• Sonuç bulunamadı

FRANCIS BACON ÜTOPYASINDA SİYASET

Belgede Ütopyalarda din-siyaset ilişkisi (sayfa 124-127)

2. GENEL OLARAK DİN SİYASET İLİŞKİSİ

4.2. FRANCIS BACON ÜTOPYASINDA SİYASET

Bacon’da devlet, onun bilgi anlayışı ile ilişki içerisindedir. Bacon’da bilgi güçtür. Bilmek egemen olmak demektir. Tüm bilgiler insanın egemenliğinde olmalıdır. Yani bütün bilgiler insanın yeryüzündeki egemenliğine hizmet etmelidir. Bilgi zenginlik getirdiği gibi, zenginlik de tekrar bilginin daha gelişip serpilmesine yol açabilecektir.

Bacon, bilimlerin temeline irdeleyici tümevarım yöntemini koymuştur. Tümevarımla biz, dünyadaki şeylerin en genel bilgisine ulaşabiliriz. Zamanına kadar kullanılan tümdengelim metodu bize varlıkların bilgisini vermemiştir. Bacon bu durumu “sahip olduğumuz bilimler özellikle eski Yunan düşüncesinden devşirilmiştir. Çünkü Latince ve Arapça yazan yazarların ve daha modern müelliflerin bilime katkıları az sayıdadır ve kısmi bir öneme sahiptir. Bundan dolayı bilimler eski Yunan bilgeliği temeli üzerine kurulmuşlardır. Ama eski Yunan bilgeliği, sadece öğretici ve tartışmacıdır.”404 Bacon bu nedenle felsefeyi doğa felsefesi, matematik ve insan felsefesi olarak, insan felsefesini de Antropoloji ve politik felsefe olarak sınıflamıştır. Ütopya, politik felsefenin ve bilimsel metodun temeli olan tümevarımın kullanıldığı, bilginin egemen olduğu devlet hayalidir. Bilmek egemen olmaktır ifadesiyle felsefesini temellendiren Bacon’a göre, egemenliğin kullanılacağı devletin bilgiyle temellendirilmesi gerekir. O’nun devleti bilgiye dayalı, ütopik bir devlettir.

Bacon’un devletinde bilimin amacı doğayı insanın egemenliğine sunmaktır.405 Tabiatı çok titiz bir süreç içinde araştırmak gerekmektedir. Bacon bu durumu “tabiatın çok gizli ve el değmemiş kısımlarına nüfuz etmek için, çok kesin

403

Cevizci, Ahmet, Onyedinci Yüzyıl Felsefesi Tarihi, Bursa, 2001, s.11.

404

Bacon, Francis, Novum Organum, a.g.e., s.38.

405

ve dikkatli bir yöntem ile kavramları ve önermeleri ‘ şeylerden’ çıkarmak gerekir”406 ifadesi ile devlette doğanın ayrıntılı bir incelenmesini önerir. Bacon, Yeni Atlantis’te Süleyman Evi olarak adlandırdığı akademide doğayı incelemek, araştırmak, bilgileri değerlendirmek, değerlendirilen bilgilerden yeni hipotezler üretmek, üretilen hipotezleri yeni araştırmalarda ve doğanın bilinmeyen diğer alanlarında kullanmak için çeşitli bilim dalları öngörmüştür.407 Bu durumu o, “biz yalnızca Tanrı’nın ilk yarattığı şey olan ışık için, yani daha doğrusu, dünyanın her yerinde ortaya çıkan gelişmelerin ışığını elde etmek için biz bu işi yapıyoruz”408 sözü ile dile getirmiştir. Bacon’un amacı doğayı insanın egemenliğine sunmaktır. Bloch’un ifadesi ile “dünyanın efendisi olmak, şeyler üzerinde kendi gücünü göstermek ve bize hizmet etmesi için nesneleri dönüştürmektir. Dünyanın efendisi olmak için doğaya boyun eğmek gerekir. Doğaya boyun eğmek ise karşıtı ile doğaya boyun eğdirerek gerçekleştirilir. Doğaya boyun eğdirme de ancak onu tanımakla gerçekleştirilebilecektir.”409 Sonuç olarak devlet yukarıda anlatılan bilimsel gelişmelere açık, dışa kapalı bir ada devletidir.

Acaba Bacon’ın devletinde yöneticiler kim olmalıdır? Yönetim şekli ne olmalıdır?

Benselam adası Kral Süleyman tarafından kurulmuştur. Kral ada devletinin yasalarının ilk düzenleyicisidir. İsmini de eski İbrani kralının adından almıştır. Bacon kralın amacını insanlık ile siyaseti birleştirme olarak açıklamaktadır. O devletinde içerden dışa ve dışardan içeriye göçü yasaklayan birtakım yasalar koymuştur.410 En önemli eseri “Süleyman Evi” veya “Altı Gün Çalışmaları”nda Tanrı’nın eserleri üzerinde çalışan kurumsal yapıyı oluşturmuştur. Devlet kuruluş aşamasında krallık iken, daha sonraları Süleyman Evin’deki bilim adamlarınca yönetilen monarşik bir devlet haline gelmektedir. Devleti yönetirken uygulanacak kurallar, bilimsel veriler dikkate alınarak Süleyman Evi tarafından kullanılmaktadır.411

406

Bacon, Francis, a.g.e., s.11.

407

Bacon, Francis, Yeni Atlantis, s.80–93.

408

Bacon, Francis, a.g.e., s.64.

409

Bloch, Ernst, Rönesans Felsefesi Üzerine, s.94.

410

Bacon, Francis, Yeni Atlantis, s.60-61.

411

Bacon döneminde zengin tüccar sınıfı devlette ayrıcalıklı bir konuma gelmiştir. Zenginlik ile ülkeyi yönetme hakkının aynı şey olduğu düşünülmüştür. Yeni tüccar sınıfı kendilerini parlamentonun bile üstünde görmeye başlamışlardır. Yeni ütopyanın toplumsal düzenle bir sorunu yoktur. Devlette sosyal sınıflara da, özel mülkiyete de yer vardır. Karl Marx’a göre, Bacon İngiliz materyalizminin gerçek atasıdır. Buna sebep olarak ta o, Bacon’ın doğal felsefeyi, felsefenin biricik bölümü olarak görmesini gösterir.412 Daha önceki ütopyalarda, Tanrı’nın, kralın, din ulularının ya da benzeri bir yöneticiler topluluğunun yetkisi her şeyin üstünde yer alırken, Yeni Atlantis’de bilim ile tekniğin yetkisi ön plana geçer. Lewıs Mumford ise bu devleti, teknik adamlardan, bilginlerden, hekimlerden, askerlerden kurulu, bütün parçaları insan etkinliğinden oluşan bir makine yönetir söylemi ile dile getirmiştir.413 Bacon’ın Yeni Atlantis’i kurgularken farkına vardığı, desteklediği ve yücelttiği şey, kolektif organizasyon ve yönetimsel sınıflamayla ilgili özelliklerdir.414

Bacon’ın Yeni Atlantis isimli eserinde insanlar ve onların sosyal hayatları, yaşantıları, özgürlükleri vb (evlilik hariç) konularda sistematik bir bilgiye rastlanmamaktadır. Eserde anlatılan evlilik konusu da adaya gelen, yabancı kişilere anlatılan boş zamanı değerlendirme amaçlı konuşma şeklinde görülmektedir. More ve Campanella’da olduğu gibi kent yaşamı, ticaret, savaş, tapınaklar, yiyecek ve içecekler, çocukların yetiştirilmesi ve devlette bireylerin konumları asla sunulmamıştır. Sebebi ise Bacon’ın ilk olarak devleti temellendirmek, sonra sosyal yaşamı sistemleştirmek istemesindendir. Ancak rüşvet suçlaması nedeniyle görevden uzaklaştırılması amacına ulaşmasına engel olmuştur.

Sonuç olarak Bacon’ın devleti bilim ve doğa araştırmasına dayanmakta olup, bilimsel bir devleti öngörmektedir. Bacon’dan önceki hümanistler, düşünce özgürlüğü içinde aklın insanı en büyük mutluluğa ulaştıracağına inanır. Bacon ve çağdaşları ise, aklın gücünü küçümsememekle birlikte, deneye büyük önem verirler.

412

Engels, Friedrich, a.g.e., s.343; Bacon ve Materyalizm İlişkisi için ayrıca bkz. Lange, Friedrich Albert, Materyalizmin Tarihi ve Günümüzdeki Anlamının Eleştirisi, Çev Ahmet Arslan, İstanbul, 1998, s.208–211.

413

Göktürk, Akşit, a.g.e., s.48-49.

414

O, düşünce yetisi ile birlikte deneyi, insanın doğal çevresi üzerinde üstünlük kurabilmesinin nedenleri olarak görür.415

Belgede Ütopyalarda din-siyaset ilişkisi (sayfa 124-127)