• Sonuç bulunamadı

4. BÖLÜM

5.5. Denetim Yapısının Değiştirilmesi

Sayıştay tarafından yerine getirilen performans denetimi, esas itibariyle performans bilgisinin denetimi şeklinde gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla uluslararası denetim standartlarında belirtildiği ve ülke bazında iyi uygulama örnekleri tarafından yapıldığı şekli ile bir performans denetiminin varlığından söz etmek mevcut durum itibariyle mümkün değildir.

5018 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinde, “…Cumhurbaşkanı tarafından ilgili kamu idaresi için uygun görülen performans göstergeleri, kuruluşların bütçelerinde yer alır. Performans denetimleri bu göstergeler çerçevesinde gerçekleştirilir.”

denilmektedir. Söz konusu madde hükmü ile performans denetiminin, 1996 yılında önceki Sayıştay kanununda yapılan değişiklik sonrası uygulamaya konulan VET unsurları esas alınmadan performans göstergeleri çerçevesinde yürütüleceği görülmektedir. Dolayısıyla bu şekilde gerçekleştirilen performans denetimi kapsam

itibariyle daraltılan ve yalnızca performans ölçümü neticesinde tespit edilen performans bilgisinin değerlendirilmeye tabi tutulması şeklinde yerine getirilen bir denetim türü halini almıştır (Şener, 2017:6).

9. Uluslararası Yüksek Denetim Kurumları Teşkilatı (INTOSAI) Kongresi sonrasında yayımlanan Lima Deklarasyonu’nun “Hukuka Uygunluk Denetimi, Düzenlilik Denetimi ve Performans Denetimi” başlıklı dördüncü bölümünde (INTOSAI, 1998);

“1. Yüksek Denetim Kurumlarının geleneksel görevi, muhasebe işlemleri ile mali yönetimin yasalara uygunluğunu ve düzenliliğini denetlemektir.

2. Halen önemini koruyan bu denetim türüne ek olarak kamu kurumlarının performansını, tutumluluğunu, verimliliğini ve etkinliğini incelemeye yönelik eşit derecede önemli diğer bir denetim türü olarak performans denetimi bulunmaktadır.

Performans denetimi, sadece belirli mali işlemleri değil aynı zamanda kurumsal ve idari sistemleri içeren kamusal faaliyetin tamamını kapsar.

3. Yüksek Denetim Kurumlarının denetim amaçlarının hepsi, yani mali yönetimin hukuka uygunluğu, düzenliliği, tutumluluğu, verimliliği ve etkinliği temelde eşit öneme sahiptir. Bununla birlikte Yüksek Denetim Kurumları çalışma bazında önceliklerini kendileri belirler.”

Denilmektedir

Yukarıda belirtilen maddeler dikkate alındığında dört temel sonuç ortaya çıkmıştır. Birinci sonuç, performans denetiminin kapsamını verimlilik, etkililik ve tutumluluk kapsamında yapılacak incelemeler oluşturmaktadır. İkinci sonuç, performans denetiminin kapsamını faaliyetlerin kısmen analiz edilmesi değil, kamu faaliyetlerinin tamamı oluşturmalıdır. Üçüncü sonuç, performans denetiminin önem bakımından diğer denetim şekilleriyle aynı seviyede değerlendirilmesi gerektiğidir.

Dördüncü sonuç ise VET kapsamındaki amaçlar, diğer denetim amaçları ile eşit seviyede önemli olarak kabul edilmelidir. Bununla birlikte mevzuat kapsamında Sayıştay’ın görev alanı içerisinde yer alan performans (bilgisi) denetiminin yukarıda yer verilen sonuçlar ile uyumsuz olduğu görülmektedir; İlk olarak, Sayıştay tarafından yapılan performans bilgisi denetimleri VET denetimi olarak değil, kamu kurumları tarafından hazırlanan performans raporlarına ilişkin incelemeyi kapsar. İkinci olarak, söz konusu denetim, kamu faaliyetlerinin tümünü yerine yalnızca denetlenen kurumların raporlamış olduğu performans bilgileri üzerindeki incelemeleri içermektedir. Üçüncü olarak, performans bilgisine yönelik yapılan denetim, denetimin diğer türleriyle eşit seviyede önemi haiz değildir. Zira performans bilgisi kapsamında yapılan denetim sonucunda herhangi bir sorumluluk meydana gelmezken, düzenlilik denetimleri sonucunda belirli hallerde sorumluluk oluşabilir. Son olarak ise performans bilgisi kapsamındaki denetim verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilklerinin sağlanmasını hedef olarak belirlemez. Bu sebeple Sayıştay nezdinde amaç bakımından söz konusu ilkelerin sağlanmasının denetimin diğer türleri kapsamındaki amaçlarla aynı seviyede önemli görülmediği söylenebilir. Bu bilgiler ışığında performans denetimi ile performans bilgisi denetiminin arasındaki üç farka aşağıdaki tabloda yer verilmiştir (Şener, 2017:

13-14):

Tablo 10. Performans Denetimi ile Performans Bilgisi Denetimi Arasındaki Farklar

Performans Denetimi Evet Evet Evet

Performans Bilgisinin Denetimi

Hayır Hayır Hayır

Kaynak: Şener, 2017: 14

Sayıştay tarafından performans denetimi, 5018 ve 6085 sayılı Kanunlarda öngörülen biçimde dar anlamda tanımlanır. Nitekim 2013 yılında yayımlanan rehberin başlığı “Performans Bilgisi Denetimi Rehberi” olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte söz konusu rehberde şu ifadelere yer verilmiştir (Sayıştay, 2013: 1):

“6085 sayılı Kanunun 36’ncı maddesi uyarınca Sayıştay’ın denetim görevleri,

“düzenlilik denetimi” ve “performans denetimi”ni kapsamaktadır. 6085 sayılı Kanunun 36’ncı maddesine göre performans denetimi: “Hesap verme sorumluluğu çerçevesinde idarelerce belirlenen hedef ve göstergelerle ilgili olarak faaliyet sonuçlarının ölçülmesi suretiyle gerçekleştirilir.” Tanımdan da anlaşılacağı üzere performans denetiminin temelini idarelerin üreteceği performans bilgisi oluşturmaktadır. Bu sebeple Rehberin bundan sonraki bölümlerinde 6085 sayılı Kanunun 2. maddesinde tanımlanan performans denetimi için ‘performans bilgisinin denetimi’ ifadesi kullanılacaktır.

İdarelerin performans bilgisinin incelenmesi sonucu kurumsal performans hakkında ortaya çıkan bulgular performans denetimi aracılığıyla raporlanacaktır”

Bununla birlikte 2013 yayımlanan söz konusu denetim rehberinde 2014 yılında yapılan güncelleme ile birlikte başlık kısmı “Performans Denetimi Rehberi” olarak değiştirilmiştir. Ancak denetim kapsamında herhangi bir değişiklik yapılmamıştır.

Çalışmamızın ilgili bölümünde belirtildiği üzere Sayıştay tarafından gerçekleştirilen performans denetimleri belirli denetim kriterleri üzerinden yapılmaktadır. Söz konusu denetimlere ilişkin raporlar incelendiğinde bulgu konusu edilen hususların bu kriterler çerçevesinde ve mevzuat bazında yapılan değerlendirmeler olduğu görülmüştür. Örneğin stratejik planın hazırlanmasına ilişkin denetim raporlarında hata unsuru olarak en fazla yer verilen husus söz konusu belgenin mevzuatta belirtildiği zamanda ve yine mevzuatta belirlenen şekilde hazırlanmamasıdır.

Yukarıda yer verilen açıklamalar ve yapılan değerlendirmeler sonucunda Sayıştay tarafından uygulanan performans denetiminin esasında yalnızca performans bilgisini esas alarak gerçekleştirilen bir mevzuata uyum kontrolü olduğu görülmektedir.

Bu bakımdan hem uluslararası standartlar hem de ülke bazında iyi uygulama örnekleri dikkate alınarak performans denetiminin yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Söz konusu yapılandırma ile birlikte verimlilik, etkinlik ve tutumluluk (VET) unsurları denetimin esasını teşkil edecek ve denetim faaliyetleri gerçek anlamda performans denetimi şeklinde yerine getirilmiş olacaktır.

SONUÇ

Denetim olgusu oldukça uzun bir geçmişe sahiptir. Ticari hayatta paranın kullanılmaya başlaması ile birlikte denetim de bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmıştır.

Kazandıkları paranın bir kısmını devlete vergi olarak veren vatandaşların söz konusu vergilerin kullanılmasına ilişkin gittikçe artan ilgisi denetim kavramının temelini oluşturmaktadır.

İlk aşamada yürütülen ve geleneksel nitelikteki denetim olarak tabir edilen anlayışta toplanmış olan vergi miktarının doğru olup olmadığı inceleniyor ve kamu harcamaları ile bunların karşılığında elde edilen ürünler karşılaştırılıyordu. Bununla birlikte mali nitelikteki faaliyetlerin kanunlara ve diğer yasal mevzuata uygun olup olmadığını inceleyen hukuki uygunluk denetimi ile mali tabloların doğruluğunu inceleyen mali denetimi kapsayan düzenlilik denetimi de geleneksel anlamdaki denetim kapsamında gerçekleştiriliyordu.

20. Yüzyılda özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasında meydana gelen gelişmeler devlet faaliyetlerinin önemli ölçüde artmasına neden olmuştur. Kamusal faaliyetlerin miktar olarak artması ve nitelik olarak farklılaşması ile birlikte kamu harcamalarında da büyük oranda artışlar meydana gelmiştir. Kaynakların kısıtlı olmasına rağmen kamu harcamalarının bu şekilde bir artış göstermesi harcamaların yalnızca mevzuat kapsamında değil, verimlilik, etkinlik, tutumluluk gibi kavramlar bazında da denetlenmesini gerekli kılmıştır. Bununla birlikte demokrasi anlayışında yaşanan gelişmeler, ekonomik ve toplumsal kalkınmanın hız kazanması ve toplumun daha şeffaf ve hesap verilebilir yönetim talepleri denetim alanında da farklı arayışlara yol açmıştır.

Zira önceki dönemlerde yalnızca vergilerin hangi kaynaklara harcandığı ile ilgilenen vatandaşlar, yaşanan gelişmeler ile birlikte yapılan harcamaların ne kadar verimli harcandığı ve bu harcamalar karşılığında elde edilen fayda miktarı gibi konularla da ilgilenmeye başlamıştır. Yaşanan bu gelişmeler neticesinde geleneksel yöntemlerle yürütülen denetim, ortaya çıkan talepleri karşılamada yeterli olamamıştır. Kamu kaynaklarının verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkeleri çerçevesinde kullanılıp kullanılmadığı üzerinde duran performans denetimi, ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar neticesinde modern bir denetim yöntemi olarak uygulanmaya başlamıştır.

Performans denetimi, kamusal kaynakların verimlilik, etkililik ve tutumluluk esaslarına dayalı olarak kullanılmasını temin ederek kaynak kullanımında israfın ve yolsuzluğun engellenmesini amaçlar. Performans denetiminin iyi bir şekilde uygulanmasıyla denetime tabi tutulan kurumların yerine getirdikleri faaliyetlerin analizi yapılabilmektedir. Önceden planlanmış olan hedefler ile bu hedeflere ne ölçüde ulaşıldığı tespit edilerek kurumların kaydettiği aşamalar performans denetimi ile izlenebilmektedir. Performanslarını önemli ölçüde artıran kurumlar, denetim sonucu ortaya çıkan veriler neticesinde nispeten daha zayıf performansa sahip olan diğer

kurumlara örnek teşkil ederek bu kurumlar için performans denetiminin daha iyi şekilde uygulanması bakımından bir teşvik unsuru olmaktadırlar.

Performans denetiminin ortaya çıkmasına zemin hazırlayan gelişmeler ile birlikte ülkemizde de bu denetim türünde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Ülkemizde performans denetimi ilk olarak 1996 senesinde mevzuatta yer bulmuştur. Mülga 832 sayılı Sayıştay Kanunu’nda Sayıştay’a, denetime tabi kuruluşlarda kamusal kaynakların verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkelerine göre kullanılıp kullanılmadığını inceleme yetkisi verilmiştir. Performans denetiminin mevzuatta yer aldığı ilk dönemlerde denetçilerin eğitimi ön plana çıkmış, söz konusu denetime ilişkin diğer ülkelerdeki uygulamalar takip edilerek, iyi uygulama örneklerine sahip ülkeler ile ortak eğitim ve seminer faaliyetleri düzenlenmiştir. 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 2010 yılına gelindiğinde,önceki dönemlerde Sayıştay tarafından yapılan performans denetimleri ile birlikte kurum söz konusu denetim alanında önemli tecrübeler edinmiştir.

Ülkemizde performans denetiminin uygulanmasında Sayıştay’ın iki önemli avantajı vardır. Bunlardan birincisi Sayıştay’ın yasal düzenlemeler ile bağımsızlığının teminat altına alınmış olmasıdır. Türk Sayıştay’ı anayasal bir kurum niteliğini haizdir.

Bununla birlikte Sayıştay, hem 6085 sayılı Sayıştay Kanunu hem de 5018 sayılı KMYKK ile performans denetiminin yerine getirilmesine ilişkin yasal yetkiye de sahip bulunmaktadır. Söz konusu avantajlardan bir diğeri ise kamu alanında performans odaklı yönetim anlayışı ve performans esaslı bütçe sisteminin uygulanıyor olmasıdır.

2003 yılı itibariyle kabul edilen 5018 sayılı KMYKK bu noktada önemli bir yer tutmaktadır. Söz konusu Kanun ile birlikte kamusal alanda performansa dayalı yönetim ve bütçeleme yöntemi olarak da performans esaslı bütçe uygulamaları temel alınmıştır.

Türk Sayıştayı tarafından yerine getirilen performans denetimi sürecinde bazı zorluklar da söz konusudur. Varlık sebebi kamu kaynaklarının verimlilik, etkinlik ve

tutumluluk ilkeleri çerçevesinde kullanılıp kullanılmadığını tespit etmek olan performans denetimi, Sayıştay tarafından kamu idarelerinin belirlemiş olduğu hedef ve göstergelere yönelikfaaliyet sonuçlarının ölçülmesi yoluyla gerçekleştirilmektedir.

Nitekim hali hazırda güncel olarak kullanılan 2014 tarihli Performans Denetimi Rehberinde performans denetiminin, hesap verme sorumluluğu çerçevesinde idare tarafından belirlenmiş olan gösterge ve hedeflere ilişkin faaliyet sonuçlarının ölçülmesi yoluyla gerçekleştirileceği belirtilmiştir. Bununla birlikte 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 2’nci maddesinde performans denetiminin, “Hesap verme sorumluluğu dikkate alınarak, idareler tarafından belirlenmiş olan gösterge ve hedeflere ilişkin faaliyet sonuçlarının ölçülmesi” şeklinde tanımlandığı görülmektedir. Bu durum Uluslararası denetim standartlarında performans denetiminin varlık sebebi olarak sayılan ilkelerin denetim sürecinde dikkate alınmayarak yalnızca performans bilgisinin ölçülmesi şeklinde bir denetim faaliyetini beraberinde getirmektedir. Performans denetiminde karşılaşılan bir diğer güçlük ise düzenlilik denetimine göre daha yeni bir denetim türü olan performans denetiminin denetime tabi tutulan kurumlar tarafından düzenlilik denetimi kadar önemsenmemesidir. Performans denetimi, genel itibariyle kurumlar nezdinde yerine getirilmesi gereken bir prosedür olarak görülmektedir. Performans denetimi, yapısı gereği insan kaynağının desteğine ihtiyaç duyan bir denetim türüdür.

Dolayısıyla bu denetim türünün kurumlar üzerindeki pozitif etkisini artırmak için üniversiteler ve kamu kurumları nezdinde düzenli aralıklarla bilgilendirme toplantıları gerçekleştirilmesi uygun bir yöntem olarak görülmektedir.

İngiltere Sayıştayı performans denetimini uygulamaya başlayan ilk yüksek denetim kurumlarından biridir. İngiltere’de önceki dönemlerde de uygulanmakla birlikte 1983 yılı itibariyle mevzuatta yer almaya başlayan performans denetimi, İngiltere Sayıştayı’nın (NAO) iş hacminde önemli bir paya sahiptir. İngiltere’de paranın değeri (Value For Money) denetimi olarak da adlandırılan bu denetim türü kapsamında yerine

getirilen faaliyetler sonucunda hazırlanan denetim raporları parlamentoya sunulmaktadır. Yapılan denetimler sonucunda denetlenen kurumlar tarafından gerçekleştirilen uygulamalar Sayıştay tarafından izlenmekte ve gerekli düzeltmelerin yapılıp yapılmadığı takip edilmektedir.

NAO, performans denetimini yerine getirirken denetimin kalite ölçümüne de önem vermektedir. Bu kapsamda kurum içi kalite kontrol süreçleri ile birlikte çeşitli kurum ve kuruluşlar ile ortak değerlendirmeler yapılmakta ve denetimin iyileştirilmesine yönelik düşünce ve tavsiyeler değerlendirilmektedir.

Türkiye ve İngiltere Sayıştayları tarafından uygulanan performans denetimi karşılaştırmalı olarak değerlendirildiğinde Türk Sayıştayı ile İngiltere Sayıştayı arasında performans denetiminin uygulanması bakımından önemli farklar bulunduğu görülmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır: Türk Sayıştayı, performans bilgisinin denetimine dayalı olarak performans denetimi yaparken, İngiltere Sayıştayı verimlilik etkinlik ve tutumluluk ilkelerini dikkate alarak söz konusu denetimi yerine getirmektedir. Türk Sayıştayı performans denetimi için özel bir kaynak ayırmamakla birlikte İngiltere Sayıştayı performans denetimine önemli miktarda kaynak ayırmaktadır 2018-2019 dönemi 14,6 milyon pound), Türk Sayıştayı tarafından yerine getirilen performans denetimi çalışmaları parlamentoya düzenlilik denetimi raporları ile birlikte raporlanırken, İngiltere Sayıştayı tarafından bu kapsamda yapılan çalışmalar parlamentoya müstakil raporlar şeklinde iletilmektedir. Dolayısıyla İngiltere Sayıştayı tarafından uygulanan denetim sürecinin çok daha etkin olduğu görülmektedir. Bu durum iki ülke Sayıştayı’nın performans denetimi alanında sahip olduğu tecrübe farkı göz önüne alındığında oldukça anlaşılabilir bir sonuçtur. Zira performans denetiminin öncüsü olarak faaliyet gösteren İngiltere Sayıştayı hem bu alandaki uzun geçmişiyle hem de sahip olduğu yapısal olanaklarla hali hazırda dünya sayıştayları içerisinde performans denetiminde önemli bir markadır.

Avrupa Sayıştayı’nda performans denetimi diğer denetim türleri arasında ön plana çıkmaktadır. Söz konusu önceliğin sebebi yalnızca Sayıştay’ın bir tercihi değildir.

Avrupa Birliği’ne üye olan devletlerin tamamına yakınında performans denetimi yaygın bir şekilde uygulanmaktadır. Avrupa Sayıştayı’nın performans denetiminde izlediği yöntem uluslararası denetim standartları ve İngiltere Sayıştayı uygulamalarına benzer şekildedir.Bununla birlikte Avrupa Sayıştayı'nın VET denetimi için kullandığı tek bir metodoloji bulunmamaktadır. Bunun sebebi VET denetiminin özelliği gereğince incelemeye tabi tutulan her alanın kendi standartları ve performans ölçütlerinin bulunmasıdır. Bu durum Sayıştay için performans denetimlerinde standart bir denetim şeklinin ortaya konulması bakımından sorun teşkil etmektedir. Nitekim denetimin kapsam bakımındanoldukça çeşitli olması, farklı bütçe türlerinin denetime tabi tutulması, üye Devletlerin kendine has kurumsal kültürlere sahip olması bu durumun nedenleri olarak gösterilebilir.

Türk Sayıştayı ile Avrupa Sayıştayı arasında performans denetimi bağlamında denetimin uygulanması bakımından önemli farklılıklar vardır. Türk Sayıştayı’nın performans bilgisini esas alması, Avrupa Sayıştayı’nın ise yapılan faaliyetler üzerinde VET denetim gerçekleştirmesi, Türk Sayıştayı’nın tek bir mali sistem içerisinde denetim ifa etmesine karşın Avrupa Sayıştayı’nın ulus üstü bir yapı olarak farklı mali ve kurumsal sistemleri denetlemesi, Türk Sayıştayı’nın düzenlilik denetimine ağırlık vermesine karşın Avrupa Sayıştayı’nın performans denetimi ağırlıklı denetim yapması söz konusu farklılıklardan en önemlileri olarak görünmektedir.

Sonuç olarak, performans denetiminde uluslararası denetim standartlarında temel unsurlar olarak belirtilen verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkeleri İngiltere ve Avrupa Sayıştaylarında performans denetimin odağında yer almaktadır. Vatandaşın ödediği verginin sorumlular tarafından söz konusu ilkeler doğrultusunda harcanıp harcanmadığının denetlenmesi şeklinde gerçekleştirilen performans denetimi, ilgilileri

tarafından her yıl dikkatle takip edilmeye başlanmıştır. Bunun bir sonucu olarak performans denetimi, diğer denetim türleri arasında ön plana çıkmış ve kamuoyu nezdinde önemini her geçen gün artırmıştır. Buna karşın Türk Sayıştayı, performans denetimi uygulamasında yukarıda bahsi geçen temel ilkeleri değil idareler tarafından sunulan performans bilgisini esas almaktadır. Bu durum söz konusu denetimin büyük ölçüde kağıt üstünde kalmasına ve mevzuatta yer verildiği için yerine getirilmesi gereken rutin bir prosedür niteliğine bürünmesine yol açmaktadır. Bununla birlikte Türk Sayıştayı, konu bazında denetimler yürütme yetkisini haizdir. Söz konusu denetim şeklinde VET denetimi yapılmasına yönelik herhangi bir engel bulunmamaktadır. Bu bakımdan performans denetimlerinin çalışmada belirtildiği şekilde yapılandırılmasına kadar geçecek süre içerisinde VET denetimleri konu bazlı denetimler şeklinde gerçekleştirilebilecektir.

KAYNAKÇA

ABD HazineBakanlığı Mali YönetimDairesi, (1993), PerformansÖlçümü, (Çev.

HülyaDemirkaya), Ankara: SayıştayBaşkanlığıAraştırmaİncelemeÇeviriDizisi.

Abid, N., (1998), Performans Denetiminde Pakistan’ın Deneyimi Üzerine Bir Yaklaşım, (Çev. D. Kubalı), Sayıştay Dergisi, 1990, Cilt:9, Sayı:29, s.104-127.

Akdeniz, İbrahim, (2020), Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Politikaların Bütçeye Yansıtılması: Program Bütçe Sistemine Yönelik Bir Yapılandırma Önerisi, AÜ SBE Yüksek Lisans Tezi.

Akgündüz, A., (2012), Osmanlı’danCumhuriyet’eSayıştay (Divan-ı Muhâsebât), İstanbul: OsmanlıAraştırmalarıVakfı.

Akpinar, Yakup, (2010), 610 NoluUluslararasiDenetimStandardıHükümleri İle TürkiyeUygulamalarıÇerçevesindeİçDenetimVeİçDenetimÇalışmaları, Trakya ÜniversitesiSosyalBilimlerDergisi, Cilt:12, Sayı:2, s: 174-200.

Aksoy, M., Geçgel B., Öz, Y., (2018), Sayıştay Hesap Yargısı, Ankara: T.C. Sayıştay Başkanlığı Yayınları Araştırma/İnceleme/Çeviri Dizisi.

Aksoy, T., (2002), Tüm Yönleriyle Denetim, Ankara: Yetkin Yayınları.

Akyel R., Baş H., (2010),

KamuYönetimiveDenetimiBağlamındaSayıştay’ınAnayasalveYargısalKonumu, MaliyeDergisi, Sayı:374-387.

Akyel, R. vd., (2012), Umumi Murakabe Heyeti’nden Sayıştay’a Yüksek Denetleme Kurulu (1938-2010), Ankara. Sayıştay Yayınları.

Akyel, R., Köse., H. Ö., (2010), Kamu Yönetiminde Etkinlik Arayışı: Etkin Kamu Yönetimi İçin Etkin Denetimin Gerekliliği, Türk İdare Dergisi, Sayı:466, s.9-45.

Anderson, B., (2008), Bütçe Sürecinde Parlamentonun Değişen Rolü, Uluslararası Sempozyum, 7-8 Ekim, Afyonkarahisar, TBMM Basımevi.

Arslan, I., vd., (2011), İngiltere Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Sisteminin İncelenmesi, İngiltere Staj Programı Raporu.

Atakan, N., Coşkun, A., Sonuvar, M., (1997), PerformansDenetimi Pakistan Sayıştay'ı Uygulaması, Ankara: T. C. Sayıştay Başkanlığı 135. Kuruluş Yıldönümü Yayınları.

Avrupa Komisyonu, (2016), AB Genişleme Politikasına İlişkin 2016 Türkiye İlerleme Raporu.

Balyemez, A. S., (2018), Sayıştay Performans Denetimlerinin Uygulama ve sonuçları Üzerine Bir Tartışma, İşletme Araştırmaları Dergisi, Cilt:10, Sayı:2, s.276-311.

BAŞ, H., (2005), Hesap Verme Sorumluluğu ve Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 20. Maliye Sempozyumu, T.C. Pamukkale Üniversitesi İ.İ.B.F. Maliye Bölümü, Yayın No: 1.

Başoğlu, M., (2014), İngiltere Parlamentosu’nda Bütçe Süreci, Yasama Dergisi Sayı:28, s.30-65,https://www.nao.org.uk/about-us/our-work/history-of-the-nao/,

13.04.2020.

Bayar, D. (2003), Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu Ne Getir(m)iyor?, Maliye Dergisi, Sayı: 144, s. 48.

Bayar, D., (2005), Sayıştay'ın Anatomisi, Maliye Dergisi, Sayı:148, s.63-81.

Bayar, D., (2008), Mali Denetim Nedir?, Maliye Dergisi, Sayı:155, s.1-10.

Baykal S., ve Göçmen İ., (2016), Avrupa Birliği Kurumsal Hukuku, Ankara: Seçkin Yayınları.

Bülbül. M., (2007), Bir Parlamenter Denetim Olarak TBMM’de Yazılı Soru, Yasama Dergisi, Sayı:4, s:27-56

Brenninkmeijer, A., Debets, R., Hock B., Moonen, G., (2017), Theapplication of auditstandards in ECA’swork, TilecDiscussionPaper.

Candan E., (2006), Eski ve Yeni Kamu Mali Yönetim Sisteminin Mukayeseli Olarak Değerlendirilmesi ve 5018 Sayılı Kanun ile Öngörülen Esaslar ve Getirilen Yenilikler 1, Vergi Dünyası, Sayı:295, s. 188-194.

Candan E., (2006), Eski ve Yeni Kamu Mali Yönetim Sisteminin Mukayeseli Olarak Değerlendirilmesi ve 5018 Sayılı Kanun ile Öngörülen Esaslar ve Getirilen Yenilikler 2, Vergi Dünyası, Sayı:296, s. 172-173.

Candan, E., (2007), Türk Bütçe SistemindePerformansDenetimi, Ankara: T. C.

MaliyeBakanlığı StratejiGeliştirme Başkanlığı.

Consolidated Versions of the Treaty on European Union and the Treaty on the Functioning of the European Union (2012), Official Journal of the European Union, 26.10.2012, C 326/1.

Coşkun, A., (2000), Performans ve Risk Denetim Terimleri (Derleme), Ankara: T.C.

Sayıştay Başkanlığı Yayınları.

Çağan, N., (1986), Anayasa Çerçevesinde Kamu Maliyesinin Parlamenter Kontrolü, Anayasa Yargısı, Ankara:Anayasa Mahkemesi Yayınları.

Çöker, F. (2018), Kamu Mali Yönetimi, Ankara: T.C. Sayıştay Başkanlığı Yayınları.

Davies, E., (2013), European Court of Auditors: Information Guide, EuropeanSources, http://aei.pitt.edu/74895/1/European_Court_Auditors.pdf, 20.09.2020.

De Bondt, A., (2014), PerformanceAuditsbytheEuropean Court of Auditors: Time for a Rebalancing? Thesis, EuropeanGovernance, University of Luxembourg.

Demirbaş, T. ve Engin, R., (2016), Sayıştayın Belediyeler Üzerindeki Performans Denetimlerinde Ulaştığı Bulguların Analizi, Sayıştay Dergisi, Sayı: 100, s.27-60.

Demirbaş, T., (2001), Sayıştaylar Tarafından Gerçekleştirilen Performans Denetimleri ve Türk Sayıştayı Uygulaması, Ankara: T.C. Sayıştay Başkanlığı, Araştırma/İnceleme/Çeviri Dizisi.

Demirbaş, T., (2001), Sayıştaylar Tarafından Gerçekleştirilen Performans Denetimleri ve Türk Sayıştayı Uygulaması, Ankara: T.C. Sayıştay Başkanlığı, Araştırma/İnceleme/Çeviri Dizisi.