• Sonuç bulunamadı

Buday Şamhal Döneminde Kumuk-Rus İlişikleri (1668-1692)

BÖLÜM 2: TARKU ŞAMHALLIĞI’NIN YÜKSELİŞİ

2.7. Buday Şamhal Döneminde Kumuk-Rus İlişikleri (1668-1692)

1670’lerde Rus yönetimi, içeride bir takım isyanlarla uğraşırken2, dışarıda Ukrayna Meselesi’nin oluşturduğu sorunlarla ilgilenmekteydi (Acar, 2004:119-120). Bu gelişmeler Rus-Dağıstan ilişkilerinin niteliğini ve seyrini etkiledi. Ruslar daha önceki dönemlerde Dağıstan Beyleri arasındaki rekabetten yararlanarak bir denge siyaseti gütmeye çalıştılar. Bu siyasetin yürütücüleri Astrahan ve Terek Voyvodaları idi. 1670’lerde bu siyaset terk edildi. Rus-Dağıstan ilişkilerinin yürütücüleri olan Astrahan ve Terek Voyvodalarının yerini de Kalmuk Hanları aldı.

Stenka Razin isyanına katılan Kalmuklar, bu isyanın bastırılmasından sonra tekrar Çar’ın hizmetine girdiler. Kalmuk Hanı Ayuki Han, Rusların yardımıyla

1 Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde Surhay Şamhal adı geçmemektedir. O, bu dönemde (1666 yılında) Şamhal olarak Surhay’ın oğlu Sultan Mahmud’un adını kullanmıştır. (Bkz. Aliyev, 2008:165). Bu konuda Evliya Çelebi büyük bir yanılgı içerisindedir. Çünkü 1641’den 1668’e kadar Tarku Şamhallığı Surhay Şamhal tarafından yönetilmiştir.

2 Bu isyanların en önemlisi, devlet otoritesinde büyük bir sarsıntıya neden olan Stenka Razin isyanı ve bu isyanın arta kalanları idi. Bir diğer önemli isyan ise 1664’te başlayan ve 1675-83 yılları arasında şiddetlenen Başkurt İsyanı idi (Kurat, 1999:227; Acar, 2004:119).

rakiplerini bertaraf ettikten sonra Kuban bölgesine göç eden Nogayları eski yurtları olan İdil’e geri getirmeyi başardılar. 1673’e gelindiğinde Ayuki Han bölgedeki en güçlü liderlerden birisi oldu. O, bu tarihten sonra Kumuklarla mücadeleye girişti (Alpargu, 2007:113).

1668’de Tarku tahtına geçen Buday Şamhal, 1673’te Terek Kalesi üzerine başarısızlıkla sonuçlanan bir sefer düzenledi. Ayuki Han, Buday Şamhal’ın bu seferini kendi lehine kullanmayı başardı. O, Astrahan Voyvodası ile yaptığı görüşmede Kumukların Ruslara ve Kalmuklara karşı savaştıklarından cezalandırılması gerektiğini anlattı. Voyvoda, Ayuki Han’ı haklı gördü ve ona askeri yardımda bulundu. Astrahan kuvvetleri ile güçlenen Ayuki Han yaklaşık 10.000 kişilik bir kuvvetle Şamhal’ın vassalı olan Endirey Beyi Çoban Bey üzerine yürüdü. Ağır bir yenilgiye uğrayan Çoban Bey, 1674’te Moskova’ya gönderdiği mektupta Çar’ın hâkimiyetini tanıdığını bildirdi ve Kalmuk saldırılarının sonlandırılmasını istedi. Çoban Bey’in isteği 1675’te kabul edildi. Çar, Mart 1675’te Astrahan Voyvodasına gönderdiği yazıda, Çoban Bey’in Rus vatandaşı olduğunu beyan etti ve Voyvodadan Çoban Bey ile Ayuki Han’ın arasını bulmasını istedi (Şmelyev, http://kumukia.ru/modules.php?name=Pages&pa=showpage&pid=9060, Erişim Tarihi 15.05.2010; Bilge, 2005:92).

1675’te gerginleşen Osmanlı-Rus ilişkileri ve Ayuki Han’ın 1678’de Osmanlılara karşı savaşan Rusların yanında yer alması, Buday Şamhal’a rahat bir nefes aldırdı. Osmanlı-Rus ilişkilerindeki gerginlik İstanbul’a bağlılığını bildiren Kazak atamanı Doroşenko’nun 1675’te Çar ile bir anlaşma yapıp hükümet merkezi olan Çihrin’i Ruslara teslim etmesi ile başladı. Osmanlı Devleti Çar ile Doroşenko arasındaki anlaşmayı geçersiz sayarak Çihrin Kalesini kuşattı. Ancak Osmanlı kuvvetlerinin başında bulunan İbrahim Paşa Rusların Kazaklara yardıma geldiğini duyunca kuşatmayı kaldırdı. Bunun üzerine Padişah, İbrahim Paşa’yı görevinden azlederek yerine Kara Mustafa Paşa’yı tayin etti. 1678’de Çihrin üzerine yürüyen Mustafa Paşa, burada hem kaledeki Kazaklarla hem de yardıma gelen Rus ordusu ve Kalmuklarla çetin bir mücadeleye girişti. Otuz gün süren kuşatmanın ardından 12 Ağustos 1678’de Çihrin Osmanlıların eline geçti. Rus kuvvetleri ise geri çekilmek zorunda kaldılar. Kara Mustafa Paşa geri çekilen Rusları bir süre takip etti ve Özi kıyısında onlarla çatışmaya girmişse de bir başarı elde edemeden İstanbul’a döndü. Savaş süresince Kalmukların Ukrayna

topraklarında bulunması ve Çarın, dikkatini bu savaşa vermesi Dağıstan’a yönelik olası bir Kalmuk/Rus saldırısını önledi (Kurat, 1999:236-237; Uzunçarçılı, C. III, Kısım I, 2003:229-433; Saray, 1998:40-42).

Bu dönemde Buday Şamhal’ın da Rus topraklarına yönelik bir saldırısı söz konusu değildir. Şmelev bu durumu Buday Şamhal’ın Ayuki Han’dan çekinmesine

bağlamaktadır (Şmelyev,

http://kumukia.ru/modules.php?name=Pages&pa=showpage&pid=9060, Erişim Tarihi 15.05.2010). Bu güçlü bir sebep gibi görünse de Dağıstan ile Rusya arasındaki sosyo-ekonomik ilişkilerin gelişmişliğini de göz ardı etmemek gerekir. Rusya ile Dağıstan arasında 1620’lerde başlayan ve giderek gelişen bir ticaret söz konusu idi. Rusya’dan ihraç edilen ve ayakkabı yapımında kullanılan kırmızı telatin Dağıstan’da büyük bir rağbet görüyordu (Akbiev, http://kumukia.ru/books/0001/pages/page12.html, Erişim Tarihi 03.04.2011). Rusya’nın ünlü ihraç kaleminden olan kürk ise beyler ve özdenler arasında revaçta idi. Dağıstan’ın ihtiyaç duyduğu çivi, ayna, toplu iğne, boya gibi sınai ürünleri Rusya’dan temin ediliyordu. Buna ilaveten Batı mamulleri de Dağıstan’a Rusya üzerinden giriyordu. Buna karşılık Ruslar sınır şehirlerindeki ekmek ihtiyacını Tarku ve Endirey’den sağlıyorlardı. Rus tüccarları kendilerine büyük kâr bırakan Şirvan ipeklilerini almak için Dağıstan topraklarından geçiyorlar ve geçişlerinde çeşitli ticari vergiler ödüyorlardı. Bu vergiler Şamhallık hazinesinin gelirleri arasında önemli bir yer tutuyordu. Bunların yanı sıra Kumuklar Astrahan ve Terek Kalesi’ne mevsimlik işçi olarak gidiyorlardı. Aynı şekilde bu şehirlerden Dağıstan’a iş bulmak için gelen işçiler de bulunmaktaydı (Russko-Dagestanskie…, 1958:74, 128-129, 201-203, 205, 206).

Osmanlı-Rus savaşı 1681’de imzalanan Bahçesaray Anlaşması ile sona erince Kumuk-Rus ilişkileri tekrar hareketlendi. Buday Şamhal Rusların Dağıstan üzerine bir sefer düzenlemelerinden endişelenerek kardeşi Alibek’i Astrahan’a gönderip Çar’a bağlılığını bildirdi. Onun bu endişesinin Terek Voyvodasının tutumundan kaynaklandığı söylenebilir. Voyvodanın tercümanı Dimitri Moskova’ya gönderdiği raporda Buday Şamhal’a karşı Terek Kalesi’ni güçlendirmek için Ayuki Han ve İmeretya Kralının harekete geçirilmesini tavsiye etti. Buday Şamhal, Astrahan’da bulunduğu temaslardan beklediğini elde edemeyince İstanbul’a bir elçi gönderdi (BOA., İE.HR., 231). Bu elçi büyük bir

ihtimalle Ruslara karşı yardım talep etmişti. Ancak Buday Şamhal İstanbul’dan beklediği ilgiyi göremedi. Bunun üzerine 1686’da Astrahan Voyvodasına bir mektup yazarak, Rusya ile ilişkilerini dostluk üzerine yürütmek istediğini, Rus tüccarlarının Dağıstan topraklarında güven içerisinde seyahat edebileceklerini ve Astrahan’a bir amanat göndereceğini bildirdi. Bu girişim Kumuk-Rus ilişkilerindeki gerginliği sona erdirdi (Şmelyev, http://kumukia.ru/modules.php?name=Pages&pa=showpage&pid=9060, Erişim Tarihi 15.05.2010).