatistik eklenir. Halk sağlığı uzmanları sonraki aşamalarda; çevre sorunları, çalışma yaşamına bağlı sağlık sorunları, üreme sağlığı, çocuk ve ergen sağlığı, yaşlılık, toplum beslenmesi, bulaşıcı ve kronik hastalıklar, ruh sağlığı, afetler, kazalar ve yaralanmalar, sağlık eğitimi, sağlık yönetimi gibi alanlarda bilgi edinirler (Öztek ve ark., 2015; Öztürk, 2011). Bu bilgileri, çeşitli rol ve görevlerini yerine getirmek için kullanırlar.

1.2.3.4. Halk Sağlığının Temel İşlevleri ve Önemli Görevleri

Amerikan Tıp Enstitüsü (Institute of Medicine [IOM], 1988 yılında yayınladığı “Halk Sağlığının Geleceği” adlı raporunda, halk sağlığının üç temel işlevini ortaya koymuştur.

Bu işlevler (Goldsteen ve ark., 2015; Sable, Schild ve Hipp, 2012; Seltzer, 2011):

1. Değerlendirme (epidemiyoloji ve gözetim gibi toplum tanısına ilişkin faaliyetler, bilgi