• Sonuç bulunamadı

1.1.3. Bölgesel Kalkınmada Yeniliğin Artan Önemi

1.1.3.1. Bölgesel Kalkınmada Yeniliğe İlişkin Teorik Yaklaşımlar

1.1.3.1.2. Yeni Ekonomik Coğrafya

1990’lı yıllarda Paul Krugman’nın önderliğinde ortaya çıkan yeni ekonomik coğrafya (new economic geography) akımı, mekânı ekonomik teorilerin içerisine dahil ederek, iktisadın mekâna olan ilgisini arttırmıştır∗. Yeni ekonomik coğrafya, iktisadi olayları artan getiriler ve aksak rekabete dayalı olarak açıklayan yeniden yapılanma dalgasına son halka olarak, mekânın dahil edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu açıdan, küreselleşme sürecinde mekânın artan önemine işaret etmektedir (Dulupçu ve Gövdere, 2005:144).

Uluslararası ticaretin önde gelen teorisyenlerinden olan P. Krugman, ekonomik faaliyetlerin mekânda eşit olarak dağılmadığını; bu nedenle ekonomik faaliyetlerin neden belli bölgelerde toplandığının ve diğer bölgelerin neden göreceli olarak geri kaldığının açıklanması gerektiğini vurgulamıştır. P. Krugman’ın ekonomik coğrafya analizlerine girmesinin temel gerekçesini oluşturan bu sorgulama, ekonomik analizlerin temel uygulama alanı olarak mekânı gündeme getirmiş ve yeni ekonomik coğrafya akımının doğmasına neden olmuştur (Acs ve Varga, 2002:134).

Hem coğrafyacılar hem de iktisatçılar çeşitli yer ve zamanlarda iktisat disiplininin mekânsız bir dünyada, ekonomik olay/olguları ele aldığını belirtmiştir. Bu nedenle coğrafyacılar perspektifinden ekonomik coğrafya iktisadi olaylara mekân boyutunu katarak iktisat içinde var olan boşluğu doldurmaktadır. İktisatçılar ise iktisat disiplininde var olan bu boşluğu 1950 sonrası dönemde bölgesel iktisat ve şehir ekonomisi alt dalları ile 1990 sonrasında ise yeni ekonomik coğrafya akımı yoluyla gidermeye çalışmıştır (Yavan, 2006:4).

28 Yeni ekonomik coğrafya, ekonomik faaliyetlerin belli bölgelerde yoğunlaşmasını bir genel denge modeli ile açıklamaktadır. Bu genel denge modelinin artan getiriler, taşıma maliyetleri ve imalat mallarına olan talep olmak üzere üç temel parametresi bulunmaktadır. Bu modele göre, herhangi bir mekânsal yoğunlaşma için bu parametrelerin belirli bir eşiği aşmaları gereklidir. Şöyle ki; mekânsal yoğunlaşma için en önemli koşul imalat sektöründe ölçeğe göre artan getirinin mevcudiyetidir. Ancak taşıma maliyetleri yüksek ise ölçek ekonomileri yoğunlaşma için yeterli olmamaktadır. Uygun taşıma maliyeti ve artan gelirler sağlandıktan sonra üreticiler, taşıma harcamalarını daha da azaltmak için ürünlerine olan talebin nispeten fazla olduğu bölgelerde yoğunlaşma eğilimine girmektedir (Acs ve Varga, 2002:134-135).

Bu üç parametre içinde ekonomik faaliyetlerin belli bölgelerde yoğunlaşmasına etki eden en önemli faktör artan getirilerdir. Bu bağlamda yeni ekonomik coğrafya, ekonomik faaliyetlerin belirli bir bölgede yoğunlaşmasını ve buna bağlı olarak bölgedeki gelişme sürecinin hızlanmasını artan getirilere dayandırarak açıklamaktadır (Martin, 1999:68).

Yeni ekonomik coğrafya literatürü, artan getirilerin kaynağını yığılma ekonomilerine dayandırmaktadır. Yığılma ekonomileri, birey ve firmaların dolayısı ile ekonomik faaliyetlerin belirli bir coğrafi alanda toplanması ile ortaya çıkan ekonomik etkilerdir. Üretimin mekansal yakınlığından kaynaklanan bu etkiler, bölgelerdeki etkinliği arttırmakta; verimlilik ve yenilik kapasitesini yükselterek bölgedeki büyümeyi hızlandırmaktadır (Kıymalıoğlu, 2005:57).

Krugman (1999:143-144); yığılma ekonomilerini, merkezcil kuvvetler (centripetal forces) ile merkezkaç kuvvetler (centrifuge forces) arasındaki etkileşime bağlı olarak ele almaktadır. Ekonomik faaliyetlerin belli bölgelerde toplanmasına neden olan merkezcil kuvvetler; piyasaya ölçeği etkisi, gelişmiş bir işgücü piyasası ve dışsallıklardan (mekânsal yakınlığın neden olduğu bilgi yayılmaları) oluşmaktadır. Ekonomik faaliyetlerin dağılmasına neden olan merkezkaç kuvvetler ise hareketsiz üretim faktörleri, arsa rantları ve kirlilik, trafik ve suç gibi negatif dışsallıklara dayanmaktadır.

29 Merkezcil kuvvetler, firmaların aynı bölgede üretim yapmayı tercih etmelerine neden olan unsurlardır. Merkezcil kuvvetlerden ilki, piyasa ölçeği etkisidir. Piyasa büyüdükçe ara malları sektörü gelişmekte, böylece bu girdilerin kullanıldığı nihai malların üretim maliyetlerinde azalma ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, piyasanın büyümesi girdi-çıktı ilişkisi olan firmaların verimliliğini de arttırmaktadır. Ekonomik faaliyetlerin belli bölgelerde toplanmasına neden olan unsurlardan bir diğeri de yığılmanın geniş bir işgücü piyasası sağlamasıdır. Yığılma ile birlikte, işgücü piyasası büyümekte ve derinleşmekte, bundan dolayı işçi ve iş arama maliyetlerinde önemli tasarruflar sağlanmaktadır. Ekonomik faaliyetlerin belli bölgelerde toplanmasına neden olan unsurların sonuncusu ise dışsallıklardır. Firma ve işgücünün belli bir bölgede yoğunlaşması ile farklı uzmanlaşma alanlarına sahip olan aktörler arasında bilgi yayılması kolaylaşmakta ve bu durum dışsallık etkisine neden olmaktadır (Kıymalıoğlu, 2005:58).

Yeni ekonomik coğrafya literatüründe bilgi yayılmasının neden olduğu dışsallıklara ilişkin olarak farklı yaklaşımlar geliştirilmiştir. Bunlar; Marshall-Arrow- Romer (MAR) dışsallıkları, Porter dışsallıkları, ve Jacobs dışsallıkları olmak üzere üçlü bir ayrımda gösterilmektedir.

MAR dışsallıkları, aynı endüstride yer alan firmalar arasındaki bilgi yayılmalarını temel almaktadır. MAR dışsallıklarına göre, bir firmanın Ar-Ge çalışmaları sonucu elde ettiği yeni bir bilgi, endüstrideki diğer firmalara yayılmaktadır. Firmaların birbirleriyle etkileşim içinde bulunmasından kaynaklanan bu dışsallıklar, firmaların verimliliği olumlu etkilemekte ve bölgede yenilikçi bir yapıyı ortaya çıkarmaktadır. Porter Dışsallıkları, MAR dışsallıkları gibi bilginin aynı endüstri içinde yayıldığını kabul etmekle birlikte, piyasa yapısı açısından MAR dışsallıklarından ayrılmaktadır. Porter dışsallıklarına göre bilgi, rekabetçi endüstrilerin coğrafi olarak yoğunlaştığı bölgelerde yayılmaktadır. Bu açıdan bu dışsallık türünde yerel rekabet, yenilikçi firmaları teşvik edici bir unsurdur. Jacobs dışsallıklarında ise bilgi yayılmaları endüstriyel ortamın çeşitliliğine bağlanmaktadır. Jacobs dışsallıkları, uzmanlaşmış tek bir sektördeki bilgi yayılmalarından ziyade, farklı sektörler arasındaki bilgi yayılmalarını temel almaktadır (Kıymalıoğlu, 2005:81).

30 Mekânsal yakınlık ve bu yakınlığa bağlı aktörler arası ilişkiler olmak üzere iki temel kaynağı bulunan bu farklı dışsallık türleri, bilgi paylaşımına dayanarak bölge ekonomisinin etkinliğini artırmakta ve yeniliklerin ortaya çıkmasını sağlayarak bölgesel kalkınmaya neden olmaktadır. Bu açıdan yeni ekonomik coğrafyada dışsallıkların; bölgedeki öğrenme sürecine katkı sağlaması, aynı mekânda üretimde bulunmaya bağlı olarak işlem maliyetlerini azaltması, firmaların uzmanlaşma düzeylerini artırması, ölçek ve kapsam ekonomilerine neden olması, firmaların piyasanın ihtiyaçlarına uyum sağlama esnekliğini artırması ve firmaların karşılaşabileceği riskleri azaltması gibi bölgesel kalkınmayı uyarıcı etkileri bulunmaktadır.

Genel olarak değerlendirildiğinde yeni ekonomik coğrafya, bilgi ve öğrenmenin kaynağı olan mekânsal yakınlık ve birliktelik oluşturma arasındaki ilişkiyi incelemekte ve mekânın bu özelliklere dayalı olarak nasıl farklılaştığına vurgu yapmaktadır (Eceral, 2006:461). Bu yönüyle yeni ekonomik coğrafya paradigması, günümüzün enformasyon ve bilgi çağında bile mekânsal uzaklıkların önemli bir karar değişkeni olduğunu göstermekte ve bir bölgenin gelişme dinamiğini coğrafi yakınlıktan kaynaklanan dışsallıklara bağlı olarak açıklamaktadır.