• Sonuç bulunamadı

Eyüpoğlu (2019), “Özel Eğitim Kurumlarında Görev Yapan Müzik

Öğretmenlerinin Bu Kurumlardaki Müzik Eğitimine ve Öğrencilere Yönelik Tutumlarının İncelenmesi” adlı çalıĢmada; öğretmenlerin özel eğitime ihtiyacı olan

öğrenciler için yeterli bilgiye sahip olmadıkları, katılan 80 müzik öğretmeninden yalnızca 12‟sinin lisans döneminde özel eğitim dersi aldığı, 41‟inin özel eğitim ile ilgili hizmetiçi eğitime katıldığı ancak öğretmenlerin 54‟ünün özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilere müzik dersi vermede kendini yeterli gördüğü, 26‟sının ise kendini yeterli görmediği belirlenmiĢtir. Öğretmenlerin lisans döneminde özel eğitim dersi alanlar özel eğitim dersinin öğrenciyi tanıma, sınıf yönetimi, etkili iletiĢim ve öğrenciye müziksel davranıĢ kazandırma açısından kendilerine faydalı olduğu, ders planlama, farklı yöntem ve teknikleri kullanma, materyal tasarımı açısından ise faydasız olduğu, ne yapması gerektiğini bilememe kaygısı ve öğretmenlerin öğretim yöntem ve teknikleri bilgisi yetersizliği kendilerini yetersiz gördüğü tespit edilmiĢtir. ÇalıĢmada müzik öğretmenlerinin özel eğitim öğrencilerinin bireysel farklılıklarını önemseyerek buna göre öğretim plan ve programlarının düzenlenmeleri gerektiği sonuçlarına ulaĢılmıĢtır.

Kara (2019), "Özel Eğitim Öğretmenlerinin Özel Eğitim Süreçlerinde Müzik Eğitimi Entegrasyonuna İlişkin Görüşlerinin İncelenmesi" adlı çalıĢmasında; özel eğitim öğretmenlerinin özel eğitim süreçlerine müzik eğitimini dahil edebilme ve uygulayabilme durumlarına iliĢkin görüĢleri tespit edilmek istenmiĢ, araĢtırmada 14 özel eğitim öğretmeni yer almıĢtır. Yüz yüze görüĢme tekniği ile elde edilen verilerin içerik analizi yapılmıĢ, katılımcıların müzik eğitiminin özel eğitim süreçlerine

uygulama ve dahil edilmesine iliĢkin olumlu bir tutuma sahip olduğu ancak yeterlik ve farkındalık düzeylerinin düĢük olduğu sonucuna varılmıĢtır.

BozkuĢ (2018), “Öğretmenlerin mesleki gelişiminde dinamik yaklaşımın uygulanması: Bir Eylem Araştırması” adı çalıĢmasında; öğretmenlerin sınıf için öğretilerinin iyileĢtirilmesi hedeflenmiĢtir. ÇalıĢmada gözlem formu, mesleki değerlendirme formları kullanılmıĢ; öğretmenlerin mesleki geliĢimde engellerle karĢılaĢtıkları, mevcut parametrelerin öğretmen ihtiyacı karĢılamadığı tespit edilmiĢtir. Öğretmenlerin yansıtıcı düĢünce üzerine yöneldiklerinde çalıĢmalarında daha verimli oldukları gözlenmiĢ, eğitim parametreleri hazırlanırken öğretmen deneyim ve bilgilerine göre hazırlanmasının gerekliliği sonucuna varılmıĢtır.

Kutlu (2018), “Ortaokullar ve Özel Eğitim Uygulama Okullarında Görev Yapan Müzik Öğretmenlerinin Özel Eğitime İhtiyacı Olan Öğrencilere İlişkin Görüşleri” adlı çalıĢmasında hem kaynaĢtırma sınıflarında hem de özel eğitim sınıfların görev yapan müzik öğretmenlerinin görüĢleri yarı yapılandırılmıĢ görüĢme teknikleri kullanılarak elde edilmiĢtir. AraĢtırmada; müzik öğretmenlerinin özel eğitimde müzik alanında bilgi donanımına sahip olmadıkları, lisans döneminde bu alanda bir ders almadıkları, alanla ilgi bir hizmet içi eğitime katılmadıkları, müzik öğretmenlerinin çalıĢtıkları kurumlarda donanımlı bir müzik sınıf olmadığı ve yeteri kadar enstrüman bulunmadığı tespit edilmiĢtir. AraĢtırmacıya göre; kaynaĢtırma sınıflarında özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerde algı problemleri ve konuĢma problemlerinden dolayı zorluklar yaĢandığı fakat öğretmenlerin bu öğrencilere derslerinde ayrıca zaman ayıramadıkları; bu sebepten dolayı kaynaĢtırma sınıflarında önlemler aldıkları, tam zamanlı örgün eğitim öğrencilerinin bu öğrencilerden etkilendiklerini düĢündükleri ve öğretmenlerin özel eğitim ile ilgili pedagojik donanımlarında eksiklik hissettikleri sonucuna varılmıĢtır.

Yiğit (2016), „‟Öğretmenlerin mesleki gelişiminde eylem araştırmasının kırkpatrick program değerlendirme modeline göre incelenmesi’’ adlı araĢtırmasında; eylem araĢtırmasının öğretmenlerin mesleki geliĢimine katkısını incelemiĢ, 25 öğretmene ulaĢılmıĢ ve araĢtırma sırasında elde edilen veriler ıĢığında öğretmenlerin eğitim programlarını iyileĢtirmek için belirli bir süre kapsamlı bir hizmetiçi eğitim (seminer) verilmiĢtir. Tespit edilen öğretmenlerin okulda öğretmenlere belirli bir süre

formları ve değerlendirme formları uygulanmıĢ ve araĢtırmada öğretmenlerin mesleki geliĢiminde eylem araĢtırmasının önemli katılar sağladığı sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Uzuner (2015), “Özel Eğitimden Örneklerle Eylem Araştırmaları” isimli makalesinde eylem araĢtırmasının tarihi, tanımları, varsayımları, nitelikleri, türleri, diyalektik döngüsü, geçerliği, güvenirliği, analizi ve etik konularını irdelemiĢtir. AraĢtırmada özel eğitim alanındaki eylem araĢtırması örneklerine yer verilmiĢ ve eylem araĢtırmalarının öğretmen eğitiminde ve mesleki geliĢimdeki önemi tartıĢılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, eylem araĢtırmalarının öğretmenleri yetkili ve donanımlı hale getirdiği ve mesleki geliĢime olanak sağladığı belirtilmiĢtir. Eylem araĢtırmalarının özel eğitim alanında yaygınlaĢmasının kaçınılmaz olduğu sonucuna varılmıĢtır.

Özbek (2014), “Öğretmen Adaylarının Yansıtıcı Düşünme Becerileri: Bir Eylem

Araştırması” adlı çalıĢmasında; yansıtıcı düĢünme kavramı üzerinde durmuĢtur.

ÇalıĢmanın amacı öğretmen adaylarının öğretmenlik uygulaması sürecinde yansıtıcı düĢünme becerilerini nasıl kullandıklarını, ne gibi durumlar üzerine yansıtma yaptıklarını ortaya koymak ve düĢünme becerilerinin geliĢime katkı sağlamak olarak belirlenmiĢtir. ÇalıĢma kapsamında karĢılaĢtıkları problemleri ve bu problemleri nasıl çözebildikleri ve yansıtıcı düĢünmeyi kendi düĢünme süreçlerinde nasıl uyguladıkları araĢtırılmıĢtır. ÇalıĢma sırasında öğretmen adayları ile 10 hafta boyunca uygulama yapılan öğretmen adaylarından o günkü uygulamalarıyla ilgili düĢüncelerini yansıtan bireysel günlükler tutmaları istenmiĢtir. AraĢtırma sonuçlarına göre öğretmen adaylarının özgün öğretim ortamlarında deneyim kazanmalarının, haftalık günlük tutmalarının, yansıtma kararları doğrultusunda bir sonraki ders için plan hazırlamanın önemli olduğu belirlenmiĢtir.

ġakırgil (2014), “Bir Üniversitede Öğretmen Geliştirme Üzerine Eylem Araştırma (Action Research) Çalışması” adlı çalıĢmada öğretmen mesleki geliĢimi üzerine araĢtırma yapılmıĢtır. AraĢtırma ile öğretmenlerin ihtiyaç duydukları alanlarda eylem araĢtırması yapmaya teĢvik edilmesi hedeflenmiĢtir. Sonuç olacak eylem sürecinde bireylerin kendi güçlü ve zayıf yönlerinin daha etkili bir Ģekilde farkına vardıkları, öğretmenlerin mesleki geliĢim sürecinde farklı Ģekilde düĢünme fırsatının yakaladıkları sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Korucu (2011), “Model Olarak Eylem Araştırmasının Bir İngilizce Öğretmeninin Mesleki Gelişiminde Kullanılması: Örnek Olay Çalışması” isimli çalıĢmada eylem araĢtırmasının bir Ġngilizce öğretmenin mesleki geliĢimine katkısını araĢtırmıĢtır. AraĢtırmacı tek bir öğretmen ile eylem araĢtırması yürütmüĢtür. AraĢtırma on bir hafta sürmüĢ ve eylem araĢtırmasının alan bilgisi, inanç, tutum ve öğretim uygulamalarında değiĢiklik ve geliĢmelere neden olduğu ve mesleki geliĢimine katkıda bulunduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Çakır-Doğan (2011), “Türkiye’deki İlköğretim Düzeyindeki Eğitilebilir Zihinsel Engelliler İçin Müzik Eğitiminin Durumu ve Öğretim Programı Model Önerisi” baĢlıklı araĢtırmasında verilen müzik eğitimine iliĢkin program, süreci ve mekansal etmenleri, sınıf ve müzik öğretmenine anket uygulayarak tespit etmeyi amaçlamıĢtır. ÇalıĢmaların çoğunlukla sınıf ortamında ritim unsurları, Ģarkı söyleme ve müzik dinlemeden yararlanılarak yapıldığı tespit edilmiĢtir.

Turan (2006), “Özel Eğitimde Müzikten Yararlanmada Karşılaşılan Sorunlarla İlgili Öğretmen Görüşleri” adlı çalıĢmada özel eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin derslerinde müzikten yararlanma ve müzik kullanımı sırasında karĢılaĢtıkları sorunları irdelemiĢtir. Buna göre; öğretmenlerin müzik dersi ile ilgili yeterliliklerinin düĢük olduğu, materyal seçimi ve çalıĢma ortamının yetersiz kaldığı ve öğretmenlerin kendi yeterliklerini geliĢtirmek için müfredat programlarının ve yayınları yetersiz olduğu sonucuna varılmıĢtır.

Rodriguez (2017), “Özel Gereksinimli Öğrencilere Yönelik Müzik Entegrasyonu Terapisinin Özel Eğitim Öğretmenleri Tarafından Öğretimsel Bir Araç Olarak Kullanımını” araĢtırmıĢtır. Yarı yapılandırılmıĢ görüĢme tekniği ve gözlem tekniği ile 4 özel eğitim öğretmenini müzik entegrasyonu terapisi kullanımı için farklı motivasyonlara sahip oldukları, genel olarak öğrenci bazlı eğitim sürecini planlama ve bireyselleĢtirmekte güçlük çektikleri, özel eğitime entegre ettikleri müzik terapi uygulamalarının öğretmen tarafından uygulanabileceği ancak bireyselleĢtirilmiĢ eğitim planlarının gerekli olduğu sonucuna varılmıĢtır.

hazırbulunuĢluk arasındaki iliĢkiyi test etmiĢlerdir. AraĢtırma sonuçlarına göre özel eğitimde müziğin terapötik etkisinin dans ve oyun gibi pedagojik alanlarla direk etkileĢimi olduğu, bu doğrultuda duygusal örgütlemeyi hedefleyen kiĢiselleĢtirilmiĢ müzik terapi uygulamalarının zayıf ya da hiç sözel iletiĢim göstermeyen çocuklarda iletiĢim becerilerini geliĢtireceği sonucuna ulaĢmıĢlardır.

Wong ve Chik (2016), “Müzik Öğretmenlerinin Kaynaştırma Sınıflarındaki Özel Gereksinimli Öğrencilere İlişkileri Tecrübelerini ve Sorunları” üzerine yaptıkları araĢtırmanın sonuçlarını röportaj tekniği ile 10 katılımcı üzerinden elde etmiĢlerdir. Müzik öğretmenlerinin özel gereksinimli öğrencilerin müzikal ihtiyaçlarına ve geliĢim süreçlerine nasıl destekleyeceklerine iliĢkin deneyim sahibi olmadıkları sonucuna ulaĢmıĢlardır.

West (2011), “Mesleki Gelişim Aktivitesi Olarak Eylem Araştırması” isimli araĢtırmada müzik eğitimini ve genel eğitimde bir mesleki geliĢim biçimi olarak öğretmen odaklı araĢtırma çıkarımları ele alınmıĢtır. AraĢtırmaya göre, öğretmenlerin merak ettiklerini keĢfetmeleri ve uygulamalarını güçlendirilmeleri isteniyorsa teĢvik edilmesi gerektiği belirtilmektedir. AraĢtırmada öğretmen araĢtırmacılarının, eğitimcilerinin uygulayıcılarla iĢ birliğine açık olması gerektiği ve öğretmenlerin devam etmekte olan çeĢitli eğitim gereksinimlerini karĢılamak için bu mesleki geliĢi eğitimlerinin yapılabilmesi için imkân sağlaması gerektiği önerilmiĢtir.

Morton (2005), “Danışmanlık ve Öğretmenlik” adlı çalıĢmada, bir yıl boyunca gönüllü iki öğretmene kılavuzluk üzerine bir eylem araĢtırması yapmıĢtır. Sınıfta gözlemci olarak yer almıĢ ve öğretmenlerin gereksinim duyduğu konularda çeĢitli teknikler göstermiĢtir. Gözlemlerini öğretmen görüĢmeleri ile güçlendirmiĢ ve öğretmenlerin yetersiz oldukları konularda güven ve iletiĢim ortamını güçlendirerek onları cesaretlendirmiĢtir. Sonuç olarak her iki öğretmende değiĢim tespit edilmiĢ fakat bireysel farklılıklar göze çarpmıĢtır. Birinci öğretmenin uygulama konusunda direnç gösterdiği fakat ikinci öğretmenin sınıf kontrolü, öğretim yöntemlerini geliĢtirme ve öğrenci aile iletiĢiminde olumlu ve yapıcı olmaya yöneldiği sonucuna varmıĢtır.

Michele ve Kretschmer (1996), “Öğretmen Araştırmalarında Profesyonel Gelişimi Desteklemek” adlı eylem araĢtırmasını bir özel eğitim okulunda 130 personelle

birlikte gerçekleĢtirmiĢlerdir. „‟Sürdürülebilir bireysel geliĢim ve mesleki geliĢim nasıl olmalıdır?‟‟ genellemesi üzerinde araĢtırmayı baĢlatmıĢlardır. Buna göre; öğretmenler öğrenci geliĢimi üzerinden kendilerini denetleme Ģansı yaklamıĢlardır. AraĢtırmacılar öğretmenlere kılavuzluk yaparak kurum içerisindeki diğer çalıĢanlarla iĢ birliğine dayalı projeler geçekleĢtirmeleri yönünden cesaretlendirmiĢlerdir. Beyin fırtınası ve çözüm odaklı toplantılar ile eğitimciler arasında fikir alıĢveriĢini ve mesleki deneyim paylaĢımları sağlamıĢlardır. Sonuç olarak katılımcılar mesleki anlamda daha iĢlevsel baĢarılar sergilemiĢ, öğretmenlik sürecine adanmıĢlığın arttığı sonucuna varmıĢlardır.

BÖLÜM 3

3 YÖNTEM

Bu bölümde araĢtırma modeli, çalıĢma grubu, verilerin toplanması, verilerin çözümlenmesi ve yorumlanmasına iliĢkin bilgilere yer verilmiĢtir.