• Sonuç bulunamadı

EĞİTİM SÜRECİNDE STANDART SORUNU

BAŞLICA SORUNLAR NELERDİR?

EĞİTİM SÜRECİNDE STANDART SORUNU

Yaptığımız bu standartların bir kısmı maalesef şu anda gündemimizin konusu olan eğitim öğretim ile ilgili standart­ lardır. Bu standartlarımız, AIC İZO Sen ve Senelek stan­ dartları ile uyum içinde olan standartlardır. Yani bir bakıma onlarla eşdeğerdir ve böylece bu standartlar ile uyumu sağlar iken, onlardan aynen veya katkı yaparak onları Türk standartları olarak kabul etmişizdir. Bu standartlarımızda fiziki büyüklükler, terimler, semboller konusunda 16 tanesi vardır. Bu standartlarımız, Türk Birim Standartları adı altında yayınlanmıştır. Burada, AIC, Uluslararası Birim Stan­ dardı anlamına gelmektedir. Bununla, ülkemizin uluslara­ rası birimler sistemini kabul ettiğini burada vurgulamak is­ tiyorum . Bu sta n d a rtla r da fiziki büyüklükler ve bu büyüklüklere ait birimler, harfler, rakamlar ve benzeri konu­ ları içerm ektedir. Ayrıca Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

tarafından yayınlanmış bir de yönetmelik vardır; Uluslara­ rası Birimler Sistemine ait. Arz ettiğim bu yönetmelik ve ilgi­ li Türk standartlarına rağmen, Milli Eğitim Bakanlığınca tas­ vip edilmiş bazı kitaplar dahil, birçok yayında görmüş olduğumuz, hiç olmaması gereken, hatta işin temelinde ol­ maması gereken hataları ve Türk standartlarına aykırılığı dile getirmek istiyorum: 1) Birimler ile ilgili hatalar: Söz geli- mi, birkaç örnek verelim: Kilogram biriminin sembolü kg olduğu halde; büyük KG veya KG. veya Kg. veya kgr gibi gösterilebiliyor. Bütün kitaplarda bunu görmek mümkün. Zaman sembolü, saniye, s olduğu halde; sn, sn. s. gibi gösteriliyor. Gramın sembolü, g olduğu halde, gr., gr gibi veya g. gibi gösteriliyor. Bu örnekleri çoğaltmak istemiyo­ rum; diğerlerine geçmek istiyorum. 2} Rakamlarla ilgili

s tan d a rtlar; hatta bunları burada size arz etmek bile

mümkün. Sıfırdan 9'a kadar mevcut on tane rakamımız var. Fakat gençlerimiz arasında bir göz gezdirdiğiniz zaman, o kadar çeşitli yazış tarzları var ki insanların akıllarına durgunluk veriyor; hatta basılı kitaplarımızda bile bunu en bariz bir şekilde görmek mümkün, hatta sizlere de şu anda gösterebilirim. Hepimizin bildiği rakamlar, buyurun bunun hangisine uyacak benim gencim, ileride tercihini nasıl yapacak ve neticesine nasıl katlanacak? 3) Harflerle il­

gili standartlar; belki bir çoğumuzun özellikle İstanbul

vasıtalarında bunu görmeniz mümkündür. Altını çizerek konuşuyorum J harfinin bazıları noktalı, bazıları noktasız. Hayret! Hatta bakanlık tarafından ilkokulların birinci sınıfında okutulması için bastırılan fişlerin maalesef yine standart­ larına ve m ü fre d a t program ım ıza aykırı olduğunu görüyoruz. Hemen bir örnekle onları gözlerinizin önüne ser­

mek istiyorum müsaade ederseniz; ben mümkün olduğu kadar bu örnekleri seçerken, çok yakın kelimeleri veya fişleri ayarlamaya çalıştım. Fakat hepsini bulmak tabii mümkün olmadı. Burada iki tane fiş göstereceğim size. Bir tanesi bu elimdeki beyaz fiş, Millî Eğitim Bakanlığınca yayınlanan bir fiş, okullara gönderilen bir fiş. Diğer fiş de bir özel kurum tarafından okullara gönderilen veya dergi satışı yaptığı okullara verilen fiş. Dergi satışı yapılıyor, onun yanında da ekstradan bu fişi de veriyor. Fakat dikkat edeceğiniz bir ta ra f var. K harflerine bir dikkat ediniz, hemen gözünüze çarpaca ktır. Y’lere dikkat ediniz, öğretmen arkadaşlara özellikle soruyorum, öğretmen ar­ kadaşlarım hiç okullarında, sınıflarında bu y'yi kullanıyorlar mı acaba? Bu fiş gelince öğretmen arkadaşlarım sınıfta ne yapacaklar? Bunu silecektir, standardına veya kitabına göre uydurmaya çalışacaktır. Bu arkadaşın emeğine, bu arka­ daşın zamanına yazık değil mi? Sonra müfettiş geldi, kaza­ ra öğretmen arkadaşımın gözünden kaçar ise bu durum; bunu teftiş etti, bu arkadaşıma ne diyecektir? Evet "bu fişleri bakanlık olarak biz yazdık, gönderdik sana niye buna uymadın mı diyecektir veya m üfredat programına niye uymadın mı?” diyecektir. Bir çıkmaz! Başka bir örnek daha. Yine tesadüfen aynı fişi yakalayabildim; aynı beyaz olan, Ba­ kanlığımızın, diğeri de özel firmanın yaptığı yine k'lere, y'lere dikkat edebilirsiniz. Bir diğer şey, yine beyaz olan, Ba­ kanlığımızın, diğeri de özel bir firmanın hazırladığı şey, dikkat edin arkadaşlar F harfini hemen görebiliyorsunuz. Sayın Bakanım, herhalde bütün bunlar karşısında ortada bir de zaman israfı var. Ben, diğer arkadaşlarım gibi daha çeşitli konulara girmek istiyorum. Ancak, bir de bununla beraber,

ondalıklar üzerinde durmak istemiyorum. Malum ondalıklar sayıdan virgül ile ayrılır. Fakat kitapları tetkik ettiğimiz zaman bunu nokta olarak kullanan da virgül olarak kullanan­ lar da var. Olaylara bu çeşit baktığımız zaman, arkadaşlar birkaç örneği aktardım, bu könuda yüzlerce örnek sıralamak mümkün. Ortaya fevkalade acı bir gerçek çıkıyor. Hele hele birtakım imtihanlar sözkonusu olduğu zaman, değerlendirmeler sözkonusu olduğu zaman bu daha başka hiç iç açıcı olmayan bir gerçeği gözümüzün önüne seriyor. Söz gelimi üniversite imtihanına giren bir öğrenciyi düşününüz. Öğrenci öğrendiği bilgilerle cevap verdi, ama doğru, ama yanlış öğrendi acaba öğrenciyi değerlendirecek bilgisayar nasıl programlandı? Öğrenciyi gerçek anlamda mı değerlendirecek; yoksa yanlış mı değerlendirecek? Bu neticeye etki etmeyecek mi? Şüphesiz edecek. Bütün bun­ lar millî eğitimimizde son derece dikkat edilmesi gereken, hiç mi hiç yapılmaması gereken hatalar. Biz temelde gidiyo­ ruz balçığın üzerine, bilmem kaç kat bina yapmaya kalkıyoruz. Kusura bakmayın sayın dinleyenler, olmaz öyle şey. Temeli bir defa sağlam yapalım, yoksa boşuna uğraşırız. Ben, bu çerçevede Sayın Millî Eğitim Ba­ kanlığımıza inşallah sesimiz duyarlar da, inşallah gereği yapılırsa, bazı önerilerde de bulunmak istiyorum.