• Sonuç bulunamadı

Cumhuriyet Döneminde Deniz Harp Okulu’nun Gelişim

19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkması ile başlayan Ulusal Kurtuluş Hareketi; Anadolu’da gelişerek, 23 Temmuz 1919’da Erzurum’da ve 04 Eylül 1919’da Sivas’ta yapılan kongrelerinden sonra, 23 Nisan 1920’de Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açmıştır (Cumhuriyet Bahriyesi Kronolojisi, 2006:9).

Bir meclis hükümeti olan, TBMM Hükümeti’nde, Deniz Kuvvetleri hizmetleri, Milli Müdafaa Vekaleti’ne bağlı olarak 10 Temmuz 1920’de kurulan ve 01 Mart 1921’de adı Bahriye Dairesi Reisliği olan “Umuru Bahriye Müdüriyeti” tarafından yönetilmeye başlanmıştır.

Ulusal Kurtuluş Savaşı nedeniyle, 1920-1923 yılları arasında Bahriye Mektebi’ne öğrenci alınmamıştır. 1921’de Bahriye Mektebi’nden mezun olup, Hamidiye Okul Gemisi’nde eğitimdeyken, Milli Ordu’ya katılmak için Samsun’a gelen 8 mühendis teğmen ile bir Bahriye Mektebi öğrencisinin eğitimi için 28 Mart 1921’de Samsun Deniz Müfreze Komutanlığına bağlı bir Bahriye Okulu daha açılmıştır. Ancak, bu okulun öğrenci sayısı Nisan 1921’de İstanbul Muaveneti Bahriye Heyetinden istenilen 15 mühendis ile artırılmışsa da, on üç öğrencinin “ Biz Anadolu’ya Kurtuluş Savaşı’na katılmak için geldik, okumak istesek İstanbul’da kalırdık” diyerek aktif görev istemeleri üzerine Trabzon Bahriye Nakliyat Komutanlığı’na atanmaları neticesinde öğrencisiz kalan okul 25 Eylül 1921’de kapatılmıştır (Türkiye Cumhuriyeti Bahriye Erkan-ı Harbiye Riyaseti, 1929:19).

30 Ağustos 1922’de Ulusal Kurtuluş Savaşı kesin zaferle sonuçlanmış ve sonrasında 11 Ekim 1922’de Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalanmıştır. 30 Ekim

1922’de TBMM’nin 307 sayılı kararı ile Bahriye Nezareti kaldırılmıştır. 01 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasına müteakip, 4 Kasım 1922’de İstanbul resmen

Milli Hükümet emrine girmiştir. Bu tarihe kadar Padişahın egemen olduğu İstanbul ve çevresinde faaliyet gösteren Bahriye Nezareti de fiilen kaldırılmıştır. Donanma işleri ve İstanbul’daki deniz kuruluşları Bahriye Dairesi’nin emri altına girmiştir. Kasımpaşa’daki

Bahriye Nezareti binası ise 14 Kasım 1922’de İstanbul Bahriye Kumandanlığı haline getirilmiştir (Türkiye Cumhuriyeti Bahriye Erkan-ı Harbiye Riyaseti, 1929: 21).

Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin Bahriyesi olarak, 01 Mart 1923’de Heybeliada Bahriye Mektebi’nden 44 Güverte, 39 Makine ve 6 Gemi İnşa Mühendisi mezun olmuştur (Cumhuriyet Bahriyesi Kronolojisi, 2006:9).

Cumhuriyet döneminde, Bahriye Mektebi’ne ilk olarak 1924 yılında, güverte, makine ve katip sınıflarında okutulmak üzere öğrenci alınmıştır (Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lalahan Deniz Genel Arşiv Müdürlüğü; Deniz Kuvvetleri Tarihçesi, Cilt II, Dosya: III:332). Bu suretle, 1919-1920 ders yılı sonunda öğretimine son verilen Katip Mektebi Bahriyesi yerine, okul bünyesinde güverte ve makine sınıfları gibi bir katip sınıfı açılmıştır.

Zaferden sonra 1922-1927 yılları arasında Bahriye Mektebi, yürürlükteki mevzuata göre normal öğretim ve eğitim faaliyetini sürdürmüş, Genelkurmay Başkanlığı’nın 27 Mayıs 1928 tarihli emri ile Bahriye Mektebi, Deniz Lisesi adını alarak 01 Ağustos 1928’de başlayan yeni öğretim yılında askeri liselerin izlediği program uygulanmaya başlanmıştır. Tek fark, sosyal bilimlerde haftalık ders saatleri kısmen azaltılarak yerine fabrika ve gemicilik derslerinin konmasından ibarettir. Yeni düzenlemede her sınıf için öngörülen öğrenci sayısı 40 olarak belirlenmiştir. Her sınıf da 20’şer kişilik iki kısma ayrılacaktır (Çoker; 1994:122).

Cumhuriyetin ilanından sonra Osmanlı’dan devir alınan birbirinden farklı eğitim sistemi, 3 Mart 1924’de 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Yasası kabul edilerek birleştirilmiştir. Bu yasa ile bütün okullar, bu arada askeri rüştiyeler ve idadiler Maarif Vekaleti’ne bağlanmıştır (Akyüz, 2001:410).

Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyet’inin siyasi, askeri ve ticari alanda ihtiyaç duyulan deniz gücünü, hızlı ve etkin bir şekilde gelişim sürecine sokmak için Atatürk’ün çabaları ile 30 Aralık 1924’de 539 sayılı yasa ile Bahriye Vekaleti’nin kurulması kabul edilmiştir. Böylece deniz işleri Milli Savunma Vekaleti’nden ayrılmıştır (Cumhuriyet Bahriyesi Kronolojisi, 2006:15).

Bahriye Vekaleti’nin kurulması denizciliğe verilen önem ve döneminde gerçekleştirdiği gelişmeler açısından önemlidir. Ancak bu kurumun 16 Ocak 1928 tarihinde 1198 sayılı kanunla Milli Savunma Vekaleti’ne bağlı bir müsteşarlık haline getirilmesi sebebiyle, bu kısa süre içerisinde eğitim alanında pek fazla bir faaliyette bulunulamamıştır. Daha ziyade Osmanlı’dan devralınan donanmanın onarım ve bakımlarının yapılarak ayağa kaldırılması ile talimler ve donanma emirleri oluşturulmaya çalışılmıştır. Bu işleri yaparken Alman danışma heyetinden faydalanılmıştır. Bu dönemde eğitim anlamında yurt dışına kurs için personel gönderilmiştir(Ünlü, 1996:46).

Bahriye Vekaleti’nin kaldırılmasıyla Deniz Kuvvetleri’nde idari yapı karmaşık bir hal almıştır. Bir kısım işler Milli Savunma Vekaleti’ne bağlı Bahriye Müsteşarlığı’nca yürütülmekte iken, bazı işlerde Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı Deniz Muavinliği tarafından (1934’de Deniz Müşavirliği olacaktır) yürütülmekteydi. Deniz Muavinliği makamı doğrudan Genelkurmay II. Başkanına bağlıydı. Deniz Muavinliği’nin altında iki yarbaşkanlık vardı. Bunlar Harekat Yarbaşkanlığı ile Eğitim Yarbaşkanlığı’ydı (Ünlü, 1996:46).

Eğitim Yarbaşkanlığı’nın 9’uncu şubesi: Okullar eğitim kısmı, Deniz Kuvvetleri’ne bağlı okulların ve kursların işlerini yürütürdü. Bu şube Deniz Muavinliği koordinesindeydi. Fakat yapı olarak Genelkurmay Eğitim Yarbaşkanlığı’na bağlıydı.

Bahriye Vekaletinin ortadan kalkmasıyla Deniz Eğitimi ile ilgili işler Genelkurmay Başkanlığına bağlı 9’uncu talim ve terbiye şubesi tarafından yürütülmüştür.

Bahriye Mektebi’ne kaynak olan askeri liselerin tekrar Milli Müdafaa Vekaletine bütçe ve kadrolarıyla bağlanması 29 Nisan 1925’de 637 sayılı yasa ile kabul edilmiştir. 1927’de Harp Mektebi ve Mektebi Bahriye adını taşıyan okul Genelkurmay Başkanlığı’nın 27 Mayıs 1928 tarihli emiri gereğince 01 Haziran 1928 tarihinden itibaren Bahriye Mektebi (Heybeliada’daki okul) Deniz Lisesi’ne dönüşerek Deniz Lisesi Müdürlüğü adını almıştır. Deniz Lisesi ve Deniz Harp Mektebi öğretimi yeni esaslara bağlanmıştır. Okul talim terbiye ve tedrisat açısından Genelkurmay

Başkanlığı’na; idari ve mali açıdan Mili Savunma Vekaletine bağlanmıştır. Bu dönemde, eğitim ve öğretim açısından da yeni gelişmeler ortaya konulmuştur.

Genelkurmay Başkanlığı’na bağlanmadan önce Bahriye Mektebinin kabul koşulları hakkındaki 1925 tarihli yönetmeliğe göre; Okulun güverte ve çarkçı birinci sınıflarına girmeye istekli olanların ilkokul mezunu (5 yıl), 14 yaşında, birinci sınıfına gireceklerin ortaokul mezunu (8 yıl), 16–17 yaşlarında bulunması gerekli görülmüştür (1922 yılında ilköğretim 5 yıl, orta öğretim 1.dönemi 3 yıl, 2.dönemi 3 yıl olmak üzere ilk ve orta öğretim 11 yıla indirilmiştir.).

İstekliler önce kayıt ve kabul kurulunda bir mülakata tabi tutulmakta, burada seçilenlerin istenilen sağlamlıkta olup olmadıkları Deniz Hastanesi Sağlık Kurulu raporu ile anlaşıldıktan sonra, sınavla yeterlilikleri de saptanarak okula kabul edilmektedirler (Bahriye Vekaleti ve Genel Kurmay Başkanlığı, 1925: 1, 3,5,6,13 maddeleri).

1928 yılına kadar güverte ve makine sınıfları için öğretim süresi, biri hazırlık sınıfı olmak üzere dört yıldır. Dört yıl sonunda mezun olanlar, okul gemisinde “Deniz Talebesi” adı altında gördükleri bir yıllık eğitime müteakip mühendis teğmen rütbesiyle, katip sınıfı ise iki yıl süreli olup mezunları katip subay olarak donanmada göreve başlamışlardır (Deniz Harp Okulu Komutanlığı, 2000:88).

Katip sınıfının öğretim programında şu dersler bulunuyordu; İktisat ve muhasebe (devlet, ticaret, ve gemi muhasebeleri) / Maliye İlmi ve Bütçe / Hukuk / Yabancı dil (Fransızca) / Makine / Gemicilik / Spor / Silah Eğitimi (Gökçay, 2005:I-40).

Bahriye Mektebinin katip sınıfı 1 Eylül 1925 tarihinde öğretime başlamış, 1927 yılında öğrenci alınmamış ve katip sınıfı eğitimine 1927–1928 öğretim yılı sonunda Aralık 1928’de son verilmiştir. Katip sınıfından iki dönemde, 01 Eylül 1925-01 Eylül 1927 döneminde 13 kişi, 01 Kasım 1926-01 Aralık 1928 döneminde 8 kişi olmak üzere toplam 21 kişi mezun olmuştur (Gökçay, 2005:I-40).

1929 yılı Haziran ayında, eski Bahriye Mektebi’nin yerini almak üzere, Deniz Harp Mektebi kurulmuş, 01 Haziran 1928’den Haziran 1929’a kadar kuruluş döneminde, “Deniz Harp Mektebi Çekirdekliği” olarak adlandırılmıştır. Okul, Divanhane olarak da adlandırılan eski Bahriye Nezareti, bugünkü Kuzey Deniz Saha

Komutanlığı binasında açılmıştır. İlk mezunlarını 01 Aralık 1929’da vermiştir. 11 Ekim 1930’da Deniz Lisesi’nin adı, “Deniz Harp Mektebi ve Lisesi” olmuş, Deniz Harp Mektebi ile Deniz Lisesi aynı müdürlük altında birleştirilmiş, Kasımpaşa’daki bina okul gereksinimini karşılamadığından, öğrenciler Heybeliada’ya yerleştirilmişlerdir. Bu suretle Deniz Harp Mektebi Kasımpaşa’da Haziran 1928-Ekim 1930 tarihleri arasında 2 yıl 4 ay eğitim-öğretim yapmıştır (Muvazzaf Deniz Zabitleri Yetiştirmek ve Deniz Zabitlerine Yüksek İktidar ve Tahsil Verme Talimatnamesi, 1931:1-13). Böylece Kara Harp Okulu paralelinde tek sistemde subay yetiştirme isteği, Deniz Harp Okulu’nun eğitim sistemini de yeni bir şekle dönüştürmüştür.

Bu süreç içerisinde, başlanan yeni öğretim yılında askeri liselerin müfredat programları uygulamaya konulmuştur. Güverte ve makine sınıfı ayrımını da kaldıran bu uygulama ile 3 yıl süreli Deniz Lisesi’ni bitiren öğrencilerin; 7 ay süreyle “Kıdemsiz Deniz Talebesi” sıfatıyla okul gemisinde er hizmeti görecek şekilde eğitim yapmaları, daha sonra Kasımpaşa’daki yeni Erat Talim Alayı’nda 3 aylık bir piyadecilik eğitimine tabi tutulmaları, bunu takiben 9 ay süreyle donanmadaki çeşitli gemilerde erbaş ve astsubay hizmeti görecek şekilde subay refakatinde mesleki eğitim görmeleri, müteakiben Kasımpaşa’daki eski Bahriye Nezareti binasında açılmış olan Deniz Çekirdek Okulu’nda 1 yıl süreyle teorik eğitime tabi tutulmaları öngörülmüştür. 1929 yılından itibaren Deniz Kuvvetleri’nde mühendis rütbesi kaldırılmış, Deniz Harp Okulu’ndan mezun olanlara da Kara Kuvvetleri paralelinde asteğmen rütbesi verilmiştir. Bu eğitim ve öğretimden sonra Asteğmen rütbesiyle Deniz Harp Okulu’ndan mezun olanlar 9,5 ay süren meslek kurslarına tabi tutulmuşlardır (Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lalahan Deniz Genel Arşiv Müdürlüğü, 1923-1973: 331).

Deniz Harp Okulu 1928-1930 yılları arasında iki ders yılını Kasımpaşa’da halen Kuzey Deniz Saha Komutanlığı’nın bulunduğu binada geçirmiştir.

1928’de başlanan bu yeni eğitim/öğretim biçimi sadece iki öğretim yılı uygulanmış, Deniz Lisesi ve Deniz Çekirdek Okulu Heybeliada’daki tesislerde tekrar birleştirilerek adı “Deniz Harp Okulu ve Lisesi” olmuştur.

Okulu ve Lisesi Müdürü Yarbay Ali Rıza’ya verilmiştir. 1933 yılında Deniz Harp Okulu ve Lisesi Müdürlüğü, Kumandanlık adını almış, 1935’te de Komutanlık olmuştur. 16 Aralık 1937 tarih ve 3280 sayılı yasa ile askeri öğrencilerden lise ve yüksek tahsilde başarısız olanlar muamele memuru yapılmışlardır.

1934 yılında Deniz Harp Okulu’nu başarıyla bitiren öğrencilerden seçilenler, mühendislik tahsili için Almanya’ya gönderilmişlerdir.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lalahan Deniz Genel Arşiv Müdürlüğünde bulunan bir belgede, Cumhuriyet’in bu ilk yılarında Deniz Harp Okulu hakkında aşağıdaki bilgiler verilmektedir(Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lalahan Deniz Genel Arşiv Müdürlüğü; 1923-1973: 332-336).

“1935 yılında Deniz Harp Okulu ve Lisesi aynı çatı altında bulunuyor ve tek komutan ve karargah tarafından yöneltiyordu.

Okulun komutanlık karargahı, en doğudaki binanın Maltepe’ye bakan cephesindeki eski “Hünkar Dairesi” adındaki bölümde idi. Osmanlı döneminde padişahlara tahsis edilmiş olduğu için daima kapalı tutulmuş olan bu daire Cumhuriyet döneminde açılmış ve karargah haline getirilmiştir. Dairenin üst katında komutanın makam ve istirahat salonlarıyla, şeref salonu ve komutan yatak odası vardı. Alt katta da komutanlığın dahiliye müdürü, tedrisat müdürü, personel ve levazım kısımları bulunuyordu. Sıhhıye şubesi arka taraftaki özel hastahane binasında idi.

Deniz Harp Okulu ve Lisesi tesisleri çeşitli bina ve bahçelerden oluşuyordu. Büyükada’ya bakan cephede kuzeyden güneye doğru iki katlı uzun binanın alt katı teneffüshaneler; üst katı da öğrenci yatakhaneleri idi. Alt katın tam ortasında vazifeli subay salonu, nöbetçi subayı lokali ve bavulluk vardı. Yatakhane katından bol lavabolu el, yüz yıkama yerine giriliyordu, oradan da, yapım noksanlıklarından ötürü hiç kullanılmamış olan kapalı yüzme havuzuna giriliyordu. Buradan da bir merdivenle öğrenci tuvaletlerine gidiliyordu. Tabiatıyla tuvaletlerin bahçeden de girilen bir kapısı vardı.

Büyükada’ya bakan bahçe voleybol ve basketbol spor alanı olarak kullanılıyordu. Buradan güneye doğru yüründüğü zaman kayıkhaneye geliniyor, oradan da demir bir parmaklık kapı geçilerek metruk bir arsaya giriliyordu. Arsanın adaya bakan cephesinde akümülatör dairesi, elektrik motoru vardı. Bunun da ilerisinde okulun eğitim fabrikası yer almış bulunuyordu. Fabrika; modelhane, dökümhane, torna ve tesviye bölümlerinden ibaretti.

Okulun Maltepe’ye bakan cephesine dershane ve cami binaları yaptırılmıştı. Fakat Atatürk 1935 yılında motorla okulun önünden geçerken

okul içindeki minaresiyle bir cami bulunmasını uygun bulmamış, onun verdiği emirle Heybeliada’ya mükemmel bir cami yaptırıldıktan sonra okul camisinin minaresi yıkılmış ve cami de dershanelere eklenmişti.

Dershane binası da; dershaneleri, laboratuarları, kütüphaneyi, projeksiyon salonunu kapsamak üzere iki katlı idi. Onun tam karşısında da, aynı zamanda, sinema, tiyatro, konferans salonu ve konser salonu olarak kullanılmak üzere çok mükemmel bir kapalı spor binası yaptırılmıştı. Jimnastikhanenin arkasında da öğrenci yemek salonu, aşçıhane, bulaşıkhane, çamaşırhane ve talebe hamamı binaları yer alıyordu. Yatakhane ile yemek salonu arasına hastahane ve bekar subaylara özel yatakhane yaptırılmıştı. Bu bina sonradan “Yüksek Makina Okulu” haline getirilmişti.

Hastanenin altında okul çevresine çıkacak ikinci bir kapı daha vardı. Fakat bu kapı daima kapalı tutulur ve hiç kullanılmazdı.

Teneffüshane, dershane, jimnastikhane ve bekar subay lojmanı arasında iki sed üzerinde iç içe havuzlu çiçek bahçesi vardı. Bu bahçelerden alt bahçenin çevresindeki yol okulun içtima yeri ve teftiş taburları için toplanma yeri olarak da kullanılırdı. Okulun kapısı yanına subaylar için istirahat salonu, lokanta ve üstüne bekar subay yatakhaneleri yaptırılmıştı. Bundan sonra da Şafak Tesisleri’ne giden yol üzerinde ahşap subay ve işçi lojmanları konmuştu. Okul müdürünün tahta lojmanı okula en yakın olanı idi.

Subay oturma salonu, 1936 yılında Okul Komutanı Gv.Alb. Ertuğrul Ertuğrul tarafından, komutan lojmanı karşısına yaptırılan, lokale “Harp Okulu ve Lisesi Subay Gazinosu” adıyla yaptırılan ahşap ve kapalı lokale taşınmış; bu lojman da 1950 yılında dönemin Okul Komutanı Kurmay Albay Adni Alkan tarafından yıktırılarak modern bir bahçeli gazino haline getirilmişti.

Okul bu dönemde bir komutan ve bir de ona yardımcılık yapan bir güverte subayı olan “dahiliye Müdürü” tarafından yönetilmekte idi. Okul komutanının kadrodaki rütbesi ise Albaydı. 1936 yılında Deniz Harp Okulu ve Lisesi’ne törenle alay sancağı verilmiş ve böylelikle okul alay sayılmıştır.

Okul idaresi eğitimci ve terbiyeci subay ve öğretmenlerden kurulu idi. Terbiyeci olarak her sınıfın binbaşı rütbesinde bir sınıf subayı ve yüzbaşı olarak da bunun yardımcıları vardı. Bu subayların vazifesi talebenin günlük hayatını düzen ve kontrol etmek, onlara denizcilik sevgisini aşılamak, temiz, disiplinli ve vatansever olarak yetişmelerini sağlamaktı. Bunlar, talebenin taburlarına komuta eder, onların beden ve eşya temizliğini kontrol eder, talebenin izin, maaş, mükafat ve cezalarıyla ilgilenirdi.

Subay, öğretmen subay ve sivil öğretmen olarak vazife alanlar, eskiden “Ders Nazırı” adı verilen sonra da “Öğretim Kurulu Başkanı” olarak çevrilen bir subay etrafında toplanmışlardı. Fakat subay öğretmenlerle sivil öğretmenler daha çok liseye ders veriyorlar, Deniz Harp Okulu’nun derslerini yalnız subaylar veriyordu. Bunun nedeni de Harp Okulu derslerinin hep meslek dersi olmasından geliyordu.

Deniz Lisesi’nin ders cins ve müfredatı “Tevhid-i Tedrisat Kanunu” hükümlerine göre tanzim edilmiş, sivil liselerdeki program aynen tatbik

ediliyor, bunlara ilave olarak sadece gemicilik, askerlik, fabrika dersleri ekleniyordu. Deniz Harp Okulu’nun ders müfredatı ise Genelkurmay Başkanlığı’ndan alınan ana direktiflere göre düzenleniyordu.

Deniz Lisesi’ne, Türk vatandaşı, iyi ahlak sahibi, sabıkası olmayan, orta okul sınavını verip diploma almış bütün çocuklar girebiliyordu. Ancak bu çocuğun belirli bir yaş sınırı içinde olması, tam teşekküllü bir askeri hastahane sıhhıye kurulu tarafından muayene edilmesi, giriş sınavını başarı ile bitirip Genelkurmay Başkanlığı’nın tespit etmiş olduğu kontenjan sayısı içine girmesi şarttı. Bu işlemin doğru ve hukuki olarak yapılmasını sağlamak için okul idaresi tarafından; “Talebe Alma Kurulu” ve bir de “Sınav Kurulu” teşkil ediliyordu.

Böylelikle imtihana katılanların aldıkları sonuçlar liste halinde tespit edilip, Deniz Lisesi’nin öğretim kurulunun incelemesinden geçirildikten sonra, onaylanmak üzere, okul komutanının imzasıyla Genelkurmay Başkanlığı’na arz ediliyordu. Son söz Genelkurmay Başkanlığına aitti. Bundan sonra okula girmeye hak kazananlara gerekli tebligat yapılır ve onların, okulun istediği şekilde hazırlanmaları için bir aylık bir süre tanınırdı.”

1938 yılında, okul gemisi Hamidiye Kruvazörü ile Deniz Harp Okulu öğrencileri Cumhuriyet döneminin yabancı sulardaki ilk seyrini yapmıştır. Öğrenciler için yararlı olan bu seyirde Hanya, İskenderiye, Magosa limanları ziyaret edilmiştir (Küçükoğlu, 2003:24).

İkinci Dünya Savaşı’nda Almanlar’ın Balkanları işgal etmeye başladığı 1941 yılında, Deniz Okulları’nın Anadolu’ya nakli zorunlu olmuş ve bu yılın 23 Mayıs’ında Deniz Harp Okulu ve Lisesi, 27 Mayıs’ında da Deniz Astsubay Hazırlama Okulu Mersin’e taşınarak, tadil edilen Piyade Kışlası’na yerleştirilmiştir. Deniz Harp Okulu ve Lisesi, eğitim ve öğretime pek müsait olmayan bu mekandan 09 Eylül 1946 da tekrar Heybeliada’ya dönmüştür (Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lalahan Deniz Genel Arşiv Müdürlüğü, 1923-1973:336).

Okul öğretim sisteminde Genelkurmay Başkanlığı’nın 26 Kasım 1942 ve 10 Eylül 1946 tarihli emri ile bazı değişiklikler yapılmış, okul gemisi ve okulda geçen eğitim ve öğretim süreleri, dönemler ve sıraları yeniden belirlenmiştir.

Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’nda 1928 yılından 1949 yılına kadar Deniz Müsteşarlığı olarak temsil edilen Deniz Kuvvetleri, Yüksek Askeri Şura’nın 15 Ağustos 1949 tarihinde almış olduğu kararla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı olarak teşkil edilmiştir. Böylece Deniz Kuvveti ile ilgili bütün işler tek elde toplanmıştır. Deniz

Kuvvetleri Komutanlığı 1961 yılında büyüyen ve gelişen ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla: Donanma Komutanlığı, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Güney Deniz Saha Komutanlığı ve Deniz Eğitim Komutanlığı şeklinde dört Ana Ast Komutanlık şeklinde yeniden teşkilatlanmıştır (Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, 2003:6). Deniz Harp Okulu da bu tarihten itibaren Deniz Eğitim Komutanlığı’na bağlanmıştır.

Deniz Harp Okulu’nun eğitim ve öğretim süresi, 1953 yılına kadar, bir yılı teorik öğretimle okulda ve bir yılı da pratik eğitimle donanmada olmak üzere iki yıl olarak uygulanmıştır.

II. Dünya Savaşı sonrasında bilim ve teknoloji alanında kaydedilen gelişmeler, Deniz Harp Okulu eğitim ve öğretim sisteminin yeniden ele alınması ihtiyacını doğurmuş, bu kapsamda; 16 Kasım 1951 tarih ve 332685 sayılı yönetmelik uyarınca 1953 yılından itibaren 2 yılı öğrenci, 2 yılı subay olmak üzere eğitim/öğretim görmek üzere 4 yıllık layn sistemine geçilmiştir (Baş ve Küçükoğlu, 2004:II-2-59).

Deniz Harp Okulu tarihinde önemli bir dönüm noktası da, 1955 yılından itibaren okula bayan öğrencilerin kabul edilmiş olmasıdır. Deniz Harp Okulu arşivindeki kayıtlardan Deniz Harp Okulu’nda eğitim gören ilk bayan öğrencinin, 1957 yılında mezun olan Gürışık Gürpınar olduğu görülmektedir. 1960 yılında bayan öğrenci kabulüne son verilmiştir (Deniz Harp Okulu Tarihçesi, 2000:94). 1957 ve 1961 yılları arasında Deniz Harp Okulu’na alınan bayan öğrenciler tablo 1’de gösterilmiştir.

1963-1964 eğitim ve öğretim yılında Deniz Harp Okulu ve lisesi birbirinden ayrılmıştır. Mevcut tesisler iki okulun ihtiyaçlarını karşılayamadığından Deniz Lisesi 1964 yılında Çarkçı okulu eski binasında eğitime başlamıştır.

Tablo-1: Deniz Harp Okulunun İlk Bayan Öğrencileri:

Adı sovadı Mezuniyet Yılı Diploma No

Gürışık Gürpınar 1957 36 İlgi Yener (Oztuncer) 1958 33 Nihal Gökçakın 1960 2 Seval Unsaldı (Erdok) 1961 9 Günsel Baturalp(Süer) 1961 39 Serpil Erdemli 1961 58 Saime Özsarı (Gönül) 1961 44 Kudret Gündüz 1961 59

Kaynak: Deniz Harp Okulu Tarihçesi, 2000

1960’lı yıllardaki bilim ve teknikteki hızlı gelişmeleri takip edebilecek bilgi ve beceriye sahip personel yetiştirme ihtiyacı, Genelkurmay Başkanlığı’nın 1969-1970 eğitim ve öğretim yılından itibaren harp okulları eğitimini 3 yıla çıkarmasına neden olmuştur. Böylece Deniz Harp Okulu eğitimi de, ilk üç yılı öğrenci, dördüncü yılı Layn Okulu okunacak şekilde yeniden düzenlenmiştir (Deniz Harp Okulu Komutanlığı, 1992:1-1).

Deniz Harp Okulu tarihinde dikkat çekici bir husus da, müttefik ülkelere mensup öğrencilerin “misafir öğrenci” statüsüyle okulda okutulmuş olmasıdır. Bu konuyla ilgili olarak 1967-1968 öğretim yılında iki Tunuslu ve beş İranlı öğrenci okula kabul edilmiş ve 1971 yılında mezun olmuşlardır. Deniz Harp Okulundan mezun olan misafir askeri öğrenci miktarları tablo 2’de, yıllara göre mezuniyetleri ise Ek B’de verilmiştir.

Tablo-2: Deniz Harp Okulundan Mezun Olan Misafir Askeri Öğrenci Miktarı