• Sonuç bulunamadı

Bulgaristan, Yunanistan, Sırbistan ve Karadağ‟ın Osmanlı Devleti‟ni Balkanlardan atmak hedefi doğrultusunda harekete geçmesi ile Balkan Harbi baĢlamıĢtır. Harbin baĢlamasında; Fransız Ġhtilali‟nin getirdiği milliyetçilik akımı ve Rusya‟nın izlediği Panslavizm politikası etkili olmuĢtur. Avrupalı devletlerin bölgedeki çıkarları ve Osmanlı Devleti‟nin siyasi, ekonomik ve askerî durumu savaĢın çıkmasındaki diğer etkenler olmuĢtur. Ayrıca, Osmanlı Devleti‟nin Trablusgarp Harbi‟ndeki zayıf durumu, Balkanlı devletlerin bu süreçten cesaret alarak harbi baĢlatmasına etki etmiĢtir.73

Neticede, Balkan ittifakına mensup Karadağ‟ın Osmanlı Devleti‟ne harp ilanı ile Balkan Harbi baĢlamıĢtır.74

Karadağ‟ın ardından 17 Ekim 1912 tarihinde Bulgaristan ve Sırbistan, 19 Ekim 1912

69 Kansu vd., c.1, s.122.

70 BaĢbakanlık Osmanlı ArĢivi (BOA), Ġrade Mabeyn-i Hümayun (Ġ.MBH), 10.26.01; BOA, Ġ.MBH,

10.26.02.

71

Mehmet Maksudoğlu, Osmanlı Tarihi 1289-1922, Elif Yayınları, Ġstanbul, 2003, s.465.

72 Vagnini, a.g.e., s.109. 73 Uçarol, a.g.e., ss.356-364.

74 Muzaffer Tufan, “Sırp Kaynaklarına Göre I. Balkan SavaĢı”, 90. Yılında Balkan SavaĢları ve

tarihinde de Yunanistan harp ilan etmiĢtir. Bunun üzerine Osmanlı Devleti de ilgili devletlere ayrı ayrı harp ilanında bulunmuĢtur.75

Harbin baĢında Osmanlı ordusu Rumeli‟de Bulgarlara karĢı savaĢan Doğu (ġark) Ordusu ve Makedonya ve Arnavutluk‟ta Sırp, Yunan ve Karadağlılara karĢı savaĢan Batı (Garp) Ordusu olarak teĢkilatlanmıĢtır.76

Balkan Harbi baĢladığında Osmanlı Devleti‟nin bölgede 450.000 kiĢiden oluĢan bir askeri gücü bulunmaktadır.77 Osmanlı kara ordusu yanında, bölgede hava gücü de

görevlendirilmiĢtir. Harp bölgesinde Osmanlı Devleti; iki Deperdussin, bir Bleriot, üç REP, iki Bristol, iki Harlan tayyaresi Ģeklinde yer almıĢtır. Harbin devam ettiği süre içerisinde bir Bleriot, iki Mars, bir Deperdussin, üç REP tayyaresinin tedariki yapılmıĢtır. Kurmay Yarbay Süreyya (Ġlmen) Bey tarafından sipariĢ edilen iki Bristol tayyaresi belirtilen tarihe kadar yetiĢemediğinden iptal edilmiĢ, 7‟nci REP tayyaresine ise sevki esnasında Sırplar tarafından el konulmuĢtur.78

Ayrıca, bu tayyarelere ilave olarak, Almanya‟dan temin edilen ve 1912 yılında Edirne‟ye getirilen Parseval model bir sabit model balon envantere katılmıĢ olmasına karĢın, tam olarak faal hale getirilememiĢtir.79

Osmanlı Devleti harbin baĢında Harbiye Nezareti aracılığı ile Edirne‟deki sabit balonun kullanılabilmesi için gaz temin etmek amacı ile giriĢimlerde bulunmuĢtur.80

Dönemin yazıĢmalarına bakıldığında balonu bir defalığına ĢiĢirmeye gaz kaldığı dile getirilmiĢtir.81

Osmanlı hava gücüne karĢılık Bulgarların on, Sırpların 5-6, Yunanlıların altı tayyaresi bulunmaktadır.82

Balkan Harbi baĢladığı sırada Osmanlı ordusunda on altı tayyareci bulunmaktadır. Bunlardan büyük çoğunluğu uçuĢ eğitimini tam olarak tamamlayamadığından uçuĢa

75

Yücel Aktar, “1912 Yılı Harp Mitingleri ve Balkan Harbine Etkileri”, Ġkinci Askeri Tarih Semineri

Bildirileri, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 1985, s.125.

76 Zafer Toprak, “Cihan Harbinin Provası Balkan Harbi”, Toplumsal Tarih, S.104, Ağustos 2002, s.48. 77

Leon Troçki, Balkan SavaĢları, Arba Yayınları, Çev.: Tansel Güney, Ġstanbul, 1995, s.166.

78 Ole Nikolajsen, Turkish Military Aircraft Since 1912, Dutch Aviation Society, Netherlands, 2005, s.7;

Kansu vd., c.1, s.129.

79 Gaye Ġnan, KuruluĢundan Ulusal KurtuluĢ SavaĢı Sonuna Kadar Türk Havacılığı, YayımlanmamıĢ

Yüksek Lisans Tezi, Ġstanbul Üniversitesi, Ġstanbul, 2005, s.24.

80

ATASE ArĢivi, Balkan Harbi Kataloğu (BHK), Kls.: 111, Dos.: 10, Fih.: 4-5.

81 ATASE ArĢivi, BHK, Kls.: 111, Dos.: 10, Fih.: 3-5.

82 Necdet Hayta, Balkan SavaĢlarında Edirne, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 2010, s.21; KürĢad

Karacagil, “Balkan SavaĢlarında Osmanlı Devleti‟nde Havacılık Faaliyetleri”, Türk Dünyası AraĢtırmaları

elveriĢli değillerdir. UçuĢa hazır tayyare sayısı altı kiĢidir. Tayyareci açığını kapatmak için Almanya‟dan kiralanan; Tayyareci Reinhold Jahnhow ve Adolf Rentzel adlı iki tayyareci ile iki makinist Osmanlı ordusunda görevlendirilmiĢtir. Alman Tayyareci Reinhold Jahnhow 13 Ağustos 1912 tarihinde PadiĢah V. Mehmet ReĢad tarafından Üsteğmen rütbesi ile görevlendirilmiĢtir.83 Ayrıca, Paris Büyükelçiliği tarafından üç yabancı tayyare

ile üç yabancı makinist kiralanarak, bu kiĢilerle 2 Ekim 1912 tarihinde bir sözleĢme yapılmıĢ ve ilgili Ģahıslar 10 Ekim 1912 tarihinde Ġstanbul‟a gönderilmiĢtir.84

Böylece Osmanlı Devleti Balkan Harbi‟ne, altı Osmanlı ve beĢ yabancı tayyareci ile ikisi Alman, üçü Fransız olmak üzere toplam beĢ tayyare bakım makinisti ile girmiĢtir.85

8 Ekim 1912 tarihinde Balkan Harbi baĢlarken Osmanlı BaĢkumandanlık Vekâleti tarafından Kıtaatı Fenniye MüfettiĢliğine gönderilen bir yazı ile cephe hattında kullanılmak üzere üç tayyare müfrezesi hazırlanması istenmiĢtir. Bu emirle, iki tayyarelik bir müfrezenin Rumeli‟deki Batı Ordusu‟nda, iki tayyarelik bir müfrezenin de Doğu Ordusu emrine verilmesi kararlaĢtırılmıĢtır. Ayrıca, iki tayyarelik bir müfrezenin de Edirne Kalesi‟nde görevlendirilmek üzere gönderilmesi aynı emirle talep edilmiĢtir.86

Birinci Balkan Harbi‟nde, iklim koĢulları ve ani geliĢen düĢman ilerleyiĢi karĢısında Osmanlı Devleti‟nin ġark Ordusu tayyarelerden istifade edememiĢtir. Bulgarların kaçmak üzere olduğu bir zamanda Osmanlı ordusunun geri çekilmesi, Bulgarlara fırsat vermiĢtir. Geri çekilmenin yapıldığı zamanda istenen hava keĢifleri yapılamamıĢtır.87

Garp Ordusu‟nda tayyareler keĢif maksadıyla kullanılmıĢtır. Yunan ordusunun Selanik‟e yaklaĢması ile geri çekilme baĢlamıĢ ve burada bulunan iki tayyare yakılmak suretiyle düĢmanın eline geçmesi önlenmiĢtir. Mahsenizade Adil Bey‟in evinde saklanan Fesa, Nuri ve Fethi Beyler daha sonra gizlice Ġstanbul‟a dönmüĢtür. Tayyareci Abdullah ise Yunanlılara esir düĢmüĢtür. Yunanlılar Yanya Savunması‟nda tayyarelerden keĢif

83

BOA, BEO, 4072.305381.001.

84 ATASE ArĢivi, BHK, Kls.: 226, Dos.: 145, Fih.: 1-12. 85 Kansu vd., c.1, s.129.

86 Kural, a.g.e., s.244. 87

maksatlı yararlanmıĢlardır. Edirne Müstahkem Mevkii‟ne tayyare gönderilmesi için pek çok giriĢim yapılmasına karĢın sonuç alınamamıĢtır.88

29 Kasım 1912 tarihinde Osmanlı ordusunda tayyareyle ilk uzun mesafeli keĢif uçuĢu gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu uçuĢ Selanik‟ten dönen Tayyareci Teğmen Nuri Efendi tarafından yapılmıĢtır. Nuri Efendi; REP model tayyaresi ile bir saat otuz iki dakika süren keĢfi sırasında; Çatalca Ģehrinin durumunu muhafaza ettiği, Ģehrin batısında bulunan tepelerde birçok sahra istihkâmının bulunduğu, Büyük çekmece ile çatalca arasındaki vadi ve tepeciklerde düĢmandan eser bulunmadığı, Terkos civarı orman ile kaplı olduğundan, Belgrad ormanlarından itibaren Istıranca sırtlarına kadar olan bölgenin sisli ile kaplı olmasından hiçbir Ģey görünmediği belirtilmiĢtir.89 Yapılan bu keĢif Osmanlı tarihinde

uzun süreli ilk hava harp keĢif görevi olması yönüyle ön plan çıkmıĢ ve BaĢkumandanlık Vekâleti tarafından önemi ifade edilerek Nuri Bey takdir edilmiĢtir.90

Balon kullanılması gaz yokluğu nedeniyle gerçekleĢtirilememiĢtir. Ġstanbul YeĢilköy‟de bulunan tayyarelerin 210 kilometre olan Edirne‟ye gidip gelmeleri oldukça zor olacaktı. Osmanlı tayyarecilerin uzun mesafe uçuĢ tecrübeleri yoktu. Yabancı tayyareciler da değiĢik gerekçelerle bu teklifi kabul etmemiĢtir. Bulgarlar ise Edirne üzerinde sık sık uçarak, sabit balon kullanmıĢtır. Tayyareler ile beyanname atma, bombalama ve keĢif görevi yapmıĢlardır. 3 Aralık 1912‟de Balkan devletleri ile Osmanlı arasında ateĢkes barıĢ görüĢmeleri baĢlamıĢtır.91

AteĢkes görüĢmelerinin 3 ġubat 1913 tarihinde kesilmesi üzerine yeniden savaĢ baĢlamıĢtır. Bu sırada ateĢkesin bitmesine bir gün kala Bulgarlar sabit balonları ile hava keĢif faaliyetinde bulunmuĢlardır. Ayrıca, 5 ġubat 1913 tarihinde bir Bulgar tayyaresi Edirne üzerinde uçarak, beyanname atmıĢ ve Selimiye Camii üzerine isabet etmeyen bir bomba atmıĢtır.92 6 ġubat 1913‟te baĢlayan Osmanlı taarruzu sonucunda Bulgar kuvvetleri

Çatalca‟dan batıya doğru çekilmek zorunda kalmıĢtır. Bu sırada bir Osmanlı tayyaresi

88

Aydar, a.g.e., s.27.

89 ATASE ArĢivi, BHK, Kls.: 174, Dos.: 69, Fih.: 1. 90 ATASE ArĢivi, BHK, Kls.: 178, Dos.: 89, Fih.: 10-14. 91 Kansu vd., c.1, s.132.

92

Çatalca üzerinden Arnavutköy‟e doğru bir keĢif uçuĢu yaparak, Bulgar mevzi ve istihkâmlarının durumunu belirlemiĢtir.93

ġubat 1913 tarihinde Tayyareci Üsteğmen Fethi Bey ile 10‟uncu Kolordu Harekât ġube Müdürü Kurmay BinbaĢı Sedat (Doğruer) Bey Osmanlı isimli Deperdussin model tayyare ile 800 metre irtifadan Bulgar birlikleri üzerinde keĢif faaliyetinde bulunmuĢtur. Bu keĢif faaliyeti Osmanlı ordusunda bir rasıt eĢliğinde gerçekleĢtirilen ilk uçuĢ olma özelliğine sahiptir.94

Bu sırada cephe hattında görev yapan Osmanlı tayyarelerine yanlıĢlıkla Osmanlı kuvvetleri tarafından ateĢ açılması üzerine, benzeri olayların önlenmesi için 6 Mart 1913‟te tayyareler için özel bir iĢaret kabul edilmiĢtir. Buna göre, kanat alt yüzeyinin gövdeye yakın kısmına portakala çalan kırmızı boya zemini üzerine ay ve beĢ köĢeli yıldız iĢaretinin yapılmasına karar verilmiĢtir.95

Avrupalı devletlerin araya girmesi ile 30 Mayıs 1913‟te Londra AntlaĢması imzalanmıĢtır.96 Bu anlaĢma ile Osmanlı Devleti; Gelibolu Yarımadası hariç Midye-Enes

hattının batısında kalan tüm topraklarını Balkan devletlerine bırakmıĢtır. Ayrıca, Selanik, Güney Makedonya ve Girit Yunanistan‟a; Orta ve Kuzey Makedonya Sırbistan‟a; Kavala, Dedeağaç ve Edirne ile bütün Rumeli Bulgaristan‟a verilmiĢtir. Bulgaristan tüm Rumeli‟yi alarak Ege Denizi‟ne kıyıdaĢ bir devlet haline gelmiĢtir.97

Birinci Balkan Harbi sırasında envanterdeki dört tayyare elden çıkmıĢtır. Ancak, Osmanlı tarihinin ilk hava harp görevleri Birinci Balkan Harbi sırasında icra edilmiĢtir.98

Birinci Balkan Harbi‟ndeki yenilgiden hükümeti sorumlu tutan Ġttihat ve Terakki Fırkası yaptığı Bab-ı Ali Baskını ile yönetime tamamen hâkim olmuĢtur. Sultan Mehmet

93 Çelik, a.g.t., s.58. 94

Orhan Aydar, “Ġlk KeĢif UçuĢu Nasıl YapılmıĢtı”, Havacılık ve Spor Dergisi, 1950, ss.4-5.

95 Kural, a.g.e., s.268. 96 Hayta, a.g.e., s.101. 97 Armaoğlu, a.g.e., s.343. 98

ReĢat, bu olaydan sonra Mahmut ġevket PaĢa‟ya sadrazamlık ile beraber Harbiye Nazırlığı görevini vermiĢtir.99

Mahmut ġevket PaĢa yeniden Harbiye Nazırı olduktan sonra Kurmay Albay Süreyya Bey‟i, havacılık faaliyetleri ile ilgilenmesi için Kıtaatı Fenniye ve Mevaki-i Müstahkeme MüfettiĢliğindeki görevine tekrar iade etmiĢtir.100 Kurmay Albay Süreyya Bey‟in havacılık

iĢlerine görevlendirilmesi üzerine, ordu emrine atanan cephe hattındaki tayyareci subaylar geri çağrılmıĢ, takiben Gelibolu cephesine yeni bir tayyare müfrezesi gönderilmiĢtir.101

Gelibolu‟ya gönderilen tayyare, Ģiddetli bir kar fırtınası sırasında hasar görünce, orada rasıt olarak istihdam edilen Alman YüzbaĢı Birkner hizmetine artık gerek olmadığı gerekçesiyle ülkesine gönderilmiĢtir.102

Balkan ülkelerinin Osmanlı‟dan kalan toprakları aralarında paylaĢamaması üzerine Ġkinci Balkan Harbi baĢlamıĢtır. Bulgarların oldukça fazla toprak elde etmesinden rahatsız olan Sırplar ile Yunanlılar, Bulgaristan‟a saldırmıĢtır. Bulgaristan‟dan Dobruca bölgesini isteyen Romanya da harbe dâhil olarak Bulgarlara saldırmıĢtır. Osmanlı Devleti de Ģartların uygun olduğunu görerek 13 Temmuz 1913‟te ileri harekâta baĢlamıĢtır.103

Bu harekâtta havacılardan yararlanılması kararlaĢtırılmıĢtır. Harekâta iĢtirak edecek YeĢilköy Tayyare Mektebi‟nin 3 faal tayyaresi olup diğer tayyareler ise gayri faal durumdadır. Bunlar Bleriot, Mars ve REP tayyareleridir. Ġkinci Balkan Harbi‟ndeki harekâta katılan tayyareciler; Fesa, Nuri, Salim, Fazıl ve Fethi Beylerdir.104

Tayyareler 18 Temmuz 1913 tarihinde, YeĢilköy‟den, Çorlu‟ya intikal etmiĢtir. 22 Temmuz 1913 tarihinde Edirne, Bulgarlardan kurtarılmıĢtır. Bu günlerde bir tayyare gönderilerek halka moral vermek amacıyla Edirne üzerinde gösteri uçuĢları yaptırılmıĢtır. Harbin sona erdiği

99 Genelkurmay ATASE Daire BaĢkanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi Osmanlı Devri Balkan Harbi

ġark Ordusu Ġkinci Çatalca Muharebesi ve ġarköy Çıkarması, Ankara, 1993, ss.24-29.

100 Aydar, a.g.e., s.38. 101

Edward J.Erickson, Büyük Hezimet Balkan Harplerinde Osmanlı Ordusu, Çev.: Gül Çağalı Güven, Türkiye ĠĢ Bankası Yayınları, Ġstanbul, 2013, s.453.

102 Kural, a.g.e., s.243.

103 Cemil Öztürk, Türk Ġnkılap Tarihi, Pegem Akademi Yayınları, Ġstanbul, 2009, s.79. 104

29 Eylül 1913 tarihine kadar Edirne-Kırklareli ve civarında keĢif faaliyeti aralıksız yapılmıĢtır.105

10 Ağustos 1913‟te Fethi Bey ve rasıdı Kemal, Meriç nehrine düĢmüĢ, tayyare büyük kırıma uğramıĢ, tayyareci ve rasıt küçük yaralarla kurtulmuĢtur.106 22 Eylül 1913‟te de Nuri

Bey rasıdı Sadık Efendi ile birlikte Meriç nehri üzerine zorunlu iniĢ yapmak zorunda kalmıĢtır. Tayyare onarılmıĢ ve tekrar faal hale getirilmiĢtir.107

Osmanlı ordusunun ileri harekâtı ile Edirne ve Kırklareli kurtarılmıĢtır. Bu harekâtta havacılar yaptıkları keĢiflerle Osmanlı ordusuna bilgi desteği sağlamıĢlardır. Diğer yandan hizmete alınan yabancı tayyareciler ve teknik personel ayrıldığından hava harekâtı tamamen Osmanlı personelden oluĢan ekip tarafından icra edilmiĢtir. Osmanlı tayyarecilerinin kendi baĢlarına bir harpte görev yapacaklarının ortaya konması ve Osmanlı hava gücünün dikkate değer bir kuvvet olmaya baĢladığı Ġkinci Balkan Harbi‟nde icra edilen hava görevleri ile ortaya çıkmıĢtır.

Ġkinci Balkan Harbi‟nden sonra Balkanlı devletler kendi aralarında BükreĢ AntlaĢması‟nı imzalamıĢtır.108 Osmanlı Devleti de sınırdaĢ olduğu Bulgaristan ile Ġstanbul,

Yunanistan ile de Atina AnlaĢmaları‟nı imzalayarak batı sınırını belirlemiĢtir. Osmanlı Devleti ayrıca Sırbistan ile de Ġstanbul AnlaĢması‟nı imzalayacaktır. Bu anlaĢmalarla Balkanlarda kalan Türklerin hakları güvence altına alınmıĢtır.109

Ġkinci Balkan Harbi devam ederken 11 Haziran 1913 tarihinde Osmanlı Hava Kuvvetleri Komutanlığı‟nın kurucusu olan, dönemin sadrazamı Mahmut ġevket PaĢa, bir suikaste kurban gitmiĢtir. Havacılığın temellerinin atılmasında önemli bir yeri ve önemi olan bu Ģahsiyetin böyle elim bir olay sonucu hayatını kaybetmesi Osmanlı siyasal hayatına olumsuz yansımıĢtır.110

105 F.Rezzan Ünalp, “Balkan SavaĢı Döneminde Türk Havacılığı”, Havacılık Tarihi Sempozyumu 13/14

Aralık 2012, Hava Basımevi, Ankara, 2012, s.20.

106 ATASE ArĢivi, Kol.: BHK, Kls.: 177, Dos.: 83, Fih.: 6-32; ATASE ArĢivi, Kol.: BHK, Kls.: 177, Dos.:

83, Fih.: 6-34.

107 ATASE ArĢivi, Kol.: BHK, Kls.: 178, Dos.: 89, Fih.: 2-18. 108 Bayur, a.g.e., s.463.

109 Uçarol, a.g.e., ss.370-375. 110