• Sonuç bulunamadı

T.C. BİLECİK VALİLİĞİ Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "T.C. BİLECİK VALİLİĞİ Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET

Değerli Okuyucu;

Rehberlik Hizmetleri İl Danışma Komisyonu tarafından 2018-2019 Eğitim ve Öğretim Yılı Yerel Hedeflerinden birisi olarak belirlenen

“akran zorbalığı” ve “verimli çalışma teknikleri” konularını da ele almak istedik. Ayrıca; Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Genel Hedef olarak belirlediği bir başlıklar olan

“bağımlılık” ve “ihmal ve istismar”

konularında paylaşımlarda bulunmak istedik. Sebep ve sonuçlarıyla bizleri düşündürüp yaralayan bu problemlerle etkin mücadele adına Rehberlik ve Araştırma Merkezi olarak katkı sunmak istedik.

BİLECİK VALİLİĞİ

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Rehberlik Hizmetleri Bölümü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi e-Dergi Ocak 2019 Sayı: 4

(2)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

1

BİLECİK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ADINA İMTİYAZ SAHİBİ

Mehmet MÜDAR / Kurum Müdürü

GENEL YAYIN SORUMLUSU Fatma KARADEMİR / Müdür Yardımcısı

EDİTÖR

Ceylan ÇETİN / Rehberlik Öğretmeni

YAYIN KURULU

Ceylan ÇETİN / Vildan KIRCALI Humeyra KANAN / Ayşe Nur ÜSTE

İNCELEME KURULU Mehmet MÜDAR / Kurum Müdürü

Fatma KARADEMİR / Müdür Yrd.

Ceylan ÇETİN / Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı

GÖRSEL TASARIM

Ceylan ÇETİN / Rehberlik Öğretmeni

Bu Sayıda

Önsöz ...2

Cinsel Eğitim ...2

Cinsel Eğitimin Amacı; ...2

Cinsel Eğitim Ailede Başlar ...2

Ergenlerin Genel Özellikleri ...3

Erinlik Dönemi ...3

Neden Cinsel Eğitim? ...4

Anne Babaların Sık Sordukları Sorular ...4

Bir Hikâye... ...4

Çocuğumuzla Cinselliği Konuşurken Nelere Dikkat Edelim? ...5

Çocukların Güvenli İnternet Kullanımı “Ebeveynlere Öneriler” ...6

Öğrenme Stilleri ...7

Görsel Öğrenen Çocuklar ...8

İşitsel Öğrenen Çocuklar: ...8

Kinestetik / Dokunsal Öğrenen Çocuklar ...8

Karne; Heyecan Mı Kaygı Mı? ...9

Nedir Bu Karne? ...9

Performans Algısı Dedikleri? ...9

Bir Karnenin İyi Veya Kötü Olması Neye Göre Değerlendirilir? ...9

Anne-babalar değerlendirmeyi nasıl yapmalı? ...9

Karne Sürecinde Değerlendirilmesi Gereken Bir Diğer Alan: Aile Ortamı ... 10

Çocuğumuz Hangi Değerlerle Büyüyor? ... 10

Aileye Düşenler? ... 10

(3)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

2

Önsöz

Merhaba;

Yeni bir sayı vesilesiyle bir

aradayız. Her zaman

belirttiğimiz üzere dosya ve konularımızı belirlerken ihtiyaç

ve koşulları göz önünde bulundurmaya çalışıyoruz.

Rehberlik Hizmetleri İl Danışma Komisyonu tarafından 2018-2019 Eğitim ve Öğretim Yılı Yerel Hedeflerinden birisi olarak belirlenen “akran zorbalığı” ve “verimli çalışma teknikleri” konularını da ele almak istedik.

Ayrıca; Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Genel Hedef olarak belirlediği bir başlıklar olan “bağımlılık” ve “ihmal ve istismar” konularında paylaşımlarda bulunmak istedik.

Sebep ve sonuçlarıyla bizleri düşündürüp yaralayan bu problemlerle etkin mücadele adına Rehberlik ve Araştırma Merkezi olarak katkı sunmak istedik.

Arkadaşlarımıza hazırladıkları çalışmalardan dolayı teşekkür ediyorum.

Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle…

Mehmet MÜDAR / Kurum Müdürü

Cinsel Eğitim

Değerli Okuyucu;

Ergenlik dönemi fiziksel değişme ve gelişmelerin hızlı olduğu vücut hatlarının netleşmeye başladığı, yine vücudun kıllanmaya başladığı, duygusal yaşantıların yoğunlaştığı bir ara dönemdir. Çocuklarınızın kendi kendine ben kimim, kime benzemeliyim, başkalarına nasıl görünmeliyim gibi sorular sorduğu dönemdir.

Her ne kadar cinsellik konusunu çocuklarımızla konuşmaktan çekinseniz de çocuklarınıza en doğru ve sağlıklı bilgileri verecek olan anne-babalar olarak sizlersiniz. Sizler eğitim vermezseniz, çocuklarınız;

Arkadaşlarından,

Gazetelerden,

Erotik dergilerden,

Pornografik filmlerden,

İnternetten,

Hayal dünyalarından öğrenirler.

Cinsel Eğitimin Amacı;

Cinsel eğitimin amacı aşağıda sıralanmıştır:

Bireylerin bedenlerinde ve duygusal dünyalarında yaşadıkları değişiklikleri açıklamak.

Doğru bilgiler vererek kaygılarını azaltmak.

Kendilerine saygı ve güven duymalarını sağlamak.

Kendilerini koruma ve başkalarına zarar vermemeyi öğretmek.

Cinsellikle ilgili olumlu değer ve tutumlar geliştirmek

Birbirlerinin değerlerine, sınırlarına saygı gösterme konusunda duyarlılık kazanmalarını sağlamak.

Cinselliğe “güvenli cinsellik” kavramı çerçevesinde yaklaşarak risklerden korunmalarını öğretmek.

Doğru bilgi kaynaklarına yönelmelerini desteklemektir.

Cinsel Eğitim Ailede Başlar

Demokratik aile ortamında yetişen çocukların, cinsel

gelişim sürecinde sorun yaşama olasılıkları azdır. Merak ettiklerini rahatlıkla sorabilir ve uygun yanıtlar alabilirler.

Kendilerine olan güvenleri nedeniyle ve ne isteyip ne istemediklerini rahatlıkla ifade edebildikleri için cinsel tacize uğrama olasılıkları çok azdır. Çünkü bunu önleyebilirler.

(4)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

3

Ergenlerin Genel Özellikleri

Ergen büyüdüğüne inanmak ve çevresini inandırmak ister, ama ne yetişkin gibi davranabilir ne de çocuk gibi.

Bağımsız olmak isterler.

Kendilerine karışılmasın isterler, aynı zamanda da ailesinin güven ve desteğini beklerler.

Arkadaş grubu çok önemlidir. Onlar tarafından kabul görüp beğenilmek isterler Arkadaşlar anne babadan önce gelir.

Kendisini ailesine ve çevresine ispatlama çabası içindedir.

Bedenindeki değişiklikten dolayı şaşkınlık yaşar ve ne yapacağını bilemez.

Sürekli bir şeylerin arayışı ve eksikliği içindedir.

Asi ve hırçın, evde huysuz veya sıkılgan ve dalgındır.

Fazla alıngan ve olur olmaz her şeye ağlar.

Ders çalışmazlar, aynanın karşısından ayrılmazlar ve acayip giyinirler.

Pop ve film yıldızlarına veya sporculara âşık olurlar.

Çok gezerler ve yalan söyleyebilirler.

Argo konuşurlar, alkol ve sigara kullanmayı deneyebilirler.

Ailesinden nefret ediyormuş gibi davranır, anne-babadan uzaklaşır ve anne-babayı dinlemezler.

Kaide ve kuralları küçümserler.

Kontrolsüz konuşurlar.

Erkeklerde;

Büyüme hormonları salgılanır

Boy uzar, ağırlık artar,

Kemikler ve kaslar gelişir,

Cinsiyet hormonları salgılanır,

Sperm üretimi başlar,

Seste kalınlaşma olur,

Kıllanma oluşur,

Cinsel organda büyüme olur,

Göğüs düğümcükleri görülür,

Yağlanmaya bağlı kilo alma ve sivilceler olur.

Kızlarda;

Büyüme hormonları salgılanır,

Boy uzar, ağırlık artar,

Kemikler ve kaslar gelişir,

Cinsiyet hormonları salgılanır,

Yumurtalıklar üretime başla r,

Ses değişikliği olur,

Kıllanma oluşur,

Göğüslerde büyüme olur,

Kalçalarda büyüme ve yağlanma başlar,

Yağlanmaya bağlı kilo artışı ve sivilceler görülür,

Âdet kanaması başlar.

Erinlik Dönemi

Erinlik dönemi, insanın cinsiyet yeteneklerini kazandığı

gelişim dönemidir. Erinlik gelişimin tek ve farklı özellikleri olan bir dönemdir. Bu özellikler yaşam boyunca görünmezler.

2-4 yıl sürer. Çabuk değişme dönemidir. Gerek fiziksel gerekse bedensel değişimlerin çok hızlı olduğu bir dönemdir.

Bir olumsuzluk evresidir. Olumsuzluk karşıtlık anlamındadır.

Olumsuzluk bireyin yaşama ilişkin karşı bir tavır almasını ifade eder. Özellikle erinliğin başlarında bu karşıt tutum pek belirli ve yoğundur. Cinsel olgunlukla bu durum düzelir.

(5)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

4

Neden Cinsel Eğitim?

Cinsellik, insanın vazgeçilmez bir gerçeği, beden ve ruh sağlığının en temel ihtiyaçlarından biridir. Cinsellikle ilgili hurafelerin ve tabuların ortadan kaldırılması için de küçük yaşlardan itibaren ailede ve okulda çocuklara cinsel eğitimin verilmesi şarttır. Cinsel eğitim önce ailede başlanarak, sonra anaokulunda, daha sonra ilk öğretimde ve ergenlik dönemine kadar çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine uygun olarak tamamlanmalıdır.

Genel anlamda cinsel eğitim; çocukların ve ergenin bedensel, duygusal, sosyal, zihinsel ve cinsel gelişimlerini takip etmek, kız ve erkek rollerini kabul etmesine, kendi cinsinin özellikleri ve karşı cinsin özellikleri ile bir bütün içinde yaşamasına yardımcı olmak amacıyla verilen bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarıdır. İnsanların toplumsal rollerinin incelenmesi yoluyla karşılıklı sevgi ve güven içinde sorumluluk bilinci geliştirmelerine yardımcı olmaktır.

Anne Babaların Sık Sordukları Sorular

Çocuğuma cinsellikle ilgili bilgi vermekle onun merakını erkenden uyandırmış olur muyum?”

Hayır. Aksine açık, kısa, doğru ve doğal bir biçimde verilen bilgiler çocuğun anne-babasına olan güvenini pekiştirir ve tatmin edicidir. Başkalarına soru sormak durumunda kalmaz.

“Cinsellikle ilgili sorular sormaktansa odasına kitap bıraksam olur mu?”

Kesinlikle hayır. Kitabı çocuğunuzla birlikte okuyabilirsiniz ama kitabı ona vererek bu sorumluluğu yerine getirmiş olamazsınız.

“Çocuğumun cinselliğe olan ilgisi birden arttı ne yapmalıyım?”

9-14 yaş bu ilginin arttığı bir dönemdir. Sorduğu sorular ve gösterdiği ilgi karşısında telaşlanmayın. Her soruya doğal bir tavırla, zamanında ve doğru cevaplar verin. Cinselliğe yönelik ilgisi uzun süre devam ettiği ve sadece bu alana yoğunlaştığı takdirde bir uzmana danışın. İlgi doğal olmakla birlikte yaşamın diğer alanlarında uzaklaşacak kadar yoğunlaşma ruhsal sorunları ifade eder. Uzman yardımıyla yolunda gitmeyenleri bulmak gerek.

“Benim çocuğum hiç soru sormuyor ne yapmalıyım?”

Her çocuk cinselliği merak eder. Yanlış anne baba tutumları çocuğun soru sormasını engeller (Daha önceki girişimleri yanıtsız kalmış, bu konunun konuşulmaması gereken gizli bir konu olduğu mesajını almış, vb.). Uygun fırsatlar yaratarak (film, tv programı, günlük yaşamda karşılaşılan durumlar) konuyu siz açın ve soru sormasını sağlayın. Sizin rahatlatıcı tavrınız onu da rahatlatacak ve doğru bilgileri sizden almış olacaktır.

Çocuğumun hangi davranışları bir uzmana başvurmamı gerektirir?”

 Banyo yapanları uyarılmasına rağmen ısrarla izlemeyi sürdürmek.

 Anne-baba “hayır” dedikten ve sürekli uyardıktan sonra, ısrarla ve sürekli olarak “kötü söz” söylemeye devam etmek.

 Sürekli ve ısrarlı olarak, kendinden daha küçük çocukları cinsiyet ve cinsellikle ilgili oyunlar oynamaya zorlamak.

 Arkadaşlarını “doktorculuk” oynamaya ve üzerindeki giysileri çıkarmaya zorlamak.

 Yabancı ya da yakın yetişkinler tarafından sarılıp, öpülmekten, dokunulmasından, iletişime geçmekten korkmak.

 Oyunlarda kadın ya da erkek rollerini üzgün, kızgın ya da saldırgan bir tarzda oynamak, kendi cinsinden ya da karşı cinsten nefret etmek.

 Sürekli ve ısrarlı olarak kendi cinsinden olanlardan hoşlanmak.

 Mastürbasyon yapma sıklığının artması.

Kaynak: http://www.rehberogretmen.biz/cocuk-ve-ergenlerde-cinsel-gelisim-ve- egitiminin-onemi.htm

Bir Hikâye...

“Bir adam ve oğlu ormanda yürüyorlardı. Aniden çocuk düştü ve şiddetli bir acı içinde bağırdı: “Ahhhh!” Hemen sonra dağdan gelen “Ahhhh” sesi onu şaşırttı. Merak içinde

Erinlik bir yandan çocukluk, diğer

yandan ergenlikle çakışan bir

evredir. Bu evre kızlarda daha erken,

erkeklerde ise biraz daha geç

yaşanır.

(6)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

5

“Kimsiniz?” diye haykırdı. Fakat sadece “Kimsiniz?” cevabını aldı.

Bu cevap onu kızdırmıştı. Bu kızgınlık içinde tekrar bağırdı:

“Siz bir korkaksınız!”, ve ses cevap verdi: “Siz bir korkaksınız!”

Babasına baktı ve sordu: “Bu olanlar nedir?” “Oğlum” dedi adam, “Kulak ver, dikkat et şimdi!” Sonra baba bağırdı: “Ben sana hayranım” Baba bağırmaya devam etti: “Sen harikasın!”

ve ses cevap verdi: “Ben sana hayranım”, “Sen harikasın!”.

Çocuk şaşkındı fakat halen ne olup bittiğini anlamamıştı. Baba durumu açıkladı: “İnsanlar bu durumu “yankı” diye isimlendirirler, fakat bu durum tam anlamıyla hayatın kendisidir. Hayat daima senin ona verdiğini sana geri verir!

Hayat senin eylemlerinin bir aynasıdır. Eğer sen daha fazla sevgi istersen, daha fazla sevgi ver! Eğer daha fazla nezaket istersen, daha fazla nezaket ver! Eğer daha fazla anlayış ve saygı istiyorsan, daha fazla anlayış ve saygı ver! Eğer sen insanların sana karşı daha saygılı ve sabırlı olmasını istiyorsan, daha fazla saygı ve sabır göster! Doğanın bu kuralı bizim hayatımızın her cephesinde söz konusudur.

Çocuğumuzla Cinselliği Konuşurken Nelere Dikkat Edelim?

Cinsellikle ilgili bir soruyla karşılaştığınızda duymazlığa gelmemeli ve ertelemeye çalışma-malısınız.

Çocuğunuzun sorusu aynı olsa bile, cevap yaştan yaşa farklılaşır. Hazır olamayan bilgi zarar verebilir. Bu yüzden, çocuğun yaşı doğrultusunda, anlaya-bileceği kadarını anlatmalısınız.

Soruları net cevaplandırmalısınız. Yani çocuğunuz

“Bebekler nasıl oluşur?” diye soruyorsa, çiçek ve böceklerden bahsedip onun aklını karıştırmamalı, yaşının özelliklerini de dikkate alarak sadece insan yavrusunun oluşumunu anlatmalısınız.

Utanmadan, sakin bir ifade ile konuşulmalı

Çocukların gelişiminde, anne-babalar eşit sorumlu- luktadır.

Cinsiyeti ne olursa olsun, anne-babalar kız ve erkek çocuklarıyla konuşabilmelidir.

Çocuğa verilecek bilgiler konusunda eşler aynı fikri paylaşmalıdır.

Çocuktan talep geldiği zaman veya ana-baba gereksinim duyulduğunu hissettiği

Zamanında verilen bilgi en uygunudur.

Eşlerden biri, çocuğa cinsellikle ilgili bir bilgi verdiğinde, mutlaka diğerini de bilgilendirmelidir.

Ebeveynler bu dönemde çocuklarını etiketlememeli, yargılamamalı ve küçümsememelidirler. Bu dönemde hassas olan ergen küçümsendiğini hissederse kolayca incinebilir.

Gebelik ve doğumla ilgili bilgilendirmede, acılar ve sıkıntılar değil anne olmanın güzelliği anlatılmalıdır.

Çocuk hangi ebeveyne soru yöneltiyorsa cevabı o ebeveyn vermelidir.

Anatomik farklılıklar doğal olarak küçük yaştan itibaren açıkça belli olursa sorun yaratmaz ve özel bir bilgilendirme ihtiyacı da doğmaz. Doğrudan gözlem çocuğun kafasını karıştırmaz.

Sorulara sağlıklı cevaplar almak çocuğun ana babasına olan güvenini destekler.

(7)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

6

Çocukların Güvenli İnternet Kullanımı

“Ebeveynlere Öneriler”

Değerli Veliler, biliyorsunuz ki, yaşamın her alanında haklarımız olduğu gibi haklarımızı / özgürlüklerimizi kullanırken uymamız ve dikkat etmemiz gereken kurallar vardır. İletişim özgürlüğü içinde yer alan internet kullanımında da dikkat etmemiz gereken kurallar, çocukların internet'ten güvenli bir şekilde yararlanmalarını sağlamak açısından önem taşır.

Çocuklarınızın daha “bilinçli ve güvenli internet kullanıcıları” olmalarına yardımcı olacak bazı öneriler aşağıda sıralanmaktadır:

1. Her şeyden önce çocuğunuzla iyi bir iletişim içinde olunuz. Çocuğunuzun arkadaşları, zevkleri, korkuları, sevdikleri ve sevmedikleri konular hakkında bilgi sahibi olunuz. Çocuğunuza, her konuyu sizinle paylaşabileceği güvenini veriniz. Sizin yetersiz kaldığınız konularda uzmanlardan yardım alınız.

2. Çocuğunuzun internete girdiği bilgisayarın çocuğun odasında olmamasına, evinizin ortak kullanım alanı içinde olmasına dikkat ediniz.

3. Çocuğunuzun internette kalma süresine ve bilgisayar kullanma süresine mutlaka kısıtlama getiriniz.

Çocuğunuzun yaşına uygun olacak kullanma süresini belirleyiniz. Unutmayınız ki, uzun süre bilgisayar veya internet kullanımı çocuğunuzun sosyalleşmesine olumsuz etki yapabileceği gibi hareketsiz kalmasına, bazı fiziksel rahatsızlıklara da neden olabilecektir.

Çocuğunuzun oyuna, kitap okumaya, spor yapmaya ve sanata vakit ayırmasını sağlayınız.

4. Her konuda olduğu gibi, bu konuda da ebeveyn olarak çocuklarınıza iyi birer örnek olunuz. Bilinçli ve güvenli internet kullanım kurallarını öğreniniz ve uygulayınız.

5. Çocuğunuzla bilinçli ve güvenli internet kullanımı kuralları konusunda konuşunuz. Bu kuralların neler olduğunu anlaşılır bir şekilde açıklayınız ve kuralları kesin olarak koyunuz. Koyduğunuz kurallar ve konuşmalarınızda pozitif tutum sergileyiniz. Olumsuz söylemlerin çocuğunuzla kuracağınız iletişimde çatışmayı artırıcı unsur olabileceğini aklınızdan çıkarmayınız.

6. Çocuğunuzla ve okul öğretmenleriyle birlikte çocuğunuzun yaşına uygun ve güvenli olan internet sitelerinin adreslerini belirleyiniz. Belirlediğiniz sitelerin adreslerini bilgisayarınızın "sık kullanılanlar" bölümüne kaydediniz. Böylece bu sitelere giriş işlemi daha kolay olacaktır.

7.

8. İnternette mümkünse çocuğunuzla birlikte gezininiz. Eğer çocuğunuz bu konuda isteksiz ise, sadece sizin ve okul öğretmenlerinin onayladığı siteleri ziyaret etmesi konusunda çocuğunuzu uyarınız.

9. Çocuğunuzun internet kullanımını sık sık denetleyiniz.

Hangi sitelere girdiği, hangi sohbet ortamlarında bulunduğu konusunda fikir sahibi olunuz. Mümkünse sohbet ortamlarındaki arkadaşlarını tanımaya çalışınız.

10. Çocuğunuzun internet ortamında güvenliğini sağlamak ve zararlı içeriklerden korumak amacıyla gerekli güvenlik ve filtreleme programlarını edininiz.

11. Çocuğunuza internet ortamında tanımadığı kişilerle sohbet etmemesini, iletişim kurmamasını öğretiniz.

12. Çocuğunuzun, ziyaret ettiği sitenin "güvenlikle ilgili sorularını" dikkatlice okumasını, sitenin istenilen bilgileri ne amaçla istediğini öğrenmesini ve gerektiği takdirde velilerine danışarak istenilen bilgileri vermesi belirtiniz.

Sizin onayınız olmaksızın kendi ve aile resimlerinizi, adresinizi, telefon numaranızı, okul adını vermemesini ifade ediniz.

13. Çocuğunuza sizin izniniz olmaksızın, kendi adresini, okulunun adını, telefon numaranızı, ebeveyninin iş adresleri ve iş yeri telefon numaraları gibi kişisel bilgileri Internet sohbet ortamında kimseye vermemesi gerektiğini öğretiniz.

14. Çocuğunuz, internet kullanıcı adını ve şifresini sizin dışında hiç kimseye vermemelidir.

15. İnternet ortamında, sohbetlerde çocuğunuzu rahatsız eden görüntü, ses ve yazılar yer aldığı takdirde hemen bulunduğu Internet ortamından çıkmasını ve size haber vermesini isteyiniz.

(8)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

7

16. Çocuğunuzun, bir sitede yer alan oyunlara, aktivitelere, yarışmalara katılmadan önce bunların yaşına uygun olup olmadığı konusunda mutlaka size ve öğretmenine danışması gerektiğini belirtiniz.

17. Çocuğunuza, internet ortamında yeni tanışılan kişilerin her zaman kendileri ile ilgili doğru bilgiler vermeyebileceği, kimlikleri ve yaşlarıyla ilgili yanıltıcı bilgiler verebileceği gerçeğini anlatınız. İnternet sohbet alanlarında ve haber gruplarında ilk defa karşılaşılan yeni mesaj ve kişileri mutlaka velilerine göstermelerini isteyiniz.

18. Çocuğunuza, size sormadan internet ortamında alışveriş yapmaması gerektiğini; istenilen kredi kart numaraları bilgilerini vermemesini öğretiniz.

19. Çocuğunuzun, Internet sohbetlerinde onlardan yapmamaları gereken, ya da onları rahatsız eden bir davranışta bulunmalarını isteyenler olduğu takdirde, sohbeti bırakarak hemen size haber vermesini ve olayı anlatmasını isteyiniz. Çocuğunuzun size güvenmesini sağlayınız. Çocuğunuza kızmayınız, korkutmayınız.

Çocuğunuza her konuda destek vereceğinizi hissettiriniz.

20. Çocuğunuzdan, internet sitelerinden bilgisayara yükleyecekleri veya indirecekleri programlar ve içerikler hakkında size haber vermesini, sizin izniniz olmaksızın bu işlemleri yapmamasını isteyiniz.

21. Çocuklara, internet ortamında başkalarını rahatsız edecek davranışlarda bulunmamalarını öğretiniz.

22. Şaka yapmak amacıyla dahi arkadaşlarıyla hatta hiç kimseyle korkutmak amacıyla tehdit edici bir üslupla iletişim kurmamalarını anlatınız. Günlük hayatta olduğu gibi, Internet'te de kötü ve kaba kelimeler kullanmamalarını, kibar ve güzel bir dil kullanmalarını isteyiniz.

23. Kelimeleri büyük harflerle ve uzatarak yazmak, düşüncelerimizi iletişimde bulunduğumuz kişiye ısrarcı bir şekilde kabul ettirmeye çalışarak ifade etmenin saldırgan bir ifade tarzı olarak anlaşılabileceğini, bu tür iletişimden uzak durulması gerektiğini öğretiniz.

Çocuğunuza karşı bu tarz iletişimde bulunanları uyarmasını, uyarılarını dikkate almayanlarla iletişimde bulunmamasını, internet ortamından çıkmasını belirtiniz.

24. Çocuğunuzun, internet ortamında kaba dil kullanan, onları rahatsız ve tehdit eden kişileri size haber vermesini isteyiniz. Bu davranışlarda ısrarcı olanları emniyetin ilgili birimlerine (166 ihbar hattı) ve servis sağlayıcınıza bildiriniz.

25. İnternet ve bilgisayar evinizde ya da çocuğunuzun okulunda yoksa ve çocuğunuz interneti başka bir yerde kullanmak zorunda ise bu yerin neresi olduğu hakkında bilgi sahibi olunuz. Sizin izniniz olmaksızın bu yerlere gitmemesi gerektiği konusunda çocuklarınızı uyarınız.

Çocuklarınız için uygun olmayan (sigara içilen, filtreleme kullanmayan işletmelerde) ortamlarda bulunmamaları konusunda çocuklarınıza bilgi veriniz.

26. Unutmayınız ki yanlarında velisi olmayan 12 yaşın altındaki çocukların internet kafelere alınmaması gerekir.

Yaşları tutmadığı halde çocukları kabul eden işletmeler aslında kanuna aykırı işlem yapıyor demektir. Lütfen onlar dikkat etmese bile bu kurala sizler dikkat ediniz ve gerekli ise çocuğunuzla birlikte bu yerlerde bulununuz.

Daha bilinçli ve güvenli internet kullanıcıları yetiştirmek sizin elinizde. (Kaynak: http://www.rtuk.org.tr)

Öğrenme Stilleri

Öğrenme stilleri, her öğrencinin öğrenirken hatırlarken farklı ve kendisine özgü yolları kullanmasıdır. İnsanlar genellikle 3 yoldan bilgi edinirler.

1. Görsel Ağırlıklı Öğrenenler: Görerek ve okuyarak öğrenmeyi tercih ederler.

2. İşitsel Ağırlıklı Öğrenenler: Dinleyerek ve tartışarak öğrenmeyi tercih ederler.

3. Dokunsal / Kinestetik Ağırlıklı Öğrenenler:

Öğrenecekleri şeylerle fiziksel temas kurarak, uygulayarak öğrenirler.

Öğrenme stilleri ile zekâ arasında bir bağlantı tespit edilmemiştir. Her insanın bu stillerden yalnız birine sahip olması da gerekmez. İkisine hatta üçüne de sahip olanlar olabilir.

(9)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

8

Görsel Öğrenen Çocuklar

Başarılı Olduğu Alanlar: İyi giyinir, ayrıntıları ve renkleri hatırlar, okumayı, yazmayı sever, insanların yüzünü hatırlar ama isimlerini unutur. Yazılarda görülen isimleri hatırlar, görsel imgeler yaratır.

Problem Çözme Yolları: Talimatları okur, problemleri listeler, düşünceleri düzenlerken grafiksel malzemeler kullanır. Akış kartları kullanır, kâğıt üzerinde grafiksel çalışmaları görür ve akılda canlandırır.

Değerlendirme ve Test Etme İhtiyacı: Görsel-yazılı testler, araştırma raporları, yazılı raporlar, grafiksel gösterimlerden yararlanır. Yazılı sınavlarda başarılıdır.

En İyi Öğrenme Yolları: Not alarak, liste yaparak, öğrenilecek bilgileri okuyarak, bir gösteriyi izleyerek öğrenir.

Kitaplardan video filmlerinden ve basılı materyallerden yararlanır.

Okuma / Çalışma Özellikleri: Eğlenmek veya dinlenmek için okur, uzun süre çalışamaz, çalışma sırasında sessiz ortam ister, hızlı okur, kelimelerin sesinden ziyade yazılı şeklini hatırlar.

Okuldaki Güçlükleri: Ne yapılacağını görmeden hareket etmekte zorlanır. Gürültülü ve hareketli çevrede çalışamaz.

Görsel resim ve malzeme olmadan öğretmeni dinleyemez.

Sıkıcı ve düzensiz bir sınıfta çalışmak istemez.

Genel Değerlendirme: Özel yaşamlarında genellikle düzenli olurlar. Karışıklık ve dağınıklıktan rahatsız olurlar. Masaları, çantaları, dolapları her zaman düzenlidir. Yazmayı sevmeseler bile defterlerini düzenli ve itinalı kullanırlar. Düz anlatım dediğimiz okullarda dersi öğretmenin veya öğrencinin anlatması yönteminden yeterince yararlanamazlar. Tam olarak anlaşılması için dersin görsel malzemelerle mutlaka desteklenmesi gerekir. Harita, poster, şema, grafik gibi görsel araçlardan kolay etkilenirler ve bu araçlardan öğrendiklerini kolay hatırlarlar. Öğrendikleri konuları gözlerinin önüne getirerek hatırlamaya çalışırlar.

İşitsel Öğrenen Çocuklar:

Başarılı Olduğu Alanlar: Doğaçlama konuşur, ayaküstü düşünür, karşılaştığı insanların yüzlerini unutur ama adlarını hatırlar, kelimelerle ve dille çalışır, hafif sesli ortamlardan hoşlanır.

Problem Çözme Yolları: Tartışmalardan hoşlanır, seçenekler hakkında konuşur, bir durumda ne yapılacağını o

durumu yaşayanlara sorar, hedefi sözle ifade eder, sözlü tekrarlar yapar.

Değerlendirme ve Test Etme İhtiyacı: Yazılılardan ziyade sözlülerde başarılı olur, projelerini sözlü olarak sunar, ne öğrendiğinin birileri tarafından sorulmasını ister, şiir okumaktan, şarkı söylemekten hoşlanır.

En İyi Öğrenme Yolları: Yüksek sesle anlatım, bir öğretmeni dinleme, küçük ve büyük grup tartışması yapma, çalışma yerinde fon olarak sessiz müzik dinleme ile daha iyi öğrenir.

Okuma / Çalışma Özellikleri: Diyalog ve oyunları okuma, karşılaştırma için içten ve dıştan seslendirme, okurken ne okuduğu hakkında kendi kendilerine ve başkalarına konuşma ve yeni kelimeleri seslendirmede başarılıdır.

Okuldaki Güçlükleri: Görsel öğrencilerden daha yavaş okur, uzun süre sessiz okuyamaz, okuduğu parçada resimleri umursamaz, okunması ve yazılması gereken zamana bağlı testlerde ayrıntıları görmede, sessizleştirilmiş ortamda yaşamada ve uzun süre sessiz kalmakta sıkıntı yaşar.

Genel Değerlendirme: Küçük yaşlarda kendi kendilerine konuşurlar. Ses ve müziğe duyarlıdır. Sohbet etmeyi, birileri ile çalışmayı severler. Genellikle ahenkli ve güzel konuşurlar.

Yabancı dil öğreniminde başarılıdır. Göz ile okuma esnasında hiçbir şey anlamayabilirler o nedenle en azından kendi kulağının duyabileceği bir ses ile okumalarına izin verilmelidir.

Daha çok konuşarak, tartışarak öğrenirler. Bilgi alırken dinlemeyi okumaya tercih ederler. Olay ve kavramları birinin anlatması ile daha iyi anlarlar. Grup ve ikili çalışmalarda konuşma ve dinleme olanakları olduğu için iyi öğrenirler.

Hatırlamak istediklerini birisi kendilerine anlatıyor ya da söylüyormuş gibi işiterek hatırlarlar. Kaydedilmiş bilgileri daha iyi hatırlarlar.

Kinestetik / Dokunsal Öğrenen Çocuklar

Başarılı Olduğu Alanlar: Çeşitli spor ve danslarla uğraşmayı

sever, yarışma-lardan ve maceradan hoşlanır, zorluklara meydan okur. Koşma, sıçrama, atlama, yuvar-lanma ve büyük motor kasları kullanmayı gerektiren eylemlerden hoşlanır.

Problem Çözme Yolları: Hareket geçer, daha sonra da sonuçlara bakarak plan yapar, problemleri fiziksel güç kullanarak çözmeye çalışır. Önemli ölçüde bedensel çaba gerektiren çözümler arar. Problemleri bireysel olarak veya çok küçük gruplarla çalışarak çözmeyi tercih eder, deneme- yanılma ve keşfetme yoluyla öğrenir.

(10)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

9

Değerlendirme ve Test Etme İhtiyacı: Performansa dayalı ve proje yönelimli değerlendirmelerde başarılı olur.

Öğrencinin öğrendiği şeyi sergileme veya gösterme eğilimi vardır. Bir şeyi anlatmaktan ziyade nasıl yapılacağını göstermeyi tercih eder.

En İyi Öğrenme Yolları: Canlandırma, taklit yaparak, gezerek ve performansa dayalı öğrenmeyle daha iyi öğrenir.

Küçük tartışma grupları ile öğrenir.

Okuma / Çalışma Özellikleri: Eğlenmekten ziyade anlamak için okur, bir şeyin nasıl yapılacağını öğrenmek için okur.

Kitapları, öğrendiği şeyleri, oyunları pratiğe döker. Kısa kitapları okumayı sever. Kısa dönemli çalışmalardan hoşlanır, parça parça çalışmaktan hoşlanır, yere uzanarak çalışmaktan hoşlanır.

Okuldaki Güçlükleri: Okunaklı el yazısına sahip değildir.

Dışa dönük rahattır. Uzun süre oturamaz, 40 dk. dan daha fazla dikkatini toplayamaz. Kelimeleri doğru

Okuma ve kullanmada sıkıntı yaşar. Fiziksel bir hareket olmaksızın duygularını açıklayamaz.

Genel Değerlendirme: Oldukça hareketli olurlar. Sınıfta yerlerinde duramazlar. Sürekli hareket halindedirler. Tahtayı silmek, pencereyi açmak, tebeşir getirmek, kapıyı örtmek hep onların görevi olsun isterler. Uzun müddet oturmaya zorlanırlarsa derste ne olup bittiğini anlamaz hale gelebilirler.

Öğrenebilmeleri için mutlaka elini kullanabilecekleri, yaparak yaşayarak öğrenme dediğimiz yöntemlerin kullanılması gerekir. Sınıf yerine okul bahçesi veya laboratuvarda dokunarak, ellerini kullanarak, olayların içinde yaşayarak en iyi öğrenirler. Çalışırken sık sık ara vermeye gereksinim duyabilir. Sözcükleri ya da sözel bilgileri öğrenirken onları kuma yazması, ya da kilden yaratması gibi öğrenirken ellerini kullanabilmesi, ders çalışırken hareket edebilmesi öğrenmesini kolaylaştırabilir.

Öğrenme stilleri, çocuğu gözlemleyerek ve öğrenme stilleri testi uygulanarak bulunabilir. Çocuğun baskın öğrenme stilini bularak ders çalışma ortamında ona destek olabilirsiniz. İyi bir öğrenme için tüm duyu organlarına hitap edilmesi gerektiği için zaman zaman farklı eğlenceli öğrenme ortamları oluşturabilirsiniz. (Kaynak: Boydak, A. (2008). Öğrenme Stilleri. İstanbul: Beyaz Yayınları.)

Karne; Heyecan Mı Kaygı Mı?

Yine bir karne dönemindeyiz. Çocuklar hesaplamalara başladılar bile. Tatil heyecanı daha ağır basıyor görünse de bilin ki öncelikli olarak “notlarım ne olacak?” ardından ve daha önemlisi, “ailem ne düşünecek?” soruları, çocuklarımızın zihnini bir hayli meşgul etmekte. Kiminin içi rahat, kimi ise çok çok ince hesaplar peşinde

.

Nedir Bu Karne?

Aslına bakarsak karne, ilköğretim ve ortaöğretim öğretimi veren okullarda, her öğretim dönemi sonrasında öğrenciyi ve öğrenci velisini bilgilendirme amaçlı verilen, öğrencilerin ders başarı puanlamalarını gösteren belgedir. Peki, bundan ibaret midir? Ne yazık ki hayır… Bizdeki gelenek gereği, karne çocukların aileleri tarafından da değerlendirilmesine neden olur. Hatta her bir karne, sadece çocuğun öğrendiği derslere dair değil, adeta yaşam başarısına dair değerlendirmeymişçesine değer görmektedir. Dolayısıyla aldıkları her karne ile, çocuklarımız da “bu dönem dersleri nasıl öğrenmişim?” sorusuna değil, “ben nasıl biriyim?”

sorusuna da yeni yanıtlar oluşturmaktadır. Yani alınan her karne ve her karne dönemi, çocuklarımızın kendileri ve kendi performans algılarında önemli değişiklikler yaratmaktadır.

Performans Algısı Dedikleri?

Performans algısı temelde kendimizi nasıl değerlendirdiğimiz olarak açıklanabilir. Yani kendimize ilişkin öznel değerlendirmemizdir. Performans psikolojisi alanında yapılan sayısız araştırma, bize hep aynı sonucu verir:

performansımıza ilişkin değerlendirmelerimiz ne kadar olumlu ise (yani belirli bir performans söz konusu olduğunda, kendimize olan inancımız ne kadar güçlü ise) alacağımız sonuçlar ve değerlendirmeler de o kadar olumlu olmakta. Bir çeşit kendini gerçekleştiren kehanet durumu söz konusu…

Performans algımız, çocukluk yıllarımızda başlangıçta anne- babalarımız olmak üzere, diğerlerinin bizi nasıl algıladıkları ile şekillenir ve bir zaman sonra bizim kendi algımız haline gelir.

Bir Karnenin İyi Veya Kötü Olması Neye Göre Değerlendirilir?

Diğer bütün performanslar gibi karnedeki duruma bakarak bir çocuğu, bir insanı değerlendirmek, yani sadece sonuçtan yola çıkarak bir yargıya varmak anne-babaları yanlış noktalara götürebilir. Karne bir sonuçtur; bir anlamı vardır tabi ki, ancak yine de önemli olan bu sonuca götüren “süreci” iyi değerlendirmektir.

Anne-babalar değerlendirmeyi nasıl yapmalı?

Okulda, çocuklardan çok çeşitli alanlarda birden başarılı olmasını bekleriz. Anne-babaların dikkat etmesi gereken konuların başında çocuğun bireysel özellikleri, genel kapasitesi ve güçlü olduğu alanlar gelmelidir. Bunların iyi

(11)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

10

bilinmesi ve çocuğun başarısının aldığı notlara indirgenmemesi son derece önemlidir.

Artık sadece bir tek “zekâ” veya “yetenek” olmadığını biliyoruz. Bu nedenle, çocuğunuz, örneğin matematik dersinde zorlanmakta ise onun yeterince akıllı olmadığını düşünmek hatadır. Bir çocuğun sözel veya sayısal alanlara, müziğe, spora ya da doğa bilimlerine karşı bir eğilimi olabilir.

Çok az kimse birçok değişik alana eşit derecede ilgi duyabilir, dolayısıyla da bazı alanlara doğası gereği kendini daha yakın hisseder, diğerlerini de mecbur olduğu için öğrenir. Ailelerin fark etmesi gereken çocuğun çok da yatkınlığı ya da merakı olmadığı halde, bir konuda bir şeyler öğrenme konusunda ne kadar çaba gösterdiğidir. Çocuk o dersi önemser ve anlamak için elinden geleni yaparsa, çaba gösterirse artık getirdiği karne notunun pek de önemi kalmaz, kalmamalıdır.

Karne Sürecinde Değerlendirilmesi Gereken Bir Diğer Alan: Aile Ortamı

Karneyi değerlendirirken dikkat edilmesi gereken ikinci alan, çocuğunuzun içinde yer aldığı aile ortamıdır. Her çocuğun bireysel özelliklerinin yanında, içinde yetiştiği aile ortamının da çocuğun çalışma alışkanlıkları, okulu önemsemesi, sorumluluklarını bilmesi ve yerine getirmesi üzerinde büyük etkisi vardır. Okumak, öğrenmek, yeni bilgiler edinmek, aile içinde eğlenceli, keyifli bir işi olarak ele alındığında, çocuk da bu faaliyetleri bir mecburiyet olarak görmemeye başlar, bu da onun öğrenme isteğini ve dolayısıyla da okul başarısını arttırır.

Ne yazık ki genellikle yapılan, çocuk okula başlayana kadar ondan hiçbir şey talep etmemek, birinci sınıftan itibaren de çocuğun zamanını, eşyalarını organize etmesini, sorumluluklarının bilincinde olmasını beklemektir.

Çocuğumuz Hangi Değerlerle Büyüyor?

Son halka, çocuğun içinde yetiştiği toplum ve bu toplumun sunduğu değerlerdir. Çocuk, aile ve okul okumaya, öğrenmeye ne kadar destek verirlerse versinler, eğer toplumun genelinde, bunlar çok takdir edilen değerler değilse, çocuk bir süre sonra okula gitmenin, diploma sahibi olmanın, çalışarak başarı kazanmanın çok da anlamlı olmadığını düşünmeye başlayacaktır.

Aileye Düşenler?

Uzmanlar, karnesi kötü öğrencileri utandırıcı, aşağılayıcı, emredici, eleştirici davranmanın ve başarılı arkadaşları ile kıyaslamanın çocukta olumsuz izler bırakacağını belirtiyorlar.

Ebeveynlere okul öncesi yaşlardan başlayarak çocuklarına sorumluluk alma, girişimcilik, başarıya ulaşma, sorun çözme becerilerini geliştirme, özgüven ve benlik algısını güçlendirici yönde davranmaları gerektiğini söyleyen uzmanlar; "Aileler çocuklarının bireysel özelliklerini, yeteneklerini, öğrenme yöntemlerini bilmeli ve ona göre destek olmalıdır.

Karneye aceleci ve hızlı bir şekilde göz atma, olumlu veya olumsuz tepkiler verme yerine çocuğunuzla karne hakkında konuşabileceğiniz uygun bir zaman ve yer belirlenmelidir.

Çocuğun karnesi değerlendirilirken önce başarılı olduğu alanlar ele alınmalı, başarıları ve çabaları takdir edilmelidir.

Sonra iyi olmayan notlar üzerinde durulabilir. Bu notlar veya öğretmen görüşleri ile ilgili kendisinin fikirleri sorulmalı, kendi duygu ve düşüncelerini ifade etmelerine izin verilmelidir. Bu durumu düzeltmek için neler yapılabileceğine çocukla birlikte karar verilmeli, bu konuda çocuklarımıza verebileceğimiz destekler konuşulmalıdır.

Bir yandan çocuklarını çok iyi gözlemlemeli ve tanımalı, diğer yandan da çocuklarına öğrenmenin zevkini verebilmelidirler.

Bunların dışında, çocuğun daha okula başlamasını beklemeden, onlara çeşitli sorumluluklar vermeli, zamanlarını planlamayı, işlerini sıraya koymayı öğretmelilerdir. Öte yandan ailelerin, toplumla çocuk arasında bir süzgeç görevi de görmeleri gerekir. Çalışmanın, harcanan bir emek sonucu başarı kazanmanın zevki, kutsallığı çocuğa yine küçük yaştan itibaren anlatılmalıdır.

İyi Tatiller...

(12)

B i lec i k R e h b e rli k v e A ra ş t ı rm a M e rk ez i M ü d ü rlü ğ ü

Bilecik Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

Bahçelievler Mahallesi Necmettin Şener Caddesi No: 3

11100 Merkez / BİLECİK Telefon: 0 (228) 212 19 95 / 212 32 38 Faks: 0 (228) 212 19 95

E-posta: 130586@meb.k12.tr

11

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha fazla şirketin proje bazlı istihdam modellerine doğru ilerlemesi ile birlikte, projeler için en yetenekli çalışanların seçilmesi ve koordine edilmesi için uzman

Üye tarafından Web sitesi'nde Üyelik oluşturmak veya Web sitesi’nden faydalanmak amacıyla paylaşılan kişisel veriler; Üyelik Sözleşmesi ile

a) Çalışma ortamı, kullanılan maddeler, iş ekipmanı ile çevre şartlarını dikkate alarak meydana gelebilecek ve çalışan ile çalışma çevresini etkileyecek acil

1.1 Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi (ileride – Üniversite) bilimsel araştırma projelerini destekleme (finanse etme) yönergesi (ileride – Yönerge)

mesin diye gitarını televizyonun yanına koyuyor. Uzaktan kumandanın pillerini de çıkarıp baş- ka bir odaya bırakıyor. Diğer gün eve geldiğinde her zaman yaptığı gibi

• Eşit zaman ayırmaya çalışmak yerine, her çocuğa kendi gereksinimine göre zaman ayırmak gerekir. Bebeğin henüz

Özellikle çocukların “her şey kontrol altında” algısının zarar görme- mesi için sizin gözetiminizde yaşlarına ve gelişimlerine uygun bazı işlerde size

“Bakıyorum da arkadaşın gelecek diye çok mutlusun” gibi cümlelerle duyguları ifade etmeniz çocukların duyguları anlamasına yardımcı olacaktır. Küçük çocuklar