• Sonuç bulunamadı

Düzenli ordunun kurulmasından itibaren, ordu mensuplarının gerek terfi, gerek emir komuta zincirinde aksaklıkların önlenmesi için birtakım talimatnameler yayınlandı. Bu doğrultuda 1869 yılındaki Terfi-i Rüteb Nizamnamesi’yle askerlerin her türlü özlük ve terfi işlemleri kanunlar çerçevesinde belirlendi168

. Bunların dışında en alt rütbeden en üst rütbeye kadar bütün askerlerin, kanunlara ve kurallara harfiyen uyulması için tebligatlar yayınlandı. Buna göre askerin riayet etmesi gereken kurallar şöyleydi:

 Askerliğin devamı için askerler her türlü kural ve nizamlara uyacak, üstlerine itaat edecektir,

 Bütün askeri efradın geçerli bir sebep olmadıkça görev yerlerinden ve görevleri başından ayrılmayacaklardır,

 Gece gündüz görevlerini en iyi şekilde ifa etmeleri için gerekli talimleri askeri kural ve nizamlara uygun şekilde yapacaklardır,

 Askerin yiyecek ve içeceğinin tazeliğine ve temizliğine özen gösterilecek,

165

Bazı yerlerde asker toplanması sırasında yolsuzluklar yaşandı. Trablusşam’da asker toplanması sırasında 900 kişinin askere alınması gerekirken sadece 165 kişi askere yazılmış, geri kalan 735 askerlikten muaf tutuldu. Bunların yaklaşık olarak 600 kadarı haksız yasal olmayarak askerlikten para karşılığında muaf tutuldu. Bkz. BOA. HR.TO. 253/7 Lef1

166

Hikmet Süer, 1877-1878 Osmanlı Rus Harbi Rumeli Cephesi, Genelkurmay Basımevi, 1. Baskı, Ankara 1993, s. 36

167Kars işgâl edildiği sırada Bayburt’taki askerlerden yeni bir kuvvet oluşturulması Erzurum’un

savunmasını zayıflatacağından Bayburt kumandanlığına bir Ferik veya Müşirin getirilmesi istendi. Bkz. BOA., A.}MKT.MHM. 482/23

Konuyla ilgili yapılan çalışmalarda Terfi-i Rütbe Nizamnâmesi olarak geçmekteyse de doğrusu Terfi-i

Rüteb (Rütbeler) Nizamnâmesi’dir.

39

 Her türlü mühimmat ve silahların bakımları yapılarak gerektiğinde tamiratı yapılacak,

 Askeriyeye ait mekkâre hayvanların yemlerine, içeceklerine ve bakımlarına dikkat edilecek, muayeneleri her hafta düzenli olarak yapılacak,

 Her türlü hayvan ve top koşumlarının bakımı yapılacak,

 Askeri malzemeler sarf edilirken telef edilmemesine dikkat edilecek,  Askerlerin her yerde hal ve hareketlerine dikkat edeceklerdir,

 Her türlü hesap ve kayıtların düzenli olarak tutulmasının zorunlu olduğu ve gerekirse bunun için fazladan gayret gösterilecektir,

 Kışla, karakol, hastane gibi askeri binalar her daim temiz tutulacak,

 Askerler kanunlarda belirtildiği üzere kılık kıyafetine dikkat edecek, askerliğin şan ve şerefine uygun hareketlerde bulunacak,

 Her türlü yazışmalar süratle neticelendirilip sürüncemede bırakılmayarak şikâyet ve sızlanmalara mahal bırakılmayacak, bunun için gerekli gayret ve himmet gösterilecekti169.

169 Fi 29 Ramazan sene 1295 tarihinde tebligât-ı umûmiye sûretidir

Fi 18 Cemaziye’l-Ahire sene 1295 tarihinde dahi tevhid ve iş‘ar olunduğu vechle bi’l-cümle asâkir-i hazret-i padişâhînin şân ve şeref-i askerlerinin muhafaza ve terakkisini mûceb-i ikmâl ve harekât-ı memdûhe ve mebrûreye ve hususiyle umdetü’l-ve’ş-şifa-yı ehl-i İslam ve dârında bais-i necât ve’s-selâm olan şer‘iat-ı garâ-yı ahkâm-ı celilesine tamamen tavassul ve ittibâ‘ ile fariza-i diyânetimiz olan salâvât-ı hamseyi edâya müdâvemet zıll-ı zalilü’l-Hayy halife-i hazret-i hilâfet-penâhi veliyü’n-nimetimiz efendimiz hazretlerinin da‘vât-ı hayriyât cenâb-ı cihan-bârileriyle tezyin-i natıka-yı ubûdiyet eylemeleri lâzıme-i şiâr-ı diyânet ve sadakatden olduğuna mebni her halde ahkâm-ı celile-i şer‘-i şerîfe ve kavânin ve nizâmât-ı askeriyeye kemâl-i riâyet ve da‘vât-ı padişâhîye müdâvemetle emr-i bâri ve rızâ-yı hazret-i şehriyâriye menâf-ı ikmal ve harekâtdan mücânebet olunup bir kat daha âlâ-yı şeref ve Şân-ı askeriye cidden ve hakikaten nasb-ı nefs-i ihtimâm olunması ve zabt-ı rabt ve ita‘ât ve inkıyad ve ( boş ) behâsının hüsn-ı devrân- dâimesine ve silsile-i merâtıb-ı askeriyeye göre en büyük zâbitden nefere varıncaya kadar mâdunu mâ-fevkine hürmet ve itaat eylemesi ve mâ-fevk tarafından irae-i hüsn-i muamele idilmesi askerliğin ma-bihi’l-i hayatı ve müeyyed-i devamı olunması ve umûm-ı erkân ve ümerâ ve zâbitân ve efrâd bir mazeret-i kuvviye ve şer‘iyeleri olmadıkca umûr-ı memûre ve mevkuleleri başından ve karagol ve nevbet mahallerinden zinhar ve zinhar ayrılmayub vezaif-i mertebelerini gice gündüz kemayil-i icrâ eylemeleriyle beraber asâkir-i şahânenin ta‘lim ve teallümleri nazâriyât ve ameliyâtının ta‘limât ve kavanin-i askeriyeye tamamıyla tevakık edecek sûretde cereyan itdirilerek husûl-i mülke ve maharetleri esbâbının (boş ) ve me’kûlât ve meşrubâtlarının ciyâdet ve nefâsetine ve kâffe-i esliha ve mühimmat ve edâvât-ı harbiyenin daima hüsn-i halde tutulmasına cümle tarafından sarf-ı mezid-i itina olunması (boş ) tedavileri ve nefâset-i me’kûlâtı emrinde dahi dikkat-i mütemadiye icrâsı ve topçu süvari ve mekkâri hayvanâtının yem ve ( boş ) hakkıyla virilerek ( boş ) üzere bakılarak hıfz-ı sıhhat-i vücudiyeler ale’d- devâm i‘tinâ ile hayvanât-ı merkûme-i mirîyenin bunlara mahsûs olan hidemât-ı matlûb (boş) ve iktidârda bulunmalarına ( boş ) ve sair takımlarının ale’d-devâm hüsn-i halde tutulmalarına sarf-ı ma- hasıl dikkat olunması ( boş ) ve ( boş ) ve’l-hasıl ( boş ) her hafta nazar-ı teftiş ve muâyeneden geçürülerek derûnlarında bulunan (boş ) mühimmât-ı hıyâmiye ve koşum ve at ve top takımları ( boş ) ve mühimmât (boş ) ve sair bi’l-cümle malzeme-i askeriye ve harbiyenin telef ve sarfdan vekayesiyle ( boş ) hüsn-i muhafazalarına ümerâ-i zabıtân ile me’murin-i (boş ) taraflarından mütemâdiyen nasb-ı nısfı dikkat ve (boş ) ve hilâf-ı hal zuhurundan be-gâyet mücânebet olunması ve idâre-i askeriyenin nizamât-ı mevzû‘a dairesinde ve her hal ve mahalde hüsn-i devrânıyla umûr-ı hesabiye ve kaydiyenin tedahülde ve

Ancak savaş sırasında ordunun, eksiklerini giderememesinden dolayı düzenli birlikler haricindeki, talimsiz ihtiyat askerleri ve başıbozuk gönüllü birlikler arasında gerekli disiplin sağlanamadı. Disiplini sağlamak için zaman zaman cezalandırma yoluna gidildi. Savaş alanından firar ettikten sonra yakalananlar, savaş alanında korkaklık edenlerin bir kısmı kurşuna dizildi. Ayrıca savaşta ihmalleri görülen bazı subaylar divan-ı harbe sevk edilip yargılandıktan sonra rütbeleri düşürülerek veya askerlikten tard edilerek gerekli cezaya çarptırıldılar170. Casusluk yapan askerler, divan-ı harpte yargılanarak idam edilirken, yağmacılık yapanlara ve Hıristiyan halka kötü muamelede bulunanlara ağır dayak cezası verildi171.

1870 yılında yürürlüğe giren Askeri Ceza Kanunnamesiyle, kural ve nizamlara uymayanların işledikleri suçun niteliğine göre ne tür cezalara çarptırılacakları da ilaveten yayınlandı.