• Sonuç bulunamadı

Şirket birleşmelerinde, pay sahipliğinin devamı ilkesi çerçevesinde devreden şirket pay sahibinin mevcut haklarının TTK m. 140/I maddesinde de öngörüldüğü üzere devralan veya yeni kurulan şirkette korunması zorunludur. Aksi durumunda birleşme sonucunda ortaklık hakları korunmayan pay sahibinin TTK 191/I çerçevesinde uygun bir denkleştirme akçesini talep etme hakkı bulunmaktadır.72 Bu durumda denkleştirme davasında davaya konu edilen ortaklık hakkı kavramı ile neyin anlaşılması gerektiği sorusunun da cevaplanması gerekmektedir.

Anonim şirket birleşmelerinde pay sahibi açısından en önemli konu, ortağı olduğu şirketteki mevcut haklarının yeni şirkette devam edip etmeyeceği meselesidir. Örneğin pay sahibi, ortaklığın kârından pay alma veya oy hakkına ilişkin imtiyaz

68

TEKİNALP(POROY/ÇAMOĞLU), Ortaklıklar, N.864

69

İMREGÜN, Kara Ticareti Hukuku, s. 374.

70

KENDİGELEN, İntifa Hakkı, s. 123 vd.

71

TEKİNALP(POROY/ÇAMOĞLU), Ortaklıklar, N. 865–877; PULAŞLI, Yeni Şirketler Hukuku, §27; İMREGÜN, Kara Ticareti Hukuku, s. 383 vd.

72

Hasan PULAŞLI, Şirketler Hukuku Şerhi ( 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununa Göre ) (“PULAŞLI, Şirketler Hukuku Şerhi”) Cilt I, Ankara, Kasım, 2011, s. 262–264.

hakkı bulunuyorsa, bu haklarının devralan veya yeni kurulan şirkette de devam etmesini talep edebilecektir (TTK m.140/I). Bu hak kendisine doğrudan sağlanamamış olsa da payı ile orantılı uygun bir karşılığın kendisine verilmesini isteyebilecektir. Buna rağmen birleşme sonucu ortaklık haklarının korunmaması durumunda ise pay sahibi, TTK m. 191/I hükmü çerçevesinde denkleştirme davası açıp uygun bir denkleştirme akçesinin saptanmasını talep edecektir. Görüldüğü üzere denkleştirme davasında sözü edilen ortaklık hakları, paydan doğan hakların tümüdür. Başka bir deyişle, payın doğmasıyla birlikte kendiliğinden oluşan ve birleşme sonucunda gereği gibi korunmayan tüm ortaklık hakları denkleştirme davası konu edilebilir.

Bu davaya ek olarak kanun koyucu, devralan şirket pay sahibine TTK m. 192 ile eksikliklerin giderilmesi veya birleşme kararının iptaline yönelik iptal davası açma hakkı tanımış, ayrıca TTK m. 193 ile de birleşme işlemine bir şekilde katılmış tüm kişilere, kusurlarından dolayı verdikleri zarardan ötürü dava açma imkânı getirilmiştir. Dolayısıyla devralma yoluyla birleşmede, devralan şirket ortağının da korunacağı bizzat kanun koyucunun öngördüğü diğer koruma mekanizmalarında belirginleşmiştir.

Özetle TTK m. 140/I hükmü, pay sahipliğinin devamı ilkesinin gereği olarak devreden şirket pay sahibini, devralan şirket pay sahibine nazaran daha fazla korunması gereken kişi olarak algılamış ve madde ile yalnızca devreden şirket pay sahiplerine özel koruma imkânı getirmiştir. Yoksa bu hüküm dolayısıyla anonim ortaklık birleşmelerinde devralan şirket pay sahiplerinin hiçbir şekilde koruma kapsamına dahil edilmeyeceğinin kabulü mümkün değildir. Bu husus ayrıca, birleşme işlemlerinde özellikle yönetim organlarının ne kadar dikkatli ve özenli hareket etmeleri gerektiğini de ayrıca vurgulamaktadır. Zira başarılı bir birleşme işleminin gerçekleştiği, birleşme sonunda pay sahiplerinin devralan veya yeni kurulan şirketteki ortaklık haklarının korunup korunmadığı ile bağlantılıdır.73

73

Vurgulanması gereken son bir husus ise denkleştirme davasında ortaklık haklarının korunmadığını iddia eden pay sahibinin, bu iddiasının kapsamına yalnızca ortaklıktan doğan haklarının girebileceğidir. Zira kanun koyucu anonim ortaklık birleşmelerinde pay sahipliğinin devamı ilkesi çerçevesinde yalnızca ortaklık haklarının korunmasını düzenlemiştir. Dolayısıyla pay sahibinin devreden şirket ile ilintili tüm haklarının korunması bu kanun kapsamında değerlendirilemeyecektir. Örneğin pay sahibinin devreden şirket gayrimenkulüne ilişkin bir oturma hakkı varsa, yine şirkete ait bir taşınmaza ilişkin kiracılık hakkı bulunuyorsa veya şirkete ait bir eşya üzerinde yararlanma hakkına sahip ise, birleşme sonucu bu hakların devralan şirkette ortaklık haklarının korunması hükümleri çerçevesinde talep edebilmesi mümkün değildir. Zira bu haklar korporatif değil, sözleşmesel haklardır; bu sebeple söz konusu hakların birleşme dolayısıyla devralan şirkette TTK uyarınca aynı şekilde korunmalarının talep edilmesi imkan dahilinde değildir. Ancak bu husus, pay sahibinin birleşme sonucu sözleşmesel hakkına ilişkin hiçbir talepte bulunamayacağı anlamına gelmemelidir. Zira birleşme sonucu devreden şirketin taraf olduğu sözleşmelere, artık devralan veya yeni kurulan şirket taraf olacaktır. Dolayısıyla sözleşmeden doğan haklar ve borçlara devralan veya yeni kurulan şirket sahip olacağından, pay sahibi sözleşmesel haklarını bu şirketlere yönlendirebilecektir.

III. Anonim Şirket Birleşmelerinde Ortaklık Payı ve Ortaklık Haklarının Korunmasına Etki Eden Hususlar

Birleşme işleminin temel ilkelerinin incelendiği bölümde de vurgulandığı üzere, birleşme sonucu pay sahiplerinin ortaklık payı ve ortaklık haklarının korunması meselesi, anonim şirket birleşmelerinin en kritik konulardan birisidir. Türü ne olursa olsun birleşme işlemi ardından pay sahiplerinin ortaklık payı ve ortaklık hakları korunmalıdır. Bu konuda devralma yoluyla birleşme ileyeni kuruluş yoluyla birleşme arasında bir fark bulunmamaktadır.74 Zira anonim şirket birleşmelerinde ortaklık payının korumaması halinde pay sahibi zarara uğrayacak;

74

devreden şirketteki mevcut payı ve o payın sağladığı haklar, ortaklık payının ve

haklarının sürekliliği ilkesi çerçevesinde75 gerek devralan ve gerekse de yeni kurulan şirkette sürdürülemeyecektir. Bu sebepten ötürü, tezimizin amacı doğrultusunda birleşme sonrası ortaklık payı ve ortaklık haklarının korunmasına etki eden mekanizmaların neler olduğunun araştırılmasında fayda bulunmaktadır.

Anonim şirket bileşmelerinin temelinde birleşmeye katılan ortaklıkların değerinin belirlenmesi ve bu suretle de devreden şirket pay sahiplerinin devralan veya yeni kurulan şirkette ne kadar pay alabileceğinin hesaplanması yatmaktadır. Aynı husus pay sahipliği haklarının ve ortaklık payının birleşme sonrası korunup korunmadığının takipçisi olan pay sahipleri açısından da önem arz etmektedir. Dolayısıyla çalışmamızın bu bölümünde şirket değerlemesinin ne anlama geldiği, değerlemenin nasıl yapıldığı ve yöntemlerinin neler olduğu, pay değişim oranının hesaplanması, kısaca devreden şirket pay sahiplerinin ortaklık haklarının devralan veya yeni kurulan şirkette akıbetine etki eden hususlar incelenecektir.