• Sonuç bulunamadı

1.1.6. Metin

1.1.6.2. Farklı Metin Türlerinde Okuduğunu Anlama

Okuduğunu anlama sürecini etkileyen unsurlardan biri de metin yapısıdır (Durkin, 1989, s.367-371). Metni okumaya başlama anından itibaren metin tipleri okuyucunun anlama sürecini etkilemeye başlar (Hiebert ve Martin, 2004, s.390-393). Başta öyküleyici ve bilgilendirici metinler olmak üzere farklı yapıdaki metinlerin yapılarını bilmek ve bu yapılara uygun okuduğunu anlama stratejileri kullanmak önem kazanır (National Reading Panel, 2000, s.4-47). Langer (1985) hemen her dönemde öğrencilerin bilgilendirici metinlere oranla öyküleyici metinlere daha ilgili olduklarını belirtmektedir (Akt. Moss, 2004, s.711).

Çocuklar doğal bir yetenekle çevrelerinden öğrenmeye başladıkları dilin farklı yapılarıyla ilerleyen yaşlarda tanışırlar. Başlangıçta ailelerin anlattıkları hikâyeler, masallar ve fabllar; ilerleyen yıllarda okumanın öğretilmesi sürecinde öğretmenler tarafından kullanılan öyküleyici metinler çocukların bu metin yapısıyla erken yaşlardan itibaren tanışmalarını sağlamaktadır. Ancak başta ders kitaplarında olmak üzere ilerleyen yıllarda karşılarına bilgilendirici metin yapıları daha sık çıkmaya başlamaktadır. Öğrencilerin alışık olmadıkları bu metin yapısında da başarılı olabilmeleri bu metinlere uygun okuma stratejilerinin öğretimiyle mümkün olur (Bakken ve Whedon, 2002, s.229-230). Erken yıllardan itibaren öyküleyici metinlerle karşılaşan çocuklarda hikâye ve hikâyeye ait unsurlara bağlı şemalar zihinde yerleşmektedir. Bu sebeple ilerleyen yıllarda tanınan bilgilendirici metinleri

anlamada daha çok zorlanmaktadırlar. Bilgilendirici metinlerin metin yapıları hakkındaki bilgi azlığı ve bu paralelde düşünülebilecek ilgi eksikliği okuduğunu anlamayı da olumsuz etkilemektedir (Dodson, 2000, s.4; Gambrell, 2005, s.588; Gregg ve Sekeres, 2006, s.102; Berman ve Nir-Sagiv, 2007, s.80). Bu eksiklik eğitim sürecinin ilk yıllarında bilgilendirici metinleri okuduğunu anlama başarısının düşmesine ve metnin yapısının ayrımına varmayı zorlaştırır (Williams vd., 2004, s.130). Goldman ve Rakestraw (2000, s.323-324) ilerleyen eğitim süreciyle birlikte başta bilgilendirici metin yapıları olmak üzere farklı metin yapılarıyla karşılaşma oranı arttıkça bu metinleri anlamanın da kolaylaşacağını belirtir.

Öğrencilerin farklı türlerde oluşturulmuş metinleri okumaları, okuma yaşantılarının zenginleştirilmesi, okumaya karşı olumlu tutum geliştirilmesi, çeşitli alanlarda bilgi sahibi olmaları ve farklı metin türlerini tanımaları açısından önemlidir (Güzel Özmen, 2001, s.19). Ayrıca bazı durumlarda metni anlamlandırma metnin içeriğinden değil doğrudan metnin yapısından kaynaklanan bir farklılıkla ortaya çıkabilir (Williams vd., 2004, s.130). Başta eğitim süreci olmak üzere günlük hayatın her devresinde çeşitli metinlerle karşılaşan insanın bu metinleri doğru anlaması önem arz eder. Karşılaşılan metinler bazen kişiyi hiç ilgilendirmeyeceği gibi bazen de hayatî öneme sahip bilgileri içerebilir. Reklam, şiir, hikâye, sağlık raporu, mahkeme kararı, ders metinleri vb. insanın karşılaşabileceği ve karşılaştığında uygun okuma yaklaşımını seçmesini gerektiren farklı yapıdaki metinlerdir. Bu sebeple farklı metinleri okumanın ve anlamanın da eğitim sürecinde kazandırılması önemlidir (Özbay, 2006, s.163).

Metinlerin bir plan dâhilinde yazılmış olması anlama sürecinde önemlidir. Kurgusal metinlerin yapılandırılması, metni oluşturan bilgi birimleri arasındaki ilişkinin düzenlenmesini ve anlaşılmasını sağlar. Bilgi birimi bir düşünceyi ya da durumu ortaya koyan cümle ya da cümlelerdir. Bu birimlerin sıralanışı konunun anlaşılmasını sağlayacak şekilde düzenlenirse anlama kolaylaşacaktır (Güzel Özmen, 2001, s.21). Yapılandırılmış metinler öğretim sürecini yani metin işleme ve değerlendirme sürecini de kolaylaştıracaktır (Đşeri, 1998, s.11). Tersi durumda yapısı oluşturulmamış plansız bir metin anlamayı da güçleştirecektir. Bu sebeple eğitim sürecinde öğrencilere öncelikle metin yapısındaki ayrımlar öğretilmeli ve bireye metin türüne göre okuma bilinci yerleştirilmelidir.

3. ve 5. sınıf öğrencilerinin metin yapısını tanımalarının, bilgilendirici metinleri hatırlamalarındaki etkisini inceleyen McGee (1982), araştırması sonucunda metin yapısını bilen öğrencilerin bilmeyenlere oranla daha önemli metinsel bilgileri hatırladıklarını ortaya koymuştur. Collins’e (1996, s.2) göre başarısız ve okuma motivasyonları düşük öğrencilerin başarısızlıklarında, okuma alışkanlığı eksikliği sebebiyle farklı metin yapılarını bilmemeden kaynaklanan anlama eksiklikleri bulunmaktadır. Öğretim sürecinde metinlerin yapı farklılıklarının bilinmesi ve bu farklılıklar doğrultusunda alternatif tekniklerin kullanılması okuduğunu anlama becerisini de geliştirecektir. Đlköğretim 6. sınıf öğrencileri üzerinde gerçekleştirilen bir araştırmada (Özışık, 1997, s.99) farklı yapılardaki metinlerde kullanılan tekniklerin okuduğunu anlama becerisini de olumlu yönde etkilediği ortaya konmuştur. Benzer şekilde öyküleyici metinlerin yapı özelliklerine ait niteliklerin öğretilmesinin öğrencilerin okuduğunu anlama becerilerini olumlu yönde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır (Pearson ve Fielding, 1991, s.821).

Başarılı bir okuduğunu anlama süreci ve sonunda okuma alışkanlığını kazanmış bireylerin yetiştirilmesinde öğrencilerin farklı yapıdaki metinlere karşı hangi okuma tutumlarını geliştireceğini bilmesi önemlidir (Yıldız vd., 2006, s.123). Bu anlama süreci daha okumanın ilk aşamasında -ilk okuma yazma- bile kendini gösterir. Metnin zorluk derecesi ve kullanılan dil anlamayı da etkilemektedir (Ferah, 2001, s.28).

Ancak öğrencilerin özellikle küçük yaşlarda metinlerin tür özelliklerinden ziyade metin içerikleriyle ilgilendikleri düşünüldüğünde asıl amacın farklı metin yapılarını öğretmek değil bu yapılarda okuduğunu anlamayı sağlamak olduğunu unutmamak gerekir (Yıldız, 2003, s.94-95). Bu sebeple metin yapıları bir bilgi alanı olarak değil, uygulama çalışmalarıyla anlamayı sağlayacak etkinliklerle öğretilmelidir. Bu öğretimde tür, plan, amaç ve anlatım gibi unsurlara (Burdurlu ve Kantarcı, 1971, s.24) dikkat çekme anlama sürecini de etkiler. Bu bilinçle yetiştirilen öğrenciler metinden ne elde etmek istediğini ve nasıl elde edeceğini daha iyi bilir (Blaha ve Bennett, 1993, s.166).

Metin yapısındaki farklılaşmanın okuma sürecini etkilemesi sebebiyle sınıf içinde yapılacak metin okuma ve inceleme çalışmalarında da bu farklılığa dikkat çekecek çalışmalara yer verilmelidir. 1981 Temel Eğitim Okulları Türkçe Eğitim

Programı’nda hazırlanacak soruların metnin özelliklerine göre düzenlenmesi ve tür farklılıklarının kavratılması istenmiştir:

“Değişik türlerde değişik konuların, değişik biçimde ele alındığı; bazı türlerde olayın, bazı türlerde düşüncenin ağırlık kazandığı sezdirilmelidir. Plan ve anlatım özellikleri de konu edilmelidir. Değişik türler üzerinde plan bilgisi geliştirilmelidir.” (MEB, 2000, s.35)

2005 tarihli yeni Türkçe öğretim programı ile birlikte metinler tematik anlayışla incelenmeye, öğrencilere bilgilendirici, öyküleyici ve şiir türündeki farklı metin yapıları sunulmaya başlanmıştır. Bu durum, öğretmenlerin, öğretim sürecinde metinlerin yapı farklılıklarına da dikkat çekmeleri gerektiğini göstermektedir (Akyol, 2007-c, s.10).

Okuyucu metni anlama ve çözümleme sürecinde bazen kişisel yaşantılar ve görüşler sebebiyle metni anlamlandırmak yerine kendi görüşlerini doğrulama aracı olarak değerlendirebilir. Ancak metnin yorumlanması okuyucunun kişisel bakış açısından etkilense de temelde metni ve anlam birliklerini esas alan bir yapıda olmalıdır (Günay, 2001, s.50-52). Farklı yapıdaki metinlerde, okurun anlamayı gerçekleştirebilmesi için okuma sürecinde işlevsel bir bakış açısıyla metne ait her unsurun türe özgü amacını doğru belirlemesi gerekir (Özdemir, 1995, 146). Böylece okur, metin yapıları hakkındaki ön bilgilerini anlamayı sağlayacak şekilde kullanabilecektir.

Okuma ve metni çözümleme sürecinde bilgilendirici ve öyküleyici metinlerdeki açıklama, problem çözme, sebep-sonuç ilişkisi, kronolojik sıralama, karakterler, sahne gibi yapı özelliklerine dikkat edilmesi önemlidir (Fisher vd., 2008, s. 553-555). Öğrencilerin farklı metin yapılarıyla karşılaması sağlanırken üst başlık olarak belirlenen metin yapılarının (bilgilendirici, öyküleyici vb.) da farklı alt özelliklerini yansıtan örneklerine yer verilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Örneğin bilgilendirici metin yapısının kavratılmasında sadece açıklayıcı metinler değil, kronolojik sıralama metinleri, karşılaştırma metinleri, problem çözme metinleri vb. ile de karşılaşmaları sağlanmalıdır (Gunning, 2005, s.329). Böylece öğrenciler metin yapıları farklılaşsa da okuduğunu anlama becerisi zayıflamayan bireyler olarak yetiştirilebilirler.