• Sonuç bulunamadı

1.2. BEŞKONAK NAHİYESİ VE IŞIKLAR KARYESİ DEFTERLERİNİN

2.2.2. Ekonomik Durum

2.2.2.2. Hayvancılık ve Gelirleri

2.2.2.2.4. Arıcılık

Arıcılığın tarihçesi insanlığın tarihçesi kadar eski olup ilk çağlarda insanların mağarada yaşadığı dönemlere dayandığı söylenmektedir. Mağaralara çizilen arı resimleri ve bulunan fosiller M.Ö. 7000’li yıllara ait olduğu rivayet edilmektedir195. Arıcılık

sektörü ilk olarak ağaç kovukları ve kaya oyuklarına yerleşen arıların insanlar tarafından öldürülüp ballarına sahip olmakla başlamıştır. Arı ilk defa Mısır’da kültüre alınmış ve 6000 yıl önce Mısır’da vergi ödemede ve çeşitli malların elde edilmesinde bal bir değişim

195 Ordu Ticaret Borsası, (2013), Arıcılık, Eylül, s. 3. Oğlaklı keçi 68% Kısır Keçi 3% Yoz keçi 10% Çebiç 19% Kuzulu koyun 0% Şişek 0% Keçi 0%

aracı olarak kullanılmıştır196. Diğer devletler ve topluluklarda olduğu gibi Osmanlı

Devleti’nde de arıcılık faaliyetleri yapılmaktaydı. 1477-1481 yılları arasında kaydedilen kanunlar içerisinde Anadolu ve Rumeli halkının haraç, öşür ve diğer vergileri tanımlayan

birtakım vergiler verdiği ve bu vergiler içerisinde ‘’öşr-i qovan’’, ‘’öşr-i asel197’’ ya da

sadece ‘’qovan’’ gibi arıcılık yapan kişilerden alınan vergilerden bahsetmektedir198.

Neşet Çağatay’a göre Kütahya Kanunnamesinde bir kovanın değeri 25 akçe olup her

kovandan 2 akçe alınırdı199. XX. yüzyılın başlarında bölgelere göre değişiklik

göstermekle beraber bir arı kovanından ortalama 4 ile 6 kg. bal, 300 ile 600 gr. balmumu

elde ediliyordu200. Osmanlı Devleti’nde böyle bir ürünün vergisinin toplanıyor olması o

dönemde arıcılığın yaygın olarak yapıldığını göstermektedir. Antalya ve çevresinin bitki çeşitliliğinin çok olması sonucu olarak arıcılık faaliyetlerinin yaygın olarak yapıldığı yerlerdendir. Diğer arşiv kaynaklarında olduğu gibi elimizdeki temettüat defteri

kayıtlarında da arıcılık ‘’koğan’’ olarak kaydedilmiştir201. Balın insan sağlığına faydalı

olması ve kış aylarında vücudu sıcak tutması hasebiyle halkın tercih ettiği bir besin maddesi olmuştur. Arı kovanları bab olarak kaydedilmiştir. Arıcılıkla ilgili ayrıntılı olarak aşağıda bahsedilecektir.

196 Ali Korkmaz, (2010), Arıcılık, T.C. Samsun Valiliği İl Tarım Müdürlüğü, Samsun, s. 1.

197 Osmanlı Devleti’nde kullanılan bir tabir olup, günümüzde kullanılan balın karşılığıdır. Ayrıca bkz. Sami, a.g.s., s. 272.

198 Edward Tryjarski, (2011), Türklerde Arıcılık, (Çev. Ayşe Nur Kırgız Sağın). Acta Turcıca (Çevrimiçi Tematik Türkoloji Dergisi), Yıl III. S. 1/1, Ocak, s. 137.

199 Neşet Çağatay, Osmanlı İmparatorluğunda Reayadan Alınan Vergi ve Resimler, (Dil- Tarih- Coğrafya Fakültesi), C. 5, S. 5, s. 483-511.

200 Nurgül Bozkurt, (2011), “XIX. Yüzyıl Ortalarında Bolatlı-Dazkırı’nın Sosyo-Ekonomik Yapısı (7695 Numaralı Temettüat Defterine Göre)”, Hıstory Studıes, Volume 3/2, , p. 53.

Tablo 2.15: Nahiyede Köylere Göre Arıcılık Yapan Hane Sayısı (Adet)

Köy Hane Sayısı Arıcılık Yapan Hane Sayısı Arıcılıkla Uğraşan Tahmini Nüfus (Kişi) Kovan Sayısı (Adet) Arıcılıktan Elde Edilen Gelir (Kuruş) Bolasin 52 18 90 75 750 Bucak 45 23 115 113 1130 Karataş 24 6 30 38 380 Karabük 84 27 135 111 1110 Bozyaka 64 14 70 45 450 Tazı 36 28 140 75 750 S.Tabi-i Karabük 36 12 60 41 410 Karadut 10 3 15 7 70 Toplam 351 131 655 505 5050

Nahiye genelinde haneye göre kovan sayıları farklılık göstermektedir. 1 kovanı olan hane sayısı 15, 2 kovanı olan hane sayısı 31, 3 kovanı olan hane sayısı 35, 4 kovanı olan hane sayısı 14, 5 kovanı olan hane sayısı 13, 6 kovanı olan hane sayısı 4, 7 kovanı olan hane sayısı 2, 8 kovanı olan hane sayısı 5, 9 kovanı olan hane sayısı 2, 10 kovanı olan hane sayısı 2, 13 kovanı olan hane sayısı 1 ve 20 kovanı olan hane sayısı ise 2’dir. Nahiyede kayıtlı bulunan 351 hanenin 131 hanesi arıcılık faaliyeti yürütmektedir. Karataş köyü halkının ¼’ü, S. Tabi-i Karabük ve Karadut halkının da 1/3’ü arıcılıkla uğraşmaktadır. En fazla arıcılık yapan köy Karabük köyüdür ve arıcılık yapan hane sayısı 27’dir. Nahiyeye ait temettüat defteri incelendiğinde kovan başı 1/10 oranında gelir elde edildiği görülmektedir. Bir hanede 5 kovan varsa 50 kuruş gelir elde edebilmektedir. Mesela; Bolasin köyünde 10 numaralı hane sahibi olan Molla Ahmed veled-i Kara

İbrahim’in 20 bab kovanı mevcuttur ve elde ettiği gelir ise 200 kuruştur. Bu şahıs aynı

zamanda köydeki mevcut 75 kovanın 20’sini elinde bulundurarak en fazla kovana sahip

olan hane reisidir202. Yine diğer bir köy olan Karabük köyünde ikamet eden 47 numaralı

hane sahibi Kadıoğlu Osman’ın elinde 20 bab kovanı mevcut olup elde ettiği gelir 200

kuruştur203. Nahiye genelinde arıcılıktan elde edilen toplam yıllık gelir 5050 kuruştur. Bu

sayı çok yüksek olmasa da diğer yerleşim yerlerine göre kayda değer bir sayıdır. Elde edilen toplam gelir arıcılık yapan hane sayısına bölündüğünde hane başına ortalama 38 kuruş düşmektedir. Bu sayı nahiyenin genel nüfusuna bölündüğünde ise kişi başına

202 BOA.ML.VRD.TMT.d. 10537, Hane 10 Numara 34, s. 4. 203 BOA.ML.VRD.TMT.d. 10537, Hane 47 Numara 105, s. 47.

ortalama 2,8 kuruş düşmektedir. Bucak köyü 1130 kuruş gelir ile nahiyedeki köyler arasında en fazla arıcılık gelirine sahip olan köydür. Arıkovanı sayısı çok olmasına rağmen sayıca kendisinden az olan kovalardan daha çok gelir elde edilen köyler göze çarpmaktadır. Mesela; Karabük köyüne ait 27 kovandan elde edilen gelir 1110 kuruş iken,

Bucak köyüne ait 23 kovandan 1130 kuruş gelir elde edilmiştir204. Kovan sayısında artış

olsa da elde edilen gelir az olabilmektedir. Arıcılık faaliyeti diğer hayvansal (büyükbaş- küçükbaş) faaliyetlere kıyasla nahiye içerisinde düzenli bir dağılım gösterdiği söylenebilir.

Şekil 2.10: Arıcılık ve Dağılımı (%)

Nahiyedeki arıcılık faaliyetlerini ağırlıklı olarak Bucak ve Karabük köyleri üstlenmiştir. Bu iki köyün toplam oranı %44 olup nahiyedeki arıcılık gelirlerinin hemen hemen yarısını karşılamaktadırlar. Bu iki köyde arıcılığın yaygın olarak yapılması bitki örtüsü ve iklim şartlarının da elverişli olduğunu söylemek mümkündür. Çünkü fazla ve kaliteli bir ürün elde edebilmek için ağırlıklı olarak bitki çeşitliliğinin fazla olduğu yerler tercih edilmektedir. Muhtemelen bu iki köy bahsettiğimiz özellikleri taşıması hasebiyle arıcılık faaliyeti yoğun olarak yapılabilmektedir. Tazı ve Bolasin köylerinin arıcılıktan elde ettikleri gelirlerin toplam oranları %30 olup nahiyedeki gelirin yaklaşık 1/3’ünü karşılamaktadırlar. Arıcılıktaki gelir payı en az olan köy Karadut köyüdür ve gelir oranı

204 BOA.ML.VRD.TMT.d. 10537, Hane 1-45/1-84 Numara 1-202, s. 38-54/78-87. Bolasin 15% Bucak 22% Karataş 8% Karabük 22% Bozyaka 9% Tazı 15% S. Tabi-i Karabük 8% Karadut 1%

Arıcılık ve Dağılımı (%)

%1’dir. Arıcılıktan elde edilen gelir oranları göz önüne alındığında nahiyede tam olmasa da düzenli bir dağılım gösterdiğini söyleyebiliriz.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

H. 1256/ M. 1840 NÜFUS VE H. 1260-1261/ M. 1844-1845 TEMETTÜAT DEFTERLERİNE GÖRE IŞIKLAR KARYESİNİN SOSYO-EKONOMİK

3.1. SOSYAL DURUM

Benzer Belgeler