• Sonuç bulunamadı

5. TARTIŞMA

5.2. Bulguların Tartışılması

5.2.5. Aksiyal Düzlemde Ortogonal Asimetri Bulgularının Tartışılması

Aksiyal düzlemde ortogonal asimetri ile ilgili grup içi karşılaştırmalarda, Sınıf I normodiverjan, Sınıf I hiperdiverjan, Sınıf II hipodiverjan, Sınıf II normodiverjan ve

Sınıf III hiperdiverjan gruplarında kondiler bölgede asimetriye rastlanmıştır. Sınıf I normodiverjan grubunda sol kondil başının en üst noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 0,56 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun, yine sol temporal kemiğin artiküler eminensinin en alt noktası ile aksiyal düzlem arasındaki mesafe sağa göre ortalama 0,70 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun çıkmıştır. Sınıf I hiperdiverjan grubunda sol kondil başının en üst noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 1,10 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun ve sol kondil başının en ön noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 1,42 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun çıkmıştır. Sınıf II hipodiverjan grubunda sol kondil başının en ön noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 1,21 mm p≤0,001 düzeyinde daha uzun çıkmıştır. Sınıf II normodiverjan grubunda sol kondil başının en ön noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 0,82 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun çıkmıştır ve son olarak Sınıf III hiperdiverjan grubunda sol kondil başının en arka noktası ile aksiyal düzlem arası mesafe sağa göre ortalama 0,88 mm p≤0,05 düzeyinde daha uzun çıkmıştır. Captier ve ark. (324), ramus ve kondilin mandibulanın en asimetrik parçası olduğunu savunmuş ve bu durumu bu bölgelerde fonksiyonel matriks etkisinin fazla olmasına bağlamışlardır. Bulduğumuz sonuçlara göre klinik olarak ihmal edilebilir düzeyde olsa da genellikle sol kondilin sağa göre daha aşağıda konumlandığı söylenebilir.

Grup içi karşılaştırmada Sınıf I normodiverjan grubunda gonion noktaları ile, Sınıf II normodiverjan grubunda maksiller ve mandibular kaninlerin tüberkül tepesi ile, Sınıf III hipodiverjan grubunda yine maksiller kaninlerin tüberkül tepesi ile aksiyal düzlem arasındaki mesafe istatistiksel olarak anlamlı çıkmıştır fakat bu değerler klinik olarak çok düşük ve ihmal edilebilir düzeylerdedir. Sınıf I normodiverjan grubunda sağ gonion sola göre ortalama 0,85 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda, Sınıf II normodiverjan grubunda sağ maksiller kaninin tüberkül tepesi ortalama 0,75 mm p≤0,05 düzeyinde sola göre daha aşağıda, sağ mandibular kaninin tüberkül tepesi sola göre ortalama 0,71 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda ve Sınıf III hipodiverjan grubunda sağ maksiller kaninin tüberkül tepesi sola göre ortalama 0,90 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Bu istatistiksel farklılıkların bireysel varyasyonlardan kaynaklandığını ve klinik olarak ihmal edilebilir düzeyde olduğunu düşünmekteyiz.

Gruplar arası karşılaştırmada dental parametrelerin aksiyal düzlem ile mesafelerinde hipodiverjan ve normodiverjan gruplarındaki hastalarda istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Hipodiverjan grubunda maksiller santral keserlerin insizal kontak noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 3,29 mm p≤0,05 düzeyinde ve sol mandibular kanin diş yine Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,98 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Normodiverjan grubunda maksiller santral keserlerin insizal kontak noktası Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,88 mm p≤0,05 düzeyinde, Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 3,86 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sağ maksiller kanin diş Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,85 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sol maksiller kanin diş Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,80 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sağ mandibular kanin diş Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,43 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sağ maksiller 1. molar diş Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,55 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sol maksiller 1. molar diş Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,78 mm p≤0,05 düzeyinde, Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,46 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sol mandibular 1. molar diş Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,61 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; sağ mandibular 1. molar diş Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,64 mm p≤0,05 düzeyinde, Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 3,00 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Bazı araştırıcılar asimetriyi yönelimli asimetri, antisimetri ve değişken asimetri olarak 3 gruba ayırmışlardır (340,341,342) ve yönelimli asimetriyi; bir tarafın diğerinden daha fazla gelişme eğilimi olduğu asimetri tipi olarak (340,341), antisimetriyi bir tarafın diğerlerinden daha büyük özelliklere sahip olması ve bir kişide hangi tarafın daha büyük veya daha küçük olacağını tahmin etmenin hiçbir yolu olmaması olarak (340); değişken asimetriyi ise antisimetri içermeyen ve yönlü olmayan ikili bir özelliğin iki yüzü arasındaki farklar (340,342) olarak tanımlamışlardır. Değişken asimetri hem süt hem daimi dentisyonda görülebilir (343). Sprowls ve ark. (344) dental ark asimetrisini, değişken asimetriyi ve dental çapraşıklığı inceledikleri çalışmalarının sonucunda çapraşıklığın artmış değişken asimetrisi bulunan hastalarda çok daha fazla olduğunu bulmuşlardır. Bizim çalışmamızda da, bazı gruplarda bazı dişlerin diğerlerine göre daha yukarıda çıkmasının, bazı gruplarda da dental parametrelerde anlamlı farklılık bulunamamasının çapraşıklık kaynaklı

değişken asimetri varlığına yani bireysel varyasyonlara bağlı olabileceğini düşünmekteyiz.

Gruplar arası karşılaştırmada da kondiler parametrelerin aksiyal düzlemle olan mesafesinde her üç grupta istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Hipodiverjan grubunda sol kondil başının en arka noktası Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 2,25 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Hiperdiverjan grubunda yine sağ kondil başının en arka noktası Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 2,40 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda, sol kondil başının en arka noktası Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 2,07 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Normodiverjan grubunda sol kondil başının en ön noktası Sınıf II grubunda Sınıf I grubuna göre ortalama 1,86 mm p≤0,005 düzeyinde ve Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 2,14 mm p≤0,005 düzeyinde daha aşağıda; sağ kondil başının en ön noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 2,12 mm p≤0,005 düzeyinde daha aşağıda; sağ kondil başının en arka noktası Sınıf II grubunda Sınıf I grubuna göre ortalama 1,88 mm p≤0,005 düzeyinde ve Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 2,25 mm p≤0,005 düzeyinde daha aşağıda; sol kondil başının en arka noktası Sınıf II grubunda Sınıf I grubuna göre ortalama 2,08 mm p≤0,001 düzeyinde ve Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre ortalama 1,86 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Bu sonuçlar Sanders ve ark.’nın (276,311) çalışmalarındaki bulgularla uyumsuzdur. Melek (301) de yaptığı tez çalışmasında Sınıf I, II, III malokluzyonlu hastalarda kondilde vertikal yönde farklılıklar olduğu sonucuna varmıştır. Bu sonuçlara göre hipodiverjan ve hiperdiverjan karakter gösteren hastalarda kondil başının en arka noktasının Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre daha aşağıda konumlandığı ve normodiverjan hastalarda Sınıf II grubunda kondil başının diğer hastalara göre daha aşağıda konumlandığı söylenebilir.

Normodiverjan grubunda gruplar arası karşılaştırmada menton ile aksiyal düzlem arasındaki mesafe Sınıf I grubunda Sınıf III grubuna göre 4,49 mm p≤0,05 düzeyinde, Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 6,58 mm p≤0,005 düzeyinde daha fazla, pogonion ile aksiyal düzlem arasındaki mesafe yine Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 4,76 mm p≤0,05 düzeyinde daha fazla çıkmıştır. Bu sonuca göre normal

vertikal sınıflamaya sahip hastalarda çene ucunun Sınıf III hastalarda daha yukarıda konumlandığı söylenebilir.

Son olarak temporal kemiğin artiküler eminenesinin en alt noktası ile aksiyal düzlem arasındaki mesafe parametresinde gruplar arası karşılaştırmada hem hipodiverjan grubunda hem de normodiverjan grubunda istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Hipodiverjan grubunda sağ temporal kemiğin artiküler eminensinin en alt noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 1,84 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda, sol temporal kemiğin artiküler eminensinin en alt noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 1,82 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda; normodiverjan grubunda sağ temporal kemiğin artiküler eminensinin en alt noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 2,10 mm p≤0,005 düzeyinde daha aşağıda, sol temporal kemiğin artiküler eminensinin en alt noktası Sınıf II grubunda Sınıf III grubuna göre 1,91 mm p≤0,05 düzeyinde daha aşağıda çıkmıştır. Kuyumcu’nun (345) iskeletsel Sınıf I, II, III ilişkiye sahip bireylerde artiküler eminens eğimini incelediği tez çalışmasında, Sınıf III hastalardaki artiküler eminens yüksekliğinin Sınıf I ve Sınıf II hastalara göre daha kısa olduğu bulunmuştur. Bu sonuçlar çalışmamızın sonuçlarıyla paraleldir.