• Sonuç bulunamadı

Bağışlananın Ehliyet

Belgede Şartlı bağışlama (sayfa 43-46)

B) Tarafların Anlaşması 1 Sözleşmenin Tarafları

2. Bağışlananın Ehliyet

Bağışlamanın kurulabilmesi için, bağışlayanın tam ehliyetli olması aranmasına rağmen, kanun bağışlananın ayırt etme gücüne sahip olmasını yeterli kabul etmiştir. Bağışlama sözleşmesi, karşılığında bir edim taahhüt edilmeksizin yapıldığından, bağışlanan tarafa bir borç yüklememektedir. Bu nedenle ayırt etme gücüne sahip küçük ve kısıtlıların, kendilerine hukukî yarar sağlayan şartlı bağışlama sözleşmesini kabul etmesi için, yasal temsilcilerinin onayı gerekmez. Borçlar Kanunu'nun 236. maddesinin 1. fıkrasında da, ayırt etme gücüne sahip olan ancak fiil ehliyetinden mahrum olan kişilerin bağışlamayı kabul ehliyetinin bulunduğu düzenlenmiştir. Bununla birlikte, mükellefiyet içeren bağışlamalar, bağışlanan kişiye de yükümlülük yüklediğinden, sınırlı ehliyetsizlerin bu bağışlama sözleşmelerini yapabilmeleri yasal temsilcilerinin onayı ile mümkündür127. Zira Medenî Kanun'un 451. maddesinin 1. fıkrasına göre, sınırlı ehliyetsizlerin yaptıkları kendilerini borç       

127 Oser/Schönenberger, Obligationenrecht, Art. 241, N. 1; Tandoğan, s. 355; Becker, İkinci Bölüm, Art. 241, N. 2; Feyzioğlu, Özel, s. 329; Aral, s. 190; Bilge, s. 122-123; Remzi/Aydın, Özel, s. 80; Uygur, Cilt V, s. 5700; Akipek/Akıntürk/Ateş Karaman, s. 324; Dündar, s. 27. Aksi yönde bkz. Gümüş, s. 282.

30  altına sokan sözleşmeler, yasal temsilcinin izni veya sonraki onayı ile geçerlidir. Şarta bağlı bağışlama sözleşmesi ise, bağışlanan kişiye yükümlülük yüklemediğinden128, bağışlanan yasal temsilcilerinin onayı olmaksızın, şarta bağlı bağışlamayı kabul edebilir. Ancak, fiil ehliyetine sahip olmayan bağışlananın, şartlı bağışlama konusunun teslimi için dava açması, yasal temsilcisinin rızasıyla mümkündür129. Karma bağışlamalarda ise, bağışlanan kişi bağışlanmayan kısım için borç altına girdiğinden, karma bağışlamalar yasal temsilcinin izni ile kabul edilebilir130.

Şartlı bağışlamayı kabul etme kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan değildir; bu nedenle, ayırt etme gücüne sahip olmayanlar adına, yasal temsilcileri şartlı bağışlamayı kabul beyanında bulunabilir.

Bağışlananın, yasal temsilcisinin onayı olmadan şartlı bağışlamayı kabul etmesi mümkün olmakla birlikte, yasal temsilcinin, bağışlamayı kabulden men veya bağışlanan şeyin iadesini isteyebilme hakkı bulunur (BK. m. 236/II). Yasal temsilcinin ret için sebep göstermesi gerekli değildir. Ancak ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki bağışlanan, yasal temsilcisinin men kararına karşı Medenî Kanun’un 461. maddesinin 1. fıkrasına göre vesayet makamına şikâyette bulunabilir. Ayırt etme gücüne sahip olmayanlar ise, zaten Medenî Kanun’un 15. maddesine göre, şartlı bağışlamayı kabul beyanında bulunamayacaklarından, yasal temsilcileri tarafından bağışlamayı kabulden men veya bağışlanan şeyin iadesi istenemez ve Medenî Kanun’un 461. maddesinin 1. fıkrası hükmü uygulanamaz. Aral’a131 göre, velâyet altındaki küçüklerin şikâyet hakkı bulunmaz. Ancak Medenî Kanun’un 342. maddesinin 3. fıkrası, vesayet makamlarının iznine bağlı hususlar dışında, kısıtlıların temsiline ilişkin hükümlerin velâyetteki temsilde de uygulanacağını belirttiğinden, kanaatimizce velâyet altındaki küçüklerin de şikâyet hakkı bulunur. Şikâyet makamı, burada velâyetten kaynaklanan bir temsil söz konusu olduğundan Aile Mahkemesi       

128 Her ne kadar bir bağışlama sözleşmesinde, şart, bağışlanan kişi tarafından yapılması gereken bir davranış olarak kararlaştırılmışsa da bağışlanan kişi, şartı gerçekleştirmesi bakımından zorlanamaz. Bağışlanan iradi şartı gerçekleştirip gerçekleştirmemek konusunda serbesttir, bağışlananın, şartı gerçekleştirme borcu veya yükümlülüğü bulunmaz. Aksi yönde bkz. Akipek/Akıntürk/Ateş Karaman, s. 324.

129 4. HD., 14.04.1943, 1294/931 (Tandoğan, s. 355, dn. 47). 130 Gümüş, s. 282.

31  olmalıdır. Esasen Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un132 4. maddesinde Türk Medenî Kanunu’nun üçüncü kısmı hariç olmak üzere ikinci kitaptan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Her ne kadar vesayete ilişkin konular Aile Mahkemesinin görevine girmese de, burada velâyetten doğan temsile karşı bir şikâyet bulunduğundan Aile Mahkemesine başvurulmalıdır.

Yasal temsilcinin ret kararı genellikle ahlâka aykırı amaçlarla yapılan veya bağışlanan şeyin değerini aşan manevi mükellefiyetler yükleyen şartlı bağışlamalarda söz konusu olmaktadır133. Örneğin, bağışlananın, sınavlarda kızından daha başarılı olmasını istemeyen A’nın, bağışlananın okula gitmemesi, ders çalışmaması şartıyla, ona araba bağışlaması halinde, bağışlananın yasal temsilcisinin bağışlamayı kabulden men hakkı bulunmalıdır.

Yasal temsilcinin ret kararı ile şartlı bağışlama geriye etkili olarak ortadan kalkar134. Ancak bağışlama konusu şey daha önce başkasına teslim, tescil veya temlik edilmiş ise, bağışlayan ret kararı üzerine bağışlama konusu şeyin iadesini talep edemez ve bağışlanan kusuru sebebiyle bağışlama konusu malı kısmen veya tamamen iade edemese de tazminatla yükümlü tutulamaz135. Örneğin, bağışlanana 1000 TL’lik bağışlamada bulunulmuş ve bağışlanan kişi bu miktarın 600 TL’sini harcamış ise, yasal temsilci daha sonra ret hakkını kullanırsa, bağışlayan harcadığı 600 TL’sını iade edemez. Sadece elinde kalan 400 TL’yi iade edebilir. Aksinin kabulü küçüğün malvarlığı değerlerini azaltacağından, menfaatlerine aykırı olur136.

       132 RG. 18.01.2003, S. 24997.

133 Oser/Schönenberger, Obligationenrecht, Art. 241, N. 2; Becker, İkinci Bölüm, Art. 241, N. 1; Guhl/Merz/Kummer, s. 355; Tunçomağ, Cilt II, s. 388; Tandoğan, s. 355; Tongsir, s. 970; Aral, s. 190; Bilge, s. 122; Zevkliler/Gökyayla, s. 149; Akipek/Akıntürk/Ateş Karaman, s. 323; Olgaç, Bağışlama, s. 420; Uygur, Cilt V, s. 5700; Dündar, s. 26; Belen, s. 30.

134 Oser/Schönenberger, Obligationenrecht, Art. 241, N. 2; Tandoğan, s. 355; Tongsir, s. 970; Dündar, s. 26; Bilge, s. 122; Gümüş, s. 283.

135 Oser/Schönenberger, Obligationenrecht, Art. 241, N. 2; Tandoğan, s. 355; Dündar, s. 27; Bilge, s. 122; Uygur, Cilt V, s. 5700.

32  V. ŞARTA BAĞLI OLMA

Belgede Şartlı bağışlama (sayfa 43-46)