• Sonuç bulunamadı

DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE ENERJİ POTANSİYELİ VE KULLANIMI

2.3. İKİNCİL ENERJİ KAYNAKLARI

2.3.3. Dünyada ve Türkiye’de Bor Enerjisi

Bor aslında kendi başına bir enerji kaynağı değil, ancak diğer kimyasallarla birleştiğinde enerji kaynağı olabilen bir madendir. Burada alternatif ve emisyonsuz bir enerji kaynağı olarak ta “Hidrojen” gündeme gelmiş ve yapılan bilimsel çalışmalar hidrojen üzerinde yoğunlaşmıştır. Bor türlerinden olan bor hidrür, hidrojenin taşınma depolanma ve patlama gibi risklerini yok eden bir taşıyıcıdır.

Bor’un kullanım alanları teknoloji seviyesine bağlı olarak henüz ara malların üretiminde daha çok kullanılmaktadır. Bu kapsamda ilaç, inşaat, boya, tekstil, deterjan, sabun, ısıya dayanıklı cam, emaye, fiberglas, seramik, elektrik, izolasyon ve tarımda

kullanılan kimyasal maddelerin üretiminde kullanılmaktadır. Günümüzde bunlara ek olarak enerji depolamada, su arıtma işlerinde,atık temizleme işlemlerinde, otomobillerde hava yastığı ve hidrolik fren imalinde, bilgisayar teknolojisinde, otomotiv ve silah teknolojisinde hafif ve kurşungeçirmez zırh malzemesi olarak, jet ve roket yakıtlarında, atom enerjisi denetim rodlarında, çelik güçlendirmede, ısı ve radyasyondan koruyucu lehavalar, yanmayı geciktirici malzeme ile son derece dayanıklı malzemenin imali gibi alanlarda da kullanılmaktadır (ETİ Maden, http://www.etimaden.gov.tr). Şekil 2.59 Dünya Bor Rezervleri Dağılımı (2010, %)

71,2% 2,8% 3,8% 0,2% 1,8% 8,2% 3,3% 1,5% 0,7% 6,4%

Türkiye ABD Rusya Çin

Arjantin Bolivya Şili Peru

Kazakistan Sırbistan

Kaynak: BOREN http://www.boren.gov.tr/icerik.php?id=26

Dünya toplam bor rezervi yaklaşık 1,241 milyar tondur. Bu rezervlerin dağılımına bakıldığında şekil 2.59’de görüldüğü gibi Türkiye %71,2 ile ilk sıradadır. Onu %8,2 ile Kazakistan, %6,4 ile A.B.D. takip etmektedir.

Tablo 2.60 Dünya Bor Rezervleri Dağılımı (2010, Bin ton) Ülke Ekonomik Günlük Rezerv Muhtemel Mümkün Rezerv Toplam Rezerv (Bin ton) Toplam Rezerv (%) Türkiye 227 624 885 72,2 ABD 40 40 80 6,8 Rusya 40 30 35 8,5 Çin 27 9 47 3,1 Arjantin 2 7 9 0,8 Bolivya 4 15 19 1,6 Sili 8 33 41 3,5 Peru 4 18 22 1,9 Kazakistan 14 85 102 1,3 Sırbistan 3 0 3 0,3 TOPLAM 369 861 1243 100

Türkiye, dünyanın en büyük ve iyi kalitede bor rezervlerine sahip olan ve buna paralel olarak dünyada en yüksek bor üretimini gerçekleştiren ülkedir. 1980’lerin başında %25 olan Türkiye’nin payı, 2009 yılında %37’ye çıkarak dünyada ilk sıraya yerleşmiştir. Dünya ekonomilerinde 2001 yılından buyana devam eden büyüme eğilimine paralel olarak bor talebi de artmış ancak 2008 yılı ortalarında başlayan kriz nedeniyle talep 2009 yılının ilk iki çeyreğinde en düşük seviyelerine ulaşmış, 2009 yılının ikinci yarısından sonra tekrar iyileşme eğilimine girmiştir. Kriz döneminde bor tüketimindeki daralma, krizin bor tüketiminin yaygın olduğu bölgeler ile inşaat ve otomobil gibi bor tüketimi açısından önemli olan sektörlerde daha şiddetli olmasından dolayı, dünya ekonomisindeki daralmanın çok üzerinde gerçekleşmiştir. 2002 yılında 436 bin ton olan bor kimyasalları ve eşdeğeri ürün üretimi, 2009 yılı sonunda brüt 4,8 milyon ton, fiili üretim ise 3,29 milyon ton olmuştur (ETİ Maden Bor Sektör Raporu 2009: 11). Dünya bor tüketimi ise 2009 yılında %26,3 azalarak 2,9 milyon ton olmuştur. Dünya talebinin yaklaşık %37’si Eti Maden, %28’i Rio Tinto Borax ve %35’i de diğer üreticiler tarafından karşılanmıştır. Talebinin önemli bir kısmı Türkiye tarafından sağlanmaktadır, ancak gerekli yatırımların yapılmaması ve teknoloji yetersizliği nedeniyle Türkiye istediği katma değeri yaratamamaktadır. Ürünler yeteri kadar katma değer kazanmadan ihraç edilmektedir. Önemli olan rafine bor ürünlerinin üretilip ihraç edilmesidir. Bu yüzden bor rezervlerini yüksek kalite ve teknolojide işleyecek sanayiler kurulmalıdır (Külebi, 2007: 89–92).

Devlet bu amaca dönük olarak 2003 yılında Türkiye’de ve dünyada bor ürün ve teknolojilerinin geniş bir şekilde kullanımını, yeni bor ürünlerinin üretimini ve geliştirilmesini sağlamak, yapılacak olan araştırmalar için gerekli bilimsel ortamı sağlamak, bu alanda araştırma yapan kamu ve özel hukuk tüzel kişileri ile işbirliği yaparak bilimsel araştırmaları yapmak, koordine etmek ve bu araştırmalara katkı sağlamak amacıyla Ulusal Bor Enstitüsünü kurmuştur (BOREN-Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, http://www.boren.gov.tr/icerik.php?id=99).

Bor’un yoğun olarak kullanıldığı endüstriler (yalıtım fiberglas, Selüloz yalıtım, fiberglas tekstil, Borosilikat cam gibi) Türkiye’de fazla gelişmemiştir, dolayısıyla Türkiye’nin tüketimi dünya üretiminin %1-2’si civarındadır. Yani Bor’a dayalı endüstrilerde Türkiye dışa bağımlıdır. Dünya bor ticareti yaklaşık 1,5 milyon ton/yıl ve

1,25 milyar dolardır (Tabakoğlu ve Diğerleri, 2006: 470). Türkiye’nin bor ihracat geliri 2002 yılında 186 milyon $’dan, 2008 yılında 518 milyon dolara çıkmıştır.

Şekil 2.61 Türkiye’nin Bor İhracatı (Milyon $)

0 100 200 300 400 500 600 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Kaynak: ETİ Maden Bor Sektör Raporu 2009, s.11

2009 yılında toplam bor ürünleri satış geliri, 435 milyon $’ı ihracat olmak üzere 451 milyon $ olarak gerçekleşmiştir. 2009 yılı yurt dışı bor kimyasalları ve eşdeğeri ürün satış miktarı, 2002 yılına göre %126 artarak 925 bin ton, yurt dışı bor kimyasalları ve eşdeğeri ürün satış gelirleri ise 2002 yılına göre %232 artarak 402 milyon $’ı olmuştur. Eti Maden’in bor satışları 2009 yılında küresel krizin etkisiyle bir önceki yıla göre toplam ürün bazında %26 azalış göstermiş ve 1,1 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Yine 2009 yılında Eti Maden’in bor satışları bir önceki yıla göre değer bazında %16 azalış göstererek 451 milyon ABD$ olmuştur. Bu satışlarla pazar payı, miktar (ton) bazında %37 olarak gerçekleşmiştir. Böylece Eti Maden bir önceki yılda olduğu gibi pazarda yine birinci sırada yer almıştır (ETİ Maden Sektör Raporu 2009: 2). 2010 yılında ise küresel krizin etkilerinin geçmeye başlamasıyla sektör, bor talebinin artmasıyla tekrar yükseliş eğilimine girmiştir. Dünya üretim kapasitesi 2,23 milyon ton B2O3 (4,85 milyon ton) seviyelerine ulaşmış fiili bor üretimi ise %24 artarak yaklaşık 4,09 milyon ton civarında gerçekleşmiştir. Tüketim ise 2010 yılında bir önceki yıla göre %32 artarak 3,95 milyon tona ulaşmıştır. Bu talebin %40’ını Eti Maden, %27’sini RT Borax ve kalan %33^ünü diğer üreticiler karşılamıştır. Eti Maden’in bor satışları miktar bazında %50 artışla 1,6 milyon tona, parasal bazda %43 artışla 647 milyon dolara çıkmıştır (ETİ Maden Sektör Raporu, 2010: 2).