• Sonuç bulunamadı

Araştırmacının deneysel süreci yürüttüğü deney ve kontrol grupları ile sınırlıdır.

KISALTMALAR LİSTESİ

4. Araştırmacının deneysel süreci yürüttüğü deney ve kontrol grupları ile sınırlıdır.

4. Araştırmacının deneysel süreci yürüttüğü deney ve kontrol grupları ile sınırlıdır.

1. 6. İlgili Araştırmalar

Bu bölümde literatür taraması sonucunda edebiyat eğitimi, şiir öğretimi ve modern edebiyat kuramları üzerine yapılan araştırmalar hakkında bilgi verilmiştir.

İlgili araştırmalar incelendiğinde edebiyat ve şiir eğitimi/öğretimi üzerine yapılan çalışmaların hemen hemen yok derecesinde olduğu görülmüştür. Edebiyat kuramları üzerine yapılan çalışmalar ise hem oldukça sınırlı sayıda hem de yapılan çalışmalar teorik bilgi vermekten öteye geçememektedir. Dolayısıyla “Modern Çözümleme Yöntemlerinin Şiir Çözümleme Becerisine Etkisi ve Şiir Öğretiminde Kullanılabilirliği” adlı doktora çalışmasının, bu yönde yapılacak çalışmalara ilham kaynağı olacağı ve bu alanla ilgili ihtiyaca cevap vereceği umulmaktadır.

Akçataş (2001), Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Romanı Üzerine Bir Metin

Dilbilim İncelemesi adlı doktora çalışmasında, Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye

Koğuşu adlı romanının metnini oluşturan cümle, paragraf ve metin parçalarını, kurdukları ilişkilere göre fişlemiş ve bağlantıları tespit etmiştir. Sonra da tespit edilen bağlantıları yapı, bağlaç ve anlam başlıkları altında toplamıştır.

Gücüyeter (2002), 1950-2000 Yılları Arasında Yayımlanan Çeşitli Dergilerdeki

Türkçe ve Türk Dili ve Edebiyatı Öğretimi İle İlgili Makalelerin İncelenip Değerlendirilmesi adlı yüksek lisans çalışmasında, 1950-2000 yılları arasında Türkçe ve

Türk Dili Edebiyatı öğretimi hakkında çeşitli dergilerde yayımlanan makaleleri, basılan kitapları inceleyerek ülkemizde ana dili eğitiminin gelişim ve değişim sürecini tespit etmeye çalışmıştır.

Coşkun (2005), İlköğretim Öğrencilerinin Öyküleyici Anlatımlarında

Bağdaşıklık, Tutarlılık ve Metin Elementleri adlı doktora çalışmasında, ilköğretim 5. ve

8. sınıfta öğrenim gören, farklı sosyo-ekonomik düzeylerdeki 372 öğrencinin öyküleyici anlatımlarını; bağdaşıklık, tutarlılık ve metin elementleri açısından değerlendirmiştir. Çalışmanın bulgularına göre bağdaşıklık araçlarının kullanım sıklıklarında öğrenci (kâğıt) başına düşen ortalamalar sırasıyla şu şekildedir: Eksiltili anlatım (20,5), bağlama ögeleri (18,1), kelime bağdaşıklığı (15,9), gönderim (10,9), değiştirim (0,3). Çalışmada öğrencilerin bağdaşıklık araçlarının kullanımı ile ilgili önemli sorunlar yaşadıkları belirlenmiştir. Yapılan analizler sonucunda öğrencilerin yazdığı hikâyelerde metin uzunluğu, tutarlılık düzeyi, hikâye elementleri puanı ve bağdaşıklık düzeyi arasında istatistiksel olarak anlamlı, olumlu ve yüksek düzeyde ilişkiler olduğu belirlenmiştir. Ayrıca bağdaşıklık, metin elementleri ve tutarlılık puanlarında öğrencilerin öğrenim gördükleri sınıflara ve sosyo-ekonomik düzeylerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu belirlenmiştir.

Balkaya (2005)’nın, Lacan’ın Psikanalizi ve Bir Yazınsal Yapıt Çözümlemesi adlı doktora çalışmasında, Jacques Lacan’ın Ferdinand de Saussure ile başlayan çağdaş dil bilimi ile Sigmund Freud’un psikanalist yaklaşımının verilerinden hareketle oluşturduğu kuram açıklanmaya çalışılmıştır. Daha sonra Freud’un düş yorumlarıyla bilinçdışının çalışma ilkelerini saptadığı anlamlandırma süreci açıklanmaya çalışılmıştır. Balkaya, çalışmasının ikinci bölümünde Avusturyalı yazar Brigitte Schweiger’in Denizin Tuzu Nereden Geliyor? adlı romanını ele alıp Lacancı kurama dayandırarak çözümlemeye çalışmıştır.

Tazegül (2006), Peyami Safa’nın Yalnızız Adlı Romanının Metindilbilimsel

Çözümlemesi adlı yüksek lisans tezinde, Peyami Safa’nın son dönem eserlerinden

“Yalnızız” adlı romanına dilbilimsel bir açıyla yaklaşıp metin ve dilin bir arada kullanıldığı metin dil bilimsel bir çözümleme yapmaya çalışmıştır.

Avkapan (2006), Orta Öğretim 11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitaplarında Kelime Hazinesinin Öğretimi Üzerine Bir Araştırma adlı yüksek lisans

tezinde dil, ana dili, kelime, kelime sıklığı, kelime yaygınlığı ve kelime hazinesi üzerine yapılan çalışmaları ortaya koymuş, orta öğretim 11. sınıf öğrencilerinin yazılı anlatımlarındaki kelime hazinesi sıklıklarını ve yaygınlıklarını her okul düzeyinde tespit etmiş ve okullar arası karşılaştırmalar yapmıştır. Çalışmanın sonucunda 11..sınıf

Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı 3 ders kitabındaki toplam farklı kelime kullanımı 3.996, Şimşek Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı 3 ders kitabındaki toplam farklı kelime kullanımı4.206 olduğu tespit edilmiştir.

Üstten (2008), Kuantum Biliminin Getirdiği Yenilikler Işığında Ruhsal Zekânın

Edebiyat Eğitiminde Kullanılması adlı doktora çalışmasında, ortaöğretim 10. sınıf

öğrencilerinin ruhsal zekâyı kullanma becerilerini ve bu öğrencilerin derslerine giren öğretmenlerin ruhsal zekâyı geliştirme tekniklerini ne derece kullandıklarını tespit etmeye çalışmıştır. Çalışmada öncelikle ruhsal zekânın kuramsal yönü açıklanmış, zekâ kavramı içindeki yeri üzerinde durulmuştur. Daha sonra öğrencilerin ruhsal zekâyı kullanma becerilerini ölçmek amacıyla farklı türde metin örneklerine dayalı anlama soruları hazırlanmış; Metin Anlama Çalışması ile öğrencilerin üçüncü boyutu kavrama becerileri tespit edilmiştir. Öğretmenlerin ruhsal zekâyı geliştirmeye yönelik teknikleri ne derece kullandıklarını belirlemek amacıyla Özel Beceri Anketi düzenlenmiş, öğretmenlerin tutum ve davranışlarının doğruluğunu anlamak için öğrencilere aynı konudaki görüşleri Likert Tipi hazırlanan anketle sorulmuştur. Araştırmanın ardından öğrencilerin ruhsal zekâyı kullanma becerilerinin düşük seviyede olduğu, ayrıca öğretmenlerin ruhsal zekâyı geliştirmeye yönelik ders işleme becerileri ile aynı konuda öğrenci görüşleri arasında tutarlılık olmadığı görülmüştür. Bu sonuç da öğrencilerin bütünü görme konusunda zayıf, öğretmenlerin bütünü gösterme becerisinin de yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır.

Akşehirli (2008)’nin, Edebiyat Öğretiminde Terim Sorunu adlı doktora çalışmasında, ülkemizde edebiyat öğretiminde yaşanan terim sorunu “karşılaştırma” ve “örnekleme” yöntemi ile ortaya konmuştur. Söz konusu karşılaştırmada ülkemizde okutulmakta olan ve Milli Eğitim Bakanlığının yayımladığı ders kitapları ile Fransa’da okutulmakta olan ders kitapları arasından model olarak seçilen iki kitap kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda ülkemizdeki ders kitapları ile ilgili terim sayısının yetersizliği, çağdaş bilimlere ait terim sayısının yetersiz olması, terim-kavram ilişkilerinde karmaşa yaşanması, terimlerin sistematik olmaması, mantık ile terim ilişkilerinin kurulmaması sonuçlarına ulaşılmıştır.

Başusta (2009), Okuma Eğitiminde Metin Dil Bilimin Kullanımı adlı yüksek lisans tezinde metin dil bilim temelli metin çözümleme öğretiminin, ilköğretim 8. sınıf öğrencilerinin okuduğunu anlama ve yorumlama düzeylerine etkisini araştırmıştır. Başusta, yaptığı deneysel çalışmanın sonunda metin dil bilim temelli metin çözümleme

öğretiminin yapıldığı deney grubunun, kontrol grubuna göre daha başarılı olduğu sonucuna ulaşmıştır.

Parlak (2009), Kutadgu Bilig’in Metindilbilimsel Yapısı adlı doktora çalışmasında 11. yüzyılda Karahanlı Türkçesi ile kaleme alınan Kutadgu Bilig’i, metin dil bilimde kullanılan ölçütlere göre incelemiştir. Metindeki ögelerden hareketle, cümlelerden oluşan bir bütünün metin olup olmadığının ortaya konmasını sağlayan bağdaşıklık ve tutarlılık iki bölüm ve alt başlıklar hâlinde, sırasıyla, çalışmanın birinci ve ikinci bölümlerinde ele alınmıştır. Birinci bölümdeki ilk alt başlık, Türkçenin yapısı göz önünde bulundurularak oluşturulan ölçütlere göre gönderimsel bağdaşıklığı sağlayan dilsel ögelerin beyitlerden ve bölümlerden hareketle tespit edilmesine ayrılmıştır. Metindeki yapı ve sözcüklerin incelenmesine tahsis edilen ikinci alt başlıkta, sözcükler anlam alanlarına göre incelenmiş, metindeki eksiltiler ile bu eksiltilerin özellikleri ile ilgili bilgiler verilmiş ve metnin bütünlük taşımasında önemli bir yere sahip olan fiillerin zaman, görünüş ve kip açısından değerlendirilmesi yapılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde, metindeki anlamsal ve mantıksal bağlantıların ortaya konmasını sağlayan tutarlılık incelenmiştir. Bu bölümde, art arda gelen ifadelerin daha önceki bilgileri desteklemesi, belirli bir anlam boyutu içinde bir devamlılık oluşturmasını sağlayan bağlaçlar, cümleye kattıkları ekleme, nedensellik, karşılaştırma, ayrım, karşıtlık, koşul, zaman, açıklama iletisine göre incelenmiştir. Metinde kullanılan bağlaçlar, edatlar ve zarflar taşıdıkları mantıksal ve anlamsal bağlantıya göre yukarıda sıralan alt başlıklar altında açıklığa kavuşturulmuştur.

Uçar (2009), Hasan Âli Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı Döneminde Orta

Öğretimde Gerçekleştirilen Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi adlı yüksek lisans

çalışmasında, Hasan Ali Yücel dönemindeki edebiyat eğitimini ele almış; dönemin edebiyat eğitimi tarihindeki yeri ve önemini belirtmiştir. Çalışmada Yücel döneminde orta öğretimdeki edebiyat dersleri, ona etki eden ders içi ve ders dışı ögelerle birlikte değerlendirilmiştir.

Öztok (2010), Behçet Necatigil’in Şiirlerini Alımlama Estetiğine Göre İnceleme

Denemesi adlı yüksek lisans tezinde Behçet Necatigil’in şiirlerini faklı bir bakış açısıyla

alımlama estetiği ışığında incelemeye çalışmıştır. Çalışmada ilk olarak alımlama estetiği ile ilgili bilgi verilmiş, ardından Türk edebiyatında alımlamaya uygun düşen görüşler ile Behçet Necatigil’in şiir görüşündeki değişimler ortaya konmuştur. Çalışmada bulgular ve yorum bölümünde farklı yorumlara açık şiirler seçilerek incelenmeye çalışılmıştır.

Şiirler izleklere ayrılmış, imge, motif, simge ve metin dışı bağlantılardan yararlanılmıştır. Çalışmanın sonuç bölümünde Necatigil’in 1956 sonrası şiirlerinin alımlama estetiğine uygun olduğu; fakat Eski Toprak kitabıyla başlayan bu değişimin

Kareler Aklar kitabının Aklar bölümüyle bittiği fark edilmiştir. Necatigil’in, Aklar

bölümünden ölümüne kadar olan süreçte ise 1955 öncesi gibi farklı yorumlara açık olmayan şiirlere döndüğü gözlenmiştir.

Vicdan (2010), Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim Programlarında Dilbilim ve

Göstergebilim Kuramlarının Etkileri adlı yüksek lisans çalışmasında, Türk Edebiyatı

öğretiminin, 1924’ten 2005’e kadar olan Müfredat Programlarını edebiyat öğretimi açısından incelemiştir. Bu süreler içinde uygulanan öğretim programları, bu konuda çalışmaları bulunan araştırmacıların verdiği bilgiler doğrultusunda incelenmiştir. Çalışmada, 2005 Türk Dili ve Edebiyatı müfredat programı üzerine yoğunlaşılmış; çalışma sonucunda, bu programının hazırlanmasında dilbilim, göstergebilim, yorumbilim, alımlama estetiği, metinler arası ilişkiler gibi çağdaş kuramlardan etkilenildiği görülmüştür.

Can (2012), Ortaöğretim Öğrencilerinin Yazılı Anlatımlarında Paragraf

Düzeyinde Bağdaşıklık ve Tutarlılık adlı doktora çalışmasında, ortaöğretim 9. ve 10.

sınıfta öğrenim gören 524 öğrencinin yazılı anlatımlarını paragraf düzeyinde bağdaşıklık, tutarlılık ve düşünceyi geliştirme teknikleri bakımından değerlendirmiştir. Çalışmanın bulgularına göre paragraf düzeyinde bağdaşıklık araçlarının kullanım sıklıkları şu şekildedir: kelime bağdaşıklığı (% 51,26), bağlama ögeleri (% 20,22), eksiltili anlatım (% 17,40), gönderim (% 10,58), değiştirim (% 0,46). Araştırma bulgularına göre ortaöğretim öğrencileri, paragraflarda tutarlılığı oluşturma bakımından önemli sorunlar yaşamaktadırlar. Paragraf ünitesini derslerinde görmeyen 9. sınıf öğrencileri ile derslerinde görmüş olan 10. sınıf öğrencileri arasında yapılan karşılaştırmada, 10. sınıf öğrencilerinin paragrafa etkili giriş yapabilme ve düşünce organizasyonu kurabilme bakımından 9. sınıf öğrencilerinden anlamlı derecede başarılı olduğu görülmekte iken paragrafı etkili bir sonuçla bitirebilme, ana fikir oluşturabilme, paragrafta ana düşünce-yardımcı düşünce uyumunu kurabilme bakımından 9. ve 10. sınıf öğrencileri arasında anlamlı derecede bir başarı farkı görülmemiştir.

Türkyılmaz (2012), Gençlik Romanlarının Okuma Becerisine Etkisi ve

Değerler Aktarımı Bakımından İncelenmesi adlı doktora çalışmasında, gençlik

hızına, okuduğunu anlamaya; değerlere verilen ağırlığa etkisini araştırmıştır. Çalışmasında ön test-son test deney ve kontrol gruplu deneysel desen kullanmıştır. Araştırma, 2010-2011 eğitim-öğretim yılının birinci döneminde, Kırşehir ili merkezinde yürütülmüştür. Deney grubu olarak Prof. Dr. İlhan Kılıçözlü Fen Lisesinden iki (17), (16); kontrol grubu olarak Kırşehir Anadolu Öğretmen Lisesinden bir onuncu sınıf (17), SBS puanları dikkate alınarak atanmıştır. Deney gruplarına, 13 haftalık bir zaman diliminde 10 gençlik romanı okutulmuştur. Deneysel sürecin tamamlanmasının ardından aynı ölçekler, ön testte kullanılan metinlere eş değer metinler ve bu metinlere ilişkin başarı testleri son test olarak uygulanmıştır. Araştırma sonucunda deney gruplarının okumaya olan tutumlarının, okuma hızlarının ve okuduklarını anlama düzeylerinin olumlu ve anlamlı yönde arttığı belirlenmiştir. Ayrıca deney gruplarının değerlere verdiği önem sırasında ve ağırlıkta da değişmeler gözlenmiştir. Öbür taraftan okuma stratejilerinin kullanımında deney grupları lehine bir fark elde edilse de bu fark, anlamlı değildir ve deneysel sürecin, deneklerin İnsani Değerler Ölçeğinden elde ettiği puanlarda da belirgin bir farka neden olmadığı belirlenmiştir.

II. BÖLÜM