• Sonuç bulunamadı

BĠLGĠSAYARLARDA, BĠLGĠSAYAR PROGRAMLARINDA VE

13. ARAMANIN YAPILABĠLECEĞĠ YERLER

13.6. BĠLGĠSAYARLARDA, BĠLGĠSAYAR PROGRAMLARINDA VE

ġüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılması önceki 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda düzenlenmeyen ancak, 5271 sayılı CMK ile getirilen yeni bir kurumdur270.

Uluslararası alanda internet suçları dolayısıyla bilgisayarların araç olarak kullanıldığı yeni suçlar ortaya çıkmıĢtır. Çocuk pornografisi bunların baĢında gelmektedir. Bu nedenle uluslar arası sözleĢmeler yapılmıĢ ve BirleĢmiĢ milletlerin

―Cyber Crimes Convention‖ adı altında bir sözleĢmesi yürürlüğe girmiĢtir. Türkiye‘nin taraf olmadığı bu sözleĢmenin hükümleri arasında, bilgisayarlarda arama yapılabilmesi için ―production order‖ adı verilen bir karar tipi öngörülmektedir. ĠĢte yeni kanunumuz bu geliĢmeleri yansıtır niteliktedir271.

Kanunumuzun 134. maddesi bilgisayarlarda arama yapılabilmesini belli Ģartlara bağlamıĢtır. Bilgisayarlarda arama yapılabilmesi için ilk Ģart, baĢka surette delil elde etme imkânının bulunmamasıdır. Buradan, bu tedbire en son çare olarak baĢvurulması gerektiği anlaĢılmaktadır. Ġkinci olarak, Cumhuriyet savcısının bu konuda bir istemi olacaktır. Son olarak, bu arama kararı istemi Ģüphelinin kullandığı bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine iliĢkin olmalıdır. Çünkü kanunda

269 KUNTER -YENĠSEY, 2003, s. 400.

270 ÖZTÜRK- ERDEM, s. 543.

271 KUNTER - YENĠSEY, 2003, s. 423.

97

sadece Ģüphelinin kullandığı bilgisayarlarda arama düzenlenmiĢtir(CMK 134/1).

ġüphelinin kullandığı bilgisayarın baĢkasına ait olması durumunda ise, bu bilgisayar da gerekli Ģartlar yerine getirildikten sonra aranabilecektir. Çünkü kanunda ―Ģüphelinin kullandığı bilgisayar‖ ibaresi kullanılmıĢ ona ait olup olmamasına iliĢkin bir düzenleme yapılmamıĢtır. Ancak henüz yeni düzenlemeye göre gerek doktrinde gerekse mahkeme kararlarında buna iliĢkin bir uygulama olmadığından kesin bir kanıya varmak güçtür.

Bilgisayar üzerinde arama yapma kararı, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hakim tarafından verilir(CMK m. 134). Hakimin kararı Ģüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasını, bilgisayar programlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çıkarılarak metin haline getirilmesine iliĢkin olmalıdır(CMK 134). Burada gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısına ve kolluğa herhangi bir yetki verilmediğine dikkat etmek gerekir272.

Kanun bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine Ģifrelerin çözülememesinden dolayı girilememesi veya gizlenmiĢ programlara ulaĢılamaması halinde bu araç ve gereçlere el koyulabileceğini belirtmiĢtir. Bu elkoyma Ģifrelerin çözülebilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için yapılacaktır. Gerekli iĢlemler yapıldıktan sonra elkonulan cihazlar gecikme olmaksızın iade edilecektir(CMK 134/2).

Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine elkoyma iĢlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. Ġstemesi halinde, bu yedekten bir kopya çıkarılarak Ģüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza altına alınır( CMK 134/3- 4).

Bilgisayar ve bilgisayar kütüklerine elkoymadan sadece sistemdeki verilerin tamamının yada bir kısmının kopyasının alınması da mümkündür(CMK 134/5). Bu gibi durumlarda kopyası alınan veriler ayrıca bir kâğıda yazdırılır, bu konuda bir tutanak tutulur ve ilgililer tarafında imzalanır.

272 KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, S. 958.

98 13.7. ARAÇLARDA ARAMA

Otomobiller hareketli objeler olduğu için, kaçma Ģüphesi, aynı delili bir daha ele geçirememe tehlikesi büyüktür. Bu nedenle, mukayeseli hukukta otolarda aramanın daha basit Ģartlara bağlandığı, fakat sürücünün elinin uzanabildiği alanla sınırlı tutulduğu, kapalı yerlere bakmanın yasaklandığı görülmektedir273.

Hukukumuzda suç delillerinin veya müsadereye tabi eĢyanın ele geçirilmesi için araçlarda arama yapılabileceği gibi, hakkında yakalama, zorla getirme veya tutuklama kararı bulunan Ģüpheli, sanık veya hükümlünün yakalanması amacıyla da araçlarda adli arama yapılabilir274.

Suç delillerinin tespiti ya da müsadereye tabi eĢyanın ele geçirilmesi için araçlarda yapılacak aramalarda, hâkim kararı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de Cumhuriyet savcısının yâda Cumhuriyet savcısına ulaĢılamıyor ise kolluk amirinin yazılı emrinin alınması gerekir275.

TerkedilmiĢ araçta yapılacak araĢtırma faaliyeti, bir arama iĢlemi değildir.

Bu nedenle, terkedilmiĢ araçlarda araĢtırma yapmak için herhangi bir karar veya izne gerek bulunmamaktadır276.

273Yüksek mahkemenin Chadwick davasında verdiği karara göre; motorlu araçların fonksiyonu taĢımaya yöneliktir. Bu nedenle kiĢinin evi olmadığı için, özel hayatın gizli alanı kavramı burada daha geniĢ yorumlanır. Araç ve içindekiler topluma kamuya açık olan yollarda dolaĢmakta ve böylece alenen herkes tarafındım görülebilmektedir.

Araçların içinde bulunan Ģahısların özel hayatlarının gizliliği bakımından daha az bir beklentiye sahip olmaları gerekirken, otomobilin kapalı yerlerinde ve içindeki çantalarda yapılacak aramalarda genel kurallar geçerlidir. Sadece gecikmesinde delilin kaybolması veya yokalması tehlikesi varsa, hakim kararı olmadan çantanın içi aranabilir. Bkz. CHADWĠK v. US, 1977(KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, S. 943).

274 GÜLġEN, a.g.m.

275 YAġAR, s. 507.

276 KUNTER- YENĠSEY,2003, s. 771.

99 13.8. OLAY YERĠ ĠNCELEME

Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin ―Olay Yeri Ġnceleme‖ baĢlıklı 9.

maddesinde suç iĢlenen yerlerde, sebep sonuç iliĢkisini ortaya koyacak delillerin aranması, bulunması ve elkoyulması için geliĢtirilecek bilimsel ve teknik araĢtırma iĢlemlerinin, herkesin girip çıkabileceği kamuya açık alanlarda yapılması için bir emir veya karar alınmasına gerek olmadığı belirtilmiĢtir.

Birinci fıkrada belirtilen yerler dıĢındaki olay yeri inceleme iĢlemleri, Yönetmeliğin 7. maddesi uyarınca hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde de Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaĢılamadığı hâllerde ise konut, iĢyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dıĢındaki yerlerde kolluk âmirinin yazılı emri üzerine gerçekleĢtirilir277.

5271 sayılı CMK da olay yeri incelemeye benzer hükümler olan

―keĢif‖(CMK 83) ve ―yer gösterme‖(CMK 85) düzenlenmiĢ olmasına rağmen ―olay yeri inceleme‖ müessesesi düzenlenmemiĢtir. Ancak bu eksiklik AÖAY ile giderilmiĢtir.

Konut, iĢyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda iĢlenen suçların

―olay yeri incelemesi yapılırken, ev sahibinin rızası ile evde delil araması yapılmasının yolu kapatılmıĢtır. Suç iĢlenip bitmiĢse özel hayatın korunması amacı ile aramadaki genel hükümlerin uygulanması istenmiĢtir(AÖAY 9/2)278.

14.ARAMANIN ĠCRASI VE SONA ERMESĠ

Arama koruma tedbirinin temel haklara yapmıĢ olduğu müdahale, icrasının bir takım koĢullara bağlanmasına neden olmuĢtur. Gerçekten yasakoyucu, arama yapabilecek ve aramada bulunabilecek kiĢiler, arama öncesi ilgiliye bilgi verilmesi, arama sonrası verilecek belge, aramada ele geçen evrak ve eĢya hakkında yapılacak

277 ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 398; KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, s. 959.

278 KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, s. 945.

100

iĢlem ve bunların akıbetleri bakımından birtakım koĢullar getirmiĢtir279.

14.1. ARAMA YAPABĠLECEK KĠġĠLER

14.1.1.Cumhuriyet Savcısı Tarafından Yapılan Arama

5271 sayılı CMK‘nın 160. maddesinde, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya baĢka bir suretle bir suçun iĢlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen iĢin gerçeğini araĢtırmaya baĢlayacağı, 161. maddesinde ise, doğrudan doğruya veya emrindeki adlî kolluk görevlileri aracılığı ile her türlü araĢtırmayı yapabileceği belirtilmiĢtir.

Ayrıca CMK‘nın 119/4. maddesinde ―Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, iĢyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komĢulardan iki kiĢi bulundurulur‖ hükmü karĢısında aramanın kural olarak cumhuriyet savcısı tarafından yapılacağı, Cumhuriyet savcısı olmadan yapılan aramaların daha sıkı koĢullara bağlandığı sonucu çıkarılabilir.

1412 sayılı mülga CMUK‘nın 97/2. maddesinde ise ―…hakim veya Cumhuriyet savcısı olmadan…‖ ifadesi geçtiği için hakimler tarafından da arama yapılabileceği kabul edilmekteydi280. Ancak 5271 sayılı CMK 119/4. maddesindeki düzenleme karĢısında hâkimlerin bizzat arama yapamayacağı görülmektedir281.

Ayrıca maddenin mefhumu muhalifinden Cumhuriyet savcısı tarafından konut iĢyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapılması halinde arama tanıklarının(iĢlem tanığı)282 bulunmasına gerek olmadığı sonucu çıkmaktadır.

Askeri mahallerde yapılacak arama, Cumhuriyet savcısının istem ve

279 ÖZBEK, Arama, s. 123.

280 ÖZBEK, Arama, s. 123.

281 Doktrinde ―CMK‘da hakim bakımından düzenleme yapılmaması hakim tarafından arama yapılamayacağı anlamına gelmez‖ Ģeklinde görüĢ bildiren yazarlar da vardır. Bkz. ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 431.

282ÖZTÜRK, KoğuĢturma, s. 120: YENĠSEY, Hazırlık SoruĢturması, s. 168.

101

katılımıyla askeri makamlar tarafından yapılacaktır(CMK 119/4)283.r284.

14.1.2.Kolluk Tarafından Yapılan Arama

Yukarıdaki anlatımlardan da anlaĢılabileceği gibi, soruĢturmada karar almaya tek yetkili savcıdır, baĢka bir ifade ile savcılıktır (m. 160, 161 vd. CMK). Adli kolluk ise savcının yardımcısıdır. Savcılık soruĢturmayı bizzat veya adli kolluk marifetiyle yapar ve bütün adli kolluk makam ve memurları savcının adliyeye iliĢkin emirlerini yerine getirmeye mecburdurlar (m. 164 vd. CMK)285. Eski CMK uygulamasında, soruĢturmada kolluk ön plândaydı. Hatta eski CMUK‘nın 97.

maddesine göre gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcının muavini sıfatıyla kolluk ta arama yapabiliyordu286. 5271 sayılı CMK ile kolluğun doğrudan arama yapması hali kaldırılmıĢtır. Bundan böyle soruĢturma evresinde tüm kararları savcı alacak; kolluk bu kararları icra edecektir. Savcının bilgisi olmadan, kolluk hiçbir iĢlem ve eylemde bulunamayacaktır.

Kolluğun arama yapabileceği açıkça CMK‘nın 119. maddesinde ve AÖAY‘nin 7. maddesinde düzenlenmiĢtir. Buna göre kolluk, hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.savcısının veya ona ulaĢamadığı hallerde (konut, iĢyeri ve diğer kapalı alanlar hariç) kolluk amirinin yazılı emriyle arama yapabilecektir287.

Kolluk, arama kararı alınmasını talep ettiği durumlarda, makul Ģüphe sebeplerini belirten ayrıntılı ve gerekçeli bir rapor hazırlar ve Cumhuriyet savcısına baĢvurur. Arama talep, karar veya emrinde;

a) Aramanın nedenini oluĢturan fiil,

b) Aranılacak kiĢi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da

283 ―hakim veya‖ ibaresi 5353 sayılı kanunun 15. maddesiyle fıkra metninden çıkarılmıĢtır. bkz.

YALVAÇ, s. 269.

284 YAġAR, s. 529; KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, s. 956 285 ÖZTÜRK- ERDEM, s. 625.

286 Bkz. BAKICI, Olaydan Kesin Hükme Kadar Ceza Yargılaması, s. 363.

287 ÖZTÜRK- ERDEM, s. 540; GÜLġEN, a.g.m.; YAġAR, s. 507-508.

102 eĢya,

c) Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi,

d) Aranılacak eĢyanın elde edilmesi hâlinde el konulup konulmayacağı, açıkça gösterilir(AÖAY. m.7).

Kolluğun arama talebini alan Cumhuriyet savcısı kural olarak yetkili ve görevli hâkimden arama kararı verilmesini ister. Eğer gecikmesinde sakınca bulunan bir hal varsa kendisi de yazılı arama emri verebilir288.Yönetmeliğin 7. maddesinin son fıkrasında kolluktan gelen arama taleplerini karĢılamak üzere, yirmidört saat suretiyle nöbetçi Cumhuriyet savcısı görevlendirileceği de belirtilmiĢtir.

Ayrıca kanun, kolluk tarafından yapılan aramada kural olarak arama tanıklarının bulunması zorunluluğunu getirmiĢtir. CMK‘nın 119/4. maddesine göre, Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, iĢyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için, o yer ihtiyar heyetinden veya komĢulardan iki kiĢi bulundurulur289. Kanun maddesinde ―bulundurulur‖ denmekle kolluğa takdir hakkı verilmemiĢtir.

14.2. ARAMAYA MARUZ KALACAK KĠġĠYE BĠLGĠ VERĠLMESĠ

Aramaya tabi olan yerin veya eĢyanın sahibi veya zilyedine, o bulunmazsa yerine ikame edilecek (temsilcisi, ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya birlikte oturduğu bir kiĢi veya komĢusu) kiĢiye, arama baĢlamadan önce aramanın amacı konusunda bilgi verilmelidir290.

Bilgi verme aramanın hangi suçtan kime karĢı baĢvurulduğu vb. Konularda ilgiliyi aydınlatma amacını taĢır. Ancak, öncelikle kolluk kimliğine iliĢkin bilgi vermelidir(PVSK m. 17/2)291.

288 KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, s. 946.

289 ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 432.

290 ERYILMAZ, s. 150.

291ÖZBEK, Arama, s. 135.

103

Aramaya maruz kalan kiĢinin bilgilendirileceğine dair, CMK‘da ki tek hüküm; ―117. maddenin birinci fıkrasında gösterilen hallerde, zilyet ve bulunmazsa yerine çağrılacak kiĢiye, aramaya baĢlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi verileceğine‖ dair, 120/2. maddedeki düzenlemedir. Bu durumda yasa koyucunun sadece suçla ilgisi olmayan üçüncü kiĢilere yönelik aramalarda bilgilendirme zorunluluğu getirdiği söylenebilir292.

Ancak bu konuda, AÖAY‘nin 28, 29 ve 30. maddelerinde, aramayı gerçekleĢtiren kolluk görevlilerinin aramanın amacı ve sebepleri hakkında, aramaya maruz kalana açıklama yapıp, bilgilendireceklerine dair hükümler yer almaktadır. Bu nedenle, arama karar veya emrinin ilgiliye gösterilmesi ve aramanın amacını tehlikeye düĢürmeyecekse eksiksiz ve doğru olarak bilgilendirme yapılması gerekir293.

Arama karar veya emrinin ilgili kiĢiye gösterileceğine ve aramaya maruz kalan kiĢi Ģüpheli/sanık ise bilgilendirileceğine dair kanunlarda bir hüküm yer almaması önemli bir eksikliktir294.

Arama kararının ilgiliye gösterilmesi ve aramanın amacının bildirilmesi, AĠHS‘nin 6. maddesi (adil yargılanma hakkı) gereğince ―kendisine yöneltilen suçlamanın niteliği ve nedeninden en kısa zamanda haberdar edilme hakkı‖ nın da bir gereğidir. Bu yüzden arama hususunda bilgi verilmemesi, eksik veya yanlıĢ bilgi verilmesi aramayı hukuka aykırı kılabilir295.

14.3. ARAMANIN ĠNZĠBATI VE ZOR KULLANMA YETKĠSĠ

Her koruma tedbirinde, temel bir hakkın ilgilinin istemiĢ olup olmadığına bakılmaksızın henüz hüküm verilmeden önce sınırlanması söz konusu olduğundan, daima potansiyel bir zorlama vardır ve ilgililer buna katlanmak zorundadır. Tedbirin

292 ERYILMAZ, s. 150.

293 ERYILMAZ, s. 175.

294ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 438.

295 ÖZBEK, Arama, s. 135.

104

amacına ulaĢmasını ve etkinliğini sağlayabilmek için bu zorunlu da olabilir. Aynı hususlar arama koruma tedbiri içinde geçerlidir296.

CMK‘nın 168. maddesinde, olay yerinde görevine ait iĢlemlere baĢlayan adli kolluk görevlisinin, bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan kiĢileri, iĢlemler sonuçlanıncaya kadar ve gerektiğinde zor kullanarak bundan men edeceği hükmü yer almaktadır. Bu, özel bir yakalama halidir ve arama mahallinde geçerlidir297.

Aramanın düzenini bozanlar 1412 sayılı mülga CMUK zamanında yirmi dört saati geçmemek üzere gözaltına alınabiliyordu(CMUK m.157). 5271 sayılı CMK ise gözaltına alma yetkisini kaldırmıĢ, sadece zor kullanma ve men etme yetkisine yer vermiĢtir(CMK m.168)298.

Hukuka uygun olarak gerçekleĢtirilen bir arama iĢlemi sırasında, kiĢi üstünün veya eĢyasının aranmasına müsaade etmiyor ise, gösterilen dirençle orantılı bir güç kullanılarak arama gerçekleĢtirilecektir299.

Konut, iĢyeri ve eklentilerinde yapılan arama iĢlemlerinde de, aramaya karĢı çıkılması veya kapının açılmaması halinde, durumun haklı kıldığı ölçüde güç kullanılarak direnç ortadan kaldırılabilir. Bilgilendirme yapıldıktan sonra, kapı açılmadığı takdirde güç kullanılacağı ihtar edilir ve buna rağmen kapı açılmazsa zorla eve girilir ve arama gerçekleĢtirilir. Güç, kademeli bir Ģekilde artarak kullanılır (AÖAY m. 30/7).

Ancak bu zor kullanma görevin gerektirdiği ölçünün dıĢında kuvvet kullanılması Ģeklinde olursa, 5237 sayılı TCK‘nın 256. maddesindeki suç oluĢacaktır300.

296 ÖZBEK, Arama, s. 137.

297 ÖZTÜRK- ERDEM, s. 545.

298 KUNTER- YENĠSEY- NUHOĞLU, s. 952.

299 ÖTÜRK- ERDEM, s. 545.

300 Madde 256 – “(1) Zor kullanma yetkisine sahip kamu görevlisinin, görevini yaptığı sırada, kiĢilere karĢı görevinin gerektirdiği ölçünün dıĢında kuvvet kullanması hâlinde, kasten yaralama suçuna iliĢkin hükümler

105

Aynı Ģekilde kamu görevlisine görevini yaptırmamak için cebir veya tehdit kullanılması da 5237 sayılı TCK‘nın 265. maddesindeki suçu oluĢturacaktır301.

Ayrıca arama sonunda evsafı belirlenen eĢyanın kollukça bulunamaması ve zilyedinin de teslimden kaçınması hâlinde, Ģüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler dıĢındaki zilyet hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 60. maddesinde302 yer alan disiplin hapsine303 iliĢkin hükümlerin uygulanması amacıyla durum Cumhuriyet baĢsavcılığına bildirilir(AÖAY m. 15/5).

14.4. ARAMADA HAZIR BULUNABĠLECEK KĠġĠLER

Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, iĢyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için, o yer ihtiyar heyetinden veya komĢulardan iki kiĢi bulundurulur.

(CMK m.119/4) Bu kiĢiler, doktrinde arama(iĢlem) tanığı olarak adlandırılmaktadır304. Yasa, böylece, bu koruma tedbirinin kamuya açıklığını sağlamak istemiĢtir. Yasanın böyle bir zorunluluk getirmesi aranacak yerlerin özelliğinden kaynaklanmaktadır. ġayet aranacak yerler konut, iĢyeri veya diğer kapalı yerlerden ise mutlaka bir arama tanığı hazır bulundurulmalıdır. Bu tür yerlerin dokunulmazlığı ve özel hayatın gizliliği ilkesi bakımından taĢıdığı önem, yasa koyucuyu bir önlem olarak böyle bir düzenleme getirmeye itmiĢtir305.

Bir de CMK‘nın 120. maddesinde sayılan kiĢiler vardır. Maddeye göre;

Aranacak yerlerin sahibi veya eĢyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya kendisiyle

uygulanır.‖

301 Madde 265 – “(1) Kamu görevlisine karĢı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kiĢi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Suçun yargı görevi yapan kiĢilere karĢı iĢlenmesi hâlinde, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur‖.

302 Madde 60 – “(1) Yasal bir sebep olmaksızın tanıklıktan veya yeminden çekinen tanık hakkında, bundan doğan giderlere hükmedilmekle beraber, yemininin veya tanıklığının gerçekleĢtirilmesi için dava hakkında hüküm verilinceye kadar ve her hâlde üç ayı geçmemek üzere disiplin hapsi verilebilir.

KiĢi, tanıklığa iliĢkin yükümlülüğüne uygun davranması halinde, derhâl serbest bırakılır.‖

303 5271 sayılı CMK‘nın 2. maddesine göre ―disiplin hapsi; Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmıĢ olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, Ģartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapsi, ifade eder‖.

304 ÖZTÜRK-ERDEM-ÖZBEK, s.630.

305 ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 432.

106

birlikte oturmakta olan bir kiĢi veya komĢusu hazır bulundurulur. Avukat bürolarında arama ayrıca düzenlendiği için ilgili hükme bakılmalıdır.

Diğer yandan, yeni kanunda (m.120/3) kiĢinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz Ģeklinde bir düzenlemeye yer verilmesi, arama hukuku açısından çok önemli bir geliĢmedir. Zira daha önceleri, açıkça maddede öngörülmediği için avukatın hazır bulunması kabul edilmemekteydi.306

14.5. ARAMA SIRASINDA ELE GEÇEN KĠġĠ(ġÜPHELĠ VEYA SANIK) VE DELĠLLER HAKKINDA YAPILACAK ĠġLEMLER

Ceza muhakemesi amacı ile yapılan adlî arama, saklanan sanığın veya elde edilememiĢ olan delilin veya müsadere edilecek bir eĢyanın ele geçirilmesi için, bir kimsenin meskeninde, üzerinde veya eĢyasında yapılan araĢtırmadır. BaĢka bir ifade ile, adlî aramanın amacı Ģüphe altında bulunan kimsenin yakalanması, müsadereye tâbi eĢyanın veya delillerin ortaya çıkarılmasıdır307.

Ġster önleme amaçlı bir arama, isterse adli arama olsun, aramanın amacı gerçekleĢtiğinde, yani; Ģüpheli, sanık veya hükümlüler yakalandıklarında, derhal Cumhuriyet savcısına bilgi verilir ve kural olarak geciktirilmeksizin Cumhuriyet savcılığında hazır edilirler. Yürütülen bir soruĢturma nedeniyle yakalanan kiĢi Cumhuriyet savcılığınca bırakılmazsa, soruĢturmanın tamamlanması için gözaltına alınmasına karar verilir (CMK m. 91/1). Yakalanan kiĢi, hakkında kovuĢturma aĢamasına geçilmiĢ sanık ise, yetkili mahkeme önüne çıkarılır. Sanık yetkili mahkeme önüne yirmi dört saat içinde çıkarılamıyorsa, aynı gün en yakın sulh ceza hâkimi önüne çıkarılır (CMK m.94)308.

Yakalan veya gözaltına alınanın durumu geciktirilmeksizin yakınlarına

306 Bu konuda bkz. ERYILMAZ, s.171-172, dn.376. Aksi görüĢ:ÖZBEK, Arama, s.132-133.

307 ÖZTÜRK- ERDEM, s. 539; YENĠSEY, Ġnsan Hakları Açısından Arama, Elkoyma, Yakalama Ve Ġfade Alma, s. 27; YAġAR, s. 504; BARDAK, s. 423; ÖZBEK, CMK Ġzmir ġerhi, s. 402.

308 ÖZTÜRK, ERDEM, s. 646.

107 bildirilir (CMK m. 95).

Arama sonunda, arama kararında belirtilen eĢya bulunduğunda muhafaza altına alınır. Yanında bulunduran kiĢinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eĢyaya elkonulabilir.(CMK m. 123) Zilyedin rızasıyla teslim edeceği eĢyaya elkoymaya gerek yoktur. Ancak zilyedinin rızasıyla muhafaza altına alındığına dair tutanak tutulmalıdır.

Kanunun ilk düzenlenen biçiminde, arama sırasında elkoyma gerçekleĢirse, CMK 127/1 uygulanır denmekteydi(CMK m.119/3)309. Yani iki defa hakim kararı verilmesi demekti. Önce arama kararı verilerek ―arama‖ yapılacak, aramada istenilen Ģey bulunur ve rıza ile verilmezse, yani zorla alınırsa, ikinci bir hakim kararı daha alınacaktı. CMK‘nın 119/3. maddesinde 25.5.2005 tarihinde 5353 sayılı kanunla yapılan değiĢiklikle bu ikilem ortadan kaldırılmıĢtır310. Bu değiĢiklikle, arama sonucunda gerçekleĢtirilecek elkoyma iĢlemine iĢlerlik kazandırılması amaçlanmıĢtır. Böylece, arama sonucunda bazı eĢyaya elkoyma söz konusu olduğunda, bunun için ayrıca bir karar veya yazılı emir alınmasına gerek kalmayacak, arama karar veya emrinde, elkoyma yetkisi de verilebilecektir311.

Elkoyma iĢlemi, Ģayet bir arama iĢleminin sonucu olarak gerçekleĢiyorsa, bu durumda ayrıca bir elkoyma kararına veya emrine ihtiyaç bulunmayacak, arama karan veya emri, aynı zamanda elkoymayı da kapsayacaktır. Buna karĢılık, herhangi bir arama iĢleminin sonucu olmaksızın, örneğin açıkta bulunan bir Ģeye elkoymada olduğu gibi, elkoyma koruma tedbirinin doğrudan uygulanacağı durumlarda bir karara veya yazılı emre ihtiyaç bulunmaktadır312.

309 DeğiĢiklikten önceki CMK 119/3 ―arama sonucunda bazı eĢyaya elkoyma sözkonusu olduğunda 127.maddenin birinci fıkrası uygulanır‖, denmekteydi. CMK 127/1‘de ―hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile kolluk görevlileri

309 DeğiĢiklikten önceki CMK 119/3 ―arama sonucunda bazı eĢyaya elkoyma sözkonusu olduğunda 127.maddenin birinci fıkrası uygulanır‖, denmekteydi. CMK 127/1‘de ―hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile kolluk görevlileri