• Sonuç bulunamadı

Avrupa Birliği’nde Bölgesel Yenilik Stratejisi

2.3. AVRUPA BİRLİĞİ’NDE BÖLGESEL YENİLİK POLİTİKASI VE

2.3.1. Avrupa Birliği’nde Bölgesel Yenilik Politikası ve Stratejisi

2.3.1.2. Avrupa Birliği’nde Bölgesel Yenilik Stratejisi

Yeniliğe dayalı bölgesel kalkınmayı sağlamak üzere bölgesel düzeyde yönetim, finans, üretim, ticaret, eğitim ve araştırma konularını kapsayan ve bölgesel yenilik sistemlerinin optimizasyonunu hedefleyen metodolojik çalışmalar, bölgesel yenilik stratejileri olarak adlandırılmaktadır (Kara, 2008:79). Bölgelere özgü koşullar dikkate alınarak bölgelerin yenilik potansiyelini harekete geçirmek için izlenecek yolu ortaya koyan bölgesel yenilik stratejilerine AB’de özel bir önem verilmektedir (Elçi, Karataylı ve Karata, 2008:49).

AB’de bölgesel yenilik stratejileri, 1990’lara kadar araştırma ve teknoloji geliştirme politikasında etkisini sürdüren doğrusal yenilik modeli yerine sistem yaklaşımının benimsenmesiyle ortaya çıkmış bir eylemdir. Bölgelerin yenilik kapasitelerini artırmak amacıyla tasarlanan bölgesel yenilik stratejileri, yenilik sürecine bütünleşik bir yaklaşım getirmekte ve yeniliğin bölgeye ait olan bileşenlerini ortaya çıkarmaktadır. AB’de bölgesel yenilik stratejilerinin temel amacı, teknolojik açıdan ileri bölgelerle az gelişmiş bölgeler arasındaki teknoloji açığının kapatılmasında bir araç olan bölgesel yenilik sisteminin inşasını kolaylaştırmaktır (Dulupçu, 2004:53-54).

AB’de bölgesel yenilik stratejilerine yönelik ilk çalışmalar, doğrusal yenilik modeline alternatif yaklaşımlar getirmek ve geri kalmış bölgelere yönelik strateji eksikliğini gidermek amacıyla, 1991 yılında başlatılmıştır. Bu bağlamda 28 Haziran 1991’de Bölgesel Politikalar Genel Direktörlüğü, Bürüksel’de bölgesel teknoloji stratejileri (regional technology strategies) kavram başlığını tartışmak üzere bir

114 çalıştay düzenlemiştir. Uluslararası uzmanların katılımı ile düzenlenen bu çalıştayda, bölgelerdeki yenilik sürecinin desteklenmesi amacıyla çeşitli pilot eylemlerin geliştirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu kapsamda çalıştayda, bölgesel teknoloji stratejilerinin başlangıç hedefleri ve pilot eylemlere ilişkin temel ilkeler belirlenmiştir (Landabaso ve Reid, 2003:29).

Avrupa Komisyonu, izleyen süreçte bölgesel teknoloji planı (regional technology plan) olarak yeniden adlandırılan bölgesel teknoloji stratejilerinin Galler (İngiltere) Lorraine (Fransa), Limburg (Hollanda) ve Saksonya (Almanya) bölgelerinde test edilmesine karar vermiştir. 1994 yılında uygulamaları genişletmek amacıyla Norte (Portekiz), Kastilya Leon (İspanya), Merkez Makedonya (Yunanistan) ve Abruzzo (İtalya) bölgelerinde de çalışmalar başlatılmıştır (Landabaso ve Reid, 2003:29-30).

Projelerin AB’nin diğer bölgelerinde de büyük ilgi görmesi üzerine Avrupa Komisyonu, bölgelerdeki yeniliğin teknoloji ile sınırlandırılamayan doğasını vurgulamak maksadıyla kavramı yeniden tanımlanmış ve Bölgesel Yenilik Stratejileri (Regional Innovation Strategies-BYSt) şeklinde ifade etmiştir. AB’de BYSt projelerinin uygulanması ile birlikte, özellikle geri kalmış bölgelerin yenilik kapasitelerinin geliştirilmesinde maddi olmayan varlıkların (intangible info- structures) önemi artmış ve bölgelerdeki içsel dinamiklerinin yeniliğe dayalı olarak geliştirilmesi gündeme gelmiştir (Morgan, 2005:37).

ABKF’nin 10. Maddesi ile finanse edilen BYSt projeleri, bölgesel yenilik sistemlerinin tanımlanmasını ve bu sistem içindeki aktörler arası ilişkilerin geliştirilmesini hedeflemektedir. Bilgiye dayalı ekonomik yapıyla uyumlu, yenilikçi ve girişimci bir kalkınma yaklaşımına dayanan BYSt projeleri, gerek küresel gerekse yerel dinamiklerin izlenmesine, tartışılmasına ve böylelikle bölgesel kalkınma için neler yapılması gerektiğinin paylaşılmasına imkan sağlamaktadır (Dulupçu, 2004:54). BYSt projelerinin dört temel amacı bulunmaktadır. Bunlar;

• Yeniliğin desteklenmesini yerel yönetimlerin gündemlerindeki ilk madde haline getirmek ve yenilik kültürünü yerleştirmek,

115 • Yenilikçi işbirliği ağlarını geliştirmek,

• Kıt kaynakların (kamu ve özel sektör) yeniliğin desteklenmesi için daha etkin kullanımını sağlamak, şeklinde gösterilebilir (Lawrence, 2001:4).

AB’deki BYSt projeleri, beş temel özelliği ile dikkat çekmektedir. BYSt projeleri ilk olarak, bölgesel uzlaşıya dayanılarak hazırlanmaktadır. İkinci olarak, yeniliği dar ve teknik bir bakış açısıyla değil, aksine geniş ve sosyal bir yaklaşımla ele almaktadır. Üçüncü olarak, yenilik sürecinde talep ağırlıklı bir bakış açısına sahiptir. Dördüncü olarak, projelerin tasarım sürecinde dışsal bağlantılara vurgu yapmaktadır. Son olarak ise AB ile stratejinin uygulandığı bölge arasında ulusal hükümetlerin aracılığı olmaksızın birebir ilişki kurulmasına imkan sağlamaktadır (Morgan, 2005:38-39).

BYSt projeleri, stratejik planlama düşüncesine dayanmakta olup, bölgedeki aktörler arasındaki ilişkiler üzerine inşa edilen bir süreç olarak geliştirilmektedir. Bu süreç, bir bölgesel aktörün davranışlarının (gündem, hedef ve faaliyet gibi) diğer aktörler tarafından gönüllü adaptasyonuna dayanmaktadır (Dulupçu, 2004:57). BYSt sürecinin başarısı bazı aşamaları gerektirmektedir. Bu aşamalar, Şekil 6’da gösterilmektedir.

116 BYSt projeleri, bölgedeki bütün aktörlerin katılımıyla şekillenen, bölgeye ait stratejik hedeflerin ve bu hedeflere ulaşma araçlarının (eylem planları) tasarlanma sürecidir (Dulupçu, 2004:57). Bu süreç, bölgedeki yenilikçi aktörlerin karşılıklı görüşmeleri ve tartışmaları neticesinde başlamaktadır. Uzlaşma sağlama ve farkındalık oluşturma aşaması olarak da ifade edilen bu aşamada, paydaşlar ve hedef gruplar belirlenmekte, projenin yürütme komitesi ve yönetim yapısı oluşturulmakta ve çalışma grupları ile danışmanlar seçilmektedir (Kara, 2008:79).

Yenilik sürecindeki paydaşların ve hedef grupların belirlenmesini takip eden aşamada, hedefler tanımlanmakta ve bu hedeflere ulaşmak amacıyla çalışma planı hazırlanmaktadır. Çalışma planını, bölgenin SWOT analizinin yapılması izlemektedir. Bu aşamada anket ya da yüz yüze mülakatlar yapılarak firmaların yenilik ihtiyaçları belirlenmektedir. Bu ihtiyaç tespitinin yapılmasında, KOBİ teknoloji değerlendirmesi gibi teknikler kullanılmaktadır. Bu ihtiyaçları karşılamak üzere, bölgedeki mevcut kaynaklara ilişkin yeterlilik profili çıkartılmaktadır. Mevcut

Şekil 6: Bölgesel Yenilik Stratejisinin Aşamaları

Kaynak: Koschatzky, K. (2005). The Regionalization of Innovation Policy: New Options for Regional Change? Rethinking Regional Innovation and Change: Path Dependency or

Regional Breakthrough (ss. 293-312). Derleyen G. Fuchs and P. Shapira. New York:

Springer, s. 300.

Bölgesel Yeterlilik Profili İhtiyaçlar ve Arz Profili/Transfer,

Ağ Yapılanma Bölgesel Karşılaştırma

SWOT Analizi

Öngörü/Yol Haritası/Vizyonlar Temel Kavramlar/Tekil Önlemler

Uygulama/Değerlendirme Kurumsal Yapının Oluşturulması

Paydaşlar ve Hedef Grupların Belirlenmesi

Hedeflerin Tanımlanması

Çalışma Planı Bölgesel Menfaatlerin

117 çalışmalara dayalı olarak yapılan masa başı çalışmalarını tamamlayıcı olarak üniversiteler, araştırma merkezleri, teknoloji transfer merkezleri, firmalara hizmet sunan kuruluşlar, sanayi ve ticaret odaları ile yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilmektedir. Sonrasında, bölgedeki mevcut teknolojilerin ve sektörlerin uluslararası eğilimleri incelenmektedir. İzleyen aşamada, daha önce BYSt projesi hazırlamış başarılı bölgelerle karşılaştırma yapılarak; stratejinin temel öngörüsü, yol haritası ve vizyonu belirlenerek strateji belgesi hazırlanmaktadır. Son aşamada ise strateji belgesinde ifade edilen hedeflere ulaşmak amacıyla çeşitli pilot projeler tespit edilerek, strateji uygulanmaya başlanmaktadır (Kara, 2008:79).

Böyle bir stratejinin odak noktasında yenilik temelli değişimi ve gelişimi destekleyerek bölgedeki yenilik dinamiklerini harekete geçirmek yer almaktadır. Bu kapsamda BYSt projeleri, Ar-Ge yatırımlarını desteklemekte, girişimcilerin yenilik faaliyetlerini teşvik etmekte ve endüstrinin gereksinim duyduğu bilgiyi sağlamaktadır. BYSt projeleri ayrıca, aktörler arasındaki işbirliğini hedefleyerek, bölgedeki yenilikçi ağların kurulmasına yönelik çeşitli programları da kapsamaktadır (Koschatzky, 2005:300).

Genel olarak bakıldığında BYSt projeleri, bölgesel yenilik sisteminin güçlendirilmesi yoluyla bölgelerdeki firmaların yenilik kapasitelerinin nasıl geliştirileceği sorusunu cevaplandırmaya yönelik olarak tasarlanmaktadır. Bu bağlamda yeniliğin, özellikle de geri kalmış bölgelerde, geliştirilmesi amacıyla kamu sektörü ile özel sektör arasındaki işbirliğini temel almakta ve kaynakların etkin kullanımı için kurumsal kapasiteyi öne çıkarmaktadır.

2.3.2. Avrupa Birliği’ne Üye Bazı Ülkelerde Bölgesel Yenilik Sistemleri ve