• Sonuç bulunamadı

3. AraĢtırmada Kullanılan Yöntem

3.1. Korunmaya Muhtaç Çocukların Psiko-Sosyal Sorunları

3.1.2. Kurum Bakımından Kaynaklanan Sorunlar

Korunmaya muhtaç çocuklarımızın büyük çoğunluğu sosyal hizmet kuruluĢlarında yaĢamlarını sürdürmektedirler. Sahipsiz kalmıĢ, sokakta yaĢama ihtimali olan veya ailesi tarafından istismar edilen çocuklar açısından bu kuruluĢlar emniyette olacakları bir sığınaktır. Ancak bu çocuklar gerek yurda gelmeden önce yaĢadıkları olaylardan gerekse yurt Ģartlarında sıcak bir aile ortamından uzak büyümelerinden kaynaklanan bir takım problemlere sahiptirler. Sayıları gün geçtikçe artmakta olan bu çocukların yetiĢme ortamları, genellikle “kıĢla‟ tipi özellikler göstermektedir. Bu tip bir sosyal ortamda geliĢim gösteren çocukların “bireysel” geliĢimleri de daha farklı olacaktır.

294 DurmuĢoğlu, Neslihan, Kesen, N.Feyzal, Deniz, M.Engin, Ergenlerde saldırganlık ve Öfke Düzeyleri Arasındaki ĠliĢki: YetiĢtirme Yurtları Üzerinde Bir AraĢtırma, Se Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, c.17, s.353-364, Konya, 2007.

295 Yavuzer, a.g.e., s.144-145. 296 Demir, a.g.e., s.69.

Yurt ortamı resmiyet taĢıyan bir ortamdır. Yurtta kalan çocukların aynı saatte yatması, kalkması, yemek yemesi ve temizliğini yapması gerekmektedir. Çocuk her Ģeyin resmi olarak belirlenmesinden ve denetimli yaĢam düzeninden rahatsız olmaktadır. Bu kurumlarda yaĢamak zorunda kalan çocuklar, ailenin tüm özlemlerini hissederek telafi edilmesi güç psikolojik rahatsızlıklar yaĢayabilmektedirler.

YetiĢtirme yurtlarında yaĢayan çocuklar, otorite figürünün yurt personelinin olması, uygun sosyal rol modellerin bulunmaması, özdeĢleĢmeler yapılamaması, iletiĢim ve problem çözme örneklerinin olmaması, sevginin yeterince gösterilmemesi, duygusal paylaĢımlarının sınırlı olması ve bireyselliklerine önem verilmemesi gibi nedenlerle engellenme yaĢayabileceklerdir. Bu yaĢam tarzından dolayı çocukların öfke düzeylerinin yüksek olması, öfkelerini uygun ifade edememeleri ve çatıĢma çözmede kullandıkları yöntemin saldırganlık olması karĢılaĢılabilecek bir durumdur. Çünkü çatıĢma çözme ve öfke ifade biçimi de bireylerin etkileĢimde bulundukları kiĢilerden öğrenilmekte ve çevreye göre farklılık göstermektedir. Bu nedenle çocuğa anne-babası tarafından sevgi verilmesi; tüm duygusal, sosyal ve fizyolojik ihtiyaçlarının karĢılanması, özellikle öfke ifade biçimini ve çatıĢma çözme davranıĢını aileden

öğrenmesi önemlidir.297

Aile ortamında ve yuva/yurt ortamında büyüyen çocukları karĢılaĢtıran EkĢi, aile ortamında büyüyen çocukların dengeli bir Ģekilde büyümekte olduklarını, böylelikle onların ergenlik dönemlerinde baĢkalarıyla rahat ve kendilerine güvenerek iliĢki kurduklarını, kendilerine ait değerleri bulmada, kendi rollerini kazanmada daha baĢarılı olduklarını belirtmiĢtir. Çocuğun gereksinimleri, ergenlik öncesi yıllarda aile tarafından dengeli bir Ģekilde karĢılanmıĢsa, çocuk ergenlikte daha rahat bir Ģekilde ve kendine güvenerek, yeni iliĢkiler kuracaktır.

Eğer aile çocuğun geliĢimsel gereksinimlerini sağlıklı ve dengeli bir Ģekilde karĢılayamamıĢsa, çocuk, ergenlik yıllarında ve belki daha ileriki süreçlerde kendine güvensiz, kendini değersiz bulan, baĢkalarına bağımlı, baĢarısızlıklarından dolayı kendini devamlı suçlayan, düĢük benlik saygısı olan ve aynı zamanda depresyon,

297 Yıldırım, Emine, YetiĢtirme Yurtlarında ve Ailelerinin Yanında Kalan Ġlköğretim 2.Kademe Öğrencilerinin ÇatıĢma Çözme DavranıĢı Ġle Öfke Stillerinin Ġncelenmesi, (YayınlanmamıĢ Yüksek Lisans Tezi), Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı, Ġstanbul, 2006, s.8-9.

anksiyete gibi psikolojik sorunları da beraberinde getiren bir psikolojik yapıya sahip olacaktır.298

YetiĢtirme yurtlarında kalan çocukların kendilerini kabul düzeyleri ve özsaygı düzeyleri, aileleri yanında kalan çocuklara göre daha düĢüktür. Yine bu çocukların psikolojik geliĢim ve uyum yönünden problemleri, aileleri yanında kalan çocuklardan daha çoktur. YetiĢtirme yurtlarındaki çocukların birçok korku ve endiĢeleri vardır.

Bunların baĢında gelecek endiĢesi gelmektedir.299

Korunmaya Muhtaç Gençlerin Sorunları ve YetiĢtirme Yurtlarıyla ilgili araĢtırmasında Cılga yetiĢtirme yurtlarındaki gençlerin, disipline dayalı bir anlayıĢla, yetiĢtiricilere bağlı ve sosyal çevreden soyutlanmıĢ olarak yetiĢmekte olduklarını ve toplumsallaĢma olanaklarının yetersizliğini saptamıĢtır. Ailesi yanında yetiĢen gençlerin ise, daha hoĢgörülü ve bağımsız olarak yetiĢtikleri, toplumsallaĢma olanaklarının

yetiĢtirme yurtlarına göre daha yeterli koĢulları içerdiğini ifade etmiĢtir.300 “YetiĢtirme

Yurtlarının yapısı ve ĠĢlevlerinin ToplumsallaĢma Açısından Ġncelenmesi” adlı araĢtırmasında ise, yurtlarda kalan çocukların toplumsallaĢma süreçlerini ailesi yanında kalan çocuklarla karĢılaĢtırmıĢtır. AraĢtırma sonucunda yurt olanaklarının ev olanaklarına göre daha az olduğunu, gençlerin ve çocukların yurtta kaldıkları süre arttıkça problemlerine karĢı daha duyarlı olduklarını ortaya koymuĢtur. Yurtta kalan çocukların sorunları olduğunda bu sorunları tek baĢına çözmeye çalıĢtıklarını, evde kalan çocukların ise bir sorunları olduğunda annelerinden yardım istedikleri araĢtırmanın bir diğer çarpıcı yanıdır. Aile yanında kalan çocukların uyum seviyeleri yurtta kalan çocuklardan yüksek çıkmıĢtır. YetiĢtirme yurdunda kalan çocuklar geleceğe belirsizlik, karamsarlık ve korkuyla bakarken; evde, aile ortamında yetiĢen gençlerin

geleceğe daha güvenle baktığı bulgulanmıĢtır.301

YetiĢtirme Yurtlarındaki çocuklarda çoğu zaman bir takım olumsuz duygular da öne çıkabilmektedir. Bunlar kıskançlık ve intikam duygusu, dikkat ve ilgi çekme isteği, saldırganlık, yalan söyleme, kurumdan kaçma, itaatsizlik, özgüven eksikliği, dıĢlanmıĢlık hissi ve Ģiddete eğilimli olma gibi olumsuz davranıĢlardır. Adana‟da kurum

298 EkĢi, Aysel, Çocuk, Genç ve Ana-Babalar. Bilgi Yayınevi, Ankara 1990. 299 Demir, a. g. e., s.155.

300 Cılga, Ġbrahim, Korunmaya Muhtaç Gençlerin Sorunları ve YetiĢtirme Yurtları, BaĢbakanlık Gençlik ve Spor Müdürlüğü, Ankara, 1989,s.185-203.

301 Cılga, Ġbrahim, YetiĢtirme Yurtlarının Yapısı ve ĠĢlevlerinin ToplumsallaĢma Açısından incelenmesi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal ÇalıĢma ve Sosyal Hizmetler Bilim Dalı, (YayınlanmamıĢ doktora tezi , Anakara, 1983.

bakımında bulunan çocukların davranıĢ sorunları üzerine bir araĢtırma yapılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda 7-12 yaĢ grubu çocukların % 29‟ unun kendi baĢına olmayı tercih ettiği, yalnızlığı sevdiği ve birkaç dakikadan fazla bir Ģeyle ilgilenmediği; % 26‟ sının tepkisiz, kayıtsız olduğu, % 19‟ unun ise huzursuz, yerinde oturmakta güçlük çeken, “mızmız” olduğu belirtilmiĢtir. 13-18 yaĢ çocuklarında ise en fazla görülen davranıĢ problemleri % 15 ile kavgacılık, % 14 itaatsizlik, % 13 okuldan veya iĢyerinden kaçma,

yasalara karĢı gelme olarak sıralanabilir.302

Korunmaya Muhtaç Çocukların GeliĢim ve Uyum Sorunlarını araĢtıran Bıyık1ı korunmaya muhtaç çocuklar ile aynı illerde yatılı okullarda öğrenim gören çocukları karĢılaĢtırmıĢ ve korunmaya muhtaç çocukların uyumsuz davranıĢlar gösterdiklerini ve okul baĢarısızlıklarının daha fazla olduğunu saptamıĢtır. YapılmıĢ baĢka araĢtırmalarda da yetiĢtirme yurdunda kalan korunmaya muhtaç öğrenciler okul baĢarısı ve yetenekler

açısından ailesiyle yaĢayan öğrencilere oranla geri kalmıĢ durumdadırlar.303

Ġstanbul ilindeki bir çocuk yuvasında kalan çocukların zekâ seviyeleri ile aileleri yanında kalan çocukların zekâ seviyeleri karĢılaĢtırılmıĢ ve ailesinin yanında kalan çocukların zekâ seviyelerinin yuvada kalan çocuklardan önemli bir farkla yüksek çıktığı

görülmüĢtür.304

Korunmaya muhtaç çocukların zekâ seviyelerinin, yeteneklerinin ve bunlara bağlı olarak baĢarılarının diğer çocuklara oranla düĢük olmasının sahip oldukları Ģartlara bağlı olarak birçok sebebi vardır. Bu sebeplere korunmaya muhtaç çocukların psiko-sosyal sorunları baĢlığı altında yer verdik.

Kurum bakımının geliĢimsel olumsuzluklarına dikkat çeken Wattenbegr ve Fumea Ģu saptamalarda bulunmuĢlardır:

- Kurumdaki genç çocuklar medikal ve psikolojik problemlere karĢı son derece savunmasızdırlar.

- Çocukların basit davranıĢ problemleri, kurum bakımı sırasında kötüye gitmektedir.

302 Aslan, Behzet, “Kurum Bakımında Bulunan Korunmaya Muhtaç Çocukların DavranıĢ Sorunları” (Adana Ġlinde Bir AraĢtırma), (BasılmamıĢ Yüksek Lisans Tezi), Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ankara 1997, s.64.

303 Bıyıklı, Latife, “Korunmaya Muhtaç Çocukların GeliĢimi ve Uyumu”, (BasılmamıĢ Doktora Tezi), Ankara Üniversitesi. Ankara 1987.

- Çocukların çeĢitli duygusal rahatsızlıkları, uzun süreli kurum bakımında kötüye gitmektedir.

- Aileleri yanında kalan çocuklar daha iyi geliĢimsel özellikler göstermektedir.305

YetiĢtirme yurdunda kalan çocukların kendini gerçekleĢtirme düzeyleri, duygusal kararlılık düzeyleri aile yanında kalan çocuklardan daha düĢük, nevrotik eğilim düzeyleri ise daha yüksektir. Bu durum yurt çocuklarının nevrotik özellikler taĢıdığını gösterir niteliktedir. Yurtta kalan çocukların kiĢisel uyum düzeyleri, aile iliĢkileri düzeyi, sosyal iliĢki düzeyleri ve sosyal uyum düzeyleri ailelerinin yanında kalan çocuklardan düĢük çıkmıĢtır. Bu durum kurum bakımındaki çocukların sosyal

çevre iliĢkilerinin daha olumsuz ve uyumsuz olduğunu gösterir niteliktedir.306

Jersild, bir araĢtırmasından elde ettiği bulgulara dayanarak hayatlarının ilk 5-10 yılını yuvalarda geçiren çocukların bazı ortak özelliklerini sıralamıĢtır. Bunlar; merak ve ilgide azalma, umarsızlık, çevreye karĢı ilgisizlik, duygusal küntlük, motivasyonda azalma, öğrenemeye karĢı ilgisizlik, saldırganlık, uyumsuzluk, kiĢiler arası iliĢkilerde

güvensizlik ve çalma gibi özelliklerdir.307

Benzer bir çalıĢmayı Türkiye‟de Kut ve Özaltın yapmıĢtır. Kurum bakımında kalan çocuklarda; altını ıslatma, durgunluk, aĢırı hareketsizlik, baĢkalarına veya kendine zarar verebilecek yalanlar söyleme, çekingenlik, somurtkanlık, çalma gibi özelliklerin fazlaca bulunduğunu belirtmiĢlerdir. Ayrıca kurum bakımında kalan kızların daha fazla parmak emdikleri, baĢlarını duvara vurdukları, aĢırı kıskançlık gösterdikleri, huysuz ve saldırgan oldukları, dikkatlerinin dağınık olduğu, gündüz altlarını ıslattıkları; erkek

çocukların ise kurumdan kaçma ve huysuzluk davranıĢları bulgular arasındadır.308