• Sonuç bulunamadı

Ġbn Ebî ġeybe‟nin (ö 235/849) Musannef‟inde Yer Alan Rivayetlerin

Hz. Peygamber (s.a.v.)

EbûHüreyre Evs b. Evs Ka‟bu‟l-Ahbâr Ebû Lubâbe Enes b.Mâlik

Ebû Burde Ebû‟l-EĢa‟s Abdullâh b. Damre Abdullâh b. Yezîd Osmân

el-Eclah Abdurrahmân Mucâhid Abdullâh b. Muhammed Leys

Ali b. Müshir Hüseyin el-A‟meĢ Züheyr Abdurrahmân

Ebû Muâviye Yahyâ b. Bükeyr

53

a) Ġbn Ebî ġeybe –(haddesenâ)- Ali b. Müshir-(„an)- el-Eclah –(„an)- Ebû Bureyde b. Ebû Musâ –(„an)- Ebû Hüreyre –( kâle‟n-Nebiyyu) senedi:

1. Ali b. Müshir el-KureĢî el-Kufî (ö. 189/804)

Yahyâ b. Said, HiĢâm b. Urve, Ubeydullâh b. Ömer, A‟meĢ ve el-Eclah‟ten rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden rivayet edenler arasında Ebû Bekir b. Ebî ġeybe, Hâlid b. Mahled, Ġsmâil b. Halil ve daha birçok kiĢi bulunmaktadır. Ahmed b. Hanbel‟in sâlihu’l-hadîs, Ebû Muâviye’den daha sağlamdır, dediği Ali b. Müshir, Ġbn Ma‟în, Ebû Zura‟ve en-Nesâî tarafından sika olarak kabul edilmiĢtir. el-Ġclî de sika olduğunu ve fıkıhla hadisi cem‟ ettiğini ifade etmektedir. 110

2. el-Eclah b. Abdullâh b. el-Kindî el-Kufî (ö. 145/762)

Ġsminin Yahyâ ve el-Eclah‟in ise lakabı olduğu belirtilmiĢtir. Ebû Ġshâk, Ebû‟z-Zübeyr, Abdullâh b. Bureyde, ġa‟bî ve birçok kiĢiden rivayette bulunan ravi kendisinden ise ġu‟be, Süfyân es-Sevrî, Ġbnu‟l-Mubârek ve baĢkaları rivayet etmiĢlerdir. el-Eclah hakkında değiĢik değerlendirmeler yapılmıĢtır. Yahyâ el-Kattân, “Onun hakkında şüphem var, hâfız değildir”, derken; Ġbn Ma‟în bir defasında “sâlihün, sikatün” baĢka bir defasında ise leyse bihi be‟s, demektedir. el-Ġclî, sika; Ebû Hatim kuvvetli biri olmadığını, hadislerinin mutabaat için yazılabileceğini; en- Nesâî ise zayıf olduğunu, ifade etmiĢlerdir. el-Cûzecânî onun için mufteri tabirini kullanarak onu cerh etmiĢtir.111

3. Ebû Bureyde b. Ebû Musâ el-EĢarî el-Kufî (ö. 104/722)

Babası Ebû Musâ, Hz. Ali, Hüzeyfe, Abdullâh b. Selâm, Hz. ÂiĢe ve birçok kiĢiden rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden ise Yezîd b. Abdullâh, ġa‟bî ve baĢkaları rivayet etmiĢlerdir. Ġbn Hibbân‟ın es-Sikât’ında zikrettiği Ebû Bureyde hakkında Ġbn

110 Zehebî, Tezkîretu’l-Huffâz, I, 290;Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, III, 193.

111 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, IV, 163; el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, I, 212; Ġbn

54

Sa‟d, el-Ġclî, sika, Ġbn HirâĢ ise sadûk ifadesini kullanmıĢlardır. Ġbn Hacer, onun sika ve üçüncü tabakadan biri olduğunu belirtmektedir.112

Hadisin senedinde bulunan ravilerden Ali b. Müshir ve Ebû Bureyde‟nin sika olduklarını yukarıda belirtmiĢtik. el-Eclah hakkında ise, alimler farklı değerlendirmelerde bulunmuĢlardır. Bazıları onu ta‟dîl ederken diğerleri ise onu cerh etmiĢlerdir. Bundan dolayı bu hadisin bu senetle sahih olamayacağı kanaatindeyiz. Bu hadisi Buharî, Müslim ve baĢkaları Eyyûb ve Ġbn Sîrîn kanalıyla Ebû Hüreyre‟den merfu bir Ģekilde rivayet etmiĢlerdir. Fakat bunların rivayetinde bu rivayette bulunmayan “kiĢi namazda bir istekte bulunursa” kaydı bulunmaktadır.113

b) Hüseyin b. Ali el-Cu‟fi –(„an)- Abdurrahmân b. Yezîd b. Câbir –(„an)- Ebû „l-EĢ‟as es-Sana‟nî –(„an)- Evs b. Evs -(kâle kâle‟n-Nebiyyu) senedi:

1. Hüseyin b. Ali b. el-Velîd el-Cu’fî (ö. 203/818)

A‟meĢ, Zâide, Hamza ez-Zeyyât, Fudayl b. Ġyâd ve Ca‟fer b. Burkân‟dan rivayette bulunan raviden rivayet edenler arasında Ahmed b. Hanbel, Ġshâk, Ġbn Ma‟în ve Ebû Bekir b. Ebî ġeybe bulunmaktadır. Ahmed b. Hanbel‟in “Ondan daha faziletli biri görmedim”, dediği Hüseyin b. Ali, Ġbn Ma‟în tarafından sika olarak kabul edilmiĢtir.114el-Ġclî, sika olduğunu, Abdurrahman b. Yezîd‟ten iki hadis iĢittiğini;115

Osmân b. Ebî ġeybe, sika, sadûk,116 Ġbn Hacer117ise sika ve abid biri olduğunu söylemektedirler.

2. Abdurrahmân b. Yezîd b.Câbir el-Ezdî (ö. 153/770)

Mekhûl, Zührî, Said el-Makburî, Ebu‟l-EĢ‟as es-Sana‟nî ve birçok kiĢiden rivayette bulunan raviden oğlu Abdullâh, Sadaka b. el-Mübarek, Hüseyin b. Ali el- Cu‟fî ve baĢkaları hadis rivayet etmiĢlerdir. Ahmed b. Hanbel onun hakkında “Onda

112 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 387; Ġbn Hibbân, es-Sikât, V, 187;Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, IV,

484; Takrîbu’t-Tehzîb, I, 621.

113 Buhari, 84, Daavât, 63,VIII,105-106,(6400); Müslim, 8, Cumua 6, III, 6, (2013). 114

Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, I, 431.

115 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, I, 302.

116 Ġbn ġâhîn, Târîhu Esmâi’s-Sikât, Thk.,Subhi es-Samiraî , ed-Daru‟s-Selefiyye, 1984/1404, I, 62. 117 Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 167.

55 bir beis yoktur” derken, 118

Ġbn Ma‟în,119el-Ġclî,120 sika, Ebû Hatim 121 ise sadûk ve sika olduğunu söylemiĢlerdir. Ġbn Hacer de sika biri olduğunu belirtmektedir.122

3. Ebu ‘l-EĢ’as es-Sana’nî (ö……?)

Ġsmi ġerahil b. Âde veya ġerahil b. ġerahil olup Evs b. Evs, Ebû Hüreyre, Abdullâh b. Ömer, Sevbân ve ġeddâd b. Evs‟ten rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden ise Hasan b.A‟tiyye, Yahyâ b. Hâris ve Abdurrahmân b. Yezîd rivayet etmiĢlerdir.123Ġbn Hibban es-Sikât’ın‟da ona yer verip babasının isminin Kuleyb

olduğunu Muâviye döneminde vefat ettiğini söylemektedir.124

el-Ġclî125ile Ġbn Hacer,126onun sika biri olduğunu belirtmiĢlerdir.

Senette geçen ravileri incelediğimizdesika olduklarını ve adaletlerini zedeleyecek herhangi bir problemlerinin bulunmadığını görmekteyiz. Durum böyle iken bu hadisin senedinin sahih olduğunu söyleyebiliriz.

c) Ġbn Ebî ġeybe –(haddesenâ)- Ebû Muâviye –(„an)- el-A‟meĢ –(„an)- Mucâhid –(„an)- Abdullâh b. Damre –(„an)- Ka‟b-(kâle)senedi:

1. Ebû Muâviye Muhammed b. Hâzım (ö. 195/810)

Ebû Mâlik el-EĢcaî‟, Yahyâ b. Said, A‟meĢ, Ebû Burde, Ca‟fer b. Burkân ve birçok kiĢiden rivayette bulunan raviden Ġbrâhîm, Ġbn Cüreyc, Yahyâ el-Kattân, Ahmed b. Hanbel ve Ebû Bekir b. Ebî ġeybe rivayet etmiĢlerdir. Ahmed b. Hanbe‟lin,127 A’meş’in hadisleri dışında muztariptir, dediği Ebu Muâviye hakkında Ġbn Ma‟în,128

A’meş hadisinde Cerîr’den daha sağlam, Veki‟,129 A’meş hadislerini en iyi bilen biri olduğunu söylemiĢlerdir. Kendi ifadesiyle içinde haddesenâ geçen

118

Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, II, 566.

119 Ġbn Ma‟în, Târîhu Ġbni Ma’în, II, 350. 120 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 290. 121

er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, II, 300.

122

Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 353.

123 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, II, 273. 124 Ġbn Hibbân, es-Sikât, IV, 365.

125 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 383. 126

Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 264.

127 Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, III,551. 128 Ġbn Ma‟in, Tarîhu Ġbni Ma’în, I, 387. 129 Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, III, 552.

56

bütün hadisleri muhaddisin ağzından ezberledim diyen130

Ebu Muâviye, Ġbn Sa‟d,131 tarafından sika, kesîru’l-hadîs, yüdellisu, el-Ġclî,132

sika, Ġbn Hibbân,133 ise hâfız ve mutkin olarak, nitelendirilmiĢtir. Üçü de Ġrca‟ fikrini benimsediğini belirtmektedirler.

2. Süleymân b. Mihrân el-Kahilîel-A’meĢ (ö. 148/765)

Enes b. Mâlik, Abdullâh b. Ebû Evfâ, Zeyd b. Vehb, Mücâhid b. Cebr ve birçok kiĢiden rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden ise ġu‟be, her iki Süfyân, Ġbnu‟l- Mübârek, Fudayl b. Ġyâz ve baĢkaları rivayet etmiĢlerdir. Ġbn Ma‟în el-A‟meĢ‟in Enes‟i (r.a.) gördüğünü ancak ondan olan rivayetlerinin mürsel olduğunu ifade etmiĢtir. Ayrıca ilmi (hadisleri) hıfzetmenin Hz. Muhammed‟in (s.a.v) ümmetinden aralarında el-A‟meĢ‟in bulunduğu altı kiĢiye nasip olduğunu da söylemiĢtir. Ġbn Uyeyne, el-AmeĢ‟in arkadaĢlarını Ģu dört Ģeyde geçtiğini belirtmiĢtir: Onlardan daha çok Kur‟ân okurdu, onlardan daha fazla hadis hıfzetmiĢti, feraizleri onlardan daha çok biliyordu ve baĢka bir haslet daha, demiĢtir. 134

el-Ġclî,135 onun sika, sebt ve kesîru’l-hadîs olduğunu, kitabının olmadığını, feraizleri iyi bildiğini, bir harf bile hata yapmadığını ve ġiilikle bağlantısı olduğunu, belirtmektedir.136

Ebû Hâtim,

137

onun sika ve hadisiyle ihticâc yapılabilir olduğunu; Ġbn Hibbân, 138 mudellis; Suyutî 139 ise tedlîste şöhret bulduğunu söylemektedirler.

3. Mücâhid b. Cebr Ebû’l-Haccâc el-Mekkî el-Mahzûmî (ö. 103/721) Sika biri olduğunu yukarıda belirtmiĢtik.

4. Abdullâh b. Damre es-Selûlî (ö……?)

Ebû‟d- Derdâ, Ebû Hüreyre ve Ka‟bu‟l-Ahbâr‟den rivayette bulunan raviden A‟tâ b. Kurre, Ebâ Sâlih es-Semân, Sâbit b. Sevbân ve Mücâhid b. Cebr rivayet

130 Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, III, 552. 131

Ġbn Sa‟d, et-Tabakâtu’l-Kubrâ, VIII, 515.

132

el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II,236.

133 Ġbn Hibbân, es-Sikât, VII, 441.

134 Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, II, 109-111. 135 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, I, 434.

136

Yarba, Kaderle Ġlgili Bir Hadisin Tahlili, s. 23.

137 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, II, 146. 138 Ġbn Hibbân, es-Sikât, IV, 302.

57 etmiĢlerdir.140

Hakkında fazla bilgiye ulaĢamadığımız Abdullâh b. Damre için el- Ġclî,141

sika ifâdesini kullanmaktadır.

Rivayetin senedinde geçen ravileri değerlendirdiğimizde sika olduklarını, onlarla ilgili bir problemin bulunmadığını, fakat senedin baĢında bulunan sahâbî ravi bu hadisi ref‟ etmediği için bu hadisin bu senetle mavkûf olduğu sonucuna varıyoruz. Ayrıca el-A‟meĢ‟in mudellis olduğu belirtilmiĢtir. Buradaki hadisi “an” tabiriyle rivayet etmektedir ki bu, sema‟a hamledilemez. Dolayısıyla orada muhtemel bir inkıtadan söz edilebilir.

d) Ġbn Ebî ġeybe –(haddesenâ)-Yahyâ b. Ebû Bukeyr -(kâle haddesenâ)- Züheyr b. Muhammed –(„an)- Abdullâh b. Muhammed b. Akîl -(„an)- Abdurrahmân b. Yezîd –(„an)- Ebû Lubâbe b. el-Munzir-(kâle‟n-Nebiyyu) senedi:

1. Yahyâ b. Ebû Bukeyr el-Abdî el-Kaysî (ö. 208/823)

Ġbn Hacer isminin Nesr olduğunu belirtmiĢtir. Ġbrâhîm b. Tahmân, Ġbrâhîm b. Nâfi‟, Züheyr b. Muhammed, ġu‟be ve Süfyân‟dan rivayet etmiĢtir. Kendisinden ise baĢta torunu (Abdullâh) olmak üzere Abdullâh b. el-Hâris, Ebû Bekir b. Ebî ġeybe ve baĢkaları rivayette bulunmuĢlardır.142

Ahmed b. Hanbel‟in kendisinden övgüyle bahsettiği Yahyâ b. Bükeyr hakkında Ġbn Ma‟în, 143

el-Ġclî,144 sika, Ebû Hâtim145 ise sadûk ifadelerini kullanmaktadırlar. Ġbn Hacer146

de onun sika biri olduğunu belirtmektedir.

2. Züheyr b.Muhammed et-Temîmî el-Anberî (ö. 162/779)

Zeyd b. Eslem, Abdullâh b. Muhammed b. Akîl, Muhammed el-Munkedir, Musâ b. Ukbe, Musâ b. Verdân, Yahyâ b. Said el-Ensârî, Sâlih b. Keysân ve Ġbn Cüreyc‟den rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden ise Ebû Dâvud et-Tayâlisî, Ravhun b. Ubâde, Yahyâ b. Ebû Bukeyr ve Ebû Âsım rivayet etmiĢlerdir. Ahmed b. Hanbel

140

Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, II, 359.

141 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 38. 142 Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, IV, 344.

143 Ġbn Ma‟in, Târîhu Ġbni Ma’în, Darimi rivayeti, Thk.,Ahmet Muhammed Nur, Daru‟l-Me‟mûn

li‟t-Turasi ,DimaĢk , 1400, I, 228.

144 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 348.

145 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, IV, 132. 146 Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 588.

58

onun hakkında sika, la be’se bihi, mustakîmu’l-hadîs, mukaribu’l-hadîs, gibi farklı ifadeler kullanırken 147

Ġbn Ma‟în, sika, 148 el-Ġclî, câizu’l-hadîs, 149 ifadeleri kullanmaktadır. en-Nesâî kuvvetli biri olmadığını 150

belirtmektedir. Ebû Hâtım ise mahalluhu es-sıdk olduğunu, hıfzında kusur bulunduğunu, bundan dolayı Irâk‟taki hadislerinin ġâmdaki hadislerinden daha sağlam olduğunu, ayrıca kitaptan tahdîs ettiği zaman hadislerinin delil olabileceği; hıfzından olanların ise hatalı olduğunu söylemektedir.151

3. Abdullâh b. Muhammed b. Akîl b. Ebû Tâlib (ö. 142/759)

Babası Muhammed b. Akîl, dayısı Muhammed b. el-Hanefiyye‟dir. Ġbn Ömer, Enes, Câbir b. Abdullâh, Abdullâh b. Ca‟fer ve Said b. el-Museyyib‟ten rivayette bulunan raviden Muhammed b. Aclân, Hammâd b. Seleme, Süfyân es- Sevrî, Ġbn Uyeyne, Ġbn Cüreyc ve Züheyr b. Muhammed rivayet etmiĢlerdir. Ġbn Uyeyne‟nin “Kureyşten dört kişinin hadisi terk edilir. Bu onlardandır” dediği Abdullâh b. Muhammed b. Akîl hakkında, Ġbn Sa‟d münkeru‟l-hadîs, hadisi ile ihticâc yapılmıyor; 152

el-Ġclî, sika, câizu‟l-hadîs 153Ebû Hâtım leyyinu‟l-hadîs, kuvvetli biri değildir, hadisi ile ihticac yapılmıyor,154 gibi ifadeler kullanmıĢlardır. Ġbn Hibbân hıfzının kötü olduğunu, Ģüpheyle tahdîs yaptığını ve bu hasletin onda çok olduğunu, bundan dolayı ondan sakınmak gerektiğini,155

Ġbn Hacer ise hadiste sadûk ve leyyin olduğunu, sonradan hıfzının tağayyur ettiğini, söylemektedir.156Zehebî

Mîzânu’l-Ġ’tidâl adlı eserinde hadisleri hasen mertebesinde olduğunu 157

Ġbn Abdi‟l-

147

Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, I, 639-40.

148 Ġbn Ma‟în, Târîhu Ġbni Ma’în, II, 273. 149 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, I, 371. 150

en-Nesâî ed-Duafâu ve’l-Metrûkîn, Thk., Mahmût Ġbrâhîm, Dâru‟l-Ma‟rife, Beyrut, 1406/1986, I, 112.

151 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, I, 590. 152 Ġbn Sa‟d, et-Tabakâtu’l-Kubrâ, VII, 481-82. 153 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 58.

154

er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, II, 153-54.

155 Ġbn Hibbân,el-Mecrûhîn mine’l-muhaddisîn, Thk., Mahmût Ġbrahim Zayit, tsz., II, 3. 156 Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I. 321.

59

Berr ise “onun hakkında kanuşan herkesten daha güvenilir biri olduğunu,” belirtmektedir. Ġbn Hacer bu söz‟ün ifrata kaçtığını belirtmektedir.158

4. Abdurrahmân b. Yezîd b. Câbir el-Ezdî (ö. 153/770)

Sika biri olduğunu belirtmiĢtik.

Bu senetteki ravileri incelediğimizde; Yahyâ b. Ebû Bukeyr ve Abdurrahmân b. Yezîd‟in sika olduklarını, Züheyr b. Muhammed ile Abdullâh b. Muhammed b. Akîl hakkında cerh bulunduğunu görmekteyiz. Dolayısıyla bu senedin bu haliyle sahih olamayacağı belki zayıf olduğunu söyleyebiliriz.

e) Ġbn Ebî ġeybe –(haddesenâ)- Abdurrahmân b. Muhammed el-Muharibî – („an)- Leys –(„an)- Osmân –(„an)- Enes b. Mâlik –(kâle‟n-Nebiyyu) senedi:

1. Abdurrahmân b. Muhammed el-Muhâribî (ö. 195/811)

Künyesi Ebû Muhammed olup Yahyâ b. Said‟den rivayette bulunmuĢtur. Kendisinden ise Irâklılar rivayet etmiĢlerdir.159Ġbn Sa‟d,160 onun hakkında sika kesîru’l-galat, el-Ġclî, 161 la be’se bihi, ifadelerini kullanmıĢlardır. Ebû

Hâtim,162

sikattan rivayet ettiğinde sadûk, mechûl kişilerden rivayetlerinin ise münker, olduğunu söylemektedir. ez-Zehebî163

de sika olduğunu, fakat münker hadisleri rivayet ettiğini, belirtmektedir. Ġbn Hacer, onu mudellislerin üçüncü tabakasında zikredip, hakkında “muhaddisün meĢhur” ifadesi kullandıktan sonra el- Ukeylî‟nin onu tedlîsle tavsîf ettiğini söylemektedir.164

Son olarak es-Suyûtî, Ahmed b. Hanbel‟in, “Tedlîste bulunduğu bize ulaĢtı”, dediğini nakletmektedir.165

158

Ġbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, II, 424. Özetle bazıları onu zayıf veya leyyin görürken bir kısmı ise onunla ihticac yapılamayacağını, hıfzında sıkıntı olduğunu, söylemiĢlerdir.(Ġbn Hibban es-Sıkat, II, 2 .)

159

Ġbn Hibbân, es-Sikât, VII, 92.

160

Ġbn Sa‟d, et-Tabakâtu’l-Kubrâ, VIII, 515.

161 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 87.

162 er-Râzî Ġbn Ebî Hâtim, el-Cerhu ve’t-Ta’dîl, II, 82.

163 Zehebi,er-Ruvvâtu’s-Sikât el-Mütekellemu fîhim bimâ Lâ Yucîbu Reddehum, Thk,.

Muhammed Ġbrahim, Daru‟l-BeĢair, Beyrut, 1992/1412, I, 40.

164 Ġbn Hacer, Ta’rîfu Ehli’t-Takdîs bi Meratibi’’l-Mavsûfîne bi’t-Tedlîs, Thk., Asım b. Abdullah,

el-Karyuni, Mektebetu‟l-Menar, Ürdün, tsz,. I, 123.

60

2. Leys b. Ebû Süleym b. Züneym Ebû Bekir el-Kufî (ö. 142/759)

Aralarında Ata, Tavus, Mücahid ve ġa‟bi‟nin bulunduğu birçok kiĢiden rivayette bulunan Leys‟ten es-Sevrî, ġu‟be ve baĢkaları rivayet etmiĢlerdir. Ġbn Sa‟d

166ve Ġbn Main,167

“onun zayıf olduğunu,” söylemiĢlerdir. el-Ġclî onun hakkında “caizu’l-hadis,” baĢka bir defasında ise “la be’se bihi” ifadesini kullanmıĢtır.168

Ġbn A‟diyy, ondan ġu‟be ve es-Sevrî gibi sikalar rivayette bulunmuĢtur, zayıf olmakla beraber hadisleri yazılır, olduğunu demektedir.169

Ġbn Hacer, ise saduk olduğunu, son demlerinde ihtilata düştüğünü, bundan dolayı terk edildiğini, belirtmektedir.170

3. Osmân b. Kays Ebû’l-Yakzân el-Kufî (ö. 168/785)

Aralarında Ġbrâhîm en-Nahaî‟ Enes b. Mâlik‟in de bulunduğu birçok kiĢiden rivayette bulunan Osmân b. Kays‟tan Süfyân es-Sevrî, A‟meĢ, ġu‟be, Leys b. Ebû Süleym ve baĢkaları rivayet etmiĢlerdir. ed-Dûrî 171

Ġbn Ma‟în‟den onun hakkında “hadisi bir şey değildir,” ed-Darimî172

ise la be’se bihi sözünü nakletmektedir. Buhârî, 173 “Yahyâ b. Said ile Abdurrahmân b. Mehdî ondan hadis rivayet

etmiyorlardı” derken; Ġbn Hibbân174

“onun ihtilat edenlerden biri olduğunu, ne dediğini bilmediğini, bundan dolayı onunla ihticâc edilmediğini,” belirtmiĢtir. Ġbn Adiyy, “onu ğûllatu’ş-Şia’dan olduğunu ve Ric’at düşüncesine inandığını belirttikten sonra zayıf olmakla beraber hadisi yazılır,” demektedir.175Ġbn Hacer de bu olumsuz ifadeleri tekrarlayıp ayrıca onun tedlîs yaptığını da belirtmektedir.176

Hadisin senedinde bulunan ravileri incelediğimizde, bazılarının tedlis yaptığını diğerleri ise ihtilat yaptığını vealimler tarafından cerh edildiklerini görmekteyiz. Bundan dolayı hadisin senedininin zayıf olduğuna hükmedebiliriz. Bu hadis uzun bir hadis olup alimler arasında yevmu’l-mezid hadisi ismiyle

166

Ġbn Sa‟d, et-Tabakâtu’l-Kubrâ, VIII, 468,

167 Ġbn Ma‟în, Târîhu Ġbni Ma’în, I, 158. 168 el-Ġclî, Ma’rifetu’s-Sikât, II, 231.

169Ġbn Adiyy, Ebû Ahmed Abdillâh el-Kâmil fi Du’afâi’r-Ricâl, Thk., Yahya Muhtar Gazzavî,

Dâru‟l-Fiker, Beyrut, 1998, VI, 90.

170 Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 464. 171 Ġbn Ma‟în, Târîhu Ġbni Ma’în, III, 335. 172 Ġbn Ma‟în, Târîhu Ġbni Ma’în, I,158. 173

Buhârî, et-Târîhu’l-Kebîr, VI, 245.

174 Ġbn Hibbân, el-Mecrûhîn, II, 95.

175 Ġbn Adiyy, el-Kâmil fi Du’afâi’r-Ricâl, V, 168. 176 Ġbn Hacer, Takrîbu’t-Tehzîb, I, 386.

61

tanınmaktadır. Birçok alim bu hadisi eserinde zikredip delil olarak kullanmıĢtır. Ġbn Kesir, Kaf süresinin175. Ayetinin tefsirinde buna yer vermiĢtir. Keza Darimî, Cehmiyye‟ye redd bölümünde bunu delil olarak zikretmiĢtir. Bu hadisin çok tarikleri mevcut olup bazı alimler bununla ilgili cüzler te‟lif etmiĢlerdir. Ġbn Asakir, tarikleri çok olmasına rağmen hepsinin sıkıntılı olduğunu, belirtmektedir.177

1.3.2.9. Ahmed b. Hanbel’in (ö. 241/855) Müsned’inde Yer Alan