• Sonuç bulunamadı

Ankete katılan öğretmenlerin iĢ doyumu ile bazı demografik özellikleri arasında anlamlı iliĢki olup olmadığını anlamak, alt hipotezleri test etmek amacıyla, değiĢkenlerle iĢ doyumu arasında T testi, Anova analizi yapılmıĢtır. Genel amaca yönelik alt hipotezler ayrı ayrı teste tabi tutulmuĢtur. DeğiĢkenlerle sınıf öğretmenlerinin iĢ doyumları arasında anlamlı bir farklılık belirlendiğinde, bu farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için Tukey testi yapılmıĢtır.

Tablo 8. Cinsiyet ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx

Kadın 153 46,04 ,58480 ,04728

Erkek 70 46,45 ,64357 ,07692

Toplam 223 46,17 ,60256 ,04035

Tablo 9. Cinsiyet ĠĢ Doyumu Arasında T- Testi Levene's Test

Varyansların EĢitliği

Ortalamalarının EĢitliğinin T Testi

F Olasılık (p) T Sd Çift Kuyruk Ort. Farkı Std. Hata Farkı Farklılığın % 95 Güven Aralığı DüĢük Yüksek EĢit Varyanslar 2,017 ,157 -,337 221 ,736 -,02939 ,08712 -,20108 ,14231 EĢit Olmayan Varyanslar -3,25 123,011 ,745 -,02939 ,09029 -,20811 ,14934

74

Anova analizinde ortaya çıkan p değerinin 0.05‟ten büyük olması, sınıf öğretmenlerinin cinsiyetleri ile iĢ doyumları ortalamaları arasında anlamlı farkın olmadığını göstermektedir. Buna göre H1 hipotezi reddedilmektedir.

Tablo 10. YaĢ ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx 20-29 yaĢ 64 3,25 ,62070 ,07759 30-39 yaĢ 97 3,25 ,55534 ,05639 40-49 yaĢ 30 3,29 ,64210 ,11723 50-59 yaĢ 32 3,50 ,65200 ,11526 Toplam 223 3,29 ,60256 ,04035

Tablo 11. YaĢ ile ĠĢ Doyumu Arasında Anova Analizi Kareler Toplamı Serbestlik Derecesi Kare Ortalama F Değerleri Olasılık (p) Gruplararası 1,590 3 ,530 1,469 ,224 Gruplar içi 79,013 219 ,361 Toplam 80,603 222

Anova analizinde ortaya çıkan p değerinin 0.05‟ten büyük olması, sınıf öğretmenlerinin yaĢları ile iĢ doyumları ortalamaları arasında anlamlı farkın olmadığını göstermektedir. Buna göre H2 hipotezi reddedilmektedir.

Tablo 12. Kıdem ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx 1-5 40 3,33 ,61758 ,09765 6-10 83 3,23 ,56551 ,06207 11-15 38 3,38 ,57318 ,09298 16-20 23 3,18 ,79213 ,16517 21-25 11 3,12 ,40635 ,12252 26 ve daha çok 28 3,46 ,60279 ,11392 Total 223 3,29 ,60256 ,04035

75

Tablo 13. Kıdem ile ĠĢ Doyumu Arasında Anova Analizi Kareler Toplamı Serbestlik Derecesi Kare Ortalama F Değerleri Olasılık (p) Gruplararası 2,082 5 ,416 1,151 ,335 Gruplar içi 78,521 217 ,362 Toplam 80,603 222

Anova analizinde ortaya çıkan p değerinin 0.05‟ten büyük olması, sınıf öğretmenlerinin kıdemleri ile iĢ doyumları ortalamaları arasında anlamlı farkın olmadığını göstermektedir. Buna göre H3 hipotezi reddedilmektedir.

Tablo 14. Okutulan Sınıf Düzeyi ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx 1.Sınıf 51 3,34 ,54822 ,07677 2.Sınıf 55 3,23 ,70754 ,09540 3.Sınıf 65 3,30 ,47021 ,05832 4.Sınıf 49 3,28 ,69878 ,09983 BirleĢtirilmiĢ Sınıf 3 3,50 ,50000 ,28868 Toplam 223 3,29 ,60256 ,04035

Tablo 15. Okutulan Sınıf Düzeyi ile ĠĢ Doyumu Arasında Anova Analizi Kareler Toplamı Serbestlik Derecesi Kare Ortalama F Değerleri Olasılık (p) Gruplararası ,455 4 ,114 ,309 ,872 Gruplar içi 80,148 218 ,368 Toplam 80,603 222

Anova analizinde ortaya çıkan p değerinin 0.05‟ten büyük olması sınıf öğretmenlerinin okuttukları sınıf düzeyleri ile iĢ doyumları ortalamaları arasında anlamlı farkın olmadığını göstermektedir. Buna göre H4 hipotezi reddedilmektedir.

76

Tablo 16. Eğitim Durumu ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx Ön Lisans 25 3,37 ,53662 ,10732 Lisans 183 3,28 ,61927 ,04578 Yüksek Lisans 13 3,29 ,46699 ,12952 Doktora 2 4,00 ,30305 ,21429 Toplam 223 3,29 ,60256 ,04035

Tablo 17. Eğitim Durumu ile ĠĢ Doyumu Arasında Anova Analizi Kareler Toplamı Serbestlik Derecesi Kare Ortalama F Değerleri Olasılık (p) Gruplararası 1,187 3 ,396 1,091 ,354 Gruplar içi 79,416 219 ,363 Toplam 80,603 222

Anova analizinde ortaya çıkan p değerinin 0.05‟ten büyük olması sınıf öğretmenlerinin eğitim durumları ile iĢ doyumları ortalamaları arasında anlamlı farkın olmadığını göstermektedir. Buna göre H5 hipotezi reddedilmektedir.

Tablo 18. Mezun Olunan Okul Türü ile ĠĢ Doyumu Arasında Tanımlayıcı Analiz Sonuçları

N Ort. ss shx Eğitim fakültesi 167 3,23 ,60492 ,04681 Eğitim yüksek okulu 23 3,31 ,63446 ,13229 Diğer fakülteler 33 3,58 ,49200 ,08565 Total 223 3,29 ,60256 ,04035

Tablo 19. Mezun Olunan Okul Türü ile ĠĢ Doyumu Arasında Anova Analizi Kareler Toplamı Serbestlik Derecesi Kare Ortalama F Değerleri Olasılık (p) Gruplararası 3,257 2 1,628 4,632 ,011 Gruplar içi 77,346 220 ,352 Toplam 80,603 222

Öğretmenlerin mezun olduğu okul türü ile iĢ doyumları arasında; Anova testi p değerinin 0.05 ten küçük olmasına dayanılarak H6 hipotezi kabul edilmektedir. Farkın hangi gruplar

77

arasında olduğunu belirlemek amacıyla Tukey testi yapılmıĢ ve sonuçları tablo 26 da gösterilmiĢtir.

Tablo 20. Mezun Olunan Okul Türü ile ĠĢ Doyumu Arasında Tukey Testi Sonuçları

(I)Mezun Olduğunuz Okul Türü (J)Mezun Olduğunuz Okul Türü

Ortalama Farkı ss Olasılık (p)

%95 Güven Aralığı

DüĢük Yüksek Eğitim fakültesi Diğer fakülteler -,34316(*) ,11296 ,007 -,6097 -,0766

Eğitim yüksek okulu -,08078 ,13188 ,813 -,3920 ,2304 Eğitim yüksek okulu Eğitim fakültesi ,08078 ,13188 ,813 -,2304 ,3920 Diğer fakülteler -,26238 ,16106 ,236 -,6424 ,1177

Diğer fakülteler Eğitim fakültesi ,34316(*) ,11296 ,007 ,0766 ,6097 Eğitim yüksek

okulu ,26238 ,16106 ,236 -,1177 ,6424

Tukey testi sonuçlarına göre, bu farklılık eğitim fakültesi ile diğer fakültelerden mezun olan öğretmenler arasındaki iliĢkiden ve diğer fakültelerden mezun olan öğretmenler ile eğitim fakültesinden mezun olan öğretmenler arasındaki iliĢkiden kaynaklanmaktadır. Diğer fakültelerden mezun olan öğretmenlerin ortalamaları eğitim yüksek okulu mezunlarından ve özellikle eğitim fakültesi mezunlarının ortalamalarından daha yüksek bulunmuĢtur.

AraĢtırma sonuçlarımızı bazı iĢ doyumu araĢtırmaları sonuçları ile karĢılaĢtırıldığında benzer sonuçlar alınan araĢtırmalar olduğu gibi, farklı sonuçların tespit edildiği araĢtırma sonuçlarına da rastlanmıĢtır.

Güdoğdu (2013) araĢtırmasında, Mersin ilinin merkez ilçelerindeki devlete bağlı ilkokullarda görev yapan sınıf öğretmenlerinin, iĢ doyumlarını tespit etmek amacıyla Hackman ve Oldham iĢ doyum ölçeğini kullanmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre; cinsiyet değiĢkeni ile iĢ doyum arasında anlamlı bir farklılık yoktur. YaĢ, kıdem, medeni durum, eğitim düzeyi değiĢkenleri ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık vardır.

Bilir (2007) ise araĢtırmasında, Konya ili 3 merkez ilçede bulunan devlet okullarında görev yapan öğretmenlerin, iĢ doyumlarını tespit etmek amacıyla kullandığı Hackman ve Oldham iĢ doyum ölçeği sonuçlarına göre; sınıf öğretmenlerinin genel olarak iĢ doyum düzeylerinin 48,30 aritmetik ortalama ile orta düzeyde olduğunu tespit etmiĢtir. Cinsiyet, öğrenim durumu değiĢkenleri ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık olmadığını; kıdem, yaĢ,

78

öğrenim durumu değiĢkenleri ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık olduğunu tespit etmiĢtir.

Özcan (2013) araĢtırmasında Niğde Ġli merkez ilçelerinde bulunan ilkokullarda çalıĢan sınıf öğretmenleri üzerine, Paul E. Spector‟un (1994) geliĢtirmiĢ olduğu iĢ doyumu ölçeğini kullanmıĢtır. AraĢtırma sonuçları değerlendirildiğinde, öğretmenlerin iĢ doyumu düzeylerinin düĢük olduğunu tespit etmiĢtir. Bununla beraber yapılan analiz sonucu, yaĢ ve kıdem değiĢkenleri iĢ doyumu puanları açısından anlamlı farklılık olmadığını; öğrenim ve branĢ değiĢkenleri açısından öğretmenlerin iĢ doyumu puanlarında p< .05 düzeyinde anlamlı bir farklılık olduğunu tespit etmiĢtir.

Yıldız (2013) sınıf öğretmenleri ve ortaokul öğretmenlerinin iĢ doyumunu incelediği araĢtırmasında, katılımcıların iĢ doyum düzeylerinin; yaĢ, mesleki kıdem yılı, aylık gelirini algılama düzeyi, çalıĢtığı okul türü, değiĢkenlerine göre değiĢmekte olduğunu; cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi ve sınıfındaki öğrenci sayısı değiĢkenlerine göre ise değiĢmediğini tespit etmiĢtir.

Çevik (2010) ilköğretim kurumlarındaki iĢ doyumunu incelediği araĢtırmasında, bu araĢtırma sonuçlarında da olduğu gibi öğretmenlerin en fazla kiĢiler arası iliĢkiler boyutunda, en az ise ücret boyutunda doyuma ulaĢtıkları tespit etmiĢtir.

79

BÖLÜM V

SONUÇ VE ÖNERĠLER

Sonuç

Okullar vizyon ve misyonu olan, belli amaçları bulunan, hizmet üreten kurumlardır. Amaçlarına ulaĢabilmede ve istenen hizmeti üretmede öğretmenlerden ve diğer paydaĢlardan yararlanmaktadır. Okulların istenen hedeflere ulaĢması nesillerin yetiĢmesi, ülkemizin kalkınması, geleceğe güvenle bakmak gibi sonuçlar doğurduğundan çok önemlidir. Öğrencilerdeki azim ve baĢarının artırılmasında bir kurum olarak okulun, yönetici ve öğretmenlerin, çevrenin, ailenin, eğitim sistemi ve politikaların etkisi vardır. Ancak bilinmektedir ki inanların hayatlarında sınıf öğretmenlerin yeri ve etkisi hep çok önemli olmuĢtur. Öğrencilerin yeteneklerini keĢfetmede, onları hayata hazırlamada, onlara ahlaki değerlerin öğretilmesinde, vatan ve bayrak sevgisinin verilmesinde sınıf öğretmeninin rolü çok büyüktür. Bu sebeple sınıf öğretmenlerinin iĢ doyumunun yüksek olması da çok gerekli ve önemlidir.

AraĢtırmaya katılan öğretmenleri demografik özellikleri bakımından değerlendirecek olursak kadın öğretmenlerin sayısı, erkek öğretmenlerin sayısının iki katından fazladır. Bunda genelde öğretmenliğin, özelde ise sınıf öğretmenliğinin daha çok bayanlar tarafından tercih edilmesinin etkisi vardır.

223 sınıf öğretmeninin en büyük bölümünü (97)‟si 30-39 yaĢ aralığındaki öğretmenler, daha sonra (67)‟si 20-29 yaĢ aralığındaki öğretmenler oluĢturmaktadır. 40 yaĢ altındaki öğretmenlerin sayısı 161‟i, %72,2‟sidir. Sayının bu kadar yüksek olmasının sebebi araĢtırmanın Ankara‟nın Çubuk Ġlçesi‟nde yapılmasıdır. Daha merkezi ilçelerdeki öğretmenlerin yaĢ ortalamaları daha yüksektir. Bu durum atamaların hizmet puanı üstünlüğüne göre yapılmasından kaynaklanmaktadır. Çubuk Ġlçesi‟ne atanan öğretmenlerin büyük bir bölümü eĢ, eğitim, sağlık özrü gibi sebeplerle atanmıĢlardır.

80

Mesleki kıdeme göre araĢtırma sonuçlarının yüzdeleri incelendiğinde 20 yıldan az çalıĢan öğretmenlerin, araĢtırmaya katılan tüm sınıf öğretmenlerinin %82,4‟ünü oluĢturduğu görülmektedir. Bu sonuç yaĢ ile ilgili yorumlarımızı doğrular niteliktedir.

Okutulan sınıf düzeyi ile ilgili sonuçlar incelendiğinde 3. sınıflar hariç, diğer sınıfların dengeli dağıldığı görülmektedir. 3. sınıf öğretmenleri sayısının yüksek olması 2012 yılında uygulanmaya baĢlanılan 4+4+4 eğitim sisteminden kaynaklanmaktadır.

Öğretmenlerin eğitim düzeyleri ile ilgili sonuçlar araĢtırmaya katılan öğretmenlerin %82,1‟inin lisans mezunu olduğunu göstermektedir. Yüksek lisans ve doktora yapan öğretmenler araĢtırmaya katılan tüm öğretmenlerin % 6,7‟sidir ve oldukça düĢüktür. Bunda yüksek lisans ya da doktora mezunu olan öğretmenlerin yeterince ödüllendirilmemesinin, avantajlı duruma getirilmemesinin etkili olduğu düĢünülmektedir.

Öğretmenlerin mezun oldukları okul türü ile ilgili araĢtırma sonuçları incelendiğinde, araĢtırmaya katılan öğretmenlerin %74,9‟unun eğitim fakültesi mezunu olduğu görülmüĢtür. %14,8‟inin ise diğer fakültelerden mezun olduğu görülmüĢtür. Diğer fakültelerden mezun olan öğretmenlerin bir bölümünün ücretli öğretmenlerden oluĢtuğu, anketlerin yüz yüze görüĢülerek toplanması sırasında tespit edilmiĢtir. Geri kalan bölümü ise eğitim yüksek okulu mezunu olan öğretmenlerden oluĢmaktadır.

AraĢtırma kapsamındaki bulgulara bakacak olursak sınıf öğretmenlerin iĢ doyumu düzeylerinin genel olarak orta düzeyde olduğu görülmüĢtür. Genel olarak öğretmenlerin iĢ doyumunun orta düzeyde olması, öğretmenlerin genel olarak iĢlerinden duydukları memnuniyetin orta düzeyde olması Ģeklinde ifade edilebilir.

Öğretmenlerin en düĢük düzeyde doyum sağladığı yönler 30,44 puan ile yapılan iĢin karĢılığında alınan paranın adaletlilik derecesi, ardından 30,88 puan ile bu durumla paralellik gösteren alınan maaĢ ve ücretin miktarıdır. Öğretmenlerin düĢük düzeyde doyum sağladığı konular bunlardır. Diğer konularda öğretmenlerin iĢ doyumlarının orta ya da yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiĢtir.

ĠĢimin sağladığı yükselme ve kiĢisel geliĢme olanağı sorusunun puanı da göstermektedir ki 36,03 ile orta düzeyde iĢ doyumunun sağlandığı konulardan en az puana sahip sorudur. ÇalıĢma arkadaĢları ile ilgili sorular öğretmenlerin iĢ arkadaĢları konusunda yüksek düzeyde iĢ doyumu sağladığını göstermektedir.

81

Yöneticilerle ilgili sorulardan elde edilen sonuçlar, öğretmenlerin yöneticilerden yüksek düzeyde memnun olduklarını göstermektedir. Ancak yöneticinin rehberliği ve danıĢmanlığı ile ilgili soruda öğretmenlerin orta düzeyde iĢ doyumu sağladığı görülmüĢtür.

ĠĢ doyumunun en yüksek düzeyde sağlandığı madde, iĢ arkadaĢlarım ve etkileĢimde bulunduğum kiĢiler ile iletiĢimimdir. Bunun dıĢında sırasıyla iĢ sırasında birlikte çalıĢtığım arkadaĢlarımı tanıma Ģansımın olması, yöneticinin bana gösterdiği adil davranıĢ ve saygının derecesi, okulumdaki yönetimin çalıĢanlara karĢı tutumu sorularında öğretmenlerin yüksek düzeyde doyum sağladığı görülmüĢtür.

AraĢtırma sonucunda, H1: “Sınıf öğretmenlerinin cinsiyetleri ile iĢ doyumu arasında

anlamlı bir farklılık vardır.” hipotezi reddedilmiĢtir. Bu duruma göre, iĢ doyumunun

cinsiyet faktörüne göre değiĢmediği söylenebilir. AraĢtırma sonucu cinsiyet değiĢkeni ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farkın tespit edilemediği birçok araĢtırma sonucu ile benzerlik göstermektedir. Bilir (2007), Kale (2007), Bilge, Akman ve Kelecioğlu, (2007) bu araĢtırmalardan bazılarıdır.

AraĢtırma sonucunda, H2: “Sınıf öğretmenlerinin yaĢları ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık vardır.” hipotezi reddedilmiĢtir. Her yaĢ düzeyindeki öğretmenler

için, iĢ doyumunu etkileyebilecek faktörler aynı anlaĢılmıĢtır. ĠĢ doyum düzeyleri arasında anlamlı bir farklılığın olmamasının nedeni olarak; günümüzde hangi yaĢta olunursa olunsun iĢ bulmanın çok zor olması, öğretmenlik mezunu birçok kiĢinin atama yapılmaması ya da çok az öğretmen alınması sebebi ile öğretmenlik yapamaması, değiĢen yasalar ile emeklilerin baĢka bir iĢte çalıĢmaları durumunda emekli maaĢlarının kesilmesi ve öğretmenliğin iĢ güvencesi yüksek bir meslek olması nedeni ile tercih edilmesi gösterilebilir.

AraĢtırma sonucunda, H3: “Sınıf öğretmenlerinin kıdemleri ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık vardır.” hipotezi reddedilmiĢtir. Tüm kıdem aralığındaki

öğretmenler için, iĢ doyumunu etkileyebilecek faktörler aynı anlaĢılmıĢtır. ĠĢ doyumu ile kıdem arasında iliĢkinin çok düĢük seviyede veya hiç oluĢmadığını belirten araĢtırmalar mevcuttur.

AraĢtırma sonucunda, H4: “Sınıf öğretmenlerinin okuttukları sınıf düzeyleri ile iĢ doyumu arasında anlamlı bir farklılık vardır.” hipotezi reddedilmiĢtir. Tüm sınıf

düzeylerinde görev yapan öğretmenler için, iĢ doyumunu etkileyebilecek faktörler aynı anlaĢılmıĢtır. Anlamlı bir farklılık olmamasına rağmen okutulan sınıf düzeyine göre iĢ

82

doyum ortalamaları incelendiğinde en yüksek doyumu sağlayan öğretmenlerin birleĢtirilmiĢ sınıf ve hemen arkasından 1. sınıf öğretmenleri olduğu görülmüĢtür. AraĢtırmaya katılan birleĢtirilmiĢ sınıf öğretmenlerinin sayısının çok az olması nedeniyle bu sonucun homojen olmadığı ve gerçeği yansıtamayabileceği düĢünülmektedir. Ancak 1. sınıftaki iĢ doyumunun yüksek olmasının sebebi verilen emeğin okuma-yazma öğretiminin karĢılığının öğrencide hemen görülmesi ve tüm eğitim-öğretim hayatına temel teĢkil edecek bilgi ve becerilerin bu yılda verilmesi olabilir.

AraĢtırma sonucunda, H5 “Sınıf öğretmenlerinin eğitim düzeyleri ile iĢ doyumu

arasında anlamlı bir farklılık vardır.” hipotezi reddedilmiĢtir. Tüm düzeylerden mezun

olan öğretmenler için, iĢ doyumunu etkileyebilecek faktörler aynı anlaĢılmıĢtır. Erdönmez (2004)‟ in yaptığı araĢtırmada da, öğretmenlerin eğitim düzeyleri ile iĢ doyumları arasında anlamlı iliĢkiler olmadığı sonucuna ulaĢılmıĢtır. Bu iki araĢtırma sonuçları benzerlik göstermektedir.

H6 “Sınıf öğretmenlerinin mezun oldukları okul türü ile iĢ doyumu arasında anlamlı

bir farklılık vardır.” hipotezi anova testi p değerinin 0.05 ten küçük olmasına dayanılarak

kabul edilmiĢtir. AraĢtırma sonuçlarından eğitim fakültesi mezunu olan öğretmenlerin iĢ doyumu ortalamalarının, hem eğitim yüksek okulu mezunlarından hem de diğer fakültelerden mezun olan öğretmenlerden düĢük olduğu görülmüĢtür. Bu durum araĢtırmaya katılan öğretmenlerin %74,9‟unu oluĢturan eğitim fakültesi mezunlarının iĢ doyumunu artırmaya yönelik çalıĢmalar yapılması gerektiğini ve bu durumun sebeplerinin detaylıca araĢtırılması gerektiğini göstermektedir.

Öneriler

Ankara Ġli Çubuk Ġlçesi‟nde bulunan resmi ilkokullarda görev yapan sınıf öğretmenlerinin iĢ doyumları ile demografik faktörlerin iliĢkisinin incelenmesi amacı ile planlanan ve yürütülen araĢtırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda aĢağıdaki öneriler yapılabilir. 1. Öğretmenler aldıkları ücreti adaletli bulmamaktadır. En çok iĢ doyumsuzluğu yaĢadıkları konu budur. Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerin ücretlerini (maaĢ+ek ders) tekrar gözden geçirirerek refah düzeylerini arttırmalıdır.

2. Öğretmenlerin yüksek lisans ve doktora eğitimi almaları desteklenmelidir. Eğitimi gereğince alması gereken derslere katılabilmesi için yardımcı olunmalı, eğitimlerini sürdürecekleri il ya da ilçeye atamalarının yapılmasına fırsat sağlanmalıdır.

83

3. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenler için yeni bir ödüllendirme sistemi geliĢtirilerek, adil bir ödüllendirme sistemi oluĢturmalıdır. Bu ödüllendirme sistemi öğretmenleri çeĢitli alanlarda kendilerini yetiĢtirmeye, yüksek lisans ve daha üstü eğitimleri almaya teĢvik edici nitelikte olmalıdır.

4. Öğretmenlere kendilerine ait bağımsız düĢünce ve davranıĢları uygulayabilme fırsatları verilmelidir. Okul idarecileri okullarda öğretmenlerin kendilerini rahat bir Ģekilde ifade etmelerine olanak sağlayacak demokratik bir yönetim anlayıĢı oluĢturmalıdır.

5. Öğretmenlerin geleceğe yönelik beklentilerinin gerçekleĢtirilebilmesi için araĢtırma ve çalıĢmalar yapılmalıdır.

6. Okul idarecilerine, öğretmenlere nasıl daha iyi destek olabileceği ve nasıl rehberlik yapabileceği konusunda seminerler verilmeli, çalıĢma ve araĢtırmalar yapılmalıdır.

7. Öğretmenlerin maddi ve manevi anlamda kendilerini daha güvende hissedebilecekleri olanaklar sağlanmalıdır.

8. Öğretmenlerin rekabet fırsatları artırılmalıdır. Rekabet sırasında öğretmenlerin arkadaĢları ile iletiĢiminin bozulmasına, yardımlaĢma davranıĢlarının köreltilmesine sebep olacak tutum, davranıĢ ve faaliyetlerden kaçınılmalıdır.

9. Öğretmenlerin yükselme ve kiĢisel anlamda geliĢmelerine olanaklar sağlanmalıdır. Bu anlamda öğretmenlerin istedikleri alanlarda kurslar açılmalıdır. Öğretmenlik mesleğinde kariyer sistemi getirilmeli ve kariyer sistemine bağlı olarak terfi imkânı verilmelidir. 10. Öğretmenlerin çalıĢma arkadaĢları ile güzel iletiĢim kurmalarını, birlikte zaman geçirmelerini ve yardımlaĢmalarını artıracak sosyal tesisler gibi ortamlar sağlanmalıdır. 11. Öğretmenlerin emeğinin manevi anlamdaki karĢılığını aldığını görmesini sağlayacak etkinlikler yapılmalıdır. Eski mezun öğrencileri ile iletiĢim kurmasını sağlayacak programlar düzenlemek, öğrenci-veli-öğretmen iĢbirliğini artıracak okul dıĢı etkinlikler, öğrencilerin lise ve meslek seçimi dönemlerinde sınıf öğretmenlerinin takip, kontrol, destek ve yardımlarının sağlanacağı programlar bunlara örnek olabilir. Bu anlamda neler yapılabileceği ile ilgili fikir paylaĢımına fırsat sağlanmalıdır. Bu fikirler incelenerek uygulamaya geçildiğinde öğretmenlerin iĢ doyumuna katkı sağlayacaktır.

85

KAYNAKLAR

Adıgüzel, Z. (2010). İlköğretim okullarında çalışan fen ve teknoloji öğretmenlerinin iş

tatmini. Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.

Ağan, F. (2002). Özel okullarda, devlet okullarında ve dershanede çalışan lise

öğretmenlerinin iş tatminlerinin karşılaştırılması. Yüksek Lisans Tezi, Marmara

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ġstanbul.

AğırdaĢ, Y. (2014). Resmi liselerde dağıtımcı liderlik ile iş doyumu arasındaki ilişkinin

öğretmen görüşlerine dayalı olarak incelenmesi (Çorum örneği). Yüksek Lisans

Tezi, Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ġstanbul.

Akal, Z. (1992). İşletmelerde performans ölçüm ve denetimi: Çok yönlü performans

göstergeleri. Ankara: MPM.

Akçamete, G., Kaner S., & Sucuoğlu B. (2001). Öğretmenlerde tükenmişlik iş doyumu ve

kişilik. Ankara: Nobel.

Akgün, C. H., & KavuncubaĢı A. (1955). Kamu ve özel kesimde personel yönetimi. Ankara: Siyasal.

Akgündüz, S. (2006). Örgütsel stres kaynaklarının çalışanların iş tatmini üzerindeki etkisi

ve banka çalışanları için yapılan bir araştırma. Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ġzmir.

Akıncı, Z. B. (1998). Kurum kültürü ve örgütsel iletişim. Ġstanbul: ĠletiĢim.

AkkamıĢ, O. (2010). İlköğretim I. ve II. kademe öğretmenlerinin iş tatmini üzerine bir

değerlendirme. Yüksek Lisans Tezi, Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü, Ġstanbul.

Alkan, C. (2000). Ġki binli yıllarda öğretmenlik mesleğinin yeniden yapılandırılması ve öğretmen adaylarının yetiĢtirilmesi. Çağdaş Eğitim Dergisi, 25(271), 12-14.

Altuğ, D. (1997). Örgütsel davranış. Ankara: Haberal.

AltundaĢ, O. (2000). Poliste stres ve iş tatmini. Yüksek Lisans Tezi, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum.

86

Ardıç, K., & BaĢ, T. (2001, Mayıs). Kamu ve vakıf üniversitelerinde akademik personelin

iş tatmin düzeyinin karşılaştırılması. 9. Ulusal Yönetim ve Organizasyon

Kongresi‟nde sunulmuĢ bildiri, Sakarya Üniversitesi, Ġstanbul.

Ataay, Ġ. D. (1988). İşletmelerde insangücü verimliliğini etkileyen faktörler: Verimlilik,

çalışma zamanı ve ücret tatmini. Ankara: MESS.

Aytaç, Ö. (2005). Modern bürokrasiler ve yabancılaĢma ethosu. Fırat Üniversitesi Sosyal

Bilimler Dergisi, 15(2), 319-348.

Azar, A., & Henden, R. (2003). Alan dıĢı atamanın iĢ doyumuna etkileri: Sınıf öğretmenliği örneği. Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri Dergisi, 3(2), 323- 347.

Bacak, B., & Yiğit, Y. (2010). ĠĢe devamsızlığın nedenleri, ekonomik sonuçları ve azaltılması için alınması gereken önlemler. Girişimcilik ve Kalkınma Dergisi, 5(1), 30-44.

Balcı, A. (1985). Eğitim yöneticisinin iş doyumu. Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Barak, M., Michal E., Nissly, J. A., & Levin, A. (2001). Antecedents to retention and turnover among child welfare, social work and other human service employees: What can we learn from past research? A review and metanalysis. Social Service

Review, 75(4), 625-661.

Bartol, K. M., & Martin D. C. (1991). Management. New York: McGraw-Hill. Barutçugil, Ġ. (2004). Stratejik insan kaynakları yönetimi. Ġstanbul: Kariyer.

BaĢ, T., & Ardıç, K. (2004). Yüksek öğretimde iĢ tatmini ve tatminsizliği. İktisat, İşletme

ve Finans Dergisi, Sayı 17, 72- 81.

BaĢaran, Ġ. E. (1983). Eğitim yönetimi. Ankara: Gül.

BaĢaran, Ġ. E. (1991). Örgütsel davranış insanın üretim gücü. Ankara: Gül. BaĢaran, Ġ. E. (2000). Örgütsel davranış. Ankara: Feryal.

BaĢaran, Ġ. E. (1992). Yönetimde insan ilişkileri. Ankara: Kadıoğlu.

BaĢtemur, Y. (2006). İş tatmini ile yaşam tatmini arasındaki ilişkiler: Kayseri Emniyet

Müdürlüğü’nde bir araştırma. Yüksek Lisans Tezi, Erciyes Üniversitesi Sosyal

87

Bayrı, H. (2006). Ortaöğretim kurumlarında çalışan psikolojik danışman\rehberlik

öğretmenlerin iş doyumlarına ilişkin görüşlerinin değerlendirilmesi (Güneydoğu Anadolu Bölgesi örneği). Yüksek Lisans Tezi, Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü, Diyarbakır.

Baysal, A. C. (1985). Birey örgüt bütünleĢmesinde davranıĢsal yaklaĢımlar. İstanbul

Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, 1(14), 30-36.

Baysal, A. C. (1993). Çalışma yaşamında insan. Ġstanbul: Avcıol.

Baysan, M. (2004). Bir örgüt geliştirme tekniği olarak örgütsel alt sistemlere yönelik iş

tasarımı teknikleri, Kara-Havacılık Komutanlığı’nda bir uygulama. Yüksek Lisans

Tezi, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Beck, R. C. (2000). Motivation: Theories and principles. New Jersey: Prentice Hall. Berry, L. M. (1997). Psychology at work. San Francisco: McGraw-Hill.

Betts, P. (1993). Supervisory management. London: Prentice Hall.

Bilge, F., Akman, Y., & Kelecioğlu, H. (2007). Öğretim elemanlarının iĢ doyumlarının incelenmesi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı 32, 32-41. Bilgen, H. N. (1990). Örgüt İklimi. Ankara: Todaie.

Bilgiç, R. (1998). The relationship between job satisfaction and personal characteristics of

Benzer Belgeler