• Sonuç bulunamadı

4. DAVANIN AÇILMASI

4.1 BASİT YARGILAMA USULÜNE GÖRE DAVANIN AÇILMASI

Basit yargılama usulü, kanunlarda açıkça belirtilen dava ve işler ile HMK m.316’da sayılan dava ve işlerde uygulanmakta olup; yazılı yargılama usulüne göre göre daha çabuk ve basit işleyen istisnai nitelik taşıyan yargılama usulüdür.

HMK m.316/I-d hükmüne göre, hizmet ilişkisinden doğan davalarda basit yargılama usulü uygulanmaktadır. Basit yargılama usulünde dava açılması dilekçe ile yapılır (HMK m.317/I). Dava dilekçesi, yönetmelikte belirlenen formun doldurulması suretiyle de verilebilir (HMK m.317/IV).78 Burada amaçlanan, basit işlerde avukat tutamayan kişiler için kolaylık sağlamak ve dava dilekçesinin bir düzen içinde mahkemeye verilerek hak kayıplarının önüne geçmektir.79

Dava dilekçesi formunda; mahkemenin adı (mahkemenin adının iş mahkemesi olduğunun belirtilmesi ve iş mahkemesi olmayan yerlerde görevlendirilen asliye hukuk mahkemesinde dava açılırken “iş mahkemesi sıfatıyla” açıklamasının konulması) , davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri, davacının T.C. kimlik numarası ile varsa ticaret sicil numarası veya tüzel kişi kimlik numarası, varsa tarafların kanunî temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri, davanın konusu, davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri, iddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği, dayanılan hukukî sebepler, açık bir şekilde talep sonucu, davacının, varsa kanunî temsilcisinin veya vekilinin imzası bulunması gereklidir (HMKY m.37/III).

Dava dilekçesinde bulunması gerekenler kısmında belirtildiği üzere davacı, dava dilekçesi ile birlikte tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden

78 Dava dilekçeleri Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’ne (HMKY) göre, UYAP Bilgi Sistemlerinde yer alan dava dilekçesi formları doldurulmak suretiyle de verilebilir (HMKY m.37/II). Dava dilekçesi formu, fiziki ortamda tevzi bürosu ya da ön bürodan temin edilerek doldurulması suretiyle verilebilir (HMKY m.37/V). Dava dilekçesi formunun elektronik ortamda verilebilmesi için güvenli elektronik imza sahibi olunması gereklidir. Aksi halde dava dilekçesi formu elektronik ortamda doldurulduktan sonra alınacak çıktısı el ile imzalanır (HMKY m.37/VI).

79 Pekcanıtez-Atalay-Özekes, Medeni Usul Hukuku, a.g.e., s.507.

105 getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorundadır (HMK m.318/I). Delillerin dilekçe ile birlikte verilmesi ve ilgili bir yerden getirilmesi yargılama açısından önemli bir aşama olup, yargılamanın sıhhati, uzayıp uzamaması açısından önem taşır. Davacı, dava dilekçesinde delillerini hasretmiş sayılır. Basit yargılama usulünde maksat, kısa sürede tüm delillerin toplanmasıdır.80 Yazılı yargılama usulünde taraflara dilekçelerinde gösterip henüz mahkemeye sunmadıkları deliller için ön inceleme aşamasında iki haftalık kesin süre verilirken (HMK m.140/V); basit yargılamada usulünde böyle bir süre öngörülmemiştir (HMK m.320). İstisnai durumlarda; tarafların sonradan delil ileri sürmesi yargılamayı geciktirme amacı taşımazsa veya delilin süresinde ileri sürülmemesi ilgilinin kusurundan kaynaklanmazsa sonradan ileri sürülen delil kabul edilebilir (HMK m.145/I). Fakat bu durum haricinde taraflar dava dilekçesiyle delillerini ileri sürmemişse, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılır.81 Yargıtay ise basit yargılama usulünün uygulandığı davalarda, delillerin dava dilekçesine eklenmediği hallerde tarafa eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilmesi gerektiği, aksi halde davanın açılmamış sayılacağı görüşünde olup, tarafların HMK m.145’e göre de sonradan delil getirebileceklerini belirtmiştir.82 Yargıtay’ın kararına katılmıyoruz. Erdönmez’in haklı olarak ifade ettiği üzere karar iki açıdan eleştiriye açıktır. İlk olarak; basit yargılama usulünde taraflara dilekçelerine eklemediği delilleri mahkemeye sunmaları için bir haftalık kesin süre (HMK m.119/II) verilemez. Ancak HMK m.145’teki şartların varlığını ispatladığı takdirde delil kabul

80 Arslan-Yılmaz-Taşpınar Ayvaz, a.g.e., s.714; Kuru, Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, a.g.e., bkz. dpn.14, s.237.

81 Orhan Rüzgar, “Basit Yargılama Usulünde Delillerin Toplanması ve Ön İnceleme”, İstanbul Barosu Dergisi, C.87, S.2013/6, 2013, s.135.

82 "... HMK'nın 119.maddesinin (f) bendinde ve 318.maddesinde tarafların dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorunda oldukları belirtilmiş ise de bu eksikliğin tamamlanması mümkün olduğundan Yasa'nın 119/2 maddesine kıyasen davacıya bir haftalık kesin süre verilmeli, bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılmalıdır. Öte yandan HMK'nın 322.maddesine göre basit yargılama usulüne tabi davalarda uygulanma yeri bulunan HMK'nın 145.maddesine göre kural olarak taraflar, Kanunda belirtilen süreden sonra delil gösteremezler ancak bir delilin sonradan ileri sürülmesi yargılamayı geciktirme amacı taşımıyorsa veya süresinde ileri sürülememesi ilgili tarafın kusurundan kaynaklanmıyorsa, mahkeme o delilin sonradan gösterilmesine izin verebilir. Somut olayda, davacıya (f) bendinde yer alan eksikliği HMK'nın 119/2 maddesine göre kendisine verilecek kesin süre içerisinde tamamlama imkanı tanınmadan ve davacının HMK'nın 145.maddesine göre sonradan delil ileri sürme hakkı bulunduğu da düşünülmeden yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir...", Yarg. 21 HD., E.2012/16739, K. 2012/22171, 5.12.2012, Güray Erdönmez, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na Göre Delillerin Gösterilmesi Ve İbrazı”, İstanbul Barosu Dergisi, C.87, S.2013/5, 2013, bkz. dpn. s.45.

106 edilebilir, aksi halde taraf delile dayanma hakkını kaybeder. Aslında HMK m.119/II’de dahi dava dilekçesine eklenmeyen deliller için süre verilmesine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Dolayısıyla dayanılan hüküm yanlıştır. İkinci olarak; taraflara delillerini sunmaları için kesin süre verilmesi ve verilen süreye uyulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi ile tarafların HMK m.145’e dayanarak sonradan delil gösterebilmesi durumu çelişki yaratmaktadır. Çünkü mahkeme davanın açılmamış sayılmasına karar verdiği takdirde, sonradan delil gösterme zaten mümkün olmaz. Dolayısıyla HMK m.145 hükmü saklı tutularak basit yargılama usulünde deliller dava ve cevap dilekçesi ile birlikte mahkemeye sunulmalıdır.83

Dava ve cevap dilekçesi dışında replik ve düplik dilekçesi verilemez (HMK m.317/III). İddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı, davanın açılmasıyla başlamaktadır (HMK m.319/I). Dolayısıyla davacı, aynı davalıya karşı birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir (HMK m.110/I).

Belirtmek gerekir ki, sadece dava ve cevap dilekçelerinin verilecek olması tarafların bu dilekçelerdeki iddialara cevap veremeyecekleri ve delil gösteremeyecekleri anlamına gelmemelidir. Basit yargılama usulünde iddia ve savunmanın değiştirilmesi ve genişletilmesi yasağı dava ve cevap dilekçelerinin verilmesinden itibaren başladığı için, taraflar yeni iddia ve savunmada bulunmaksızın sadece davacının dava, davalının cevap dilekçesinde geçen iddialarla sınırlı olmak kaydıyla cevap verme ve delil ileri sürme hakkına sahiptirler.84 Belirtmek gerekir ki; HMK m.322/I’e göre, HMK ve diğer kanunlarda basit yargılama usulü hakkında hüküm bulunmayan hallerde, yazılı yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır. Taraflardan biri ön inceleme aşamasına tek başına katıldığı takdirde iddia ve savunmasını değiştirme ve ileri sürdüğü vakıanın delilini serbestçe gösterebilme hakkına sahip olacaktır (HMK m.139).85

Dava dilekçesinin yazılması ve mahkemeye verilmesi genel yargılama usulü olan yazılı yargılama usulündeki gibidir. Dava, harç ve avansların ödenip (HMK m.120), dilekçenin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır. Dava dilekçesine davalı sayısı kadar örnek eklenir (HMK m.118/I). Dava dilekçesi mahkeme tarafından davalıya tebliğ edilir.

83 Erdönmez, a.g.m., ss.45-46.

84 Erdönmez, a.g.m., s.46.

85 Erdönmez, a.g.m., s.47.

107 Davalının iki hafta içinde davaya cevap vermesi gerektiği tebliğ zarfında gösterilir (HMK m.122/I).

İş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar acele işlerden sayılması gerekir.

Çünkü bu davalara adli tatilde bakılır ve süreler adli tatilde işler (HMK m.103/I-ç, 104).86