özel haber
‘Sektörel vaka’ savunması!
İSTANBUL’da 10 işçi, halatı kopan asansörün zemine çakılmasıyla can verdi. Olayın yaşandığı inşaat şirketinin sahibi Aziz Torun, “Bunlar sektörel vakalar” dedi. İnşaatta çalışan Kadir Altınbaş ise çalışma koşullarını Aydınlık’a şöyle anlattı: “İşyeri denetimi, baret takmakla sınırlı.” Altınbaş, günde 10 saat çalıştıklarını da sözlerine ekledi.
Asansörün ikinci düşüşü
İŞÇİLER inşaattaki 2 asansörden birinin çalışmadığını aktardı. Asansörün iki gün önce de düşerek 9. katta durduğu, ancak o sırada içinde kimsenin bulunmadığı öğrenildi. İşçiler, İstanbul Valisi’nin inşaat alanına gelene kadar çalıştırıldıklarını belirtti. Torunlar Rezidans’ta 9 Nisan’da da 19 yaşındaki işçi Erdoğan Polat halat kopması sonucu can vermişti.
İş kazası kader ise, Allahtan başka kimseye yakınamazsınız. İşyeri ka- zası, “özel kâr hırsı”ndan geliyorsa, yine çözümü Allahtan başka hiçbir kudrete havale edemezsiniz. Çünkü Türkiye’nin önünde bugün özel mül- kiyet sisteminin kaldırılması diye bir çözüm bulunmuyor.
oğu PERİNÇEK
Asansördeki
kaderimiz
D
10’da
MEHMET ALİ GÜLLER’in yazısı 9’da
SEDA AKYÜZ ve SEVGİM YAVUZ’un haberi 10-11’de
SEZİM ÖZADALI’nın haberi 8’de
ZİHNİ ERDEM’in haberi 7’de
ISSN 2146-2356
ŞENOL ÇARIK’ın haberi SPOR’da
Tuna KİREMİTÇİ
2
sayfa
YeniTürkiye elitizmi
İsmet ÖZÇELİK
12
sayfa
Kılıçdaroğlu’nun gizligündemi!
Hasan BÖĞÜN
13
sayfa
NATOZirvesi beklendiğigibi
Feridun ANDAÇ
17
sayfa
Edebiyatı
vazgeçilmezkılmak
Vatandaşın vergisi
F TİPİNE GİTTİ
Çeyrek finale adım Çeyrek finale adım Çeyrek finale
adım Çeyrek finale adım Çeyrek finale Çeyrek finale adım adım Çeyrek finale adım
VATAN EMEK NAMUS
KURULUŞ: 1921 8 EYLÜL 2014, PAZARTESİ
www.aydinlikgazete.com
1 TL
Aziz Torun... AKP döneminde varlığına varlık kattı. Şirketi 2014’ün ilk 6 ayında net kârını yüzde 950 artırdı. Denetimler es geçildi. İş güvenliği hiçe sayıldı.
AKP iktidarının yandaş aşkı, 10 işçinin daha ölümüne neden oldu
Gelir İdaresi Başkanlığı ve Maliye Bakanlığı’nın diğer birimlerindeki F tipi elemanlar, hem Vergi Affı dönemlerinde hem de normal dönemlerde örgüte büyük kaynaklar aktardı
VATAN EMEK NAMUS
10 İŞÇİ
KATLEDLD
VERGİ mükellefleri, uzlaşma görüş- melerinde F tipi örgütün okullarını adres gösterdi. “Himmet” adı verilen bu bağışı yapanlara gerekli
kolaylık sağlandı ve milyonluk bağışlar yapıldı. Mükellef, devlete vereceği vergiyi, F ti- pinin okulla- rına verdi.
Bu işten
hem mükellef hem de F tipi örgüt kârlı çıktı. Kaybeden devlet oldu. 8’de
CHP Genel Bakan Kemal Klçda- rolu’nun sunduu Parti Meclisi adaylar
ortalama 400 oy ald. Erdoan Toprak ve PKK Açlm’nn mimarlarndan E. Büyük- elçi, Murat Özçelik liste dnda kald.
Bekârolu, Ayata ve enatalar ise cinsi- yet kotas yöntemiyle seçilebildi.
Türk-İş: Soma’dan ders alınmadı
İSTANBUL Valisi Hüseyin Avni Mutlu onlardan bahsederken “şey”
dedi, çalıştıkları şirketin sahibi Aziz Torun onları “tane” diye niteledi.
AKP iktidarında fındık sektörü hem yandaşlaş- tırıldı hem de yabancılaştırıldı. Sektörün ihracat kısmında, yüzde 50’lik pay yabancıların elinde.
Piyasanın yüzde 25’i ise Cüneyt Zapsu’da. 5’te
Gülen’e dava açan Savcı iade talebini değerlendirdi
Beşiktaş Belediyesi işçilerini dövdürdü - 9
Halide Edip Adıvar Spor’un
ONUR MÜCADELESİ
Karaözü köyünde 3000 kişiyle anma
FAZIL Say ve Serenad Bağcan konseri ile yüzüncü doğum yılları kutlanan Orhan Kemal, Orhan Veli ve Oktay Rıfat’ı anma etkinliği, Fikret Otyam Kültürevi’nin daveti üzerine Kayseri’nin Karaözü köyünde yapıldı. 16’da
Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda Fındık pazarının yarısı yabancıda
ABD’DE SOYLU ZAFER
İşçi‘şey’cive‘tane’cileri YIKACAKGÜÇTÜR
Beşiktaş Belediyesi işçilerini dövdürdü
CHPyönetimi üçtebir
oranında oyalabildi
9 11
2 OĞLUNU KAYBETTİ
GÜMÜŞHANE’nin Konaklı köyünden çalış- maya gelen Tahir Kara (25) ve Ferdi Ka- ra’nın (19) babaları Mithat Kara “Benim çocuklarım şehit oldu” diyerek ağladı.
KAZADAyaşamını yitiren Tunceli Üniversitesi öğrencisi 19 yaşındaki Hıdır Ali Genç, işe 5 gün önce başlamıştı.
19
ÜNİVERSİTE HARÇLIĞI İÇİN
ÇALIŞIYORDU Atatürk’ün hiçbir yerde
yayınlanmamış fotoğrafları
Aziz Torun Tayyip
Erdoan
ALPAY TUĞLU’nun haberi 20’de
ABDAçıkTenisTurnuvasıGençÇift
KadınlardalındaİpekSoylu,partneri
JilBelenTeicmannileşampiyonoldu.
YENİ TÜRKİYE ’NİN HALATI KOPTU
LİDERLERİNE MÜEBBET İSTEMİ
9’da
POLİSTEN BİBER GAZLI MÜDAHALE 11
Delegenin umudu kalmadı
DEV DEV DEV DEV DEV
DEV DEV 65-64 65-64 65-64 65-64 65-64
SPOR’da
Haz›rlayan: FÜSUN İKİKARDEŞ ozgurlukmeydani@aydinlikgazete.com
zgürlük MEYDANI
8 EYLÜL 2014, PAZARTESİ
2 ö
ozgurlukmeydani@aydinlikgazete.comzgürlük MEYDANI
Yeni Türkiye ö
elitizmi
SUDAK‹ DUMAN
tunakiremitci@aydinlikgazete.com
Tuna K‹REM‹TÇ‹
M
uhalif bilinen bir yazara, devlet televizyonundaki bir programdan danışmanlık teklifi gelir.“Aman adımı jeneriğe yazmayın” der en baştan programın yapımcısına. “Yoksa başınız ağrır. Benden söylemesi.”
Yazarın dediğini yapar ve adını yazmazlar jeneriğe. Bu şekilde onun danışmanlığından yararlanırlar.
Yazarımız zeki ve yaratıcıdır. Bulduğu fi- kirler ve yarattığı konsept sayesinde program sivrilir.
Programın gördüğü ilgi, yöneticilerin dikkatini çeker. Yapımcıyı çağırıp sorarlar:
“Şu malum yazarla çalışmıyorsunuz inşallah.
Sakın ha görmeyelim!”
Başarısı yazarı ele vermiştir. Emir de büyük yerdendir. Yapımcılar üzülerek onunla yollarını ayırır.
Bu hikâye 70’lerin Doğu Almanya’sı ya da 80’lerin Bulgaristan’ında geçmiyor.
Bugün, ülkemizde geçiyor.
Yazarın ve yapımcının isimleri bende saklı. Neden? Olaylar bugün, ülkemizde geçtiği için.
Bugün aynı şey hemen her işkolunda geçerli: İktidardan yana olmayanların önleri hep kapalı.
Bana da bazen devlet kanallarındaki ya- pımcılardan teklif gelir. Çoğu iyi niyetli okurlarımdır. Onlara “hevesinizi kırmak gibi olmasın ama işiniz zor” derim. Hep de haklı çıkarım.
İktidardan yana olanlar içinse tabii ki
açıktır kapılar. Yetenekleri, bilgileri, kap- asiteleri ne olursa olsun.
Hatta özel sektör bile iktidarın hoş bak- madığı biriyle çalışmadan önce iki kez dü- şünür. Kimse başı ağrısın istemez!
Bu aşağı yukarı bütün sektörler için ge- çerli: İnşaatçılar, öğretmenler, akademis- yenler, doktorlar, köşe yazarları, işçiler, hâ- kimler, polisler, öğretmenler...
İktidardaki partiyi destekliyorsan sorun yok. Ama az buçuk muhalife çıktıysa adın yandı gülüm keten helva!
“Ben 77 milyonun Cumhurbaşkanıyım”
diyen Erdoğan ne der bilmem ama evrensel dilde bunun adı “elitizm”dir. Yani seçkinci- lik.
Dikkat ederseniz “seçkinlik” demiyorum.
Aradaki fark mühim çünkü. Tıpkı “laiklik”
ile “laikçilik” arasındaki fark gibi.
Seçkin bir kişi, insanları yeteneklerine, deneyimlerine ve dürüstlüklerine göre de- ğerlendirir.
Seçkinci ise insanları “bizden olan-ol- mayan” diye ayırır. Olmayana seçkinlik taslar.
Seçkin kişinin seçkin olmak gibi bir derdi yoktur. O zaten öyledir; bilgisi, görgüsü, maneviyatıyla.
Seçkincininse aklı-fikri seçkin olmaktadır.
Bu yolda insanları iter-kakar-ezer-örseler- dışlar.
Bu kafayla gidenler “elitlere karşı milletten yana” başa geçtiklerini söyler ve gerçek elitizmi kurarlar.
Tıpkı George Orwell’in “Hayvanlar Çift- liği” romanında başa geçince “Bütün hay- vanlar eşittir ama bazıları daha eşittir”
diyen hayvanlar gibi.
SOSYAL demokrasi-Kemalizm tartış- masında bugün ciddi bir kavram kargaşa- sının Atatürkçü kesimler arasında etkili olduğu görülmektedir.
Avrupa Birliği’nin Atatürk’ün batılılaşma hedefinin bir sonucu olduğu; Kemalizm’in de aslında sosyal adaletten yana olduğu ve dolayısıyla sosyal demokrasiyi hedeflediği ya da devletçiliği savunmanın Türkiye’yi içine kapalı (otarşik) bir ülkeye çevireceği türünden yanılsamalar Atatürkçü saflarda taban bulmaktadır.
CHP’nin sosyal demokrat kimliğini bir veri olarak kabul eden ancak bu partiyi yönetenlerin Kemalist mirası reddetme eğilimini bir hata olarak gören samimi Atatürkçülerin var olduğu görülüyor. Bu çevrelere göre, sosyal demokrasi Türkiye’nin sorunlarına çözüm olabilir ancak bu Ke- malizm’in mirasından kurtularak değil, onunla bütünleşerek olmalıdır.
Çünkü Kemalizmin doğal evrimi sosyal
demokrasiye varır. Sosyal demokrasi, Ke- malizm’in mütemmim cüz’üdür. Bu tür görüş sahiplerinin ideoloji-program ilişkisini kurmakta güçlük çektikleri anlaşılmaktadır.
İDEOLOJİ-PROGRAM İLİŞKİSİ Her program bir ideolojinin sonucudur.
Tersinden söylersek, liberalizm, sosyalizm, sosyal demokrasi ya da muhafazakârlık türünden her ideoloji, hayata bir siyasi partinin örgütlü gücü ve o toplumun gün- demine özgü programlara uyarlanmak su- retiyle uygulanır.
Kemalizm-sosyal demokrasi tartışma- sında hem Kemalist mirası sahiplenmek hem de sosyal demokrasiyi savunmak is- teyenlerin iki yanlışı bulunuyor.
Birincisi, bir program olarak Kema- lizm’den bir ideoloji olarak sosyal demokrasi çıkarmaya çalışılmaktadır. Kemalizm, yüz elli yıllık Türk demokratik devrim tarihinin içinden süzülmüş programın adıdır.
Bir ideoloji değildir ancak her programda olduğu gibi ideolojik kaynakları vardır.
Feodalizmin dogmatik ideolojisine karşı Aydınlanma Çağı’nın devrimci liberalizmi (cumhuriyetçilik, laiklik, milliyetçilik) ve emperyalizme karşı varlığını sürdürmenin garantisi olarak sosyalizm (halkçılık, dev- letçilik, devrimcilik) Kemalist programın
ideolojik arka planını oluştururlar.
CHP pratiğinde ise, ilişki tersinden ku- rulmaktadır. İdeolojiden çıkması gereken program, ideolojiyi doğurmaktadır.
İkinci olarak, ideoloji-program ilişkisi mantığına uygun bir biçimde kurulduğunda, Kemalist programın arkasında sosyal de- mokrat bir dünya görüşünün yattığı iddia edilmiş oluyor. Bu ise kötü niyet değilse cehaletten başka bir anlama gelmiyor.
SOSYAL DEMOKRASİNİN ROLÜ Sosyal demokrasi, 20. yy’da emperyalist karakter kazanmış ülkelerde işçi sınıfının reformcu beklentilerini karşılamak üzere ortaya çıktı. Batı’da sosyal demokrat par- tilerin programlarını bu ihtiyaç belirledi.
Sosyal demokrat bir ideolojiden hare- ketle üretilebilecek program seçenekleri arasında antiemperyalizm, kamu öncülü- ğünde kalkınma, feodalizmin sosyo-eko- nomik ve kültürel kalıntılarıyla mücadele (demokratikleşme) ve devrimcilik türünden önceliklerin girmemesinin nedeni budur.
Türkiye gibi, 20. yüzyılda bağımsızlık ve egemenliğini emperyalizme karşı mü- cadele ederek kazanabilmiş ülkelerin, top- lumsal şartlardan dolayı reformculuğa değil devrimciliğe yönelmeleri bir tercih olmanın ötesinde bir zorunluluktu.
“GÜÇLÜ CHP GÜÇLÜ DEMOKRASİ GÜÇLÜ TÜRKİYE” CHP’nin son Kurul- tayı’nın sloganları olarak tespit edilmiş. Ba- ğımsızlık, ilericilik, Laiklik, birlik ve Ata- türkçülük yok sayılanlar arasında.
Ancak bir şey çok dikkatimizi çekti “Güçlü Demokrasi” mavi şerit üzerine iliştirilmiş.
Bu anlamlı ve bilinçli bir renk seçimi!
MAVİ RENGİN ANLAMI
CHP son zamanlarda mavi renge fena merak saldı! Mavi renk AB emperyalizminin bayrağının rengidir ve onların egemenlikle- rinin simgesidir. Bu rengin tesadüfen seçil- diğine inanmak için saf olmak gerekiyor.
Dikkat ederseniz “GÜÇLÜ DEMOK- RASİ” sloganı mavi şerit diğer ikisi ise kırmızı şerit üzerine yazılmış. Eğer Y-CHP’nin son yıllarda ki çıkışlarına bakılırsa demokrasiyi dışarıdan beklediği açıkça belli oluyor.
KILIÇDAROĞLULAR PARTİSİ (KP) Bu durum aslında Batı sosyal demokra- sinin bir karikatürü olan işbirlikçi “Kılıçda- roğluların sosyal demokrasisi” açısından son derece normal gözüküyor. Özünüz de-
ğiştiğinde; biçiminiz de değişir.
Atatürk Türkiye’sine savaş yalnız AKP ve benzerlerinden gelmiyor; Kılıçdaroğlular partisi de Atatürk Türkiye’si ile problemli ve ona savaş açanlarla aynı cephede bu- luşuyor.
CHP İNTİHAR ETMİŞTİR
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden CHP’nin Genel Başkanı seçilmesi ABD/AB’ci güçlerin CHP’ye egemen oldukları ve partiyi başkalaştırmanın son hamlelerini indirmeye hazırlandıklarının tescilidir.
Y-CHP’nin çözüm önerileri ile gericilerin ve diğer işbirlikçilerin çözüm önerilerinin birbirinden farklı kalmamıştır.
Batı sosyal demokrasisinin emperyalist karakteri yeterince bilince çıkarılmadığı için kafa karışıklıklarına neden oluyor. Türkiye’de ki “sosyal demokratlar” ise devrimci müca- dele açısından gereksiz hale gelmişlerdir!
Onlar sınıflar mücadelesinde hâkim sınıflar adına, itfaiye vazifesi görecek güce dahi sahip değiller.
DERSİMCİLER - ROBOSKİCİLER Atatürk’ün partisini ele geçirenler gi- decekler ve onu dönüştürenlerden tarih kesinlikle hesap soracaktır. Siz Atatürk’ten daha “akıllı” olan emperyalizmin işbirlikçisi tüm sosyal demokratlar şunu iyi belleyiniz;
Anadolu coğrafyasında sosyal demokra- sinin mayası tutmaz ve o karşı devrimci ideoloji bir kenara itilecektir.
Atatürk’ün CHP’sinde bu türden ta- nımlamaları dile getiremezdiniz. Çünkü o zaman Türkiye Türkiye idi ve CHP’de CHP idi! Yedi düvele (emperyalizm) kafa tutan bir milletin sözcülüğünü üstlenen sorumlu CHP vardı.
Kılıçdaroğluların Atatürk’e bu kadar kin beslemelerinin özel bir anlamının ol- duğunun görülmesi gerekiyor. Kürtçülerin dilini kullanmaktan çekinmeyen, Türkiye tarihini iğdiş eden Kılıçdaroğluların “Pirus zaferi” geçicidir! Zaten kurultayda ki oy- lama sonuçları da bunu gösteriyor.
Bölücülerle yarışan ve ben senden daha büyük bölücüyüm sevdasına düşenler;
Türk milletine çelme atmaktan artık vaz- geçin ve düşün milletin yakasından!
Tunceli ve Uludere bizi, Dersim ve Roboski sizi bekliyor! Yolunuz açık ol- sun!
SONUÇ
Kılıçdaroğlular partisi sonun başlangıcında çırpınıp duracaktır. Onların iktidar hedefi olmadığı gibi bunu yönetecek bir önderlikten de yoksundurlar. Kılıçdaroğlu ve çevresine bakın bu geriliği hemen fark edersiniz! Ke- malizm’den sosyal demokrasiye evrilmenin bir faturası olacak ve bu faturayı Kılıçda- roğlular ağır ödeyecektir.
Son Kurultayın ardından CHP’de ikili iktidarın daha doğrusu iki partinin oluştuğunu söyleyebiliriz. Birincisi Kılıçdaroğlular ce- nahının partisi, ikincisi ise görece Atatürkçü ve ulusalcı kanatın partisi.
Aklımda kalan; sadece mavi şerit üzerine yazılmış “Güçlü Demokrasi” şeritiydi. Kı- lıçdaroğlular demokrasiyi AB’den ithal etmek istediklerini belli ettiler.
CHP’mi dediniz? O da nesi, hani nerede?
8
Aratrmac-Yazar
ATAKAN HATİPOĞLU
MURAT İNCE
Altı Ok’un devrimci yorumunun sulandırılması
1960’larda CHP, yükselen Türkiye İşçi Partisi (TİP) “tehlikesini” ancak ortanın soluna geçerse durdurabileceğini İnönü ve Ecevit’in ağzından birçok kez ilan etmişti.
Ortanın solu yönelimi başlangıçta 1950’den bu yana yaşanan oy kaybını durdurmak ve yükselen emekçi dinamiğini yakalayarak iktidar olabilmek gibi sistem-içi bir taktik olarak başlamış olsa da, giderek İnönü’nün kontrolünden çıktı.
CHP, Ecevit ile batı tipi bir sosyal de- mokrat parti olmak üzere ideolojik bir dönüşüm yaşamaya başladı. Ancak sosyal demokrat ideolojiden çıkartılabilecek sosyal adaletçi program ile I. Meşrutiyet’ten bu yana Türk devrim hareketi içinden süzülmüş Kemalist program iki farklı dünya görüşü ve iki farklı toplumsal talep algısına da- yandıkları için çelişmeye başladılar. CHP’nin 1976 programı ile bir modus vivendi (geçici uzlaşma) sağlandı.
OK SAYISI 12 OLDU
Altı olan ok sayısı on ikiye çıkartıldı ve İkinci Dünya Savaşı sonrası başlayan altı okun devrimci yorumunun sulandırılması bir adım ileriye taşındı. 1980’den sonra ise -özellikle SHP’de Erdal İnönü Deniz Baykal çekişmesinin yaşandığı 1989-1990-1991 kurultaylarında altı oktan artık kurtulmak gerektiği- tartışıldı.
Özetle, CHP’de Ecevit-Baykal-Kılıçdaroğlu çizgisi yaklaşık elli yıldır reformculuğu esas alan, kapitalist dünya piyasalarıyla bütün- leşmeyi savunan, serbest piyasa totemine tapan bir ideolojik duruştan antiemperya- lizm, devrimcilik, laiklik ve milliyetçilik gibi program ilkelerinin çıkmadığını görmekte ve o geçmişten kurtulmaya çalışmaktadır.
Çünkü ideoloji programı belirlemekte, par- tilerin programları, onların ideolojilerinden çıkmaktadır.
SOSYAL YARDIM SANIYORLAR Reformcu sosyal demokrasinin, bugün Türk milletinin ihtiyacı olan devrimci program ilkelerini ve gerçekçi çözümleri üretemediği görülmektedir. Anlaşılması gereken bunun bir liderlik sorunu olmadığıdır. Bu durumda samimi Atatürkçülerin, sosyal demokrasiyi bir sosyal yardımlaşma ve dayanışma ideo- lojisinden ibaret olarak görmeleri büyük bir hatadır. Atatürk döneminde sosyal yar- dımlar yapılması ya da Atatürk’ün sınıflar arasında keskin bir çatışmayı önleyecek politikalar izlemeyi önemsemesi, onu sosyal demokrat yapmaya yetmemektedir.
CHP’de mavi demokrasi
Hem Kemalist hem de sosyal demokrat olmaz
Yard.Doç.
3
halklailiskiler@aydinlikgazete.com Haz›rlayan: MASUM GÖK
8 EYLÜL 2014, PAZARTESİ
ıkanlar
c
ÖNE
HABER MERKEZİ
TÜRKİYE’nin, uzun menzilli hava savunma sistemi konusun- da Çinli şirket CPMIEC ile “an- laşmadan uzaklaştığı” yorumları yapıldı. ABD’nin askeri haber- leriyle dikkat çeken sitesi Tür- kiye’nin diğer seçeneklerini in- celediği belirtti.
ABD’nin DefenseNews site- sinde yer alan habere göre, son günlerde, üst düzey hükümet yetkilileri, ABD’nin yaptırım uy- guladığı Çinli CPMIEC şirketi ile aralarına “mesafe” koydu.
Bu çerçevede üstdüzey bir Baş- bakanlık yetkilisinin, Çinli şirket ile teknik görüşmelerin birkaç
“problematik alana” sürüklen- diğini belirterek “Bu seçenek geçen yıla göre çok daha az çe- kici gibi görünüyor” dediği be- lirtildi.
Aynı yetkili “Diğer seçenek- lerin olumlu ve olumsuz yönle- rini inceliyoruz” derken Çin’in önerisine ilişkin “yanıt verilme- yen birçok noktanın bulundu-
ğunu” ifade etti. Haberde Tür- kiye’nin Eylül 2013’te ülkenin ilk uzun menzilli hava ve füze savar savunma sisteminin 3.44 milyar dolar karşılığında CPMI- EC tarafından sağlanacağını açıkladığı, böylece Çinli şirketin, ihaleye katılan ABD’li, Rus ile yarışta ikinci olan Eurosam kon- sorsiyumu oluşturan İtalyan- Fransız şirketlerini geride bı- raktığının altı çizildi.
TOPLANTI SONBAHARDA
DefenseNews, bir yetkiliye dayanarak, söz konusu projenin geleceğinin Savunma Sanayi İcra Komitesi’nin yapacağı sonraki toplantıda ele alınacağını yazdı.
Yazıda ayrıca toplantının muh- temelen bu sonbaharda yapıla- cağı vurgulandı.
Komitenin ilk kez Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkan- lığında toplanacağının hatırla- tıldığı haberde, son iki ayda Eu- rosam yetkilileriyle bazı “gayri resmi toplantılar”ın yapıldığı id-
dia edildi.
‘ANKARA NATO İLE İŞBİRLİĞİ HALİNDE’
Haberde “Türkiye’nin Batılı müttefikleri, bu yıl Türkiye’nin Çin imalatçısı ile anlaşmayı so- nuçlandırması durumunda sa- vunma ve savunmadışı şirketler dahil, Batılı muhataplarıyla tüm savunma işbirliğininin zarar gö- rebileceği uyarısını yaparak bas- kılara hız verdiler” denildi.
Bu arada, Türkiye’nin hava savunma alanında NATO ile yaptığı yoğun işbirliğine dikkat çekilirken NATO ve ABD yet- kilileri, Çinli bir sistemin Tür- kiye’nin NATO ve ABD ile olan ortak hava savunma varlıklarına entegre edilemeyeceğini, projede taşeron olarak yer alan Türk şirketlerinin de ABD’nin “ciddi yaptırımları”yla karşı karşıya ka- lacakları söyledikleri hatırlatıldı.
Türkiye füze savunma sistemleri için Çin şirketiyle anlaşmış, ABD ve Batı’nın baskısıyla ihaleye gi- ren diğer
SAVUNMA SANAYİ SEKTÖRÜYLE İLGİLİ HABERLER YAPAN ABD’Lİ DEFENSENEWS İNTERNET SİTESİ:
ABD’li DefenseNews sitesi Türkiye’nin uzun menzilli füze ihalesinde daha önce anlaş- maya vardığı Çinli firmadan uzaklaştığını diğer teklifi veren batılı şirketlerle görüşmeler yaptığını yazdı
“Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandığı için yazılarına 16 Eylül Salı gününe kadar ara vermiştir”
mustafamutlu@aydinlikgazete.com
Mustafa MUTLU
AYDINLIK/ANKARA GENELKURMAY Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada PKK saldırılarının ve Suriye’de te- röristlere mühimmat sevkiyatının sürdüğü bildirildi. Genelkurmay tarafından yapılan basın duyuru- sunda, 6 Eylül günü, kimliği meçhul üç şahıs tarafından, Ağrı / Taşlıçay Bayıraltı Köyü İlköğretim Okulu duvarında asılı bulunan Atatürk maskına ve sınıflara zarar verildiği ve bayrak direğinde bulunan Türk Bayrağı aşağı indirilerek yırtıldığı belirtildi. Aynı açıklamada, “5 Eylül günü bölücü terör örgütü mensubu teröristler tarafından, Bingöl / Genç Gerçekli Köyü mülkî sınırları içerisinde bir vatandaş öl- dürülmüştür” denildi.
UÇAKSAVAR MERMİSİ Açıklamada Suriye sınırında ele geçirilen malzemelerle ilgili de bilgi verildi. Genelkurmay’ın açık- lamasına göre 29 Ağustos-4 Eylül tarihleri arası ele geçirilenler mal- zemeler şunlar:
“Dönem içerisinde; 1.521 şahıs
ile bir adet tabanca, 4.096 adet Piyade Tüfeği mermisi, 155 adet 12,7 milimetre uçaksavar makineli tüfek mermisi, 2.385 litre akaryakıt, 936 şişe alkollü içki, 12.123 karton sigara, 100 adet büyükbaş / kü- çükbaş havyan, iki adet yük hay- vanı, 15 adet muhtelif motorlu araç, 78 adet araç yedek parçası, 795 kilogram muhtelif gıda mad- desi, 30 adet muhtelif giyim eşyası, 830 kilogram muhtelif hurda mal- zeme, 180 adet muhtelif kozmetik malzeme, 25 adet bidon ve akar- yakıt kaçakçılığında kullanılan 900 metre boru ele geçirilmiştir.”
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
Karadeniz’de Rusya’ya karşı büyük tatbikat
ATO Genel Kurulu’nda Rusya’ya karşı Ukrayna’nın desteklenmesi kararı alın- masının ardından Karadeniz’de Türkiye, ABD, Gürcistan, Romanya ve Ukrayna’nın katılımıyla tatbikat yapılacak.
Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Sea Breeze-2014 Davet Tat- bikatı, Ukrayna ev sahipliğinde Türkiye, ABD, Gürcistan, Romanya ve Ukrayna’nın
katılımıyla, 08-10 Eylül 2014 tarihleri ara- sında Karadeniz’de icra edilecektir” denildi.
Tatbikatın amacının tatbikata katılan ülkelerin deniz unsurları arasında iş birliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmek olduğu belirtilen açıklamada, “Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tatbikata TCG Büyükada Korveti ile iştirak edecektir” denildi.
N
PKK Bingöl’de bir köylüyü öldürdü
HDP heyeti İmralı’da
Ankara, Çin hava savunma sisteminden uzaklaşıyor
HDP heyeti dün Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere İm- ralı’ya hareket etti. HDP’den yapılan açıklamada, “Grup Baş- kanvekillerimiz İdris Baluken ve Pervin Buldan ile İstanbul Milletvekilimiz Sırrı Süreyya Önder İmralı Adası’na hareket etti” denildi. Görüşmede çö- züm sürecinin geldiği aşama- nın değerlendirilmesi ve atı- lacak yeni adımların masaya yatırılması öngörülüyor.
‘51 No’lu
DVD’ye parmak izi incelemesi yapılmadı’
TSK’ya kurulan kumpas hakkında Genelkurmay Başkan- lığı’nın şikâyeti üzerine başlatılan soruşturmada emekli Albay Le- vent Göktaş ve emekli Binbaşı Levent Bektaş müşteki sıfatıyla ifade verdi. Soruşturma kapsa- mında emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın da ifade vereceği öğ- renildi.
Ergenekon davasından tahliye olan emekli Albay Levent Göktaş, ofisinde bulunduğu iddia edilen ve davaya dayanak gösterilen 51 No’lu DVD’yle ilgili “DVD üzerinde parmak izi incelemesi yapılmasını belirttim. Ancak po- lisler, Savcı Zekeriya Öz ve tu- tuklama kararını veren Ömer Di- ken bu talebimi kabul etmedi.
Tutuklandıktan sonra da bu ta- lebime devam ettim. Ancak hiçbir şekilde DVD üzerinde parmak izi incelemesi yapılmadı” dedi.
DVD’yi ofisine bir polisin koydu- ğunu kaydeden Göktaş, polisin fotoğrafını da savcılığa sundu.
Göktaş, Savcı Zekeriya Öz hak- kında da “görevi kötüye kullan- mak” ve “hukuka aykırı dav- ranmak” suçlarından soruşturma açılmasını talep etti.
‘SAVCI-POLİS BERABER’
Poyrazköy davasından tutuk- suz yargılanan emekli Binbaşı Levent Bektaş da ofisinde bu- lunduğu öne sürülen “Kafes Ey- lem Planı” belgesinin, bulunma- dan 1 hafta önce aynı davanın sanığı Eren Günay’a savcılık sor- gusunda sorulduğunu dile getirdi.
Bektaş, “Bu husus dahi savcıların sözde benden elde edilen me- teryallerde Kafes Eylem Planı’nı görerek bu plan hakkında bilgi sahibi olduklarını ve daha önce- den bu hususların kullanıldığını göstermektedir” ifadelerini kul- landı. Bektaş, eski Ergenekon savcıları Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın, Mehmet Murat Yönder ve Ercan Şafak’ın hu- kuksuzluklardan haberdar oldu- ğunu ve bütün işlemleri emniyet mensuplarıyla birlikte yürüttük- lerini düşündüğünü anlattı.
Daha önce Çinli firmaya verilen ihale ABD’nin AKP hükümetine yapt bask
sonucu tekrardan Batl
firmalarla görüülmeye baland.
ENERJİ Piyasası Düzenleme Kurulu, Aydınlık’ın ortaya çıkardığı İsrail’e jet yakıtı satışı ile ilgili geri adım attı. Hazırladığı raporla jet yakıtı satışını belgeleyen Kurul’dan yapılan yeni açıklamada; yakıtın yolcu taşımaya yönelik ve sivil amaçlı olduğu ifade edildi.
Enerji Piyasası Düzenleme Ku- rumu, jet yakıtı satışı ile ilgili rapo- rundan, yapılan yeni açıklamayla geri adım attı. EPDK Başkanı Mus- tafa Yılmaz, EPDK petrol rapo- runda yer alan jet yakıtı verilerinin savaş uçaklarına satılmadığını söy- ledi. Yılmaz, bu yakıtların Türki-
ye’deki havalimanlarında, sivil yolcu uçaklarına satıldığını belirtti.
EPDK Başkanı, raporun çarpı- tıldığını iddia etti. Açıklamada şöyle denildi: “Tamamen Türkiye topraklarında, havaalanında İsrail havayollarına ait sivil uçaklar tara- fından normal satın alınmış bir akaryakıt. Yolcu taşımaya yönelik ve sivil amaçlı. Bizim raporumuzun altında. Hiç abartmaya, farklı yerlere çekmeye gerek yok”
EPDK’nın raporu’nda Haziran ayında Türkiye’den İsrail’e bin 584 ton jet yakıtı ihracatı yapıldığı be- lirtilmişti.
Aydınlık’ın haberi geri adım attırdı!
OBAMA Yönetiminin Ankara Bü- yükelçiliği için aday gösterdiği Büyükelçi John Bass’a onay vermeden tatile girmesi üzerine Washington’un Ankara’ya “Geçici bir Maslahatgüzar” gönderme kararını almasına neden olan ABD Senatosu, bugün yeniden çalışmalarına başlıyor.
ABD’deki Ermeni medya kuruluşla- rından Asbarez’e göre, tatil öncesi Se- nato’da büyükelçi atamalarına ilişkin olarak yapılan oturumlar sırasında Senato, John Bass’ı Ermeni me- selesine ilişkin sorguladı. Senato Dış İlişkiler Komitesi üyele- rinden Cumhuriyetçi Mark Kirk, yayınlanması üzerine Bass’a yönelttiği sorular ABD’nin önde gelen Ermeni lobi kuruluşlarından ANCA tarafından kamuoyuna açıklandı.
John Bass’ın sorulara vereceği yanıtları kamuo- yu ile “paylaş- mak için sabır- sızlandıklarını”
söyleyen ANCA
İcra Direktörü Aram Hamparyan, Se- nato’daki oturumlar sırasında John Bass’ın, sözde “Ermeni Soykırımı” gibi meselelere ilişkin sorulara “kaçamak”
yanıtlar verdiğini, “doğru olmayan” ve
“incitici” ifadelerini kullandığını iddia etti.
‘SOYKIRIMI KABUL ET’
BASKISI
Bu arada, Senatör Kirk tara- fından John Bass’a yöneltilen beş soruda, “1.5 milyon Ermeninin katledilmesinden sorumlu taraf veya tarafları” net bir biçimde ifade etmesi, “Ermeni Soykırımı”
nitelemesiyle mutabık olup olma- dığını” söylemesi, “Ermeni Soy- kırımı sırasında öldü- rülenlerin mirasçı- larının Türkiye Cumhuriyeti’nden tazminat isteme hakkına destek verip vermediği- ni” açıklaması gibi taleplere yer verildi.
Senato’dan büyükelçi
adayına ‘Ermeni’ sorgusu
ENERJİ Piyasa- sı Düzenleme Kurumu (EPDK) kamuoyuna açık- ladığı Petrol Sektör Raporu’nda ilk defa İsrail dahil olmak ü
zere ülkeler bazında akaryakıt ihracat rakamlarını p
aylaştı. Rapora göre, haziran ayında Türkiye’den İsrail’e bin 584 ton jet yakıtı ihracatı
yapıldı. 3’te
Ku
12’de
RESMEN BELGELENDİİsrail’e jet yakıtı
“Gazz jetlerin yip’ten verilerile EPDK ra daha do
’DE A
MEHMET ALİ GÜLLER’in yazısı 9’da
AN EK US
7 EYLÜL 2014, PAZAR
www.aydinlikgazete.com
1 TL
m olacak. 12’de
AN K US
KURULUŞ: 1921
7 Austos 2014
John Bass
4
oplum
t
ANKARA İmsak04:47 Güneş06:15Öğle 12:53İkindi 16:27 Akşam19:18Yatsı 20:38 İSTANBUL İmsak05:00 Güneş06:30 Öğle 13:09 İkindi 16:42 Akşam19:34 Yatsı 20:56 İZMİR İmsak05:14Güneş06:40 Öğle 13:16 İkindi 16:49Akşam19:39 Yatsı 20:58 Ankara: 18/27h
İstanbul: 21/27h
İzmir: 20/27h
Antalya: 23/30h
Adana: 23/34h
Diyarbakır: 18/33c
Erzurum: 11/28c
Sivas: 15/28h
Tunceli: 16/33c
Trabzon: 21/28h
Zonguldak: 19/25h
Bursa: 18/27h
Konya: 17/29c
HAVA DURUMU
8 EYLÜL 2014, PAZARTESİ
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
ORDU’DA dünya evine giren çift, nikah törenlerine gelen davetlilere nikah şekeri yerine çam fidanı dağıttı. Perşembe il- çesinde dünya evine giren Gürkan Saka ve Firdevs Elif Şener çiftçi, davetlilere, doğanın korunmasına dikkat çekmek amacıyla yaklaşık 600 adet çam fidanı
dağıttı. Aynı zamanda Ziraat Mühendisi olan gelin Firdevs Elif Şener, dünyaevine girecek bütün çiftlere nikahlarında şeker yerine fidan dağıtmaları tavsiyesinde bulundu. Şener, fidanların kendilerinden davetlilere kalıcı bi hatıra olacağını söz- lerine ekledi.
Nikah şekeri yerine çam fidanı
Kazdağları altın madenciliği, termik ve hidroelektrik santral tehdidiyle karşı karşıya. Yaşam savunucularının Mıhlı’da gerçekleştirdiği ekoloji festivalinde alışverişler takas usulüyle yapıldı
GÖZDE TOPRAKLAR
KAZDAĞLARINDAKİ tehlikeye dik- kat çekmek isteyen Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği teh- ditle karşı karşıya olan Mıhlı bölgesinde 1. Ekoloji Festivali’ni düzenledi. 7’den 70’e birçok doğaseverler ve bölge halkı 3- 7 Eylül arasında Binpınarlı Kazdağı’nın zirvesinde Mıhlı Çayı’nın çıkış nokta- sında buluştu. 5 gün süren kampta doğa yürüyüşleri, sergiler, paneller, söyleşiler, atölyeler, belgesel gösterimleri ve konser- ler düzenlendi. Kazdağı Doğal ve Kültü- rel Varlıkları Koruma Derneği’ni harekete geçiren Balıkesir Çanakkale Eneri Yatırım Projesi oldu.1/500.000 öl- çekli projede yer alan, Milli Park bölgesi ve yeşil alan olan Mıhlı Çayı civarındaki HES planı doğaseverlerin tepkisine neden oldu. Dernek, Devlet Su İşlerine dilekçe yazarak durumun gerçekliğini sordu. “Fizibilite çalışmaları sürüyor.”
Cevabını alan dernek yetkilileri seslerini duyurmaya karar verdi.
1’İNCİ EKOFEST DÜZENLENDİ
Aydınlık’a konuşan Kazdağı Do- ğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan Ünal, Ekofest’in nasıl doğduğunu anlattı. Dernek yöneticileriyle birlikte Devlet Su İşleri’ne giden Ünal, pro- jelerin doğru olduğunu öğrendi. Ses- lerini duyurmak isteyen doğaseverler, projenin yapılacağı alana kamp kurma kararı aldı. Çok kısa sürede organize edilen Ekoloji Kampı 3 Eylül’de Kaz- dağlarının eteklerinde başladı. Eşsiz doğa güzelliklerinin rant uğruna talan edilmesini engellemek için mücade- leye devam edeceklerini söyleyen Ünal, “Bölgede yapılması planlanan HES’e karşı hemen bu kampı dü- zenledik. Sesimizi duyurmak istedik.
Ancak yapacaklarımız bununla sınırlı değil. Bu bizim için iyi bir tecrübe oldu. Birçok kamp düzenlenecek.
Türkiye’nin bu önemli doğal güzel- liklerinin yok olmasına izin verme-
yeceğiz” dedi. Projeyle birlikte en güzel vadilerin, hatta bazı köylerin sular altında kalacağı Mıhlı Yöre- si’ndeki kamp bölge halkı tarafından da ilgi gördü. Civar köylerden gelen birçok yurttaş uzmanların katıldığı panelleri dinledi. Türkiye’deki HES mücadeleleri, Kazdağı Ekosistemi ve Akarsuların Önemi, Kazdağı’nın Kül- türel Değerleri ve Kazdağı Mitolojisi,
Ekoturizm konulu panel ve söyleşiler yapıldı.
FESTİVALDE PARA GEÇMEDİ
Doğaseverler panel ve söyleşilerin dışında da birçok etkinlik yaptı. Gün- düz derede yüzerek, doğa yürüyüşleri yaparak zaman geçiren kampçılar, ak- şamları ise kamp ateşi eşliğinde müzik
dinlediler. Konserlerle coştular, bel- gesel gösterimleriyle eşsiz doğa gü- zellikleriyle buluştular. Çevrecilerin kampında para geçmedi. Kampa gelen doğaseverler Eko para ve takas yön- temini kullandılar. Çevre köylerden getirilen doğal ürünler kurulan Ekoloji pazarında satıldı. Pazarın ziyaretçisi, hem kampçılar oldu hem de bölgeyi ziyarete gelenler.
Kazdağları Ekofest’te
PARA KULLANILMADI
MİLLİ Eğitim Bakanlığı (MEB) özel okula devam edecek öğrenciler için verilecek eğitim öğretim desteği başvurusunu kaçıranlar için ikinci başvuruları bugün e-okul üzerinden almaya başlayacak.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönde- rilen yazıya göre, eğitim öğretim desteği başvurusunu kaçıran öğren- cilerin talebi üzerine ikinci başvuru ve yerleştirme takvimi hazırlandı. 1 Eylül 2014 itibariyle eğitim ve öğre- tim desteği almaya hak kazanan öğrenciler, tercihlerine göre her- hangi bir okula yerleşemedikleri takdirde başvuruya gerek olmadan ikinci yerleştirme işlemi için tercih yapma hakkına sahip olacaklar.
İkinci başvuru ve yerleştirme takvi- mine göre, bugünden itibaren 18 Eylül’e kadar öğrencilerin e-okul üzerinden başvuruları alınacak.
Destekten yararlanacak öğrenciler, 19 Eylül’de ilan edilecek. 20-23 Ey- lül’de destekten yararlanacak öğ- rencilerin tercihleri alınacak.
Yerleştirme sonuçlarının 24 Eylül’de ilanının ardından kesin kayıtlar 25- 30 Eylül’de yapılacak. Okul öncesi özel kurumlara gidecek öğrencilere 2 bin 500, özel ilkokullara gidecek- lere 3 bin, özel ortaokul ve liselere gideceklere yıllık 3 bin 500 lira eği- tim öğretim desteği verilecek.
DENİZLİ’den Tavas ilçesine sıcak asfalt götüren Necip Barut (47) yö- netimindeki Denizli Büyükşehir Be- lediyesi’ne ait 20 YH 566 resmi plakalı kamyonun motoru, dün
sabah saatlerinde yolda hararet yaptı. Bunun üzerine sürücü Barut yola devam etmeyip, dönüşe geçti.
Denizli-Antalya Karayolu üzerin- deki Bağbaşı mahallesi, Kelleci kav-
şağına geldiğinde duramayan kam- yon, kırmızı ışıkta bekleyen Ahmet Yücel (34) yönetimindeki 67 AD 125 plakalı otomobile hızla çarptı. Sav- rulan kamyon refüje çıkıp, çamura saplanarak durabildi. Hurdaya dönen otomobilin arka koltuğunda sıkışan Buğdem Nur Yücel (4), ve babaannesi Kadriye Yücel (56) olay yerinde yaşamını yitirdi. Ahmet Yücel, eşi Emine Yücel (35), kızı Buse Su Yücel (1) ve yakınları Seba- hat Çalışkan (53) yaralandı. Teda- viye alınan yaralılardan durumu ağır olan Emine Yücel, doktorların mü- dahalesine rağmen kurtarılamadı.
Olay yerinde polislerin yaptığı ince- leme sonrası Kadriye Yücel ile to- runu Buğdem Nur Yücel’in cesetleri otopsi için Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Morgu’na kaldı- rıldı. Kazanın ardından kamyon şo- förü Necip Barut gözaltına alındı.
Barut polisteki ilk ifadesinde frenin boşaldığını, bu nedenle duramayıp çarptığını, üzgün olduğunu söyledi.
YENİ eğitim ve öğretim yılında okul öncesi, ilkokul 1. sınıf ve orta- okul 5. sınıflara kayıt olan öğrenci- lerin uyum eğitimi,bugün başladı.
Uyum programı kapsamında farklı okullardan gelen öğrencilerin yeni gittikleri okullara daha çabuk uyum sağlamaları amacıyla okullarda
“hoşgeldin” karşılamaları, okul ta- nıtım etkinlikleri, öğretmen tanışma etkinlikleri, arkadaş kaynaşma et- kinlikleri ve okul kuralları tanıtımı gibi bir dizi etkinlik yapılacak.Okul öncesi ve ilkokul 1. sınıf öğrencile- rinin, alışkın olduğu ev ortamından ayrılarak değişik özellikler taşıyan okul ortamına geçişlerinde okul kaygılarını gidermek ve onlara okul ortamını sevdirmek, oyun, drama ve sportif etkinlikler yoluyla öğ- renme ortamını, öğretmenlerini ve arkadaşlarını tanımalarını sağlamak amacıyla 2006-2007 eğitim ve öğ- retim yılından itibaren okullar açıl- madan bir hafta önce uyum programı uygulaması yapılıyor.
Özel okul desteği için ikinci şans
TIRMANMA Şampiyonası’nın 6’ncı ayağı için Burdur’da bulunan pilotlar, kuruma tehdidiyle karşı karşıya olan Burdur Gölü’ne dikkat çekmek için göle su döktü.
Türkiye Otomobil Sporları Fed- erasyonu (TOSFED) tarafından düzenlenen Türkiye Tırmanma Şampiyonası’nın 6’ncı ayağı Kemer Akpınar etabına katılmak için Burdur’da bulunan pilotlar- dan, Burdur Gölü’ne destek geldi.
TOSFED Başkanı Metin Çeker ve 4 pilot, Belediye Başkanı CHP’li Ali Orkun Ercengiz ile birlikte Burdur Gölü’ne sembolik olarak 1’er litre su döktü. Pilotlar, göl önünde “Biz yarıştık Burdur kazansın” pankartı
açtı. Burdur Gölü’ne dikkat çek- mek için bu etkinliği yaptıklarını belirten TOSFED Başkanı Metin Çeker, şöyle konuştu: “Burdur Gölü’ne ihtimam gösterilmesi konusunda demek ki eksikler var.
Onlar tamamlansın diye kamuoyu- nun dikkatini çekmek için bura- dayız. Hayırlı olur inşallah. Biz suyu döküp vazifemizi yaptık”. Belediye Başkanı Ercengiz de pilotlara desteklerinden dolayı teşekkür ed- erken “Yarışmak için geldiler. Bur- dur Gölü’ne uluslararası farkındalık yaratmak için 1’er litre su döktüler.
Gölün bize miras değil emanet olduğunu her zaman söylüyorum”
diye konuştu.
Pilotlardan Burdur Gölü’ne destek
AĞRI’nın Doğubeyazıt İlçesi’nde sıcak havadan bunalan 7-13 yaşla- rındaki çocuklar çamurlu havuza gi- rerek serinliyor. Hava sıcaklığının 33 dereceyi bulduğu Doğubeyazıt’ta
serinlemeye çalışan çocuklar Vatan Mahallesi Fatih Sokak’taki çocuklar çamurlu suda yüzüyor. Bir dönem yeraltında çıkan suyu biriktirdiği ha- vuza giren çocuklar, kirli suyun neden olacağı tehlikenin farkında olmadan yüzmeye çalışıyor. Suyun kirli olduğunu bildiklerini söyleyen çocuklardan 13 yaşındaki Taner Tanrıkulu, “Suya her gün giriyoruz.
Hava çok sıcak. Çamurlu suya gire- rek serinlemeye çalışıyoruz. Bir sı- kıntı olmuyor” diye konuştu.
Çamurlu havuzda serinliyorlar
Kamyon, otomobili ezdi: 3 ölü 3 yaralı
‘Okula uyum eğitimi’ başladı
ÇANAKKALE’de aniden bastıran yağmur, cadde ve sokakları göle çe- virdi, çok sayıda ev ve iş yerini su bastı. Vatandaşlar, belediyeye isyan etti. Öğle saatlerinde aniden bastı- ran yağmur, Çanakkale’de hayatı olumsuz etkiledi. Şiddetli yağmur, çok sayıda cadde ve sokağı göle çe- virdi. Kentin ana caddelerinde, su yoğunluğu nedeniyle trafik durdu.
Araçlar hareket edemedi. Özellikle
şehrin merkezindeki iskele meydanı ve civarındaki çok sayıda iş yerini su bastı. Tıkanan kanalizasyonlar nede- niyle, hızla yükselen su, araçların ka- portalarına kadar ulaştı. İş yerlerini su basan vatandaşlar belediyeye tepki gösterdi. Saatlerce aramala- rına rağmen kimsenin gelmediğini belirten vatandaşlar, ellerine aldıkları fırça ve çekçeklerle dükkanlardaki suları tahliye etti.
Çanakkale’de yağmur sel oldu
Necip Barut yönetimindeki kamyon, krmz kta bekleyen otomobili ezdi.
EKONOMİ SERVİSİ
REKOLTE azlığı ve üreticinin pa- zara düşük miktarda ürün indirmesi, fındığın piyasa fiyatını hızla yükselt- meye başladı. Ürün satış döneminin başladığı üç haftalık dönem içinde fındığın kilosu üç liranın üzerinde artış göstererek 13 lira seviyesine da- yandı. Sektör temsilcileri, Eylül ayı sonunda fiyatın 15 liraya kadar yük- seleceği yönünde analizler yapıyor.
TMO VE FİSKOBİRLİK SIFIRI TÜKETTİ
500 bin ton civarındaki rekolte ön- görüsü, üretim dönemi içinde art arda yaşanan doğal afetler nedeniyle, 390 bin tonun altına kadar indi. Bu durum doğal olarak fiyatları tetiklese de, üretici fiyattaki bu artıştan nasibini alamıyor. Dahası, kamunun fındık pi- yasasını regüle etme olanakları da ta- mamen ortadan kalktı. Fiyat dengesi bozulduğunda stoklarındaki bir önceki yılın mahsulünü piyasaya sürerek fiyat ve pazar dengesi kuran Toprak Mah- sulleri Ofisi ve Fiskobirlik’in depolarına, deyim yerindeyse ‘fare düşse kafası yarılır’. AkP iktidarı, her iki kuruma da 2009’dan bu yana depolarındaki 600 bin tondan fazla fındığı pazara sürüp fiyatları düşürme görevi yaptır- mıştı. Ancak bu yıl, ofis ve Fiskobirik bu operasyonu da yapamayacak.
İHRACATTA YABANCI TEKELİNE DOĞRU...
Fındıkta dengeleri altüst eden kritik gelişme ise, Türkiye’nin en büyük fındık ihracatçısı Oltan Gı-
da’nın, İtalyan Ferrero’ya satışı oldu. Fındık hasadından kısa bir süre önce gerçekleşen bu satışla Türkiye’nin 1,7 milyar dolarlık fındık ihracatının yaklaşık yarısı yabancı şirketlerin kont-
rolüne geçti. Bu satış, yıllardır fındık için dile getirilen “Türkiye’de üretiliyor, borsası Hamburg’da” eleşti- risini de daha gerçekçi kıldı. Bu satışla fındık ihracatının yüzde 50’sini yabancılara teslim eden Türkiye, dünya fındığının
yüzde 75’ini üretmesine rağmen, fiyat belirleme ve piyasa düzenleme gücünü de büyük ölçüde yitirmiş oldu. Fındık ihracatı piyasasının Tür- kiye’deki diğer aktörleri ise Türk- Alman ortaklığı olan Progıda ve İtal- yan Stelliferi.
CÜNEYD ZAPSU
NİHAİ HEDEFİNE ULAŞTI Fındık ihracatında yerli sermayeli en büyük fındık ihracatçısı ise bir dönem Erdoğan’ın özel danışmanı olan Cüneyd Zapsu’nun da ortağı olduğu Balsu Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ. Zapsu, Erdoğan’ın özel danış- manı olduğu dönemde Fiskobirlik’i fındık üreticisini menfaatlerini gö- zeten politikaları terk etmeye zorla- mak ve fındığın Avrupa’daki müş- terileri için çalışmakla suçlanıyordu.
İktidarın ilk yıllarından beri uyguladığı politikalar ve bugün gelinen nokta, o suçlamaların doğruluğunun bir ka- nıtı olarak yorumlanıyor.
8 EYLÜL 2014, PAZARTESİ
5
dolar
2.1602 avro 2.7999 c. alt›nı 594 TL 82.193 8.89 faiz $ 101.24 b. petrol
BİST - 100
Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri verilerinden derlenen bilgiye göre, geçe yılın ocak-ağustos döneminde Ortadoğu ülkelerine yapılan 3 milyar 695 milyon 205 bin dolarlık ihracat, bu yılın aynı döneminde yüzde 7 azalarak 3 milyar 428 milyon 381 bin dolara geriledi.
Bölgeden Ortadoğu ülkelerine 1 milyar 72 milyon 881 bin dolarlık hububat bakliyat, 16 milyon 361 bin dolarlık kuru meyve, 849 milyon 860 bin dolarlık tekstil, 400 milyon 719 bin dolarlık halı ve 1 milyar 88 milyon 560 bin dolarlık diğer ürünler ihraç edildi.
AYDINLIK, 9-10 Haziran 2011 tarihli sür- manşetinde 12 Haziran seçimlerinde Cumhuri- yet Güçbirliği Bağımsız Milletvekili adayı Bülent
Baş’ın açıkladığı Cüneyd Zapsu ile Ali Babacan’ın konuşmasını yayım- ladı. “Fındığı nasıl bitirdiler?” ve
“Zapsu: Komisyon verir bağlarsın”
başlıklı haberlerde Zapsu ile Baba- can’ın telefon konuşmasında Fis- kobirlik’le ‘özel bir pazarlık’ yaptığını ortaya çıkardı. İşte o konuşma:
Zapsu: Aslında oradaki zarar bizim zararımız. Gene borcunu biz
kapatmak zorundayız.
Yalnız bunlara bir şey ver yapmaları için bir sebep olmaları lazım.
Mesela bir komisyon verebilirsin.
Babacan: Mesela yüzde 80’i Hazine’ye devreder yüzde 20’si kendinde kalır.
Zapsu: Mesela yağlığa sa- tarsa herif yüzde 20’si 100 bin lira eder. Kabuklu satarsa 600 bin lira eder.
Babacan: Ya bizim muha- taplar var ya ticari kafası yok ki bunların.
konomi
e
Hazırlayan: ESİN ERGENÇ halklailiskiler@aydinlikgazete.comOrtadoğu ülkelerine ihracat geriledi
AKP ve Ali Babacan karşı karşıya
HALKIN EKONOMİSİ
aliakdemiral@gmail.com
G
eçen hafta boyunca 62.AKP Hükümeti Programı bağlamında çok geniş açık- lamalar ve değerlendirmeler ya- pıldı.
En çarpıcı açıklama ise Ali Ba- bacan’dan geldi.
Ali Babacan, 12 yıl aralıksız AKP hükümetlerinin bakanlar ku- rullarında yer aldı, kısa bir Dışişleri Bakanlığı görevi dışında ekono- minin komutasında yer aldı.
TV’den izledim. Yaptığı açık- lamalar; ya geçmiş ve gelecek AKP hükümetlerine meydan oku- ma niyetini yansıtıyordu, sert eleş- tirileri ve uyarıları içeriyordu ya da kendisini de dahil eden bir özeleştiri hüviyetindeydi.
EKONOMİ BAĞLAMINDA HUKUKSAL VE
DEMOKRATİK UYARILAR 62. Hükümet Programı’nı de- ğerlendirirken para, maliye ve makro ihtiyati politikalarından söz etti Ali Babacan. Bütçe disiplini, MB özerkliği ve bankacılık düzen- lemeleriyle ilgili olarak söz ettiği şeyler herkesin onayını alacak tür- dendi.
Yanı sıra, uzun vadeli yapısal politikalardan söz ederken, GSYH’nin yüzde 13’lerinde olan tasarruf oranının yükseltilmesine, öz sermaye temelli yatırımların ar- tırılmasına, borçla tüketim alışkan- lığının azaltılmasına ve enerji ve- rimliliğinin artırılmasına yönelik stratejilerden de söz etti.
Ekonomiyle ilgili değerlendir- meler sırasında, konu demokratik ve hukuksal sorunlara gelince; ‘’yu- muşak ifadeli sert içerikli’’ açıkla- malar ve konuşmalar çıkmaya baş- ladı, Ali Babacan’ın ağzından...
“Öncelikle kurallı bir piyasaya sahip olmalıyız, bağımsız ve yansız bir hukuk sistemi olmadan iyi işle- yen bir ekonomiye sahip olamayız, iyi işleyen demokrasimiz olmalıdır’’
diyen Babacan, şeffaflığın öne- minden söz ederek konuyu yol- suzluklarla mücadeleye getirdi.
“Uluslararası Şeffaflık Endeksi’ne göre Türkiye son yıllarda aşama kaydetti’’ dediği sırada konuşma yaptığı TV’nin alt yazılı duyuru- sundan, 25 Aralık 2013 tapeleriyle ilgili soruşturmada savcılığın takip- sizlik kararı verdiği haberi yansıdı.
Aynı şekilde, Ethem Sarısülük’ün katili polis memuru Ahmet Şah- baz’a 7 yıl 9 aylık hapis cezası - gerçekte ödül gibi- geldi.
Gelir dağılımının adaletli, MB’nin bağımsız, ihracatın katma değerli, ihalelerin şeffaf, zenginliğin fırsat eşitlikli, medyanın özgür ve özerk, devletin kanun değil hukuk devleti, enerjide üretkenliğin olmasına yö- nelik açık yüreklilikle söyledikleri, hemen kimsenin itiraz etmeyeceği nitelikteydi.
AKP 12 YILDA TAM TERSİNİ YAPTI
İster eleştiri, ister özeleştiri ve isterse de olası ekonomik ve hu- kuksal olası krizler kaygısıyla bir uyarı niyetli olsun, Ali Babacan’ın açıklamaları belirli oranda inandırıcı geldi.
Ancak, AKP’nin geçmiş icraat- ları Babacan’ın açıklamalarıyla ta- ban tabana zıt niteliktedir.
AB vizyonunun orta sağdan oy, uluslararası toplumdan destek almaya yönelik stratejik bir numara olduğu ortaya çıktı.
Yolsuzlukla mücadele yerine, yolsuzluk yapana ödül verircesine, iddialara müdahale eden hukuk- çulara ve polislere sert müdahale edildi.
Amaç ne yol yapmak oldu, ne de yatırım yapmak; kamu sırtından özyandaşlara ihale vermek temel kaygı oldu. İhale süreçleri karanlık kaldı, harcamalar Sayıştay deneti- minden kaçırıldı.
Demokratik protesto yapanlar öldürüldü, katiller kahramanlaştı- rıldı.
Adalet Bakanı ve Başbakan da- valara doğrudan müdahale etti, eleştiren gazeteciler işlerinden oldu.
Oy karşılığı yapılan yardımlar, toplumun belirgin bir kısmını yok- sullaştırma politikasına dönüştü- rüldü.
Bütün bunlar Ali Babacan ile AKP’nin karşı karşıya geldiğini göstermektedir. Babacan demok- rasinin, hukukun ve ekonomik ku- ralların askıya alınacağı kaygısını taşımaktadır.
Zira, RTE’nin aldığı yüzde 51 oyla heyecanlanıp Ortadoğu’nun yolsuzluğa, katliama batmış ülke- lerindeki yönetim anlayışından daha ileride bağnaz, mezhepçi, cahil, faşizan islamcı otoriter -to- taliter rejim özlemiyle yanıp duran AKP’li az değildir.
Öyleyse soru şudur: Uyarları ciddiye alıp rota değişikliği yapacak yeni bir hükümet mi göreceğiz, Ali Babacan’ın tasfiyesini mi izle- yeceğiz ?
Prof. Dr. Ali Akdemir
2014/1211 ESAS
Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAINMAZIN
Özellikleri : Zonguldak İl, Kozlu İlçe, 30 Ada No, 199 Parsel No, 18 Bağımsız Bölüm sayılı taşınmazın arsasının 5772,94 m2 olduğu, Kozlu Belediye meclisi kararı ile abaz ilave ve revizyon imar planı içerisinde kaldığı, İmar planında E=5,25 emsal (ticaret + konut) olarak yapılaşmaya müsait olduğu, söz konusu parsel çevreye hakim manzarası olduğu, denize ve kozlu sahil parkına cephelidir, benzin istasyonuna ve otobüs terminaline yakındır, bulunduğu konum itibariyle çok kıymetli bir mevkide olduğu, eğimsiz düz biryapıya sahip olduğu, Arsa üzerinde A1-A2 blokta 41 daire 1 iş yeri B1-B2 blokta 44 daire 1 iş yeri ve C blokta 21 daire ve 3 iş yeri olmak üzere toplam 106 daire ve 5 iş yeri bulunduğu. Tüm blokların önünde yaya yolu ve yeşil alan bulunduğu,
30 ada 199 parsel üzerindeki B1 blokun özellikleri: Blok 12 katlı olup toplam 23 daireli olduğu, üzeri çatılı, duvarları mantolamalı ve harici cephe boyalı ısıtma sistemi loriferli ve asansörlü olduğu, betonarme karkas şeklinde yapıldığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapı sınıfları cetveline göre 4. sınıfın A grubuna girdiği, yeni yapılmış olması nedeniyle yıpranmamış bakımlı vaziyette olduğu, 11 katta çift daireden 22 daire ve 12. katta da 1 dublcxs daire olmak üzere toplam 23 daire olduğu, apartman blok ana giriş kapısı camlı alüminyum doğrama olduğu, kat merdivenleri granit kaplama olup merdiven korkulukları krom görünümlü alüminyumdur. Merdiven katsahanlıkları granit kaplıdır, merdiven penceresi pimapen, duvarları saten boyalı, asansör kabinleri ve kapıları monte edilmiş vazi- yette olduğu.
B1 blok 9. kat 18 nolu bağımsız bölüm dairenin özellikleri; keşif tarihinde taşınmazın içi boş vaziyette olup fiilen iskana müsait halde olmadığı, çünkü tamamlanmamış işler bulunduğu, kat mülkiyetine göre 51/5772 arsa paylıdır, kat irtifak tapuludur, daire bürüt olarak 180 m2, net olarak 150 m2 olduğu, mesken niteliğinde olup tapu kaydına göre mülkiyeti tam hisse olarak Tekno Gayrimenkul yatırım san ve tic.ltd şti ne ait olduğu, mimari olarak 1 salon -mutfak-Antre+yatakholü-4 adet yatak odası-1 ana banyo-1 ebeveyn banyosu- mutfak ve salondan kullanılabilen bir balkon-yatak odasının birinden kullanılan bir balkondan ibaret olduğu. Antre, Yatak holü, mutfak, banyolar ve balkonların taban kalcbodurları döşenmiş odaların ve salonun taban parke şaplan yapılmış, salon lamine parkesi ile odaların laminat parkeleri döşenmemiş, banyoların desenli renkli duvar fayansları tavana kadar yapılmış, daire ana giriş çelik kapısı alt ve üst dolapları takılmamış, alt ve üst dolap arası duvar fayansları yapılmış, banyolarda klozet monte edilmiş, lavabo ve aynası monte edilme- miş, tüm mekanların tavan boyaları sonlanmış, duvar alçı sıvaları yapılmış, tamama yakın sısmının duvar saten boyaları tamamlanmış, tüm panel radyatörler branşmalarıyla birlikte monte edilmiş, salon tipi klimalar monte edilmiş, sesli görüntülü diafon takıldığı, tüm odaların tavan köşe kartonpiyerleri ve perde kornişleri yapılmış olup bitmiş işlere göre daire inşaat seviyesi % 85 dir. yapılması gerekli inşaat seviyesi % 15 olduğu, taşınmazın değerinin 260.125,00 TL dir.
Adresi : Zonguldak Kozlu ilçesi Lebiderya Konutları Bl blok 9.kat 18 nolu bağ.bölüm Yüzölçümü : 150 m2
Arsa Pay : 51/5772
mar Durumu : Var, İnşaat tarzı Belediye meclisi kararıyla Abaz ilave ve revizyon imar planı içerisinde kaldığı,
imar planında E=5,25 emsal (Ticaret+konut) olarak yapılaşmaya müsait.
Kymeti : 260.125,00 TL
KDV Oran : %18
Kaydndaki erhler :
1. Sat Günü : 31/10/2014 günü 11:00 - 11:05 arası 2. Sat Günü : 26/11/2014 günü 11.00 - 11:05 arası Sat Yeri : 1.icra Dairesi Kalemi
Sat artlar :
1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tradresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı ala- caklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verile- bilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.
2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir.
3- ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını da- yanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır.
4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir.
İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilin mesul olacaklardır. İhale farkı vc temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2014/1211 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 01/09/2014
İİK m. 126)_
(*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
* : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir.
BASIN: 56655 (www.bik.gov.tr)
T.C. ZONGULDAK 1. CRA DARES TAINMAZIN AÇIK ARTIRMA LANI
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
PAZARIN YÜZDE 75’İ Zapsu ve yabancının PAZARIN YÜZDE 75’İ Zapsu ve yabancının PAZARIN YÜZDE 75’İ Zapsu ve yabancının PAZARIN YÜZDE 75’İ Zapsu ve yabancının
PAZARIN YÜZDE 75’İ Zapsu ve yabancının
Karadenizli çiftçinin, yıllarca zarar ederek ürettiği fındık, düşük rekoltenin de katkısıyla bu yıl fiyat bakımından rekora koşuyor. AKP iktidarında sektör hem yandaşlaştırıldı, hem de yabancılaştırıldı
Cüneyd Zapsu
