• Sonuç bulunamadı

BİLİŞSEL VE DİL GELİŞİMİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "BİLİŞSEL VE DİL GELİŞİMİ"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BİLİŞSEL VE DİL GELİŞİMİ

Dil gelişimi ile ilgili temel kavramlar

(2)

DİL

Cüceloğlu’na (2000) göre dil, düşünme ve diğer insanlarla iletişim kurmak için, insanın doğuştan getirdiği yetinin, çevre ve eğitim yaşantılarıyla geliştirdiği bir semboller sistemidir. Aksan (1995) ise dili; düşünce, duygu ve isteklerin, bir toplumda ses ve anlam yönünden ortak olan öğeler ve kurallardan yararlanılarak başkalarına aktarılmasını sağlayan çok yönlü, çok gelişmiş bir dizge olarak tanımlamaktadır.

Dil, insana özgü ve en güçlü iletişim aracıdır. Çeşitli düşünceleri, duyguları, tutumları, inançları, değer yargılarını ifade etmede ve öğrenmede, algılanan ve yaşanan olaylarla ilgili bilgileri aktarmada, soru sorma ve istekte bulunma gibi işlevleri gerçekleştirmede kullanılan araçtır.

Her dilin kendine özgü ses yapıları ve gramer kuralları vardır ve bunların öğrenilmesi

dil gelişimine katkı sağlar. Bu anlamda dilin fonksiyonu yaşam boyunca sürer. Dilin

kazanılması bebeklik döneminde başlar ve gramer kurallarının tamamen

öğrenilmesine kadar belirgin bir şekilde devam eder.

(3)

Çocukların gelişimleri incelendiğinde, belirgin biçimde dil gelişimi ile bilişsel gelişim arasında pozitif bir ilişki bulunduğu söylenebilir.

Bebeğin dil gelişiminin normal olabilmesi için öncelikle bilişsel gelişiminde bir sorun olmaması gerekmektedir.

Bilişsel gelişim, çocukların fonoloji, morfoloji, semantik, sentaks, pragmatik gibi dil bilgisi kurallarına hakim olabilmesini desteklemektedir. Çocukların Türkçe’nin gramatik yapısını çözebilmesi ve doğru cümle kurabilmesi önemlidir. Bu durum hem dil gelişimi hem de bilişsel gelişim ile ilgili bir durumdur.

Dili edinme ve kullanma konusunda sorun yaşayan çocukların bilişsel

becerilerinde, sosyal yaşamlarında ve duygusal durumlarında sorunların

olması kaçınılmazdır.

(4)

Dil, sözcüklerin ve sözcüklerin yazılı sembollerinin çok çeşitli ve düzenli biçimde birleşerek sonsuz sayıda mesaj ortaya çıkardığı bir iletişim sistemi olarak ifade edilebilmektedir.

Bu iletişim sisteminde dilin kullanımı

Jest,

Alıcı dil ve

İfade edici dil olmak üzere üç biçimde görülür.

(5)

Dil Gelişimi ile İlgili Temel Kavramlar

Jest dili; sekiz ile dokuz ay civarında görülmeye başlayan ve dilin hareketler ve yüz mimikleriyle ifade edilen biçimidir. Bebekler de hareket ve jestler ile oyun oynamaya başladıklarında ilk jest dili olarak “bay bay” görülür. Zamanla isteklerine ulaşmak için seslerle birlikte el hareketlerini kullanmaya başlarlar.

Alıcı dil, çocuğun çevresinde ifade edilen sözcükleri anlamasıdır. Sözel uyaranların duyu-sinir ağı ve işitsel algısal süreçler aracılığı ile alınması ve anlaşılması olarak tanımlanır. Bir bebeğin kendisine söylenen bağımsız sözcükleri anladığını gösteren ilk işaretler 9-10. aylarda ortaya çıkmaktadır.

İfade edici dil ise, dilin sözel ifade şekline dönmesi ve çocuğun sesleri kullanarak iletişim kurmasıdır. İfade edici dil, çocuğun kendisini anlatabilme becerisidir. Burada unutulmaması gereken temel nokta, alıcı dilin, ifade edici dilden önce geliştiğidir. İfade edici dilin gelişmesinin yani çocuğun kendisini etkin bir şekilde ifade edebilmesinin ön koşulu, alıcı dilinin gelişmiş

olmasıdır.

(6)

Aşırı Kurallaştırma: Çocuğun bir olay ya da kavramla ilgili öğrenmiş olduğu kuralı, bu olayla ilgili, ilgisiz ayrımı yapmaksızın tüm durumlara genellemesidir. Örneğin; “ayakkabı”

kelimesine “-cı” eki ekleyerek “ayakkabıcı” yapıldığını öğrenen çocuk bu kuralı manavcı, bakkalcı, öğretmenci, berberci şeklinde de kullanabilir.

Eksik Kurallaştırma : Çocuğun bir olayla ilgili öğrendiği kuralları, sadece o olayla sınıflandırılmasıdır. Bu yönüyle aşırı kurallaştırmanın tersi olarak kabul edilebilir. “Deniz senin büyüğün, ona saygı duymalısın” denen bir çocuğun sadece Deniz’e saygı duyması.

Bebekler çoğu zaman yeni bir sözcüğü bizim kullandığımız gibi kullanmazlar. Bazen onu gereğinden çok fazla dar anlamda kullanırlar. Bu yetersiz uzatma olarak adlandırılan bir durumdur. Daha yaygın kullanım genellemedir. Nesnelerin olayların çok geniş kapsamlı anlamda kullanılmasıdır.

Morgem (Tek sözcük): Çocukların tek bir sözcük ile birçok şeyi anlatmasıdır. Dil

gelişiminde “tek sözcük” evresi olarak bilinir. Bu evrede tüm çocuklar tek kelime ile birden çok şey anlatmak isterler.

Telegrafik Konuşma: Dil gelişiminde “iki sözcük” evresi olarak bilinir. Bu evrede çocuk

iki kelimeyi yan yana koyarak, bir şeyler anlatmaya çalışır.

(7)

Anne Dili (Bebeğe Yönelik Konuşma)

Ailenin konuştuğu dilin özelliği, çocuğun dil gelişimini etkilemektedir. Anne babalar, çocuklarıyla konuşurken genellikle bir yetişkin ile olan konuşmalarına göre çok daha basit bir dil kullanırlar. Aile çocukları ile olan konuşmalarında:

Oldukça titiz bir ses kullanır.

Konuşma hızı çok yavaştır.

Cümleler oldukça kısadır.

Dil bilgisi açısından basittir.

Somut kelimelere yer verir

Anne babalar, çocuklarının kurduğu basit cümleleri, dilbilgisi açısından daha

doğru şekilde ve genellikle biraz daha uzun hale getirerek tekrarlar. Bu duruma

yeniden biçimlendirme denir.

(8)

DİLİN BİLEŞENLERİ

Dil; biçim, içerik ve kullanım olmak üzere üç bileşenden oluşmaktadır.

Biçim bileşeni, ses bilgisi, biçim bilgisi ve sözdizimi yapılarını kapsar. Dilin yapısal düzenini oluşturur ve dilin anlamını aktarmada kullanılan bir araç olarak görülür.

İçerik bileşeni, dilin anlam bilgisini kapsar. Anlam bilgisi, sözcük ve sözcük gruplarının ne anlama geldiğini ifade eder.

Kullanım bileşeni ise, dilin iletişim amacına yönelik işlevlerini içeren edim

bilgisini (kullanım bilgisi) içermektedir. Dilin günlük yaşamda kullanımı

anlamına gelmektedir. Dilin biçiminden çok, amaçlarını, sosyal etkileşim için

farklı kişi ve durumlarda kullanım tarzını yani sosyal uygunluğunu ve

söylemi belirleyen kurallardan oluşur. Kısaca dilin, kiminle, nerede ve nasıl

konuşulduğuna göre uyarlanmasıdır.

(9)

KAYNAKLAR

Angın, E., Yazıcı, Z., Kaçan, O.M., Kanak, M., Kılıçgün, Y.M., Oral, T., Pekdoğan, S., Samur, Ö.A. ve Yapıcı, M. ( 2016), Erken Çocukluk Döneminde Gelişim, ( Ed.Arslan, E.), Eğiten Kitap:

Ankara.

Aral, N. (2011) Dil Gelişimi. Çocuk Gelişimi. (Edit: N. Aral, G. Baran), (163-192). İstanbul: YA- PA

Aksoy, P. ve Baran, G. (2020). Dil Gelişimi. A. Köksal Akyol (Ed.) Erken Çocukluk Döneminde Gelişim kitabı içinde (143-167 ss). Ankara: Anı Yayıncılık.

Aral N., Baran, G., Çimen, S. ve Bulut ,Ş. (2001). Çocuk Gelişimi. Ya-pa Yayıncılık: İstanbul.

Aydın, A., (1999). Gelişim ve öğrenme psikolojisi.Anı Yayıncılık: Ankara.

Aydoğan, Y., Özyürek, A. ve Gültekin Karaduman, G. (2018). Erken Çocukluk Döneminde Gelişim. Vize Yayıncılık: Ankara.

Bee,H. ve Boyd, D. (2009). Çocuk Gelişim Psikolojisi. İstanbul: Kaknüs Yayınları.

(10)

Didin, E. ve Köksal-Akyol, A. (2017). Bilişsel Gelişim. Aysel Köksal-Akyol (Ed.). Erken Çocukluk Döneminde Gelişim I kitabı içinde (242-262 ss.). Anı Yayıncılık: Ankara.

Kandır, A. (2007). Bilişsel Gelişimde Dilin Kazanılması. E. Ömeroğlu ve A. Kandır (Ed.). Bilişsel Gelişim kitabı içinde. (131-149 ss). Morpa: İstanbul.

Kasten, H. (2017), 0-3 Yaş Çocuk Gelişimi: Gelişim Psikolojisinin Esasları ( Çev. Çalışkan, Z., Ulutaş, A., Sağlam, M.), Anı Yayıncılık: Ankara.

Küçükkaragöz, H. (2002). Bilişsel Gelişim ve Dil Gelişimi. B. Yeşilyaprak(Ed.).Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi kitabı içinde. (76-107 ss.). Pegem: Ankara.

San Bayhan, P. ve Artan, İ. (2004). Çocuk gelişimi ve eğitimi. Morpa Kültür Yayınları:İstanbul.

Yıldız Bıçakçı, M. ve Aral, N. (2017). Dil Gelişimi. Neriman Aral ve Tayyip Duman (Ed.) Eğitim

Referanslar

Benzer Belgeler

Orta Asya’daki ana vatan- dan getirilen az sayıdaki Çince (mesela suç “günah”, Çince dzue), Farsça-Soğd- ca (kadın, eskisi “katun”, ilk başlarda Türkçede “melike”)

Hava koridorunun Bölümlendirilmesine Göre Çift Kabuk Cepheleri Sınıflandırılması Çift kabuk cepheler hava koridorunun bölümlendirilmesine göre; koridor tipi çift kabuk

Çözücü ve bağlayıcı seçimine bağlı olarak çözünmeyen bir etkin maddenin çözünme hızı artırılabilmekte veya kontrollü etkin madde salımı sağlanabilmektedir...

 Bruner bilişsel gelişimin yaşam boyu devam eden bir süreç olduğunu savunmaktadır.Bilişsel gelişim için sistemli bir öğretici-öğrenici etkileşimin

 Piaget’e göre bilişsel gelişim, beyin ve sinir sisteminin olgunlaşmasıyla bireyin çevresine adapte olmasına yardımcı olan deneyimlerinin bir

 Bilişsel zihin kuramı daha çok kişilerin inançlarını ve düşüncelerini anlama olarak nitelendirilmiştir.. P

 Bu durum, Vygotsky’ye göre “yakınsal gelişim alanı” olarak adlandırılan, çocukların gerçek gelişim düzeyleri ile kapasiteleri arasındaki farktan

 Sosyo-Ekonomik Koşullar: Bu konuda yapılan çalışmalarda, üst sosyo-ekonomik düzeydeki çocukların sözcük sayısının, alt ve orta gruba göre daha iyi olduğu,