• Sonuç bulunamadı

12 Değerlendirme Kriterleri-Endişeler ve Öneriler

12.2. Eleştiri Yöntemlerinin Geliştirilmesi

Kentsel gelişme, iletişim teknolojileri, toplumu yeniden düzenlemeler ve gelişmiş kültürel tanımlamalarla, çarpıcı biçimde değişen çağdaş bir ortamda, sanatçılar alışılmadık, çoklu ve genellikle karmaşık roller üstlendiler. Sanatçılar, bilgilendiren,

462 A.g.e, s.43

463 A.g.e, s.44

şekillendiren, siyasi süreçlerle uğraşan sanat çalışmalarının konseptlerinin anlaşılması için çabalamaktadırlar. Bu çalışmaların sonunda ortaya çıkan, sanat üretiminin anlaşılabilmesi için yeni bir okumaya-yeni uygulama alanlarına ihtiyaç vardır. Phillips'e göre, “Yeni” kamusal sanat ölçülebilir verilerle onaylanamaz veya reddedilemez, ampiriktir, doğrudan bir neden-sonuç süreci değildir.464

Phillips gibi eleştirmenler, kamusal sanat ve sanatçılarını kavramlarını genişletmeleri için cesaretlendirdiler. Tarihsel olarak bakıldığında, çağdaş sanatçılar farklı birçok kültüre, bölgeye hizmet etmişlerdi, bu zengin mirasları kültürel çalışmalarında ve felsefelerinde ortaya çıkabilmektedir. Yeni kamusal sanatın eleştirisi, fikirlerin ötesine geçmelidir. Phillips'e göre, eleştirmenler bu ayrıcalıklı sanatın içeriği üzerine eleştirilerini yaparken, analizlerini geleneksel formlara dayandırarak ya da kamusal sanatı bir sınıflandırmaya tabi tutarak hata yapmaktadırlar.465

Suzanne Lacy de “İzleyici”nin öncelikli olduğu yeni tip kamusal sanat çalışmalarının eleştiri biçimlerini sorgulamaktadır. Miras alınan eski ölçütlerin kullanılmasının, bu sanatın kavramlarına ve niyetine uygun olmadığını vurgulamaktadır. Sanat geleneksel doğasına, sosyal statüsüne itiraz ederek, geleneksel sergi mekanlarının dışına çıktığı tarihten itibaren politikleşmiştir.466 Bu sanatın ve sanatçıların rolleri anlaşılamamıştır ve doğru kriterlerle eleştiriler yapılmamaktadır. Eleştiriler doğru zemine oturduğu yeni tip kamusal sanatın rollerinin anlaşıldığı gün, bu sanat bağımsızlığını ilan edebilecektir.467

Yeni kamusal sanat, kamusal alan ve popüler kültür teorisinden ayrılmış veya sanat teorisinden yalıtılmıştır. Bu sanat, var olan konumlarını genişletebilmek için yeni sanatsal kavramları keşfetmeye çalışmakta ve yeni strateji arayışlarını sürdürmektedir.

Yeni kamusal sanat, zaman veya mekan metaforlarını kullanarak, kamusal estetik bir uygulama ile sorunlara erişim sağlayabilir. Yeni kamusal sanatın içindeki sanatçıların rolleriyle ilgili bazı şüpheli görüşler “Sanat nerede” diye meraklı sorular sormaktadır.

464 A.g.e, s.68

465 A.g.e, s.68

466 Suzanne Lacy, Mapping The Terrain New Genre Public Art, Bay Press, s.172

467 A.g.e, s.173

Phillips, bu önde gelen retorik sorunun, aslında gelecek için yeni kanallar açabilileceğini, bu gibi soruların ve tartışmaların, bir vatandaşı katılımcı bir izleyiciye çevirebileceğini söyler.468 Phillips, aslında bu sanatın, bireylerin ve grupların kimliklerini tanımlamalarına ve onları ayıran hususları anlamalarına yardımcı olduğunu, ateşli tartışmaların ardından ortak noktalar bulunabildiğini belirtir. Hannah Arendt:

“Toplum olmayı zorlaştıran şey insanların sayısı değildir, en azından öncelikli değildir.

Gerçek, dünyanın onları bir araya toplayacak ilişkilendirecek ya da ayırmak için gücünün kalmamış olmasıdır.” der. Arendt, çağdaş kamusal sanatın zorlukları hakkında görüşlerini bildirirken, bu sanatı herkesin destekleyebileceği, anlayabileceği ortak bir payda bulmanın, zor olduğunu vurgular.469

Yeni kamusal sanatın eleştirilere maruz kalması yapısı gereği kaçınılmazdır. Eleştiriler, sanatçılara yeni fikirler konusunda cesaret verebilir, aynı zamanda da izleyiciler, kamusal sanattan beklentilerini bildirerek, sanatçılara yardımcı olabilirler. Eleştirmenler ve sanatçılar, daha önce var olmayan entelektüel ve yaratıcı ortaklıklarını keşfetmelidirler. Phillips, “sanat ve yaşam kıvrak okumalar gerektirir” der ve yeni kamusal sanatın, çağdaş meselelerin karmaşıklığına cevap verebileceğini öngörür. Yeni kamusal sanat, yaratıcı vizyon-oyun-özgür alan hakkındadır. Yeni kamusal sanat, insanlara yalnızca hayran kalacakları bir şey üretmek için değildir, bir fırsat -bir durum- yaratmak için, izleyicilerin dünyayı yeni perspektiflerden ve açık görüşlü bakış açılarına sahip olmalarına olanak tanımak içindir. Kamusal yaşam için işte budur demek mümkün değildir, sürekli olarak yeniden keşfedilmelidir.

Eylemin içinde anlam kaybolmaz; "Kamu" olarak adlandırılan işbirlikçi süreç, yapıyı oluşturur. Bazen göz ardı edilen sıklıkla da yanlış okunan (yeni) kamusal sanat aslında hayatı simgelemektedir.470

468 A.g.e, s.68

469 A.g.e, s.68-69

470 A.g.e, s.70

Suzanne Lacy, eleştirmenlerin bu eserlerin toplumsal iddialarını, estetik olarak değerlendirmekten kaçındıklarını ifade eder. Mevcut eleştirel dil, süreç sanatıyla ilgili zorluklarla karşılaşmaktadır. 471 Jeff Kelley düşüncelerini şöyle belirtir:

“Süreçler de metafordur, onlar güçlü anlam taşıyıcılardır. Tıpkı bir ürünün niteliklerini değerlendirdikleri gibi, bir sürecin niteliklerini değerlendirebilen eleştirmenlere sahip olmalısınız. Her zaman, nesneler ve süreçler arasında, yanlış bir ikilem var. Bilinci nesneleştirirsek, nesne akıl dolu bir anlam gövdesi olur. Sonunda bir ürün görmek ya da sadece işin sosyal iyi niyet ya da verimliliğine bakmak kesinlikle resmin bütünü değildir.” 472 Bu bireysel algılar değişkenlik gösterebilir, bu sembolik eylemler de somutlaşan sosyal anlamın oluşturduğu arazi, azda olsa sanat eleştirilerine aşinadır. Alman eleştirmen ve sanatçı Alf Lohr'un değerlendirmesi şöyledir: “Yaptığımız şeylerin bir kısmı hayal etmektir. [Sanatçı] evsizlerin sorununu değiştirmiyor. Dünyada kaç milyon evsiz var?

Bir sanatçı kaç kişiyle çalışıyor? Hayır, bu kimlik ve tarihle ilgili bir meseledir.”473

Sanatın, sembolizm dünyasındaki işlevleri veya somut bir değişim aracı olarak işleyip işlemediği, daha karmaşık bir eleştirel yaklaşımı bilgilendirmesi gereken bir sorudur.

Lacy’e göre, eğer yeni tip kamusal sanatçıları farklı tavır ve yerlerde çalışarak, projelerini sanatçı olmayanlarla paylaşıyor ve ortak bir proje olarak yeni bir toplum biçimi öngörüyorsa, sanat çalışmaları da bu vizyona göre görülmeli ve kısmen onaylandığı toplu sosyal önerme ile ilişkisi tarafından değerlendirilmelidir. Yani sanat, bir görme biçiminin bir yansımasının yanı sıra, değerlerin ifadesi haline gelmektedir.

Kamusal sanatın vizyon sahibi potansiyelini bürokratik bir yapı üzerine odaklandığından, genel bir sosyal anlam yaratma kabiliyetinin kaybolduğunu söyler Lacy. Nereye gidiyoruz? yerine, neden oraya gidiyoruz? sorusu sorulmalıdır.474

Lacy’e göre sembolik jestlerle veya somut eylemlerle olup olmadığı farketmeksizin, yeni tip kamusal sanat çok yönlü bir şekilde değerlendirilmelidir: sadece eylemler değil

471 A.g.e, s.45

472 A.g.e, s.45

473 A.g.e, s.45

474 A.g.e, s.46

bilinç üzerine de; sadece diğeri değil sanatçının kendisi üzerine de; sadece sanatçıların uygulamaları değil, sanatın tanımı üzerine de değerlendirmeler yapılmalıdır.

Bu değerlendirmelerin merkezinde, sanatın öncelikli olarak bir ürün değil, bir değer tespit süreci, bir dizi felsefe, etik bir eylem ve daha geniş bir sosyokültürel gündemin yönü-sanatın doğasına meydan okuyabilecek bir yeniden tanımlama yer almaktadır.475