• Sonuç bulunamadı

Evlenme Şekli ve İçinde Bulunulan Aile Türünün Mutluluğa Etkisi

TABLO LİSTESİ

BÖLÜM 3: KAVRAMSAL VE KURAMSAL ÇERÇEVE

3.7. Aile İçi İlişkiler

4.1.2. Evlenme Şekli ve İçinde Bulunulan Aile Türünün Mutluluğa Etkisi

Türkiye’de evlilikler, fertlerin içinde yaşadıkları sosyokültürel, ekonomik, dini ve hukuki yapının etkisiyle gerçekleşir ve ona göre şekil alır. Geleneksel ve kapalı yapıya sahip topluluklarda evliliklerin daha çok, görücü usulü denilen, arada aracıların olduğu, ailelerin birbirleri hakkında bilgi edinebildiği, aile büyüklerinin eş seçimine karar verdiği, örf ve adetler doğrultusunda gerçekleştiği bilinmektedir. Bu tip ailelerde nadiren de olsa evlilikler aile büyüklerinin isteği doğrultusunda gerçekleşiyor olsa bile Türk ailesinin genelinde bu son derece nadir bir uygulama olmaktadır. Burada anlaşılması gereken önemli nokta, geleneksel evliliklerin aile büyüklerinin onayı ile yapılan evlilikler olduğudur. Büyüklerin evlilik konusunda tek başlarına karar vermesi, aile içi huzursuzluklara yol açabilir.

Geleneksel yapının çok güçlü olmadığı, heterojen topluluklarda ise evlilikler daha değişik yollarla gerçekleşmektedir. Çiftler birbirlerini görür, tanır ve evlenip evlenmeyeceklerine genelde kendileri karar verirler. Evlenecek olanlar, bazen ortak arkadaşlar, komşular veya yakın çevredeki insanlar aracılığıyla tanışırlar. Son yıllarda popüler hale gelen diğer iki evlilik türü internette, siber sohbet odalarında veya arkadaşlık edinme sitelerinde tanışarak yapılan ve televizyonlarda düzenlenen evlilik programları aracılığıyla gerçekleşen evliliklerdir.

Araştırmamızın bu bölümünde erkeklere ve kadınlara “evlilik şekli” ile “içinde yaşanılan aile türünün mutluluğa etkileri hakkındaki görüşleri soruldu. Katılımcıların

100

büyük bir oranının benzer fikirleri paylaştığı ve düşük oranda farklı düşüncelerin yer aldığı görülmüştür. Erkeklerin çoğu, geleneksel yolla ve benzer kültüre sahip eşlerden oluşan evliliklerin daha çok mutluluk getirdiği fikrini savunduğu görülmüştür. Bu fikri savunan ifadelerden örnekler aşağıda verilmiştir.

“Doğru bir evlenme şekli ve doğru bir aile seçimi mutlu bir yaşamı getirir. Yanlış verilmiş bir karar ve kişinin aldığı kültürle uyuşmayan bir ailenin çocuğuyla evlenmiş olmak sorunlara yol açar. Böyle bir evlilik yapan kişi yeni kültüre uyum sağlayamaz veya çok zorlanır. Ayrıca farklı kültüre sahip aile bu kişiye tepkiler koyar ve dışlar. Bana kalırsa her şeyden önce ailenin o kişiyi eş olarak kabulü ve sonra da eşlerin birbirlerini sevmesi önemlidir”.

“Evlenme şekli ve eşin aile yapısı birbirinden bağımsız düşünülemez. İnsan biriyle evlendi mi aileler de evlenmiş oluyor. İnsanların aile tipi onların davranışlarını etkiler. Bu nedenle eşlerin ailelere veya her iki ailenin birbirine uyum sağlaması mutluluğun şartıdır”.

“Bence ailelerin kabullendiği evlilikler daha sağlıklı oluyor. Çünkü o zaman aileler daha çok destek oluyor ve fedakârlık yapıyor”.

“Eski geleneksel ailede paylaşım ve dayanışma daha çok görülüyordu. Ama çekirdek aileye geçiş bencilliği getirdi. Ben flört ederek evlenmekten ziyade geleneksel yolla yapılan evliliği tercih ederim. Çünkü flört esnasında kişiler birbirlerini her açıdan tanıyamıyor. Arada duygu olunca tarafsız düşünüp neyin doğru neyin yanlış olduğuna insan karar veremiyor. Ama geleneksel evliliklerde aileler birbirini araştırıyor, birbirleri hakkında daha sağlam ve güvenilir bilgiler elde ediyorlar”.

“Evlilik şekli ve aile türü elbette ki aile içi huzuru ve mutluluğu etkiler. Eşlerinin aileleriyle uyumlu olmayanlar kendilerini o ailenin bir parçası gibi görmezler. Bu durum huzursuzluğa ve eşler arasında gerginliğe neden olur“.

“İnsanların nasıl evlendiklerinin ve nasıl bir aileye gelin veya damat gittiklerinin kendi mutlulukları açısından önemi büyüktür. Kültürler arası uyum şart. Boşanmalar niye daha çok aşk evliliklerinde görülüyor? Çünkü eşler evlenmeden önce aralarındaki farklılıkları önemsemiyorlar. Evlendikten sonra da çatışıyorlar ve güç savaşına giriyorlar”.

101

“Eğer kişiler yabancısı oldukları kültürel değerlerle büyümüş birileriyle evlenirlerse mutsuz olurlar. Evlilikte uyum çok önemlidir. Eşler farklı toplumsal yapı içerisinde yetişmiş olabilirler ama aralarındaki uyumu ve uzlaşmayı sağlayabilmeleri için gerektiğinde birbirlerinin aile yapılarına ve kültürel değerlerine uymak durumunda kalabilmeliler”.

Ailedeki uyum, ahenk, uzlaşım ve huzur için eşlerin aynı kültürel değerlere sahip olmaları, aynı tutum ve davranışları benimsemeleri ve birbirlerinin aile yapılarını kabul etmeleri gerekliliği vurgulanmaktadır. Farklılıklar uyumsuzluk ve çatışma kaynağı olarak görülmektedir.

Çok nadir de olsa, günümüzde, modern evliliklerde, eşlerin karar ve kontrol sahibi olmaları gerektiğini savunanlar da bulunmaktadırlar. Birbirlerini severek ve anlaşarak evlenen çiftlerin evlilik ile ilgili sorumlulukları daha iyi üstlenecekleri ve doğabilecek sorunları daha iyi çözümleyebilecekleri vurgulanmaktadır. Bununla ilgili görüşlerin özetini aşağıdaki sözlerde görmekteyiz:

“Evlenme şekli ve, yaşanılan aile mutluluk ile pek ilgili değildir. Eşlerin kişilik yapılarını sadece aile belirlemez. Onun dışında başka faktörler de vardır. Eşler tutumlarını bu faktörlerin etkisiyle de belirlerler. O nedenle aile yapıları farklı bile olsa, arada sevgi ve saygı varsa, eşler birbirlerine uyum sağlar ve mutlu olurlar”.

Farklı toplumsal yapılar, kişilikler, tutum ve alışkanlıklar nedeniyle, evlilik şekli ile içinde yaşanılan aile türü arasındaki ilişkiye bakarak, eşlerin mutlu olup olmayacakları ile ilgili doğru bir öngörüde bulunmak kolay olmamaktadır. İnsanoğlu değişken bir varlık olup, her zaman aynı uyarıcılara aynı tepkiyi vermeyebilmektedir. Bu nedenle eşlerin mutlulukları sadece sahip oldukları ailelerin sosyokültürel yapıları tarafından belirlenmemektedir. Bunun dışında mutluluklarını belirleyen ve etkileyen birçok unsur bulunmaktadır. Bazı katılımcıların belirsizlik ile ilgili söylemlerini şu sözlerinde görmekteyiz.

“İnsanların birbirlerini severek ve seçerek evlenmeleri mutluluklarının daim olacağı anlamına gelmez. Aynı şekilde, ailelerin seçtiği eşle evlenmek de çiftleri mutlu etmeyebilir. Eşlerin birbirlerine uyum sağlaması önemlidir. Bence evlilik şekli ve aile türü arasındaki ilişkiden bahsetmek yerine eşler arası uyuma bakmak

102

gerekir. Değişime, yeniliğe uygun olan, farklılıklara hemen adapte olabilen eşler her türlü kültürden biriyle evlenip mutlu olabilirler”.

“Geleneksel yolla yapılan evliliklerde kontrol daha çok ailelerde ve aile büyüklerinde oluyor. Eşler tam olarak özgür değiller. Ama yine de birçok konuda ailelerinden destek görmektedirler. Örneğin, çocuk bakımı, maddi ve manevi yardım gibi. Modern evliliklerde ise, aşırı bireyselleşme, aşırı özgürlük yaşanıyor. O yüzden bu tür evliliklerde çok hatalar yapılıyor ve çocuklar kreş köşelerinde sevgisiz ve ilgisiz büyüyor”.

Kadın katılımcılarla yapılan görüşmelerde erkeklerde olduğu gibi, birçoğu evlilik şekli ile içinde yaşanılan aile türü arasında önemli bir ilişki olduğunu belirtmiş ve bu ilişkinin mutluluğu önemli derecede belirlediğini ifade etmiştir. Bu görüşlerin bazıları aşağıda aktarıldığı gibidir.

“Saygı ve sevgi olunca evlenme şekli çok önemli olmuyor. Ama küçük ailede geniş aileden yaşayan birileri varsa mutluluğu olumsuz etkiliyor. Bu durumda eşlerin ailelerle uyumlu olması önemlidir”.

“Ailenin türü, aile içindeki insanların ilişkilerini belirler ve yönlendirir. Bu kimilerini mutlu kimilerini ise mutsuz edeceği için önemlidir. Benzer kültürlerden evlenen kişiler daha fazla ortak noktalarda buluşacakları için daha az sorun yaşarlar”.

“Bence ailelerin onayladığı evlilikler daha uzun ve mutlu olmaktadır. Evlilik öncesi yaşanan olaylar olumlu ise evliliğin gidişatını da olumlu etkiler. Yani yapılan evlilik etraftan onay alınarak yapılmışsa ilerleyen zaman içinde çok fazla sorun yaşanmaz”.

“İçinde yaşanılan aile türü, kişilerin birbirine bağlılığı ve ailenin diğer fertlerinin mutluluk hali, olduğu gibi çifte yansır. Eğer aile bu fertlerden uzak bir yerde yaşayacaksa onlardan daha az etkilenecektir. Ama yakın bir çevrede ya da bir arada yaşarlarsa evli çiftler sorunlara daha fazla maruz kalacaklardır”.

“Türkiye ataerkil bir aile yapısına sahiptir. Bu tür yapılarda, ailelerin onayladığı evlilikler mutluluğu olumlu etkiler. Çünkü daha az çatışma yaşanır ve o yapıya ait gelenekler varlığını sürdürür”.

103

“Evlenme şekli ve insanın içinde yaşadığı aile türü, çiftlerin aldığı eğitim, kültür, terbiye ve kişilik yapılarına bağlı olarak mutluluğu hem olumlu hem de olumsuz etkileyebilir”.

Evlilik şeklinin aile yapısıyla arasındaki ilişkinin çok belirleyici olmadığı, en önemli unsurun eşlerin birbirlerine olan sevgi ve saygının, kendi aralarındaki uyumun ve uzlaşının olduğunu savunan görüşlere de rastlanmıştır.

“Eşlerin birbirlerini severek evlenmeye karar vermesi, ailelerin eş seçmesinden daha iyidir. Çünkü sevgi üzerine inşa edilen evlilikte eşler daha mutlu olurlar. Sevgi sayesinde bütün zorluklara göz yumulur ya da aşılır. O nedenle eşlerin evlenmeden önce birbirlerini tanıması ve sevmesi çok önemlidir”.

“İnsanlar sevdikleriyle evlendiklerinde daha mutlu olurlar. Zorla evlendirilme ve dışarıdan müdahale ile mutluluk olmaz. Öz iradeyle yapılan evliliklerde kişi kendi sorumluluklarını daha iyi üstlenir”.

“Bana kalırsa karşılıklı sevgiye ve kararlılığa dayalı evlilikler daha uzun sürüyor ve bu tür evliliklerde aile daha çok mutlu oluyor. En azından sorunlar karı ve koca arasında yaşanıyor ve yine kendi aralarında çözümleniyor. Dışarıdan kaynaklanan sorun ve müdahalelerin olmaması o çift için büyük bir avantajdır”.

“Eğer, kişi hayal ettiği gibi evlendiyse ve hayal ettiği, istediği bir aile yapısını oluşturduysa bu onun mutluluğunu olumlu etkiler. Önemli olan kişilerin ne tür bir aile içinde yer almak istedikleridir”.

Geleneksel yollarla yapılan evlilikler daha güçlü bağlara sahip olup daha uzun sürmektedir. Aile içinde herkesin görev ve sorumlulukları ailece belirlenip onaylandığı için daha az sürtüşme ve çatışma yaşanır. Geleneksel evliliklerde, modern yollarla yapılan evliliklerde görülen paylaşılmış otorite, kadın ve erkeklerin eşitlikçi sorumluluk paylaşımı, kadının ekonomik katkısı ve bireysel özgürlükler çok fazla yer almamaktadır. Modern ailede, evlilik öncesi eşlerin birbirini tanıma dönemi olan flört aşaması, nişan süreci içinde daha kısa süreli ve bazı sınırlar içerisinde gerçekleşmektedir. Birbirini tanıma sürecinin uzun tutulması, sonradan ortaya çıkabilecek sorunların daha önceden fark edilip çözümlenmesine yardımcı olacaktır. Geleneksel evliliklerde çocukların yetiştirilmesi genellikle ailenin diğer fertlerince yerine getirilir. Ancak modern evliliklerde çocuğun yuvaya veya kreşe yerleştirilmesi, uygun bir bakıcının bulunması

104

ve ekonomik açıdan bu servislerin karşılanabiliyor olması başlıca sorunlar arasında yer almaktadır.