PKK nın yayın organı Özgür Gündem için nöbete koşan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Abdullah Öcalan fotoğrafı önünde poz verdi

Tam metin

(1)Marsel elemeleri GEÇEMEDİ. Bugün hangi canlı bombayı öveceksiniz PKK’nın yayın organı Özgür Gündem için nöbete koşan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Abdullah Öcalan fotoğrafı önünde poz verdi. WIMBLEDON Tenis Turnuvas’nda ilk tur eleme maçna çkan Marsel lhan, spanyol rakibi Daniel Munoz de la Nava’ya 2-0 yenilerek elendi. SPOR’da www.aydinlikgazete.com. VATAN EMEK NAMUS KURULUŞ: 1921. ‘Sokak Planı’ kimin planı. Nestle işçileri grevde!. Eğer Tayyip Erdoğan’ın hocaları akıllarını peynir ekmekle yedilerse, haber doğru olabilir. AKP’yi kendi hazırladığı tuzağa düşürmek için bundan güzel plan olmaz. İç cephede kavgaya giren bir Türkiye, Suriye’nin kuzeyinde ABD planlarına teslim olmak gibi bir durumla karşılaşır. Sakın bu “Sokak Planı”nı ABD emperyalistleri yapmış olmasınlar?. DÜNYA çikolata devi Nestle’nin Karacabey’deki fabrikalarında çalışan 900’e yakın işçi dün sabah greve başladı. “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganlarıyla fabrikadan çıkan işçileri Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel ile sendika yöneticileri karşıladı. Türkel’in “Kıdem tazminatı parlamentonun gündemine geldiği gün şarteli indireceğimize söz veriyor muyuz?” sözlerine işçiler alkışlarla “Söz veriyoruz” karşılığını verdi.. 8’de. Eski Savunma Bakanı Doğu:. 2010 Anayasa referandumu sonrasında Yargıtay ve Danıştay’a atanarak yüksek yargı yönetimini blok oylarla ele geçiren F tipi ekip, yeni yasa tasarısıyla dağıtılacak. TBMM’nin yüksek yargı düzenlemesiyle blok oy krizinin de aşılacağı belirtiliyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da Meclis tatile girmeden tasarının yasalaşacağını iddia edildiği gibi bir ertelemenin söz konusu olmadığını açıkladı. 9’da. BÜYÜK AYDINLIK GÖREV!. Ayhan Ylmaz. HÜSEYİN HAYDAR’ın yazısı 8’de. Kardeşlik TIR’ına yoğun ilgi Dev gergedann maketi.. VATAN Partisi’nin ‘Yüksekova’ya Kardeşlik TIR’ı’ kampanyası ilk günden büyük ilgiyle karşılandı. İlk yardım TIR’ı 1 Temmuz’da yola çıkacak. Ankara ve İstanbul’daki çalışmalar hızla devam ederken Yüksekova’da da yardıma ihtiyacı olan aileler belirleniyor. FÜSUN İKİKARDEŞ’in haberi 8’de. FOSİLLERİN EFENDİSİ. ÇANKIRI’da bir köyde çobanlık yapan Ayhan Yılmaz, köylülerin “Boş işlerilen uğraşma” sözlerine kulak asmadı. Daha önce bulduğu onlarca fosile bir yenisini daha ekledi. 30 milyon yıl önce yaşadığı tahmin edilen dev gergedan fosilini Türkiye’ye kazandıran Yılmaz, “Toprak altında neden dursun, başka ülkeler gibi biz de sergileyelim millet görsün” dedi. ÖZLEM KONUR USTA’nın haberi 4’te. sayfa. 3. 7. 9 sayfa. AYDINLIK güçlü ve etkin siyasi öncülüğüne karşın kültür, sanat ve edebiyat alanında da öncülüğü ele almak, bir çekim merkezi yaratmak zorundadır. Türkiye’nin büyük yazar birikimi çağrıyı almıştır.. 2. Gerçek casuslar hakim karşısında ‘İZMİRAskeri Casusluk’ davasında Fethullah Gülen’in talimatıyla sahte delil ürettikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan sanıklar dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Davada yargılanan sanıkların karşısındaki müşteki koltuklarına kumpas mağduru subaylar oturdu. 10’da. 10. 11. 13. Başbakan Yıldırım’dan Doğu’ya fabrika sözü 9. Sayfa. RIZA ZELYUT Kumpas mağduru subaylar birbirinizi kırmayın. MUSTAFA MUTLU Barışın ve savaşın dili!. BİRGÜL AYMAN GÜLER Devlet hadi artık!. MEHMET FARAÇ Bolu’da neler oluyor?. SABAHATTİN ÖNKİBAR İşte Fethullah için hazırlanan mezar!. SONER POLAT TSK fabrika ayarlarına dönüyor. MEHMET YUVA Sergei, Beşşar’ı neden öptü? ISSN 2146-2356. MİLLİ Savunma Bakanı Fikri Işık’ın “Askerin şehit vermemek için operasyonlara çıkmadığı günleri de biliyoruz” sözlerine eski Milli Savunma Bakanı Barlas Doğu tepki gösterdi. Doğu, Işık’ın TSK’yı incittiğini belirterek, artık Milli Savunma Bakanlığı koltuğunda oturamayacağını söyledi. 8’de. Erteleme yok blokdağıtılıyor. sayfa. Fikri Işık o koltukta oturamaz. SEVİM EROL Bursa’dan bildirdi 6’da. sayfa. D. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, çalışma hayatıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Başbakan Binali Yıldırım’ı yaklaşık 5 saat kıdem tazminatı konusunda bilgilendirdiklerini söyleyen Atalay, “Elimizde bir taslak yok. Hükümetin nasıl bir çalışma yaptığını bilmiyoruz. Ancak işçin lehine bir çalışma yapıldığına inanmıyoruz” ifadelerini kullandı. 6’da. oğu PERİNÇEK. sayfa. HİKMET ÇİÇEK’in kaleminden 2’de. Kıdem tazminatıyla ilgili hükümeti uyaran Türk-İş Genel Başkanı Atalay ‘Bizi sıkıntıya sokmayın. Gücümüzü test etmeye kalkmayın’ dedi. AKP’ye yüklenen Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel de ‘Kıdeme dokunursan şalter iner’ mesajı gönderdi. 900 Nestle işçisi greve başladı. sayfa. MEDYANIN HALLERİ. 1.5 TL. GUCUMUZU SINAMAYIN. sayfa. Sahte kahraman yaratma kampanyası. Ergün Atalay. ÖZGÜR Gündem’le dayanmak için nöbet tutan ebnem Korur Fincanc, Ahmet Nesin ve Erol Önderolu’nun tutuklanmasyla yeni bir tartma balad: Özgür Gündem’in yapt bir gazetecilik faaliyeti mi? Sorunun yant için son 5 ay içindeki haberlerini inceledik. Sonuç u: Asker katliamc, canl bombalar kahraman... Öldürülen PKK’llar ehit, terör saldrlar halk sava!... 2’de. 22 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA.

(2) 2. 22 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. GÜNDEM. Rıza ZELYUT rizazelyut@gmail.com. Kumpas mağduru subaylar birbirinizi kırmayın. B. in yıldır Batılı emperyalistler Türk milleti ile savaşta. Bu millet, “ordu millet”... Sömürgeci Batılılar son saldırıyı Ergenekon ve Balyoz kumpasları ile hayata geçirdiler. Buna askeri casusluk gibi birçok uzantısı olan başka uyduruk davalar eklediler. Böyle bir ortamda kumpas mağdurları saldırıyı örgütleyen temel güçleri hiç unutmamalılar: ABDAvrupa Birliği-AKP-Fethullahçı Çete- PKK uzantıları ve liberal propoganda elemanları... Mağdur subaylar bunlarla mücadele etmeli iken görüyoruz ki birbirlerini kötülüyorlar. Bunlardan birisi olan emekli Deniz Albay Koray Eryaşa işi ileri götürüp “Genelkurmay bize ihanet etti!” bile diyebildi. Bu söz aklıma nedense casus savcı Zekeriya Öz’ün Ergenekon iddianamesini getirdi. O iddianamede, Ergenekon Terör Örgütü’nün (!) merkezi olarak da Genelkurmay Başkanlığı gösteriliyordu. Bu hain suçlamayı iddianameyi okuyarak tespit etmiş ve o dönemde birkaç kez yazmıştım. Doğrudur; bu rezalet suçlama karşısında dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt sessiz kalınca, düşman güçler cesaret almışlar ve cepheyi genişletmişlerdi.. İLKER BAŞBUĞ ÖYLE YAPMADI Bugün nedense Dolmabahçe Sarayı’nda Tayyip Erdoğan’a teslim olan, kendi başına yayımladığı 27 Nisan bildirisi ile AKP’yi ikinci kez iktidara taşıyan Yaşar Büyükanıt’a kimse laf söylemiyor da Sayın İlker Başbuğ’a vuruşlar yapılıyor. O dönemi çok yakından izleyen birisi olarak söylüyorum: İlker Paşa 30 Ağustos 2008’de Genelkurmay Başkanı olduktan sonra Yaşar Büyükanıt gibi teslim bayrağı çekmek yerine tavır takındı. Bunu da en açık biçimde 14 Nisan 2009’da İstanbul’da Harp Akademileri Komutanlığı’nda basın mensuplarına verdiği brifingde ortaya koydu. Türkiye’nin belli başlı bütün gazetecileri ve televizyoncuları orada idi. İlker Paşa o konuşmasında, demokrasilerde cemaatlerin yerinin olmadığını söyleyerek Fethullahçı yapıyı hedef aldı. Şu sözlerini hatırlayalım lütfen: “Bugün de bazı din eksenli cemaatler, kendilerini demokratik alanın bir oyuncusu olarak takdim etmekte ve çeşitli nedenlerle de görünürde kendilerinin güçlü bir konuma geldiğine inanmaktadırlar. Ancak bu güç imajı ve algısı yanıltıcıdır. İşte bu tip bazı cemaatler hedeflerine ulaşmada kendileri için en büyük engel olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ni görmektedir. Bunun için de her fırsattan istifade ederek, destekleyicilerinin de yardımıyla Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhine faaliyetlerde bulunmaktadırlar. Bu yapılanlara karşı, hukuk devleti kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tepkisiz ve etkisiz kalacağını düşünmek ise büyük yanılgıdır.” İşte onun genelkurmay başkanlığından Silivri zindanına uzanan hayatının özeti bu konuşmasıdır. Bu konuşma yüzünden Balyoz yalanı devreye sokulmuştur. Durum bu kadar açık iken, düşman güçler ayakta ve saldırılarını sürdürüyor iken... TSK’nın yetiştirdiği o değerli subayların savaşın ortasında düşmanı bırakıp birbirlerini kırmaya başlamaları ne demek oluyor? Mağdur subayların başka mağdur subaylarla uğraşması hiç doğru değil. Bu arkadaşların acılarını biliyorum. Ama Türkiye bir savaş ortamından geçiyor iken hiç değilse susarak katkıda bulunmalılar.... BUSE TERİM’E KİMLER SALDIRDI? Türk futbol takımı, Avrupa Kupası’nda peş peşe yenilince kara ruhlu, kara beyinli tipler harekete geçtiler. Takımın koçu Fatih Terim’e diş geçiremedikleri için hamile olan kızına akla hayale gelmeyecek hakaretler ettiler. Karanlığa gizlenen, ismini ve adresini gizleyen bu alçaklar hangi zihniyete sahip sizce? Hiç kıvırtmadan söylüyorum: Bunlar, Sayın Erdoğan’ın yetiştirmek için derin projeler yürüttüğü “dindar ve kindar nesil” elemanları... Bunun ispatı o mesajlardır. Buse’nin doğmamış bebeğini bile hedef alan bu alçaklar; o iğrenç cümlelerini şöyle kelimelerle bitiriyorlar: “Amin amin vel müresilin elhamdürillahi rabbil alemin el fatiha. Amin” “inşallah. Amin. 3 ihlas 1 Fatiha. Amin.” Bu kirli ağız kimin ağzıdır? Kendini dindar gören, gerçek Müslüman sanan yobaz ruhlu canavarın ağzıdır. Bunlar, bırakın bizleri daha doğmamış olan çocuklarımıza bile düşmandırlar. İşte Türkiye’yi bekleyen büyük iç tehlike buradadır. Bu tehlikeyi görmezden gelen günümüzün zenginleri, sözde liberalleri yarın öbür gün kendi karınlarındaki bebekler hedef alındığında, yardıma çağıracak birilerini bulamayacaklar... Buse kızımıza mesajım şudur: Evlat, hiç üzülme... İt ürür kervan yürür.. HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailişkiler@aydinlik.com. Hikmet ÇÇEK. MEDYANIN HALLERİ. Ahmet Nesin. hikmetcicek01@gmail.com. ebnem Korur Fincanc. Erol Önderolu. Sahte kahraman yaratma kampanyası Özgür Gündem’le dayanışma kampanyasına katılan ve ardından tutuklanan Şebnem Korur Fincancı, Umut davasında Uğur Mumcu’nun katilleri için emniyet ifadelerini işkence altında verdikleri yönünde rapor hazırlayan isimdi. Oysa Fincancı bırakın muayeneyi sanıkları görmemişti bile! Aynı Fincancı, Ergenekon davasına da ‘suçtan zarar gördüğü için’ ‘müdahil’ olarak katılmıştı. ‘Gençliğe Hitabe’ mi? Okuldan atarım! GENÇLİĞE Hitabenin okunmasına engel olmak isteyen okul müdürleri törenleri yarıda keserek liselileri okuldan atmakla tehdit etti. Geçen günlerde yandaş yöneticilere karşı İstanbul’da patlayan lise isyanı Türkiye Liseliler Birliği öncülüğünde 400 lisenin ortak mücadelesine dönüştü. Yılın son eğitim gününde Bursa liselerinde Mustafa Kemal ‘in Gençliğe Hitabesi hep bir ağızdan söyledi. Gençliğe Hitabenin okunmasına engel olmak isteyen okul müdürleri törenleri yarıda keserek liselileri okuldan atmakla tehdit etti. Henüz iki hafta önce Türkiye Liseliler Birliği öncülünde Bursa’daki liselerden “Atatürk’ü Tarih Kitaplarından Sildirmeyeceğiz!” başlıklı çağrıya binlerce öğrenci imza atmıştı. Yandaş müdürlerin işi zor. Bu liselileri önlemek mümkün değil!. LİSELİLER “FAŞİZM sınır tanımıyor.” Cumhuriyet’in dünkü manşeti böyle. Haber, Özgür Gündem’le dayanışma kampanyasına “ifade özgürlüğü” için katılan ve tutuklanan Ahmet Nesin, Şebnem Korur Fincancı ve Erol Önderoğlu ile ilgili. Şimdi size bu “ifade özgürlüğü” kahramanlarından birini tanıtayım: İstanbul’da 17 Ocak 2000 günü gerçekleştirilen büyük Hizbullah operasyonunda ele geçirilen disketlerin birinde Yusuf Karakuş adı geçiyordu. Karakuş “Tevhid ve Selam” örgütündendi. Yusuf Karakuş yakalandı. Onun ifadesinden “Kudüs Savaşçıları” adlı bir başka örgüte ulaşıldı. “Hizbullah”, “Tevhid ve Selam”, “Kudüs Savaşçıları” vb. gibi isimler kafanızı karıştırmasın. Cinayet, tehdit, gasp, haraç, uyuşturucu ticareti vs. yapmak için çeşitli yeraltı örgütleri kurmak bir Gladyo yöntemidir! Karakuş’un ifadesinden yola çıkarak, 24 Ocak 1993 günü katledilen Uğur Mumcu’nun katillerine ulaşıldı. Ferhan. Özmen, Necdet Yüksel ve Rüştü Aytufan yakalandı. ‘Umut’ adı verilen operasyon ve dava böyle başladı. Uğur Mumcu suikastında C4’ü yerleştiren Necdet Yüksel’di. Ferhan Özmen gözcülük yapmıştı. Olay yerindeki üçüncü şahıs Oğuz Demir ise hiç yakalanamadı.. TETİKÇİLER TAMAM AMA... Uğur Mumcu’nun katilleri yakalanmıştı fakat azmettirenler kimdi? Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve Uğur Mumcu cinayetlerinin emri nereden gelmişti? ‘Umut’ davasının sanıkları o zaman kaldıkları Eskişehir cezaevinden pişmanlık yasasından yararlanmak için başvurduklarında bir umut doğdu. DGM savcısı Hamza Keleş cezaevine gitti. Sanıklar mahkemede her şeyi açıklayacaklarını söylediler. Sanıkların her şeyi açıklamasını bekleyenler için tam bir hayal kırıklığı yaşandı. Sanıklar emniyet ifadelerini işkence altında verdiklerini ileri sürdüler. Avukatları İbrahim Ceylan İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Ens-. titüsü antetli bir raporu mahkemeye sundu. Raporda sanıkların işkence görmüş olmaları ihtimalinden söz ediliyor, bir üniversite hastanesinde yeniden muayene edilmeleri isteniyordu.. Elinden geleni ardına koymamana rağmen, bütün okulları imamlaştırmana rağmen, on senede altı defa milli eğitim bakanı değiştirmene rağmen... Bir türlü başaramıyorsun, bundan! Özgür bırakacaksın... Düşeceksin yakalarından. (Yılmaz Özdil, Sözcü, 21 Haziran 2016). BU RAPORU YAZAN KİM? Raporu düzenleyen Adli Tıp Enstitüsü’nden Şebnem Korur Fincancı’ydı. Fincancı, bırakın muayeneyi sanıkları görmemişti bile! Sanık ve avukatlarının yazılı anlatımlarına dayanarak bu raporu düzenlemişti. Aynı Fincancı’nın Ergenekon davasına “suçtan zarar gördüğü için” “müdahil”olarak katıldığını da hatırlatalım. Mumcu’nun katilleri bir daha hiç konuşmadılar, savunma yapmadılar. İşkence edebiyatı dışında hiçbir konuya değinmediler. Mumcu’nun ağabeyi Avukat Ceyhan Mumcu, “Başka bir gelişme olmazsa, bu cinayetleri azmettiren güç sanıklarla birlikte mezara gidecek hale geldi” diyor. Fincancı’dan “düşünce özgürlüğü kahramanı” çıkmaz.. HEP AYNI TERANE “Liseler ayakta” sloganı üzerinden liseli gençler bir yere sürükleniyor. Gençlerin eline tutuşturulan bildirilerin tamamı aynı merkezde üretilmiş..! “Birleşik Haziran Hareketi” denen ekip ya da o ekibin arkasındaki “uluslararası güç” yeniden devrede. Bu kez liseleri hareketlendirmek istiyorlar. (Hasan Öztürk, Yeni Şafak, 21 Haziran 2016). ?. Gazete mi terör bülteni mi HABER MERKEZİ PKK’nın yayın organı Özgür Gündem’e yönelik yürütülen soruşturmalara karşı gazeteyle dayanışmak için başlatılan “Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği” kampanyasına katılan Şebnem Korur Fincancı, Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu’nun tutuklanmasıyla yeni bir tartışma başladı: Özgür Gündem’in yaptığı bir gazetecilik faaliyeti mi? Bunu gazetecilik faaliyeti olarak gören en azından kamuoyunda böyle bir algı oluşturmaya çalışan neoliberal ve ikinci cumhuriyetçi çevreler kampanya başlattı. Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar da tutuklamalar üzerine dün Özgür Gündem’in bir günlüğüne genel yayın yönetmenliğini üstlendi. Özgür Gündem’in yazı işleri toplantısına katıldı. Abdullah Öcalan’ın fotoğrafı önünde poz verdi. Baştaki soruya dönersek; Özgür Gündem’in yayıncılığı gazetecilik faaliyeti mi yoksa PKK’nın. lan Öca h a ull Abd. Can Dündar. propaganda organı mı? Sorunun yanıtı için Özgür Gündem’in son 5 ay içinde yayınladığı haberleri okurlarımız için tekrar inceledik. Örgüt propagandasından PKK’lı teröristleri. kahraman ilan edilmesine, öldürülen teröristlerin şehit ilan edilmesinden canlı bombalara övgülere kadar giden Özgür Gündem “gazeteciliğinden” bazı örnekler:. 10 Mayıs 2016... Diyarbakır Bağlar ilçesinde PKK, gözaltına alınan şüphelileri taşıyan bir polis aracına bomba yüklü araçla saldırdı. 3 kişi hayatını kaybetti. 45 kişi de yaralandı. Özgür Gündem bu saldırıda da PKK sözcülüğüne devam etti. 13 Mayıs 2016... Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Dürümlü Köyü’nde PKK, bomba yüklü aracı vatandaşların arasında patlattı. 16 köylü hayatını kaybetti. Özgür Gündem bu haberi 9. sayfasında PKK’dan hiç bahsetmeden verdi. 7 Haziran 2016... İstanbul Vezneciler’de polis aracının geçtiği sırada bombalı araç havaya uçuruldu. Patlatılan 6’sı polis 5’i sivil toplam 12 vatandaşımız hayatını kaybetti, 23 kişi de yaralandı. Saldırıyı PKK’lı canlı bombanın gerekleştirdiği açıklandı. Özgür Gündem bu katliamı “Polise Bombalı Saldırı” başlığıyla duyururken yine PKK’dan hiç bahsetmedi. 16 Haziran’da ise Vezneciler katliamını gerçekleştiren teröristin cenaze törenine geniş yer verdiler.. Özgür Gündem’den canlı bomba övgüleri. 8 Haziran 2016. NİYE YENİLDİLER? Türk futbol takımı neden yenildi? Cevabı çok açık: Bu takım, milli takım değil... Bu takım, küreselci zihniyete teslim edilmiş neoliberal bir takım. Siz yeni yetişen kuşakları vatan-millet-bayrak gibi değerlerden uzaklaştırırsanız... Atatürk gibi en zor koşullardan zafer çıkartabilecek önderlerden uzak tutarsanız. Onlar da dolar için top oynarlar... Sonuç da bu kadar olur. Sorumlu kim mi? “Bütün milliyetler ayaklarımın altına!” diyerek Türk milli kimliğini çiğneyen şahıstır. İnşallah bu zihniyeti elbirliği ile yakında mezara koyacağız. “El-fatiha!”. 14 Mart 2016. Katliamı böyle duyurdular 13 Mart 2016... Ankara Kızılay Meydanı’nda otobüs durağına giren bomba yüklü araç patladı: 37 vatandaşımız şehit oldu. 125 kişi de yaralandı. Saldırıyı PKK üstlendi. Tüm Türkiye otobüs durağındaki masum yurttaşları hedef alan bu saldırıya karşı yas tutarken Özgür Gündem bu. olayı sıradan bir olaymış gibi verdi. Başlık yine aynı: “Ankara’da Patlama”. Diğer günlerde gazete, örgüte yönelik büyüyen tepkiyi önlemek için saldırıda aslında polisin hedef alındığını iddia etti. Saldırının ertesi günü Özgür Gündem, “Nevruz’un ayak sesleri” sürmanşetiyle çıktı.. 8 Haziran 2016... Mardin Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne PKK’lı teröristlerce bombalı saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda 2’si kadın 3 polis, 3 sivil toplam 6 vatandaşımız hayatını kay-. 22 ubat 2016. betti, 51 kişi de yaralandı. Özgür Gündem haberi “HPG: Midyat’da 30 Polis Öldü” başlığıyla verdi. Gazete PKK’lı teröristlerin cenazelerine sık sık yer veriyor. 17 Şubat 2016... Ankara Merasim Sokak’ta bombalı araçla saldırı: 28 ölü, 61 yaralı! Özgür Gündem, bu katliamı “ Ankara’da Patlama” başlığıyla verdi. Saldırının yeri için “Devlet Mahallesi” ifadesini kullanan gazete, sivilleri hedef alan terör saldırısını kınamak bir yana canlı bomba Abdülbaki Sömer’i kolladı..

(3) 3. 22 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. GÜNDEM. HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Mustafa MUTLU mustafamutlu@aydinlikgazete.com. Barışın ve savaşın dili!. D. ünyada gelişen, ilerleyen, barış içinde yaşayan bütün devletler de bizim gibi... Farklı dinlerden... Farklı etnik kökenlerden... Hatta farklı ırklardan... Farklı siyasi düşüncelerden... Farklı sınıflardan... Farklı ahlak anlayışlarından insanlardan oluşur... O devletleri yönetenlerin başarısı, halklarına bu farklılıkları unutturmaktır. O yüzden “farklılıkları” kurcalayarak ayrışıp kavga edeceklerine ve sonuçta bölüneceklerine... “Aynılıklar”da buluşurlar! Birlikte yapmaktan zevk aldıkları, mutlu. oldukları şeyleri öne çıkarırlar. ### Aynı topraklarda birlikte yaşamaktan... Aynı havayı solumaktan... Aynı yemekleri yemekten... Aynı suyu içmekten... Aynı müziklerde efkarlanıp, aynı dansları etmekten... Aynı masalları dinlemekten... Aynı geçmişle övünüp aynı geleceğe inanmaktan... Aynı acılarda birlikte ağlayıp aynı sevinçlerde bayram yapmaktan zevk alırlar... ### Elbette “farklılıklarını” bilirler ama bunu “zenginlik” olarak görürler; “ayrışmak” için neden olarak değil.. Bu yüzden kaşıyıp yaraya dönüştürmezler. Eğer ırkları, dilleri, dinleri, cinsiyetleri, ahlak anlayışları nedeniyle bir haksızlığa uğradıklarını düşünüyorlarsa; bunu şiddet kullanarak değil, barışçıl yollardan dile getirirler. Böyle olunca da kendileri gibi düşünmeyenlerden bile destek görüp sorunun el birliğiyle çözülmesini sağlarlar. Bunun adı, “barışın dili”dir! ### Bizim gibi ülkelerde ise etnik köken ya da din üzerinden siyaset yapanlar; “kavganın dili”yle konuşurlar... Bu yüzden “ötekileştirmeye”, “ayrıştırmaya”, “çatışmaya” ve “bölün-. GÜNÜN SORUSU. GÜNÜN İSYANI. Sorum Cumhurbaşkanı’nın eşi Emine Hanım’a: İftar için gittiğiniz evlerde hazırlanmış yemek masalarını yer sofrasına dönüştürüyorsunuz da eşinizle birlikte verdiğiniz iftarlara gelen davetliler neden hep lüks masalarda oturuyor?. Son 14 yılda işçi düşmanı icraatlara imza atan AKP iktidarının yeni hedefi, kıdem tazminatını yarı yarıya düşürmekmiş... Böylece yabancı yatırımcıları Türkiye’ye çekeceklermiş... İsyanım bu hain planları yapan işçi düşmanlarına: Özveriyi işçinin sırtına yükleyeceğinize, aldığınız fahiş vergileri düşürseniz, yabancı sermayenin takla ata ata geleceğini bilmediğimizi mi sanıyorsunuz?. MHP’de yeni dönem! MHP’de muhalifler gerekli çoğunluğu sağladı ve geçtiğimiz hafta sonunda Tüzük Kurultayı’nı başarıyla tamamladı. Tüzükteki “Genel Başkan seçimi olağanüstü kurultayda yapılmaz” maddesi kaldırıldı. Böylece 10 Temmuz’da yapılacak Olağanüstü Kurultay’da; genel başkan seçiminin önü açıldı. ###. meye” pek meraklı olurlar. Çünkü onların amacı “barış ve huzur için hep birlikte” yaşamak değil, “kendileri gibi düşünmeyenleri ve yaşamayanları teslim almak”tır. ### Bu sütunların okurları tüm bunları zaten bilir... İşte bu yüzden... Üç günümüz üst üste huzur içinde geçince, dayanamayıp ortaya hemen bir “fitne” atan Morkoloz Bey, bu yazı sana! Ha; okuyup da değişir misin? Hiç sanmam... Çünkü sen “aklın”ın değil “gaflet”in gölgesisin!. Son Tüzük Kurultayı’na MHP delegelerinin üçte ikisine yakın bir çoğunluk katıldı. Bu da demektir ki yıllardır MHP’nin gerçek anlamda muhalefet yapmasını engelleyen Devlet Bahçeli, nihayet yolcu... Parti, büyük bir olasılıkla yoluna Meral Akşener liderliğinde devam edecek... MHP’deki bu değişim, AKP’nin en büyük korkusu... Çünkü üyelerinin “dindarlığından” kimsenin kuşku duyma-. yacağı bu “laiklik yanlısı” parti, AKP’nin yolsuzluk ve savurganlıklarından “Yandım Allah” diyen milyonların güvenini kazanabilir ve AKP’nin 2023 hedeflerini bir anda alt üst edebilir! ### Kısacası Türk siyaseti, yıllardır “doğal akışı” tıkayan Bahçeli engelinden kurtulmak üzere... MHP’yi seven, sevmeyen... Oy veren, vermeyen herkese kutlu olsun!. 156+339! Abdullah Gül’e “yazmaya” devam ediyoruz. Sıra, Hamdi Mortay’da: “Abdullah Bey... Size şair Mikdat Bal’ın dizeleriyle seslenmek istiyorum: ntblHem suçlu hem güçlü, hem şikayetçi Anlamadım nasıl pişkinliktir bu! Hem yoldan çıkmış, hem hidayetçi Anlamadım nasıl pişkinliktir bu! *** Bazı insanların meziyeti mi? Bu bir dalga geçme vaziyeti mi? Müslüman’a gavur eziyeti mi? Anlamadım nasıl pişkinliktir bu! *** Mikdat der tahammül, duymadı zahir Duymuşsa, uyardı; etmezdi kahır Kendini temize çekmesi mahir Anlamadım nasıl pişkinliktir bu!”. MUAZZEZ! Türkiye’nin yaşayan en devrimci, en çağdaş, en mücadeleci ve en “genç” kadını Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, 20 Haziran’da 102 yaşına girdi. İki yıl önce birlikte yaptığımız bir programdaki sözleri hâlâ kulağımda: “Eskiden, ‘Kimse bize bir şey yapamaz. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni kimse yıkamaz’ diye düşünürdüm. Artık korkuyorum Mustafa...” ### Sevgili Muazzez İlmiye Çığ... Benim gibi seni seven yüz binlerce okurumla birlikte ellerinden ve yanaklarından sevgiyle öpüyoruz. Sakın korkma... Emin ol, bu ülkede o karanlığa asla teslim olmayacak milyonlar var! Yeni yaşın kutlu ve mutlu olsun.. YAĞCI! Seda Sayan, Erdoğan’ın Huber’deki iftar davetine kendisinden 21 yaş küçük yeni sevgilisi Erkan Çelik’i de götürmüş. Bu arkadaş da Cumhurbaşkanı’na mitinglerde çaldırması için yaptığı “Emrindeyiz Büyük Başkan” şarkısını hediye etmiş... Erkan Çelik kardeş: Anladığım kadarıyla asıl mesleğin yağcılık da... Zeytinyağı mı, tereyağı mı, makine yağı mı? Hangisini üretiyorsun; işte onu anlayamadım!.

(4) 4. 22 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. İSTANBUL İmsak 03:23 Güneş 05:25 Öğle 13:13 İkindi 17:11 Akşam 20:48 Yatsı 22:40. ANKARA İmsak 03:16 Güneş 05:13 Öğle 12:58 İkindi 16:53 Akşam 20:29 Yatsı 22:16 Ankara: 36/16. a. İstanbul: 31/22. SÖZ VE IŞIK. Yaşar Nuri ÖZTÜRK info@yasarnuri.com. Evrensel olabilmek. D. ünya, kiri ile, pası ile sevmeye değer.” Böyle diyor Bedri Rahmi Eyüboğlu. Şair bir ruhun, hayatı ve insanlığı kucaklamaya doğru ilk atılımıdır bu. Fakat bu ilk atılım, başka bir deyimle bu duygusal ve romantik ‘tatlı dillilik’ evrensel olmak, yani bütün insanlığı bir ve aynı bilmek için yeterli olabiliyor mu? Hayır! Sözden işe geçmek, ölümsüz Nietzsche’nin deyimiyle insanın çilesini çekmek gerekiyor. Sevmek her zaman eylem olmayabilir ama çile daima eylemdir ve eylem olmadan evrensellik olmaz. Çile, evrenselliğin belgesidir. Pascal, “Evren insanı kuşatamaz, fakat insan evreni kuşatır” diyordu. Pascal’ın Batı’da 17’nci yüzyılda ifadeye koyduğu bu düşünce İslam mistikleri (sûfîler) tarafından 8. yüzyıldan itibaren tekrar tekrar dile getirilmişti. Orijinalite kimin olursa olsun, mesaj önemli: İnsan, evreni kuşatacak genişlikte bir düşünce kapasitesine sahiptir. Buna, insanın gönlü diyoruz. Ve, gönlün kuşattıkları arasında ayrı gayrı görmemek, her şeyi, en azından herkesi sevmek, saymak isteniyor. İşte, evrensellik budur. Yaratıcı Kudret’in insana ulaşan sözlü mesajlarının en son kaynağı olan Kur’an, varlık ve oluşları, Yaratan’ın belirişleri, açılıp saçılmaları (tecelli) olarak görür. Yaratılmışların en güzeli ve en kutsalı, insandır. Bu yüzden insanı sevmek, kutsamak ve ona hizmet etmek Yaratıcı’yı sevmenin şaşmaz belirtisi kabul edilmiştir. Burada altı çizilmesi gereken şudur: İnsanı renk, dil, ırk, din, bölge vs. ile kayıtlamak, Kur’an mesajına ters düşmek olur. Tasavvuf, İslam Peygamberi’ni evrensel ruh (Ruh-i Âzam) olarak nitelendirir. Bu düşüncenin dayanağı, Kur’an’ın Hz. Peygamber’i anlatan ayetlerinden birindeki şu ifadeye ve onun Hz. Peygamber tarafından sergilenen uzantılarına dayanır. İfade şudur: “Size dokunan her şey o Peygamber’i de rahatsız eder, üzer.” Anlaşılan o ki, Kur’an’a sorarsanız evrensel ruh olmak tüm insanlığın acı ve ıstıraplarını ve doğal olarak sevinç ve mutluluklarını öz benliğinde duyabilmeye bağlıdır. Yalnız hizbini, ırkını, bölgesini, yandaşını, yöndaşını düşünenler evrensel olamaz.. DÜŞMANA BİLE İYİLİK DİLEMEK... Taif’e gidiyor Hz. Peygamber, Arap Yarımadası’nın en azılı putperestlerinin yaşadığı kente. Onları doğruya ve güzele çağırıyor. Verdikleri karşılık, Hz. Peygamber’i taş yağmuruna tutup vücudunu kanlar içinde bırakmak oluyor. Acılar içinde kıvranıyor Hz. Peygamber. Yanındaki yol arkadaşı, ağlayıp yalvararak şöyle diyor Hz. Peygamber’e: “Ne olur bunlara beddua edin.”Cevap şudur: “Böyle bir şeyi yapmam. Onların soyundan putperestliği bırakacak insanlar gelecektir.” Ve ellerini açarak şöyle yakarıyor: “Rabbim, benim şu topluluğuma doğruyu göster, ne yaptıklarını bilmiyorlar.” Bazı kaynakların ilk halife Ebubekir’e ve 9. yüzyılın ünlü sûfîsi Ebul Hüseyin Nuri’ye mal ettikleri, fakat pek çok sûfîde benzerini gördüğümüz şu yakarışla noktalayalım yazımızı: “Rabbim, eğer günahkâr kullarını, cehenneme koymaya karar verirsen, onların hepsi yerine beni cehenneme koy ve vücudumu öylesine büyüt ki, cehennemi doldursun ve diğer günahkârlar dışarıda kalsınlar!”. a. İzmir: 40/23. a. Antalya: 39/24. a. Adana: 39/24. a. Diyarbakır: 37/21. a. Erzurum: 23/10. b. Sivas: 28/13. i. Tunceli: 33/16. İZMİR İmsak 03:50 Güneş 05:41 Öğle 13:21 İkindi 17:13 Akşam 20:47 Yatsı 22:29. a. Trabzon: 26/21. TOPLUM. b. Zonguldak: 28/18. a. Bursa: 34/18. a. Konya: 32/19. a. halklailiskiler@aydinlikgazete.com HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK Dev gergedanlar, uzun boyunlar araclyla aaçlarn üst ksmlarndaki yapraklara eriebiliyorlard.. Fosillerin efendisi ÇOBAN AYHAN Çankırı’da bir köyün çobanı... Onlarca parça dev gergedan fosilini Türkiye’ye kazandırdı. Kimi köylü ‘boş işlerilen uğraşma’ dese de Ayhan Yılmaz, ‘Toprak altında neden dursun, başka ülkeler gibi biz de sergileyelim millet görsün’ diyor ÖZLEM KONUR USTA ozlemkonur@aydinlik.com.tr ÇANKIRI’nın Kızılırmak ilçesine bağlı Korçulu köyünde çobanlık yapan Ayhan Yılmaz, 30 milyon yıl önce yaşadığı tahmin edilen dev gergedan fosili buldu. Bu ilk değil. Yılmaz daha önce de onlarca fosilin gün yüzüne çıkmasına aracı oldu. Köylüler Yılmaz’a “Kemiklerin efendisi” diyor. 40 yaşında, lise mezunu bir çoban. Maden Tetkik ve Arama (MTA) Tabiat Tarihi Müzesi araştırmacılarıyla yolu, 2013’te Korçulu köyü yakınında yapılan kazı çalışmaları sırasında kesişti. Araştırmacılar, Yılmaz’a fosil örnekleri gösterdi, “Görürsen bize bildir” dedi. Yılmaz, 3 yıldır sürüsünü otlatırken bulduğu parçaların fotoğrafını çekip MTA ekibine gönderiyor. Kaplumbağa fosili, dişler derken 2014’te 60 parçadan oluşan dev gergedan fosilinin bulunmasına aracılık etti. MTA ekibi Yılmaz’ı son bulduğu yeni bir fosili incelemek üzere yanlarına aldı. Yılmaz’ın bir beklentisi yok. Ona “kemiklerin efendisi” diyenler de var “boş iş bunlar” diyenler de... Yılmaz ise “Zamanında dev gergedanlar buralarda yaşamış. Başka ülkeler, tabiat müzesinde sergiliyor. Türkiye bunu neden yapmasın? Çıkaralım millet görsün. Neden toprak altında kalsın?” diyor.. MTA ekibi Ayhan Yılmaz’ın bulduğu fosil parçalarını Ankara’ya götürecek.. GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜ YÜK KARA MEMELİSİ. Ayhan Ylmaz. MTATabiatTarihiMüzesiOmurgalı PaleontolojisiekibişefiJeolojiYüksek MühendisiNeşeOyal,2014‘teYılmaz aracılığıylabulunan60parçalıkdev gergedanfosiliyleilgiliAydınlık’aşu bilgilerivermişti:“Erişkinerkekbireyin. ağırlığı10tondanfazla,omuzyüksekliği 5metreninüstünde.28-23milyonyıl öncesineait.Enbüyükkaramemelisi. Türkiye’deki örnekleri , dev gergedanların dağılımı ve göç yollarının tespitiaçısındanönemli.”. Kadınlar ölmesin diye... ADANA’da kendisini fuhuşa sürüklemek isteyen eşi 33 yaşındaki Hasan Karabulut’u tabancayla vurarak öldürdüğü gerekçesiyle 15 yıl hapis cezasına çarptırılan ve dün akşam 50 bin lira kefaletle serbest bırakılan 24 yaşındaki Çilem Doğan, özgürlüğünün ilk gecesinde kızı ve ailesiyle sabaha kadar oturup hasret giderdi. Kızı Mira’yı bir an olsun kucağından indirmeyen genç kadın, yerel mahkemenin verdiği 15 yıllık hapis cezasının Yargıtay’daki sonucunu beklemeye başladı. Avukatı İsa Ayanoğlu’nun itirazı üzerine önceki gün adli kontrol tedbiri ve 50 bin liralık nakdi kefaletle tahliye olan Çilem Doğan, 348 gün sonra tutuklu bulunduğu Tarsus C Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu’ndan çıkarken biraz şaşkınlık biraz da mutlukla ilk açıklamasını yaptı. Genç kadın, tahliye olacağını bildiğini ancak bugün tahliye olacağını beklemediğini söyledi. Kızına kavuşmanın sevincini yaşadığını belirten 24 yaşındaki Çilem Doğan, “Tüm mücadelem kızımın gülüşü için. Mücadelemiz devam edecek. Kadınlarımız için mücadele edeceğiz. Biz, yine kirpiğimiz yere düşmesin diye mücadele edeceğiz. Tekrardan ‘Kadınlar öl-. mesin’ diyeceğiz, hepinize çok teşekkür ediyorum” dedi.. SABAHA KADAR UYUMADI Çilem Doğan, ailesi ile birlikte Adana’nın merkez Yüreğir ilçesindeki babasının evine önceki akşam saatlerinde ulaştı. 2 katlı çevresinde güvenlik kameraları olan evde yakınları tarafından karşılanan genç kadın, hasretini çektiği 2.5 yaşındaki kızı Mira ile sarmaş dolaş oldu. Özgürce kızına sarıldı öptü, kucağından bir dakika bile indirmedi. Zaman zaman da sevinç gözyaşları döküp mutluluğunu paylaşan dostlarıyla hasret gidererek sabaha kadar uyuyamadı. Komşu ve akrabalarının evden ayrılmasının ardından sabah saat 09.00 sıralarında yatağına girip uyudu. Baba Yusuf Doğan, sabah Çilem ile görüşmek isteyenlere kapıyı açıp, “Kızım ancak sabah uyudu. Onu şimdi uyandıramam”dedi. Av. İsa Ayanoğlu, Çilem’in cezaevinde olduğundan evlilik soy ismi Karabulut’tan kurtulup kızlık soy ismi olan Doğan’ı kullanabilmek, için yasal girişimde bulunamadığını söyledi. Çilem’in eşi öldüğü için Nüfus Müdürlüğü’ne vereceği bir dilekçe ile kızlık soy ismini alabileceğini belirten Ayanoğlu, bunu da birkaç gün içinde gerçekleştireceğini anlattı.. T.C. BÜYÜKÇEKMECE 1. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2016/450 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : İstanbul İl, Esenyurt İlçe, 2456 Ada No, 21 Parsel No, esenyurt Mahalle/Mevkii, esenyurt Köyü, Satışa konu taşınmaz tapunun Esenyurt İlçesi, Esenyurt Köyü, 2456 ada, 21 parsel numaralı, 119,80 m2 yüzölçümlü, arsa nitelikli ana taşınmazı olup ana taşınmaz adres olarak Esenyurt İlçesi, Bağlarçeşme Mahallesinde, Ahmet Arif Caddesi ile bağlantılı 1142. Sokak üzerinde yer almaktadır. Ana taşınmaz ulaşımı kolay bir bölgede yer almakta olup toplu taşım araçlarıyla ulaşım imkanına sahiptir. Taşınmaz çarşı, pazara, alışveriş ve ibadet yerlerine, okul ve sağlık tesislerine yakın konumdadır. Yer aldığı bölgede teknik alt yapı imalatları tamamlanmış olup bölgeye kamu ve belediye hizmetleri verilmektedir. Yakın çevresinde az katlı konut ve ticaret + konut nitelikli yapılar, Eşkinoz Bilgi Evi, Yarı Olimpik Yüzme Havuzu, Osmanlı Parkı, B. Barut İlkokulu, Kaymakamlık, İlçe Müftülüğü, Verem Savaş Dispanseri, Aile Danışmanlık Merkezi bulunmaktadır. Ana taşınmaz arsa nitelikli ise de üzerinde 30 dış kapı numaralı bina bulunmaktadır. Bina betonarme karkas tarzda inşa edilmiştir. Bodrum, zemin ile 3 adet normal kattan oluşmaktadır. Dış ana giriş kapısı çalınmakla beraber kapıyı açan olmamıştır. Yerinde yapılan incelemede, binada oturum olmadığı, bodrum ile zemin kat pencere önlerine demir korkuluk tesis edildiği belirlenmiştir. Yerinde yapılan inceleme esnasında çevre komşuları binada bazı imalatların noksan olduğunu beyan etmiştir. Bina zemine 80,00 m2 miktarında oturmaktadır. Zemin kat tavanından itibaren yapılan konsollar ile normal katlar büyütülmüştür. Buna göre binadaki toplam yapı alanı 365,00 m2dir. Adresi : taşınmaz adres olarak Esenyurt İlçesi, Bağlarçeşme Mahallesinde, Ahmet Arif Caddesi ile bağlantılı 1142. Sokak üzerinde yer almaktadır. Yüzölçümü : 119,80 m2 İmar Durumu : Dosyada mevcut interaktif imar durum belgesinden; Esenyurt İlçesi, Esenyurt Köyü, 2456 Ada, 21 Parsel numaralı taşınmazın onaylı uygulama imar planında bitişik nizam, 5 kat, konut alanında kaldığı belirtilmektedir. Kıymeti : 503.150,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü : 18/08/2016 günü 14:00 - 14:10 arası 2. Satış Günü : 20/09/2016 günü 14:00 - 14:10 arası. Satış Yeri. : LONDRA ASFALTI YAN YOL NO: 107 ÇANAKKALE SK. AY MERKEZ KARŞISI B.ÇEKMECE ADALET SARAYI EK BİNASI YANI BELEDİYE MEZAT SALONU İSTANBUL Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır: aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsildi mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2016/450 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 08/06/2016 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. BASIN: 369661 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de.

(5) 5. 22 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. 3. Havalimanı arsa fiyatlarını yüzde 275 artırdı Emre Erol. KELLER Williams Türkiye Ülke Direktörü Emre Erol, 3. havalimanı projesinin yakınında yer alan bölgeye ilginin yüksek olduğunu bildirdi. Erol, Arnavutköy-Göktürk-Çatalca kavşağında 7700 hektar alanlık Akpınar ve Yeniköy köyleri arasına yapılacak proje öncesinde metrekaresi 80 TL’den alıcı bulan arsa fiyatlarının, bugün 250-300 TL’ye kadar çıktığını belirtti. Buna göre arsa fiyatları yüzde 210 ile yüzde 275. arasında artış gösterdi. Şu an için ilgili bölgelerde yatırımcıların konuttan çok arsalarla ilgilendiğini kaydeden Erol, yazılı açıklamasında, “Arnavutköy’de Tayakadın, Yeniköy, Durusu Gölü ve Karaburun mevkilerinde yüzde 30 ila 50 oranında artış söz konusu. Çatalca da değerlenen ilçelerden. Bu yükselişlerin devamı da muhtemel, talep artacak ve İstanbul genişlemeye devam edecek” dedi.. EKONOMİ HAZIRLAYAN: RECEP ERÇİN. 2.9103 . 3.2762 avro. dolar. . halklailiskiler@aydinlikgazete.com. 803 TL cumhuriyet alt›nı. Merkez faizi 3 ayda 1.75 puan indirdi T.C. Merkez Bankası (MB) Para Politikası Kurulu (PPK) dün aldığı kararla borç verme faizini 0.50 puan aşağı çekti. Böylece MB bankalara yaptığı marjinal fonlamanın maliyetini yüzde 9’a kadar indirdi. Mart ayındaki PPK’da faiz koridorunun üst bandı olarak adlandırılan borç verme faizinde indirime başlayan MB, son 4 toplantıda faizleri 1.75 puan aşağı çekti. Bu dönemde borçlanma faizini yüzde 7.25 ve politika faizi olarak bilinen haftalık repo faizini yüzde 7.5’te sabit bırakan MB, alt ve üst noktası 3.5 puan olan faiz koridorunu yarı yarıya daralmış oldu. MB’nin bu hamleleri para politikasında sadeleşme olarak nitelen-. 77.486. . BİST - 100. YABANCI YATIRIMDA yüzde 1’i göremedik Türkiye dünyadaki 1.76 trilyonluk doğrudan yatırım pastasından sadece yüzde 0.94 pay aldı. Son 4 yıldır yüzde 1’in altında kalan Türkiye’nin çektiği yatırımın yüzde 26’sı gayrimenkule gitti RECEP ERÇİN. Asya ülkelerine UDY girileri ve art oranlar.. BİRLEŞMİŞ Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü (UNCTAD) 2016 Dünya Yatırım Raporu’nu açıkladı. Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) yetkilileri de dün İstanbul’da düzenledikleri toplantıda raporun Türkiye’ye ilişkin ayrıntılı bölümlerini basın menuplarıyla paylaştı. Rapora göre Türkiye, 2014’te dünyada en çok uluslararası doğrudan yatırım (UDY) çeken 22. ülke iken 2015’te 20.’liğe yükseldi. 2015 yılında Türkiye’ye gelen yabancı doğrudan yatırım tutarı yüzde 36 artarak 16.5 milyar dolara yükseldi. Böylece Türkiye’nin 1.76 trilyon dolarlık dünya ölçeğindeki doğrudan yatırımlardan aldığı pay yüzde 0.94 olarak gerçekleşti.. YILLARDIR YERİNDE SAYIYOR Türkiye’nin dünya doğrudan yatırım pazarından aldığı payın 2011’den sonra yüzde 1’in üzerine çıkamadığı görülüyor. En son 2011’de yüzde 1.04 pay alan Türkiye, 2012’de yüzde 0.91, 2013’te yüzde 0.89, 2014’te ise yüzde 0.98 pay almıştı. Bu veriler, hükümetin daha çok doğrudan yabancı yatırım çekmek için son yıllarda başlattığı teşvik çalışmalarının işe yaramadığını ortaya koyuyor. Türkiye 2004’te dünya doğrudan yatırım pastasından yüzde 0.38 pay alırken, 2005’te bu oran yüzde 1.01’e yükselmişti. Bunda AKP’nin kamu şirketlerini özelleştirmesi etkili olmuştu. 2006’da yüzde 1.38’e kadar yükselen pay, 2008 finansal krizinden sonra 2009’da yüzde 0.70’e ve 2010’da yüzde 0.73’e kadar çekilmişti.. ÜRETİM VE FİNANS ARTTI Türkiye’nin yurt dışından çektiği doğrudan yatırımların dağılımına baktığımızda bunların yüzde 26’sını yani 4.3 milyar dolarlık kısmını gayrimenkul alımları oluşturdu. 2014’te gayrimenkulun payı yüzde 33 düzeyindeydi. Üretim yatırımlarının payı da yüzde 26 olarak gerçekleşirken, yüzde 22’sini finans ve sigortacılık, yüzde 10’unu ulaşım ve depolama, kalan yüzde 26’lık kısmı da diğer. sektörler oluşturdu. Finansın ön plana çıkmasında Garanti Bankası’nın çoğunluk hissesinin geçen yıl İspanyol BBVA’ya satılması etkili oldu. Finans sektörünün payında 2014’e göre 10 puan artış olurken, üretimin payında da 3 puan artış gerçekleşti.. Kayyum yabancıyı ETKİLEMEZ. KÜRESEL ARTIŞTA MAKYAJ VAR Dünya genelinde yüzde 38 artarak 1.76 trilyon dolara ulaşan uluslararası doğrudan yatırımların yüzde 56’sı gelişmiş ülkelere gitti. Artış ise vergi düzenlemeleri ve büyük şirketlerdeki yeniden yapılanma ve satın almalardan kaynaklandı. Verimlilik, üretim ve kapasite artışı açısından bakıldığında 5 bin büyük şirketin yatırımlarının 2014’te yüzde 4, 2015’te yüzde 11 gerilediği dikkate alındığında, doğrudan yatırımlardaki küresel artışın reel bir gelişmeyi yansıtmadığı ortaya çıkıyor. Diğer yandan özellikle Avrupa’da ilaç seköründeki satın almalar dikkat çekti.. diriliyor ve MB’nin daha öngörülebilir bir faiz politikası izleyeceğine işaret ediyor. MB’nin kararı piyasada olumlu karşılanırken İTO, MÜSİAD, ASKON gibi reel sektör temsilcileri sıranın bankalarda olduğunu dile getirdiler. TİM Başkanı ise üreticilerin ve ihracatçıların finansman maliyetlerinin beklenen seviyelerde gerilemediğine dikkat çekti. Üretimi artırmak için atılması gereken ilk adımın enflasyonla mücadele politikasının değiştirilmesi olduğuna işaret eden Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ise, bunun da ilk adımının. YASEDYönetimKuruluBaşkanYardımcısıTankutTurnaoğluve YASEDyöneticilerinintoplantıdaverdikleribilgiyegöre,Türkiye’nin uluslararasıpastadanaldığıpayınyüzde3’eçıkarılmasıgerekiyor. YASEDyetkililerigündemdekikayyumdüzenlemesineilişkinbir soruüzerineise,diğerSTK’larınkonuyailişkinaçıklamalarınıtakip ettiklerini,düzenlemeninbuhaliylegeçmesiniarzuetmediklerini bildirdiler.BununyanındaYASED’inuluslararasısermayeyitemsil ettiğinibelirtenyetkililer,küreselölçekteyönetilenyabancışirketlerindüzenlemedenetkilenmeyeceğiniifadeettiler.KayyumdüzenlemesineilişkinkonuşanTurnaoğlu,hukukunüstünlüğününkorunmasınınenönemlikonuolduğunubelirtti.. . faiz oranlarını düşürerek, finansmana erişimi kolaylaştırmak olduğunu bildirdi. MB’nin hareket alanının sınırlandığını belirten ALB Forex Araştırma Uzmanı Onur Altın, bundan sonra atılacak adımlarda MB’nin gözünü yurtdışına çevirebileceğini ifade etti. KapitalFX Araştırma Uzmanı Enver Erkan da, “Marjinal fonlama oranının yüzde 9’a çekilmesi ağırlıklı ortalama fonlama maliyetini de yüzde 8.40’lardan yüzde 8 bandına doğru çekecektir’’ dedi.. 9.06. $ 49.75. faiz. b. petrol. . . PERİSKOP. UĞUR CİVELEK ucivelek@aydinlikgazete.com. Güçlü görünmeye çalışanların çaresizliği!. K. üresel düzeydeki iyice ağırlaşmış sorunlar, yozlaşmış sistemi temsil eden kurumsal yapının yetkililerini parmağında oynatıyor. Onları, geniş kesimler nezdinde etkili olamayan yapay beklentiler ile piyasaları yönlendirerek günün kurtarılmasını başarı saymak zorunda bırakıyor. Bu yılın başına kadar, bazı kesimleri istenilen çizgiye getirme amacı ile gündeme getirilen tasarımların kabusa dönüşmesi önlenemiyor. İçine düşülen kısır döngüden çıkılamıyor ve meçhule yolculuğun hızlanması engellenemiyor. Belli ki, evdeki hesaplar çarşıya uydurulamamış! Artık Trans-Atlantik Tercihli Ticaret ve Yatırım Anlaşması hiç gündeme gelemiyor ve herhangi bir gelişme söz konusu olamıyor! İngiltere’de bu hafta içinde yapılacak AB referandumunda ise, olumsuz bir sonuç çıkmasını önlemek adına ciddi ve kuralsız bir seferberlik yaşanıyor! Fransa ve Belçika’da hala devam eden grevlerden bahsetmek, malum kesimlerin hiç işine gelmiyor! Geniş kesimlerin bu gelişmeler arasındaki bağlantıyı algılaması ve kazan kaldırması istenmiyor! ### Söz konusu gelişmeler ve burada saymadığımız diğerleri, başta ABD olmak üzere gelişmiş ekonomilerin çaresizliğini temsil ediyor. 2002 yılı sonrasında para politikalarının hesapsızca gevşetilerek gelişenlerdeki büyüme potansiyelinin peşinen tüketilmesi çok pahalıya mal olacak gibi görünüyor. Bu durum gelişmişlerin durgunluktan çıkma şansını nerede ise sıfırlarken, ciddi bunalımlar yaşamaları olasılığını güçlendiriyor. Sıra açgözlülüklerinin sonuçları ile tanışmaya geldiğinde, kaçacak delik aramak zorunda kalıyorlar! Geride bıraktığımız hafta Perşembe günü bir İngiliz milletvekilinin katledilmesi öncesi ve sonrasında yaşananlar, ibretlik bir görünüm sergiliyor! Söz konusu olay yaşanıncaya kadar referandum konusu küresel gündemin en üst sırasına taşınmıştı ve anketler olumsuz sonucun gerçekleşme olasılığının güçlendiğine işaret ediyordu; bu durum riskten kaçınma eğilimini güçlendiriyor ve piyasaları bunaltıyordu.. Fakat söz konusu cinayetle birlikte görünmez ellerin devreye girdiği dikkat çekti; önce piyasalar rahatlatıldı; devamında referandum sonucuna ilişkin anketler aniden tam aksi yönde eğilim sergilemeye başladı ve sakinleştirme çabalarının etkinliği artar oldu! Tüm paralara karşı değerlenen dolardaki eğilimin yönü değişti; sermaye ve emtia piyasaları yükselişe geçti! Taşıdığı riskler nedeniyle ölüm korkusu ile tanışanlar, sıtmaya razı olmak durumunda bırakıldı! Küresel koşulların dayattığı kırılganlık artışı, statükoyu temsil edenlerin görünmez ellerini bu yılın ikinci ayından itibaren fazla mesai yapmaya zorluyor! Günü kurtarmak adına devreye sokulan teşvik ve tehditler havada uçuşuyor! Doların değer kaybı veya emtia fiyatlarının yükselişi, riskten kaçınma eğilimini terse çeviremiyor ve gelişenlerin durgunluktan çıkması için yeterli olamıyor; bu durum gelişmişlerin de ufkunu karartıyor! Yapay zorlamaların, dönüp dolaşıp her şeyi kontrol altında tutmaya çalışanları vurması önlenemiyor. ### Küresel ekonomi cephesindeki artan kırılganlıklar, gelişmişlerin siyasi pazarlık gücünün de hızla azalmasına sebep oluyor. Savunmaya çekilmek ve günü kurtarmak adına daha fazla risk alarak potansiyel kayıpların büyümesine yol vermek zorunda kalıyorlar; giderek hırçınlaşıyorlar, fakat daha tavizkar olmaktan arınamıyorlar! Rusya’yı krize sokarak dize getirmeye çalışanlar, şimdi petrol fiyatının düşmesini önlemek için seferber oluyor; veya hesapsız talepleri nedeni ile Yunanistan’ı cezalandırmaya koşanlar, söz konusu ülkenin borçlarını uzun vadeye yayarak onları rahatlatmak durumunda kalıyor! Gelişenleri baskı altında tutarak kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışırken, kendi kurdukları tuzaklara düşüyorlar. Gelişmeler, bunlara güvenerek hesapsızca risk alanların telef olabileceğine işaret ediyor! Son üç ay genelinde küresel düzeyde yaşanan gelişmeler, daha farklı düşünmeye izin vermiyor.. T.C. GAZİANTEP 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ İLAN. T.C. URLA (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU DÜZELTME İLANI. Sayı : 2015/11 Tereke 20/06/2016 Mahkememizde görülen ve terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilen müteveffa Bozan oğlu 1986 D.lu Habeş ÖZER TC (57514510952 )’in terekesi ile ilgili olarak hak ve alacağı bulunmadığından bu aşamada terekenin borçlu olarak kapatılmasına, müteveffa Hasan Pehlivan’ın terekesinin İİK’nun 254. Maddesi gereğince tasfiye edildiği ilan olunur. BASIN: 369158 (www.bik.gov.tr). 2015/20 SATIŞ 31/05/2016 İşbu satış dosyasında satışa konu 35 ADN 65 plaka sayılı ford Fiesta Comford marka 2004 model yeşil (vitro) renkli 22.500,00.TL.değerinde araçın satış ilanının AYDİNLİK gazetesinin 25 MAYIS 2016 tarihinde 342343 BASIN numarası ile yayınlanan gazete ilanında, aracın takdir edilen değerinin sehven 2.500,00.TL. olarak yazıldığı anlaşılmakla, İlanda yapılan bu hatanın “aracın takdir edilen değerinin 22.500,00.TL.” olarak DÜZELTİLMESİNE ve yapılan iş bu değişik DÜZELTME yoluyla ilanen tebliğ olunur. BASIN: 369443 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de. Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de. T.C. MERSİN 5. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/12900 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Mersin İl, Akdeniz İlçe, 1055 Ada No, 121 Parsel No, Mesudiye Mahallesi, 318 m2 yüzölçümlü, 18/356 arsa paylı, bahçe vasıflı taşınmaz üzerinde kurulu, zemin kat, dükkan nitelikli, 12 Bağımsız Bölüm taşınmaz tam hisse olarak borçlu adına kayıtlıdır. Taşınmaz Mersin ili, Akdeniz ilçesi, Mesudiye Mahallesi, 5110 sok. Ocak Apartmanı, No:11, Kat:Z/12 adresinde konumlanmış, betonarme karkas olarak yapılmış, apartman Z+4 katlı, tapudaki kat irtifakına esas mimariprojesine göre apartmanın zemin katında 5 dükkan ve apartman giriş holü, normal katlarda ise 2’şer mesken olmak üzere apartmanda toplam 13 bağımsız bölüm bulunmakta, apartman gezilebilen dam teraslı, ana taşınmaz Kuvayi Milliye Caddesi ile Fasih Kayabalı Caddesinin ana arterlerinin kesiştiği noktanın yaklaşık 330 metre doğusunda yer almakta, taşınmaz Mersin Adliye Sarayına, Akdeniz belediyesine, ve Metropol İş Merkezine yürüyüş mesafesinde, taşınmaz belediyenin alt yapı hizmetlerinden faydalanmakta ulaşım yakın civardan geçen toplu taşıma araçları ile sağlanmaktadır. Taşınmaz zemin katta bulunmakta, tapudaki kat irtifakına esas mimari projesine göre yaklaşık 44 m2 büyüklüğünde, dükkan hacminden oluşmakta, doğu cepheli, batı cephesinde pencere bulunmakta, dükkan giriş kapısı, camekanı, ve penceresi camlı demir doğrama, yer döşemesi karo mozaik döşeme, duvarları sıva üzeri boya kaplama, depo olarak kullanılmaktadır. İmar Durumu : 1/1000 ölçekli uygulama imar planında meskun taralı konut alanına isabet etmektedir. Kıymeti : 55.000,00 TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü : 17/08/2016 günü 09:30 - 09:35 arası 2. Satış Günü : 21/09/2016 günü 09:30 - 09:35 arası Satış Yeri : Mersin Adliyesi, Zemin kat, Z-20 nolu mezat salonu, Akdeniz/ Mersin Satış şartları :. 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır: aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsildi mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/12900 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 13/06/2016 BASIN: 364698 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de.