• Sonuç bulunamadı

Yaflam›n Olas› ‹lk Ad›m› Belirlendi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yaflam›n Olas› ‹lk Ad›m› Belirlendi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Yaflam›n Olas› ‹lk Ad›m›

Belirlendi

ABD’de Carnegie Institution ve George Washington Üniversitesi araflt›rmac›lar›, yaklafl›k dört milyar y›l önce yaflam›n ortaya ç›kmas›yla sonuçlanan ilk ad›m› belirlemifl olabileceklerini düflünüyorlar. Yaflam›n ortaya ç›kmas› için, tüm yaflam sistemlerinde bulunan proteinlerin yap›tafllar› olan aminoasitlerin zincir biçimli moleküller halinde dizilmeleri gerekiyor. Bu dizilimi bafllatan ilk ad›m›n ne oldu¤u, bilim adamlar›n›n 50 y›ld›r çözüm bulamad›klar› bir sorundu. Carnegie’den Robert Hazen ve Timothy Filley ile George

Washington’dan Glenn Goodfriend’in bulufllar›, biri hariç aminoasitlerin tümünün sahip oldu¤u asimetrik yap›ya dayan›yor. Bu asimetrik yap›, karbon çevresinde flekilleniyor. Bu dizilimin anlam›, her aminoasit için birbirinin ayna görüntüsü olan iki farkl› biçimin bulunmas›. Bu biçimler solak (L) ve sa¤lak (D) olarak tan›mlan›yor. Canl› sistemlerin tüm kimyas› da bu solak ya da sa¤lak moleküllerin seçilmifl olmas›na göre belirleniyor. Biyolojik olmayan süreçlerse genellikle sa¤ sol ayr›m›

yapm›yor. O halde, kimyasal

dönemden biyolojik döneme geçifl için, do¤al bir sürecin solak ve sa¤lak aminoasitlerin ayr› yerlerde toplanmalar›n› sa¤lam›fl olmas› gerekir. Bu süreç saf L aminoasitlerden oluflan zincirsi moleküllerin oluflumunda önemli role sahip. Hazen ve ekip arkadafllar›, sürecin nas›l ortaya ç›kt›¤›n› belirlemek için basit bir deney yapm›fllar. S›radan bir mineral olan ve kireçtafl›yla, birçok deniz canl›s›n›n tafl›d›¤› sert kabu¤u oluflturan kalsitten yumruk büyüklü¤ünde bir parçay›, aspartik asit adl› amino asit içeren zay›f bir solüsyona bat›rm›fllar. Deney sonunda solak ve sa¤lak moleküllerin, kalsit kristallerinin farkl› yüzeylerinde topland›klar› görülmüfl. Minerallerin ço¤u, "merkezci" olarak tan›mlanan türden. Yani, tercihli bir yönde yap›lanm›yorlar. Oysa baz› minerallerde birbirlerine göre ayna

görünümünde dizilmifl kristal yüzeyler bulunuyor. Kalsit bunlardan biri. Bu mineral bugün oldu¤u gibi yaflam›n ilk ortaya ç›kt›¤› 4 milyar y›l öncesinde de bol miktarda bulunuyordu.

Hazen ve arkadafllar›n›n çal›flmas›, Dünya’n›n ilk y›llar›ndaki seyrek "organik çorba" içinde birbirine kar›flm›fl olarak bulunan solak ve sa¤lak amino asitlerin, bolca bulunan bir mineral yüzey üzerinde yo¤unlafl›p tercihli yönlerde dizilebilmelerini aç›klayan inand›r›c› bir model olarak de¤erlendiriliyor.

Hazen flöyle diyor: "Stanley Miller, 1950’li y›llardaki öncü çal›flmalar›yla aminoasitlerin yaflam öncesi

sentezlerinin görece kolay birer süreç oldu¤unu gösterdi. As›l zorluk, L-aminoasitlerin seçilip

yo¤unlaflmalar›n›, daha sonra da bu moleküllerin zincir biçimli proteinler halinde dizilmelerini aç›klamak. Bizim deneylerimiz, kalsitin kristal yüzlerinin aminoasitleri kolayca seçip

yo¤unlaflt›rabildi¤ini ortaya koydu. Yeni deneyler de kalsitin ayn› zamanda aminoasit zincirlerinin oluflmas›n› kolaylaflt›r›p

kolaylaflt›rmad›¤› sorununu ortaya koyacak". www.CarnegieInstitution.org 15 Temmuz 2001 B‹L‹MveTEKN‹K B ‹ L ‹ M V E T E K N L O J ‹ H A B E R L E R ‹

Huyumuz De¤iflmemifl

Ba¤›ms›z olarak yürütülen iki bilimsel çal›flman›n vard›¤› ortak sonuç: Dev memelilerin günümüzden 50 000 y›l öncesinden bafllayarak iki büyük dalga halinde topluca yok olmalar›n›n nedeni, aralar›na yeni bir memelinin, Homo Sapiens’in kat›lmas›. Melbourne Üniversitesi’nden Richard Roberts ve ekibi Science dergisinde yay›mlanan araflt›rmalar›nda, Avustralya’da

yaklafl›k 46 000 y›l önce k›ta çap›nda toplu bir yok oluflun varl›¤›na iflaret ederek, bunun ilk insanlar›n k›taya ayak basmalar›ndan yaln›zca birkaç bin y›l sonra gerçekleflti¤ini vurgulad›lar. Araflt›rmac›lara göre Avustralya’daki yok oluflta 28 aile ve 55 türün soyu tükenmifl. Soyu tükenen memeliler aras›nda 300 kg a¤›rl›¤›nda, pençe ayakl› dev

kangurularla, 100 kilo a¤›rl›¤›nda bir kufl olan Genyornis de bulunuyor. Buzullarla kapl› Kuzey Amerika’da 11 000 y›l önceki toplu yok oluflun nedeni de California Üniversitesi evrim biyologlar›ndan John Alroy’a göre k›taya gelen davetsiz

misafirlerden baflkas› de¤il. Amerika’daki kurbanlar›n aras›nda k›l›ç diflli kaplanlar, yünlü bizon, dev antiloplar ve tüylü mamutlar bulunuyor. Araflt›rmalar,

Avustralya’da ve Amerika’daki avc›lar›n ayr› taktikler kulland›klar›n› ortaya koyuyor. Avustralya yerlileri (aborijinler), göçlerini ve avlanmay› kolaylaflt›rmak için ormanlar› atefle vermifller. Bu da bitki örtüsünü ve iklim koflullar›n› de¤ifltirerek dev memelilerin dolayl› yoldan, yaflam alanlar›n›n yok olmas› sonucu ölmelerine yol açm›fl. Kuzey Amerika’daysa, Asya’dan av sürülerinin pefli s›ra k›taya giren insanlar, buradaki memelilere karfl› bir "y›ld›r›m savafl›" uygulam›fllar ve yerel hayvan stoklar›n› yok ede ede k›ta içlerine kadar ilerlemifller. Varsa-y›mlar›n yeni bulgularla

desteklenmesi halinde, sözkonusu toplu yok olufllar›n zanl›s› olarak görülen iklim de¤iflikli¤i beraat edecek.

Referanslar

Benzer Belgeler

(Tabii burada diri diri yak›lmak olas›l›¤› olaya yepyeni bir boyut ekliyor; ama bu durumda hasta- n›n çekece¤i ac›, gömülenden çok daha k›sa sürüyor.)

Gülden Sar›y›l- d›z, Osmanl›'da sabun imalat›n›n olduk- ça önemli bir yer tuttu¤unu yaz›yor (Hür- riyet 18 Ekim,1999) Gerçi sabun içya-

Çiçeklerin atas›ysa, bundan 130 milyon y›l kadar önce ortaya ç›kan, krem rengi yapraklar› ve k›rm›z› bir meyvas› olan amborella’ym›fl.. Bu nadide çiçek

Ars›z Bat› bilgisayar sis- temlerinin aksine, Vaio uyar›lar› ve mesaj- lar› Japonya’da çok popüler bir fliir türü olan 3 sat›rl›k Haiku yoluyla çok daha za- rif

Futbol- da oldu¤u gibi, bilim tak›mlar› aras›nda da transfer yap›l›yor; Galatasaray, Inter gibi zengin tak›mlar nas›l istedikleri y›ld›zlar› büyük paralar

Biliminsanlar› bu tür problem- lerin, yeni bitkilerin di¤er bitkilerden uzak yerlerde büyütülerek ve daha baflka önlemler alarak ortadan kalkaca¤›n› söy- lüyor ve

Ama e¤er Lorenz "Acaba be- nim kadar e¤lenceli bilim kitaplar› yazan baflka biri var m›d›r?" diye bir laf etsey- di, ben dahil binlerce kifli bu sözleri abar-

1985’de haz›rlad›¤› bir rapor, bilimin hal- ka aç›lmas›n› çok kesin bir dille vurgulu- yor: " Halk›n bilinçlendirilmesi her bilim insan›n