• Sonuç bulunamadı

Paleontoloji B‹L‹M VE TEKN LOJ‹ HABERLER‹

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Paleontoloji B‹L‹M VE TEKN LOJ‹ HABERLER‹"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

4 Temmuz 2002 B‹L‹MveTEKN‹K

Baz›lar› So¤uk Sever...

Dünya’da yaflam›n nas›l ortaya ç›kt›¤› kesin olarak bilinmiyor, ama bir ku-ram üzerinde neredeyse yüz y›ld›r herkes anlaflm›fl gibi. Organik bile-flimler okyanuslarda birikiyor, poli-merlefliyor ve giderek daha karmafl›k makromoleküller oluflturuyorlar. Bunlar da sonunda kendilerini yeni-den üretmelerini sa¤layacak tepkime-leri h›zland›rman›n bir yolunu bulu-yorlar. “Yaflam Öncesi Çorba” (prebi-otic soup) kuram›na ilk

deneysel deste¤i, 1953 y›-l›nda, Dünya’n›n gençlik y›llar›nda sahip oldu¤u düflünülen atmosferini bir cam fanus içinde sen-tezleyip, daha sonra kar›-fl›ma flimflekleri temsilen elektrik ak›m› uygulaya-rak amino asitlerin olufl-mas›n› sa¤layan Stanley Miller getirdi. 1970’te ünlü Murchison meteoriti üzerinde amino asitlerin keflfedilmesi, Miller’in

de-neyinde oldu¤u gibi amonyum, hidro-jen siyanür, aldehid ve keton gibi or-ganik moleküllerin Günefl Sistemi’nin oluflum aflamalar›nda meteoritler üze-rinde de sentezlendi¤ini ortaya koy-du. Böylece Dünya’da yaflam için ge-rekli organik bileflimler stokunun, yeryüzünde gerçekleflen sentezler, as-teroid ve kuyrukluy›ld›z çarpmalar› ve gezegenimize ya¤an meteoritler ile y›ld›zlararas› uzaydaki toz parçac›kla-r›ndan olufltu¤u ve bu organik bile-flimlerin okyanuslarda birikerek daha sonraki tepkimeler için hammadde oluflturduklar› konusunda görüfl birli-¤i olufltu. Araflt›rmac›lar, killer ve me-tal iyonlar›n polimerizasyon da dahil

olmak üzere yaflam öncesi tepkimele-ri h›zland›rd›¤›n› düflünüyorlar. Mole-küllerin tercihli bir biçimde mineral-lerin üzerine yap›flmalar›n›n da, mo-nomerlerden polimerlere geçifli sa¤la-d›¤› düflünülüyor. Bilimadamlar›, poli-merleflmifl moleküllerin daha büyük ve daha karmafl›k hale geldiklerinde, içlerinden baz›lar›n›n baflka molekül-lerle ba¤lan›p iliflkiye girebilme yete-ne¤i kazand›klar› konusunda da pek farkl› düflünmüyorlar. Bundan sonra-s›ysa, “belki” alan›na giriyor. Polime-rik bileflimlerin çeflitleri artt›kça, baz› polimerler, kendilerinin ve moleküler akrabalar›n›n kaba kopyalar›n› olufl-turma becerisini kazanm›fl olabilirler. Bu nokta da, ço¤alma, yeni kuflaklar

oluflturma ve çeflitlenme becerisini ta-fl›yan ilk moleküler varl›klar›n ortaya ç›kt›¤›, hem yaflam›n, hem de evrimin bafllad›¤› nokta olma özelli¤ini tafl›-yor. Buraya kadar bilimadamlar› ara-s›nda kaydade¤er bir anlaflmazl›k yok. Hatta kendilerini kopyalamay› beceren ilk moleküllerin peptid nük-leik asit molekülleri de¤il de, RNA molekülleri oldu¤u, bunlar›n da daha sonra genetik kal›t›m›n flifresini tafl›-yan DNA moleküllerinin oluflmas›n› h›zland›rd›¤› konusunda da pek ayk›-r›l›k yok.

Gelgelelim, ifl ilk canl› moleküllerin nerede ortaya ç›kt›¤›na gelince k›l›ç-lar çekiliyor. fiimdiye kadar yayg›n

kabul gören görüfl, ilk canl› organiz-malar›n hidrotermal kaynak bafllar›n-da ya bafllar›n-da hidrotermal göletlerde orta-ya ç›kt›kt›¤›yd›. Bu görüflü savunan-lar, canl›lar›n “aile a¤ac›n›n” genellik-le s›cakkkanl› hayvanlardan olufltu¤u-na iflaret ediyorlar. Oysa, yeni yeni ortaya at›lan bir görüfle göre yaflam, Dünya’n›n erken evrelerinin güç ko-flullar›nda ayakta kalabilmek için bu-zul ça¤lar›na güvenmifl bulunuyor. Bu görüflün savunucular›na göre, bu-gün yaklafl›k 4,5 milyar yafl›nda olan Günefl, ilk canl› fosillerine rastlan›lan 3,5 milyar y›l önce çok daha so¤uk oldu¤undan Dünya da büyük bir ola-s›l›kla bir kartopu gibi buzla kapl›yd›. Yaflam için so¤uk bafllang›ç tezini

sa-vunan araflt›rmac›lar›n güçlü argümanlar› yok de¤il. Bunlar›n bafl›nda, DNA’n›n korunmas› geli-yor. Deneyler, gerçekten de so¤uk koflullarda fosil-lerdeki DNA’n›n ortalama 100.000 y›l korundu¤unu gösteriyor. Oysa s›cak or-tamlarda fosil DNA ancak 1000-10.000 y›l aras›nda kendini koruyabiliyor. Yaflam için so¤uk bir bafl-lang›c› savunan taraf, s›ca¤› seven organiz-malar›n ortaya ç›k›fl› için alternatif mekanizmalar›n varl›¤›na iflaret ediyor. Örne¤in, bu s›caksever or-ganizmalar, yaflama gözlerini son-radan açm›fl, ancak felaketli asteroid ya da meteor çarpmalar›n›n yol açt›¤› y›k›mdan sa¤ ç›km›fl olabilirler. An-cak “so¤uk bafllang›ç” tezinin savunucular›, k›r›lgan ilk yaflam biçimlerinin Dünya’n›n gençlik y›l-lar›nda s›kça rastlan›lan asteroid ve kuyrukluy›ld›z bombard›man›na dayanamayaca¤›n› belirtiyor ve gezegenimizde yaflam›n bir de¤il, birçok kez ortaya ç›km›fl olabilece¤ini vurguluyorlar.

Science, 14 Haziran 2002

B ‹ L ‹ M V E T E K N

L O J ‹ H A B E R L E R ‹

R a fl i t G ü r d i l e k

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha önceki çalışmalar da dalga boyu 670 nm dolayında olan kırmızı ışığın, “su seven” maddelere yakın su moleküllerini daha hareketli hale getirebildiği ortaya

Çap› yaklafl›k 50.000 km olarak hesaplanan cismin bizim gaz devlerinin yap›s›nda oldu¤u varsay›ld›¤›nda, bu kadar s›cak kalabilmesinin tek yolu, devasa bir

Nedeni, ekibin bu cismi ilk kez 21 Ekim 2003 tarihinde rutin bir Kuiper Kufla¤› taramas› s›ras›nda belirle- mifl olmas›.. Ancak, cismin çok uzak olmas› ve ve çok

2001 KX76’n›n çap›n›n, parlakl›¤› ile bü- yüklü¤ü aras›ndaki iliflki konusundaki varsay›mlara göre de¤iflti¤ini kaydeden Lowell Gözlemevi Yöneticisi Robert

Üst kuarkla W bozonu aras›nda bir iliflkinin varl›¤›, ato- malt› dünyada üst kuark›, tüm maddelerin özelliklerinden sorumlu olan zay›f kuvvetin bir tür “babas›”

Büyük Patlama’dan k›sa bir süre sonra tüm evrene yay›lan ›fl›n›m›n fosil kal›n- t›s› olan kozmik mikrodalga fon ›fl›n›m› üze- rinde ayr›nt›l›

Kanada’da bulunan Sudbury Nötrino Gözlemevi araflt›rmac›lar›, çok küçük kütleli ve maddeyle çok ender etkileflen parçac›klar olan nötrinolar›n

Geçti¤imiz y›l bilimciler çeflitli türlerin DNA’s› için- de protein kodlamayan bölgelerin, gen bölgelerin- den daha yavafl de¤iflime u¤rad›¤›n›, dolay›s›yla