• Sonuç bulunamadı

2. I.DÜNYA SAVAġI VE ÇANAKKALE MUHAREBESĠNĠN KAPSAML

2.5 Çanakkale SavaĢları

2.5.7 Üçüncü Kirte Muharebesi

Müttefik kuvvetlerin üçüncü taarruzu, 4 Haziran 1915 tarihli Üçüncü Kirte Muharebesi‟dir. Donanma topçusunun üç yönden, kara topçusunun ise cepheden geliĢtirdiği hazırlık ateĢi ardından baĢlayan savaĢta, Osmanlı cephesinin sol kanadından taarruz eden Fransız birlikleri yer yer Osmanlı siperlerine girmiĢlerdir. Yarbay Selahattin Adil komutasındaki Osmanlı 12. Tümeni‟nin karĢı taarruzluyla bu siperlerden çekilmiĢlerdir. Sağ kanatta ise Ġngiliz birlikleri Osmanlı siperlerine girmiĢtir. Ġkinci Topçu Bataryası komutanı Teğmen Arif Tanyeri‟nin, 150 askeriyle ileri çıkıp cepheyi tutmasıyla Osmanlı hatlarının kırılması önlenmiĢtir. Osmanlı cephesi, Kirte Köyü‟ne bir kilometre mesafede sabitlenmiĢtir. Ġzleyen 5 Haziran günü Osmanlı 9. Tümeni‟nin saldırısı baĢarılı olmamıĢ, akĢam saatlerinde Arıburnu Cephesi‟nden kaydırılan Yarbay Hasan Askeri komutasındaki Osmanlı 2. Tümeni'nin taarruzu ise birkaç yüz metre ilerlemiĢtir. 6 Haziran günü ise küçük çaplı çatıĢmalarla geçmiĢtir. Üçüncü Kirte Muharebesi‟nde Britanya kayıpları 4500, Fransız kayıpları 2000,Osmanlı kayıpları ise 4.965 yaralı, 52 ölüdür.

Her üç taarruzun baĢarısız olması üzerine cephe komutanları, Ġngiliz komutan H. Weston ve Fransız komutan Gouraund, tüm cephe hattında değil de, daha sınırlı bir hattan taarruzu gerekli görmüĢlerdir. Böylece gerek piyade, gerekse de topçu unsurları daha dar bir cephede kuvvet merkezi (siklet merkezi) oluĢturulacaktı. Planın ilk operasyonu, cephenin en sağ (doğu) bölgesi olan Kerevizdere‟de uygulamaya konulmuĢtur. 18 Haziran‟da baĢlayan topçu ateĢi üç gün boyunca sürdürülmüĢtür. 21 Haziran günü Fransız birliklerinin taarruzuyla baĢlayan Birinci

28

Kerevizdere Muharebesi‟nde Fransız birlikleri, hedefleri olan tepeyi ele geçirmeyi baĢarmıĢtır. Muharebelerde Fransız kayıpları 3200, Osmanlı kayıpları ise 6.000 kiĢidir.

2.5.8 Zığındere Muharebesi

Bir sonraki Zığındere Harekâtı, bu kez cephenin sol kanadından taarruzu öngörmektedir. Zığındere ile sahil arasındaki Zığın sırtı boyunca üç tugayla ve Zığındere‟nin karĢı yamaçlarından iki tugayla taarruz etmektir. Zığın sırtı Albay Refet Bey‟in komutasındaki Osmanlı 11. Tümeni‟in savunma bölgesidir. Zığındere ile Kanlıdere arasındaki bölge ise Albay Halil Bey‟in Osmanlı 7. Tümen‟i tarafından savunulmaktadır. Her iki tümen de tek tugaylıdır. Deniz ve kara topçusunun 26 Haziran‟da baĢlayan bombardımanı üç gün sürmüĢtür. 28 Haziran‟da iki saatlik hazırlık ateĢi ardından baĢlayan taarruz, sağ kesimde Osmanlı siperlerinin tümünde baĢarılı olmuĢtur. Bombardıman sonrasında Osmanlı ön hat siperlerinde sağ kalanların tümü yaralı subay ve erattır. 800 metre mesafedeki Kirte Köyü‟ne yapılan ileri hareket, topçu ateĢiyle durdurulmuĢ, hemen ardından Osmanlı karĢı taarruzları baĢlamıĢtır. siperler 30 Haziran 1915 günü sabahına kadar birçok kez el değiĢtirmiĢ, sonunda Ġngilizlerde kalmıĢtır. Zığın sırtının kuzeyinden 1 Temmuz 1915 günü iki kez yenilenen Osmanlı taarruzu, yoğun topçu ateĢi altında etkisiz kalmıĢtır. 5 Temmuz 1915 tarihinde Albay Hasan Basri Bey‟in Osmanlı 5. Tümen‟inin Zığın sırtına ve Albay Nicolai‟nin komutasındaki Osmanlı 3. Tümen‟inin Zığındere‟nin doğu yamaçlarına giriĢtikleri taarruz ise sonuç alamamıĢtı.

Her iki kanattan yapılan taarruzların ardından bu kez cephenin merkez bölümünde taarruza geçilmiĢtir. Üç saat süren ve 60.000 bin top mermisinin kullanıldığı hazırlık ateĢi ardından 12 Temmuz 1915 sabahı baĢlayan Ġkinci Kerevizdere Muharebesi iki gün sürmüĢtür. Hazırlık ateĢi ardından baĢlayan Ġngiliz taarruzu, hiçbir savunmacının sağ kalmadığı ilk hat siperlerini almıĢ, ikinci hat siperlerinde ise ağır kayba uğrayarak geri çekilmiĢtir. Öğleden sonra yedekteki Ġngiliz tugayının giriĢtiği saldırı, üçüncü hat siperlerine girmiĢse de Osmanlı karĢı taarruzlarıyla yeniden eski konumuna çekilmiĢtir. Ġkinci giriĢilen Ġngiliz taarruzu, Osmanlı topçusunun ateĢiyle geri çekilmiĢtir. SavaĢ sonunda cephenin en sol

29

yanındaki birkaç siper parçası iĢgal edilebilmiĢ, sağ kesimde ise Fransız birlikleri Osmanlı siperlerinde tutunmayı baĢarmıĢlardır. Ġki günlük muharebelerin sonucunda müttefik kayıpları 5.800, Osmanlı kayıpları ise 9.700‟dür. Bu muharebeler sonunda Seddülbahir Cephesi‟nde Osmanlı kuvvetlerini atarak ilerlemenin olanaksız olduğu ortaya çıkmıĢtı. Müttefik kuvvetler komutanı General Hamilton, takviye kuvvetlerle Suvla Koyu‟nda bir çıkarma yapmayı planlamıĢtır. Bu çıkarma harekâtının, Anzak Kolordusu komutanı General W. Birdwood‟un önerdiği Sarı Bayır Harekâtı ile aynı tarihte uygulanmasına karar verilmiĢtir. Ayrıca Osmanlı savunmasının dikkatini yarımadanın güney ucuna çekmek için Seddülbahir Cephesi‟nde yanıltıcı bir taarruz planlanmıĢtı. Kirte Bağları Muharebesi olarak bilinen bu taarruz, 6 Ağustos sabahı Ġngiliz birliklerinin taarruzuyla baĢlamıĢtır. Ġngilizler, ilk hat siperlerine girmiĢ, ancak karĢı taarruzla geri atılmıĢlardır. Taarruzun ikinci günü giriĢilen Ġngiliz taarruzları, Kirte Köyü‟nün güney batısındaki bir bağ alanının bir bölümünde tutunabilmiĢtir.

Sınırlı hedeflere yönelik, üstelik de bir yanıltma operasyonu olan Ġngiliz taarruzunun bu denli kayba rağmen baĢarısız olması üzerine General Sır Ian Hamilton, Seddülbahir Cephesi'nde hiçbir askeri harekâta giriĢilmemesi emrini vermiĢtir.

2.5.9 Arıburnu Cephesi

Daha önce yabancı kaynaklardan ve Anzakların anılarından yapılan aktarmalarla nasıl baĢlandığı ve ilk günleri açıklanan Arıburnu‟ndaki Anzak Kolordusunun Nisan‟da yaptığı çıkarmanın temel amacı önce, Kabatepe ile KüçükArıburnu arasındaki kumsallık bölgeye çıkmaktı. Ġlk aĢamada Conkbayırı- Kocaçimentepe çizgisi denetim altına alınıp, oradan Maltepe bölgesi ele geçirilecek, böylece, Kuzeyde‟ki Türk kuvvetlerinin Güneyde, Seddülbahir bölgesindeki Türk birliklerine yardımı engellenmiĢ olacaktı. 25 Nisan sabahı savaĢ gemilerinin, Türk mevzilerini sürekli vuran koruyucu ateĢ altında, Anzak Kolordusu‟nun 1. Tugayından 1500 kiĢilik ilk hücum dalgası, çıkarma botlarının bir Ģekilde kuzeye kayması sonucu, saat 05.00‟te, Kabatepe bölgesi yerine Arıburnu kesimine çıkmak zorunda kalır. Bu noktada kıyı gözetlemesi yapan bir Türk takımının direniĢine

30

karĢın, karaya çıkan Anzak birlikleri belirli bir noktaya kadar ilerler. Diğer taraftan, Bigalı‟da bulunan ordu yedeği 19. Tümen, 24-25 Nisan gecesi Conkbayırı yönünde tatbikat yapmakta idi. Gün ağarırken, Arıburnu yönünden top seslerinin gelmesi üzerine, 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, bir çıkarma yapıldığını anlayıp durumu Ordu Komutanına bildirir, ancak bir yanıt alamaz. Durum çok kritiktir. Mustafa Kemal, kıyıda çok zayıf gözetleme ve koruma birlikleri olduğunu düĢünerek ve geniĢ bir sahile yayılmıĢ olan 27. Alayın da, ağır kayıplar verdiği haberini alınca, düĢmanın Conkbayırı-Kocaçimentepe çizgisi ve uzantısını ele geçirmesi durumunda, onarılamayacak durumlarla karĢılaĢacağını kavrar. Ordudan emir gelmemiĢ olmasına karĢın giriĢimi ele alıp tüm sorumluluğu yüklenerek, 57.Alayı bir batarya ile Kocaçimentepe yönünde harekete geçirir. Kendisi de durumu izlemek üzere Conkbayırı‟na çıktığında,, Arıburnu kesiminden bazı askerlerin çekilmekte olduklarını ve düĢman birliklerinin de bunları izlediklerini görür. O anı Mustafa Kemal, RuĢen EĢref Ünaydın ile yaptığı görüĢme sırasında Ģöyle anlatmaktadır. “Bu esnada Conkbayırının güneyindeki 261 rakımlı tepeden sahilin gözetleme ve korunmasıyla görevli olarak orada bulunan bir müfreze askerin Conkbayırına doğru koĢmakta, kaçmakta olduğunu gördüm, Bu askerlerin önüne kendim çıkarak

-Niçin kaçıyorsunuz? dedim. -Efendim düĢman dediler! -Nerede?

-ĠĢte! diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler.

Gerçekten de düĢmanın bir avcı kuvveti 261 rakımlı tepeye yaklaĢmıĢ ve tam bir serbestlik içinde ileriye doğru yürüyordu. ġimdi vaziyeti düĢünün. Ben kuvvetleri (geride) bırakmıĢım, askerler on dakika istirahat etsin diye...DüĢman da bu tepeye gelmiĢ...Demek ki düĢman bana benim askerlerimden daha yakın! Ve düĢman benim yere gelse kuvvetlerim çok kötü bir duruma düĢecekti. O zaman artık bilemiyorum, bilinçli bir düĢünme ile midir, yoksa önsezi ile midir, bilmiyorum.

31 Kaçan askerlere:- DüĢmandan kaçılmaz, dedim. -Cephanemizkalmadı, dediler.

- Cephaneniz yoksa süngünüz var,dedim.

Ve bağırarak bunlara süngü taktırdım. Yere yatırdım. Aynı zamanda Conkbayırına doğru ilerlemekte olan piyade alayı ile dağ bataryasının yetiĢebilen askerlerinin „ marĢ marĢla‟ benim bulunduğum yere gelmeleri için, yanımdaki emir subayını geriye yolladım. Bu askerler süngü takıp yere yatınca, düĢman askerleri de yere yattı. Kazandığımız an, bu andır.” Gerçekten de, çekilen Türk askerleri mevzi alınca, karĢı taraf ta mevzi alıp duraklar. Böylece, 57. Alay Öncü Bölüğü'nün Conkbayırı‟na yerleĢmesi için gereken süre kazanılmıĢ olur. ĠĢte bu an, Çanakkale SavaĢları Kara Harekatı‟nın kaderini belirleyen önemli anlardan birisidir. Bu husus, Çanakkale SavaĢları tarihiyle uğralan Türk ve yabancı bütün uzmanlar tarafından doğrulanıp vurgulanmaktadır.

Daha sonra, Kolordu Komutanı Esat PaĢa'nın izniyle, 27. Alay‟dan geri kalan birlikleri de emrine alan Tümen Komutanı Mustafa Kemal, karĢı saldırıya geçmek üzere 57.Alay'a Ģu emri verir.“ Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında, yerimize baĢka kuvvetler ve komutanlar kaim olabilir.”

25 Nisan 1915 günü, vakit ikindiye yaklaĢırken, ilk çıkarma kademesi olan tümenin sahile çıkıĢı da tamamlanmıĢtır. Ne var ki, 27. Alayın birlikleri ve 57. Alayın yaptığı karĢı saldırı ile süngü hücumları sonucu Anzaklar çok sayıda kayıp vermiĢ ve sahile çekilmiĢler, kritik ve endiĢeli anlar yaĢamaktadırlar. Gene de gün batarken, Anzak Kolordusu‟nun sahile çıkan Tümeni, Arıburnu‟nun sarp yamaç ve tepelerinde yerleĢme olanağı bulur. Bu tarihten baĢlayarak harekat, 1915‟in Ağustos ayına kadar dört ay boyunca, Conkbayırı- Kocaçimentepe-kabatepe bölgelerinde, tarafların karĢılıklı saldırı ve özellikle gece yapılan süngü hücumlarıyla, yakın boğuĢmalar Ģeklinde ve çok kanlı çarpıĢmalarla geçecektir. Bu çarpıĢmalar sırasında Türkler de, Anzaklar da ağır kayıplar vermiĢlerdir. Ağustos ile birlikte ise savaĢ Ģiddetli çarpıĢmalara dönüĢür. Tıpkı Seddülbahir‟de olduğu gibi, Anzak ordusu da taarruz hedeflerine varamamıĢ, çıktıkları yerlerde 3-4 km.lik bir mesafe ilerleyip, boĢaltmaya kadar da o noktada kalmıĢlardır.

32

2.6 Anafartalar Cephesi

2.6.1 Kanlısırt Muaharebesi

Her iki cephedeki kanlı çatıĢmalar ardından 1915 yılının Temmuz ayı

sonlarında cepheler kilitlenmiĢ, çatıĢmalar mevzi harbine dönüĢmüĢtü. Gelibolu Yarımadasında bir sonuç elde edebilmek için Ġngiliz General Sir Ian Hamilton, daha kuzeyde üçüncü bir cephe açmak gereği duymuĢtur. Burada amaç, sert direnme gösteren her iki cephedeki Osmanlı kuvvetlerinin geri hattına çıkarak kuĢatmaktır. Hamilton, üçüncü cepheyi küçük ve büyük Kemikli burunları arasındaki Suvla kumsalına, takviye olarak gelen Ġngiliz 9. Kolordusu‟nu çıkartarak açmıĢtır. 6 Ağustos 1915 tarihinde Suvla Koyu'na yapılan çıkarmayla Çanakkale SavaĢı bu bölgeye kaymıĢ, Arıburnu'ndaki Anzak Kolordusu ile Suvla çıkarma kuvvetleri, dolayısıyla bu iki cephe birleĢmiĢtir. Gelibolu Yarımadası'nın Müttefik kuvvetlerce tahliyesine kadar asıl çatıĢmalar bu bölgede olmuĢ, Seddülbahir Cephesi, kayda değer bir çatıĢmaya sahne olmamıĢtır. 5-6 Ağustos gecesi baĢlayan çıkartma gün boyu sürmüĢtür. Suvla Ovası‟na hakim ilk kademe sırtlardaki üç Osmanlı taburu, çıkarma birliklerinin ileri harekâtını durdurmayı baĢarmıĢtır. Ġngiliz 9. Kolordusu‟nun genel bir taarruz için düzen alması, 8 Ağustos tarihini bulmuĢtur. Ertesi gün, 9 Ağustos 1915 günü Ģafakta iki Ġngiliz tümeni taarruz için ilerlemeye baĢladığı sırada Kurmay Albay Mustafa Kemal Bey‟in de taarruzu baĢlamıĢtı. Osmanlı taarruzu, önlerindeki Ġngiliz kollarını atarak ilerlemiĢ, öğleden hemen sonra Ġngiliz 9. Kolordusu komutanı General Stopford, ihtiyatta tuttuğu tümeni ateĢ hattına sürerek sahilde tutunmayı ancak baĢarabilmiĢtir.

Birinci Anafartalar SavaĢı‟nın hemen ertesi günü, 10 Ağustos 1915 sabahı Mustafa Kemal, Kocaçimen Tepesi – Conk Bayırı hattında yeni bir taarruz yapmıĢtır. Albay Ali Rıza Bey komutasındaki 8. tümen ve 9. Tümen komutanı Yarbay Cemil Bey komutasındaki 9. Tümen‟in taarruzlarıyla müttefik cephesi 500-1.000 metre geri atılmıĢtır.

Bu bölgedeki Osmanlı taarruzunun baĢladığı saatlerde daha kuzeyde, Ġngiliz 53. Tümen‟i Yusufçuk Tepe ve daha kuzeydeki Küçük Anafartalar Tepesi yönünde

33

taarruza geçmiĢti. Yoğun topçu ateĢleri ardından dört kez yenilenen taarruzlar gün boyu sürmüĢ olup iki Osmanlı taburunun savunması, mevzileri korumayı baĢarmıĢtır.

2.6.2 Tekketepe Muharebesi

Son muharebeler sonunda Arıburnu Cephesi'nde Anzak kuvvetleri eski hatlarına çekilmiĢ, Anafartalar Cephesi'nde ise Suvla Ovası'nın sahil bandından kalmıĢlardı. Özellikle bu bölgede, hakim sırtlardaki Osmanlı mevzilerinin ateĢi altında kalmakta idiler. Müttefik kuvvetler üst komutanı General Sır Ian Hamilton, bu sırtların en azından kuzey kesimini oluĢturan Tekketepe yükseltilerinin bir an önce ele geçirilmesinin gerekliliğini bilmektedir. Bu amaçla sahile yeni çıkartılmıĢ olan 54. Tümen ile bu sırtlara taarruz kararı vermiĢtir. Bu tümenin bir taburunca 12 Ağustos 1915 tarihinde giriĢilen, Tekketepe Muharebesi olarak bilinen taarruz, Osmanlı savunması önünde ağır kayba uğrayarak geri çekilmiĢtir. Bu taarruzun baĢarısızlığı üzerine General Hamilton, taarruzu daha kuzeye kaydırarak 12. Tümen'i sağ yandan çevirmeyi amaçlayan bir taarruz planlamıĢtır. Bu taarruz Kireçtepe ve Kireçtepe sırtlarının iĢgal edilmesini amaçlamaktadır. Böylece 12. Tümen kanat kırarak Tekketepe'den çekilmek zorunda kalacak, savaĢarak alınamayan bu yükselti, Ġngiliz kuvvetlerinin eline düĢecektir. Kireçtepe sırtları, Suvla Koyu'na çıkarma yapıldığı 6 Ağustos 1915 tarihinden itibaren YüzbaĢı Kadri Bey komutasındaki Gelibolu Jandarma Taburu tarafından tutulmaktadır. Üç tugaydan oluĢan Ġngiliz birlikleri 15 Ağustos 1915 günü taarruza geçmiĢtir. Ağır kayıplara YüzbaĢı Kadri Bey'in ağır Ģekilde yaralanması da eklenince tabur geri çekilmiĢ, Kanlıtepe - Havantepe hattında yeniden mevzi almıĢtır. AkĢam saatleri bölgeye ulaĢan bir taburluk takviye ile karĢı Osmanlı kuvvetleri karĢı taarruza geçmiĢtir. ÇatıĢmalar gece boyu sürmüĢ, 16 Ağustos sabahı bölgeye gelen Mustafa Kemal, taarruzu kendisi yönetmiĢtir. Kısa süre sonra Ġngiliz birlikleri eski hatlarına geri çekilmiĢlerdir. Aynı gün, baĢarısız bulunan Ġngiliz 9. Kolordusu komutanı General Stopford ve iki tabur komutanı, General Hamilton tarafından görevden alınmıĢtır. Hemen ardından Seddülbahir Cephesi‟ndeki Ġngiliz 29. Tümeni Anafartalar Cephesi‟ne aktarıldı. Mısır‟da bulunan 5.000 kiĢilik bir tümen de aynı cepheye getirildi. Bu Ģekilde içerden ve dıĢardan takviye edilen Anafartalar Cephesi‟ndeki kuvvetlerle genel bir taarruz planlandı. Müttefik taarruzu, Anafartalar

34

Grup Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal‟in sorumluluk bölgesinde, 12. ve 7. Tümenlerin mevzilerine yönelmiĢtir.

Benzer Belgeler