• Sonuç bulunamadı

CHP İktidarında İşçi Sınıfını Etkileyen Siyasi Gelişmeler

II. Türkiye’de İşçi Hakları ve Gelişimi

II.2. Cumhuriyet Döneminde İşçi Hakları ve Gelişimi

II.2.3. CHP İktidarında İşçi Hakları ve Gelişimi

II.2.3.1. CHP İktidarında İşçi Sınıfını Etkileyen Siyasi Gelişmeler

Tek partili sistemin yaşandığı 1923-1946 döneminde, Kurtuluş Savaşından zaferle çıkmış genç ve dinamik bir yapıya sahip olan Türkiye Cumhuriyeti siyasi alandaki başarısını iktisadi ve sosyal alanlarda da devam ettirmek isteyen bir ülke görünümü vermekteydi. Batıdaki gibi vasıflı bir işçi sınıfından söz edemesek bile 1923-1946 döneminde ülkede yaşanan siyasi ve iktisadi her türlü gelişme toplumun her kesimini etkilediği gibi işçi sınıfını da etkilemiştir. Bu dönemde iktidarı denetlemek, ülkedeki tek partili döneme son vermek için çok partili hayata geçiş denemeleri yapılmıştır. Bu denemler işçi sınıfını da etkilemiştir. Gönlübol bu dönemi şu şekilde değerlendirmiştir.“Özelikle tek partiye dayanan 1924-1946 dönemi sisteminin uygulamasında iktidardaki ağırlık noktasının Mecliste olması şöyle dursun, aksi yönde bir gelişme olmuş, bu ağırlık hiç bir duraksamaya (tereddüde) yer bırakmayacak bir biçimde yürütme organına geçmiştir. Bunun nedeni şudur; Yürütme organın başında bulunanlar aynı zamanda Meclisteki tek partiye de egemen olan kimselerdi. Böylece hukuki durumun aksine tek partili mekanizması sayesinde yürütme yasamaya egemen olmuştur.”50 Bu çıkmazdan kurtulmak adına çok partili hayata geçiş denemeleri yapılmıştır.

Bu denemelerin birincisi “TerakkiperverCumhuriyet Fırkası” dır.17 Kasım 1924' te Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Refat Bele, Rauf Orbay ve Adnan Adıvar tarafından kurulmuştur.51 Parti programı 58 maddeden ibaret olup, dahili, iktisadi,

50 Mehmet Gönlübol, Uluslararası Politika İlkeler- Kavramlar- Kurumlar, Siyasal Kitapevi, Ankara 2000, s.282

51 Nevin Yurtsever Ateş, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu ve Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Sarmal Yayınevi Ekim 1994, s.116-117. Hakan Erterzi, “Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve İzmir Basını”, 9 Eylül Üniversitesi Atatürk İlke ve İnkılâpları Tarihi Enstitüsü ( Basılmamış Yüksek Lisans

ictimai ve siyasi olmak üzere beş fasıldan oluşmuştur. Ekonomide liberalizm savunan, halkın dini düşüncelere saygı gösteren ve işçi sınıfına değinen işçi-işveren arasında eşitliğe vurgu yapan fikirleri savunan parti, 13 Şubat 1925 tarihinde doğu illerinde Şeyh Sait İsyanı çıkması ve bu isyanı iktidarın muhalefet partisi ile ilişkilendirmesi sonucu 5 Haziran 1925 te kapatılmıştır. 5213 Şubat 1925 tarihinde ortaya çıkan doğu illerini etkisi altına alan Şeyh Sait isyanını durdurmak, toplumda huzur, güven ortamını yeniden oluşturmak için 4 Mart 1925 te kabul edilen Takrir-i Sükûn Kanunu ile aynı süreçte uygulamaya geçen İstiklal mahkemeleri olağanüstü yetkilerle donatılarak muhalefetin susturulması için kullanılmıştır. Bu kanun işçi örgütlenmesi ve eylemleri için yasaklayıcı bir çerçeve oluşturmuştur53. Işıklı bu durumu şu şekilde değerlendirmiştir.

"1925 den itibaren sendika hakkını ortadan kaldıran bu gelişme esas olarak halkın menfaatlerini yekdiğerinden lazım olan sınıflardan ibaret görülmesinin bir sonucudur.

Menfaatler arası bir çatışma ve bir tarafında sömürüsü söz konusu edilmeyince, belli bir sınıfın çıkarlarını korumaya yönelmiş sendika örgütlerine müsaade edilmeyişi, önemli bir eksiklik olarak görülmeyebilir. 54 CHP’nin ayrıştırıcı değil birleştirici anlayışının ürünü olarak sendikal hürriyet işçi sınıfına verilmediği gibi hükümet için bir eksiklik olarak ta görülmemiştir.

Tek partili hayatı sonlandırmak adına yapılan ikinci girişim 12 Ağustos 1930 tarihinde Fethi Bey tarafından kurulan “Serbest Cumhuriyet Fırkasıdır.”5511 maddeden oluşan parti programında milliyetçilik, laiklik, cumhuriyetçilik ön planda tutulurken ekonomide liberalizmi savunan fırka işçi sınıfı ile her hangi bir konuya değinmemiştir.

CHP iktidarına sırtını dönenlerin yuvası olan fırka 18 Aralık 1930 da kurucusu olan

Tezi), İzmir 2000 s.38-43. Mehmet Özalper, “Bir Muhalefet Partisinin İlgası Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası” Anemon MŞÜ Sosyal Bilimler Dergisi c.2, s.1 Haziran 2014 s.131

52 Cemalettin Taşkıran, “Atatürk Döneminde Demokrasi Denemeleri (1925-1930)”, Ankara ÜniversitesiTürkİnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yılı Dergisi, S.14, 1994 s.257-260. H. Erterzi,

“Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve İzmir Basını”…s.38-71

Cemil Koçak,“Muhalefetin Örgütlenmesi: Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası Örgütlü Muhalefetin Susturulması”, Türkiye Tarihi Çağdaş Türkiye 1908-1980 (Editör, Sina Akşin) , c.4,Cem Yayınevi, İstanbul 2002, s.139-141

53 A. Özkiraz, N.Talu“Sendikaların Doğuşu; Türkiye ve Batı Avrupa Ülkeleri Karşılaştırılması”,…

s.115-116.Ülkü İleri, “Tek partili Dönemde(1923-1946) İşçi Örgütlenmelerini Güçleştiren ve Hazırlayan Etmenler”, TUHİS İş Hukuku ve İktisat Dergisi, c.21, s.5-6 Ağustos- Kasım 2008, s.75

54 A. Işıklı, Sendikacılık ve Siyaset, Sevinç Matbaası, Ankara, s.296

55 Mete Tuncay, “Türkiye Cumhuriyetinde Tek Partili Yönetimin Kurulması”, İstanbul, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2005, s.251,

Derviş Kılınçkaya, “Serbest Cumhuriyet Fırkasının Toplumsal Tabanı ve Cumhuriyet Halk Partisi”, Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Dergisi, S.15, 2012, s.11

Fethi Okyar tarafından kapatılmıştır.56 Böylece CHP 1946 yılında iktidarın tek sahibi olarak kalmıştır.

İkinci Dünya Savaşı’ nın kendini göstermeye başladığı süreçte, iktidar ülkenin siyasi istikrarını korumak, toplumun huzurunu sağlamak adına denetimci bir yönetim anlayışı çerçevesinde çeşitli düzenlemelere gitmiştir. Bu düzenlemeler arasında işçi sınıfının örgütlenmesini engelleyen Türk Ceza Kanunu da vardır. 11.06.1936 tarihinde kabul edilen 3008 sayılı kanun 23.06.1936 da yürürlüğe girmiştir. Bu kanun komünizmi ve anarşizmi engellemek amacı ile çıkarılmıştır. Kanunda yer alan 141. ve 142 maddelerle sınıf esaslı örgütlenme ve propagandayı yasaklayarak örgütlenme ve ifade özgürlüğünün önüne set çekilmiştir. Bu düzenleme savaş öncesi sınıfsız ideal Türk toplumunun oluşması için atılmış bir adımdır.57 28 Haziran 1938 tarihinde kabul edilen Cemiyetler Kanunu da işçi sınıfının örgütlenmesine izin vermeyen başka bir kanundur.

3512 sayılı kanun ile sınıf esasına dayalı cemiyetlerin kurulması yasaklanmış ve böylece işçilerin sendika kurma hakkı elinden alınmıştır. Bu durum 5 Haziran 1946 tarihine kadar devam etmiştir.58

1946 yılında Türkiye bir değişim sürecine girmiştir. II. Dünya Savaşının bitmesi üzerine savaş şartlarından etkilenmiş olan ve ülkeyi korumak istikrarı sağlamak adına takındığı otoriter tavrını hükümet yumuşatmaya başlamıştır. Türkiye dünyada esen liberalizm rüzgârına uyum sağlama sürecine girmiştir.59 Ülkede mevcut durumun değişeceğinin ilk sinyalini İnönü 1 Kasım 1945 tarihli konuşmasında vermiştir. İnönü şu sözlerle değişimi işaret etmiştir. “.... Bizim tek eksiğimiz hükümet partisinin karşısında bir parti bulunmamasıdır... Fakat memleketin ihtiyaçları ve sevki ile hürriyet ve demokrasi havasının tabi işlemesi sayesinde, başka siyasi partinin de kurulması mümkün olacaktır… Söz ve yazı hürriyeti , her halk idaresinin su götürmez ortak temeledir.. Cemiyetler ve Ceza Kanununda sözü edilen maddeler, 1938 Haziran

56 Derviş Kılınçkaya, “Serbest Cumhuriyet Fırkasının Toplumsal Tabanı ve Cumhuriyet Halk

Partisi”,…s.11-13. Barış Ertem, “Bir Muhalefet Denemesi Olarak Serbest Cumhuriyet Fırkası”, ODÜ Sosyal BilimlerEnstitüsü Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi, c.1, S.1, 2010 s.77-87

57 Cangül Örnek, “Türk Ceza Kanunu 141-142 Maddelerine İlişkin Tartışmalarda Devlet ve Sınıflar” , Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, c.69, S.1, 2014 s.111-121

58 M. Şükrü Hanioğlu, “Cemiyet”, Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, c.7, 1993, s.331. Ahmet Makal, “Cumhuriyetin 80. yılında Türkiye'de Çalışma İlişkileri”, AÜ SBF-GETA Tartışma Metinleri, Ankara Üniversitesi SBF Matbaası, No:62, Ankara 2003, s.5-8

59 Alparslan Işıklı, “Cumhuriyet Döneminde Türk Sendikacılığı”, Cumhuriyet Dönemi TürkiyeAnsiklopedisi, c.7, İletişim Yayınları İstanbul, s.1828

Kanunlarında konulmuştur. Bu maddelerin iyileştirilmesinde partiler teşkiline toplanma ve güvenlik haklarına karşı koyması ihtimali olan hükümler değiştirmelidir.”60

İnönü’nün bu nutkundan kısa bir süre sonra konuşmasında da belirttiği gibi Ceza Kanununda61 ve Cemiyetler Kanununda yeniden düzenlemeye gidilmiştir. 5 Haziran 1946 kabul edilen 4919 sayılı Cemiyetler Kanunu ile 1938 tarihinde Cemiyetler Kanunun 1.-4.-5.-9.-27.-33.-34.ve 35. maddelerinde değişikliğe gidilerek dernek kurma serbest olmuştur. Çok partili sisteme geçilmiştir. Bu kanun ile kurulacak olan dernek, birlik ve partiler devletin kontrol ve denetimine tabi tutulurken aynı zamanda kanun koyucunun güvencesi altına girmişlerdir. Bu kanun ile 1946 da ictimai cemiyetler 241'e, hayır cemiyetleri, 100'e, talebe cemiyetleri 80'e, güzelleştirme cemiyetleri 79'a, ilmi cemiyetler 22'e, sağlık cemiyetleri 13'e, esnaf cemiyetleri 343'e yükselmiştir.62

1923-1950 döneminde Cemiyetler Kanununu ile ortaya çıkan 1946 yazında kurulmuş ve aynı yılın aralık ayında kapatılmış olan kısa ömürlü örgütlenmelere istinaden dile getirilmiş olan 1946 Sendikacılığında işçi sınıfına ve sendikacılık hareketine destek ve yön veren siyasi örgütlenmeler bulunuyordu. Bunlardan sosyalizm adalet ve devletçilik prensiplerinin birleştirilmesine çalışacağını bildiren “Sosyal Adalet Partisi”, memlekette vatandaşların ihtiyaçlarına göre sendika teşkilini gerekli gören

“Türk Sosyal Demokrat Partisi” her türlü iktisadi ve ictimai adaletsizliği ortadan kaldırarak, emek ve yetenekleri değerlendirme amacı taşıyan “Türkiye Sosyalist Partisi”

işgücünün sömürülmesinin ortadan kaldırmak, halk yığınlarının kendi hayati menfaatlerini korumak maksadıyla bizzat kuracakları sendikalar sosyal ve kültürel cemiyet, kulüpler etrafında teşkilatlanmasını isteyen toplanma, dernek, sendika, siyasi partiler kurma ve grev yapma hakkı oluşturmayı vaat eden “Türkiye Sosyalist ve Emekçi Köylü Partisi” bazılarıdır.63Ancak TSP VE TSEKP kadar hiçbir siyasi oluşum işçi sınıfın etkileyememiştir. Bu partilerden 14 Mayıs 1946'da Avukat Esat Adil Müstecaplıoğlu'nun başkanlığında kurulan “TSP(Türkiye Sosyalist Partisi)”nin kurucu üyeleri Macit Güçlü, İhsan Kabalıoğlu ve Aziz Uçta'dan oluşmuştur.

60 Muammer Aksoy, “Son Demokrasi Hamlemiz Kimin Eseridir”, Forum Dergisi,1 Temmuz 1958, S.103 s.9

61 Uğur Alacakaptan, “Demokratik Anayasa ve Ceza Kanunun 141 ve 142 Maddeleri”, AnkaraÜniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, c.22-23, S.1-4, 1965, s.6

62 Resmi Gazete, 10 Haziran 1946, S.6326. M.Şükrü Hanioğlu; “Cemiyet” , …s.331

63 Kemal Sülker, Türkiye'de Sendikacılık, İstanbul 1955, s.38-39

TSP'nin 7 Ağustos 1946 da kamuoyunu bilgilendirmek için çıkardığı günlük

“Gerçek” gazetesi ile “Gün” adı aktüalite dergisi vardı.64 Bu partinin amacı aynı iş kolundan gelen işçilerin oluşturduğu sendikalarla “Türkiye Sendikalar Federasyonunu”

kurmak ve Dünya Sendikalar Federasyonuna üye olabilmekti.65 TSP bu emellerine ulaşabilmek için sendikalar kurmuştur. TSK'ya bağlı sendikalar şunlardır.66

-İstanbul Şoförler ve Otomobil işçileri sendikası -Türkiye Bası ve Basın Makineleri İşçileri

-Türkiye Demir ve Çelik İşçileri Sendikası: Başkanı Burhan Oğuz (yüksek mühendis) idi

-Türkiye Deniz İşçileri Sendikası kurucuları: Mehmet Bürtecin(tornacı), Esat Çakar (tornacı), Şevket Döndüren (modelci), İstanbul liman komitesi: Mahmut Yüksel, Abdülhamit Akarslan, Mehmet Emin Alpkan, Muzaffer İlkçak, Mustafa Görmeydan, Cevdet Bilir, Ahmet Doğusal, Alev Kemal, Mustafa Gümüş, Samih Güt,İhvan Kabacıoğlu, Hamza Dinç, Selahattin Peliter, Nazım Tanyolaç'tan meydana gelmiştir.

-Türkiye Mensucat İşçileri Sendikası kurucuları: Hasan Çalışkan (dokumacı), Kadri Sartepe (dokumacı), Mehmet Deniz (dokumacı), Mehmet Tekir (dokuma boyacısı), Bekir Aydın (dokumacı), Ahmet Sümer(dokumacı ustası), Zeki Ural (desenci), Osman Meriç (dokumacı), Hasan Yeşilırmak (dokumacı), Sabri Tunçdağ (tahar ustası), ve Nüzhet Çeker’den oluşmuştur.

-Türkiye Tekel İşçileri Sendikası: Genel sekreter İsmail Birok'tu. Kurucuları ise Hasan Şendolay ve Hüseyin Bayraktutan'dı.

-Tramvay İşçileri Sendikası.

14 Aralık 1946 tarihinde TSP dergisi Gün’ de Türkiye İşçi Sendikaları Federasyonunun kurulduğunu ilan etmiş, ancak 29 gün sonra 17 Aralık 1946 tarihinde sıkıyönetim kararıyla kapatılmıştır67.

20 Haziran 1946 tarihinde Şefik Hüsnü'nün liderliğinde kurulmuş olan, “TSEKP (Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi)”68 nin amaçları arasında işçi sınıfının ortak çıkarlarını korumak, siyasi mücadelesine yön vermek, işçi sınıfını sosyalizme

64 Osman Öztürk, “1946 Sendikacılığı”, Türkiye Sendikacılık Ansiklopedisi, ...,c.1, s.163-170

65 Osman Öztürk, “1946 Sendikacılığı”, … s.171. Alparslan Işıklı, “Siyasal Partiler ve İşçi”, Türkiye Sendikacılık Ansiklopedisi, …c.3, s.69

66 M.Şehmuz Güzel, Türkiye'de İşçi Hareketi 1908-1984, …s.148. Osman Öztürk, “1946 Sendikacılığı”,

…,s.172

67 Osman Öztürk, “1946 Sendikacılığı”, … ,s172

68 A. Işıklı , “Siyasal Partiler ve İşçi”, Türkiye Sendikacılık Ansiklopedisi, …c.3, s.68

kavuşturmak ve işçi örgütlenmelerini sendika, birlik, federasyon ve konfederasyon şeklinde yapılandırmak yer almıştır.69

Bu amaçları gerçekleştirmek için TSEKP başta Adana, Ankara, Eskişehir, İstanbul, İzmir, İzmit, Samsun, Zonguldak olmak üzere 18 ilde 35 tane örgütlenmeye gitmiştir. 70

1946 sendikacılığının en önemli ikinci partisi de TSP ile aynı akıbete uğramıştır.

Esat Adil Müstecaplıoğlu, Şefik Hüsnü Deymer, Suad Derviş, Zekeriya ve Sabiha Sertel, Neriman Hikmet Aram, Pehlivanyan, Avedis Aleksiyon, Sabahattin Ali, Aziz Nesin ve Yusuf Ahıskalı'nın da bulunduğu sosyalist parti ve sendikaların yöneticileri hapsedilmiştir.71

Kısa ömürleri ile dikkat çeken 1946 sendikaların toplam sayısı hakkında Çalışma Bakanlığında ilgili kayıtların yer almaması gazete ve dergilerin ise sendikalaşma üzerine anı niteliğinde bilgilerin olması nedeniyle net ifadeler kullanamıyoruz. 72 Ancak 1946 sol eğilimli yapılanmayla karşımıza çıkan 1946 sendikacılığı DP iktidarında yeni siyasi oluşumlar olarak kendini göstermiştir ve işçi sınıfı ve örgütlenmesinde aktif rol oynamaya çalışmıştır.

1923 - 1946 döneminde çok partili hayata geçiş denemelerinde, işçi sınıfı ve sorunlarına üstün körü yaklaşan siyasi oluşumlar, 1946'dan sonra işçi sınıfının bilinçleşmesine örgütlenmesine yardımcı olacak, fikirleri programlarına koymuşlardır.

Aslında bu durum birazda ekonomide görülen iyileşmenin sonucunda ortaya çıkan ve kendinden söz edilebilecek bir duruma gelen işçi sınıfından kaynaklanmıştır.73

II.2.3.2. CHP İktidarında İşçi Sınıfını Etkileyen Ekonomik Gelişmeler