• Sonuç bulunamadı

Tartışma ve Yorumu

Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, aday psikolojik danışmanların sınıf düzeyine göre empatik eğilim ve duyguları ifade etme düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık saptanmamıştır. Bu sonuç sınıf düzeyinin öğrencilerin empatik eğilim ve duygularını ifade etme düzeyleri açısından herhangi bir etkisinin olmadığını göstermektedir.

Literatür incelendiğinde ise, Genç ve Kalafat (2008) 3. sınıf ve 4. sınıfta okuyan öğretmen adaylarının empatik düzeyinde anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Rehber ve Atıcı (2009), yaptıkları araştırmada öğrencilerin devam ettikleri sınıf düzeyleri açısından Empatik Eğilim Ölçek puanları arasında anlamlı bir farklılık saptamamışlardır. Ayrıca öğrencilerin devam ettikleri sınıf düzeyleri ile cinsiyet değişkeni açısından da anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Durakoğlu ve Gökçearslan (2010), lise öğrencilerinin empatik eğilim düzeylerinin

175

devam ettikleri sınıf düzeylerine göre anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Küçükkaragöz, Akay ve Canbulat (2011) İlköğretim öğrencileri üzerinde yaptıkları araştırmada öğrencilerin empatik becerilerinin sınıf düzeyine göre farklılaşmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Yaşar ve Erol (2015), öğretmen adaylarının sınıf düzeyi ile empatik eğilimleri arasında anlamlı bir farklılık saptamamışlardır. Yıldız ve Toprak (2016) yaptıkları araştırmada, psikolojik danışma adaylarının empatik eğilim ve sosyal beceri düzeyleri arasında sınıf düzeylerine göre anlamlı bir farklılık bulmamışlardır.

Bunların yanı sıra Ünal (1997), ile Güler ve Gazioğlu (2008) öğrenciler üzerine yaptıkları araştırmada sınıf düzeyinin, empatik eğilim, öznel iyi olma hali, psikiyatrik belirtileri ve kişilik özellikleri üzerinde etkisi olmadığı sonucuna ulaşmışlardır. İncelenen araştırmalar çerçevesinde bu bulgular araştırma bulguları ile tutarlılık göstermektedir. Araştırmanın bu bulgusu ile benzerlik gösteren çalışmalar olduğu gibi farklı araştırmaların farklı sonuçları da olduğu görülmektedir. Bu çalışmalara örnek olarak, Kalliopuska (1987) yaptığı araştırmada, 8-16 yaş grubu içerisinde yer alan çocukların yaşla birlikte empatik becerinin anlamlı düzeyde arttığını belirtmiştir. Dökmen (1988) PDR 1. Sınıf öğrencilerine psikodrama eğitimi vermek amacıyla yaptığı araştırmada ise, eğitim sonun da empatik becerinin arttığını fakat empatik eğilim düzeyinde bir değişikliğin olmadığı sonucuna varmıştır. ve bu sebeple, empatik eğilimin empatik beceriden farklı bir kişilik özelliği olarak ele alınıp araştırılması gerektiğine dikkat çekmiştir. Yıldırım (1992) Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ile Psikoloji 4. sınıf öğrencilerinin empatik beceri düzeyinin PDR 1. sınıf ve Psikoloji 1. sınıf öğrencilerinkine göre daha yüksek olduğunu bulmuştur. Yine Alver (2005) psikolojik danışma ve rehberlik öğrencilerinin, sınıf düzeylerine göre empatik

176

beceri puanları arasında anlamlı bir farklılaşma olduğunu saptamıştır. Mete ve Gerçek (2005) yaptığı araştırmada, tüm sınıflarda empatik beceri puan ortalamaları arasında anlamlı farklılıklar bulmuşlardır. Bu sonuca göre sınıf düzeyi yükseldikçe empatik beceri puan ortalamalarının da artığı söylenilebilir. Karataş (2012) yaptığı araştırmada, öğrencilerin sınıf düzeyi açısından empatik beceri puanlarının farklılaştığını ve 4. sınıf öğrencilerin 1. sınıf öğrencilere göre daha fazla empatik beceriye sahip oldukları sonucuna ulaşmıştır. Bunlara ek olarak Yıldırım,Yazıcı ve Pek (1997) ve Cevahir, Çınar, Sözeri, Şahin ve Kuğuoğlu (2008), yaptıkları araştırmalarda üniversite öğrencilerinin sınıf düzeylerine göre empatik becerilerinin farklılaştığı sonucuna ulaşmışlardır. Kurt, Kızıldağ, Zorbaz ve Özer (2015) yaptıkları araştırmada, psikolojik danışman adaylarının hem kendileri hem de diğerlerine ilişkin duygusal farkındalık düzeylerinin sınıf düzeylerine göre paralel olarak artış gösterdiği sonucuna ulaşmışlardır. İncelenen araştırmalardan elde edilen sonuçların farklılık göstermesi, çalışmanın yapıldığı araştırma grubundan, kullanılan ölçme araçlarından, farklı alanlarda yapılmasından ve araştırmaya katılan grubun farklı özelliklere sahip olmasından kaynaklanmış olabilir.

5.5 Aday Psikolojik Danışmanların Ailelerinin Sosyo- Ekonomik

Düzeylerine Göre Empatik Eğilim ve Duyguları İfade Etme

Düzeylerine İlişkin Bulguların Tartışma ve Yorumu

Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, aday psikolojik danışmanların ailelerinin sosyo ekonomik düzeylerine göre empatik eğilim ve duyguları ifade etme düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık saptanmamıştır. Bu sonuç sosyo-ekonomik düzeyin öğrencilerin empatik eğilim ve duygularını ifade etme düzeyleri açısından herhangi bir etkisinin olmadığını göstermektedir.

177

Literatür incelendiğinde ise, yine Rehber ve Atıcı (2009), alt, orta ve üst sosyo- ekonomik düzeye sahip öğrencilerin empatik eğilim düzeyleri arasında anlamlı bir fark saptamamışlardır. Kiraz (2011) yüksek lisans tez çalışmasında, öğrencilerin empati puan sonuçları ile algıladıkları gelir düzeyine göre anlamlı bir fark bulmamıştır. Derman (2013) 10-11 yaş çocuklarının empati becerilerini incelediği araştırmada sosyo- ekonomik düzeye göre çocukların empati beceri düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık bulmamıştır. Yine Yıldız ve Toprak (2016) Psikolojik danışman adaylarının empatik eğilim, utangaçlık ve olumsuz değerlendirilme korkusu düzeyleri arasında aylık harçlıklarına göre anlamlı bir farklılık saptamamışlardır. Gülbahçe ve Özkurt (2016) ise, algılanan gelir durumlarına göre empatik eğilim ve empatik beceri düzeylerinin anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı sonucuna ulaşmışlardır. İncelenen araştırmalar çerçevesinde bu bulgular, araştırma bulguları ile tutarlılık göstermektedir. Bununla birlikte sosyo- ekonomik düzeye göre empatik eğilimin ve duyguları ifade etme düzeylerinin farklılaşabileceğini ortaya koyan araştırmalarda vardır. Örneğin, Madsen (1971) ve Depalma (1974), orta sosyo ekonomik düzeye sahip çocukların, alt sosyo ekonomik düzeye sahip çocuklara göre daha çok empatik davrandıklarını bulmuşlardır. Kalliopuska (1984) yaptığı araştırmada, farklı sosyo ekonomik düzeye sahip annelerin empati kurma becerileri arasında fark bulmazken, orta sosyo ekonomik düzeye sahip babaların diğerlerine göre daha fazla empatik beceriye sahip olduklarını ve alt sosyo ekonomik sınıftan olan çocukların üst sosyo ekonomik düzeye göre daha çok empatik davranma eğilimine sahip olduğunu bulmuştur. Ekinci (2009) yüksek lisans tez çalışmasında, öğretmen adaylarının empatik eğilimlerinin algıladıkları sosyo- ekonomik düzeye göre anlamlı bir fark gösterdiğini bulmuştur. Orta sosyo ekonomik düzey sınıfında yer alan öğrencilerin

178

alt sosyo ekonomik düzeyde yer alanlara göre empatik eğilimlerinin daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır.

5.6 Aday Psikolojik Danışmanların Anne Eğitim Düzeyine Göre