• Sonuç bulunamadı

ÇANKIRI İLİ VE YÖRESİ AĞIZLARININ GENEL DURUMU

Belirleyebildiğimiz kadarıyla, Çankırı ili ve yöresi ile ilgili ilk çalışma Ahmet Caferoğlu’na aittir (Ahmet Caferoğlu, Anadolu Ağızlarından Toplamalar, TDK yay., Ankara, 1994). Çankırı ili ağzı şimdiye kadar, dört yüksek lisans76 ve birkaç lisans

71

438 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Anadolu Defteri (937/1530) II (Bolu, Kastamonu, Kengırı ve

Koca-İli Livâları), Başbakanlık Yay., Ankara 1997, s. 124.

72

Sümer, age., s. 327. 73

438 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Anadolu Defteri (937/1530) II (Bolu, Kastamonu, Kengırı ve

Koca-İli Livâları), Başbakanlık Yay., Ankara 1997, s. 130.

74

Sümer, age., s. 199. 75

438 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Anadolu Defteri (937/1530) II (Bolu, Kastamonu, Kengırı ve

Koca-İli Livâları), Başbakanlık Yay., Ankara 1997, s. 131.

76

İlyas Yağcı, Devrez Vadisi Ağzı Ses ve Şekil Bilgisi, (Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara, 1986. ; Mehmet Kiremit, Yapraklı İlçesi (Çankırı) Ağzı, (Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara, 1986. ; İrfan Keleş, Şabanözü Yöresi Ağzı, (Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek

tezine konu olmuştur77. Ancak Çankırı ili ve yöresinin tamamının incelendiği herhangi bir araştırma bu güne kadar yapılmamıştır.

Türkiye Türkçesi ağızları ile ilgili bir çok araştırmacı tarafından tasnifler yapılmıştır78. Bunlar arasında tasnife esas alınan malzemenin zenginliği açısından Leylâ Karahan'ın çalışması öne çıkmaktadır.

Karahan'ın tasnifine göre Çankırı ili ve yöresi ağızları, Batı grubu ağızları içerisinde Beypazarı, Çamlıdere, Kızılcahamam, Güdül, Ayaş (Ankara); Göynük, Mudurnu, Seben, Kıbrısçık (Bolu); Tosya (Kastamonu); Boyabat (Sinop); Çorum merkez, İskilip (dağ köyleri hariç); Bayat, Kargı, Osmancık (Çorum) ağızlarıyla birlikte IV. alt ağız grubunda yer almaktadır. İnceleme alanımız içerisinde yer alan Kızılırmak ilçesi, Leylâ Karahan tarafından ayrı bir alt grupta değerlendirilmiştir. Bu ilçe ve çevresi VIII. alt grupta yer alan Ankara merkez, Haymana, Bâlâ, Şereflikoçhisar, Çubuk, Kalecik; Kırıkkale merkez, Keskin; Çorum merkez ilçesi ile güneyindeki ilçeler; Kırşehir; Nevşehir; Niğde; Kayseri; Şarkışla, Gemerek (Sivas) ve Yozgat yöreleriyle birlikte değerlendirilmiştir79.

Kızılırmak ilçesi, Leylâ Karahan tarafından yapılan tasnifte farklı bir alt grupta gösterilmişse de yöreyle ilgili yeterli malzemenin bulunmadığı da belirtilmiştir80.

Kızılırmak ilçesinden yapılan derlemeler değerlendirildiğinde, I. ağız yöresinden farklı olarak sadece şimdiki zaman ve geniş zaman çekimlerinin I. çokluk şahıs çekimlerinde -z, -ız, -iz, -uz, -üz ekleri yerine -%, -> (<-%), -‹ (<-%), -ı‹ (<-ı%), -ik, -u‹ (<-u%), -ük eklerinin; yine aynı şekilde emir / istek kipi I. çokluk şahıs çekiminde -alım, -elim ekleri yerine -a‹ (<-a%), -ek eklerinin kullanıldığı görülmüştür. Aynı ekler Kızılırmak ilçesi dışında, yine I. ağız yöresinde yer alan Şabanözü ilçesindeki bir konuşmacıda da görülmektedir [dōruyo% (<doğruyoruz) (43/34), yaparı‹ (<yaparız)

Lisans Tezi), Ankara, 1986. ; İlknur Bayrak İşcanoğlu, Eldivan İlçesi (Çankırı) Ağzı, (Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara, 2007.

77

bk. Tuncer Gülensoy ve Ercan Alkaya, Türkiye Türkçesi Ağızları Bibliyografyası, Akçağ Yay., Ankara 2003.

78

Geniş bilgi için bk. Ahmet Buran, “Türkiye Türkçesi Ağızlarının Tasnifleri Üzerine Bir Değerlendirme”, Turkish Studies, Volum 6/1 Winter 2011, s. 41-54.

79

Leylâ Karahan, Anadolu Ağızlarının Sınıflandırılması, Ankara 1996, s. 2, 116-117. 80

(43/50), daılırı‹ (<dağılırız) (43/66), toplanuru‹ (<toplanırız) (43/65), yirik (<yeriz) (43/66), bişirik (<pişiririz) (43/50)].

Hatta yine aynı konuşmacıda ve Eldivan ilçesinden başka bir konuşmacıda, Kızılırmak ilçesinde rastlayamadığımız gelecek zaman çekiminde de aynı eklerin kullanıldığı görülmektedir [varacaı‹ (<varacağız) (43/15), yapacaı‹ (<yapacağız) (43/17), yŒcu‹ (<yiyeceğiz) (30/56)]. Bütün bunlar göz önüne alınarak Kızılırmak ilçesi de I. ağız yöresi içinde değerlendirilmiştir.

Karahan'ın çalışmasında Ovacık ve Eskipazar ilçeleri de Çankırı ağzının dışında tutulmaktadır. Karahan çalışmasını hazırlarken, Çankırı iline bağlı olan ve III. alt ağız grubunda gösterilen bu ilçeler, günümüzde Karabük iline bağlandığı için inceleme alanımızın dışında kalmıştır81.

Ancak özellikle bu ilçelere komşu olan sınır köylerinde III. alt grubun özellikleri görüldüğünden, o yöre bir ağız adacığı olarak tespit edilmiştir.

Yaptığımız incelemelerden elde edilen sonuçlara göre Çankırı ili ve yöresi ağızları, iki ağız yöresine ayrılmaktadır. I. ağız yöresini Merkez ilçe, Korgun, Eldivan, Şabanözü, Ilgaz, Yapraklı ve Kızılırmak ilçeleri oluşturmaktadır.

II. ağız yöresini ise I. ağız yöresinden çeşitli farklılıklar gösteren Orta, Çerkeş, Bayramören, Kurşunlu ve Atkaracalar ilçeleri oluşturmaktadır.

Bu iki ağız yöresi haricinde, şimdiki zaman çekiminin farklılığı sebebiyle iki ağız adacığı da ortaya çıkmıştır.

Ağız bölgeleri ve ağız adacıkları ile ilgili özelliklere geçmeden önce Çankırı ili ve yöresi ağızlarının genelinde ortak olan özellikler ile ilgili bilgiler verilecektir. Bu özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz:

1. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında, yazı dilimizde bulunan a, ı, o, u; e, i, ö, ü ünlüleri haricinde, çeşitli ses olayları neticesinde gelişen farklılaşmış ünlüler de bulunmaktadır. Bunlar; ā, á, œ, å, ã, ă, ē, ė, ­, ®, ī, í, ¼, ©, Œ, ¿, å, ō, ó, ¥, ², •, —, ú, ÷, ƒ, ṓ ünlüleridir.

2. Çankırı ili ve yöresi ağızları, birincil (aslî) uzun ünlülü şekillerin varlıklarını devam ettirmeleri açısından oldukça zengindir. Birincil (aslî) uzun ünlülü sözcüklerimiz

81

şunlardır: āl, ārt-, āş, āçÇı (<aş+çı), āz, dāş (<taş), &ādın (<kadın), ġāl- (<kal-), &āl- (<kal-), ġāl%- (<kalk-), ġāl‹- (<kalk-), ġār- (<kar-), &ār- (<kar-), ġārı (<karı), &ārı (<karı), sāç (<sac), sāş (<sac), tāt, dāt (<tat), vār, yār-, yārın, yāş, yāz-, yāz, ēl (<halk, insan topluluğu), ēlli, ēn- (<in-), ērkek, ērkeg (<erkek), ērken, ēş, ēy- (<eğ-), ēyil- (<eğil-), dē-, dēp- (<tep), gēt- (<git-), vēr-, yēşer-, yī‹a- (<yıka-), yī>a- (<yıka-), Œşleme, dŒ- (<de-), dŒne- (<dinle-), dŒnen- (<dinlen-), ōyna-, bōşat- (<boşalt-), yō%, yō‹ (<yok), > (<yok), d²rt, y²rü- (<yürü-), y²rük, b•.

3. Yöremizde, ğ, ġ, h, ∙, k, %, r, n (<ñ), v (<ğ), y ünsüzlerinin erimesi veya düşmesi sonucu oluşan hece kaynaşması ve ünsüz düşmesi sebebiyle ikincil ünlü uzunluklarının oluştuğu sıkça görülmektedir: ekmāñ (<ekmeğin), eşşēn (<eşeğin), bulaşī (<bulaşığı), etdŒnde (<ettiğinde), dōmluyum (<doğumluyum), çōmuz (<çoğumuz), ²tdürürük (<öğüttürürüz), tav•muz (<tavuğumuz), yüz÷ (<yüzüğü), tātadan (<tahtadan), ēşidür (<ekşitir), çīnar (<çiğner), Œnelernen (<iğnelerle), ōlum (<oğlum), ²retmen (<öğretmen), b•day (<buğday), ver÷dün (<verirdin), ...

4. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında tespit edebildiğimiz ikiz ünlü örnekleri şunlardır: aa, ee, ıı, ii, uu, üü, úú, ıa, ie, ua, uã, üe, úe, oa, oã, aı, ai, āi, au, eü, eú, ou, óú, óü, öü.

5. Türkçenin yazılı tarihî metinlerinde, Türkiye Türkçesi ağızlarında, Azerbaycan Türkçesi başta olmak üzere diğer kimi Türk lehçelerinde görülen kapalı e (¹) ünlüsü, yöremizde de işlek olarak kullanılmaktadır:.g¹diyo (<gidiyor), d¹rdük (<derdik), g¹şmişlerden (<geçmişlerden), b¹ş (<beş), g¹ydüÿdüler (<giydirirler), ¹yi (<iyi), ¹tme (<etme), ¹ndürdüler (<indirdiler), ...

İlk hece dışında da inceltici özelliğe sahip ünsüzlerin etkisiyle görülmektedir: gömül¹ceg (<gömülecek), gitm¹yincek (<gitmeyince), evlen¹cek (<evlenecek), biç¹cēñ (<biçeceksin), yim¹ye (<yemeye), yinm¹ye (<yenmeye), isTem¹ye (<istemeye), ...

6. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında geniz ünlülerininin varlığı da görülmektedir. Zamirlerdeki ñ ünsüzünün düşmesi sebebiyle a ünlüsü nazallığı üzerine almaktadır: baã (<baña), saã (<saña), oã, (<oña), buã (<buña), şuã (<şuña), uã (<oña), ...

7. Bazı özel durumlar dışında, dil benzeşmesi çok kuvvetlidir denilebilir. Yazı dilimizde istisnalar arasında yer alan bazı kelime ve ekler ile alıntı sözcüklerin

bölgemizde uyuma girdiği görülmektedir: biliyem (<biliyorum), ba‹ar%an (<bakarken), zabālayın (<sabahleyin), olmaz ımış (<olmaz imiş), yarın%ı (<yarınki), yo‹ ‹ı (<yok ki), alma (<elma), ∙anġısı (<hangisi), memnün (<memnun), mezeller (<mezarlar), ∙alal (<helal), ...

8. Dil benzeşmesinin incelme yönünde bozulması yörenin karakteristik özelliklerinden birisidir. Özellikle bünyesinde y ünsüzü bulunan kelimelerde karşımıza çok sık çıkmaktadır: aliyom (<alıyorum), buliyin (<bulayım), arabayi (<arabayı), salçiyi (<salçayı), ġonuşiyin (<konuşayım), yapiyoz (<yapıyoruz), ...

9. Dil benzeşmesinin kalınlaşma yönünde bozulması da yörede kurallı olmasa da görülmektedir. Özellikle -ğ- ünsüzü erirken yanında bulunan ünlüyü kalınlaştırarak uyumu bozmaktadır: dārdi (<değerdi), yemā (<yemeği), yedā (<yedeğe), ded•n (<dediğin), ...

10. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında dudak benzeşmesi yazı diline göre oldukça ileridir. Yazı dilinde uyuma girmeyen bir çok sözcüğün yörede uyuma girdiği görülmektedir: çabı% (<çabuk), ġalbırdan (<kalburdan), do‹dur (<doktor), motur (<motor), ∙amır (<hamur), zor unan (<zor ile), su y unan (<su ile), süd ünen (<süt ile), yōdu %u (<yoktu ki), uyudum udu (<uyudum idi), zor udu (<zor idi), ...

Ancak yörede Eski Türkiye Türkçesinin bir mirası olarak yuvarlak ünlüyle kullanılan kelime ve ekler, dudak benzeşmesini sıkça bozmaktadır: bilezüg (<bilezik), altun (<altın), ġaşu‹ (<kaşık), açu> (<açık), yapdu‹larımız (<yaptıklarımız), deişdürmeg (<değiştirmek), bitürdüg (<bitirdik), ya‹uluÿ (<yakılır), deildür (<değildir), datlu (<tatlı), ıssuz (<ıssız), ġalabalu‹ (<kalabalık), yapdu% (<yaptık), ġapanur (<kapanır), ...

11. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında yazı dilinde bulunan b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z ünsüzleri doğal olarak bulunmaktadır. Bu ünsüzlere ek olarak, kelime içerisinde bulunan ünlü ve diğer ünsüzlerden dolayı yukarıda sayılan ünsüzlerden az çok farklılaşmış Ç, F, ġ, ¢, j, &, ∙, ‹, %, |, >, ß, K, ¤, ñ, P, ÿ, S, T, ¯ sesleri de bulunmaktadır.

12. Türkiye Türkçesi ağızlarının tümünde olduğu gibi Çankırı ili ve yöresi ağızlarında da iç seste yan yana bulunan ünsüzlerden birincisi tonsuz da olsa ikincisi her

zaman tonludur. Bu durum ünsüz uyumunun bozulmasına sebep olmaktadır: malcılı%da (<malcılıkta), ġurbetde (<gurbette), dövletden (<devletten), elekden (<elekten), yapdurullaÿ (<yaptırırlar), deişdürmeg (<değiştirmek), bıra‹dım (<bıraktım), çı‹dın (<çıktın), yemekciler (<yemekçiler), aşcı (<aşçı), çifci (<çiftçi), ...

13. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında ö, ü ünlüleriyle hece kuran g ve k ünsüzlerinin boğumlanma yerlerini art damağa çekmeleriyle ¢ ve ¤ ünsüzleri oluşmaktadır. Yanlarındaki ünlülerin de yarı kalınlaşması (ö > ó, ü > ú) neticesinde yörede ünlü-ünsüz uyumu bozulmaktadır. Yöremizde kurallı olarak görülen bir olaydır: böyú¤ (<büyük), ¤óye (<köye), ¤útú¤ (<kütük), verdú¤leri (<verdikleri), ¢úzel (<güzel), ¢ólge (<gölge), ¢ózleme (<gözleme), ¢únneri (<günleri), ¢úndüz (<gündüz), ...

Aynı şekilde d, ğ, ñ, t ünsüzlerinin yanlarındaki ince ünlüleri kısmen kalınlaştırmasıyla (ö > ó, ü > ú) da ünlü-ünsüz uyumsuzluğu meydana gelmektedir: dúvennen (<düvenle), túrkü (<türkü), túrbe (<türbe), dúñúr (<dünür), túkendi (<tükendi), dúlbet (<tülbent), súdden (<sütten), ótesinden (<ötesinden), óñünde (<önünde), dókerüz (<dökeriz), ótekileri (<ötekileri), dóşeriz (<döşeriz), ónüne (<önüne), ...

14. ñ sesi yöremizde kelime ve eklerde varlığını korumaktadır: yeñi (<yeni), soñ (<son), doñuz (<domuz), deñiz (<deniz), ġızıñ evine (<kızın evine), çoc•ñ emē (<çocuğun emeği), borcuñ (<borcun), ēviñizden (<evinizden), biliyoñ (<biliyorsun), ...

Ancak yazı dili ve kitle iletişim araçlarının etkisiyle yörede yoğun bir ñ > n değişimi görülmektedir.

15. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında ğ ünsüzü bir, iki örnek hariç kurallı bir şekilde hiç duyulmaz: eer (<eğer), çīnar (<çiğner), deúl (<değil), yāmır (<yağmur), ²rendŒmizi (<öğrendiğimizi), ōlum (<oğlum), dōru (<doğru), b•day (<buğday), ...

16. Çankırı ili ve yöresi ağızlarının belirleyici özelliklerinden birisi de ön ve iç seste art damak ünsüzleri % ile ġ ’nin boğumlanma yerlerini gırtlağa çekerek % > > ve ġ > & değişimiyle süreksiz gırtlak ünsüzlerine dönüşmeleridir: >onuyō (<konuyor), >ına (<kına), >arılar (<karılar), ba>la (<bakla), a>rāba (<akraba), yo>lu>dan (<yokluktan), &olundan (<kolundan), &adar (<kadar), &ınasına (<kınasına), &urban (<kurban), fa&at (<fakat), ōl&unu (<olgunu), pey&amberiñ (<peygamberin), ıl&az (<Ilgaz), ...

17. Son seste gırtlaklaşma olayı sadece % ünsüzünde (-% > ->) görülmektedir. Çankırı ili ve yöresi ağzının önemli değişmelerindendir: çana> (<çanak), oturdu> (<oturduk), ço> (<çok), yo> (<yok), dondurmacılı> (<dondurmacılık), ġır> (<kırk), çubu> (<çubuk), tovu> (<tavuk), burça> (<burçak), ...

18. Yörenin en belirgin özelliklerinden biri de ön ses ve iç seste görülen k > g, % > ġ tonlulaşmasıdır: gendi (<kendi), güçÇüg (<küçük), gişi (<kişi), ġışlı‹ (<kışlık), ġıyı (<kıyı), ġızım (<kızım), kēsgin (<keskin), esgi (<eski), asgerlik (<askerlik), dutġundur (<tutkundur), başġa (<başka), faġat (<fakat), ...

Eski Türkçenin kelime başı k- ünsüzünü koruyan örneklerin sayısı sınırlıdır: ¤únde (<günde), ¤ṓzle (<gözle), ¤ólgesinde (<gölgesinde), kölgede (<gölgede), ¤ólgelik (<gölgelik), kelen (<gelen), kömerüz (<gömeriz), ¤ómiyalā (<gömüyorlar).

19. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında ön seste t- > d- tonlulaşması da kurallı olarak görülmektedir: dutuyōlar (<tutuyorlar), da‹ım (<takım), datlı (<tatlı), depede (<tepe), duz (<tuz), daşırdım (<taşırdım), daş (<taş), deyze (<teyze), ...

Az sayıda örnekte yazı dilinde tonlulaştığı hâlde, Eski Türkçenin kelime ön ses t- ünsüzünün kendisini koruduğu görülmüştür: tikenner (<dikenler), tāliyolar (<dağılıyorlar), temin (<demin), tikellerdi (<dikerlerdi).

20. İç seste -t- > -d- tonlulaşması da sık görülmektedir: südünü (<sütünü), üsdüne (<üstüne), isdemē (<istemeğe), dēsdiler (<testiler), ısladırız (<ıslatırız), usda (<usta), ...

21. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında bazı kelimelerin eski şeklin devamı olarak ön ses b- ünsüzünü koruduğu görülmektedir: bekmez (<pekmez), bek (<pek), bişiriyo (<pişiriyor), barma‹ (<parmak), ...

22. Çankırı ve yöresi ağızlarının ayırt edici özelliklerinden bir tanesi de kurallı olarak iç ve son seste görülen % > ‹ sızıcılaşmasıdır: çı‹dı (<çıktı), çı‹iyo (<çıkıyor), da‹ı (<takı), do‹san (<doksan), çocu‹lar (<çocuklar), o‹unurdu (<okunurdu), aldı‹ (<aldık), olara‹ (<olarak), ço‹ (<çok), sou‹ (<soğuk), ġır‹ (<kırk), ...

23. Bölgemiz ağızlarının en fazla dikkat çeken özelliklerinden biri de iç ve son seste görülen ç > ş sızıcılaşmasıdır: yamaşlar (<yamaçlar), işdiler (<içtiler), g¹şdi (<geçti), ¢óşdü (<göçtü), güşlü (<güçlü), saşlı (<saçlı), aşlı‹dan (<açlıktan), bişdig

(<biçtik), ġāşsañ (<kaçsan), üş (<üç), ġaş (<kaç), sāduş (<sağdıç), ġoş (<koç), geş (<geç), ...

24. Çankırı ili ve yöresi ağızlarının en genel özelliklerinden birisi -nn- < -nl- ilerleyici benzeşmesidir: yannış (<yanlış), şennig (<şenlik), ayrannı (<ayranlı), kesinnikle (<kesinlikle), ayranna (<ayranla), unnarı (<onları), ¢únneri (<günleri), ...

25. Gerileyici ünsüz benzeşmelerinden ise -ll- < -rl- benzeşmesi kurallı olarak görülmektedir: ∙azıllallar (<hazırlarlar), tallada (<tarlada), giydürüller (<giydirirler), mezellie (<mezarlığa), tüllü (<türlü), oturullā (<otururlar), ...

26. Yörede kullanılan vasıta hâli eki, ile edatıyla -n vasıta halinin ek yığılmasıyla birleşmesi ve gerileyici ünsüz benzeşmesiyle ortaya çıkmış olan -ınan, -inen, -unan, - ünen ve -nan, -nen ‘dir: at ınan (<atla), patoz unan (<patozla), tarım ınan (<tarımla), parañ ınan (<paranla), zor unan (<zorla), su y unan (<suyla), süd ünen (<sütle), ip inen (<iple), söz inen (<sözle), köy ünen (<köyle), arabaynan (<arabayla), bıçānan (<bıçakla), da‹sidnen (<taksitle), ireçbellŒnen (<rençberlikle), elimiznen (<elimizle), elbŒseynen (<elbiseyle), ...

27. Sonu -% / -k ile biten sözcüklere i- cevher fiili ve -ınan / -inen vasıta hâli eklendiğinde, -%-/-k- > -ġ-/-g- >-ğ- değişmesi olmakta, daha sonra -ğ- ünsüzü erimekte veya düşmekte ve karşılaşan iki ünlünün birleşerek bir uzunluk oluşturmaktadır (-lı%- ınan > -lığınan > lıınan > līnan / -lu%-idik > -luğudu% > -luudu% > -l•du%). Yörede sıklıkla görülmektedir: çifcilŒnen (<çiftçilikle), ġalabalīsan (<kalabalıksan), ġalabalīdı (<kalabalıktı), ireçbellŒnen (<rençberlikle), aylīken (<aylıkken), malcılīnan (<malcılıkla), yōsa (<yoksa), ço%l•du% (<çokluktuk), ġalabalī‹an (<kalabalıkken), ...

28. Yükleme hâli ekini -ı, -i, -u, -ü ‘dür. Ancak -a% / -ek ile biten sözcükler yükleme hâli ekini aldıklarında önce -%-/-k- > -ġ-/-g- >-ğ- değişmesi olmaktadır. Daha sonra ise -ğ-’nin erimesi veya düşmesiyle iki ünlü yan yana gelmektedir. Bu durumda yükleme hâli eki, ilerleyici ünlü benzeşmesiyle -ağı> -aı> -aa> -ā / -eği> -ei> -ee> -ē olmaktadır: ocā (<ocağı), bayrā (<bayrağı), toprā (<toprağı), yemē (<yemeği), ekmē (<ekmeği), ...

29. Şimdiki zaman, geniş zaman, görülen geçmiş zaman, duyulan geçmiş zaman ve gelecek zaman kipi I. teklik şahıs çekimlerinde -n, -ın, -in, -un, -ün ekleri kullanılmaktadır: ġāriyon (<karıyorum), gidiyon (<gidiyorum), ġoyiyun (<koyuyorum),

ba‹arın (<bakarım), ederün (<ederim), ānadın (<anladım), gelin oldun (<gelin oldum), girmişin (<girmişim), geçmişündür (<geçmişimdir), ekecēn (<ekeceğim), dŒnicen (<dinleyeceğim), ya‹acan (<yakacağım), ...

Emir / İstek kipi I. teklik ve çokluk şahıs çekiminde de son sesi n ‘li eski şekillerin kullanıldığı görülmektedir: ne bileyin (<ne bileyim), giriyin (<gireyim) (7/18), oluyun (<olayım) (8/39), alalın (<alalım), yapalın (<yapalım) ), yiyelin (<yiyelim), ...

Bununla birlikte -m ‘li şekillerin de işlek olarak yörede kullanıldığını da görmekteyiz.

30. Çankırı ili ve yöresi ağızlarında şimdiki zaman çekiminde kullanılan genel ek, -r ünsüzünün düşmesiyle oluşmuş -yo şeklidir: dŒyom (<diyorum), oturiyon (<oturuyorum), soriyosuñ (<soruyorsun), geydüriyo (<giydiriyor), ölçiyoz (<ölçüyoruz), vuruyoñuz (<vuruyorsunuz), donadiyolar (<donatıyorlar), ...

31. Geniş zaman çekiminde ek ünsüzünün düşmesi sebebiyle, ekin görevini bağlantı ünlüsünün yüklendiği görülmektedir: bişirisiñ (<pişirirsin), geçürüsüñ (<geçirirsin), yapılı (<yapılır), duru (<durur), gel÷ (<gelir), ...

32. Çoğunlukla bünyesinde r ünsüzü bulunan ettirgen fiil gövdelerine geniş zaman eki getirildiğinde, üst üste gelen -r ’li hecelerden biri yutularak kaybolmaktadır: oturuz (<otur-ur-uz), büşürüz (<büşür-ür-üz), basduruz (<basdur-ur-uz), vurum (<vur-ur-um), çekdürsüñ (<çekdür-ür-sün), getürüz (<getür-ür-üz), ...

33. Yine geniş zaman II. teklik şahıs çekiminde hece kaynaşması görülmektedir: düreñ (<dürersin), dāvet eden (<davet edersin), ġatıñ (<katarsın), tanın (<tanırsın).

34. Geniş zaman, geniş zamanın hikayesi ve şart çekiminde, geniş zaman ekinin düz ünlüyle kullanıldığı da görülmektedir: ¢órerik (<göreriz), durar (<durur), vurarsın (<vurursun), ¢órerlē (<görürler), durardı (<dururdu), vurarlardı (<vururlardı), ¢órerdú¤ (<görürdük), görer miydiñ (<görür müydün), durarsa (<durursa), ¢órerlerse (<görürlerse), görersen (<görürsen), ...

35. Gelecek zaman çekiminin I. teklik ve çokluk ile II. teklik ve çokluk şahıs çekimlerinde hece kaynaşması görülmektedir: ölecen (<öleceğim), varacam (<varacağım), ġonuşacāz (<konuşacağız), göçecez (<göçeceğiz) (37/4), annadacañ (<anlatacaksın), ekeceñ (<ekeceksin), duracañız (<duracaksınız), gidecēniz (<gideceksiniz), ...

36. Emir / İstek I. teklik ve çokluk şahıs çekimleri işlek olarak kullanılmaktadır: vereyin (<vereyim), ġonuşiyin (<konuşayım), oturiyim (<oturayım), yediriyim (<yedireyim), alalın (<alalım), yiyelin (<yiyelim), yapdıralım (<yaptıralım), düşünelim (<düşünelim), ...

37. Yörede, şimdiki zaman ile geniş zamanın hikâye üçüncü teklik ve çokluk şahıs çekimlerinde, ayrıca ek-fiilin görülen geçmiş zaman üçüncü teklik şahıs çekiminde sonda sebebi belirlenemeyen bir -n türediği görülmektedir: oynaniyodun (<oynanıyordu), ānniyodun (<anlıyordu), yapmiyodun (<yapmıyordu), yaıyōdun (<yağıyordu), kesiyōlardın (<kesiyolardı), óyleydin (<öyleydi), vardın (<vardı), yōdun (<yoktu), çōdun (<çoktu), on üşlüydün (<on üçlüydü), ...

I. AĞIZ YÖRESİNİ BELİRLEYEN ÖZELLİKLER

1. Şahıs zamirinin III. teklik ve çokluk şekilleri, işaret zamiri teklik ve çokluk şekilleri ile işaret sıfatındaki o ünlüsü I. ağız yöresinde darlaşmaz. Yazı dilindeki gibi geniş şekliyle kullanılır.

2. I. ağız yöresinde işaret zamiri şu ‘nun ünlüsünün genişlemesiyle oluşmuş şo ve ünlüsünün hem genişleyip hem de uzun telaffuz edildiği şō şeklinin kullanıldığı görülmektedir. Bu şekilde kullanımına II. ağız yöresinde rastlanılmamıştır: şo (<şu), şora (<şura), şorda (<şurada), şordan (<şuradan), şoralardan (<şuralardan), şoriya (<şuraya), şorœya (<şuraya). ; şō (<şu), şōra (<şura), şōriya (<şuraya), şōrada (<şurada), şōrda (<şurada), şōrdan (<şuradan), şōna (<şuna), şōnuñdan (<şunundan).

İşaret sıfatının ünlüsünün genişlemiş şekliyle daha çok I. ağız yöresinde kullanıldığı görülmektedir: şo &adar (<şu kadar), şo ġarşıki tepeden (<şu karşıki tepeden), şo ġarşı (<şu karşı), şo yanna (<şu yana).

3. Eski Türkçede işlek olarak kullanılan Batı Türkçesine de geçen fakat Eski Türkiye Türkçesinden sonra kaybolan ettirgenlik eklerinden -ġur ‘un da yöremizde I. ağız yöresinde kullanıldığı görülmektedir. Sınırlı sayıdaki kullanımında ekin sonundaki -r sesinin düştüğü görülmektedir: durġudacañ (<durduracaksın), durġudiyodu% (<durduruyorduk), durġuduruz (<durdururuz), durġudiyolā (<durduruyorlar), durġudiyalardı (<durduruyorlardı).

4. Zarf türetmekte kullanılan aşağıdaki eklerin, I. ağız yöresinde kullanıldığı görülmektedir:

+dan, +den (< tegin): Yörede yönelme hâli ekinden sonra eski tegin edatından çıkmış ve hece kaynaşmasına uğramış +dan/+den eki, “+a/+e kadar” anlamında zaman zarfları kurmaktadır. Özellikle I. ağız yöresinde görülmektedir: ġurbanadan (<kurbana kadar), āşamadan (<akşama kadar), ā‹şamadan (<akşama kadar), saba∙adan (<sabaha kadar).

-anda, -ende / -andan, -enden: -an, -en sıfat-fiil ekine bulunma veya çıkma hali eki getirilerek zaman anlamı taşıyan zarflar elde edilir. I. ağız yöresinde görülmektedir: olanda geliller (<olduğunda / olduğu zaman gelirler), kesenden sōna (<kesdikten sonra).

+ca‹, +cek (< ça%): Yönelme hâli ekinden sonra gelerek “kadar” anlamında zaman zarfları kuran bu ek, aslında sınırlama görevi yapan çak edatının ekleşmesiyle oluşmuştur: ġa‹asíyaca‹ (<kalkasıya kadar), do‹san beşecek (<doksan beşe kadar).

+ca,+ce (< ça%): ça% edatının sonundaki -% ünsüzünün düşmesi ve ekleşmesiyle ortaya çıkmıştır. I. ağız yöresinde kullanılmaktadır: āşamaca (<akşama kadar), ṓlenece (<öğlene kadar), yatsíyaca (<yatsıya kadar), zabā∙aca (<sabaha kadar), pazar ¢únece (<pazar gününe kadar), gidenece (<gidene kadar), ...

5. Şimdiki zaman ve geniş zaman I. çokluk şahıs çekimlerinde şahıs ekinin son sesinin tonlulaştığı örneklerin sayısı az olmakla birlikte tamamı I. ağız yöresinde görülmektedir: asiyos (<asıyoruz), diyos (<diyoruz), oyniyos (<oynuyoruz), yatiyos (<yatıyoruz), döniyōs (<dönüyoruz), yatiyos (<yatıyoruz), bekleris (<bekleriz).

6. Gelecek zaman I. çokluk şahıs çekiminde -ğ- ünsüzünün erimesiyle şahıs ekinin ikiz ünlülü olarak kullanıldığı görülmektedir (-acauz, -cauz, -eceúz, -¹ceüz, -eceüz). Bu şekliyle I. ağız yöresinde daha yaygın kullanılmaktadır: çalışacauz (<çalışacağız), olacauz (<olacağız), ya‹acauz (<yakacağız), bulacauz (<bulacağız), doyurcauz (<doyuracağız), sürdüreceüz (<sürdüreceğiz), gid¹ceüz (<gideceğiz), süreceúz (<süreceğiz), gideceúz (<gideceğiz).

II. AĞIZ YÖRESİNİ BELİRLEYEN ÖZELLİKLER

1. İkinci ağzı bölgesinin ayırt edici özelliklerinden en önemlisi, şahıs zamirinin III. teklik ve çokluk şekilleri, işaret zamiri teklik ve çokluk şekilleri ile işaret sıfatındaki o ünlüsünün darlaşarak u şeklinde kullanılmasıdır.

Şahıs zamirinde darlaşmaya örnekler: u (<o), unu (<onu), unuñ (<onun), uña (<ona) ; unnar (<unnar), unnarı (<onları), unnarıñ (<onların).

Yarı-darlaşmış şekli de sadece II. ağız yöresinde görülmektedir: ¥ (<o); ¥nu (<onu) ; ¥nnar (<onlar).

İşaret zamirinde darlaşmaya örnekler: u (<o); unu (<onu), unuñ (<onun), uña (<ona), una (<ona), uã (<ona), unda (<onda), undan (<ondan), ura (<ora), uriya (<oraya), urda (<orada), urdan (<oradan) ; unnar (<onlar), unnarı (<onları), unnardan (<onlardan).

İşaret sıfatında darlaşmaya örnekler: u maya (<o maya), u ∙alaya (<o halaya), u yandan (<o yandan), u sedir (<o sedir), u vazŒfeyi (<o vazifeyi), u ma∙alleniñ (<o mahallenin), u ādeT (<o âdet), u beyazı (<o beyazı).

Yarı-darlaşmış şekli de II. ağız yöresinde görülmektedir: ¥ zaman (<o zaman), ¥ zamanıñ şeyinde (<o zamanın şeyinde).

2. -ġ- / -%-, -ğ- > -y- değişmesi, yöremizde II. ağız yöresinin ayırt edici özelliği olarak karşımıza çıkmaktadır. I. ağız yöresinde hiç görülmemiştir: sāya (<sağa), yāyi (<yağı), tere yāyı (<tereyağı), sāyinca (<sağınca), tere yāyi (<tereyağı), āyşam (<akşam).

3. Vasıta hali ekinin ek yığılması sonucu genişlemiş olan -ılan, -ilen, -ulan, -ülen / -lan, -len şekli bölgede sadece II. ağız yöresinde görülmüştür: onuñ ulan (<onunla), şekerlen (<şekerle), ellen (<elle), ó¤úzlerlen (<öküzlerle), elimiz ilen (<elimizle), t•laylan (<tuğlayla).

4. II. ağız yöresinde “öyle, böyle” zarfları, isimden isim yapma eki -lik getirilerek genişletilmiştir: işde öylelik ∙alletdú¤, gitdi (<işte öyle hallettik, gitti), öylelik (<öyle), öylelik ¢únümüz túkendi. (<öyle günümüz tükendi), böylelik (<böyle), böylelik va‹dımız geşdi (<böyle vaktimiz geçti), böylelik ¢únümüz geşdi işde (<böyle günümüz geçti işte), şimdi böylelik (<şimdi böyle).

5. Şimdiki zamanın çekiminde olumsuzluk eki -ma, -me; y ünsüzünün etkisiyle daralmaya uğradığı hâlde, II. ağız yöresinde daralmadığı görülmektedir: olmayo (<olmuyor), yapmayolar (<yapmıyorlar), yapmayoz (<yapmıyoruz), ġullanmayan (<kullanmıyorum), yapmayalar (<yapmıyorlar), olmay (<olmuyor), duramayon (<duramıyorum), dōramāyuz (<doğramayız), olmāyo (<olmuyor), ya‹māyon

(<yakmıyorum), yapmāyuz (<yapmayız), olmāy (<olmuyor), olmāyo (<olmuyor), bilmēyoz (<bilmiyoruz), bilmēyon (<bilmiyorum).

6. Şimdiki zaman çekiminde kullanılan ve şimdiki zaman eki -yur ‘dan gelişen -yu şekli (bk. 5.3.1. Şimdiki Zaman Kipi), sadece II. ağız yöresinde görülmektedir: ġoyiyun (<koyuyorum), ġōyun (<koyuyorum), gidiyun (<gidiyorum), ya‹iyun (<yakıyorum), gidiyum (<gidiyorum), ediyum (<ediyorum), duriyum (<duriyorum), do‹uniyu (<dokunuyor), dōriyu (<doğruyor), oliyu (<oluyor), o‹uniyu (<okunuyor), bālaniyu (<bağlanıyor), yatiyu (<yatıyor), āliyular (<alıyorlar), ¢ótüriyulā (<götürüyorlar).

Çankırı ili ve yöresinde şimdiki zaman çekiminin farklılığı sebebiyle iki ağız adacığı da ortaya çıkmıştır:

I. Ağız Adacığı

Şimdiki zaman çekimi sebebiyle ortaya çıkan I. ağız adacığı, Çerkeş ilçesinde Soğanlı (Melan) Çayı’nın kuzeyinde kalan yerleşim yerleri ile Bayramören ilçesinde yer alan Gürgenli Dağı’nın kuzeyinde kalan yerleşim yerlerinde tespit edilmiştir. Söz konusu adacıkta, şimdiki zaman çekiminin III. teklik ve çokluk, yer yer de I. ve II. teklik çekimlerinde -yar, -yer ekinden gelişen -ya, -ye şeklinin kullanıldığı görülmektedir (bk. 5.3.1. Şimdiki Zaman Kipi). Bu adacığın şimdiki zaman çekiminde aynı eki kullanan Karabük’e bağlı Ovacık ve Eskipazar ilçeleri ile Kastamonu’ya sınır olması bu illerin şimdiki zaman çekiminin idari sınırları aşarak bu bölgeye kadar nüfuz ettiğini göstermektedir. Ovacık ve Eskipazar ilçelerinin daha önce Çankırı iline bağlı olduklarını da belirtmek yerinde olacaktır: ġonuşiyan (<konuşuyorum), arayam (<arıyorum), yoliyan (<yoluyorsun), yaşiyan (<yaşıyorsun), geliya (<geliyor), ¢órükiya (<görüküyor), o‹udiya (<okutuyor), ifāde aliya (<ifade alıyor), ∙abar veriliya (<haber veriliyor), böyiya (<büyüyor), yaiya (<yağıyor), gidiya (<gidiyor), ödiye (<ödüyor), bide daıdiye (<pide dağıtıyor), geziye (<geziyor), duriye (<duruyor), ediyalar (<ediyorlar), oyniyalar (<oynuyorlar), ödiyalā (<ödüyorlar), isdiyalā (<isdiyorlar), biniyalā (<biniyorlar), çııriyalā (<çığırıyorlar), yapiyalā (<yapıyorlar), geliyalā (<geliyorlar), ...

II. Ağız Adacığı

II. ağız adacığı ise Orta ilçesinin Kalfat Köyü’nde tespit edilmiştir. Bu ağız adacığında şimdiki zaman çekiminin III. teklik ve çokluk ile I. çokluk şahıslarında, -ir

ekinden gelişen -Œ şeklinin daha işlek olarak kullanıldığı görülmektedir (bk. 5.3.1. Şimdiki Zaman Kipi): yetişŒ (<yetişiyor), olŒ (<oluyor), sürŒ (<sürüyor), tütŒ (<tütüyor), dādŒ (<dağıtıyor), a‹Œ (<akıyor), gelŒ (<geliyor), küsdürŒ (<küstürüyor), çevirŒz (<çeviriyoruz), yapŒz (<yapıyoruz), ġutlŒz (<kutluyoruz), ya‹Œlar (<yakıyorlar), giydirŒlar (<giydiriyorlar), yapŒlar (<yapıyorlar), beslŒlar (<besliyorlar), deyŒler (<diyorlar), çalŒler (<çalıyorlar), daıdŒler (<dağıtıyorlar), daıdŒleÿ (<dağıtıyorlar), giyŒleÿ (<giyiyorlar), ...

BİRİNCİ BÖLÜM

DİL İNCELEMESİ

Benzer Belgeler