• Sonuç bulunamadı

2. GENEL BİLGİLER

2.5 Akıllı Fabrika ve Üretim Sistemleri (Endüstri 4.0)

2.5.4 Akıllı Fabrikalar

2.5.4.3 Akıllı fabrikaların taşıdığı riskler

Teknolojik kazanımları merkezine alarak üretimde pozitif değer yaratma amacı ile geliştirilen ve geleceğin üretim modeli olarak adlandırılan Endüstri 4.0 üzerine yapılan bilimsel literatür ve araştırma çalışmaları incelendiğinde; birçoğunun konunun teknik temellerine ve teknik zorluklarına odaklandığı gözlemlenmiştir. Bu durum kavramın anlaşılması ve başarısı açısından oldukça yetersizdir. Çünkü beklentinin fazla (Üreticilerin %76’sı üretimde dijitalleşmeye geçmiş veya geçmeyi düşünüyor) memnuniyetin az (%14 memnuniyet) başarının ise ustalık gerektiği (%6) bu hassas konu, taşıdığı bütün riskler ile incelenmeli, pozitif ve negatif yönleriyle bütüncül bir yaklaşımda bulunulmalıdır.

Konuya ilişkin riskler göz önünde bulundurulduğunda bunları; teknik riskler, sosyal riskler, ekonomik riskler, ekolojik riskler, politik ve hukuksal riskler olmak üzere beş ana başlık altında toplamak mümkündür. Tablo 2.2 bu riskleri yansıtmaktadır.

Tablo 2.3 Üretimde dijitalleşmenin taşıdığı risklere genel bakış (Birkel vd., 2019). ÜRETİMDE DİJİTALLEŞMENİN TAŞIDIĞI RİSKLER

Teknik Riskler Sosyal Riskler Ekonomik Riskler Ekolojik Riskler Yasal Riskler

Teknik entegrasyon İş kayıpları Finansal Tüketim Altyapı

Bağımlılık Organizasyon yapısı ve yönetim Yatırını zamanı ve şekli Kirlilik Yasal boyut Standartlar İç direniş ve kurum kültürü Bağımlılıklar

Siber saldırılar Eğitim için yeni gereksinimler Değişen iş modeli Veri toplama Stres

Veri güvenliği Nitelikli personel eksikliği Veri işleme Yapay zeka ile ilgili endişeler Bulut bilişim Üretim yeri değişikliği

2.5.4.3.A Teknik riskler

Küçük ve orta boyutta işletmelerin birçoğu endüstrideki dönüşümlere adapte olabilmek, ağır rekabet koşullarında varlığını sürdürebilmek için mevcut sistemlerini, güçlendirerek üretimdeki yeniçağa uyum sağlamaya çalışmaktadır. Bu davranış ağır ekonomik külfet gerektiren Endüsri 4.0 sürecinde maliyetleri azaltmanın olası bir yoludur. Fakat eski sistemlere yeni teknolojileri uydurmak çoğunlukla verimli olmamakla birlikte fazla

maliyete sebep olabilir. Endüstrideki teknik entegrasyonlar, üretimde yeni standartların oluşmasını gerektirmektedir. Standart yoksunluğu sistemin başarısını tehdit eden en önemli risklerden birisidir. Teknik riskler incelendiğinde;

Bağımlılık: Akıllı üretim sürecinde teknolojiye ve yazılıma büyük bir bağımlılık söz

konusudur. Bu bağımlılık olası bir yazılım veya sistem arızası durumunda, bütün tedarik zincirinin olumsuz etkilenmesine yol açabilir.

Siber Saldırılar: Bilgi ve iletişim teknolojilerinin endüstriyel değer yaratmadaki

kullanımı, saldırılara açık hale getirmektedir. Ağ ne kadar büyük ve o kadar fazla ara yüze sahipse siber saldırılar için potansiyel saldırı yüzeyi o kadar büyümektedir.

Veri Toplama: Endüstriyel rekabet, iş ve müşteriler ile alakalı toplanan verilerin ve ticari sırların saklanmasını gerektirmektedir. İşletme için oldukça önemli olan, müşteriler ve fikri mülkiyet ile alakalı verilerin rakiplere ya da üçüncü şahıslara geçmesi avantaj kaybı yaratabilir. Ayrıca toplanan verilerinin erişimi ile ilgili yaşanan sıkıntılar veya düzgün sınıflandırılmaması önemli sorunlara yol açabilir.

Veri İşleme: Tedarik zincirinden toplanan veriler ve bu verilerin işlenmesi oldukça

önemlidir. Altyapının büyük miktarda veri işlemeye uygun olmaması işletme için sorun yaratabilir. Çünkü veri sağlıklı elde edilemez, veri kalitesi yaratılamazsa hiçbir anlam ifade etmeyebilir. Bu nokta veri yorumlamanın önemini de ortaya çıkarmaktadır, dolayısıyla doğru veriyi okuyacak yetkin personel ihtiyacı bulunmaktadır.

Bulut Bilişim: Endüstri 4.0’ın merkezi bir özelliği olan bulut bilişim, yazılım ve

donanımdan kaynaklı mecburiyeti ortadan kaldırması açısından oldukça önemlidir fakat bulutta toplanan verilerin güvenliği, başarısız olması durumunda mecburiyetlere devam edilmesi, bağlantı hızları ve genellikle farklı ülkelerdeki sunuculardan sağlanan hizmetlerin aksaması gibi riskler mevcuttur.

2.5.4.3.B Ekolojik riskler

Üretimde artışın sağlanması, tüketiminde artmasına sebep olacaktır. Bu durum daha fazla hammadde ihtiyacını doğuracaktır. Hammadde çıkarılması, taşınması ve işlenmesi genellikle çevre üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır. Ayrıca konuya ilişkin önemli bir

sorun da enerji ihtiyacının artmasıdır. Üretim ve tüketimdeki artış bu önemli ihtiyacın artmasındaki temel faktördür. Enerji ihtiyacının karşılanmasında kullanılacak yöntemin çevreye uyumlu olması büyük önem arz etmektedir.

Bunlara ek olarak yeni sisteme uyum sağlayamayan makinelerin geri dönüşüm süreci başarılı bir şekilde yürütülmezse, işlevsiz makinalar da çevreye yönelik bir risk unsuru oluşturabileceği hesaba katılmalıdır.

2.5.4.3.C Sosyal riskler

Endüstrideki dönüşümler mevcut mesleklerin neredeyse hepsini etkilemektedir. Bu durum birçok insanın işsiz kalması gibi önemli bir risk taşımaktadır. Konuya ilişkin detaylı açıklama, sürecin taşıdığı riskler “Akıllı Sistemlerin İnsan Emeği ve İş Organizasyonu Üzerindeki Etkileri” konu başlığında yapılmıştır. Bu noktada çalışanların hem iş modeli hem de psikolojik olarak yeni sisteme uyum sağlaması oldukça önemlidir. İşverenlerin bu süreçte karşılayacakları önemli sıkıntılardan biri de personelin yeni sistemlere entegrasyonunu sağlamaktır. Uyum sağlama uzun sürecek eğitim süreçlerini gerektirir. Bu eğitimlerde işveren için önemli bir külfet olabilir. Ayrıca bu eğitimler özellikle belirli yaş grubunun üzerinde bulunan çalışan ve yöneticiler için zorlayıcı olabilir ve sosyal kaygıya yol açabilir.

2.5.4.3.Ç Ekonomik riskler

Endüstri 4.0’ın hedeflenen etkiyi yaratmasının hangi şartlara bağlı olduğu bu çalışmanın farklı konu başlıklarında vurgu yapılmıştır, bütün bu süreçler işletmeye ağır bir ekonomik külfet oluşturmaktadır. Hedeflenen amaca ne zaman varılacağını ise ön görebilmek çok zordur. Bu sebepten belirlenen hedefe göre değişmekle birlikte uzun süre, altyapı, uygulama ve bakım için büyük yatırımlar gerekebilir. Atılacak yanlış adımlar, risklerin doğru belirlenememesi sürecin başarıya ulaşma süresini uzatabilir. Böylece ekonomik yük daha da artmış olur. Dolayısıyla bu ihtimal bile Endüstri 4.0 için bir risk teşkil etmektedir. Öte taraftan yatırım yapılacak kısımların ve zamanın doğru belirlenmesi işletmeye çok ciddi finansal kazançlar sağlayabilir.

Rekabet koşullarının gittikçe ağırlaşması üreticileri bu dönüşüme iten en önemli sebeplerden birisidir. Fakat iş modelinin hazırlıksız, alt yapı oluşturulmadan

değiştirilmesi oldukça kötü sonuçlar doğurabilir. Bu sebepten atılacak adımlar çok iyi hesaplanmalı, işletmenin kısa, orta ve ileri vadeli planları doğru belirlenmelidir.

2.5.4.3.D Yasal ve politik riskler

Yasal açıdan, verilerin korunması, çalışma süresi, yargı alanı ve iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili sıkıntıların giderilmesi gerekmektedir. Özellikle, yazılımla ilgili işler, geleneksel endüstriyel imalattan farklı çalışma süresi düzenlemeleri gerektirecektir. Uygun bir veri koruma yönergesi mevcut değilse, bu koşullar altında dijitalleşmeyi ve ara bağlantıyı kullanacak şirketler için büyük riskler olacaktır.

Konuya ilişkin diğer bir risk ise, sınır ötesi işbirliğini engelleyen standartların eksikliğidir. Bu durum bir örnekle açıklanacak olursa; günümüzde ticaretin önemli olgularından birisi internet aracılığı ile gerçekleştirilen anlaşmalardır. Sanal dünyada gerçekleştirilen fakat gerçek dünyada geçerliliği bulunan bu anlaşmalarda yasal zemindeki eksikliklerden dolayı bazı sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu ve buna benzer durumlar siyasetçilerin uluslararası çözümler bulmasını ve uygun standartları tanımlamasını mecbur kılmaktadır (Birkel vd., 2019).