• Sonuç bulunamadı

GİRİŞ 1 Araştırmanın Konusu

8. Araştırmadaki Verilerin Analiz

1.2. Din Psikolojisi ve Dinî Danışmanlık 1 Din Psikolojisi 1 Din Psikolojis

1.2.2. Dinî Danışmanlık ve Din Hizmetler

1.2.2.3. Dinî Danışmanlığın İşle

Danışanların sağlıklı bireyler olarak kalmalarına, sağlıklı iletişim kurmalarına, yardımlaşmalarına, örnek bireyler olmalarına, fanatizme ve taassuba sevk edecek problemlerini din görevlileri ile paylaşmak suretiyle onların problemlerin üstesinden gelebilmelerine yardımcı olmak dinî danışmanlığın temel işlevleri arasındadır.

Ayrıca dinî danışmanlık, toplumu oluşturan bireylerin akıl sağlığının korunması işlevine de sahiptir. Çünkü din; akıl ve duygu hastalığı, uyuşturucu ve alkol bağımlılığı, aile sorunları, depresyon ve intihar, çocuk ve evlilik sorunu, çocuğa kötü davranma, çocuk suçları ve günümüzün diğer toplumsal problemlerinden oluşan insan sorunlarından kurtulmak isteyenler için ana sığınma kapılarından biridir (Ok, 1997: 96).

Bu bağlamda değerlendirecek olursak dinî danışmanlık; ¾ İnsanlığımızın boyutlarını keşfetmemizi sağlar.

¾ Yaşama ve gerçekliğe ilişkin tuzağa yakalanmış potansiyellerimizi kurtarır. ¾ İlişkilerimizin daha samimi olmasını sağlar.

İnsanlığımızı keşfederek daha sağlıklı bireyler olmamızı sağlayan dinî danışmanlık bazı temel özelliklere dayanılarak uygulandığında danışmanlık hizmetinden alınacak sonuç çok daha verimli olmaktadır. Bu sebeple dinî danışmanlık esnasında danışman tarafından uygulanması gereken bazı temel özellikleri birkaç ana başlık altında toplayabiliriz (Tan, 1992b: 94):

9 Dostluk kurma

9 Baskısız danışma atmosferi oluşturma 9 Kabul

9 Empatik yaklaşım 9 Tabîlik ve tutarlılık

9 Uygun mekânda hiyerarşiden uzak durma

Dostluk kurma; sıcak, samimi, dürüst insani ilişki kurma anlamındadır. Din

hizmeti sunan kişinin bu tavrı karşısındaki insanda güven duygusu uyandırır. Sorununu içtenlikle anlatabilmesi için bu önemlidir. Selamlaşma, hatır sorma, tebessüm ve belki elini kişinin sırtına dokundurma dostluğun kurulmasının başlangıcıdır (Tan, 1992b: 94).

Baskısız danışma atmosferi oluşturma; din hizmeti sunan kişinin yani teknik

tabiriyle dinî danışmanın danışanın sorusu veya sıkıntısı ne olursa olsun söz veya davranışlarıyla onu kınamadan, ayıplamadan veya hiyerarşiyi gözeten bir tavır göstermeden görüşmesidir. Danışan konumundaki kişi, danışılanın yanında kendisini bir arkadaşı veya yakın dostuyla konuşuyormuş gibi rahat hissetmelidir. Yani dinî danışman, karşısındakine “istediğini sorabilirsin, seni dinliyorum. Seni kesinlikle kınamıyorum. Her şeyi tabii karşılamaya hazırım.” mesajını vermelidir (Tan, 1992b: 94).

¾ Kabul; dinî danışmanın, karşısındaki kişiyi hiçbir ön şart olmaksızın sevip saydığını ve anlayış gösterdiğini sözleriyle, jest ve mimikleriyle ona hissettirmesidir. Bütün benliği ile kişiye yönelerek dikkatli dinleme kabul tavrının önemli bir göstergesidir (Tan, 1992b: 94).

¾ Empatik yaklaşım; dinî danışmanın, kendini, karşısındaki kişinin yerine koyarak onun sorununu anlamaya çalışmasıdır. Böylece kısmen de olsa onun kafasına takılan soru, onu rahatsız eden sorun ya da durumların arkasındaki sebepleri keşfetmeye çalışır. Dinî danışmanın “seni anlıyorum”, “benzer bir durumla ben de karşılaştım” gibi ifadelerle empatik tavrını karşısındakine hissettirmesinde yarar vardır (Tan, 1992b: 95).

¾ Tabîlik ve tutarlılık; dinî danışmanın söz ve davranışlarının uyumlu olması, karşısındakinin güvenini sarsacak söz ve davranışlardan kaçınması anlamına

gelmektedir. Danışma olayının sağlıklı yürütülmesi ve sonuç alınması için tabîlik ve tutarlılık oldukça önemlidir. Sözünde durmak, söylediğini yapmak bunun en önemli göstergesidir (Tan, 1992b: 95).

¾ Uygun mekânda hiyerarşiden uzak görüşme; dinî danışmada başarı için gerekli temel özelliklerdendir. Konuşma sırasında veya otururken hoca veya otorite ile bilgisi zayıf ve problemli kişinin konuşması gibi; yani alt–üst ilişkisi gibi bir görüntü oluşmamalıdır. Ayrıca dinî danışmada konuşulan mahrem konular, başkasına kesinlikle anlatılmamalıdır. Bu nedenle danışma işinin yapılacağı mekân da oldukça önemlidir. Konuşmanın yapılacağı yerin sessiz, görüşmeye uygun, başka kişilerce görüşmenin bölünmeyeceği ve konuşulanlara başkasının muttali olmayacağı bir yer olmalıdır. Caminin varsa bir odası, ev ortamı, bir çay bahçesi, bir park vb. sakin yerler görüşme için tercih edilebilir (Tan, 1992b: 94).

Tüm bu özelliklerin dışında Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı AİRB’lerde uygulanan aile ilişkilerini İslam’ın ilke ve kurallarına göre düzenleyip, sorunlarını da yine bu çerçevede çözmeyi önemseyen vatandaşlara yapılan aydınlatma işlevi, öyle görünüyor ki, itikâdî ve rûhî alanlara da taşmaktadır. Böyle olunca rehberlik yapanların belli bir birikime ve donanıma sahip olması gerekmektedir (Yaman, 2009: 8).

Peker (2009)’e göre dinî danışmanlık hizmeti veren din görevlilerinin şu alanlarda yeterli bilgi ve beceriye sahip olmaları gerekmektedir (s. 7-8):

a) Yorum yapabilecek düzeyde dinî bilgiye sahip olmak. b) Etkili iletişim bilgi ve becerisi kazanmış olmak.

c) Aile danışmanlığı ve rehberliği alanında uzman olmak. d) Dinî esaslardan yararlanabilmek.

e) Olumlu kişilik özelliklerine sahip olabilmek.

1.2.2.4. Dinî Danışmanlığın Alanları

Dinî danışmanlığın uygulandığı alanlar; dinî danışma merkezleri, hastaneler, klinikler, hapishaneler, üniversiteler ve dinî ortamlardır.

Dinî danışmanlığın en etkili alanı ise, şüphesiz dinlerin ibadet merkezleridir. Din adamları zamanlarının büyük bir çoğunluğunu ibadethanede inananlarla bir araya gelerek ve dinî ritüelleri yerine getirmede onlara yardımcı olarak geçirirler. Bu etkileşim sırasında din adamları kendi cemaatlerinin problemleriyle ilgilenmede büyük bir fırsata sahip olurlar (Ok, 1997: 98). Örneğin camiler, dinî konularda önemli bir danışmanlık alanını oluştururlar. Almanya’daki camilerle ilgili izlenimini anlatan Cemal Tosun (1992), camilerin Müslümanlara ve gerekse İslam hakkında bilgi almak isteyen diğer dinlere mensup insanlara dinî konularda danışmanlık hizmeti vermekte olduğuna dikkat çekmiş ve burada yetişmiş din görevlisi bulundurmanın gereğinin altını çizmiştir (s. 178 ).

1.2.2.5. Dinî Danışmanlığın Sınırlılıkları

Dinî danışman, konum itibariyle öncelikle, dinî problemlerde danışanına yardımcı olmayı hedefler. Bunun dışında gerektiğinde diğer problemlerle de eğer alanda yetişmiş bir uzman ise kendisi ilgilenir, değilse ilgili alanlara yönlendirme yapar. Çünkü dinî danışmanın görevi, öncelikle bireyin yaşadığı problemin dinî boyutu ile sınırlıdır.

Dinî danışman kendini bir psikolog olarak görmemelidir. Çünkü o, öncelikle yüksek düzeyde dinî bilgiye sahip olan, teolojik çevrede yetişen, daha sonra da danışmanlık konusunda bilgi edinmiş bir konuma sahiptir. Dolayısıyla dinî danışman bir psikolog değildir ve gerekirse danışanları psikologa yönlendirmelidir (Ok, 1997: 97).

1.3. Türkiye’de Dinî Danışmanlık ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na Bağlı