• Sonuç bulunamadı

G. Araştırma Modeli

3.8. Dinî Gruplar

3.8.1. Dini Grupların Önemi

Herhangi bir toplumu iyi bir şekilde anlayabilme toplumun içinden çıkan ve ayrı bir dini topluluk olarak beliren dini grupları araştırma ve anlamayı gerektirir. Çünkü dini gruplar, insanlık tarihi boyunca bu sosyal kurumdan eksik olmamış ve din sosyolojisi bakımından da bu grupların ortaya çıkışı, gelişimi, yapısı ve tiplerini araştırmak bu sahanın önemli konulardan birisini teşkil etmiştir.299

Günümüzde dini grupların ve cemaatlerin dini işlevlerinin yanında psikolojik, sosyal, kültürel, eğitimsel ve ekonomik gibi farklı işlevleri de vardır. Özellikle bu günlerde genel olarak ebeveynlerin dini bilgileri gençlerin manevi hayatlarına rehberlik etme noktasında yetersiz kalmaktadır. Bu yetersizliğin sonucunda özellikle ergenlik çağından sonra aileden müstakil bir hayata başlayan gençler dini gruplar ve cemaatlere yönelmektedirler300

.

Bunun yanında dini grupların ve cemaatlerin öğrenciler için, yurt, burs ve diğer sundukları ekonomik imkanlar öğrencileri cezbetmektedir.

Bu araştırmada dini grupların toplumdaki işlevini ne yeterlilikle yaptığını öğrenmek için üniversite gençlerine bu grupların zarureti sorulmuştur. Çıkan cevaplar olumsuz olduğu takdirde bu dini gruplar işlevini yitirmiş ya da disfonksiyonel olmuş anlamına gelmektedir.

299 Günay, a.g.e., 2000, s. 233.

Tablo 110: Türkiye-Ürdün Örneklemlerinde Dini Grupların Dini Yaşamda Zaruretine Dair Görüşlerin Dağılımı

Soru: Dini partiler/gruplar dini yaşamda zaruridir İst. Ü Ürd. Ü

N % N % Tamamen katılıyorum 37 5,6 19 4,8 Katılıyorum 103 15,7 72 18,1 Fikrim yok 147 22,4 152 38,1 Katılmıyorum 148 22,5 89 22,4 Hiç katılmıyorum 222 33,8 66 16,6 Toplam 657 100,0 398 100,0

Tablodaki bulgulara göre hem Türk hem de Ürdünlü üniversite öğrencilerine göre dini partilerin ve grupların dini yaşamda zarureti zayıf çıkmıştır.

İki örneklem gruplarındaki verilen ifadeye katılan öğrencilerin oranı yakınlık göstermekle birlikte bu fikre hiç katılmayan İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin sayısı Ürdün Üniversitesi öğrencilerine göre çok daha fazladır. Başka dikkat çekici bir husus da, fikri olmayan Ürdün Üniversitesi öğrencilerinin, İstanbul Üniversitesi öğrencilerine göre çok daha fazla olmasıdır. (%38,1-%22,4).

Böyle bir sonucun çıkmasının arkasında birkaç sebep düşünülebilir. Bunlardan biri, bu çalışmaya katılan Ürdünlü örneklemin çoğuna göre siyaset ile dinin iç içe olması gerekmesi toplumdaki dini grupların zaruretine paralel gitmektedir. Ayrıca mevcut sonuç Türk örneklemi için siyasete dinin müdahale etmesi konusunda olumsuz bakış açısıyla paraleldir.

Geçen sorunun bulgularında kararsız kalan Ürdün Üniversitesi öğrencilerinin en büyük haneyi oluşturması, siyasi konularda fikirlerini söylemekte İstanbul Üniversitesi öğrencilerine göre güvenlik bakımından daha fazla tedbirli olmaları da düşünülebilir. Ayrıca hem Türk hem de Ürdünlü öğrenciler için dini guruplar ile dini partiler toplumdaki zarureti bakımından aynı konumda olmadığı düşünülebilir. Bazı öğrenciler dini partilerin toplumdaki varlığını zorunlu görürken aynı şeyi dini guruplar için düşünmemektedirler. Başka bazı öğrenciler ise bunun tersini düşünebilir.

Tablo 111: Türkiye- Ürdün Örneklemlerinde Dini Grupların Dini Yaşamda Zaruretine görüşlerin Mann Whitney-U -testi

Üniversite N M MEDIAN S.D P

Dini partiler/gruplar dini yaşamda zaruridir. İstanbul 657 2,36 2,00 1,249 ,000

İstanbul ile Ürdün Üniversitesi öğrencileri arasında “dini guruplara karşı tutumları” konusundaki farkın anlamlı olup olmadığının tespiti için Mann Whitney-U -testi kullanılmıştı. Çıkan sonuca göre Ürdün Üniversitesi öğrencilerinin puanlarının (x=2,72), İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin puanlarından (x=2,36) anlamlı şekilde yüksek olduğu görülmektedir (p=0,00; p<.001).

Bu bulgular, daha önce “Ürdün Üniversitesi öğrencileri, dini gruplar ve partilerin

toplumda bulunmalarının zaruretini, İstanbul Üniversitesi öğrencilere göre daha fazla dikkate almaktadırlar” şeklinde hipotezimizi doğrulamaktadır

3.8.2. Tarikatlara Bakış

Dini gruplar arasında çok önemli bir yer tutan tarikatlarda dini inanç ve ibadetler yanında manevi/duygusal boyut da çok kuvvetlidir. Tarikatların genel felsefesi “önemli olan,

varlığın özünü anlamak, insanın özünden Mutlak varlığa geçiş yolu aramaktır”301

.

Türkler arasında Müslümanlığın yayılmasında en önemli unsurlardan biri tasavvufi hareketlerdir. 302 Yaşadığımız zamanda ise Sufi guruplar modernleşme/sekülerleşme eğiliminin Türkiye'de yol açtığı hızlı değişime, özellikle de değerlerin değişimine karşı büyük bir tepki göstermişlerdir. Ancak toplumda görülen yeni şartlar ve durum, büyük kısmı kadim sufi hareketlerin devamı sayılan bugünkü tarikat ve cemaatlere kendi şartlarını dayatmaktan geri durmamıştır. Böylece tarikatlar modern durumu dikkate alarak bir takım yeni rollere ve şartlara yönelmişlerdir303.

İslam’ın tarihi boyunca tarikatlar dini gruplar içerisinde önemli yer işgal edegelmiştir. Şu an yaşadığımız dönemde Sufi tarikatlar Türkiye'de hala toplumda etkin bir rol oynamaktadır. Buna karşın Ürdün'de selefi düşüncenin yayılmış olması Ürdün toplumunda Tarikatların İslam’a zarar verdiği fikrinin yaygınlaşmasına sebep olmuştur. Buna göre hem Türk hem de Ürdün toplumundaki tarikatlarla ilgili genel bir ifade sorulmuştur. Öğrencilerin cevapları şöyledir:

301 Yümni Sezen, Kültür ve Din, İz Yay., İstanbul, 2011, s. 185

302 Celaleddin Çelik, Türkiye’de dini gruplar sosyolojisi, Erciyes Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi, Kayseri, Ekim 2011, s. 21.

Tablo 112: Türkiye- Ürdün Örneklemlerinde Sufili Tarikatlara karşı görüşlerin Dağılımı

Soru: Tarikatlar insanları din anlayışına zarar verir İst. Ü Ürd. Ü

N % N % Tamamen katılıyorum 182 27,7 58 14,6 Katılıyorum 152 23,1 82 20,6 Fikrim yok 167 25,5 179 45,0 Katılmıyorum 102 15,5 36 9,0 Hiç katılmıyorum 54 8,2 43 10,8 Toplam 657 100,0 398 100,0

Öğrencilerin verdikleri cevaplara istinaden, beklentilerimizin aksine, tarikatları din anlayışına zararlı görenin en fazla Ürdün Üniversitesi öğrencileri değil, İstanbul Üniversitesi öğrencileri olduğunu görüyoruz. Bunun sebebi daha önce belirttiğimiz gibi, FETÖ’nün yaptığı darbe girişiminin Türk toplumundaki dini gruplar üzerinde bıraktığı olumsuz etkilerden tarikatların nasibini alması olarak düşünülebilir.

Ürdün örnekleminde kararsızlık oranının büyük (%45) çıkmanın sebebi toplumun tarikatlar hakkındaki detaylı bilgi sahibi olmaması diye tahmin ediyoruz. Çünkü Ürdün toplumunda tarikatların yayılması çok az olmakla birlikte varlığını neredeyse hissettirmemektedir. Ürdün'de bir tarikata bağlı olan kimse genel olarak, toplum tarafından yolunu şaşırmış biri olarak sayılmaması ya da dışlanmaması için kimliğini saklamaya çalışmaktadır.

Modernleşmenin maddi boyutu ve pozitivist yaklaşımıyla sufi ve mistik olguları tanımaması ve buna karşın insanın kendi arzularını ön plana çıkarması önemli bir etkendir.

Modernleşmiş insanlar, geleneksel dinlerden uzaklaşmasından kaynaklanan manevi boşluğu, astroloji, falcılık ve kehanet gibi bazı sosyologlar tarafından “gizli dinler” olarak nitelendirilen olaylarla doldurmaya yönelmişlerdir. 304

Bu toplumlardaki insanların bu manevi eksikliği telafi etme arzusunu gösteren tezahürler arasında, özellikle yoga gibi Doğu menşeili olan manevi hareketlere, meditasyon

304 Sadık Kılıç, “Seküler Dünyanın Gizli Dini: Falcılık, Astroloji”, EKEV Akademi Dergisi- Sosyal Bilimler, 1998, cilt: I, sayı: 2, ss. 1-8.

tipi terapilere başvurmaya başlamaları örnek gösterilebilir. Bu manevi ihtiyaçlarını karşılamak için Budizm’e yönelenlerin sayısı da az değildir.

Arslantürk araştırmasında “Nasıl bir din tercih edersiniz?” diye bir soru sormuş. Öğrencilerin %17’si tasavvuf (mistik) özelliği ağır basan bir din” şıkını seçmişler305

.

Tablo 113: Türkiye- Ürdün Örneklemlerinde Sufili Tarikatların Din Anlayışına Zarar Verdiğine Dair Görüşlerin Mann Whitney-U -testi

Üniversite N M MEDIAN S.D P

Tarikatlar insanları din anlayışına zarar verir. İstanbul 657 3,49 4,00 1,459 ,000

Ürdün 398 3,19 3,00 1,130

İstanbul ile Ürdün Üniversitesi öğrencileri arasında tarikatların dine zarar verdiği konusundaki farkın anlamlı olup olmadığının tespiti için Mann Whitney-U -testi kullanılmıştı. Çıkan sonuca göre İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin puanlarının (x=3,49), Ürdün Üniversitesi öğrencilerinin puanlarından (x=3,19) anlamlı şekilde yüksek olduğu görülmektedir (p=0,00; p<.001).

Bu bulgular, daha önce “Ürdün Üniversitesi öğrencilerinin tarikatlara karşı yaklaşımı

İstanbul Üniversitesi öğrencilerine göre daha olumsuzdur” şeklinde hipotezimizi

doğrulamaktadır

3.9.

Dinî Yasaklardan Sakınma