• Sonuç bulunamadı

2.7 ALGI

2.7.1 Görsel Algı

Lowenfeld ve Münz‟ün çalıĢmalarında, çocukların yaptığı resimler görsel ve dokunsal olarak iki ayrı algılama biçiminin sonucu olarak açıklanır. Görsel tipte bir çocuk önce yaĢantısını görme duyusu ile ilgili yanıyla sınırlar, kabaca dıĢ çizgilerini çizer, ikinci gözlem aĢamasında çocuk, yaĢantısının bütün olarak bıraktığı izlenim bölümlerini çözer. Son aĢamada ise, bu parçaları yeni bir form içinde düzenler. Görsel çocuk için yaĢantının ayrıntılarının bilincinde olmak ve bu ayrıntılardaki değiĢiklikleri görebilmek önemlidir; çünkü bu ayrıntılar kendini çevreleyen dıĢ gerçeklikte var olan etkilerin sonucudur. (San, 1977‟den Lowenfeld, Creative and Mental Growth: 265, akt. Buyurgan, 2007, s.49).

Harber (1979) çocukların bakmayı ve görmeyi öğrenmeleri gerektiğini, çocukların görsel algı eğitimi ile nesneleri, çevreyi nasıl göreceklerini, ayırt edeceklerini, algılayacaklarını keĢfettiklerini belirtmiĢtir.(akt. Aral,Ercan, 2011, s.444).

Görsel algılama çevremizde gördüğümüz nesneler ile o nesnelere ait daha önce edinilen bilgilerin birbirlerini tamamlamasıdır. Görsel algılamada geçmiĢ yaĢam deneyimlerinin yanı sıra, yeni öğrenme durumlarına hazırlığını da kapsar. (Özen, 2004, s.78).

Literatürde görsel algı alanında problem yaĢayan çocukların, dinleme ve dikkat becerilerinde, beden algısında, denge, koordinasyon ve davranıĢlarını planlamada, günlük yaĢam becerilerinde, akademik becerilerinde, mantık yürütme becerilerinde baĢarısız oldukları, çocukların yetersizliklerinin farkında oldukları için de mutsuz, güvensiz, çekingen davrandıkları, aileleri, arkadaĢları ya da diğer insanlar tarafından olumsuz sosyal etiketlemeler ile karĢı karĢıya kaldıkları belirlenmiĢtir (Beery ve Beery, 2004; Case-Smith 2002; Marr, Windsor ve Cemark, 2001; Oliver, 1990; Ratzon, Efraim ve Bart, 2007; Sanghavi ve Kelkar, 2005‟ den akt. Aral, Ercan, 2011, s.445).

2.7.1.1. Görsel Algılamada Çocuk Tipleri

Eğitimciler ve sanatçılar çocuk resimleri için bir yaĢ sınırı çizip, çocuk yaĢamımı bu sınırlar içinde gözlemleyip, iĢlerler. Çocuk resimlerinden hareket ederek onların, önce farklılıklarına göre, eğitimcilerce ve Psikologlarca belirlenen tiplerini tanımak gerekir. Bu tanımlamalarla çocuklar nitelenmiĢtir;

2.7.1.1.1. Görücü Tipler

Bu çocuklar resim çalıĢmalarında bütünsel bir bakıĢ açısına sahiptirler. Konuları bütünüyle görüp, lekeci bir anlayıĢla yorumlarlar. (Artut, 2001, s. 214).

Çizgi halindeki resimlerinde insanın baĢ, gövde, kol ve bacakları ayrıntısız çizilir. Ġnsan vücudu bir bütün içinde gösterilir. Vücudun bölüm ve ayrıntıları fark edilmez. Aynı çocuklar renkli çalıĢtıkları resimlerinden de bu anlayıĢlarını sürdürürler.

Örnek olarak; ağaç çizerken tüm ağaç dallarını bütünleĢtirerek topluca ifade ederler. Sanki tüm ağaçlar bir bütünmüĢ gibi anlatılır. Desen çiziminden renkli resim aĢamasına geçtiklerinde daha cesur davranırlar. Boyalarla daha iyi anlatma olanağı elde ettiklerini varsayarlar. (Türkdoğan, 1981, s.34).

2.7.1.1.2. Ġzlenimci Tipler

Bu gruptaki çocuklar, nesneleri parçalar halinde düĢünürler. Resimlerini yaparken nesnenin parçalarını ayrı ayrı tamamlayarak bir bütün elde ederler. Örnek olarak; Bir insan figürü çizerken, önce baĢ, sonra gövde, kol ve bacaklar ele alınarak parçadan

bütüne giderek bir anlatım yolu izlerler. Bu özelliklerinden dolayı bu çocuk grubuna inĢacı tip adı da verilir. Bu gruptaki çocukları yalnız insan figürlerinde değil, tüm diğer konularda aynı tavır içinde görebiliriz.

Bu çocuklar renkli resimlerinde daha bilinçlidirler. Üç boyutlu anlatımlarda, boya, tel, kil, ağaç, mukavva çalıĢmalarında daha yaratıcı bir yeteneğe sahip grup olarak bu farklılıklarını gösterirler.(Türkdoğan, 1981:34). Örneğin bir insan figürü çiziminde önce baĢ, gövde sonra kol ve bacakları birleĢtirerek figürü oluĢtururlar. (Artut, 2001, s.215).

2.7.1.1.3. KarıĢık Tipler

Bu tip çocuklar hem görücü, hem yapıcı anlayıĢtadırlar. Çoğu zamanda cetvel, pergel gibi araçların etkisiyle planlı çizimler oluĢtururlar. Çizgilerde doğruluk, ölçülülük, düzenlilik tutkuları vardır. Bu grup çocukların, resimlerinde bütün içinde parçalara yer verme anlayıĢı egemendir. Bunlar gerek çizgi, gerekse boya ve üç boyutlu çalıĢmaya olanak veren maddelerle çalıĢmaya yatkındırlar. Resmin her türünde yaratıcı özellikleri gözlenir. (Türkdoğan, 1981, s.34).

Bu gruba giren çocuklar daha çok lekeci, üç boyutlu, biçimsel-figüratif çalıĢmalarda baĢarılı olurlar. (Artut, 2001, s.215).

2.8 ĠMGE VE ĠMGELEM

Sanat olayında imgeyi açıklarken önce görsel imgeden söz edilmelidir. Burada baĢlıca rol oynayan duyu, görme duyusudur. Süreç Ģu Ģekilde geliĢir; Nesne görülür, nesnenin dıĢ kitlesi, rengi göz merceklerinden geçerek beyinde bir “imge” olarak kaydolur. Bu süreçte beynin kaydettiği yalnızca nesnenin görünümüdür. Nesnenin içeriğini deney ve yaĢantılarımıza dayanarak biliriz. Nesnenin içeriği dolayısıyla nesnenin görünmeyen bazı özellikleridir. Nesnenin içeriği ve algılama iliĢki içindedir.

Algılama esnasında nesnenin görünümünün tüm bilincine varırız. GörüĢ alanımıza giren birçok nesne arasından algıladığımız nesneyi seçme ve ayırt etme iĢlemi yaparız. Algılama eylemindeki imge, görsel bir imgedir. Görülen bir kuĢ, ona bakıldığı sürece beyin bu yansımayı kaydeder. Gözlerimizi kaparsak ve istersek Zihnimizde kuĢu görmeye devam ederiz. Bu kuĢa iliĢkin bellek imgesidir, görsel algının kendinden daha

az belirgindir; dikkatimizi toplarsak, bu imgenin daha açık seçik ve ayrıntılı olmasını sağlayabiliriz ve zihnimizde koruyabiliriz. Sonra, imgeyi zihnimizden uzaklaĢtırırsak imge gider. Birkaç gün sonra kuĢ bize hatırlatılırsa imge gelir. Aradan geçen süre ne kadar uzun olursa, gelen imge de o kadar belirginsizleĢir.

Ġmgeleri çeĢitli canlılık derecelerine göre anmaya çalıĢan güce “bellek” denir. Ġmgelerin birbirleriyle olan ya da kurulabilen bağlantısını kurma yetisine de “imgelem” diyoruz.

Ġmgelerden çeĢitli düzenlemeler kurabilen imgelem, bunu hem duyuĢsal hem de düĢünme ile ilgili süreçlerde yapar. Ġmgeler genelde nesnesel görüntülerdir. Belleğimizde ve imgelememizde varlıklarını korurlar. Ġmgelemi algılamadan ayıran baĢlıca özellik, imgelemede daha çok “yeniden canlanmıĢ imgelerin” yer almasıdır.

DüĢünme sürecinde de imgelerden yararlanırız. DüĢünme olayı, yalnızca kavramlarla düĢünme değildir. YaĢantı, deney ve algılarımızın çoğu imgelerden oluĢur. (San, 1985, s.19-21).

III. BÖLÜM

3.YÖNTEM

AraĢtırmanın bu bölümünde; araĢtırma modeli, çalıĢma grubu, verilerin toplanması, verilerin analizine yer verilmiĢtir. Ayrıca süre ve olanaklar da yer almaktadır.

3.1 AraĢtırmanın Modeli

5-6 yaĢ çocuklarının kendilerini ifade etmesi, ifade ederken de aile resimlerini bir araç olarak değerlendirilmesi amacı ile planlanan betimsel bir araĢtırmadır.

Bu çalıĢmada çocukların aile resimlerinde çizdikleri “ aile bireyleri” nin boyutlarına (boy hiyerarĢisi), eksiksiz çiziliĢine (çizilen birey sayısına),sayfadaki konumlarına, bireyler arası iliĢkilere, vücut oranlarına, çizim Ģekline, yüz ifadelerine, mekan iliĢkisi ve kağıdın kullanımına, ek olarak da aile bireylerinin genel bilgileri ( birey sayısı, anne- babanın sağ-ölü ya da öz-üvey oluĢu, öğrenim durumu, kardeĢ sayısı v.b.) toplanarak aralarındaki anlamlı iliĢkinin varlığına bakılmıĢtır. Okul öncesi dönem çocuklarının yaptıkları çalıĢmalar sonunda nitel yöntem ile değerlendirilmiĢ, betimsel ifadelere dönüĢtürülmüĢtür. Nitel araĢtırma yöntemi

3.2 ÇalıĢma Grubu

Bu araĢtırmanın çalıĢma grubunu Türkiye‟nin Ankara ilinde okul öncesi eğitime devam eden 5-6 yaĢ grubu kız ve erkek çocukların kendilerini ifade etmelerinde yaptıkları resimlerin önemi araĢtırılmıĢ, çizdikleri aile bireyleri resimlerinin bu ifadenin bir yansıması olup olmadığını incelemek amacıyla yapılmıĢtır.

AraĢtırmanın çalıĢma grubuna Arı Önokula devam eden 35 kiĢi alınmıĢtır. AraĢtırmaya katılan çocukların 14‟ü kız, 21‟i erkektir. ÇalıĢma grubu 5- 6 yaĢ ile sınırlandırılmıĢtır.

3.3 Verilerin Toplanması

AraĢtırmada öncelikle konuyla ilgili literatür taraması yapılmıĢtır. Ayrıca tez, makale gibi kaynaklardan faydalanmamın yanında internet yayınlarından da yararlanılmıĢtır.

AraĢtırmanın uygulama kısmında çocukların kendilerini ifade etmelerinde bir ifade aracı olarak “aile bireyleri” konulu çizimler kullanılmıĢtır. Ayrıca çocukların ailelerinin cevaplandırması için “aile bilgi formu” soruları hazırlanmıĢtır. Bilgi formunun hazırlanmasında eğitim ve sanat eğitimi konusunda hazırlanmıĢ çeĢitli tezlerde kullanılan anket soruları ve bilgi formlarından yararlanılmıĢtır.

Çocukların uygulama çalıĢmaları ile aile formları birlikte değerlendirilmiĢ, çalıĢmalar tek tek irdelenmiĢtir.

Benzer Belgeler