Devlet Bahçeli’nin Genel Sekreterlik Faaliyetleri

Devlet Bahçeli,230 _{12 Eylül Darbesi sonrası dönemde Ülkücü Hareket’in derlenmesi}

ve toplanması için Ali Güngör ile birlikte hareket ederek birtakım çalışmalar yürütmüştür. Mayaş yayınevini kurmuşlar ve Töre dergisinin imtiyaz hakkını satın almışlardır. Aynı zamanda bu zor dönemlerde ülkücülerin ihtiyaçlarını gidermek için kaynak oluşturmaya da çalışmışlardır. Ancak daha sonra Devlet Bahçeli ve ekibinin Ülkücü Hareket içerisinde çıkış yapmasını istemeyenler tarafından Devlet Bahçeli aleyhine propaganda yürütülmüştür. Bunun üzerine Devlet Bahçeli, Ülkücü Hareket içerisinde ikilik tehlikesinin çıkmasını önlemek için teşkilatlanma çalışmalarına ara vermiş ve parti faaliyetlerine mesafeli durmuştur.231

1987 yılına kadar parti faaliyetlerine karşı mesafeli duruşunu devam ettiren Devlet Bahçeli, 1987 yılında Alparslan Türkeş’in isteği ile Gazi Üniversitesindeki öğretim görevliliğinden ayrılarak MÇP’ye katılmış ve Birinci Olağanüstü Kongrede MÇP

229 _{Müftüoğlu, a.g.e, 40.}

230_{Devlet Bahçeli: 1 Ocak 1948 tarihinde Osmaniye’de doğmuştur. İlköğrenimini Osmaniye'de, orta}

öğrenimini İstanbul'da tamamlayan Devlet Bahçeli, yüksek öğrenimini Ankara İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisinde tamamlamıştır. Devlet Bahçeli, 1967 yılında Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisinde öğrenci iken Ülkü Ocağı kurucusu ve yöneticisi olarak görev almıştır. 1970-1971 yıllarında Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Sekreterliği görevlerinde bulunan Bahçeli, bir yandan Ülkücü Hareket içerisinde aktif olarak yer alırken, diğer yandan da akademik alandaki çalışmalarını devam ettirmiştir.1972 yılından itibaren Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi ve bağlı Yüksek Okullarda İktisat Bölümü asistanı olarak görev yapmış, Ülkücü Maliyeciler ve İktisatçılar Derneği'nin ve Üniversite Akademi ve Yüksekokullar Asistanları Derneği'nin kuruculuk ve Genel Başkanlıklarında bulunmuştur. Devlet Bahçeli, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde İktisat Doktorası yapmış ve aynı üniversitede 1987 yılına kadar öğretim üyeliği görevini sürdürmüştür. Devlet Bahçeli bu süre içerisinde Türk-İslam âlemi, Türkiye ve Dünya Ekonomisi, Türk Tarihi ve Dış Politika konularıyla ilgilenmiş ve bu alanlarda akademik çalışmalar yapmıştır. 12 Eylül Darbesinden sonra cezaevlerindeki MHP ve Ülkücü kuruluşların mensupları için takdirle karşılanan çalışmalarda bulunan Devlet Bahçeli, Alparslan Türkeş’in isteği üzerine 17 Nisan 1987 tarihinde üniversitedeki görevinden istifa etmiş ve 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Birinci Olağanüstü Kongresinde parti yönetimine seçilerek Genel Sekreterlik görevine getirilmiştir. MÇP ve MHP'nin yönetim kadrolarındaki görevi, günümüze kadar kesintisiz olarak süren Devlet Bahçeli, Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş-Danışmanlığı görevlerinde bulunmuş ve Alparslan Türkeş’in vefatı sonrasında 6 Temmuz 1997 tarihinde MHP’nin Beşinci Olağanüstü Kongresinde MHP Genel Başkanlığına seçilmiştir. 21, 23, 24, 25, 26 ve 27. dönemde Osmaniye Milletvekili seçilen Devlet Bahçeli 57. Hükümette Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevini yürütmüştür. 5 Kasım 2000, 12 Ekim 2003, 19 Kasım 2006, 8 Kasım 2009, 4 Kasım 2012, 21 Mart 2015 ve 18 Mart 2018 tarihlerindeki MHP Olağan Büyük Kongrelerinde MHP Genel Başkanı seçilmiştir. 6 Temmuz 1997 tarihinden itibaren kesintisiz olarak MHP Genel Başkanlığı görevinde bulunan Devlet Bahçeli bugün hâlihazırda bu görevi ifa etmektedir. https://www.mhp.org.tr. Erişim: 01.05.2019, 22.15.

69 yönetimine girerek Genel Sekreterliğe getirilmiştir. Devlet Bahçeli, MÇP Genel Sekreterliğine getirildikten sonra bu makamı aktifleştirmiş ve icra makamı haline getirmiştir. Devlet Bahçeli’nin faaliyetleri ile birlikte MÇP organizasyon kabiliyeti yüksek, profesyonel bir parti çalışması içerisine girmiş ve MÇP’de daha çok bilimsel esasların göz önünde tutulduğu profesyonel politik araçlar geliştirilmeye çalışılmıştır. Devlet Bahçeli’nin modernleştirici faaliyetleri orta ve uzun vadede MÇP’yi dava ve fikir partisi olmasının yanı sıra belirli bir oranda kitle partisi haline getirmeyi de başarmıştır.232 _{Devlet Bahçeli, Genel Sekreterlik görevine getirildikten hemen sonra}

Yeni Düşünce gazetesine verdiği röportajda şunları söylemiştir;

“…hareketimiz, mücadelesini tamamen meşru zeminde sürdürme karar ve iradesindedir. Hukukun üstünlüğünü esas alan, insan haklarına saygılı, demokratik çok partili parlamento rejimi vazgeçilmez görmekteyiz. Maceracı açılımlar hiç bir zaman yanında olmadığımız ve olmayacağımız tutumlardır. Politik mücadelenin ötesinde kültür ve medeniyet boyutlarındaki davamız, sevgiye ve gönüle dayanan bir çalışma metodunu bizim için tek ve vazgeçilmez metot haline getirmektedir. İlim, tefekkür ve iman üzerine yükselen dünya görüşümüzün tek aracı kelamdır. Dilimiz ve kalemimiz, kelamın hizmetinde olacaktır. Bizim dışımızda siyasi yelpazenin çeşitli kesimlerine kümelenmiş olan politik oluşumlar, bu ülkenin sosyal gerçekleri şeklinde görüyor, millet iradesinin değişik renkleri olarak duyuyoruz. Bu politik çizgilerle kurulacak medeni ilişkilerin ülke için faydalı olacağına inanıyoruz…”233

Devlet Bahçeli’nin bu açıklamaları MÇP’nin yeni dönemde izleyeceği yol haritasını dair önemli mesajlar içermektedir. Devlet Bahçeli’nin başka siyasi oluşumları sosyal bir gerçeklik olarak gördüklerini ve saygı duyduklarını söylemesi, MÇP’nin yeni dönemde çatışmacı bir tavır içerisinde olmayacağını, uzlaşıcı ve bütünleştirici bir politika izleyeceğine ve eski yönetimin fanatizm üzerine kurulu politik söyleminin terk edileceğine dair yeni yönetimin kamuoyuna ilk mesajı olmuştur.

232 _{Bora, a.g.e,237.}

70 Devlet Bahçeli’nin uzlaşıcı ve demokrat mesajları eski yönetimin görevde olduğu sırada kamuoyunda MÇP’ye karşı oluşan olumsuz kanaatleri değiştirmiştir. Yeni yönetimin uzlaşıcı söylemleri ile birlikte MÇP kendisine uzak duran sermaye çevrelerine güven vermiş ve partinin mali kaynaklarında önemli bir gelişme meydana gelmiştir.234