• Sonuç bulunamadı

2.9 Örgütsel Bağlılık

2.9.1 Örgütsel Bağlılığa İlişkin Sınıflandırmalar ve Yaklaşımlar

2.9.1.2 Davranışsal Bağlılık

Tutumsal bağlılık örgütsel davranış alanında uğraş veren araştırmacılar tarafından kullanılırken, davranışsal bağlılık, bağlılığın dışavurumu olarak sosyal psikologlar tarafından ele alınmaktadır (İnce ve Gül, 2005: 48). Davranışsal bağlılık, bireylerin geçmiş deneyimleri ve örgüte uyum sağlama durumlarına göre örgütlerine bağlı hale gelme süreci ile ilgilidir. Davranışsal bağlılık, bireylerin belli bir örgütte çok uzun süre kalmaları sorunu ve bu sorunla nasıl başa çıktıklarıyla ilgili bir kavramdır (Bayram, 2005: 130). Bu bağlılık türünde çalışan örgüte değil, yaptığı faaliyetlere bağlanmakta, örgütsel bağlılık çalışanın davranışlarına yönelik olarak gelişmektedir (Boylu ve diğerleri, 2007: 57).

2.9.1.2.1 Becker’in Yan Bahis Yaklaşımı

Becker’in (1960) geliştirdiği yan bahis kuramına göre, birey çalıştığı örgüt içerisinde sergilediği daha önceki davranışlarını haklı çıkarmak ve bu davranışlarında tutarlılık sergilemek için emek, bilgi, statü, deneyim, zaman, maddi ve manevi olmayan ödüller vb. gibi kendisi için önemli fakat davranışları ile doğrudan ilgili olmayan şeyler üzerine bahse girer (Meyer ve Allen, 1984, aktaran, Bakan, 2011: 93). Bağlılığın “bahse girme” kavramına göre, bir kişi değer verdiği bir şeyi ortaya koyarak - yani bir nevi bahse girerek - örgütüne yatırım yapmaktadır. İşgörenin ortaya koydukları kendisi için ne kadar değerli ise bağlılığı da o derece artmaktadır (İlsev, 1997: 30).

Birey yan bahislere gerek isteyerek gerekse istemeyerek girmiş olabilir. Her iki durumda da önemli olan yan bahislerin kaybedilmesi durumunda ortaya çıkacak maliyetin birey açısından üstlenilemeyecek düzeyde olmasıdır. Maliyetler üstlenilemeyecek düzeyde ise birey bahsi kaybetmeyi göze alamayacak ve davranışlarına tutarlı bir şekilde devam etmeye gereksinim duyarak davranışsal bağlılığını güçlendirecektir. Beker’e (1960) göre bireyin bilinci dışında gelişen ve bağlılığa neden olan değişik yan bahis kaynakları bulunmaktadır (Bakan, 2011: 94).

Becker’ e göre çalışanların bağlılık göstermesine neden olan yan bahis kaynakları dört tanedir (Becker, 1960: 36-38, aktaran, Bakan, 2011:95).

Toplumun beklentileri: Birey, sosyal ve manevi yaptırımları nedeniyle toplumun

bazı beklentilerinin kendi davranışlarını kısıtlamasına yol açacak bazı yan bahislere girer. Örneğin, sürekli iş değiştiren bireyin toplum içerisinde güvenilir olmayan birey olarak kabul edilmesinden dolayı, birey güvenilir olduğunu ispatlamak için daha iyi koşullar vaat eden birçok alternatife iş imkânını kabul etmeyerek bir bahse girmiş olabilir (Becker, 1960; İlsev, 1997; Uygur, 2004; Gül, 2003: 79, aktaran, Bakan, 2011: 94-95).

Örgütteki bürokratik düzenlemeler: Örgütteki bürokratik işleyişin, bireye

sağladığı maddi ve manevi olmayan ödüller bireyin bir bahse girmesine neden olabilir (Bakan, 2011: 95). Örneğin, hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir bireyin çalışma saatlerinin esnek ve düzenlenebilir olması yaşam standartları açısından fayda sağlaması adına başka bir işletmenin iş teklifini aynı imkânları sağlayamaması kaygısı ile reddedebilir.

Sosyal pozisyona uyum: Bireyin içinde bulunduğu sosyal duruma alışmış ve

uyum sağlamış olduğundan dolayı bir yan bahse girmiş olabilir. Böyle bir durumda birey, içinde bulunduğu sosyal rolün gereklerini yerine getirmeye alıştığı için, yeni bir role uyum sağlamakta zorluk çekeceğini düşünür (Gül, 2003: 81; İnce ve Gül, 2005; Bakan, 2011: 95). Özellikle alternatif iş imkânlarının zor gerçekleştiği ülkemizde birçok birey, hakkında çok fazla bilgi sahibi olmadığı bir işe girdikten belli bir zaman sonra kendisini o işle özdeşleştirmeye başlar (Bakan, 2011: 95).

Sosyal etkileşimler: Birey örgüt içerisinde diğer üyelerle sosyal etkileşimler

içerisindeyken kendisine özgü kanaatler oluşturur. Eğer bu kanaatlerin bozulmasını istemiyorsa onlara uygun davranışlar sergilemek zorundadır (İlsev, 1997; Bakan, 2011: 96; Gül, 2003: 80). Örneğin, üst düzey bir yönetici kendisini adil ve sözüne güvenilir biri olarak göstermişse, çözüm getirmesi gereken karmaşık bir durumda adil davranması ve sözüne güvenilir kanaatin bozulmaması için yalan söylememesi gerekmektedir.

Becker’ e göre sözü edilen kaynaklardan dolayı girilmiş olan yan bahisler ve bu bahisler sebebiyle yapılan yatırımlar zaman geçtikçe giderek artmaktadır. Bu nedenle bireyin yaşı ve kıdemi, yaptığı yatırımların temel parametreleri olarak kabul edilmektedir.

Buna göre, bireyin yaşı ilerledikçe ve kıdemi arttıkça yatırımları da buna paralel olarak artacak ve bireyin örgütten ayrılması zorlanacaktır (Gül, 2003: 81).

2.9.1.2.2. Salancik Yaklaşımı

Salancik’in yaklaşımına göre bağlılık, “kişinin davranışlarına ve davranışları aracılığıyla faaliyetlerini ve örgüte olan ilgisini güçlendiren inançlarına bağlanması durumudur (Mowday ve diğerleri, 1982: 20, aktaran, Bakan, 2011: 96). Salancik’in yaklaşımı, tutumlar ve davranışlar arasındaki uyuma dayanmaktadır. Bireyin tutumları ve davranışları uyumsuz olduğu zaman birey gerilim ve strese girecektir. Tutumlar ve davranışlar arasındaki uyum ise bağlılığı getirecektir (Gül, 2003: 80). Her davranışa aynı şekilde bağlanılması mümkün olmamakla birlikte, davranışa olan bağlılığı etkileyen özellikler şunlardır (O’ Reilly ve Caldwell, 1981: 560; Bakan, 2011: 97).

Kamuya açıklama: Bireyin yaptığı davranış ailesi, iş arkadaşları veya dostları

tarafından duyulmakta veya gözlemlenebilmekte ise birey bu davranışlarının meydana getirdiği sonuçları ile ilgili sorumluluğunu görmezlikten gelmeyebilir (İlsev, 1997: 29- 35). Birey eylemi ile sosyal çevre arasında bağ kuracak ve davranışını haklı kılacak nedenleri ileri sürecektir (Bakan, 2011: 97).

Dışavurum: Davranışın yapılması gerekliliği açık ve kesin bir şekilde dışa

vurulmuş ise bu davranışa olan bağlılık yüksek olacaktır. Örneğin birey bir işe girerken sözleşme imzalamışsa ya da o işin özellikleri ve çalışma süresini içeren bilgiler kendisine verildikten sonra işi seçmiş ise bu seçimi inkâr edemeyecektir (O’ Reilly ve Caldwell, 1981, aktaran, Bakan, 2011: 97).

Vazgeçilebilirlik: Bazı eylemlerin sonucu beğenilsin ya da beğenilmesin geri

dönülemez. Dolayısıyla eylem gerçekleştikten sonra vazgeçilmesi mümkün olmayan davranışlara olan bağlılık güçlü düzeyde olacaktır (O’ Reilly ve Caldwell, 1981, aktaran, Bakan, 2011: 98).

İrade: Birey dışarıdan herhangi bir baskı ile karşılaşmaksızın gönüllü olarak bir

tutacaktır. Dolayısıyla içten gelen irade davranışa karşı gönüllü bağlılık yaratacaktır (İlsev, 19997: 30).

Benzer Belgeler