• Sonuç bulunamadı

V İ C T OR 1880

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "V İ C T OR 1880"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

V İ C T O R

1880

A D A M A N

- 1948

Ölülerimiz de bizi birleştirmezse yaşıyamayız.

Yazan: Y. Mimar Şevki BALMUMCU

K a r a k t e r i :

İri bir vücut, geniş omuzlar üzerinde heybetli bir baş,

Tanrı bu başı o şekilde halketmişti ki bütün kuvvet ve

haş-meti beyin nahiyesinde tecelli ediyordu.

Adaman, denlebilir ki, sadece bu koca beynin tahrik

ey-lediği devâsâ bir varlıktı.

Durbindi, yaratıcı idi, nikbindi, tabiata inanır, fazilete

ta-par, aklı rehper tutardı.

Fevkalâde zeki, harikulâde teşkilâtçı idi. Çok güzel ve

fasih görüşürdü. Görüşmezdi: Harikulâde dimağmda

muhte-lif tasfiyelerden geçirerek billûrlaştırdığı cümlelerden eserler

inşa ederdi.

Sesi: Ses ile nefes arasında bir şeydi. Hakikatlerinin

sü-kûn içindaki zengin vâdilerini gezdirirken bu sesten

sözle-rine ancak sadakat isterdi.

Daima sade, daima vakur ve enerjikti. İkna ve dilediği

zaman iskât kabiliyeti fevkalâde idi.

Hiç bir zaman küçülmedi, basitleşmedi. Hiç bir zaman

kırmadı ve küsmedi.

D o ğ u m u v e t a h s i l i :

Adaman 1880 de Istanbulda doğdu. Babası (Petraki

Ada-mandidis), devrinin kalbur üstü kalfalarmdandı. Yeniköydeki

Halim paşa yalısını inşa etmiş ve o tarihlerde depremden

ha-sara uğrayan Mısır Çarşısını tecdit eylemişti.

Küçük Adaman 1896 da yani 16 yaşında Galatasaraydan,

1£00 de yani 20 yaşında (Ecole Sp'âcial d'Architecture Paris)

den mezuniyet diplomalarını almış ve 1901 de Paris Güzel

Sanatlar Akademisine devama başlamıştı. Fakat bu son

mek-tebe devam keyfiyeti evin arzusuna muhalifti. Bilhassa

vali-desi oğlunun her ne pahasına olursa olsun yurda dönmesini

istiyordu. Bu istek o derece kat'î idi ki genç Adaman'a aydan

aya gönderilen tahsisatın kesilmesine kadar gidildi .

Adaman bir sene bir taraftan çalıştı, diğer taraftan

tah-siline devam etti. Sene sonu tatilini geçirmek üzere Istanb-ula

ge'di. Belki tahsile devam için evi ikna edebileceğini de

dü-şünüyordu.

M e s l e k î f a a l i y e t i :

(2)

se-ne devam etti. 1902 yılında yani yirmi iki yaşında Dimitıi Pe-çilâ, Odissea Püsküllü ile (Mimarî Proje ve İnşaat Müteahhit-liği) şirketini tesis eyledi.

Bir zaman sonra Osman Fıtrînin de iştirak eylediği bu şirketin bürosu Galatada Büyük Millet hanında açıldı. Ve bu büro Adaman'm ölümünden biraz zaman evvele kadar (Ada-man bürosu) olarak devam etti. Ada(Ada-man mesleğin daha ziya-de tatbik ve inşa işinziya-de temayüz eyledi. Kuruculuk, yapıcılık, terkip ve teşkil edicilik ruhu, diğer meslekî meziyetlerine hâ-kim olmuştur.

Mimar olarak yarattığı vsva taahhüden tatbik ve inşa ey-lediği eserler:

İstanbul Vali Konağı binası (proje ve inşa) Gölcü çeşme fabrikası

Yüksekkaldırım'daki ufak sinema, Haydarpaşa Garı tamiri inşaatı, Luvr Apartmanı (proje ve inşa), Taksim Palas,

Kâzım Özalp villâsı inşaatı, Salih Bozok villâsı inşaatı,

Mirgün Muhlis Erdener villâsı inşaatı, Yeşilköy hava meydanı inşaatı, Galatada Ankara hanı,

Beşiktaş camii restore işi,

Melek ve İpek sinema salonları inşaatı, Melek Apartmanı inşaatı,

Beşiktaşta tütün deposu binası i(ıproje ve inşaat), Yıldız Teknik Okulu binası inşaatı,

Üsküdar Şemsipaşa tütün deposu inşaatı, Beyazıt meydanındaki havuz inşaatı , Tekelin Tekirdağ şarap fabrikası, ikinci Vakıf hanı inşaatı, Edirne garı inşatı, T e ş k i l â t ç ı l ı ğ ı :

Adaman her şeyden evvel yaman bir teşkilâtçı idi. Melek sinemasının bugünkü salonunu 45 günde monte ettiğini, lâf arasında anlatmıştı .

Bugünkü meslekî teşkilâtımızın 1929 kongresinde üç (ih-tiyar ^genç) görülmüştü:

Sarrafyan, Yenidünya, Adaman.

Sarrafyan aramızdadır. Tanrı 'kendisine uzun ömürler versin.

Yenidünyanm Yunanistana gittiğini biliyoruz. Adaman'ımıza gelince: O artık aramızda değil!

Adaman, mimarî meslek teşkilâtının müessislerindendi. Ve senelerce muhtelif idare heyetlerinde, komisyonlarda çalış-tı. Mizacı iktizası büyük topluluklarda ender görüşürdü. Fa-kat iş başında bütün yaratıcılığı tuğyan halindeydi. Dağınık fikir ve kuvvetleri bir noktada toplamak ve en kısa yoldan hedefe tevcih eylemek Adaman'a vergiydi. Meziyetlerinden bi-risi de: Katiyen şahsın aleyhinde görüşmezdi. Ve topluluk ruhunun bu neviden küçüklüklere düştüğüne şahit olduğu zamanlar, bir iki güzel kelimeyle durumu tâdil ve tebdil ey-lemeyi çok iyi bilirdi.

S o n s e n e l e r i :

ikinci Cihan Harbinin orta yıllarında Adaman işten yana sıkıntıda idi. 1946 yılı ilkbaharı, 66 yaşındaki üstadımızı kalbin-den havli muztarip buldu. Büvükada'daki evine çekilmişti.

Namuslu ve kaliteli faaliyetinin mükâfatı olarak bu evin katlarını dahi kiraya vermek mecburiyetinde kalmıştı.

Kitaplarını satmak istediğini Türk Yüksek Mimarlar Bir-liğine bildirmişti.

947 yazında kendisini ziyaret edenler: Genç sardunyala-rın oynaştığı havuzlu bahçesinde üstadı eşiyle yan yana bul-dular. Kilosu düşmüş, vücudü kısmen küçülmüştü. Fakat o muhteşem beyni, büyük ve mukaddes bir emanet halinde mu-hafaza eyliyen kafa, bütün şaşaasiyle yaşıyordu.

Belli ki bu dimağ, hastalığiyle ölüm kalım mücadelesinde idi. Yine temkinli, yine tane tane görüşüyordu. Bir fark ila ki kelimelerin yarattığı biilûrî eserlerde biraz hüzün, bir de-reca inkisar vardı.

Torunlarından birisinin Türk okulundan aldığı mükâ-fatı getirip göstermesini söyledi. Türk okulunda yetiştir-diği, küçük kızı sayın Madam Cimilli'nin ikinci çocuğu Nük-hetin kardeşi Erol bebek arabasında mışıl mışıl uyuyordu. Sayın Madam Victor Adaman'm ara sıra göz yaşlarını sakla-mak için başını çevirdiği görülüyordu. Çünkü Adaman savgi ve saygı ile tanrılaşan aşkının derin minnet duygularını ona bezlediyordu.

Koyu kiremit renkli duvarların hudutlandırdığı yemye-şil bahçeden güneş çekilmek üzereydi.

Adaman gecenin gelmekte olduğunu görüyordu. Fakat, henüz mücadele kuvvetini kaybetmemişti.

1948 yılı ocak ayının 18 inci pazar günü, Adaman'm muh-teşem dimağ, ile hastalığı arasındaki meydan muharebesinin neticesini ilân etti. Dimağının emirlerine itaat edamiyecek derecede zayıf düşen vefakâr kalbi hastalığının galebesini te-min eden talihsiz bir zafer geçidi oldu.

Biz buna Adaman öldü diyoruz. Sayın Madam Cimillinin notları:

—Bana babamın ne tarafını ne sebepten sevdiğimi so-ruyorsunuz? Nasıl tayin edebileyim? Ah babamın sevilmiye-cek tarafı yoktu ki!.

— Bir kare çok dürüst bir adamdı! Benimle bir arkadaş gibi görüşürdü.

— Erol'un muhakkak mimar olmasını isterdi!

— Mütevazı idi ve bu tevazuu içinde daima ezilmek iste-nilenin müdafii idi.

— Dindar değildi. (Ben ölünce siyah giymeyin) derdi. — (Hayatta insanın işi hiç bitmez. Ben gençken bir şeyler yapmayı tasarlardım. Bu yaşa geldim, bir şey yapmadığımı görüyorum. İş hiç bitmez!) derdi.

— Yeşilköy hava meydanının inşaatını bitir liği gün ken-disini tayyare ile küçük bir uçuşa davet etmişler. Bana (Li-na, diyordu. Canım, dedim kendi kendime: Viktor! Ne ihti-yacın var şimdi tayyareye binmeye!)

— Yeğeni Konstantin Skorpatiotis'in mimar olmasını o is-temişti. Ona mesleğimiz şöyledir, böyledir, dedi ve ikna etti.

— Hâdiseleri evvelden görme ve kestirme kabiliyeti fev-kalâde idi. İşler üzerinde istemediğimiz bir neticeyi evvelden haber verinca annem: (Aman Viktor! Şom ağızlısmdır!) derdi. O da: (Na yapalım ben görüyorum işta.) der ve ilâve e -derdi. .((Belki bir şeyi, yalnız bir şeyi evvelden kestiremiye-ceğim. Ama, belki onu da, sırası gelince haber verebilekestiremiye-ceğim.)

— Ölümünden iki gün evvel bize telâşsız va pek ciddî (ço-cuklar! Artık ben hastaneye kaldırılmalıyım. Bu böyle ya-kışık alır!) demişti. Bu sözlerini evde ve kendisi 'hakkında arzu etmediği bir hâtıranın kalmasını istemediğine hamledi-yoruz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Orta okul yerleşme birimi olarak se- çilen talî merkezler ise, haftalık ihtiyaç- ların karşılanacağı şekilde donatılmışlar ve her 15.000 kişilik mahalle gurubu için

Direkler evin dere- cesine göre işlenmeden bırakıldığı gibi ayrı ayrı renklere d

[r]

İkinci Öğretimden Elde Edilen Gelirler Sosyal Tesis İşletme Gelirleri Diğer hizmet gelirleri Lojman Kira Gelirleri Diğer Taşınmaz Kira Gelirleri Hazine yardımı.

Sosyal Tesis İşletme Gelirleri Diğer hizmet gelirleri Lojman Kira Gelirleri Diğer Taşınmaz Kira Gelirleri Yurtdışından Alınan Diğer Bağış ve Yardımlar.

Bu çalışmada Platon’un idealar evreni fikri ile metafiziği, toplumsal sorunlara bir çözüm yöntemi olarak geliştirmesi neticesinde inşa ettiği ve hem devlet

50-70 micron thick electrostatic powder paint aluminium injection housing, aluminum

a) Araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunabilir. b) Fabrika, atölye, satış ve servis üniteleri kurup işletebilir. c) Kurulu sanayilere siparişler verebilir. d) Dahili