• Sonuç bulunamadı

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. Fen Eğitim

Fen, fizik, kimya, biyoloji gibi deneylere ve kanıtlamaya dayanan bilimlerin genel adı olarak bilinir. Fen bilimleri gözlenen doğayı ve doğa olaylarını sistemli bir şekilde inceleme, henüz gözlenmemiş olayları kestirme gayretleridir. Doğadaki her olay fenin bir konusunu oluşturduğu için, fen yaşamın önemli bir parçasıdır. Fen bilimleri canlı ve cansız doğa ile ilgilenir. Olgular, kavramlar, genellemeler, ilkeler, kuramlar ve doğa yasaları fen bilimlerini oluşturur. (Demirci, 1993).

Fen eğitiminde temel amaç, kişinin çevresindeki problemleri tanımlaması, gözlem yapması, hipotez kurması, deney yapması, sonuç çıkarması, analiz etmesi, genelleme yapması, elde ettiği bilgi ve gerekli becerileri uygulamasıdır (Aktamış, ve Ergin, 2006).

Fen ve teknoloji alanında meydana gelen gelişmeler öğrencilerin sorunlardan haberdar olmalarını gerektirmektedir. Bireyler bu gereksinimle olayların altındaki nedenleri araştırarak, sorgulayarak ve gerekli olabilecek çözüm yollarını üreterek ülkelerine yararlı hale gelebilirler. Bireyde bu değişimleri sağlamak eğitim sisteminin çağın beklentilerine göre düzenlenmesiyle mümkün olacaktır. Çağdaş eğitim programlarının geliştirilmesi bu düzenlemenin önemli bir kısmını oluşturmaktadır (Varış, 1996).

Bilim, bir alandaki olay ve varlıkları izah etme, inceleme, onlarla ilgili prensipleri bulma, bu prensipleri kullanarak gelecekteki olayları tahmin etme gayretidir. Bu durum fen bilimlerinde doğadaki olay ve varlıkları inceleme şeklindedir. Fen bilimleri doğal olayları ve doğayı sistemli bir şekilde inceleme, şimdiye kadar gözlenmemiş olayları kestirme gayretleri olarak tanımlanabilir. Bundan hareketle, fen bilgisi eğitiminin bireylerin yaşantılarında önemli bir yer teşkil ettiği sonucuna ulaşılabilir. Son yıllarda fen bilgisi eğitimi alanında yapılan bilimsel çalışmalar öğrenme-öğretim modelleri, öğrenci-öğretmen ilişkileri ve ölçme-değerlendirme yöntemlerinin, öğrencilerin fen bilimlerindeki başarısını etkileyen faktörlerin başında geldiğini göstermektedir. Okullarımızda geleneksel öğretim yönteminin kullanımı yaygındır ama yapılan pek çok araştırma geleneksel öğretim yöntemlerinin farklı yöntemlere göre öğrenci başarısını arttırmada zayıf kaldığını ortaya koymaktadır (Güven, 2009). Sarikaya (2004, 2007, & 2013), atom, mole ve Avogadro sayısı gibi temel fen kavramları ile ilgili konularda üniversite öğrencilerinin bile öğrenme zorluklarına sahip olduklarına işaret etmektedir.

Bu sonuç ülkemizde program değişikliğine gitmenin bir ön koşulu olmuştur ve bazı olumsuz durumlar iyileştirilmeye çalışılmıştır. Fen eğitiminin önemi gün geçtikçe artmaktadır. Bu bilinçten hareketle yapılan çalışmalar, fen eğitiminin kalitesinin yükseltilmesi gereği ihtiyacını doğurmuştur. Bu ihtiyacın giderilmesinde yürütülen çalışmalar son 10 yılda artış kazanmıştır. Fen eğitiminin gelişmesi değişen bilgi birikimine paralel güncel araştırmaların yürütülmesini gerektirir. Bu sürece katkı sağlamak amacıyla alan eğitimine yönelik ulusal ve uluslararası çalışmaları içeren araştırmaların ülkemiz eğitim-öğretim ihtiyaçları açısından incelenmesi, öncelikli araştırma konu alanlarının belirlenmesi gerekir. Yapılan araştırmalar bu süreçteki herkese rehber olacaktır (Karamustafaoğlu, 2009).

Fen bilgisi derslerinde öğretmenler, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri içeren konulara yer vermekte, bilimsel düşünmenin esasları kazandırmaya çalışmakta ve bunlara ilişkin hedef davranışları kazandırmaya çalışmaktadır (Ata, 1999).

2.1.1. Fen Eğitimi ve Öğretiminin Amaçları

Fen bilimleri ile bireyler bilim okur-yazarı olarak yetişmektedir. Bilim okur-yazarı olan bireyler, günlük yaşamda karşılaştıkları sorunları çözerken bilimsel yöntem ve teknikleri

kullanırlar. Günlük yaşamda karşılaştıkları sorunlara çözerken somut ve akılcı çözüm yolları üretirler. Bilgiye daha hızlı ulaşarak yeni bilgiler üretir, bilgi teknolojilerini etkili biçimde kullanabilir, yeni sistem ve teknolojiler geliştirebilirler. Bu yüzden fen bilimlerini öğrencilere etkili ve verimli olarak öğretilmelidir.

Öğrencilerin zihinsel yetenekleri ve problem çözme becerileri geliştirilmesi fen ve teknoloji dersleri ile mümkün olacaktır. Fen dersinde öğrencilerin, içinde yaşadıkları doğal çevreyi ve evreni bilimsel yöntemlerle ele alıp incelemeleri amaçlanır. Çocuklar yaşama kolay uyum sağlarlar, içinde yaşadıkları çevreyle ilgili gözlem yapar ve olaylar arasında neden-sonuç ilişkilerini kurma becerilerini kazanırlar. İçinde yaşadıkları çevreyi anlayıp yorumlamaya, bir yandan da çevredeki karmaşık duruma düzenlilik getirmeye çalışırlar. Fen bilgisi dersi, araştıran, tartışan, deneyen, gözlem yapan, sürekli olarak bilgilerini artıran, bilimsel tutumlar geliştiren bireylerin yetiştirilmesinde önem arz etmektedir (Kaptan, 2006).

Öğrencilerin fen bilimleriyle tanıştığı, araştırma alışkanlığı kazandığı ve günlük yaşantısında karşılaştığı olayları bilinçli bir şekilde yorumlamaya başladığı ilk basamak ilköğretim okullarıdır. İlköğretim fen ve teknoloji müfredat programında soyut kavramlar çoğunluktadır. Soyut işlemler dönemine geçmemiş ya da henüz geçen çocuklar olmalarından dolayı, onları aktif olarak öğrenme sürecine dâhil edecek yöntemler oldukça önem taşımaktadır (Nilsson, & Driel, 2010). Özellikle ilköğretim dönemindeki öğrencilerin uyarılma ve hareket etme ihtiyaçları çok yüksektir. Bu yüzden bu dönemin öğretmenleri, öğrencileri bir ders saati boyunca sıralara oturtup, hareket etmeden ders dinlemelerini beklememelidirler. Öğrencilerin birbirleriyle ve öğretmenleriyle kolayca etkileşimde bulunmalarını sağlayacak öğrenme öğretme ortamlarını düzenlemelidirler. Öğrenciler sıraya oturup dersi dinlemektense, kendilerinin aktif olduğu durumlarda daha zevkli öğrenme ortamları içerisine girerler. Öğretmenler bu yüzden öğrencilere sunacakları uyarıcıları, onların dikkatini çekecek biçimde düzenlemelidirler (Bandiera, & Bruno, 2006; Senemoğlu, 2000).

Uluslararası alanda 1990’lı yıllardan sonra TIMSS, PISA ve PIRLS gibi birçok sınav yapılmış ve ülkeler program çalışmalarını bu sınavlardan alınan sonuçları başka ülkelerle karşılaştırarak tamamlanmaya çalışmışlardır. Sınavlardan alınan puanlar ülkelerin programlarında değişimlerin başarılı olup olmadığının bir göstergesidir (Ersoy, 2006). Örneğin ülkemizin fen eğitimi alanında başarı sıralamasını gösteren TIMSS (1999) sonuçlarında Türkiye

38 ülkeden 33. sırada yer almıştır. Bilimsel araştırma ve bilimin doğası alanlarında da sıralama yapılmış ve ülkemiz yine 33.sırayı almıştır. Bu sonuç ülkemizde program değişikliğine gitmenin bir ön koşulu olmuştur ve bazı olumsuz durumlar iyileştirilmeye çalışılmıştır.

Fen Eğitiminde iyileştirme çalışmaları dâhilinde 2000 ve 2004 yıllarında fen programlarında değişikliğe gidilerek yeni uygulamalar getirilmiştir. Fen ve Teknoloji Öğretim Programının genel amaçları şu şekilde belirtilmiştir (MEB, 2005, s. 9).

Öğrencilerin;

 Doğal dünyayı öğrenmeleri ve anlamaları, bunun düşünsel zenginliği ile heyecanını yaşamalarını sağlamak,

 Her sınıf düzeyinde bilimsel ve teknolojik gelişme ile olaylara merak duygusu geliştirmelerini teşvik etmek,

 Fen ve teknolojinin doğasını; fen, teknoloji, toplum ve çevre arasındaki karşılıklı etkileşimleri anlamalarını sağlamak,

 Araştırma, okuma ve tartışma aracılığıyla yeni bilgileri yapılandırma becerilerini kazanmalarını sağlamak,

 Yaşamlarının sonraki dönemlerinde eğitim ve meslek seçimi gibi konularda, fen ve teknolojiye dayalı meslekler hakkında bilgi, deneyim, ilgi geliştirmelerini sağlayabilecek alt yapıyı oluşturmak,

 Öğrenmeyi öğrenmelerini ve bu sayede mesleklerin değişen mahiyetine ayak uydurabilecek kapasiteyi geliştirmelerini sağlamak,

 Karşılaşabileceği alışılmadık durumlarda yeni bilgi elde etme ile problem çözmede fen ve teknolojiyi kullanmalarını sağlamak,

 Fen ve teknolojiyle ilgili sosyal, ekonomik, etik, kişisel sağlık, çevre sorunlarını fark etmelerini, bunlarla ilgili sorumluluk taşımalarını ve bilinçli karar vermelerini sağlamak,

 Bilmeye ve anlamaya istekli olma, sorgulama, doğal çevrelere değer verme, mantığa değer verme, eylemlerin sonuçlarını düşünme gibi bilimsel değerlere sahip olmalarını, toplum ve çevreyle etkileşirken bu değerlere uygun bir şekilde hareket etmelerini sağlamak,

 Meslek yaşamlarında bilgi, anlayış ve becerilerini kullanarak ekonomik verimliliklerini artırmalarını sağlamaktır.