• Sonuç bulunamadı

2.3. Akıllı Şehir Kavramı ve Dünya Üzerindeki Örnekleri

2.3.2. Akıllı Şehir Unsurları

Bu çalışmada olduğu gibi Albino, vd. (2015) yaptıkları çalışmayla, uluslararası yayınlarda yer alan tanımlamaları bir araya getirerek akıllı şehirlere yönelik çeşitli bakış açılarını incelemeye çalışmışlardır. Her iki çalışmada akıllı şehir tanımlamalarında bazı faktörlerin öne çıktığı görülmektedir. Bunlar; teknoloji, sürdürülebilirlik, yaşam kalitesi, bilgi yönetimi, alt-üstyapı, katılımcı, yönetişim, bağlanabilirlik, sosyal sermaye, eğitim vb. faktörler olmuştur. Yine başka bir çalışmada günümüzde ölçek ve ICT/BİT kullanımı oranı birbirinden farklı küresel çapta 100’den fazla akıllı şehir projesi varlığı belirtilmiştir. Akıllı şehir yaklaşımının başlatıldığı bu şehirlerde başlıca enerji, telekomünikasyon şebekeleri, ulaşım, iş desteği, akıllı topluluk çerçevesi, kamu hizmetleri, sanayi sektörleri ve ekonomik- sürdürülebilirlik alanlarında geliştirme hedeflendiği görülmektedir (Alcatel-Lucent 2012). Bununla birlikte Chourabi, vd. (2012) öncelikli akıllı şehir faktörlerini; teknoloji, insan ve toplum, altyapı, işletme ve organizasyon, yönetişim, politika, ekonomi ve doğal çevre olduğunu vurgulamaktadır. Benzer bir şekilde Naphade, vd. (2011) şehirlerin çeşitli ağlar, alt-üst yapılar ve çevrelerden oluşan altı ana sistem üzerine kurgulandığını belirtmektedir. Bunlar; insan, iş, ulaşım, iletişim, su ve enerjidir. Ancak bu yaklaşımlardan en çok öne çıkan ve akıllı şehir proje ve uygulamaları birçoğuna sahip olan Avrupa Birliğinin de desteklediği Cohen’in “Akıllı Şehirler Çarkı (Smart Cities Wheel- SCW)” metodolojisi ön plana çıkmaktadır. Cohen’nin yaklaşımına göre akıllı şehirler 6 bileşenden oluşmaktadır. Bunlar;

2.3.2.1. Akıllı hareketlilik/ulaşım (Smart mobility):

Bu bileşen, en geniş tabirle, bilgi ve iletişim teknolojileri destekli entegre ulaşım sistemlerini içermektedir. Öncelikli olarak çevre dostu ve özellikle dezavantajlı gruplar için kapsayıcı ulaşım çözümleri getirmeyi amaçlamaktadır. Bu bileşen kapsamında, gerçek zamanlı trafik bilgisinin üretilip yolcular, sürücüler ve operatörlerle paylaşılması öncelikli konuların başında gelmektedir.

2.3.2.2.Akıllı yaşam (Smart living):

Bilgi ve iletişim teknolojileriyle insanların yaşamlarını kolaylaştırmak ve kent sakinlerine daha sağlıklı ve güvenilir bir ortam sağlanmaktadır. Bu da insanlara daha mutlu ve daha güvende olduğu hissini vererek insani temel ihtiyaçlardan olan bayırıma ve güvende olma ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Ayrıca bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde insanlara büyük zaman tasarrufu da sağlayarak, insanların kendilerine ve çevrelerindekilere daha fazla vakit ayırmasına da olanak vermektedir. Bunun yanı sıra insanların bilgilenmesini ve kent yönetime katılmasında sağlamaktadır.

2.3.2.3. Akıllı yönetişim (Smart governance):

Bu bileşen kapsamında, birlikte çalışabilir bilgi ve iletişim teknolojileri çözümleriyle farklı seviyedeki paydaşlar arasında etkin ve etkili bir iletişim, kamu yönetiminde şeffaflık ve katılımcı karar alma mekanizmalarının oluşturulması sağlanmaktadır. Ayrıca, açık veri politikalarıyla kamu kesimi tarafından üretilen verilerin açık ve ücretsiz bir şekilde tüm ilgili paydaşlarla paylaşılması gerek kamu yönetiminde şeffaflığın sağlanması gerekse katma değeri yüksek ürün ve hizmetlerin üretilmesi açısından önemlidir.

2.3.2.4. Akıllı çevre (Smart environment):

Yenilenebilir enerji, akıllı şebekeler, mikro şebekeler, akıllı sayaçlar, ileri hava kirliliği izleme sistemleri, çevre dostu binalar ve kent planlaması, enerji yönünden verimli akıllı sokak aydınlatmaları, katı atık yönetimi, akıllı su yönetim ve drenaj sistemleri gibi çözümleri kapsamaktadır.

2.3.2.5. Akıllı ekonomi (Smart economy):

Bilgi ve iletişim teknolojileri kullanılarak verimlilik artışı, e-ticaret, ileri üretim ve tedarik sistemleri, akıllı kümelenmeler ve iş ekosistemleri ile yaşayan laboratuvarlar gibi uygulamalar, bu bileşen kapsamında değerlendirilmektedir.

2.3.2.6. Akıllı insanlar (Smart people):

Bu bileşen kapsamında, insanların bilgi ve iletişim teknolojileri kullanma ve üretme becerilerinin geliştirilerek üretkenliği ve inovasyonu özendiren kapsayıcı bir toplum oluşturulması amaçlanmaktadır.

Şekil 6. Akıllı Şehir Çarkı (Smart City Wheel)-Dr. Boyd Cohen (Fleischmann, vd., 2015)

Yukarıda sayılan bu bileşenler birbirlerini besleyen ve geliştiren uygulamalar olduğundan, akıllı şehirlerin tasarımında bu bileşenlerin bir sistem yaklaşımıyla, bütüncül bir şekilde ele alınması uygulamada etkinliği artıracaktır (Elvan vd., 2017).

Tüm bileşenleriyle akıllı şehirler bütün teknolojik, yapısal ve sistemsel çözümleri ile uygulandığı şehirlerdeki sosyal ve ekonomik yapı ve sistemleri de etkileyen bir dönüşüm ve iyileştirme zinciridir. Bu dönüşüm sürecinin en yoğun hissedildiği sektörler; ulaşım, güvenlik, kamu yönetimi, enerji yönetimi, eğitim, sağlık, yapısal çevre (binalar, yollar, parklar vb.) ve turizmdir. Bu sektörler akıllı şehir konseptinin uygulanmasıyla verimli sonuçlar verebilen ve sosyal hayatın iyileştirilmesi ve düzenlenmesinde çözüm gerektiren başlıca alanlardırlar.

Temelde sürdürülebilirlik ilkesi üzerine kurulan akıllı şehir kavramı, sadece bilgi ve iletişim teknolojilerinin şehirlere uygulanıp yaygınlaştırılması değil, ayrıca insanların ve toplumların ihtiyaçlarının giderilmesi ve yaşam kalitesinin artırılması ile doğrudan ilgili olduğu görülmektedir (Albino vd., 2015). Bu da akıllı şehirlerin sosyal bir sistem gerektirdiğini göstermektedir. “Akıllı şehirler” vatandaş ve toplum odaklı olmalıdırlar. Geleneksel şehirlere şehircilik ve yönetimle ilgili teknolojiler entegre edilmeden önce, sunulacak bu teknolojik araçların ve sistemlerin her birinin topluma getirdiği faydalar araştırılmalı ve topluma bildirilmelidir (Rodrigues, 2012). Dahası akıllı şehirlerin planlanma sürecinde yerel kültür, topoğrafya, şehirlerin tarihi, kültürel belleği ve şehirlerin sosyal kimlikleri de dikkate alınmalıdır. Böylelikle “Akıllı şehirler, akıllı toplumların ön planda olduğu şehirlerdir’’ (Kakderi, 2012) anlayışı oluşacaktır. Mitchell (2008) belirtiği gibi ‘İnsani, yapay ve kolektif zekanın birleşimi akıllı ortamlar meydana getirir’. İnsanların gelecekteki yaşam alanlarını tanıması etrafındaki bileşen ve sistemleri bilmesi, buralara uyum sağlamasını kolaylaştıracak ve akıllı şehir konseptinin oturmasına büyük katkı sağlayacaktır. Bunun sonucunda akıllı şehirler yaygınlaşacak ve akıllı ortamlar (Smart Environment) insanoğlunun hayatını kolaylaştıracaktır.