• Sonuç bulunamadı

AVRUPA GRAFİK SANATINDA ECZACILIK

Grafik sanatının çok çeşitli yönlerden eczacılıkla ilişkisi vardır. Bir eczane resmiyle, daha 15.

yüzyıl şifalı bitkiler inkunabel’lerinde (matbaanın icadından 1500 yılına dek basılan ilk kitaplar) karşılaşılmaktadır. Strasbourg kentinde askerî cerrah olan Hieronymus Brunschwig’in (Brunschwick) (1430-1512) Das Buch der Wund Artzney. Handwirckung der Cirurgia (Cerrahlık Kitabı. Cerrahlık Pratiği) (1497) adlı cerrahi kitabı, konusunda basılmış ilk ders kitabıdır ve kitapta, çok ustaca ve bilinmeyen bir sanatçının hazırlamış olduğu ahşap oyma grafiklerde, eczane ve eczane laboratuvarı yer almaktadır (ŞEKİL 51). 1534’te Augsburg’da yayımcı Alexander Weyssenhorn, bu eserin yeni bir baskısını yayımlamış olup onun illüstratörü olan Augsburglu ünlü sanatçının oğlu Genç Hans Burgkmair (1500-1559), eski resimleri taklitle yeniden yapmıştır. Bu eserdeki üç eczane betimi, sanatsal açıdan yüksek düzeyde diye nitelenmese de kimi açılardan zamanın eczacılığı üzerine önemli izler taşımaktadır (ŞEKİL 52). Bunu izleyen dönemde de eczane laboratuvarı, sanatçıların en sevdiği konular arasında kalmıştır. Bunlara tıp eserlerinde ve o zamanlar çok tutulmuş olan “aile reisi kitapları”nda (Alm. “Hausvaterliteratur”) da rastlanmaktadır (ŞEKİL 53). “Aile reisi kitapları”, gündelik işlerin üstesinden gelebilmesi için, bir ölçüde becerikli ve kendi ailesiyle yakından ilgili aile reislerine bu işleri anlatan kitaplardı. Eczane resimlerine, hemen hemen tümü, önde gelen metal kazıcılar (hakkâklar) tarafından hazırlanmış olan Hollanda ilaç kitaplarının kapak sayfalarında da sıkça rastlanmaktadır. Ancak o zamana dek eczane laboratuvarları ilaç arayan hastalara kapalı kalmış ve oralara yalnızca hekimler girebilmişlerken, 18. yüzyılda bu mekânlar yavaş yavaş bir satış mekânı haline değişime uğramıştır (ŞEKİL 54). 18. yüzyılın ikinci yarısında Almanca konuşan bölgelerde, o zamana dek hemen hemen kare şeklinde olan reçete hazırlama tezgâhı, uzun satış tezgâhı haline değişmiş; 19. yüzyılda ise günümüzdeki şeklini almaya başlamıştır.50, 147, 148

ŞEKİL 51. Eczane laboratuvarı: Hieronymus Brunschwig’in 1497 yılında Strasbourg’da basılan Das Buch der Wund Artzney.

Handwirckung der Cirurgia (Cerrahlık Kitabı. Cerrahlık Pratiği) adlı eserinden.5

ŞEKİL 52. Resimde, bir merhemin hazırlanması konu edilmektedir. Eczacının denetimi altında kalfa, ince toz haline dövülmüş eczaları ve sıvı domuz yağını üç ayaklı bir çukur tava içinde ateş üzerinde karıştırmaktadır. Ocağın üzerinde başkaca tava ve

kepçeler, duvarda pencerenin altında kan alma (hacamat) çanakçıkları, ayrıca çömlekler görülmektedir. Ocağın önündeki çömleğin üzerinde etiket yer almaktadır (Genç Hans Burgkmair’ın çizimi).147

ŞEKİL 53. Barok çağında Alman eczanesi: “Aile reisi kitapları” diye adlandırılan kitaplar, eczacılık tarihi ile ilgili konuları da içermektedir. Kapsamlı bir ecza bilgisi, ilkin 1682’de, daha sonra da 1694’de Nürnberg’de basılmış olan 1000 sayfayı aşkın

çok kapsamlı bir eser niteliğinde olan, Johann Christoph Thieme tarafından kaleme alınan Haus-, Feld-, Artzney-, Koch-, Kunst- und Wunder-Buch (Ev, Tarım, İlaç, Pişirme, Sanat ve Sihir Kitabı) adlı eserdir. Her iki baskıda da bakır üzeri oyma

tekniğinde özdeş resimler yer almaktadır. Resimde tavanda asılı halde, kurutulmuş timsah iskeleti görülmektedir. Kimi grafiklerde eczane süsü olarak bunun yanı sıra testere balığı iskeleti de yer alır.50

ŞEKİL 54. Rokoko dönemi eczanesinde reçete hazırlama masasında hekim ve eczacı ile birlikte ilaç hazırlamakta olan çıraklar;

arka planda şifalı bitki bahçesi görülmektedir (C. Couville’in yağlı boya tablosu, 1751).37

Eczane ve eczacı, meslekleri betimleyen resimli kitaplarda da yer almıştır. Çeşitli meslekleri tanıtan, ilk baskısı 1568’de yayımlanan ve kısaca Stände... olarak bilinen Stände und Handwerker (Eygentliche Beschreibung aller Stände auff Erden...) (Meslekler ve Zanaatkârlar Kitabı) adlı ilk büyük kitap dizisinde, Nürnberg’li ünlü grafikçi Jost Amman’ın (1539-1591) resimleri yer almaktadır. Bunun 1574’de yapılan ikinci baskısında yer alan resimlerden biri, ŞEKİL 55’te görülmektedir. Burada eczacı, taşınabilir bir ocakta (maltız) şurup hazırlamaktadır. Arkadaki rafta, ilaç hazırlama işinde gerekli olabilecek şeker kelleleri (konileri) görülmektedir ki şeker, yakın geçmişe dek ticarî olarak bu biçimde pazarlanmaktaydı. Şurup çanağı bir makaraya asılı olup fazla bir güç harcamadan kaldırılıp indirilebilmektedir. Sağ önde yakacak kömür, kömür maşası ve körük görülmektedir. Pencere kenarında dikine dayalı halde bir şekerleme kutusu bulunmaktadır. Ayrıca çeşitli toprak çanaklar, kutular ve cam kaplar da vardır. Bu kapların ağızları parşömen ya da domuz mesanesi (idrar torbası) ile kapatılmıştır. Burada dikkati çeken nokta, eczacının, bir ilaç satıcısı olmaktan çok, ilaç hazırlayıcısı olarak sergilenmesidir.50

ŞEKİL 55. Eczane ve laboratuvarı [Jost Amman, Stände und Handwerker (Eygentliche Beschreibung aller Stände auff Erden...), Nürnberg, 1574].50

Oldukça geç bir dönemde ise Jan Luyken (1649-1712) ve Christoph Weigel’in (1651-1725) bakır kazıma resimlerle süsledikleri, tüm meslekleri tanıtıcı başkaca kitaplar ortaya çıkmıştır. Hemen hemen her eczacı, kendi mesleğiyle ilgili bir kazıma resim kalıbına sahip olmak istediğinden, böyle resimler piyasada çok pahalıya müşteri buluyordu.

Eczacı ve eczane resimlerine öykü ve şiir kitaplarında da rastlanmaktadır. 1842 yılında Düsseldorf’lu grafik sanatçısı Johann Baptist Sonderland (1805-1878), Friedrich Rückert’in (1788-1866) çok uzun bir şiirini resimlemiştir (ŞEKİL 56). Bu resimde sevimli bir eczacı, bir bahçeye yavaşça sokularak çeşitli dertlere deva olacak şifalı bitkileri aramaktadır. Kenarlarda yer alan dal kıvrımlarının arasında gut (damla, nikris) hastalığı, mide ağrısı, mide bulantısı, kulak çınlaması, öksürük ya da nezleden mustarip çeşitli hastalar resmedilmiştir. Arka planda silik çizgilerle şematik olarak, içine her derde deva şifalı bitkinin konacağı büyük bir ilaç şişesi silueti yer almaktadır.

Resmin alt kısmında ise, üzerinde ilaç adları yazılı olan çömlekler ve seramik kavanozlar görülmektedir. Bunlar afyon ruhu (“laudanum”), hintyağı, kusturucu ilaç (potasyum antimonil tartarat bileşimli), esmer merhem ve uyuz merhemi gibi etkili ilaçlardır. Ağaçtan, reçete formülü sayfaları şeklinde düşmüş yapraklar, sağa sola dağılmış halde yerde görülmektedir. Başka bir eczane resmi, bu dönemin bir hayvan masalı (kıssa, fabl) kitabında da yer almaktadır (ŞEKİL 57). Gouda’lı kitap basımcısı Gerard Leeu (15. yüzyıl), Ezop (Aisopos) masallarından yola çıkarak ilk kez 1480’de yayımlanan ve 1500 yılından önce birkaç kez daha basımı yapılan Dyalogus creatororum moralisatus (Yaratıklar Üzerine Ahlâkî Diyalog) adlı eseri ortaya çıkarmıştır. Bu masal derlemesinde leylek ile eczacının küçük bir masalı da yer almaktadır. Buna göre leylek leş, ölü fare, karakurbağa ve yılanla beslendiğinden leylek eti insan beslenmesi için uygun sayılmaz. Eczacı, bir leylek yakalar ve eczanesine getirir. Leyleğe orada şifalı bitkiler koklatır ve bunlarla leyleğin bedenini arındırmayı ve onu eti yenebilir bir hayvan haline dönüştürmeyi umar. Leylek bu zorunlu ikametten hoşlanmaz; oradan kaçar ve bir daha leş yememeye karar vererek yaşamına son vermek ister. Bu kıssadaki hisse şudur: “Kim domuz gibi çamurlar içinde yaşarsa, orada yaşamını sürdürmelidir; bunun dışındaki en iyi çabalar bile onu yolundan döndüremez ”. Bu masal son olarak Jan van Hoogstraten’in (1662-1756) 1731 tarihli bir kitabında yer almıştır. Buradaki resim, o kitaptaki bakır kazıma resimden alıntılanmıştır.50

ŞEKİL 56. Friedrich Rückert’in “Eczacı” adlı şiiri için Johann Baptist Sonderland tarafından yapılan gravür (1842).50

ŞEKİL 57. “Leylek ve Eczacı Masalı”

(Jan van Hoogstraten’in 1731 tarihli bir kitabından).50

Barok dönemi eczanelerinde ilaçlar üç kategoriye ayrılıyordu: “Galenica” (galenik preparatlar),

“Chymica” (kimyasal preparatlar) ve “Preciosa” (ender ve değerli ilaçlar). Barok döneminde çok sayıda “ruhsal tedavi eczanesi” resmi ortaya çıkmıştır. Bunlar simgesel olarak Hıristiyanlık inancının avutucu ilaçlarını içermekteydi. 19. yüzyılda çocuklar için eczane konulu resimli kitaplar da ortaya çıkmıştır. Son olarak eczaneler, karikatürler halinde de sıkça işlenmiş ve 19. yüzyılda sanatsal açıdan en yüksek düzeyine erişmiştir. Hieronymus Brunschwig tarafından çok başarılı bir şekilde hazırlanan ve 1512 yılında Strasbourg’da basılan Destillierbuch über die zusammen gethane Ding (Latince basımı: Liber de arte distillandi de compositis ya da Großes Destillierbuch) (Damıtma Kitabı) adlı kitap, kimya konusunda basılmış kitapların ilklerinden biri ve kimya aleti resimlerini içeren ilk kitaptır. Bu nüshada, çoğu bitki, hayvan, damıtma aygıtı vb. olmak üzere eczacılıkla ilgili, kenar süslemeli 298 adet ahşap oyma resim yer almaktadır. Bu eser, her ne kadar 16. yüzyıla dek damıtma (destilasyon) işlemi biliniyor ve kullanılıyorduysa da damıtma işlemini açıklayan ilk büyük eserlerden biri, aynı zamanda bitkilerin ve onların uçucu yağlarının kimyasını betimleyen en eski eserdir. Eserde yer alan resimler çok gerçekçi değilse de Brunschwig bunun önemli olmadığını ve resmin, okuyucunun gözleri için bir ziyafet anlamına geldiğini, okuma yazma bilmeyenlere de yardımcı olduğunu öne sürmüştür. Buradaki resimler, daha önce yayımlanmış Le grant herbier en Francoys (Fransızca Şifalı Bitkiler Kitabı; başka bir adı Arbolayre) gibi çeşitli şifalı bitki kitaplarından ve Der Gart der Gesundheit ya da Hortus sanitatis (Sağlık Bahçesi) gibi eserlerin korsan baskılarından alıntılanmıştır. Le grant herbier, tarihi belirsiz, derleyicisi bilinmeyen anonim bir eser olup bundaki resimlerin bir bölümü, daha önce Der Gart der Gesundheit için hazırlanmış olanlar olup bir kısmı da, başka bir erken dönem şifalı bitkiler kitabı olan Circa instans’tan alınmadır. Bu eserin yayımlanmasının ardından büyük malikanelerin birer odası, öncelikle tıbbî amaçlı bitki preparatlarının hazırlandığı bir imbik atölyesine dönüştürülmeye çalışılmıştır. Başka bir damıtma kitabı, Walter Hermann Ryff’in (1500-1548) ölümünden sonra yayımlanan New gross Destillierbuch... (Yeni Büyük Damıtma Kitabı...) (Frankfurt/M, 1545) adlı kitabıdır. Tiryak, Eskiçağ’ın tıbbî maddeleri (“materia medica”) arasında Batı’da en önem verileni idi. Bu ünlü macunun hazırlanma ilkesi, Roma İmparatoru Neron’un özel hekimi Andromakhos’a dek geri uzanır ve Galenos’un tıbbî metinleri aracılığıyla kaybolmadan günümüze erişmiştir. Tiryak hazırlanmadan

önce (ŞEKİL 58), onun bileşenlerinden her biri, hekimler tarafından sınandıktan sonra, ancak eczacı tarafından (resimde solda) karıştırılırdı. Masanın köşelerindeki flamalar, simgesel nesnelerdir.

Bunlar Venedik aslanlarını göstermekte ve yüzyıllar boyu süregelerek 18. yüzyıl sonunda en çok değer verilen ve evrensel ilaç niteliğini kazanan Venedik tiryakının ününü vurgulamaktadır.49, 50

ŞEKİL 58. Tiryakın hazırlanması ve izleyiciler önünde sınanması (ahşap oyma resim; H. Brunschwig, Destillierbuch..., Strasbourg, 1531).50

Yazarının Johannes von Cuba olduğu söylenen ve ilk baskısı Peter Schöffer tarafından 1485’te Strasbourg’da yapılan Der Gart der Gesundheit (Sağlık Bahçesi) adlı eser, 15. yüzyılın tüm tıbbî bilgilerini içermekte ve pek çok kaynaktan yapılmış bir derleme olduğu düşünülmektedir. Yunanca ya da Latince değil de halk dili Almancası (güç anlaşılır Bavyera lehçesi) ile yazılmış olup Avrupa’nın ilk şifalı bitkiler kitabıdır. 65 tanesi bu eser için oldukça başarıyla ve özel olarak yorumlanmış bitki türlerine ilişkin olan ve diğerleri de daha eski kaynaklardan kopyalanan, 379 adet ahşap oyma resim içermektedir. İçinde bitkiler, mineraller, hayvanlar, üroskopi gibi konulara yönelik bölümler vardır.

Eserde, bitümlü kömür maddesinde şu bilgiler verilmektedir: “Enax adlı bir üstad, Taşlar Kitabı’nda, onun, bakirelerden tüm cinleri ve melankoliyi uzaklaştırma gücüne sahip değerli bir taş olduğunu söylemektedir”.49

William Turner (ölm. 1568), Thesaurus pauperum (Yoksulların Hazinesi) adlı şifalı bitkiler kitabında, ne Eski Yunanlıların ne de Romalıların dile getirmedikleri bitkileri de ekleyerek, İngiltere’ye özgü 200’ün üzerinde doğal bitki türünü betimlemiştir.

ŞEKİL 59’da, Pierre Pomet’nin farmakognozi elkitabından resimler yer almaktadır. Paris’li ev ilaçları tüccarı Pierre Pomet, 1694 yılında, resimli ilk farmakognozi elkitabını yayımlamıştır ve bu kitap, tarihçiler için çok değerli bir kaynaktır. Buradaki resimler, eserin 1717 yılında Der aufrichtige Materialist und Specerey-Händler (Dürüst Malzeme ve Baharat Tüccarı) adı altında Leipzig’de yayımlanan Almanca nüshasından alınma olup “Mekke pelesengi” ile misk kedisini konu edinmektedir. Pierre Pomet’nin sözü edilen eserinin kütüphanelerdeki nüshaları incelendiğinde, nüshalardaki aşırı yıpranmalardan, bu esere yoğun olarak başvurulduğu anlaşılabilmektedir. “Mekke pelesengi” ya da “Yahudi balsamı”, “ Balsamodendron opobalsamum“ ağaççıklarının salgısı olup dallarının kaynatılmasıyla şurup türü sıvı halinde bir reçine olarak elde edilirdi. Başka bir ünlü balsam, Kızıldeniz’in her iki yanındaki ülkelerde yayılım gösteren “Gilead balsamı” (“Populus gileadensis”) idi. Dağlık bir yöre olan Gilead, Şeria’nın doğusundaki eski Filistin topraklarının adıdır. Doğu’da terletici ve yara iyileştirici olarak çok değer verilen bir ilaç idi (“Gilead merhemi”).

Bu balsamlar pahalı olduğundan, bu ağaççıkların yetiştirildiği bahçelerin Yeniçeriler tarafından koruma altına alındığı düşünülmektedir (resimde silahlı bir Yeniçeri ve içine peleseng toplanan şişeler görülmektedir). Bu balsam hanedan kadınlarının kozmetiği olarak kullanılıyordu. Gilead balsamının Saba Melikesi Belkıs tarafından Kral Süleyman’a armağan olarak sunulduğu söylenir.

İncil’de, ayrıca Theophrastos, Galenos ve Dioskorides’in eserlerinde de ondan söz edilmiştir. Roma çağında ünlü yazar Yaşlı Plinius, onun çok pahalı bir madde olduğunu ve ağaççıklarının ilk olarak Vespasianus’un generalleri tarafından Roma’ya getirildiğini belirtmiştir.149 Romalı tıp derleyicisi Celsus, “Balsamodendron opobalsamum“u yaraların temizlenmesinde yara soyucu, iltihap kurutucu ve yumuşatıcı olarak; yara üzerine konan lapaların içeriğinde; nevralji tedavisinde ağrı kesici olarak;

bir göz merheminde ve idrar söktürücü olarak kullanımını önermiştir. Balsam, Eskiçağ’ın en ünlü antidotu olan “mithridatum”un, Celsus’un ilettiği şeklinin 37 bileşeninden biriydi. Böyle pahalı balsam ve kokulu yağlar vaftizde, bedeni ve kutsal emanetleri yağlamada, kutsal mekânları kokulandırmada ve dinsel mekânlardaki kandillerde de kullanılmaktaydı.50 Afrika’da, özellikle de Habeşistan’da, Mısır’da, Sudan’da yaşayan zibet ya da misk kedisinin (“Viverra civetta” ya da

“Zibethum”) cinsel ilişkiye girmek istediğinde salgıladığı bir salgı olan ve hayvanın anüsünden merhem benzeri katı bir atık olarak toplanan civet, zibet ya da Tibet miski, C17H30O bileşimli güzel koku maddesi olup Arapça’da köpük anlamına gelen “zebâd” sözcüğünden gelir. İngilizce’de “civet”, Almanca’da “Zibet”, Fransızca’da ise “civette” şeklinde geçer. İlkin yalnızca Araplar tarafından kullanılmış ve ancak 16. yüzyılda Avrupa’ya sevk edilmiştir. Fransız eczacı Nicolas Lémery (1645-1715), onu baş ağrısına karşı ilaç olarak önermiş, o dönemlerin en popüler erkek parfümü olmuş ve dönemin İtalyan soyluları onu eldivenlerine sürerek kullanmışlardır. Dövülerek (çalkalanarak) elde edilen bu balsam bileşeni, afrodizyak olarak da kullanılmıştır. Doğu Asya’da tütünü kokulandırmak amber katkısı kullanılırken, 18. yüzyılda Paris’teki tütüncüler, tütüne civet katmışlardır.150 Zibet kedisi aynı zamanda, kahve çekirdeğini yedikten sonra dışkı olarak dünyanın en pahalı kahvesini üreten kedidir!

ŞEKİL 59. Pierre Pomet’nin bir eserinin Der aufrichtige Materialist und Specerey-Händler (Leipzig, 1717) başlıklı çevirisinden, Mekke pelesengi ve misk kedisi.50

Eczacı Albertus Seba (1665-1736), Etzel’de (Ostfriesland) doğmuş ve Amsterdam’da ölmüştür.

1698 yılında Amsterdam’da eczacılık sınavını vermiş, daha sonra orada Haarlemer Caddesi’nde kendi “Alman Eczanesi”ni açmıştır. Tutkulu bir şekilde hayvan kabukları, ilginç taşlar, içi doldurulmuş hayvanlar, egzotik doğa tarihine ilişkin nesneler gibi doğal malzemelerden koleksiyon yapmış ve oluşturduğu büyük koleksiyonunu, yeni ve daha büyük ikinci bir koleksiyon yapabilmek için, o sıralar Hollanda’yı ziyaret eden Rus Çarı Büyük (Deli) Petro’ya (1672-1725) 15 bin Gulden’e

satmıştır. 69 yaşına geldiğinde ikinci koleksiyonunu çok sayıda resimle birlikte yayımlamak üzere çalışmaya başlamış ve hazırladığı bu koleksiyonunu bilim adamlarının kullanımına açmıştır. Ünlü bilgin Linnaeus, onun koleksiyonunu ziyaret edenlerden biri idi ve bu koleksiyonu çok değerli bulmaktaydı.50, 151 Yayımlamaya karar verdiği koleksiyonunun iki cildi ölümünden önce 1734 ve 1735 yıllarında, son iki cildi ise ölümünden sonra 1758 ve 1765 yıllarında yayımlanmıştır. İkinci koleksiyonu, 1752 yılında müzayedede satıldıktan sonra dünyanın dört bir yanına dağılmıştır.

Nicolas de Larmessin’in (1638-1694) Costumes grotesque et les metiers (Fantezi Giysiler ve Meslekler) adlı eserinden ilginç bir eczacı resmi, ŞEKİL 60’ta yer almaktadır.