• Sonuç bulunamadı

Beyaz gömlek hipertansiyonu olan olgularda sol ventrikül diyastolik fonksiyonunun doku Doppler ekokardiyografi ile de¤erlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Beyaz gömlek hipertansiyonu olan olgularda sol ventrikül diyastolik fonksiyonunun doku Doppler ekokardiyografi ile de¤erlendirilmesi"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Gelifl tarihi: 30.03.2005 Kabul tarihi: 21.06.2005

Yaz›flma adresi: Dr. Do¤an Erdo¤an. Baflkent Üniversitesi Konya Uygulama ve Araflt›rma Merkezi, Kardiyoloji Bölümü, Hoca Cihan Mah., Saray Cad., No: 1, 42080 Selçuklu, Konya.

Tel: 0332 - 257 06 06 / 2111 Faks: 0332 - 247 68 86 e-posta: aydoganer@yahoo.com

Beyaz gömlek hipertansiyonu olan olgularda sol ventrikül diyastolik

fonksiyonunun doku Doppler ekokardiyografi ile de¤erlendirilmesi

The evaluation of left ventricular diastolic function by tissue Doppler echocardiography

in white-coat hypertensive individuals

Dr. Do¤an Erdo¤an,1Dr. Hakan Güllü,1Dr. Mustafa Çal›flkan,1Dr. ‹brahim Y›ld›r›m,2 Dr. Muhammet Bilgi,1Dr. Haldun Müderriso¤lu1

Baflkent Üniversitesi Konya Uygulama ve Araflt›rma Merkezi, 1

Kardiyoloji Bölümü, 2

Nefroloji Bölümü, Konya

Objectives: We evaluated left ventricular diastolic function using tissue Doppler imaging in cases with white-coat hypertension (WCH) and compared the results with those of sustained hypertensives.

Study design: The study included 32 subjects (mean age 45.1 years) with mild to moderate sustained hypertension according to the JNC VII criteria, 29 subjects (mean age 46.6 years) with WCH, and 35 normotensive healthy controls (mean age 45.5 years). None of the subjects had previously received antihypertensive treatment, nor did they have any systemic dis-ease or risk factors for coronary artery disdis-ease. Left ventricular diastolic function was assessed by both transthoracic conven-tional Doppler and tissue Doppler echocardiography. Results: There were no significant differences between the two hypertension groups with respect to age, gender, body mass index, lipids and glucose levels, and office systolic and diastolic blood pressures (p>0.05). Ambulatory blood pres-sures were significantly higher in the sustained hypertension group than those of the other groups (p<0.05). Left ventricular diastolic parameters obtained by transthoracic conventional Doppler and tissue Doppler echocardiography were similar between the two hypertension groups (p>0.05). However, parameters found in the WCH group were different from those of the controls, some of which reached statistical significance. Conclusion: Even in the absence of a systemic disease or a major risk factor for cardiac disease, WCH is associated with significant impairment in left ventricular diastolic func-tion, similar to that seen in sustained hypertension. In case of accompanying risk factors, these subjects may well be considered to be candidates of antihypertensive treatment.

Key words: Blood pressure monitoring, ambulatory/methods/ psy-chology; diastole; echocardiography, Doppler, pulsed; hypertension/ physiopathology/complications; stress, psychological; systole; ventric-ular dysfunction, left/physiopathology.

Amaç: Beyaz gömlek hipertansiyonu (BGHT) olan olgular-da sol ventrikül diyastolik fonksiyonu doku Doppler tekni¤i ile de¤erlendirildi ve sonuçlar sürekli hipertansif olgularla karfl›laflt›r›ld›.

Çal›flma plan›: Çal›flmaya, tan›s› JNC VII ölçütlerine gö-re konan, hafif ya da orta degö-recede sügö-rekli hipertansiyonu olan 32 olgu (ort. yafl 45.1), BGHT’li 29 olgu (ort. yafl 46.6) ve normotansif 35 sa¤l›kl› kontrol (ort. yafl 44.5) al›nd›. Olgular›n hiçbiri daha önce antihipertansif tedavi görmemiflti; hiçbirinde herhangi bir ek sistemik hastal›k ve koroner arter hastal›¤› risk faktörleri yoktu. Sol ventrikül diyastolik fonksiyonu konvansiyonel Doppler ve doku Doppler ekokardiyografi ile de¤erlendirildi.

Bulgular: Yafl, cinsiyet, beden kütle indeksi, serum lipid ve kan flekeri düzeyleri, klinik sistolik ve diyastolik kan ba-s›nçlar› iki hipertansiyon grubunda benzer bulundu (p>0.05). Sürekli hipertansiyon grubunda ambulatuar kan bas›nc› de¤erleri di¤er iki gruba göre anlaml› derecede yüksekti (p<0.05). Hem konvansiyonel hem de doku Doppler kullan›larak elde edilen diyastolik fonksiyon para-metreleri bak›m›ndan BGHT ve sürekli hipertansiyon grup-lar› aras›nda anlaml› fark bulunmad› (p>0.05). Buna kar-fl›n, BGHT grubu ile kontrol grubu aras›nda baz›lar› istatis-tiksel olarak anlaml› düzeye de ulaflan farklar saptand›. Sonuç: Önemli kardiyak risk faktörü ve herhangi bir sis-temik hastal›k yoklu¤unda bile, BGHT’li kiflilerde sol ventrikül diyastolik fonksiyonu, sürekli hipertansif birey-lerdekine benzer derecede bozulmaktad›r. Bu olgularda baflka risk faktörleri de varsa antihipertansiflerle tedavi uygun olabilir.

(2)

Hipertansiyon günümüzde, kardiyovasküler has-tal›klar içinde önemli prognostik de¤eri olan konjes-tif kalp yetersizli¤inin en önemli nedenlerinden

biri-dir.[1]Hipertansif olgular›n büyük ço¤unlu¤unda

kon-jestif kalp yetersizli¤ine yol açan patoloji sol ventri-kül sistolik fonksiyon bozuklu¤udur. Bunun yan›nda, hipertansif olgularda sol ventrikülün yeterince gevfleyememesi de s›k karfl›lafl›lan bir durumdur ve bu hastalar›n yaklafl›k %74’e varan k›sm›nda kalp

ye-tersizli¤inin ana nedenidir.[2,3]Her ne kadar sol

vent-rikülün diyastolik fonksiyonundaki bozulman›n kli-nik önemi iyi anlafl›lm›fl olsa da, bu patolojinin belir-lenmesi zordur ve altta yatan mekanizma tam olarak anlafl›lamam›flt›r.

Beyaz gömlek hipertansiyonu (BGHT), muayene-hanede veya klinikte ölçülen kan bas›nc› (KB) de¤er-lerinin sürekli yüksek olmas›na karfl›n, 24 saatlik am-bulatuar kan bas›nc› takibinde (AKBT) KB

de¤erle-rinin normal s›n›rlarda olmas› olarak tan›mlan›r.[4]

Muayenehanede veya klinikte ölçülen KB de¤erleri sürekli yüksek bulunan olgular›n yaklafl›k %25’inde AKBT’de ortalama KB de¤erleri normal s›n›rlarda

bulunmaktad›r.[5,6]Baz› klinik çal›flmalarda, BGHT’li

olgular›n sürekli hipertansif olan olgulara nazaran daha iyi prognoza sahip olduklar› ileri sürülmesine karfl›n, baz›lar› bu fikrin aksine görüfl

bildirmifller-dir.[7-9] Ayr›ca, bu çal›flmalarda, BGHT’li olgularda

antihipertansif ilaçlarla tedavinin gerekip gerekmedi-¤i konusunda tam bir fikir birligerekmedi-¤i sa¤lanmam›flt›r. Ya-k›n zamanda yap›lan klinik çal›flmalarda ve yay›nla-nan k›lavuzlarda, BGHT’li olgularda antihipertansif tedaviye bafllama karar›n›n, hedef organ hasar› ve ek risk faktörlerinin varl›¤› göz önüne al›narak

verilme-si önerilmektedir.[7,10]

Hipertansif olgularda kalp yetersizli¤ine yol açan diyastolik fonksiyon bozuklu¤u tan›s›nda Doppler

ekokardiografi ile mitral ak›m h›zlar›n›n özelliklerin-den yararlanmak s›k kullan›lan bir yöntemdir. Bu-nunla birlikte, bu yöntem baz› s›n›rl›l›klar içermekte-dir; çünkü, artm›fl sol atriyum bas›nc› ve aort bas›nc› gibi, sol ventrikül diyastol sonu bas›nc›n› etkileyen

durumlarda mitral ak›mlar da s›kl›kla etkilenir.[11]

Son zamanlarda yayg›n olarak kullan›lan doku Doppler görüntüleme (DDG) tekni¤i ile sol ventrikülün duvar hareketleri ve kompliyans› hakk›nda daha do¤ru bir de¤erlendirme yap›labilmektedir. Çünkü, bu yöntem-le kan ak›m›n›n neden oldu¤u küçük Doppyöntem-ler sinyal-leri ay›klanmakta; böylece, sol ventrikül duvarlar›n-dan kaynaklanan büyük Doppler sinyalleri daha

seçi-ci olarak ekrana aktar›lmaktad›r.[12]

Hipertansif olgularda, hedef organ hasar›n›n ge-liflmesinde AKBT de¤erlerinin muayenehanede veya klinikte ölçülen KB de¤erlerinden daha önemli oldu-¤unu gösteren güçlü kan›tlar olmas›na karfl›n, bu ol-gularda AKBT de¤erleri ile sol ventrikülün diyasto-lik fonksiyonu aras›ndaki iliflkiyi DDG tekni¤i ile de-¤erlendiren bir çal›flmaya rastlamad›k. Bu çal›flmada, DDG tekni¤ini kullanarak, daha önce antihipertansif tedavi görmemifl ve tan›s› yeni konmufl sürekli hiper-tansif olgular ile BGHT’li olgularda sol ventrikül di-yastolik fonksiyonu karfl›laflt›r›ld›.

HASTALAR VE YÖNTEMLER

Olgu seçimi. Çal›flmaya, tan›s› JNC VII ölçütleri-ne göre konan, hafif ya da orta derecede sürekli hi-pertansiyonu olan 32 olgu, BGHT’li 29 olgu ve nor-motansif 35 sa¤l›kl› kontrol al›nd›. Olgular›n tan›sal ve klinik verileri Tablo 1’de yer almaktad›r. Çal›flma-ya al›nma ölçütleri 18-55 Çal›flma-yafl grubunda olma ve ka-d›nlar için düzenli adet görme idi. Diyabet, karaci¤er, böbrek ve kan hastal›¤› gibi herhangi bir sistemik hastal›¤› olanlar çal›flmaya al›nmad›. Olgular›n

hiçbi-Tablo 1. Tüm gruplar›n demografik ve biyokimyasal parametrelerinin da¤›l›m›

Grup 1 (n=29) Grup 2 (n=32) Grup 3 (n=35) BGHT Sürekli HT Kontrol

Erkek/kad›n (n) 12/17 16/16 16/19

Yafl 46.6±6.4 45.1±7.1 44.5±6.1

Beden kütle ‹ndeksi (kg/m2

) 27.9±2.1 26.9±2.6 27.6±1.7

Klinik sistolik kan bas›nc› (mmHg) 146.7±7.7* 146.9±6.7* 118.2±12.7 Klinik diyastolik kan bas›nc› (mmHg) 93.4±4.4* 94.0±4.1* 75.5±6.0

Kalp h›z› (at›m/dak) 71.5±11.2 72.3±11.7 75.8±9.9 Total kolesterol (mg/dl) 193.8±25.5 190.7±27.8 182.4±26.1 HDL kolesterol (mg/dl) 49.3±12.7 50.2±11.6 45.8±10.8 LDL kolesterol (mg/dl) 114.4±21.6 115.2±20.8 113.7±24.2 Trigliserid (mg/dl) 142.0±50.7 124.6±55.9 128.1±55.2 Glukoz (mg/dl) 94.0±8.2 94.6±7.3 92.2±7.2

(3)

ri daha önce antihipertansif tedavi görmemiflti. Ayr›-ca, herhangi bir vazoaktif ilaç kullanan; 12 derivas-yonlu yüzeysel EKG’de Q dalgas›, ST segment ve/veya T dalga de¤iflikli¤i veya sol dal bloku sapta-nan; serum total kolesterol düzeyi >240 mg/dl, HDL kolesterol düzeyi <30 mg/dl, LDL kolesterol düzeyi >160 mg/dl, trigliserid düzeyi >240 mg/dl olan;

be-den kütle indeksi >30 kg/m2ve belirgin sol ventrikül

hipertrofisi (interventriküler septum ve/veya sol ventrikül arka duvar kal›nl›¤› >13 mm) olan olgular çal›flma d›fl› b›rak›ld›.

Kan bas›nc› ölçümü ve ayaktan kan bas›nc› taki-bi. Kan bas›nc› ölçümleri, c›val› tansiyon aleti kulla-n›larak, hastalar oturur durumda iken yap›ld›; sistolik ve diyastolik KB için s›ras›yla Korotkoff seslerinin birinci ve beflinci faz› kullan›ld›. ‹nvaziv olmayan 24 saatlik AKBT küçük dijital kaydediciler (Spacelabs Medical Inc., Model 92512) ile yap›ld› ve veriler bil-gisayara yüklü analitik yaz›l›m program› (Spacelabs Medical Inc., Model 90207, Redmond, Virginia) kul-lan›larak de¤erlendirildi. Her hasta için kol çap›na en uygun manflon seçildi. Cihaz, 07.00-23.00 saatleri aras›nda her 15 dakikada bir, 23.00-07.00 saatleri aras›nda her 30 dakikada bir ölçüm yapacak flekilde ayarland› (24 saatte ortalama 80 ölçüm). Hastan›n KB de¤erlerini izlememesi için, cihaz›n ekran› ölçü-len de¤eri göstermeyecek flekilde ayarland›.

Ambulatuar kan bas›nc› takip verileri, 24 saatlik gündüz ve gece tüm kan bas›nc› ölçümlerini, kalp h›z-lar›n› ve ortalama KB de¤erlerini içermekteydi. Gün boyu yap›lan ölçümlerin en az %80’i geçerli oldu¤un-da kay›t yeterli ve tan›sal aç›oldu¤un-dan de¤erli kabul edildi.

Beyaz gömlek hipertansiyonu veya sürekli hiper-tansiyon tan›s›. Her olguda, üç farkl› günde, 15 daki-kal›k dinlenmeyi takiben sa¤ koldan arteriyel KB öl-çüldü ve elde edilen de¤erlerin ortalamas› al›nd›. Son-ra, 24 saatlik AKBT yap›ld›. Klinikte sistolik KB ≥140 mmHg ve/veya diyastolik KB ≥90 mmHg ölçülen ol-gular 24 saatlik AKBT ortalama de¤erlerine göre iki gruba ayr›ld›. Gündüz sistolik KB <130 mmHg ve di-yastolik KB <80 mmHg, gece sistolik KB <120 mmHg ve diyastolik KB <75 mmHg olan olgular BGHT’li olarak; gündüz sistolik KB >135 mmHg ve diyastolik KB >85 mmHg, gece sistolik KB >125 mmHg ve diyastolik KB >75 mmHg olan olgular ise sürekli hipertansif olarak kabul edildi.

Ekokardiyografik inceleme. Ekokardiyografik inceleme sol lateral pozisyonda Acuson Sequoia

C256®

(Acuson Corp, Mountain View, Calif, ABD) ekokardiyografi cihaz› ve 3V2c (3.5 MHz) transtora-sik prob kullan›larak parasternal ve apikal

görüntü-lerden yap›ld›. Amerikan Ekokardiyografi Derne¤i[13]

ölçütlerine göre, M-mod ile sol ventrikül diyastol ve sistol sonu çaplar›, interventriküler septum kal›nl›¤› ve arka duvar kal›nl›¤› ölçüldü. Ejeksiyon fraksiyonu

Teicholz yöntemine[14]göre hesapland›. Tüm

hastala-ra ifllem s›hastala-ras›nda sürekli EKG monitörizasyonu ya-p›ld›. R dalgas› sistolün bafllang›c›, T dalgas›n›n biti-mi sistolün sonu olarak al›nd›. Tüm diyastolik para-metrelerin ölçümü EKG ile eflzamanl› olarak yap›ld›. Pulsed wave Doppler’in (PW) örnek volümü Dopp-ler dalgalar›na paralel düflmesi nedeniyle apikal 4 boflluk görüntüsünde mitral kapak uçlar›na yerleflti-rildi ve sol ventrikül girifl ak›m örne¤i kaydedildi. Çal›flmay› standart hale getirmek için, tüm olgularda anüler çizginin 1 cm üstündeki mitral leaflet uçlar›na efl gelen nokta tercih edildi. Böylece, E dalgas› kay-d›n›n daha iyi olmas› sa¤land›. Buradan, mitral erken (E) ve geç (A) diyastolik ak›m h›zlar› ile bunlar›n oran› (E/A) ve E dalgas›n›n deselerasyon zaman› (Edz) ölçüldü. Ek olarak, örnek volüm, sol ventrikül girifl ak›m› ile aortik ak›m›n ayn› anda elde edilebile-ce¤i flekilde, aort kapa¤›n›n 1-1.5 cm üstüne, sol ventrikül ç›k›fl yolu ile mitral kapa¤›n aras›na yerlefl-tirildi. Elde edilen ak›m örne¤inden, sistol sonu sol ventrikül ç›k›fl ak›m› ile mitral E dalgas›n›n bafllang›-c›na kadar geçen süre (aortik ileri ak›m›n bitti¤i nok-tadan mitral diyastolik ak›m›n bafllad›¤› noktaya ka-dar olan süre) izovolümetrik gevfleme zaman› (‹VRZ) olarak ölçüldü.

Sol ventrikül kütlesinin ölçümü. Sol ventrikül kütlesi (SVK), parasternal uzun eksen görüntülerin-den al›nan M-mod kay›tlardan, Devereux ve

Reic-hek’in önerdi¤i formüle göre hesapland›.[15]Sol

vent-rikül kütle indeksi ise vücut yüzey alan›n›n metreka-resi bafl›na düflen SVK miktar› olarak ifade edildi.

(4)

%94-97 aras›nda bulundu. Çal›flmam›z›n tüm aflama-lar›nda Helsinki Deklarasyonu’nda belirtilen

hüküm-lere uyuldu.[16]

‹statistiksel analiz. Tüm istatistiksel analizler ‹BM uyumlu bilgisayara yüklenmifl olan SPSS 9.0 (SPSS for Windows 9.0, Chicago, IL) istatistik prog-ram› kullan›larak yap›ld›. Tüm say›sal veriler ortala-ma ± standart saportala-ma olarak ifade edildi. Gruplar, tek yönlü ANOVA (Tukey) testi kullan›larak karfl›laflt›-r›ld›; p <0.05 de¤erleri anlaml› kabul edildi.

BULGULAR

Çal›flma gruplar›n›n klinik özellikleri. Yafl, cinsi-yet, beden kütle indeksi, kalp h›z›, serum lipidleri ve aç-l›k kan flekeri bak›m›ndan gruplar aras›nda anlaml› fark yoktu (Tablo 1). Klinik sistolik ve diyastolik kan bas›nç-lar› iki grupta benzer bulundu; ancak bu de¤erler kont-rol grubundan anlaml› derecede yüksekti (Tablo 1).

24 saatlik ambulatuar kan bas›nc› takibi. Gün boyu, gündüz ve gece saatlerinde sistolik, diyastolik

ve ortalama kan bas›nçlar› BGHT ve kontrol grubun-da benzer olmas›na karfl›n, sürekli HT grubungrubun-da bu iki gruptan istatistiksel olarak anlaml› derecede daha yüksek bulundu (Tablo 2).

Ekokardiyografi bulgular›n›n karfl›laflt›r›lmas›. Sol atriyum çap›, interventriküler septum ve arka du-var kal›nl›klar›, sol ventrikül diyastol ve sistol sonu çaplar›, ejeksiyon fraksiyonu ve sol ventrikül kütle indeksi BGHT ve sürekli HT grubunda benzerdi (Tablo 3). Sol ventrikül diyastol ve sistol sonu çapla-r› sürekli HT grubunda, kontrol grubuna göre anlam-l› derecede yüksek idi (Tablo 3).

Konvansiyonel Doppler ile elde edilen diyastolik fonksiyon parametrelerinin karfl›laflt›r›lmas›. Kon-vansiyonel Doppler ile elde edilen tüm diyastolik fonksiyon parametreleri bak›m›ndan BGHT ve sü-rekli HT gruplar› aras›nda fark yoktu (Tablo 3). ‹zovolümetrik gevfleme zaman›, hem BGHT hem de sürekli HT grubunda kontrol grubuna göre anlaml› derecede uzun bulundu. Mitral E deselerasyon

zama-Tablo 2. Gruplar›n ambulatuar kan bas›nc› takibi de¤erleri

Grup 1 (n=29) Grup 2 (n=32) Grup 3 (n=35) BGHT Sürekli HT Kontrol 24 saatlik Sistolik KB 112.3±10.4 135.8±11.7* 111.6±7.2 Diyastolik KB 72.2±11.7 99.4±9.9* 69.0±6.5 Ortalama KB 84.9±8.6 104.9±8.6* 84.3±5.7 Gündüz Sistolik KB 113.9±12.7 138.4±16.1* 114.4±7.6 Diyastolik KB 74.7±11.7 92.6±10.7* 71.4±6.9 Ortalama KB 87.7±8.3 108.5±8.9* 86.8±5.8 Gece Sistolik KB 107.2±11.0 128.4±16.0* 105.6±7.1 Diyastolik KB 67.9±11.2 83.5±12.2* 62.9±7.5 Ortalama KB 81.1±8.3 98.6±11.5* 78.6±6.9

BGHT: Beyaz gömlek hipertansiyon; HT: Hipertansiyon; KB: Kan bas›nc›; *p<0.05, 1 ve 3. gruplar ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda.

Tablo 3. Ekokardiyografik bulgular ve konvansiyonel Doppler tekni¤i ile elde edilen mitral ak›m özellikleri

Grup 1 (n=29) Grup 2 (n=32) Grup 3 (n=35) BGHT Sürekli HT Kontrol

‹nterventriküler septum kal›nl›¤› (cm) 1.06±0.12 1.10±0.12 1.07±0.08 Arka duvar kal›nl›¤› (cm) 1.00±0.11 1.00±0.11 1.01±0.07 Sol ventrikül diyastol sonu çap› (cm) 4.52±0.31 4.63±0.33* 4.47±0.31 Sol ventrikül sistol sonu çap› (cm) 2.84±0.21 2.90±0.17* 2.76±0.20

Sol atriyum çap› (cm) 3.25±0.5 3.35±0.6 3.17±0.3

Sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (%) 66.6±1.4 67.2±2.3 67.4±1.9 Sol ventrikül kütle indeksi (g/m2) 94.6±18.0 97.9±19.0 91.0±12.5

Mitral E (cm/sn) 75.5±15.0 72.3±16.2 74.3±14.2

Mitral A (cm/sn) 70.8±16.9 70.3±16.0 68.2±10.9

E/A 1.10±0.25 1.07±0.33 1.11±0.22

Mitral Edz (sn) 203.6±42.5 205.2±49.1 188.0±18.2

‹zovolümetrik gevfleme zaman› (sn) 135.2±4.38* 131.8±16.3* 111.8±16.3

(5)

n› da HT gruplar›nda kontrol grubundan daha yüksek olmas›na karfl›n, aradaki fark istatistiksel olarak an-laml› düzeyde de¤ildi (Tablo 3).

Doku Doppleri ile elde edilen diyastolik fonksi-yon parametrelerinin karfl›laflt›r›lmas›. Doku Doppleri ile elde edilen diyastolik fonksiyon para-metrelerinin tümü BGHT ve sürekli HT gruplar›nda benzerdi (Tablo 4). Septal Em, hem BGHT hem de sürekli HT grubunda kontrol grubuna göre anlaml› derecede düflük, septal ‹VRZ anlaml› derecede uzun bulundu (Tablo 4). Septal Am ve septal Em/Am tüm gruplarda benzerdi. Kontrol grubu ile karfl›laflt›r›ld›-¤›nda, BGHT grubunda lateral Em düflük, Am yük-sek, Em/Am düflük ve ‹VRZ yüksek idi; ancak, bu farklar istatistiksel olarak anlaml› de¤ildi. Sürekli HT grubunda ise, kontrol grubuyla karfl›laflt›r›ld›-¤›nda, lateral Em ve lateral Em/Am anlaml› derece-de düflük, lateral ‹VRZ anlaml› derece-derecederece-de uzun bu-lundu (Tablo 4).

TARTIfiMA

Bu çal›flmada, BGHT’li olgularla sürekli hiper-tansif olgular ve normohiper-tansif sa¤l›kl› bireylerde sol ventrikül diyastolik fonksiyonunu karfl›laflt›rmay› amaçlad›k. Bulgular›m›z, hem konvansiyonel Dopp-ler hem de DDG ile de¤erlendirilen sol ventrikül di-yastolik fonksiyonunun BGHT’li olgularda, normo-tansif kontrollere oranla daha bozuk, sürekli hiper-tansiflerle benzer oldu¤unu gösterdi.

Hipertansif olgularda sol ventrikül diyastolik fonksiyonu s›kl›kla bozuktur. Bu olgularda diyastolik fonksiyon bozuklu¤unun temel nedenlerinden biri, kronik bas›nç yükünün yol açt›¤› sol ventrikül

hipert-rofisidir.[1]Ancak, hipertansif olgularda sol ventrikül

hipertrofisi bulgular› belirgin olmasa da diyastolik

fonksiyon bozuklu¤u görülebilir.[17]

Hatta, annesi ve/veya babas› hipertansif olan normotansif genç er-keklerde, henüz hipertansiyon ortaya ç›kmadan da sol ventrikül diyastolik fonksiyon bozuklu¤u

geliflti-¤i gösterilmifltir.[18]

Hipertansif hastalarda hipertrofi geliflmeden diyastolik fonksiyondaki bozulmaya, art-m›fl ön yük, hipertrofi s›n›r›na gelmemifl olsa bile sol ventrikül kütlesinde art›fl ve miyokard›n yap›sal özel-liklerindeki de¤iflimin (kollajen yo¤unlu¤unun ve sol ventrikülün mimarisinin de¤iflimi gibi) neden

olabi-lece¤i ileri sürülmüfltür.[19,20]Bu bulgular ›fl›¤›nda,

di-yastolik fonksiyon bozuklu¤unun ventrikül kütlesin-den ziyade miyokard dokusunun kalitesiyle iliflkili oldu¤u ileri sürülebilir.

Ekokardiyografi ve Doppler ak›m teknolojisinin hipertansif hastalar›n de¤erlendirilmesinde s›kça kul-lan›lmaya bafllanmas›, sol ventrikülün diyastolik fonk-siyonunun invaziv olmayan flekilde de¤erlendirilmesi-ne olanak sa¤lam›flt›r. Diyastolik fonksiyonlar›n de-¤erlendirilmesinde ilk olarak mitral ak›mlar kullan›l-m›flt›r ve halen de yayg›n olarak kullan›lmaktad›r. Fa-kat, ne yaz›k ki, mitral ak›mlar sadece sol ventrikülün diyastolik gevfleyebilme kapasitesinden de¤il, ayn› za-manda ön yük, art yük, kalp h›z›, atriyoventriküler ge-cikme, visko-elastik durumlar ve perikardiyal s›n›rla-ma gibi baflka birçok hemodinamik faktörden de

etki-lenebilmektedir.[1]

Bu durumlar›n yol açt›¤› teknik s›-n›rl›l›klar› gidermek ve sol ventrikül diyastolik fonksi-yonunu daha do¤ru olarak de¤erlendirebilmek için ba-z› yeni yöntemler gelifltirilmifltir. Bunlar içinde günü-müzde en yayg›n kullan›lan› DDG’dir. Bu yöntem, PW Doppler tekni¤ini kullanarak duvar hareketlerin-den kaynaklanan ak›mlar›n de¤erlendirilmesine ola-nak sa¤lar. Bu teknik, sol ventrikül hipertrofisi olsun ya da olmas›n, tüm hipertansif olgularda sol ventrikül diyastolik fonksiyon bozuklu¤unu belirlemede mitral

ak›mlardan daha duyarl›d›r.[21,22]Zira, bu yöntemle kan

ak›m›n›n neden oldu¤u küçük Doppler sinyalleri ay›k-lanmakta; böylece, sol ventrikül duvarlar›ndan kay-naklanan büyük Doppler sinyalleri daha seçici olarak

ekrana aktar›lmaktad›r.[12]

Muayenehanede veya klinikte ölçülen KB de¤er-lerinin sürekli yüksek bulunmas›na karfl›n, 24 saatlik

Tablo 4. Doku Doppler ekokardiyografi bulgular›

Grup 1 (n=29) Grup 2 (n=32) Grup 3 (n=35) BGHT Sürekli HT Kontrol Septal Em h›z› (cm/sn) 136.9±27.9* 131.9±33.0** 157.1±35.1 Septal Am h›z› (cm/sn) 152.4±27.3 151.9±33.5 151.4±26.7 Septal Em/Am 0.93±0.27 0.91±0.33 1.06±0.26 Septal ‹VRZ (sn) 134.7±21.3* 138.7±40.5** 115.7±26.4 Lateral Em h›z› (cm/sn) 165.9±40.0 152.5±33.9* 174.9±40.2 Lateral Am h›z› (cm/sn) 165.5±33.9 166.3±44.2 153.4±26.9 Lateral Em/Am 1.03±0.30 0.98±0.35* 1.17±0.34 Lateral ‹VRZ (sn) 123.2±22.6 126.5±29.4* 110.3±29.3

(6)

AKBT’de KB de¤erlerinin normal s›n›rlarda olmas› olarak tan›mlanan BGHT’nin klinik önemi ve olum-suz etkisi halen net olarak aç›kl›¤a kavuflmam›flt›r. Baz› çal›flmalarda BGHT’li olgularda kardiyovaskü-ler olay geliflme riskinin sürekli hipertansif

olanlar-dan daha düflük oldu¤u bildirilse de,[9,23,24]bu

olgular-da kardiyovasküler olay ve hedef organ hasar› gelifl-me riskinin yüksek oldu¤unu belirten çal›flmalara da

rastlanmaktad›r.[25,26]

Hoegholm ve ark.[27]sürekli hipertansiflerde sol

ventrikül kütle indeksi ve sol ventrikülün görece duvar kal›nl›¤›n›n BGHT’li olgulara oranla daha fazla oldu¤unu bildirmifllerdir. Buna karfl›n,

Cardil-lo ve ark.[28] BGHT’li olgularda sol ventrikül kütle

indeksinin sürekli hipertansiflere göre anlaml› de-recede daha düflük, normotansif kontrollere göre ise anlaml› derecede daha yüksek; sol ventrikül do-lufl paterninin ise sürekli hipertansiflere benzer, normotansif kontrollere göre ise anlaml› derecede farkl› bulmufllard›r. Benzer flekilde, Chang ve

ark.[29]da BGHT’li olgularda, sürekli

hipertansifler-le benzer bulduklar› sol ventrikül diyastolik dolufl paternlerinin normotansiflere göre anlaml› derece-de bozuk oldu¤unu bildirmifllerdir. Çal›flmam›zda da, BGHT’li hastalarda hem konvansiyonel Dopp-ler hem de DDG tekni¤i ile elde edilen sol ventri-kül diyastolik parametrelerinin sürekli hipertansif-lerle karfl›laflt›r›labilir oldu¤unu, baz› parametrele-rin kontrol grubundan anlaml› farkl›l›k gösterdi¤ini belirledik (Tablo 3, 4).

Beyaz gömlek hipertansiyonu olan olgularda sol ventrikül geometrisi ve diyastolik fonksiyon bozuklu-¤u geliflmesini de¤erlendiren az say›daki klinik çal›fl-man›n tümünde sol ventrikülün diyastolik fonksiyonu konvansiyonel Doppler ekokardiyografi ile de¤erlen-dirilmifltir. Bildi¤imiz kadar›yla, hipertansiyon d›fl›nda herhangi bir koroner arter hastal›¤› risk faktörü olma-yan BGHT’li olgularda sol ventrikül diyastolik fonksi-yonunu DDG ile de¤erlendiren bir çal›flma yoktur. Ça-l›flmam›zda, sol ventrikül diyastolik fonksiyonunu da-ha do¤ru de¤erlendirmek için DDG tekni¤inden yarar-land›k. Çünkü, bu yöntem, kan ak›m›n›n neden oldu¤u küçük Doppler sinyallerini eleyerek, sol ventrikül du-varlar›ndan kaynaklanan büyük Doppler sinyallerini daha seçici olarak ekrana aktarmakta; böylece, sol at-riyum ve aort bas›nc› gibi mitral ak›m h›zlar›n› etkile-yecek faktörlerin olumsuz etkilerini en düflük düzeye indirmektedir. Bunun yan›nda, sol ventrikülün yeniden yap›lanmas›na etki edecek antihipertansif ilaç kulla-n›m öyküsü, diyastolik fonksiyonlar üzerine olumsuz etki edebilecek belirgin sol ventrikül hipertrofisi,

dü-zenli sinus ritmi d›fl›nda ritmi, artm›fl sol atriyum ve sol ventrikül çap› olan hipertansif olgular ve obezitesi olanlar çal›flmaya al›nmam›flt›r.

Sonuç olarak, önemli kardiyak risk faktörü ve herhangi bir sistemik hastal›k yoklu¤unda, BGHT’li kiflilerde sol ventrikül diyastolik fonksiyonu, sürekli hipertansif bireylerdekine benzer derecede bozul-maktad›r. Bu nedenle, bu olgularda baflka risk faktör-leri varsa antihipertansiflerle tedavinin uygun olaca-¤›n› düflünüyoruz.

KAYNAKLAR

1. Slama M, Susic D, Varagic J, Frohlich ED. Diastolic dysfunction in hypertension. Curr Opin Cardiol 2002;17:368-73.

2. Vasan RS, Benjamin EJ, Levy D. Congestive heart failure with normal left ventricular systolic function. Clinical approaches to the diagnosis and treatment of diastolic heart failure. Arch Intern Med 1996;156:146-57. 3. Vasan RS, Benjamin EJ, Levy D. Prevalence, clinical

features and prognosis of diastolic heart failure: an epi-demiologic perspective. J Am Coll Cardiol 1995;26: 1565-74.

4. Chobanian AV, Bakris GL, Black HR, Cushman WC, Green LA, Izzo JL Jr, et al. Seventh report of the Joint National Committee on Prevention, Detection, Evaluation, and Treatment of High Blood Pressure. Hypertension 2003;42:1206-52.

5. Staessen JA, O’Brien ET, Atkins N, Amery AK. Short report: ambulatory blood pressure in normotensive compared with hypertensive subjects. The Ad-Hoc Working Group. J Hypertens 1993;11:1289-97. 6. Mancia G, Zanchetti A. White-coat hypertension:

mis-nomers, misconceptions and misunderstandings. What should we do next? J Hypertens 1996;14:1049-52. 7. Stergiou GS, Salgami EV; World Health

Organization-International Society of Hypertension (WHO-ISH); USA Joint National Committee on Prevention, Detection, Evalutiaon, and Treatment of High Blood Pressure (JNC-7); European Society of Hypertension-European Society of Cardiology (ESH-ESC). New European, American and International guidelines for hypertension manage-ment: agreement and disagreement. Expert Rev Cardiovasc Ther 2004;2:359-68.

8. Redon J, Campos C, Narciso ML, Rodicio JL, Pascual JM, Ruilope LM. Prognostic value of ambulatory blood pressure monitoring in refractory hypertension: a prospective study. Hypertension 1998;31:712-8. 9. Khattar RS, Senior R, Lahiri A. Cardiovascular

out-come in white-coat versus sustained mild hyperten-sion: a 10-year follow-up study. Circulation 1998;98: 1892-7.

(7)

Society of Hypertension-European Society of Cardiology guidelines for the management of arterial hypertension. J Hypertens 2003;21:1011-53.

11. Thomas JD, Flachskampf FA, Chen C, Guererro JL, Picard MH, Levine RA, et al. Isovolumic relaxation time varies predictably with its time constant and aor-tic and left atrial pressures: implications for the nonin-vasive evaluation of ventricular relaxation. Am Heart J 1992;124:1305-13.

12. Oki T, Tabata T, Yamada H, Wakatsuki T, Shinohara H, Nishikado A, et al. Clinical application of pulsed Doppler tissue imaging for assessing abnormal left ven-tricular relaxation. Am J Cardiol 1997;79:921-8. 13. Sahn DJ, DeMaria A, Kisslo J, Weyman A.

Recommendations regarding quantitation in M-mode echocardiography: results of a survey of echocardio-graphic measurements. Circulation 1978;58:1072-83. 14. Teichholz LE, Kreulen T, Herman MV, Gorlin R.

Problems in echocardiographic volume determina-tions: echocardiographic-angiographic correlations in the presence of absence of asynergy. Am J Cardiol 1976;37:7-11.

15. Devereux RB, Reichek N. Echocardiographic determi-nation of left ventricular mass in man. Anatomic vali-dation of the method. Circulation 1977;55:613-8. 16. The World Medical Association [homepage on the

Internet]. World Medical Association Declaration of Helsinki. Ethical Principles for Medical Research Involving Human Subjects. Available from: http:// www.wma.net/e/policy/b3.htm.

17. De Marchi SF, Allemann Y, Seiler C. Relaxation in hypertrophic cardiomyopathy and hypertensive heart disease: relations between hypertrophy and diastolic function. Heart 2000;83:678-84.

18. Aeschbacher BC, Hutter D, Fuhrer J, Weidmann P, Delacretaz E, Allemann Y. Diastolic dysfunction pre-cedes myocardial hypertrophy in the development of hypertension. Am J Hypertens 2001;14:106-13. 19. Hess OM, Ritter M, Schneider J, Grimm J, Turina M,

Krayenbuehl HP. Diastolic stiffness and myocardial structure in aortic valve disease before and after valve replacement. Circulation 1984;69:855-65.

20. Brutsaert DL, Sys SU, Gillebert TC. Diastolic failure:

pathophysiology and therapeutic implications. J Am Coll Cardiol 1993;22:318-25.

21. Shimizu Y, Uematsu M, Shimizu H, Nakamura K, Yamagishi M, Miyatake K. Peak negative myocardial velocity gradient in early diastole as a noninvasive indicator of left ventricular diastolic function: compar-ison with transmitral flow velocity indices. J Am Coll Cardiol 1998;32:1418-25.

22. Naqvi TZ, Neyman G, Broyde A, Mustafa J, Siegel RJ. Comparison of myocardial tissue Doppler with trans-mitral flow Doppler in left ventricular hypertrophy. Am Soc Echocardiogr 2001;14:1153-60.

23. Verdecchia P, Porcellati C, Schillaci G, Borgioni C, Ciucci A, Battistelli M, et al. Ambulatory blood pres-sure. An independent predictor of prognosis in essen-tial hypertension. Hypertension 1994;24:793-801. 24. Fagard RH, Staessen JA, Thijs L, Gasowski J, Bulpitt

CJ, Clement D, et al. Response to antihypertensive ther-apy in older patients with sustained and nonsustained systolic hypertension. Systolic Hypertension in Europe (Syst-Eur) Trial Investigators. Circulation 2000;102: 1139-44.

25. Palatini P, Penzo M, Canali C, Dorigatti F, Pessina AC. Interactive action of the white-coat effect and the blood pressure levels on cardiovascular complications in hypertension. Am J Med 1997;103:208-16.

26. Owens PE, Lyons SP, Rodriguez SA, O’Brien ET. Is ele-vation of clinic blood pressure in patients with white coat hypertension who have normal ambulatory blood pressure associated with target organ changes? J Hum Hypertens 1998;12:743-8.

27. Hoegholm A, Kristensen KS, Bang LE, Nielsen JW, Nielsen WB, Madsen NH. Left ventricular mass and geometry in patients with established hypertension and white coat hypertension. Am J Hypertens 1993;6:282-6. 28. Cardillo C, De Felice F, Campia U, Folli G. Psychophysiological reactivity and cardiac end-organ changes in white coat hypertension. Hypertension 1993; 21(6 Pt 1):836-44.

Referanslar

Benzer Belgeler

Mitral kapak geç diyastolik doluş hızı (A) ölçümleri romatoid artritli olgularda kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek olarak saptandı

Amaç: Dilate kardiyomiyopatili (DKM) hastalarda 99m Tc MIBI gated tek-foton emisyon bilgisayarl› tomografi (G-SPECT) ile istirahatte ölçülen bölgesel miyokard perfüzyonu ile

Sohn D-W, Chai I-H, Lee D-J, et a l: Assessme nt of mitral annulus velocity by doppler tissue imaging in the evaluation of left ventricular diastolic function.

Bizim çalışmamızda da, sol ventrikül hipertrofisi olan has talarda doku Doppler görüntüleme ve mitral renkli M-Mod Doppler yöntemleri ile elde edil en diyas tolik

planlanınası ve prognoz tayininde önemlidir. Trans- mitral akım hızlarının pulse wave Doppler ile ölçül- mesi, so l ventrikül ün diyas tolik doluınunun noninva- z iv

doku Doppler göriintiileme ve renkli M-Mod ekokardiyografi teknikleri ile noninvaziv olarak sol ventrikiil diyastol sonu basmcmı (LVEDP) tahmin et- mektir.. Hastalara Aloka

gulanmızda ekokardiyografik olarak gösterilen sol ventrikül hipertrofisi ve so l ventrikül diyastolik dis- fonksiyonu sı klığı , koroner anjiografısi normal olan kontrol

sında farklılık bulunmuş (F=11.845 , p&lt;0.05), grup- lar ikişer iki şer karşılaştınldığında valvüler aort ste- nozlu grup ile kontrol grubu arasında A değeri