• Sonuç bulunamadı

Antakya İhsaniye (Ağalar) Camii

2. KATALOG

2.7. Antakya İhsaniye (Ağalar) Camii

Bulunduğu Yer: Meydan Mahallesinde bulunmaktadır. Yapım Tarihi: H. 1123 / M.1710

Yapanı: Bilinmiyor

Yaptıranı: El Hacı Ebubekir Civelek Çizim: 24-28

Fotoğraf: 115-129

Plan ve Mimarisi: Cami, medrese ve sonradan eklenen çeşme ile küçük bir

manzume halinde iken medreseden günümüze bir iz kalmamış çeşmelerin ise yalnızca kitabelerine ulaşabilmiştir. Önünde üç gözlü son cemaat yeri bulunan tek kubbeli kare bir plana sahip cami, çarşı içinde kuzeybatıdan tali, güneybatıdan ise asıl girişi olan dar ve L planlı avlu içerisine yerleştirilmiştir (Çizim 24). Tamamen kesme taş malzemenin kullanıldığı caminin hazireye bakan doğu cephesi dört adet altta ve iki tane üstte pencere ile şekillendirilmiştir (Fotoğraf 115). Caminin kıble cephesi ana caddeye bakmakta olup bu yüzey ikişer altlık ve üstlük pencerenin yanı sıra avluya girişi sağlayan taç kapı tarafından biçimlendirilmiştir (Fotoğraf 116-117). Caminin eski bir resminde bu cephe, caminin doğusundaki hazirenin çevre duvarındaki kapının iki yanındaki pencereler ve bir çeşme ile uzun ve oldukça hareketli bir görünüme sahipken bugün bunlar mevcut değildir (Şancı, 2006: 196).

Süslemenin görüldüğü yerler: Avlu taç kapısında, minare gövdesinde ve şerefede, harim giriş kapısında, son cemaat mahallinde ve sütun başlıklarında, mihrap ve minberde tezyinatın yoğun olarak uygulandığı yerlerdir.

Kesme taştan yapılan taç kapı, hafif içe doğru çekilen kapı eyvan görünümünde olup sivri kemerli kavsarası simetrik olan mukarnaslarla ana caddeye yerleştirilmiştir. Basık kemerli açıklığın sağ ve solunda silmelerle hareketlendirilerek avluya girişi sağlamıştır (Fotoğraf 118). Bu kemerin hemen üzerinde ve ortasında bitkisel karakterli gülbezek motifine yer verilmiş, üzerinde dikdörtgen formunda kartuş içerisine dört satır, sekiz mısralık kitabeye yer verilmiştir. Sivri kemerin sonlandığı yastık payeleri simetrik olarak üç aşamalı geometrik kompozisyonda bezemeye gidilmiştir. En altta, belirli ölçülerde hücrelere ayrılmış ve bunların içi

geometrik çizgilerle hareketlendirilmiştir. Orta kısımda ise derin oyulmuş mukarnaslarla dekore edilmiş, üstten balıksırtı motifi ile sınırlandırılmaktadır.

Tamamen kesme taştan yapılan minare, avlu taç kapısının batısında yükselmekte, merdivenlerle yüksek kaideli ve geometrik formdaki üçgenlerle minare gövdesine geçiş sağlanmıştır. Minare gövdesi silindirik tutularak yüzeyinde iki renkli taşlarla oluşturulmuş süsleme kuşağına yer verilmiştir. Gövde, şerefe altında sade bir silmeyle sınırlandırılmış, hemen üzerinden dikkat çeken renkli taş uygulaması ile dekore edilmiş süsleme kuşağı ve mukarnaslar ile belirli bir düzende oluşturularak ajur tekniğinde uygulanan şerefe korkuluğunun altına kadar tezyin edilmiştir. Şerefeden sonra başlayan silindirik kısmı metal kaplı piramidal bir külahla sonlandırılmıştır (Çizim 25, Fotoğraf 119).

Avlunun güneydoğu köşesine oturtulan cami, mukarnas sütun başlıklarına binen üç kemer gözlü son cemaat mahalli ve basık kemerli bir kapıyla harime açılmaktadır (Fotoğraf 120). Kuzey cepheye açılan son cemaat mahallinin doğuda kalan sütun başlığı mukarnaslı olarak düzenlenmiş ve yüzeyleri yivlenerek hareketlendirilmiştir (Çizim 26, Fotoğraf 121). Bu cephedeki diğer sütun başlığının yüzeyi üçgenlerle dekore edilmiştir (Çizim 27, Fotoğraf 122).

Harim kapısı, basık kemerinin yüzeyine yaprak motifine benzer formda bir süsleme yapılmış olup, hemen üst kısmında bitkisel süslemelerle çevrelenmiş sekizgen kartuş içerisine yedi mısralık kitabeye yer verilmiştir. Sade ahşap kanatlı kapıdan harime giriş sağlanmıştır (Fotoğraf 123-124). İç mekanda süslemeler mihrap ve minberde öne çıkmaktadır. Duvarlar ve kubbe içi günümüz kalem işleriyle düzenlenmiştir (Fotoğraf 125-126-127). Mihrap, sivri kemerli kavsaraya sahip silindirik bir niş ve mukarnas sıralarından oluşan taç kısmının her iki yanında simetrik olarak yer alan iki konsoldan yapılmıştır. Mihrap nişinde siyah ve beyaz mermer olmak üzere belirli bir düzen takip edilerek renkli mermer uygulamasına gidilmiştir (Fotoğraf 128). Mihrabın bordür yüzeyine mermerden işlenmiş geometrik ve bitkisel özellikte süsleme kompozisyonlarına yer verilmiştir. Sol bordürün en üst bölümünde dairevi bir mermer levhanın merkezine küçük bir gülçe/gülbezek motifi oturtulmuş, bu merkezden hareketle dışarıya doğru geometrik karekterdeki motifler iç içe geçerek on altı kolllu yıldızla levha sınırlandırılmıştır. Hemen altındaki bitkisel karekterli dal ve yapraklar ortadan sağa ve sola “S “ ve “C” kıvrımları yapmış, bu

merkezden hem alt hem de üst bölümde simetrik olarak açılmış yaprakların uçları palmetlerle sonlandırılmıştır. Yine bunların alt kısımda ise, mermer yüzeye yine geometrik formda bir levha aplike edilmiş, fakat üsttekinden tezyini olarak farklılıklar göstermektedir. Merkezde bir gülbezek ve dışarıya doğru belirli bir geometrik düzende birbirleri ile iç içe geçerek dairevi levha nihayetlenmiştir. Yüzeyin en alt kısmını hareketlendiren motif, küçük bir üçgenimsi vazonun içinden her iki yana eşit şekilde dağıtılmış kol ve yaprakların uçları palmetlerle taçlandırılmıştır. Bu palmetlerin uçları içe doğru kıvrım yaparak yaprakların yüzeyinde dalgalanma yaratarak yüzeye plastik görünüm sağlamıştır (Çizim 28, Fotoğraf 129).

Sağ taraftaki mihrabiye tezyinatında; en üst seviyede yer alan dairevi mermer levhanın merkezine çok kollu yıldız ve bunların içerisine sekizgen geometrik form oturutulmuştur. Hemen altındaki bitkisel süslemenin motiflerinde her ne kadar ufalanma olsa da yaprak ve dalların gidişat yönü en alt bölümündeki bitkisel özellikte olan tezyinattan farklı olarak ters yöne açılarak muhtemelen palmetle sınırlandırılmıştır. Bunun altında ise sol taraftaki bordürün yüzeyinde aynı eksende benzer geometrik özellikte süsleme öğesine yer verilmiştir. Bu yüzeyi alttan sınırlandıran bitkisel süsleme unsuru, üstteki bitkisel motifin aksine mihrabın dışına doğru üçgenimsi vazoya benzer iki yana doğru ve ortadan açılan kollar ve yaprakların uçları palmetlerle şekillenmiştir.

Minber, mihrabın hemen sağına bitişik olarak oturtularak iki renkli taş işçiliği göstermektedir. Kapının alınlığında dikdörtgen pano içerisine kitabe yerleştirilmiştir. Köşk bölümü dört taraftan dilimli kemerlerle mukarnas başlıklı bodur sütuncelere oturtulmuştur. Aynalık kısmında siyah ve beyaz renkte baklava dilimindeki süslemeler ile dekore edilmiştir (Fotoğraf 128).

Şadırvan, taş malzemeden yapılmış, herhangi bir süsleme öğesine yer verilmeyerek sade tutulmuştur.

Tarihlendirme: Yapının inşa tarihi hakkında bilgi veren vakfiyesi

bulunmaktadır. Hacı Ebubekir Ağanın inşa ettirdiği İhsaniye Medresesi’nin bu vakfiyesinde “ müceddeden bina ve inşa eylediğim bab hücratı muhtevi buka’i

medreseye işaret etmiştir. 25 zilhicce H. 1123 (Ocak M. 1710) tarihinde inşa edildiğini dikkate aldığımızda caminin de bu tarihte yapıldığı anlaşılmaktadır.

Benzer Belgeler